Emine: Garipler köyünün en güzel kızıdır. Güzelliğiyle beraber çok akıllı ve sessiz bir kızdır.
Hacı Arif Efendi: Vatana bağlılığı ve millet sevgisiyle ön plana çıkmaktadır.
Konusuİstanbulun işgalinden sonra gazetelerde siyasi yazılar yazma hakkından mahrum bırakılan Yakup Kadrinin Milli Mücadeleyi yansıtan ve gerçek olaylara dayanan Milli Savaş Hikayeleri, Batı Anadolu insanının tüm yaşadıklarını yaşamış olan yoksulluğu anlatılır. Savaşın acıları ve felaketlerin yol açtığı çaresizlikler konu ediniyor.
Emine, Garipler köyünün en güzel kızıdır. Rumeli savaşında yakını şehit olur. Bu olaydan sonra Emine kendine döner ve kimseyle konuşmaz. Sonra kendi kendine sesler duydu ve çevresindekilere dedi ki, “Duyuyor musunuz? Vatan parçalanıyor, savaşa gidin!!!” diye bağırmaya başlar. Emineyi kimse ciddiye almaz ve bir gün kendi başına yola çıkar. Bir süre sonra o da şehit olur ve öldüğü yer türbe olur. Sevdiklerini savaşa gönderen genç kızlar, sevdiklerinden haber ve ses bekleyerek Emineye yemin ederler.
Dünya Gözü ve Ahret SesleriSavaş yıllarında, Salihlide oturan Hacı Arif Efendinin en çok konuşulan sözü Dünya gözüyle görseydim sözüdür. Günlerini Türk askerlerini bekleyerek geçirirken, İzmire kaçarken trenden inip yağmalamaya gelen mağlup düşman askerleri karşısında şaşkına döner. Yağma ve katliamdan yaralı olarak kaçarken kendini bir tarlaya bırakır. Tanrı bilinçsizce yatıyor! Tanrı! Sesiyle gözlerini açmaya çalışır. Gözlerini açabildiğinde Türk askerlerini görür ve ruhunu teslim eder.
Teslim TeslimMağlup edilen düşman her yeri mahvediyor ve insanları öldürüyor. Şevki Efendi ise saklandığı yerden izlediği bu toplu katliam karşısında Teslim ol, teslim ol diye bağıran küçük kızın ölümüne dayanamaz. Bu anı ömrü boyunca unutmayacaktır.
Issız Köy ve Dilsiz KızYakın zamana kadar yerleşim olan Alaşehir beldesi yolu üzerindeki köy artık ıssız. Köyde görülen tek kızı yanlarına almaya çalışanlar, çocuğun ürkek ve sessiz hali karşısında şaşırırlar ve kaçmasına engel olamazlar. Küçük kızın neler yaşadığını herkes bilir.
Küçük NeronAzınlıklarla birlikte Manisayı yağmalayan düşman askerleri nedeniyle Müslüman halk evlerine kapanır. Türk askerleri şehre yaklaşırken düşman askerlerinin komutanı Flipos son katliam emrini verir. Her yeri ateşe veren Flipos, onun vahşetini binanın balkonundan seyrederek şoförüne kaçması için seslenir; Araba hazır mı? Ancak hiçbir yanıt alamaz.
Bir MeczupHamdi, Aydın ilinin bir kasabasında bir hamam harabesinde yaşayan bir evliyadır. Kendisine sorulanların başına gelenleri hisseder, soranlara cevap verir. Yemeğini getiren kadının oğlunun ölümünü hisseden kadın, Hamdinin yüzünden gerçeği anlar. Bu olaydan sonra Hamdi bir tuhaf olur ve ortadan kaybolur. Yazar, Hamdinin İzmirin işgali sırasında neler hissettiğini çok iyi anlar.
Hem Katil Hem MüttehimRomanın kahramanı ve Hüseyin Bey, İzmire giden tren yolculuğunda sarhoş ve mutludur. Arabadaki Rumun Türk Milletine yönelik hakaret dolu sözlerine dayanamayan Hüseyin Bey, adamın üzerine atlar ve karışıklık içinde Rum, Hüseyin Beyi öldürür ve suçu diğerinin üzerine atar. İddiaya göre bu olay iki sarhoş şakalaşırken meydana gelir.
Güvercin AvıKuşbaz Hüseyin Bey güvercinlerini çok sever. İşgalde düşman askerleri çiftliğe baskın düzenleyerek güvercinleri öldürmeye başlar. Çetenin başı, bir zamanlar onun için çalışan hizmetçisi İspirodur. Hüseyin Bey bu vahşi av karşısında ağlamaya başlar. Güvercinlerini okşarken lekesiz beyaz sakalı kana bulandı. Çenesinde Türk Bayrağının bir parçası vardır.
UtançKadın, kızıyla birlikte eşi Nalbant Ahmeti aramak için Ödemişten İstanbula geldi. Öğrendiklerine göre kaldığı ev düşman askerleri tarafından basılmış ve Ahmet kahramanca savaşmıştır. Ancak çok sayıda düşman askerine direnemedi. Bu olay onun namusuna ve erkekliğine dokunmuş, eşinden utandığı için kendinden geçmiştir.
Hasretten HasreteNamık, esaret yıllarında İstanbula hasret kalarak ölüm düşüncesinden kurtulmayı başarmıştır. Döndüğünde hayal kırıklığına uğrar. Savaştan sonra insanlar çok değişti. Ayrıca ülkenin bağımsızlığı için tekrar savaşa gitmeye karar verir. Hayal kırıklığı yerini neşeye bırakır.
Hüseyin ÇavuşYazar ve arkadaşı Anadoluda bir handa kalırken hancı Hüseyin Çavuş ile tanışırlar. Hancı, Ankaradaki düşman hakkında duyduklarını onlardan öğrenmek ister.
Muhacir Kerim AğaKerim Ağanın ailesi savaş çıkınca dağılır. Topladıkları kadarıyla Manisaya yerleşirler. İki oğlu şehit oldu. Bu sırada düşmanlar İzmiri işgal etti. Kerim Ağanın son göçü Bursadan Orta Anadolunun ücra bir köyüne olur.
Katmerli Bir HıyanetNuri Efendi, savaş başladığında güzel bir Rum kadının evinde yaşıyordu. Kadının tüm ihtiyaçlarını karşılar ve zamanla sevgili olurlar. İkisi de aralarındaki ırkçı nefreti unutmuş görünüyor. Rum kadın Despino, Nuri Efendinin güvenini her geçen gün kazanıyor. İşgalden sonra Nuri Efendiden ayrılır.
Düşmana İltihakDüşman Ziver Beyin çiftliğini işgal etmiştir ve o orada kalmaktadır. Ziver Bey ise burada bir baskın düzenlemek ister, ancak bu baskında şehit olur.
CevizAnadoluda terk edilmiş bir köyde sakat bir kadın, yaşlı bir adam ve bir kız birlikte yaşamaktadır. Kadın köye gelenlere nasıl bu hale getirildiğini anlatır. Tüm zorluklara rağmen küçük çocuğun cevizleri bulması ve misafirlere ikram etmesi çok dokunaklıdır.
On Dört yaşında Bir AdamYazar, on dört yaşında bir erkek yolcuyu arabasına bindirirken, çocuğun babasının bir kampanyaya gittiğini ancak kimliğinin kendisine ulaştığını, ailesinin tüm yükünün oğlanın omuzlarında olduğunu ve kız arkadaşının oğlunun yanında olduğunu öğrenir. Nişanlısı düşman tarafından öldürülmüştür. On dört yaşındaki erkek çocuk, bu acı deneyimlerle çocukluktan çoktan çıkmıştır.
Köyünü Kaybeden KadınDüşman baskınından sonra köyünü terk edip kaçan kadın ortadan kaybolur ve köyüne dönmek ister. Ancak Ortaklar köyünün halen işgal altında olduğunu öğrenmiştir. Kadın çaresiz bir şekilde ağlar.
Bir Şehit MezadıSavaşta şehit olanların eşyalarının müzayedede satılması ve toplanan paraların yakınlarına gönderilmesi adettendir. Objeler ise ülkenin şehit evlatlarının resmini görenlerin gözünde canlandırıyor.
Garip Bir BenzeyişAmerikalılarla birlikte Gecik köyünü ziyaret edeceğiz. Yolda karşılaştığı köylü kadın, yazarın yoldaşını oğluna benzetiyor ve gitmek istemiyor. Bu hüzünlü benzerlik ayrılıkla son bulur.
Karışık HikayelerBir Hastahane Koğuşunda Cephenin seyyar hastanelerinden birisindeki yaralılar anlatılmaktadır.
Bir Beyoğlu DönüşüNecati ateşkesten sonra ilk kez Beyoğluna gider. Her şey değişti ve yabancılaştı. Eski arkadaşı Mantar Avni de bu değişime ayak uydurmuştur.
Gizli Posta IMüşkilpesent bir kız, arkadaşına yazdığı mektupta harbe giden erkeklerle şimdiki İstanbul erkekleri arasındaki farkı anlatır.
Gizli Posta IIGenç adam İstanbul’daki dostlarından birine yazdığı mektupta Anadolu’da yaşadığı hayatın İstanbul’dakine göre daha gerçek olduğu anlatılır.
Gizli Posta IIIGenç kıza yazdığı mektupta İstanbuldaki değişimi anlatır ve cephedeki savaşın bittiğini ancak yeni siperlerin onu beklediğini söyler. Bu siperler evler, aileler. Bu son savunma hattı ile yozlaşmaya ve yabancılaşmaya karşı utanmadan savaş açacaklardır.
Bir Yurt YergisiNamık Cemil, Avrupadaki vatan özleminin ardından İstanbula geldi. Ancak içinde bir özlem vardı. İnsanlar onu rahatsız ediyor. Namık bilmediği ülkelere gitmek için çare arar.
TalihMehmet Necip talihsiz bir insandır. Hayatı talihsizliklerle doludur. Ancak sabırlı, dirençli ve çalışkandır. Hikâye, bu talihsizliğin mutlu bir evliliği nasıl engellediğini anlatıyor.
Bir Kör Göz ve Bir Kör GönülKasabanın gözleri çok güzel ve aynı zamanda popo olan Zeliha, âşık olduğu Şeriften bir cevap alamaz. Onun iyiliği için çok şey riske etmesine rağmen, Şerif onu görmezden gelir.
Sikkenin TersiFaika ve Necip Bey bir yıldır evliler. Birlikte zengin aile dostları Naciyenin davetine giderler. Faika, Naciyeyi kıskanır ve kendi hayatından memnun değildir. Karısının onu çok sevdiğini bile unutuyor. Eve döndüklerinde Faika bunları düşünürken bir yandan da Naciye üzülür. Evlerinde davet olmasına rağmen kocası gelmedi. Sefil hissediyor. Gece yatarken iki kadın da birbirlerinin ne kadar mutlu olduğunu düşünürler.
İstanbulun işgalinden sonra gazetelerde siyasi yazı yazma hakkından yoksun kalan Yakup Kadrinin Milli Mücadeleyi yansıtan ve gerçek olaylara dayanan Milli Savaş Hikayelerin’de, savaşın tüm acılarını yaşamış Batı Anadolu insanı yoksulluğu, uğradığı felaketlerin yaratmış olduğu umutsuzluklar dile getirilir. Karaosmanoğlu, bu hikâyeleri de bir yandan acımasız savaş çarkı içinde ezilen insanların ruh halini tasvir ederken, diğer yandan da yanı topraklarda ilerde gelişecek mutlu değişimlerinde haberciliğini yapar.
Her biri başka bir yeri, başka kişileri, başka olayları konu edinen, bir yandan da sonu gelmez ve umutsuz bir arayışı dile getiren hikayeler. Güzel ve büyük yurdunu yitiren Hamdi, kocasını aramak için İstanbul?a gelen Ödemişli zavallı bir kadın, her şeyi allak bullak eden, ?yurt?u ?gurbet?e çeviren savaş ve geride kalanların hayatları.Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edebiyatçılarımız arasında yer alır. Üslup özellikleri bakımından Yakup Kadri'nin 'dan 'e dek verdiği eserler Türkçe'nin geçirdiği bütün evreleri yansıtır. Eserlerinin konu ve fikir zenginliği de dil özelliklerinin çeşitliliğinden aşağı kalmaz. Yakup Kadri'nin Fransız edebiyatı etkisinde başlayan yazarlığı, 'lerden sonra özgün bir sese kavuşarak siyasi ve sosyolojik konulara, tarihe, dönem çatışmalarına ve birey psikolojisi irdelemelerine yönelir. Fecr-i Ati'den yetişmiş ama bunu izleyen elli yıl boyunca toplumsal koşullar, tarihi süreçler ve bireysel portreleri romanın dokusuna işlemek için roman tekniğiyle de boğuşmuş bir yazar olan Karaosmanoğlu'nun eserleri, hala tüketilmemiş ayrıntılarının tartışılıp incelenmesi gereken zengin bir "panoroma"dır.
Her biri baska bir yeri, baska kisileri, baska olaylari konu edinen, bir yandan da sonu gelmez ve umutsuz bir arayisi dile getiren hikayeler. Güzel ve büyük yurdunu yitiren Hamdi, kocasini aramak için Istanbul’a gelen Ödemisli zavalli bir kadin, her seyi allak bullak eden, yurtu gurbete çeviren savas ve geride kalanlarin hayatlari.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası