kübaya gidenler / KÜBA TURU PLANLAMASI - FİYATLAR & ÖNEMLİ BİLGİLER | Biz Evde Yokuz

Kübaya Gidenler

kübaya gidenler

Tedavi için Küba'ya giden Arif Sağ: Türkiye’de kanser tedavisi mükemmel yapılıyor

Sağlık alanında son yıllarda ciddi başarı elde eden Küba, Türkiye’deki birçok hasta için de umut kapısı oldu. Türkiye’den sağlık turlarının da sıkça yapıldığı Küba’ya giden isimlerden biri de Türk halk müziğinin usta ismi Arif Sağ. yılında akciğer kanserine yakalanan usta sanatçı Sağ, Türkiye’deki tedavisinin ardından doktorunun önerisiyle Küba’ya gitti. Hastalığının nüksetmemesi için Küba’da aşı tedavisi gören Sağ, Türkiye’ye döndükten sonra birçok ilde verdiği konserlerle sevenleriyle tekrar buluştu. Sağ, tedavi sürecini ve sonrasını Milliyet’e anlattı:

“Doktorum ‘dene’ dedi”

“Eşim Yıldız Sağ’ı kanserden kaybettim. Eşimin doktoru beni de kontrol etmek istedi. Rutin kontrolde bir şey çıkmadı. Ama bir yılın sonunda halsizleştiğim bir dönemde gittiğim hastanede akciğer kanseri olduğumu öğrendim. Hastalık ilk evresindeydi, hemen tedavi sürecim başladı. Akciğer ameliyatı oldum. Sonrasında beynimde de kanser tespit edildi. Ameliyat oldum, 12 seans kemoterapi gördüm. Doktorlarımla konuştuğumda Küba’da kanserle ilgili tedavi olduğunu biliyorduk. Küba’daki aşı bilimsel olarak kabul edilmiş değil. Fakat bütün tıp mensupları aşının doğruluğuna inanıyor. Doktorum ‘Bir dene zararı yok’ dedi.

“Herkesi kabul etmiyorlar”

Ben de gittim. Kanseri Küba’da yendiğim söyleniyor. Fakat bu yanlış biliniyor. Küba’da tedavi edilmiyor. Orada hastalığın yeniden tekrarlanmaması için aşı yapıyorlar. Küba’ya gidebilmek için, kanser tedavisi sürecini tamamlamış olmanız gerekiyor. Her isteyeni kabul etmiyorlar. Tedavi sürecinizdeki tetkikleri, tedavinin şeklini ve ilgili bütün evraklarınızı gönderiyorsunuz. Evrakları inceleyerek nasıl bir tedavi biçimi, nasıl bir hastalık olduğunu belirleyerek kişiye özel aşı üretiyorlar. Eğer sizin hastalığınıza uygun aşı üretilemiyorsa, ülkeye kabul etmiyorlar. Bana yaptıkları aşının hammaddesi mavi akrep zehriydi. Günde beş kere birer damla alıyorum. Ömür boyu kullanmam gerekiyor. Derler ya ‘Kanseri yendik’ kanser savaşçı değil ki yenesin. Olay, kanseri yenmek değil, psikolojik olarak korkuyu yenmek. Hastalık korkusuyla yaşayamazsın.”

‘Aşının tanesi 20 dolar’

Küba’daki hastanede bir hafta yattığını belirten Sağ, “Her gün doktorlar, hasta bakıcılar gelerek kontrol ediyor ve aşıyı veriyorlar. Aşıyı dışarıdan alma şansı yok. Aşının tanesi 20 dolar. Kendi vatandaşına kaç paraya veriyorsa, size de aynı fiyata getiriyorlar. Şu an hastalığı atlattım ama kontrollerim Sürüyor. Sadece Küba’dan gelen aşıyı günde 5 defa dil altına damlatıyorum. Bu süreçte hayatımda hiç bir şey değişmedi. Müzikal çalışmalarım, günlük yaşamım hastalıktan önce nasıl devam ediyorsa, şimdide aynı şekilde devam ediyorum” dedi.

‘Kimse hafife almasın’

Türkiye’de ciddi anlamda kanser hastası olduğunu, oraya gittiğini duyan insanların da ‘Küba’daki tedavi bir umuttur’ diyerek kendisini aradığını belirten Sağ sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama insanların yanıldığı nokta şu; Küba’da tedavi var sanıyorlar, ama yanılıyorlar. Kanserle ilgili Türkiye’de de çok ciddi çalışmalar yapan doktorlar var. Küba’daki aşı sadece hastalığın yeniden nüksetmemesi, tekrarlanmaması için yapılıyor. Yani iddiaları bu yönde. Benim Türkiye’deki kanser tedavimin mükemmel olduğunu söylemek zorundayım. Türkiye’deki kanser tedavilerini kimse hafife almasın. Ülkemizde de çok başarılı doktorlar var. Kanseri Türkiye’de atlattım. Türkiye’de tedavimi tamamladıktan sonra gittim.”

kanser tedavisi

onkoloji

arif sağ

Kübalı bilim insanlarının kansere yönelik geliştirdikleri yeni tedavi yöntemlerinin ardından Türkiye de dahil dünyanın pek çok ülkesinde hastaların gözü Küba'ya çevrildi. Milliyet'ten Çiğdem Yılmaz'ın haberine göre, Küba’ya sağlık turları düzenleyen Cemarcializadoro de Servicios Medicos Cubono’nun (SMC) Taksim temsilciliğindeki yetkililer, ‘Tedavi kanseri tamamen yok etmiyor, bunu hastalarımıza da muklaka söylüyoruz’ diye konuştu. ‘Guananamera’ adlı şirketin genel müdürü Blanca Nieve Garica Cruz, gün boyunca aldıkları telefon sayısının 61 olduğunu aktarıyor. 

İyileşme umuduyla ‘çare Kübalı doktorlar’ diyerek arayanların ortak noktası ise “Türkiye’de yapmamız gerekenleri yaptık, yapılacak başka alternatifimiz olmadığı için, bir de Kübalı doktorların hastayı görmesi”. Şirket yetkilisi Cruz da, genellikle Türkiye’deki tedavi süreçleri tamamlanan hastaların kendilerine başvurduğunu söylüyor.

" HASTA KÜBA'YA GİTTİ"

Cruz, “Beyin tümörü, yemek borusu, pankres, akciğer ve yumuşak doku kanserleri için Küba’da aşı yöntemi uygulanıyor. Bunun dışında kalan diğer kanser tipleri için de hayat kalitesi programı uyguluyoruz. Bu hayat kalitesi programları, hastaların ömürlerinin uzamasına ve ağrılarının dinmesine yardımcı oluyor. Kaner hastalığı dışında, sedef, vitiligo, saç-sakal kıran, tavuk karası, diabetik ayak gibi hastalıklar için de başvuran yüzlerce hastamız var. Uygulanan tedavi yöntemi kanseri tamamen yok etmiyor. Bunu hastalarımıza da anlatıyoruz. Başvuran hastalarımızdan epikriz ve patoloji raporlarını istiyoruz. Bu raporları mail üzerinden Havana’da bulunan La Pradera Hastanesindeki heyetimize gönderiyoruz. Heyet raporları inceliyor ve aşı hasta için uygunsa bize bildiriyorlar. Biz de 7 gün içerisinde hastalarımıza dönüş yapıyoruz. Ardından da tur şirketimiz, konaklama, sağlık hizmetleri, yeme içme ve uçak biletinin de dahil olduğu paket şeklinde hastalara hizmet sunuyor. Paket fiyatlarımız da hastalığa göre değişiklik gösteriyor” diyor.

20 yıldır sağlık turizmi alanında çalıştıklarını ve son 2 yılda kanser turizminin arttığını belirten Cruz, 2 yılda kadar kanser hastasının Küba’da tedavi gördüğünü belirtiyor.

"KENDİMİ DAHA DİNÇ VE SAĞLIKLI HİSSEDİYORUM"

İyileşmek için Küba’ya gidenlerden biri meme kanseriyle mücadele eden Yasemin Tamer. Hastalığı 5 kez nükseden Tamer, Haziran ayında gidip merkezde 1 hafta kalmış. “Hastalığım çok ilerlemişti yapacak bir şeyimiz yoktu. Türkiye’deki doktorlar da gitmemi uygun gördü” diyen Tamer, epikriz ve patoloji raporunu gönderdikten 7 gün sonra kendisine uygun aşı olmadığı yanıtının verildiğini anlattı.

Tamer, “Fakat yaşam kalitesini artıran bir uygulamanın olduğunu istersem bunu deneyebileceğimi söylediler. Kardeşim ile birlikte Küba’ya gittik. İki kişilik seyahat 20 bin liraya mal oldu. Uçaktan iner inmez bir hemşire bize eşlik etti. Havana’da gittiğimiz hastanede de doktorlar çok ilgiliydi. Tedavi için gittiğimiz hastane daha çok tatil köyüne benziyordu. Yapılan testlerden sonra ilaç tedavisi uygulamaya başladılar. Kübalı doktorların verdiği ilaçlar sayesinde kendimi daha dinç ve sağlıklı hissediyorum” dedi.

"ARKADAŞIM KURTULDU"

50 yaşındaki Hasan Özkaleli, Küba’nın yolunu sedef hastalığı için tutanlardan. “Arkadaşım Küba’da hastalıktan tamamen kurtulduğu için ben de gittim” diyen Özkaleli 20 gün önce dönmüş Küba’dan. Özkaleli, “3 aylık bir ilaç tedavisinin ardından iyileşeceğim söylendi fakat bu süre 6 aya kadar da uzayabilir. Dil bilmediğim için İngilizce bilen yeğenimi de yanımda götürdüm. Konaklama ve uçak biletleri dahil 5 bin euro dedik. Hastane ve aldığım ilaç için ise euro verdik” diye konuştu. 

"ESKİYE GÖRE DAHA GÜÇLÜ"

İyileşme umuduyla Küba’ya giden bir diğer hasta da tiroid kanseri olan N.K. Süreci dayısına refakat eden R.K anlattı; “Araştırmamız sonucu Küba’da C aşısı için sağlık turlarının düzenlendiğini öğrendik. Şirketle iletişime geçtim. Benden dayımın patoloji ve epikriz raporlarını istedi. İstenilen belgeleri tur şirketine gönderdikten bir hafta kadar sonra Küba heyeti tarafından incelenen raporlar sonucunda aşının dayım için uygun olmadığı bize iletildi. Fakat yaşam kalitesini yükselten bir programın olduğu ve V aşısının dayıma uygulanabileceği söylendi. Biz de bunun üzerine Küba’ya gittik. Orada yapılan kan testinin ardından dayıma aşı değil günde 3 defa kullanacağı V damlası verildi. Damlanın kanserin sebep olduğu ağrıları ve semptomları yok ettiği, direnç sistemini kuvvetlendirdiği söylendi. Biz de 6 aylık damlamızı alıp Türkiye’ye geri döndük. Dayım yaklaşık 20 gündür damlayı kullanıyor ve eskiye göre kendisini daha güçlü hissediyor. Küba’ya gitmemize aracı olan sağlık turuna 3 aylık damla dâhil toplamda 5 bin euro ödedik. Buna ek olarak 3 aylık damla dozu için de ayrıca euro ödedik.”

"AŞININ İLK SONUÇLARI UMUT VERSE DE HENÜZ TEST AŞAMASINDA"

Küba’nın kanser aşısı ve tedavisine yönelik Türkiye'den bilim insanlarının görüşleri şöyle:

Prof. Dr. Ahmet Özet (Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı): “Küba’daki aşının akciğer kanserine karşı olumlu sonuçlar verdiği daha önce açıklanmıştı. Yapılan çalışmada, Racotumumab adlı aşının bağışıklık sistemini uyararak NeuGcGM içeren kanser hücrelerini tanıyıp yok eden antikorlar oluşmasını sağladığı gösterildi. Ön çalışma sonuçlarına göre aşı ileri evre akciğer kanserinde kısmi iyileşme sağlamakla birlikte, ömrü ortalama 2 ay uzatmaktadır. Bu yarar sadece kemoterapiden yarar gören hastalarda görülmüştür. Yani hastalarda aşının faydalı olması için kemoterapi sonrasında hastalığın gerilemesi veya en azından aynı kalması gerekmektedir. İlk sonuçları umut verse de söz konusu araştırmanın henüz klinik çalışmaları tamamlanmamıştır. Bu sebeple henüz onaylanmamış bir moleküle ilişkin ‘mucize’ymiş gibi bahsetmek doğru değildir.”

Yrd. Doç. Dr. Yavuz Dizdar (İstanbul Tıp Fakültesi öğretim üyesi onkolog): “Küba’daki ekiple görüştüm, aşı henüz test aşamasında. Kanseri kesin olarak yenecek bir ilaç geliştirilmiş değil. Aşıyla hastalara ömür biçilmesi mümkün değildir. Bu bana sağlık turizmi gibi gözüküyor. Vatandaş acaba gitseydik hastalıktan kurtulurduk psikolojisine girmesin.”

"DOKTORA DANIŞILIP HAREKET EDİLMELİ"

Prof. Dr. Mahmut Gümüş (Onkolog): “Küba’daki C aşısı kemoterapi ile beraber kullanıldığında eski tedavilere göre akciğer kanserinde 2 ya da 3 ay gibi hastanın yaşam süresine ek bir katkı sağlıyor. Geliştirilen bu tedavi yöntemlerini  mucizevi bir şekilde hastalığı yok ediyor diye sunmamak gerekiyor. Geliştirilmekte olan ilaçların aşamaları aşıp ülkemizde kullanıma sokulmasını beklemek lazım. Hastalarımızı umut tacirlerinin eline sürüklememek gerekiyor. Küba’ya seyahat edip tedavi yöntemlerini denedikten sonra kanseri yüzde yüz atlatırım durumu söz konusu değil. Tedavi süreçlerinin kişiye bağlı olması uzman görüşünü önemli kılıyor. Hastalar doktorlarına danışarak hareket etmeli. İnternetteki duyumları fazla dikkate alanlar umut tacirlerinin eline düşerek zaman ve para kaybedebilir.” 


Kanser tedavisi için Küba'ya giden Arif Sağ yaşadıklarını anlattı

Arif Sağ, uzun süredir sağlıklı yürüyemediğini, hatta salondaki basamakları iki kez tek başına çıkabilmesinin bile mümkün olmadığını anlattı. Sağ, tedavi süreci ve Küba izlenimlerini şöyle anlattı:

“HASTANEDEKİ TÜM TEDAVİ BEDAVA, KANSER ORANI SIFIR GİBİ DURUYOR”

"Doktorum ’Küba’da bir ilaç varmış, oradaki tedaviyi görmeni öneririm’ dedi. Dışarıdan birilerini anlatsa kesinlikle gitmezdim. Ben bilime inanırım. Bilim Küba’daki ilacı kabul ettiği için kabul ettim. Gittim. Orada müthiş bir insani disiplin ile karşılaştım. Yüzü asık, üzgün bir adam görmedim. Böyle bir şey yok. Herkes keyifli. Sokakta şarkı söyleyerek yürüyorlar. İlacın şişesi orada dolar ise, burada O ilaçlar, kendi halkına bedava. Hastanedeki tüm tedavi bedava. Kanser oranı sıfır gibi duruyor. İnsanlar huzurlu. Ekmek, yiyecek, her şey ev, hastane, okuma, bedava. Bir insanın yaşamı için ne varsa hepsi bedava. Devlet bir de olur ya, lazım olur diye 30 lira da veriyor."

DİL ALTI DAMLA TEDAVİSİ GÖRDÜ

Arif Sağ, Küba’da dil altına damlatılan bir damla tedavisi uygulandığını, bunu Türkiye’de sürdüreceğini ifade ederken, "Bir insan gözlüğü, şeker hastası insülini nasıl sürekli kullanmak zorunda ise, bu ilacı da öyle kullanacaksın. Ha gözlük takmışsın ha bu damlayı kullanacaksın. Buradaki doktorum da aynı şeyi söyledi. Küba’ya gidişim hayatımı disipline etti. Saat ’de kahvaltı, öğle, akşam yemeği zorundasın. Böyle bir durumun içine soktu. Ben haftada diş fırçalayan adamdım. Şimdi dil altı damlası için her yemekten sonra dişlerini fırçalamak zorundasın" dedi.

Sık sık espri yapan Arif Sağ, onuruna yemek veren Küba Büyükelçisi’nin "Burada Sadece 7 Türk yaşıyor. 3’ü biziz. Herkesi kabul etmiyorlar. Zaman zaman bir araya gelip sohbet ediyoruz" diye konuştu. Küba’da sedef hastalığı ve romatizmaya karşı ilaç geliştirildiğini duyduğunu anlatan Arif Sağ, Küba ziyareti ile birlikte ortaya atılan asılsız iddialar üzerine kendisine gösterilen sevgiye ilişkin, "Ben sevilecek biriyim. Ben de onları seviyorum. Beni sevmeye devam etsinler" diye konuştu.

“KENDİSİ, DİRENİŞİN SESİ”

Aynı zamanda hekim olan Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak Benli de, Arif Sağ’ın Türkiye’ye döner dönmez neredeyse ’Ayağının tozu’ ile eğiticisi olduğu Belediye Konservatuvarına geldiğini hatırlatarak, "Bize çok büyük bir sürpriz yaptı. Kendisi, direnişin sesi. Bağlama, sözü, öğretileri ile binlerce öğrenci yetiştirmiş bir usta. Mesleğinde nasıl ustaysa buraya yine aynı gün ve saatte gelmekle ve disiplini ile bir kez daha örnek oldu. Bize bilimin ışığında yürünmesi gerektiğini, pozitif tıbba inandığını gösterdi. ’Jet lag etkisini üzerinden atmış mıdır?’ diye düşündüğümüz anda tam zamanında gelerek öğretici olmanın ötesinde önder olduğunu tekrar kanıtladı" dedi.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası