kalça çıkık testi / Yenidoğan Kalça Çıkığı

Kalça Çıkık Testi

kalça çıkık testi

Kalça Çıkığı Belirtileri

Bebeklerde ve çocuklarda önemli bir ortopedik rahatsızlık olan kalça çıkığı, erken teşhisle ameliyata gerek kalmadan tedavi edilebiliyor. Kalça çıkığı doğum öncesinde oluşabildiği gibi doğumdan sonra da gelişebilir. Bebeklerde ve çocuklarda kalça çıkığı hakkında merak edilenleri anlattı.


Kalça çıkığı nedir?

Kalça eklemini iki anatomik yapı oluşturur. Birisi leğen kemiğinin kalça eklemi yuvasını oluşturan asetabulum kısmı, diğeri ise bu yuvanın içerisine oturan uyluk kemiğinin (femur) baş kısmıdır. Bu iki yapının birbirinden ayrılması durumuna kalça çıkığı denir.

Doğuştan Kalça Çıkığı

Eskiden ‘doğuştan kalça çıkığı’ olarak bilinen bu durum doğuştan gelebileceği gibi doğum esnasında mevcut olan yatkınlık sonrası uygulanacak kundaklama gibi yanlış uygulamalardan sonra da ortaya çıkabilir. O nedenle artık ‘gelişimsel kalça displazisi’ olarak adlandırılır. Serebral palsi hastalığında kalça çevresi kaslarının bazıları diğerlerinden daha fazla kasıldığı için kalçada çıkık zamanla gelişebilir. Bazı durumlarda ise bebek doğduğunda kalçada çıkık çoktan oluşmuştur. Kalça çıkığı genetik bir hastalık olmasa da, aile öyküsünün bulunması halinde bebekte görülme olasılığı artıyor.

Kalça Çıkığı Belirtileri

Kalça çıkığı nasıl anlaşılır? Kalça çıkığı olan bebeklerde görülebilecek ilk belirtilerden biri diz ile kalça arasındaki cilt katlantısında belirginleşme veya iki taraf arasındaki katlantılarda asimetri olmasıdır. Bebeğin altının değiştirilmesi aşamasında kalçalardan birisinin yana tam açılmaması ve hatta bezini çıkarıp takarken kalçasından atlama hissi olması veya ses gelmesi de sık görülebilecek belirtiler arasındadır. Ancak kalça çıkığı olmadan sadece gelişim geriliği olarak görülen displazi varlığında bu muayene bulgularının hiçbiri olmayabilir. Bunu fark edebilmek için ise kalça ultrasonu yapılmalıdır.

Bebeklerde kalça çıkığı tedavisi

Tedavi teşhisin konulduğu yaşa göre değişiklik gösterir. Yenidoğandan 4-6 aylık olana dek bebeklerde yapılabilecek tedavi kalçanın kapalı olarak yerine yerleştirilmesi ve Pavlik bandajı gibi kalçayı yerinde tutacak bir cihaz kullanılmasıdır. Ancak nadiren bu tedavi yeterli gelmeyebilir ve anestezi altında kapalı olarak yerine koyma veya açık ameliyat yapılması gerekebilir. Her hâlükârda yapılacak tedavi sonrasında göğüs hizasından ayağa kadar uzanan alçı yapılması gereklidir. Sentetik (Amerikan) alçı yapılması yapılacak alçının daha hafif olmasını ve çocuğun taşınmasının daha kolay olmasını sağlar.

Kalça Çıkığı Ameliyatı

Kalça eklemi yerine gelmiyorsa ya da yerinde durmuyorsa açık ameliyat ile yerine getirilmesi gerekebilir. Çocuğun yaşının büyüklüğüne ve kalça ekleminin çatısının gelişme durumuna göre açık yerine koyma (açık redüksiyon) ameliyatına çatı (kemik) ameliyatı eklenmesi gerekebilir. Daha büyük çocuklarda ya da doğumda mevcut olan hareket genişliği dar olan sıkı çıkıklarda ise ilave kemik ameliyatları yapılmalıdır.

Kalça Çıkığı Ameliyatı Ne Zaman Yapılır?

Kalça çıkığı ameliyatları en erken yaş 3-4 ay civarında yapılır. Ancak bu yaşlarda sadece bir iki kas gevşetilerek kalça eklemi yerine getirilebilirse de daha büyük yaşlarda (6-12 ay) kalçayı tamamen açarak gevşetme işlemi yapılması gerekebilir. Kemik çatı ameliyatları genellikle ortalama 18 ay civarında yapılır. Teşhisi geciken bebekler yaşlarına uygun olacak şekilde kapalı veya açık ameliyat yöntemleri kullanılarak tedavi edilir.

Kalça Çıkığı Ameliyatı Sonrası 3 Ayda İyileşme

Ameliyat sonrası gövde alçısı yapılmakta olup alçı genellikle toplamda 3 ay tutulur. 3 ayın sonunda alçı tedavisi sonlandırılıp koruma amaçlı cihaz uygulamasına geçilir. Çatı ameliyatı yapıldıysa 6-8 hafta arasında alçı yapılması genellikle yeterli olur.

Kalça Çıkığı Hangi Bebeklerde Görülür?

İlk bebekte görülme olasılığı kardeşlerde görülme olasılığına göre daha sıktır. Anne karnında iken rahim içi suyunun azalması (oligohidramnios) durumunda da kalça çıkığı görülme riski artar. Kalça çıkığı kız bebeklerde erkek bebeklere göre daha sık görülür. Genel olarak kalça çıkığının görülme sıklığı ülkemizde binde beş civarındadır.

Bebeğinizi Kundaklamayın

Anne karnında bebeğin aldığı pozisyon kalça çıkığına zemin hazırlayan en önemli nedenlerden birisidir. Doğum sonrasında bebeğin kundaklama pozisyonunda yani bacakların birbirine yapıştırılarak, kalça ve dizlerinden düzleştirilerek tutulması da bu sorunun gelişimini tetikleyen önemli nedenlerden biridir. Kundaklamanın bu soruna yol açması bacakların bir araya getirilmesinin yanı sıra kalça ve dizlerden düzleştirmeye çalışılmasından ötürüdür. Bebekleri sıkı kundaklama yerine kalçaları “gevşek şekilde” sarılabilir. Özellikle kollarının sarılması da rahat taşınmalarını sağlar. Yani kalçadan aşağısı bebek serbest bırakıldığında durduğu pozisyonda ise bu şekilde tutma kalça gelişiminde olumsuz bir etkiye yol açmaz.

Baş Aşağı Sallandırmayın

Kundaklamanın yanı sıra bebeğin doğduğunda ayaklarından tutulup baş aşağı sallandırılması da kalçadaki olası bir gevşekliğin olumsuz yönde ilerlemesine yol açabilir. Bunların dışında sağlıklı gelişen ve büyüyen bir bebekte kalça çıkığına neden olabilecek başka bir faktör yoktur. Kalça eklemi, anatomisi itibariyle, altta yatan bir gevşeklik veya yukarıda bahsi geçen olumsuzluklar olmadığında kolay kolay çıkık gelişmeyecek şekilde sağlamdır.

Kalça Çıkığı Olan Her Çocuk Geç mi Yürür?

Kalça çıkığı yürüme yaşında ciddi bir geriliğe yol açmaz. Belki sadece birkaç ay fark görülebilir. Ancak bunun da herkeste olacağını söylemek mümkün değildir. Çocuk yürüme yaşı geldiğinde aksayarak da olsa ayağa kalkıp yürür. Tedavi edilen vakalarda da geç yürüme sık görülen bir durum değildir. Tedavi edilmeyen çocuklar aksayarak yürürken tedavi edilen çocuklarda sıklıkla herhangi bir aksama olmaz. Bu durumu yaşamamış olan yaşıtlarından genellikle farkları kalmaz.

Kalça Çıkığı Muayenesi Ne Zaman Yapılır?

Hastalığın tanısında çocuk ortopedi muayenesi oldukça önemli yer tutar. Yapılacak detaylı muayene bulguları ışığında şüphelenilen olgularda kalça ultrasonografisi ile ilk 6 ay içerisinde tanı konulması mümkündür. 4-6 aydan itibaren kalça röntgen grafisi çekilmesi önerilebilir. Yine de öncelik kalça ultrasonografisi olmalıdır.

Kalça çıkığı testi

‘Kalça çıkığı testi’ olarak da bilinen Graf tekniğine göre yapılan kalça ultrasonografisi sonucunda tespit edilen alfa ve beta dereceleri ışığında bir değerlendirme yapılmalıdır. Bebek 3 aylık olduktan sonra yapılan ultrasonda alfa açısı 60 derecenin altında ise tedavi şarttır.

Alçı ile Bezleme Kolaylıkla Yapılabilir

Ameliyattan sonra yapılan alçının içerisinde bebeğin altının bezlenmesi ve bezin değiştirilmesi mümkündür. Hazır olarak satılan standart çocuk bezleri kullanılabilir. Alçının idrar ve gaitadan korunabilmesi için bir bezin uçlarının alçı ile cilt arasına yerleştirilmesi, ikinci bezin ise alçının üzerinden sarılması genellikle bakımı kolaylaştırmaktadır. Alçı rahat yapılmış ise alçı içerisinde iken genellikle hiçbir sızı olmaz, bebek kucağa alınabilir ve olması gereken pozisyonda yatırılabilir.

Kalça Çıkığı Tedavi Edilmezse Kireçlenme Görülebilir

Kalça çıkığının tedavisi yaşla birlikte büyür. Yani yaş arttıkça yapılacak işlemlerin kapsamı genişler. Tedavi edilmeyen tam kalça çıkığı olması halinde çocuk yürümeye başlayınca aksama görülür. Gelişim geriliği varsa ilk 10-15 yıl içerisinde bir sorun yaşamayabilir ancak buluğ çağında veya erken erişkinlik döneminde kalçada ağrı ortaya çıkabilir. Kalça çıkığı tedavi edilmeyen durumlarda kalçada kireçlenme (osteoartrit) görülebilir.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

Kalça Ultrasonografisi

  • Kalça ekleminin gelişimi
  • Gelişimsel kalça displazisi sıklığı
  • Sebepler
  • Teşhis/ Diagnoz
  • Kalça Ultrasonografisi
  • Kalça ultrasonu ne zaman yapılmalı
  • Hastalığın derecesi
  • Terapi
  • Prognoz

Kalça ekleminin gelişimi :

Doğumla beraber kalça ekleminin gelişimi ( matürasyonu ) tam olarak tamamlanmamıştır. Bu matürasyon dönemi bebek 3 aylık olana kadar devamlılık gösterir.Kalça eklemindeki patolojiler erken dönemde farkedilirse tedavi edilebilir. Kalça ekleminin gelişimsel patolojileri iki ana sınıfta değerlendirilebilir

1 ) Kalça eklemi displazisi ( bacak kemiğinin kalça ekleminde oturduğu çanak bölgenin yeterince gelişmemesi ve düz kalması )

2 ) Kalça eklemi luxasyonu ( kalça ekleminde çıkık )

 

Sıklığı :

GKD'nin Türkiye'deki görülme sıklığının 1000 canlı doğumda yaklaşık 5 ile 15 arasında olduğu öngörülmektedir. Bu da ülkemizde her yıl tedavi edilmediği takdirde sakat kalma olasılığı olan yaklaşık 14-18 bin yenidoğan ile karşılaşıldığı anlamına gelmektedir.

Sebepler :

Kalça çıkıkları ( kalça eklemi luxasyonu ) kız çocuklarında erkek çocuklarına göre  6 kez daha sık görülmektedir, fakat kalça eklemi displazisi genelde kız ve  erkek çocuklarında eşit sıklıkta izlenmektedir.  Sol kalça ekleminde bu hastalık daha fazla görülmektedir. Bebeğin hamilelik dönemindeki karın içindeki pozisyonu ve hamilelik dönemindeki hormonal değişikliklerin bu hastalıkta rol oynadığı düşünülmektedir.

Gelişimsel kalça displazisi alt extremitenin ve omurgaların başka doğumsal anomalileri ile beraber de görülebilir.

İkiz bebeklerde , erken doğumlarda ve sezeryanla yapılan doğumlarda görülme sıklığı artabilir.

Ailede daha önce görülen gelişimsel kalça displazisi vakası varsa riziko artrar

Teşhis/ Diagnoz :

Gelişimsel kalça displazisinin erken dönemde farkedilebilmesi için gold standart ( en önemli tetkik ) kalça ultrasonografisidir. Günümüzde tüm avrupada ve ülkemizde rutin tarama tetkiki olarak tüm yenidoğanlara tavsiye edilmektedir. Kalça ultrasonografisi ülkemizde radyoloji uzmanları, ortopedistler ve pediatri uzmanları tarafından, A. B. D. De genellikle radyoloji uzmanları tarafından yapılmaktadır. Yenidoğan döneminde Ortolani ve Barlow testleri önemlidir. Her iki test de başparmaklar uyluk inferomedialinde, ikinci ve üçüncü parmaklar büyük trokanter üzerinde, kalçalar ve dizler 90 derece fleksiyondayken yapılır ve kalçaların bakısı tek tek yapılır. Ortolani testinde kalça 90 derece fleksiyondayken, abduksiyona alınırken kalçanın bir engelden atlayarak yerine girmesi ikinci ve üçüncü parmak uçlarıyla hissedilir (Şekil 1a). Barlow testinde bakısı yapılan tarafta kalça fleksiyonu azaltılıp adduksiyona alınırken arkaya doğru nazikçe itilir ve asetabulumdan arkaya doğru çıkıp çıkmadığı ikinci ve üçüncü parmak uçlarıyla hissedilir (Şekil 1b). Yaklaşık 100 bebekten 5'inde klinik ve/veya ultrasonografik olarak instabilite saptandığı ancak bunların yaklaşık %90'ının 6.hafta civarında kendiliğinden düzeldiği bildirilmiştir. Bu da bize neden konjenital kalça çıkığı yerine GKD teriminin kullanıldığını kanıtlamaktadır.   Doğumda hemen tümü kıkırdak olan asetabulum ilk 3 ayda hızla kemikleşirken eklemde yerleşik femur başının baskısıyla şekillenir. Yenidoğan kalçası iki yöntemle GKD açısından taranabilir. Evrensel taramada tüm yenidoğan kalçaları yaşamın en geç ilk 4-6 haftasında ultrasonografik olarak taranırlar. Seçici taramada ise risk faktörü taşıyan ve/veya en az bir fizik bakı bulgusu pozitif olan bebekler yaşamlarının en geç ilk 4-6 haftasında ultrasonografik olarak taranırlar.   

Yenidoğan kalçası ağırlıklı olarak kıkırdak yapıda olduğu için direk radyografi ile değerlendirmek zordur. Bu dönemde asetabulum femurbaşı ilişkisini en iyi kalça ultrasonografisi (USG) ortaya koyar ve radyolojik tanıda yaşamın özellikle ilk 6 ayında kalça USG altın standarttır (Şekil 4). Kalça USG'nin en önemli olumlu yönleri hızlı ve kesin tanıya olanak vermesi, çocuk için x-ışını içermediğinden zararlı olmamasıdır. Olumsuz yönleri ise deneyim gerektiren pahalı bir yöntem olması ve son derece hassas olduğu için fazladan tedaviye neden olabilmesidir.    

Kalça ultrasonu :

Kalça ultrasonu ağrısısz bir yöntemdir ve hiçbir zararı veya yan etkisi yoktur. Merkezimizde tüm dünyada uygulanan Graf tekniği ile yapılan ultrasonografi uygulanmaktadır.

Bebek mümkünse karnı tok iken hatta en ideali uyurken sakin bir şekilde bu tetkik gerçekleştirilmelidir, bu şekilde 5 dk içinde tüm işlem bitirilip tamamlanabilir.. Eğer bebek huzursuzsa ( açlık dolayısı ile veya başka etkenlerden dolayı ) tetkik 10-15 dk kadar uzayabilir ve hem ultrasonu yapan doktor hem de bebeği tutanlar için herşey daha zorlaşır.

Yenidoğan kalça ultrasonografisi bebek lateral dekübitus pozisyonunda, kalça ve diz yarı fleksiyon- da, 15-20 derece iç rotasyonda yatarken yapılır. Bu pozisyonda femurun trokanter majorü tam olarak lateralde ve probun altındadır. Ultrason aletimizdeki kalça ultrasonu programı sayesinde otomatik olarak tetkikin değerlendirilmesi anında gerçekleştirilir. Bu değerlendirilmede alfa ve beta açıları dediğimiz açılar ölçülerek değerlendirilir. Bu değerlendirme aşağıdaki tabloya göre yapılır.

Kalça ultrasonu ne zaman yapılmalı ?

Avrupanın birçok ülkesinde geçerli olan uygulama ilk taramanın birinci doğum haftası içinde ve ikinci taramanın da 6. Hafta içinde yapılması şeklndedir. Ülkemizdeki uygulamada ise 4.-6. Haftalar içinde tek tarama yapılmaktadır. Gerekli görülen bebeklerde sonrasında 12. Haftada kontrol istenir.

Hastalığın derecesi :

Hastalığın derecesinin belirlenmesinde ultrasonda ölçülen alfa ve beta açıları önemlidir. Alfa açısı ne kadar büyükse kalça eklemi o kadar iyi gelişme göstermiş demektir.

Graf yöntemine göre yenidoğan kalça ultrasono- grafisinin sınıflandırması 

Ti p Ia   alfa> 60  beta < 55 

Ti p Ib   alfa> 60  beta > 55 

Ti p IIa  alfa =50 – 59  beta > 55  3 aydan küçük

Ti p IIb  alfa =50 – 59  beta > 55  3 aydan büyük

Ti p IIc  alfa = 43 - 49  beta < 77 yaşınının önemi yok

Ti p D   alfa = 43 – 49  beta > 77 

Ti p IIIa  alfa < 43  beta > 77  Kapsül yukarı doğru, kıkırdak dejenerasyonu yok

Ti p IIIb  alfa < 43  beta > 77  Kapsül yukarı doğru, kıkırdak dejenerasyonu var

Ti p IV   alfa < 43  beta > 77  Kapsül horizontal veya aşağı

Terapi :

Elde edilen sonuçlara göre eğer bir terapi yapılması gerekiyorsa bunun bir an önce gerçekleştirilmesi gerekir böylelikle gereksiz operasyonlar yapılması önceden önlenmiş olur. Terapideki hedef kalça ekleminin gelişiminin olgunlaşmasının devamının sağlanabilmesidir.

Tip I kalça eklemleri normal gelişimi gösterir hiçbir işlem yapmayı gerektirmez. Tip IIa kalça eklemi normal tarama zamanında elde edildi ise takibi yapılmalıdır, takipte gelişme görülmez ise tedaviye ihtiyaç duyulur.

Tip IIb ve c, Tip III, Tip IV kalçalar çocuk ortopedistleri tarafından değerlendirilip bir an önce zaman kaybetmeden gerekli tedaviler uygulanmalıdır.

Prognoz :

Olguların çok büyük bir kısımında doğru ve zamanında tedavi ile kalça ekleminin normal gelişimine ulaşdığı görülmektedir. Abartılı fazla forse edilen tedavilerde bazen bacak kemiği başına zarar verme riski olduğu gibi yetersiz yapılan tedavilerde de displazi sekellerinin kalabildiği izlenmektedir, bu sekellerin kalması durumunda ilerki dönemde ameliyat gibi tatsız ek terapilerin yapılması gerekebilir.

FAKAT BAŞARILI BİR TERAPİ İÇİN HERŞEYDEN ÖNCE EN ÖNEMLİ ETKEN DOĞRU VE ERKEN DÖNEMDE YAPILACAK TEŞHİSTİR

Bebeklerde kalça çıkıklığı nasıl anlaşılır, neden olur? Kalça çıkıklığı testi ne zaman yapılır, kalça çıkığı tedavisi nasıl yapılır?

Kalça çıkığı doğumdan sonraki ilk birkaç ay içinde ortaya çıkabilen bir durumdur. Kalça çıkığı kalça eklemindeki kemiklerin normal yerlerinden çıkması veya doğru şekilde gelişmemesi sonucu oluşur. Erken teşhis ve tedavi edilmemesi durumunda kalıcı hasarlara ve hareket kısıtlılığına neden olabilir. Bu nedenle kalça çıkığı bebeklerde sıkı bir şekilde takip edilmeli ve tedavi edilmelidir.

Bebeklerde kalça çıkığı neden olur?

Bebeklerde kalça çıkığının nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bazı faktörlerin kalça çıkığına neden olabileceği düşünülmektedir. Bunlar şunları içerebilir:

  • Yeni doğan dönemindeki oluşumlar: Bebeğin kalçasındaki kemikler ve dokular doğum öncesi veya doğum sırasında normal olarak gelişmemiş olabilir veya kalçada yanlış pozisyonda kalabilirler.
  • Aile öyküsü: Ailede kalça çıkığı olan kişilerin bebeklerinde bu durum daha sık görülebilir.
  • Kız çocukları: Kız bebeklerde erkek bebeklere göre daha sık kalça çıkığı görülebilir.
  • Yatma pozisyonu: Bebeğin sıkıca sarılmış yatma pozisyonu veya bacakları çok sıkıca bir arada tutulduğu pozisyonlar kalça çıkığı riskini artırabilir.
  • Prematüre doğum: Prematüre bebeklerde kalça çıkığı riski daha yüksektir çünkü kemik ve dokuların tam gelişimi henüz tamamlanmamıştır.

Bu faktörlerin kalça çıkığına neden olabileceği düşünülse de bazı bebeklerde kalça çıkığı nedeni tam olarak belirlenemeyebilir. Kalça çıkığı teşhisi konulan bebeklerin çoğu doğru tedavi ile sağlıklı bir şekilde iyileşebilir.

Bebeklerde kalça çıkığı belirtileri nelerdir?

Bebeğinizde kalça çıkığı olabileceğine dair birkaç belirti vardır. Kalça çıkığı bebeklerde şunları içerebilir:

  • Bir bacağın diğerinden daha kısa görünmesi veya ayakların farklı yönlere bakması
  • Bacakların açık pozisyonda olması veya bir bacağın diğerine göre daha fazla açık pozisyonda olması
  • Kalçada bir çıkıntı hissi veya kalçada asimetri (bir tarafın diğerine göre daha büyük veya daha çıkık görünmesi)
  • Bebeğinizin tek bacakla yukarı doğru itildiğinde veya çapraz bacak pozisyonunda iken ağlaması veya rahatsızlık hissetmesi

Bebeklerde kalça çıkığı belirtileri bazen belirgin olmayabilir veya gözle görülmez olabilir bu nedenle doktorunuzun bebeğinizin gelişimini ve büyümesini takip etmesi önemlidir. Bebeğinizin kalça sağlığı hakkında endişeleriniz varsa doktorunuza danışmanız önemlidir.

Bebeklerde kalça çıkıklığı nasıl anlaşılır?

Bebeklerde kalça çıkığı doğumdan sonraki ilk birkaç ay içinde ortaya çıkabilen bir durumdur. Bebeklerde kalça çıkıklığı nasıl belli olur sorusuna yanıt olabilecek birkaç cevap şunlardır:

  • Bacaklarda asimetri: Bebeğin bacaklarından biri diğerine göre daha kısa veya daha az hareketli olabilir.
  • Tıkırtı sesi: Bebeğin kalçasında veya kasık bölgesinde tıkırtı sesi duyulabilir. Bu ses kalça eklemindeki kemiklerin birbirine doğru sürtünmesinden kaynaklanır.
  • Bacakları açmakta zorlanma: Bebekler normalde bacaklarını rahatça açabilir. Ancak kalça çıkığı olan bebekler bacaklarını açmakta zorlanabilir veya ağrı hissedebilirler.
  • Kısa bacaklar: Kalça çıkığı olan bebeklerde bacaklar normalden daha kısa görünebilir.

Bebeklerde kalça çıkığı, erken teşhis edilip tedavi edilmezse kalıcı hasarlara neden olabilir. Bu nedenle bebeğin ilk kontrolünden itibaren doktorlar tarafından düzenli olarak kontrol edilmesi gerekmektedir. Doktor kalça çıkığını fiziksel muayene ve ultrason gibi görüntüleme testleri kullanarak teşhis edebilir. Tedavi yöntemleri arasında Pavlik bandajı, Frejka yastığı, pelvik osteotomi gibi seçenekler bulunur.

Bebeklerde kalça çıkığı tedavisi nasıl yapılır?

Bebeklerde kalça çıkığı erken teşhis edilip tedavi edilmezse kalıcı hasarlara neden olabilir. Bu nedenle kalça çıkığı olan bebeklerin tedavisi önemlidir. Tedavi yöntemleri arasında Pavlik bandajı, Frejka yastığı, pelvik osteotomi gibi seçenekler bulunur. Pavlik bandajı kalça çıkığının hafif veya orta dereceli olduğu durumlarda kullanılan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde bebeğin kalçasına özel bir bandaj uygulanarak kalça ekleminin doğru pozisyonda kalması sağlanır. Bu bandajın uygulanması, bebeğin kalça eklemini hareket ettirmesini engeller. Pavlik bandajı genellikle 6-12 hafta boyunca kullanılır ve çıkık tamamen iyileşene kadar takip edilir.

Frejka yastığı ise kalça çıkığının daha ciddi olduğu durumlarda kullanılan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde bebeğin bacakları belirli bir açıda tutulur ve kalça ekleminin doğru pozisyonda kalması sağlanır. Frejka yastığı, Pavlik bandajından daha sıkı bir şekilde uygulanır ve daha uzun bir süre kullanılır. Pelvik osteotomi ise kalça çıkığının çok ciddi olduğu durumlarda uygulanan bir cerrahi işlemdir. Bu yöntemde kalça kemikleri kesilerek yeniden şekillendirilir ve kalça ekleminin doğru pozisyonda kalması sağlanır. Pelvik osteotomi, Pavlik bandajı ve Frejka yastığı gibi konservatif tedavilerin başarısız olduğu durumlarda uygulanır.

Bebeklerde kalça çıkığı tedavisi, erken teşhis ve doğru yöntemlerin seçilmesiyle başarıyla tedavi edilebilir. Tedavi seçeneği kalça çıkığının derecesine ve bebeğin yaşına bağlı olarak belirlenir.

Kalça çıkığı olan bebek ağlar mı?

Bebeklerde kalça çıkığı olan bebekler bazen ağrı veya rahatsızlık hissetmeden de kalça çıkığına sahip olabilirler. Bununla birlikte bazı bebekler kalça çıkığı nedeniyle ağrı ve rahatsızlık yaşayabilirler. Bu bebekler, özellikle bacaklarını hareket ettirdiklerinde veya belirli pozisyonlarda iken ağlayabilirler.

1 aylık bebekte kalça çıkıklığı nasıl anlaşılır?

Bebeklerde kalça çıkığı nasıl anlaşılır sorusu yeni ebeveynlerin en çok sorduğu konulardandır. 1 aylık bebeklerde kalça çıkığı asimetrik bacak pozisyonları ve tıkırtı sesleri gibi belirtilerle kendini gösterir. Bebeğin bacaklarından biri diğerine göre daha kısa veya daha az hareketli olabilir. Kalça eklemindeki kemiklerin birbirine doğru sürtünmesinden kaynaklanan tıkırtı sesi duyulabilir. Bebek bacaklarını açmakta zorlanabilir veya ağrı hissedebilir. Bu belirtiler kalça çıkığı olan bebeklerde daha sık görülebilir. Bu nedenle bebeklerin düzenli olarak doktor kontrolünde olması kalça çıkığı gibi durumların erken teşhis ve tedavi edilmesine yardımcı olabilir.

2 aylık bebekte kalça çıkıklığı nasıl anlaşılır?

Yeni doğan kalça çıkığı nasıl anlaşılır sorusu yeni ebeveynlerin en çok sorduğu konulardandır. 2 aylık bir bebekte kalça çıkığı genellikle gözle fark edilemez. Ancak bazı belirtiler vardır ve ebeveynler bu belirtilere dikkat etmelidirler.

Bunlar arasında bebeğin bir bacağının diğerine göre daha kısa görünmesi, ayakların farklı yönlere bakması, kalçada bir çıkıntı hissi, kalçada asimetri (bir tarafın diğerine göre daha büyük veya daha çıkık görünmesi), bacakların açık pozisyonda olması veya bir bacağın diğerine göre daha fazla açık pozisyonda olması, bebeğin tek bacakla yukarı doğru itildiğinde veya çapraz bacak pozisyonunda iken ağlaması veya rahatsızlık hissetmesi sayılabilir. Bu belirtilerden herhangi birini fark ederseniz doktorunuzla görüşmeniz önemlidir.

Bebeklerde kalça çizgisi eğriliği normal mi?

Bebeklerde kalça çizgisi eğriliği doğuştan kalça çıkığı veya diğer kalça problemleri nedeniyle oluşabilen bir durumdur. Kalça çıkığında olduğu gibi bu durum da erken teşhis edilip tedavi edilmezse kalıcı hasarlara neden olabilir. Bebeklerde kalça çizgisi eğriliği, genellikle doğumdan sonraki ilk birkaç ay içinde fark edilir. Bu durum bebeğin kalça eklemindeki kemiklerin uygun şekilde gelişmemesi veya yer değiştirmesi nedeniyle oluşabilir.

Eğrilik derecesi ve nedeni doktor tarafından belirlenerek uygun tedavi yöntemi seçilir. Tedavi yöntemleri arasında Pavlik bandajı, Frejka yastığı veya cerrahi işlem gibi seçenekler bulunabilir. Tedavi edilmeyen kalça çizgisi eğriliği ilerleyen yaşlarda kalça ağrısı, yürüme güçlüğü ve kalça çıkığı gibi sorunlara neden olabilir.

Kalça çıkığı olan bebek nasıl yürür?

Kalça çıkığı olan bir bebek normal bir şekilde yürümekte zorlanabilir ve yürüme becerileri normal gelişim gösteren bebeklere kıyasla farklı olabilir. Bu bebekler yürürken bir bacaklarının diğerinden daha kısa veya daha az güçlü görünmesi, topallama veya yürürken sallanma, yürüme sırasında dengesizlik veya düşme eğilimi, dizlerinin birbirine çarpma veya ayaklarının dışa doğru dönmesi gibi belirtiler gösterebilirler.

Bununla birlikte kalça çıkığı tedavi edildikten sonra bebekler normal bir şekilde yürümeyi öğrenebilirler ve yürüme becerileri normal gelişim gösteren bebeklerle benzer olabilir.

Kanguru kalça çıkıklığı yapar mı?

Kanguru taşıyıcısı veya kanguru sırt çantası bebekleri taşımak için popüler bir yöntemdir. Ancak bu taşıyıcılar bebeklerde kalça çıkıklığına neden olabilecek risk faktörlerinden biridir. Kanguru taşıyıcısında bebeğin bacakları kanguru pozisyonunda yani bacakları açık kalçaları bükük şekilde asılır. Bu pozisyon bebeğin kalça eklemlerinin uygun şekilde gelişmesini engelleyebilir ve kalça çıkıklığı riskini artırabilir.

Bu nedenle bebeklerin kanguru taşıyıcısında taşınması önerilirken doğru pozisyonun sağlanması ve düzenli aralıklarla bebeklerin hareket ettirilmesi gerekmektedir. Kanguru taşıyıcısı kullanmadan önce bebeklerde kalça çıkıklığına neden olabilecek diğer risk faktörlerinin de göz önünde bulundurulması önemlidir.

Yeni doğan bebeklerde kalça çıkıklığı testi ne zaman yapılır?

Yeni doğan bebeklerde kalça çıkıklığı tarama testi doğumdan sonraki ilk birkaç hafta içinde yapılmalıdır. Amerikan Pediatri Akademisi bebeklerin doğumdan sonraki ilk muayenelerinde, 1-2 ay ve 4-6 ay arasındaki rutin kontrollerde kalça çıkığı taraması yapılmasını önerir. Bu test bebeklerin bacaklarını kontrol ederek kalça eklemi çıkıklığı, kalça eklemi açısında farklılık veya kalça eklemi üzerinde kayma olup olmadığını tespit etmeyi amaçlar. Bu tarama testleri erken teşhis ve tedavi için önemlidir çünkü kalça çıkığı tedavi edilmezse kalıcı hasar veya kalça eklemi bozukluğuna yol açabilir.

Prematüre bebeklerde kalça ultrasonu ne zaman çekilir?

Prematüre bebeklerde kalça ultrasonu erken doğum nedeniyle kalça çıkıklığı riski daha yüksek olan bebeklerde rutin olarak yapılır. Prematüre bebeklerin kalça eklemleri zamanından önce dünyaya gelmeleri nedeniyle tam olarak gelişmemiş olabilir ve bu nedenle kalça çıkıklığı riski daha yüksektir. Bu nedenle prematüre bebeklerin doğumdan sonraki ilk haftalarında veya yaşamlarının ilk birkaç ayında kalça ultrasonu ile kontrol edilmeleri gerekmektedir.

Kalça ultrasonu doğumdan sonraki ilk 6 hafta içinde yapılması önerilen bir tarama testidir. Erken teşhis edilip tedavi edilmezse kalça çıkıklığı bebeklerde ilerleyen yaşlarda kalıcı hasarlara neden olabilir. Bu nedenle prematüre bebeklerin düzenli olarak kalça ultrasonu ile kontrol edilmesi kalça çıkıklığı gibi durumların erken teşhis ve tedavi edilmesine yardımcı olabilir.

Bebek kalça çıkıklığına hangi bölüm bakar?

Bebek kalça çıkıklığı tedavisi genellikle ortopedi bölümünde uzmanlaşmış doktorlar tarafından yönetilir. Bununla birlikte kalça çıkığı tarama testi bebeklerin doğumundan sonraki ilk muayenelerinde, 1-2 ay ve 4-6 ay arasındaki rutin kontrollerde çocuk doktorları tarafından yapılabilir.

Tarama testinde bir sorun tespit edilirse çocuk doktoru çocuğu ortopedi doktoruna sevk edebilir. Ortopedi doktorları çocuğun kalça eklemi gelişimini izlemek için röntgen, ultrason veya MRG gibi görüntüleme testleri yapabilirler. Ayrıca bebeklerin kalça çıkıklarının çoğu konservatif tedavilerle (örneğin Pavlik tipi bir atel veya yay şeklinde bir cihaz kullanarak) düzeltilebilir ancak bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir.

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Doğuştan Kalça Çıkığı Nedir?

Çocuklarda büyüme ve gelişme, sağlıklı bir erişkin hayatının sağlanmasında oldukça önemlidir. Bu dönemde doku ve organ bazında ortaya çıkan aksaklıklar, doku hasarları veya anatomik bozukluklar erken teşhis edilip tedavi edilmediği takdirde yaşam boyu sürecek ciddi sağlık problemleriyle sonuçlanabilir. Bu durumun önlenebilmesi için çeşitli tarama yöntemleri klinik pratikte sıklıkla uygulanır, bahsedilen sağlık problemlerinden bir doğuştan kalça çıkığıdır.

Doğuştan Kalça Çıkığı Nedir?

Doğuştan kalça çıkığı veya gelişimsel kalça displazisi (GKD), kalça eklemini oluşturan dokuların gelişim sürecindeki aksaklıklar nedeniyle anatomik olarak uygun olmayacak şekilde gelişim göstermesine bağlı ortaya çıkan bir sağlık problemidir. Eklemin gelişim göstermesiyle birlikte eklemdeki anormallik ilerleyebilir ve erişkinlik döneminde ciddi eklem hastalıklarına veya yaşam kalitesinde gerilemeye yol açabilir.

Kalça ekleminin bütünlüğü kalça kemiğindeki eklem çukuru ile uyluk kemiğinin eklem başı arasındaki anahtar-kilit tarzındaki uyumuyla sağlanır. Çocukluk çağında iki kemiğe ait eklem yüzeylerindeki bu uyum belirli hareketlerle bozularak uyluk kemiğinin eklem başlığının kalça kemiğinden ayrılması ve çıkık gelişmesiyle sonuçlanabilir. Eklem kapsülünün sık sık kalçadan çıkması ise büyüme ve gelişme sürecinde eklem dokusunun zedelenmesine yol açar. İlerleyen dönemlerde eklem sağlıklı yapısını kaybeder ve hareket özelliğini tamamen yitirebilir. Bu ise hem uyluk boyunda kısalmaya hem de yürüme bozukluğuna neden olabilir. Eklem yapısı bozularak erken yaşta eklem kireçlenmesi (osteoartrit) gelişebilir.

Kalça çıkığı, yenidoğan bebeklerin önemli ve ciddi bir sorunudur. Yapılan çalışmalara göre doğan her 1000 bebekten birinde doğumsal kalça çıkığı gelişebilir. Bu bakımdan hastalık farkındalığının artırılması, hastalığın erken teşhis edilmesi ve uygun tedaviye başlanılması oldukça önemlidir.

Doğuştan Kalça Çıkığı Neden Olur?

Doğuştan kalça çıkığının gelişme nedeni tam olarak bilinmemektedir. Bununla birlikte anne karnındaki dönemde ve doğum sonrası gelişme sürecinde oluşan çeşitli şartlar ve rahatsızlıklar kalça çıkığı gelişme riskini artırabilir. Bu durumlar aşağıdaki gibi özetlenebilir:

  • Aile öyküsü: Ailede çocukluk çağında kalça çıkığı öyküsü olan kişilerin çocuklarda da kalça çıkığı gelişme riski artar. Bu durum kalça eklemi anatomisini belirleyen genler nedeniyle açıklanabilir.
  • Cinsiyet: Yapılan bilimsel çalışmalar doğuştan kalça çıkığının kız çocuklarında daha fazla görüldüğü göstermiştir. Kız çocuklarında kalça kemiğinin daha geniş olması, eklemin gelişim sürecini ve anatomik yapısını etkilediğinden kalça çıkığına yatkın hale getirebilir.
  • İlk gebelik: İlk hamilelik döneminde olan kadınlarda rahmin yeterince genişlememesi anne karnındaki bebeğin dar bir alanda kalmasına ve kalça ekleminin yeterli gelişim gösterememesiyle sonuçlanabilir.
  • Büyük bebek: Çeşitli sağlık problemleri nedeniyle bebek boyutunun normalden fazla olduğu hallerde kalça eklemine olan bası artarak gelişim süreci olumsuz etkilenebilir.
  • Amniyon sıvısında azalma: Gebelikte bebeğin içinde bulunduğu amniyon sıvısının çeşitli nedenlerle azaldığı hallerde tüm vücutla birlikte kalça ekleminin de gelişimi bozulabilir.
  • Makat doğum: Doğum esnasında bebeğin ilk gelen kısmının bacaklar ve makat bölgesi olması halinde kalça eklemi zarara uğrayabilir ve çıkık gelişebilir.

Doğuştan Kalça Çıkığı Belirtileri Nelerdir?

Kalça çıkığına ortaya çıkan klinik belirtiler hastanın yaşına ve eklemin etkilenme durumuna göre oldukça farklılık gösterir. Hayatın ilk yıllarında fizik muayene hariç kalça çıkığına dair herhangi bir belirti izlenemeyebilir. Kalça ekleminin zamanla zarar görmesiyle birlikte ergenlik ve yetişkinlik döneminde ciddi klinik semptomlar ortaya çıkabilir. Bu belirtiler aşağıdaki gibi özetlenebilir:

  • Yürüme bozukluğu, sekerek veya aksayarak yürüme
  • Bir uyluğun diğerine göre kısa kalması
  • Etkilenen kalça ekleminin kullanımından kaçınılması
  • Dize yayılım gösterebilen kalça ağrısı
  • Kalça ekleminde ağrı ve anatomik bozukluk nedeniyle eklem hareket açıklığında kısıtlanma
  • Kalça eklemi anatomisinde bozulma ve uyluğun anormal şekilde yerleşmesi veya dönmesi
  • Çocuklarda oturma, emekleme ve yürüme gibi hareket kabiliyetlerinin gelişiminde gecikme

Doğuştan Kalça Çıkığı Tanısı Nasıl Konur?

Doğuştan kalça çıkığı sık görüldüğü ve önemli klinik sonuçları olduğu için, bebeklik döneminde taraması yapılan sağlık problemlerinin başında gelir. Bu bakımdan hayatın ilk 3 ayı içinde bebeklerin ortopedik kontrol muayenesine gitmesi, fizik muayene yoluyla kalçadaki muhtemel çıkığın tespit edilmesi ve kalça ultrasonu yardımıyla bunun kesinleştirilmesi gerekir. Özellikle kız çocuklarda kalça çıkığı daha sık görüldüğünden tarama testlerinin rutin olarak yapılması önemlidir.

Tarama esnasında bebek düz bir zemine yatırılır ve hekim tarafından her iki bacaktan tutularak Ortolani ve Barlow testleri uygulanır. Ortolani testinde hekim bacakları her iki yana açarak ve vücuttan uzaklaştıracak şekilde kasılmasını sağlayarak eklemin maksimum şekilde gerilmesini sağlar. Barlow testi ise hekimin bacakları yeniden orta hatta buluşturması yoluyla eklemin eski hale gelmesini sağlar ve bu sırada eklemde çıkık gelişip gelişmediğini tespit etmesine yardımcı olur.

3 aydan büyük bebeklerde çeşitli klinik belirtiler kalça çıkığı açısından anlamlı olabilir. Bu belirtiler arasında hareket kısıtlılığı, bacak boyutunda azalma ve topallama sayılabilir. Daha büyük kişilerde hareket bozukluğunun gelişmesi, yürüyememe veya sekerek yürüme gibi belirtiler ileri incelemeyi gerektiren semptomlar olarak karşımıza çıkabilir. Radyolojik incelemede kalça ekleminde çeşitli düzeylerde hasar veya anatomik bozukluklar tespit edilebilir.

Doğuştan Kalça Çıkığı Tedavisinde Neler Yapılır?

Kalça çıkığının bebekliğin erken döneminde tarama testleri ile tespit edilmesi tedavi başarısı açısından çok önemlidir. Kalça çıkığının eklemin henüz gelişme safhasındayken tespit edilmesi halinde uygulanan çeşitli tedaviler eklem yapısının sağlıklı şekilde yapılanmasına yardımcı olur ve hayatın sonraki dönemlerinde eklem problemlerinin gelişmesini önler. Bununla birlikte, ileri yaşlarda tespit edilen kalça çıkıklarında eklemin çeşitli düzeylerde zarar görmesi nedeniyle sağlıklı eklem yapısının geri kazandırılabilmesi için cerrahi veya girişimsel uygulamalar gerekebilir.

6 aydan küçük çocuklarda tespit edilen kalça çıkıklarında Pavlik bandajı adı verilen ve kalça eklemlerine özel bir pozisyon verilmesini sağlayan ekipmanlar kullanılır. Pavlik bandajı sayesinde kalça eklemine ait yüzler doğru pozisyonda tutulur ve ekleme ait dokuların çıkığa izin vermeyecek şekilde gelişmesi temin edilir. Pavlik bandajı genellikle 6 ile 12 hafta boyunca kullanılır. Pavlik bandajına rağmen kalça çıkığının düzeltilememesi halinde kalça eklemi anatomisinin düzeltilmesi için cerrahi girişimlerin uygulanması gündeme gelebilir. Genel anestezi altında yapılan cerrahi sırasında eklem kapsülünün çıkığa meydan vermeyecek şekilde onarılması ve konumlandırılması yapılır, boyu kısalan uyluk bölgesi diğer tarafla eşit hale getirilir.

Ergenlik veya yetişkinlik döneminde izlenen kalça çıkıklarında eklem geri döndürülemez şekilde zarar gördüğünden eklemin açık ameliyat yoluyla düzeltilmesi veya tamamen çıkarılarak protez uygulaması yapılması gerekebilir. Cerrahi işleme kadar eklemdeki ağrı şikayetine yönelik anti-inflamatuvar türünde ağrı kesiciler reçete edilebilir veya eklem içine steroid enjeksiyonu yoluyla şikayetlerin giderilmesi hedeflenebilir. Doğuştan kalça çıkığı anatomik gelişim sürecinin bir parçası olarak ortaya çıkabildiğinden önlenemez. Bu bakımdan hastalığın ekleme hasar vermeden erken teşhis edilmesine yönelik uygun tarama testlerinin yapılması hastalıkla mücadelede en etkili yöntemdir. Erken teşhis ve tedavi yöntemleri sayesinde kalça çıkığına bağlı sağlık problemleri engellenebilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır