Lviv, Ukrayna’nın Polonya sınırına oldukça yakın sadece 70 kilometre var, başkent Kiev’den sonraki turistik anlamda en popüler şehri. Lviv’in ününün Türkiye'den direk uçuşların başlamasıyla belirgin arttığını söyleyebiliriz. Lviv’i sadece bir Ukrayna şehri olarak kabul etmemek yalnızca o gözle bakmamak gerekiyor çünkü tarihi anlamda önemi büyük. Polonya’dan tutun, Sovyet Rusya’ya, Nazilerden tutun Avusturya – Macaristan İmparatorluğu’na kadar hepsinin hâkimiyeti altına girmiş. Haliyle her farklı toplum kendisine ait bırakıp gitmiş buralardan.
Şehir boşu boşuna son dönemlerde bu kadar ön plana çıkmamış. Geçtiğimiz yıllarda Ukrayna’nın kültür başkenti seçilen Lviv’de 60’ın üzerinde müze ve ’ün üzerine kilise bulunuyor. Ayrıca şehirde film, müzik ve başka çeşitli alanlarda pek çok festival gerçekleştiriliyor, sonuç şehir hızla bir turist magnetine dönüşüyor,
Nüfusu Çoğunluk Ukraynalı, az Rus az de Polonyalı var. Hemen belirteyim nüfusunun %85’i kadın değil. Son nüfus sayımında 52/48 çıkmış. Fakat kadınların çalışması için pozitif ayrımcılık yapılması sebebiyle otobüs şoförlüğü ve pek çok meslek sadece kadınlar tarafından yapılıyor. Biraz göz önündeler yani.
Hareketli, eğlenceli bir şehir Lviv kent merkezi çok ta büyük değil. Bir çok ülkede görmediğim kadar değişik tarzlarda döşenmiş kaffeleri var. Birinde ortaçağ, birinde heavy metal, bir başkasında sanat galerisi veya kütüphane tarzı var. Bir de öyle saat 21 oldu hadi yatalım artık tarzı hiç yok. Gece yarısına kadar ortalık her daim canlı ve hareketli. Biz kış ayında seyahat etmemize karşın sokaklar her daim hareketliydi.
Lviv gerçekten turistik anlamda küçük bir şehir. Gezi anlamında gerçekleştireceğimiz çoğu aktivite Eski Şehir bölgesinde. Muhtemelen şehirde bir 3 gün geçirdiğiniz takdirde Old Town’da girilmedik sokak kalmamış olur. Eski kent Avrupa'nın genelinde olduğu gibi iyi korunmuş durumda. Bir de çok güzel kaffeleri olduğu için gezerken oldukça keyifli molalar verebiliyorsunuz. Çok övdüm ama hakikaten şirin bir kent burası. Kent merkezinden belli ölçüde uzaklaşmak sokakların bir nebze Türkiye ve bir nebze de Rusya havasına bürünmesine sebep oluyor. Böyle olunca insanın biraz morali düzeliyor, hani buralarda da salaş yerler varmış diye.
Lviv Polonya sınırları içerisindeyken İkinci Dünya Savaşı sonrası Ukrayna’ya geçmiş. Bu nedenle diğer kentlerden çok farklı bir mimarisi var. İki tarihsel figürün doğduğu yer olarak biliniyor. Bunlardan bir tanesi, Osmanlı tarihinin önemli bir parçası olan Hürrem Sultan ve diğeri de Mazoşizm’in babası olan Leopold Ritter von Sacher (Masoch). Kendisi, başkaları tarafından aşağılanma, psikolojik ve bedensel acı çektirilerek cinsel anlamda uyarılma ve doyum sağlama olarak tanımlanabilecek Mazoşizm’in babasıdır. Lviv'de Mazo adında bir de cafe bulunuyor. Sipariş için oturduğunuzda garsonlar kırbaçla vurup dürtüklüyorlar.
Son olarak Lviv, Ukraynaca’da “lion” yani “aslan” demek; dolayısıyla şehrin sembolü aslan. Şehrin birçok noktasında aslan ile ilgili motifler, heykeller mevcut Ülkenin en “Avrupai” şehri olarak nitelendirilen bu güzel şehir, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer almayı sonuna kadar hak ediyor.
Ben bizim yaptığımız gibi başlayacağım ve ilk başlangıç için bir kafe ve restoran ile başlayacağım. Fiyat konusu ile ilgili pek çok yazı okumuş olabiliriniz. Ama çok ucuz diye yazılan yazılar doğru değil en azından bu zaman diliminde ne Lviv ne de Kiev ucuz değil. Ancak pahalı da değil. Buraların en kalbur üstü restoran ve kaffelerinde Türkiye için normal sayılabilecek fiyatlara yemek yemeniz mümkün.
Yani canınızı sıkmayacak bir fiyata güzel şeyler yemek ve çok hoş mekanlar görmek için bile gelinebilir bu kente.
Son söz: Otelimiz Swiss Otel Lviv 4 yıldızlı bir tesis. Puanı Hiçbir kategoride beğenmediğimiz bir şeyi olamadı. Kent merkezine çok yakın arada otele uğrama fırsatı funduszeue.infoım siz de bizim gibi seversiniz. Bina eski ama odalar temiz, kahvaltı süper, yeri çok iyi ve son olarak odanın ısınması çok yeterli.
Bu meydanı Türk yorumcular hep Taksim meydanına benzetmişler. Eğer şimdiki halini değil birkaç yüz yıl önceki halini bilip benzetiyorlarsa bir şey diyemem ama ben pek benzetemedim doğrusu. Rynok Square tam anlamıyla Lviv’in Old Town bölgesinin göbeği. Kare şeklinde bir meydan, ortasında belediye binası var. Siz içindeyken o kareyi hiç hissedemeyeceksiniz. Ama ben uydudan baktım kare var inanmadıysanız siz de kontrol edebilirsiniz. İsteseniz de istemeseniz de buradan yolunuz en az birkaç defa geçecek, kaçarınız yok. Zaten çoğu İtalyan ve Avusturyalı mimarların elinden çıkmış olan binalar o kadar güzel ve her daim hareketli hali sizi buraya çekecek. Sanırım burada vakit geçirmekten o kadar haz alacaksınız ki, ayaklarınız sizi gün sonunda hep oraya götürecek.
Meydan genelinde pek çok kafe ve restoran göreceksiniz. Bunların çoğunu turistik diye değerlendirmemiz yazılmış hep çünkü bu meydan yerli halkın da aktif olarak vakit geçirdiği bir bölge, dolayısıyla buraya turistik bir yer gibi bakmamalısınız. Biz burada pek çok yer denedik ve hiç memnuniyetsiz olduğumuz olmadı doğrusu.
Gittiğim şehirlerde eğer bir kuşbakışı bakma olanağı varsa bunu hiç kaçırmam. Lviv’de de bunu gerçekleştirebileceğimiz yer tam olarak burası! Belediye binasının en üstünde bir seyir kulesi var. İlk 3 ya da 4 kat bildiğiniz belediye çalışanı ortamı. Belediye binasına girer girmez asansörü bulabilirseniz buna binip, en azından kule kapısını olduğu kata kadar asansörü kullanabiliniriz. Sonra zaten ayaklarınıza fazlasıyla ihtiyacınız olacak çünkü neden asansör masansör yok, tırman yukarı tırman!
Gerçi böyle kulelere çıkmayı seviyor ve öncelerde de tecrübe ettiyseniz, amaaan bunları da niye soruyorsam! seviyorsunuz ben gözlerinizden okuyabiliyorum. Hadi sevin gari. Rynok meydanında kenti tepeden görmek ilgi çekecek bir deneyim olacak, basamak merdiveni saymazsak. Ben sadece çatı bile görecek olsam böyle yerlere çıkmayı cidden çok seviyorum. Sanırım sizde…
Lviv Opera Binası şehrin simgesi olarak sayılabilecek yerlerden. Görünce hepimiz aynı hisse kapılacağız çünkü bu bina Paris ve Viyana’daki opera binaları ile kıyaslanacak kadar başarılı kabul ediliyor. Neden bu denli övüldüğünü zaten yalnızca mimarisini görünce bile anlayacaksınız.
Sadece dışarıdan bakmakla kalmayıp içini de görmek, hatta bir opera ya da bale izlemek isterseniz çok pahalı olabilir diye düşünmeyin çünkü bilet fiyatları gerçekten çok uygun. Çok şükür Ukrayna’da bu gibi aktivitelerde bulunmak da çılgın fiyatlı değil, seviyoruz seni be Ukrayna.
İsterseniz programa bakıp bilet alabilirsiniz. Yok ben ille de etçide oturur sonrada kahvemi içerim diyorsanız bu da bir seçenek. Tatil sizin.
Lviv Opera Binası’nın hemen önünde uzanıp giden tatlı mı tatlı, Christmas pazarlarından hallice bir şehir pazarı oluyor. Bizim orada bulunduğumuz tarihte de vardı. Hediyelik eşyalara, içkiye kadar türlü türlü şey ne ararsanız mevcut. Geceleri de bu meydan hayli hareketli. Bir gece yolunuzu buraya çıkartın pişfunduszeue.info olmazsın .
Virmenska Caddesi Lviv halkı arasında “Ermeni Sokağı” olarak da biliniyor, çünkü zamanında Lviv ve civarına göçen Ermeniler çoğunlukla bu sokağa yerleşmiş. Bu kısa sokağı şöyle bir dolaşın. Burada bir kilise var; güya Van’daki Akdamar adası kilisesinin kopyasıymış. Ben pek benzetemedim doğrusu.
Potocki Sarayı
Lviv gezi rehberi kapsamında bir saray da yazmasam olmazdı, elbet bu şehirde de sevgili “soylular” kendilerine saraylar maraylar yaptırmışlar. Adından da anlayabileceğiniz üzere bu saray Potocki ailesine ait. Biz dışarıdan gördük güzeldi ancak içine de girebiliyorsunuz. İçerisi, Red Hall, Blue Hall, Mirror Hall şeklinde çeşitli bölümlere ayrılmış durumda. Burası aynı zamanda “Lviv Art Gallery” olarak da geçiyor. Ne bileyim resim iyi olur derseniz bakabilirsiniz. Yoksa çikolata, et ve kahve moduna devam.
Arkhivna Sokağı
Bu minik sokak daha çok gezerken göreceğiniz bir yer. Çünkü ilginç bir özelliği var. Özellikle sinema ile ilgileniyorsanız ilginizi çekecektir diye düşünüyorum. Son birkaç senedir Lviv’de gerçekleşen bir bağımsız film festivali olan KinoLev Festival’a ithafen bu sokağın tam 7 farklı adı var ve muhtemelen seneler geçtikçe de artacak. Her sene sokağın başına bir tabela ekleniyor ve sokak yeni bir isim daha alıyor.
Şimdi ben bu kadar ansiklopedik bilgi verdim ama sokağın da topu topu 20 metre olduğunu yazayım da görünce bu kadar sokak için mi bu kadar yazı yazmış demeyin. Minik bir sokağın eti, sütü ve yününden yararlanmak böyle olur sanırım.
House of Legend
Arkhivna sokağına çok yakın hemen komşu sokakta bir kaffe. Lviv'de bu durum klasikleştiği üzere çok hoş kendine has efsaneler evi tarzı var. Bir şey yemek istemez iseniz bile çok dar merdivenlerinden çatısına kadar tırmanın çatısında Hary Potter'ın arabasını andıran bir araba var. İçerisinde poz verebilirsiniz.
Eczacılık Müzesi: Rynok Meydanı’nı çevreleyen benzersiz taş binalar arasında Lviv’in en eski kimyacısı yaklaşık üç yüz yıldır çalışmakta. İçerisine girdiğinizde tarihi bir eczane görüntüsü var. Eski ilaç hazırlama eşyalarının bulunduğu bir mekan.
Italian Courtyard: İtalyan bir mimar tarafından yapılmış güzel bir avlu. 2 Grivna ödeyerek görülebiliyor. Çok büyük bir olayı yok, belki fotoğraf çekmek için uğrayabilirsiniz. 2 grivna da pek bir mesele değil hani. Seviyoruz seni Ukrayna leyn.
Kayıp, eski oyuncakların bir arada durduğu, hafiften ürkütücü bir alan. Civarda yaşayan birinin sokakta bulduğu iki kayıp oyuncağı “belki sahibi geri dönüp alır” düşüncesiyle buraya koyması ile başlamış.
Bulmak için hayli sağında solunda dolaştık. En son yokdan geçen birine sorduk bize girişini gösterdi. Çok farklı olmuş. Oyuncaklar eski ve öyle boşlukta duruyor. Sanki arkanızı dönünce canlanacaklarmış gibi ya da arkanızdan iş çeviriyorlarmış gibi.
Zamanla kayıp olan bir sürü oyuncak burada birikmiş, şimdi bir oyuncak mezarlığı olduğunu söyleyebiliriz. Sanki katil bebek chakie’nin evi kıvamında bir yer. Ama hayli de ilginç tabii. Bu kent sokaklarında iki günden fazla vaktiniz varsa bence buraya bir uğramalısınız. Bu sempatik ürkünç kıvamlı yer bakalım siz de nasıl bir his uyandıracak.
Burası Meat & Justice'e yakın konumda. Bir kaffeden çok kütüphaneyi andırması istenmiş. İçeriye girdiğinizde büyük kütüphane ortamında bül bül sesleri ile kahvenizi içiyorsuz. Denediğimiz tüp tatlılar çok güzeldi. Ortam da çok sempatik ve rahatlatıcı. Mutlaka görün derim.
Bu kaffe Ranog meydanında zaten yolunuz sürekli buralarda olacak. Bir resim sergisini andıran bir iç mekanı var. Kendinizi Louvre müzesinde sanabilirsiniz. Güzel kahve konusu nedeniyle siz meydanda dolaşırken kazara gitmiş olabilirsiniz. Gitmediyseniz hadi gitseniz ya ne bekliyorsunuz? Ama daha yemek yemedik derseniz o zaman önce yemeğe geçelim.
The Most Expensive Galician Restaurantburası çok ilginç bir mekân farklı bir giriş konsepti var. Restoranda menüde her şey 10 katı fiyatta yazılmış. Ama merak etmeyin paraları öyle değil. Meydanda ilginç bir barın üzerinde ikinci katta yerleşimli. Menüde değişik yemek seçenekleri var ancak meat & justice bir sınıf daha iyi belirmiş olayım.
Mons Pius Restaurant var ki burada yazmazsam her Türk’e haksızlık etmiş olurum. Lviv’in en tanınmış etçisi; biraz burnu büyük ve turistik ve hatta bu kent için yüksek fiyatlıymış. Ama ben böyle et yemedim diyen onlarca ve onlarca yazı okudum karar sizin. Bir gündüz bahçesine kadar gittik ki burası ermeni sokağın da zaten ama kaffelerde o kadar çok yediğimizden artık bir şey yemeye yer kalmadı.
Son olarak tatlı meselesi var biraz da ona değinmek istiyorum. Siz de neden yemek yiyemediğimizi anlamış olursunuz.
Bu dükkan kısaca çikolatanın Slavca yorumu olarak tanımlana bilir. Lviv’in meşhur çikolatacısı olan Handmade Chocolate, büyük bir binada 4 katta hizmet veriyor. Alt katta çikolata yapımını görüyor, bir üstte çikolata satış yerine çıkıyor ve daracık merdivenlerini çıkıp üst kata geldiğinizde çikolata manyağı moduna geçmiş oluyorsunuz. En üst katta sütlü, bitter ya da beyaz çikolata içerisine fındık ya da badem koyup içebilir ya da buradan aldığınız çikolatayı karton bardağa koyup dışarı çıkabilirsiniz.
Mutluluğun kesinlikle çikolatayla bir ilgisi var ya; bu sebeple hepinizin şimdiden mutlu olacağınızı hisseder gibiyim. Değilseniz dükkâna adım atar atmaz kakao kokusunu alıp ve bir parça çikolata yiyip, sıcak çikolata içince mutluluk hissi sizi saracaktır.
Bu dükkanın bir mağazası da Kiev'de Anderewksy yokuşunun en altında var. Burada kaçırdıysanız veya mide fesadı olup uğrayamadıysanız orada da düşünebilirsiniz.
Burası Ukrayna'ya özgü bir çikolata fabrikası. Eğer hediyelik çikolata almak istiyorsanız doğru yerdesiniz. Çok lezzetli ve çok anormal fazla çeşit var. Mağazanın vitrini özellikle geceleri başlı başına bir güzel. Fiyatta öyle pahalı değil. Bir düşünün isterseniz.
Benim gözümden kentin özet anlatımı bitti umarım Lviv kentini sevdiniz. Bu şirin orta Avrupa tarzı kenti ben çok sevdim. Kesinlikle ülkemizde yanlış tanınmış olduğunu belirtmem lazım. Son olarak peki kaç gün kalmalısınız. Benim kişisel fikrim iki buçuk veya üç bu süre size yeterince dinlenme, kaffeleri gezme, kenti tanıma ve yemek yeme fırsatını verecektir. Dört günde buraya sadece yemek amaçlı gelmiyorsanız çok sıkılabileceğinizi yazmak isterim. Haydi Lviv sizi bekliyor.
Bu yazımız tamamen boğazına düşkün olup hem yemeyi hem de gezmeyi sevenler için hazırlanmıştır. Lvivde gezerken bir sürü restaurantın önünden geçeceksiniz. Hepsi iyi mi? derseniz cevabımız Hayır., Hepsi ucuz mu? derseniz cevabımız yine Hayır. Bu yazımızda bütçeniz ve mideniz için en uygun yerleri bulacaksınız. Lvivdeyemek yenilecek yerler nereler sorusunun cevabı yazımızda.
Lviv denildiğinde benim aklıma 2 şey geliyor: Biri kahve bir diğeriyse et! Et mi! der dediğinizi duyar gibiyim. Çünkü bu soğuk ve bir nevi az gelişmiş ülkede hayvancılık yoktur diyorsunuz ama emin olun en güzeli var. Çünkü işlenmiş yem az, haliyle de hayvanlar doğal beslenmiş olur. Böyle olunca da hem lezzetli hem de kendi ülkenizde yiyebileceğiniz fiyatların oldukça altında yemek yenilecek yerler bulabiliyorsunuz. Tabii bence etten güzeli de Ukraynanın kahveleri. Lvivde nerede kahve içerseniz için eminim bayılacaksınız ve kahve kültürünüz oluşacak. Hatta bizim gibi kahve alışkanlığınız yoksa döndükten sonra günde en az 1 kahve içmeye başlayacaksınız. Ama oradakilerin tadı bir başka.
>> Lviv Kahvaltı Yerleri & Lviv Kahvecileri
>> Lvivde Yemek Yenilecek Yerler
Anlatacak yer çok; Lvivde gezilecek yerleri konuştuğumuz kadar Lviv restoranlarını; yemek yenecek yerleri de konuşmamız lazım! 🙂 Lvivde yemek fiyatlarını merak edenler için bu yazı yol gösterici olacak, eminiz.. Gittiğimiz yerleri de 2 ana başlıkta topladım. Kahvaltı & Kahve çoğu yerde aynı, yani illa ki yanına bir kruvasan bulabiliyorsunuz. Kahve için ayrı kahvaltı içi ayrı bir yere gitmeye pek gerek kalmıyor. Bir diğeri ise restaurantlar; hem öğle hem akşam yemeği için tercih edebileceğiniz yerler var ki bazılarına rezervasyon yapmadan gitmeniz mümkün olmuyor. Düşünün bu şehir artık bu derece popüler. Menü fiyatlarını hep Grivna olarak yazdım ki kur farkı hesabınızı etkilemesin. (Ağustos, fiyatlarıdır.) Buna göre gitmeden bütçenizi de netleştirebilirsiniz. %10 %20 oranında bir artış olur aradan yıllar yıllar geçmezse.. 🙂
Ve en önemlisi.. Bu yazıda paylaştığımız tüm restoranlara Rynok Meydanı civarında kalıyorsanız yürüyerek ulaşmanız mümkün. Gelin, Lvivin en iyi restaurant ve kafelerini hep birlikte keşfedelim.
Kahvaltıda çay içmeden duramayan, çay içmediğinde kahvaltı yaptığını anlayamayan ben için Lviv oldukça ikna ediciydi, kahvaltının kahveyle de mükemmel olduğuna ikna oldum diyebilirim. Damak tadınızı değiştirebilecek kadar iyi kahve ve kahvaltı lezzetlerine sahip. Bir kere gerçekten temiz ve leziz. İyi olduğu ispatlanmış önerilerimiz huzurlarınızda:
Maskarpon peynirinin ahududuyla mükemmel buluşması ya da oldukça doyurucu ve leziz bir avokado tost yanına da kahve ile güne başlamak için tercih edebileceğiniz en doğru yerlerden biri burası. Biz 2 gün de kahvaltı etmek için geldik. Elbette Dünyanın hiçbir yerindeki kahvaltı Türk kahvaltısıyla yarışamaz, bir kere o beklentiyi bir kaldıralım. Ama Lviv özelinde bakarsanız Cukor kahvaltı için doğru adres olacaktır. Saat gibi doluluğunun zirvesine ulaşıyor, arası gitseniz kolayca oturacak yer bulabilirsiniz. Servisi de doluluğuna kıyasla oldukça hızlıydı.
Lvivin tam anlamıyla göbeğinde belediye binasının karşısında yer alıyor. Kahve & kahvaltı için tercih edilen bir yer. Dışında sıra sıra masaları var. Oturun, köylerdeki dayılar gibi gelen geçeni izleyin. 🙂 Akşamları etrafındaki barların kalabalığından nasibini alıyor. Svit Kavy, kahve içip dinlenmeniz için önerebileceğimiz bir yer.
Yine Lvivin merkezinde belediye binasının başka bir açısında kalan görüntü itibariyle diğer kafelerden oldukça farklılaşan bir yer burası. Yine avakodolu kahvaltınızı yapıp kahvenizi içebilirsiniz. Biz strudel yiyip kahve içmiştik. Tatlıları da güzel, denemenizi öneririz. Ayrıca Atlas, hem turistik hem de yerel halkın geldiği bir yer. Dışı kadar bence iç kısmının dekorasyonu da oldukça güzel. Keyif alacağınıza eminiz.
En çok Türkle denk geldiğimiz yerlerden biri burası. Mutlaka herkes bir kahve almaya ya da içmeye geliyor. İçinde alışveriş yapabileceğiniz bir bölüm de mevcut. Lviv Coffee Manufactureda, cezve, kahve fincanı, kahve öğütücü vs. bir sürü farklı hediyelik eşya da bulabilirsiniz. Lviv style cappuccino ve Lviv style coffee söylemiştik. Bir kere oldukça yoğun ve buram buram kahve tadı aldığımızı, kahve tanesini yiyormuş gibi olduğumuzu söyleyebiliriz. Bu tat bize fazla ama elbette ki bunu da seveni vardır. Kahve fiyatları 45 80 Grivna arasında değişiklik gösteriyor.
En çok Türkle denk geldiğimiz 2. mekan ise burası. 🙂 Lvivin en meşhur çikolatacısı, Lvivin bir nevi çikolata fabrikası desek yalan olmaz. Ama o kadar büyük bir sanayi hali aklınıza gelmesin, bir nevi atölye formatında. Eski bir binanın içi komple mağaza ve üretim alanı olmuş. Kat kat gezip alışveriş yapabilirsiniz. Çikolatalı vitrinlerin içinde gezerken başınız dönüp hepsini almak isteyebilirsiniz ama yapmayın. 🙂 Çünkü yediğiniz diğer çikolatalardan farklı, enfes, müthiş bir tadı yok. Tadımlık tane aldık biz de. Erimeden de yedik.
İsterseniz hemen önünde yer alan kafesinde oturup kahve ya da meyve suyu tarzı içecekler de içebilirsiniz.
Lvivin zincir haline gelen markaların başında geliyor. Lvivin meşhur kruvasan zincirinde boş kruvasanlar sandviç ekmeği gibi kullanılıyor; tavuklu, jambonlu ve vejetaryen olmak üzere isteğinize göre de çeşitlendiriliyor. Lviv Croissants, sabah kahvaltıları için hızlı oluyor açıkçası ve kruvasan boyutları da oldukça büyük. 40 55 Grvina arasında değişiklik gösteriyor. Yanında da kahve içmek isterseniz 12 30 Grivna arasında dilediğiniz kahveyi içebilirsiniz. Açıkçası Lviv Croissants bize çok uymadı, çünkü biz kruvasan tadı almayı bekledik ancak şekil kruvasan olsa da tat ekmek tadıydı. Bir kere denemek için gittik, bir daha da uğramadık.
Lvivin hatta Ukraynanın en büyük kahve zinciri Aroma Kava. Hangi iline giderseniz gidin adım başı görmeniz mümkün. Starbucksın Ukraynadaki karşılığı burası. 30 Grivnaya çok güzel bir latte içmeniz mümkün. Ayrıca burada atıştırmalık olarak yiyebileceğiniz tatlı, sandviç tarzı yan ürünler de bulunuyor. Burada da kesinlikle kahve için.
Lvivde bizi şaşırtan lezzetlerden birisi ise etti! Çeşit çeşit ve büyük porsiyonlarda yaşadığınız ülkeye kıyasla oldukça uygun fiyata yemek yiyebileceğiniz yerleri paylaşmak isteriz. Bunların hepsinde yemek yerseniz pişman olmazsınız.
Justice kelimesinin Türkçe karşılığı adalet. Bu restoran ise Ortaçağ Engizisyonunu betimleyen konsept bir yer. Masaya hesabınız kütük üzerinde gelir. Kütüğü masaya koyduğu anda üstüne baltayı saplar, korkmayın sadece şov. 🙂 İsterseniz yani işkence edilmeye gönüllüyseniz mutfağın hemen ilerisinde yer alan işkence aletlerini deneyimleyebiliyorsunuz da.
İster öğlen ister akşam gidin restoranın önünde bir kuyruk oluyor, içeride kütük masalar ve sandalyeler var. Aynı masayı farklı insanlarla da paylaşmanız muhtemel. Kapıdan girdiğinizde sağınızda kocaman bir ocak göreceksiniz. Kebapçılardaki ocakları aratmayacak kadar büyük bu arada. Üzerinde ise silme et, bir nevi dumanaltı. Bizim ocakbaşılara çok benziyor. 🙂 Ama ne kadar kalabalık olursa olsun servisi oldukça hızlıydı. Etin pişme süresi ne ise onu geçmeden geliyor. Meat & Justice fiyatları Ukraynayı düşünürsek ortalamanın üstü olsa da fiyat performans olarak bakınca gayet uygun diyebiliriz. Burada pişmiş patates (baked potato), biftek (ribeye) ve dana şaşlık (beef shashlyk) yedik. Etlerin yanlarına verdikleri soslar da çok leziz bu arada. Bunların hepsi Grivna tuttu. Kasım kuruna göre TL ediyor.
Lvivin meşhur restoranlarından birisi de Mons Pius. Oldukça kalabalık ve rezervasyon yapmanız gerekebilir. Biz gittiğimizde saat civarıydı ve tek tük masalar boştu. Konum olarak keşfetmesi biraz da zor. Kiliselerin yanında hatta arasında kalmış. Burası mı yok değildir diyerek girdik ve doğru çıktı. 🙂
Yazın giderseniz eğer direk bahçede oturabilirsiniz. İçeride misafir ağırlamıyorlar. Kışın ise bahçe kapanıyor ve tamamen içerideki oda tarzı bölümlerdeki masalarda oturuyorsunuz. Dışarıda oturmak bizce kesinlikle daha keyifli.
Yiyeceklere gelecek olursak Mons Piusun etleri ve tatlıları oldukça güzel. Menüye baktığınızda etlerin grama karşılık gelen fiyatlarını göreceksiniz. Sipariş verirken garsona ortalama ağırlığını sormanızda fayda var. Örneğin biz rib-eye (biftek) yemiştik. gramının fiyatı Grivna idi. Masaya gelen gram olduğu için etin toplam fiyatı Grivna etti. Yani menüdeki fiyatı 3 ile çarptık. Tatlı olarak da NY Cheescakei öneriyoruz, o da 70 Grivna idi. Kaliteli ve şık bir ortamda yemek yemek için tercih edebilirsiniz. Burada her şey güzeldi ama doya doya yiyemedik, çünkü garsona biftek kaç gram gelir diye sorduğumuzda gram olacağını söyledi, biz de iki kişi ancak yeriz diye düşündük ama gelen et gramdı.
Elinizde meyveli şampanyanız içinde Ahududu taneleriyle poz vermek ister misiniz ya da halis muhlis Trabzon pidesini Gürcü mutfağına özgü yemek ister misiniz? Champagneriada, ya şampanya keyfi yaparsınız ya da Gürcü lezzetlerine dalarsınız. Biz ikisini de yaptık. Haçapuri ve Khinkali adı verilen Pide & Pizza karışımı ile büyük porsiyona sahip olan Gürcü mantısından yedik. Mantıyı adet söylüyorsunuz, büyüklüğünü görüp sonrasında siparişlerinizi arttırmanız faydalı olur. 🙂 Adet fiyatı 25 Grivna. Haçapuri ise Grivna arasında değişiyor. Servisi güzel, gelmişken bu restoranda da yemek yemenizi öneririz. Farklı tatlar arayanlar için doğru bir adres.
Lvivde konsept restoranların oldukça popüler olduğunu söylemiştik. Kryjivka da savaş müzesi konseptinde olan bir mekan. Sığınak desek değil mahsen desek değil hapishane desek değil. Yerin altında oldukça basık bir alanda farklı bölümlerde masalar, üstlerinde savaş malzemeleri, eski iletişim araçları. Eski savaş dönemlerine ait ne varsa bulabileceğiniz bir yer.
Kryjivkaya girmek de öyle kolay değil. Kendi içinde minik bir alengire sahip. Kapıya vuruyorsunuz; asker görünümlü biri size Password diye soruyor. Cevap olarak Slava Ukraine! demeniz gerekiyor. Yani Zafer Ukraynanın anlamı taşıyor. Bir nevi bağımsızlık diyebilirsiniz. 🙂 Henüz bitmedi.. İçeri girebilmek için bu askerin ise metal bardak içerisinde verdiği konyak ya da votka karışımını da içmeniz gerekiyor. İçmeden kapıyı açmıyor. 🙂
Alt kata indikçe bu mahsenimsi bölümlerde masalar göreceksiniz. Üstlerinizden bayrak tarzı şeyler sarkacak. Duvarlarda bir sürü dönemsel aksesuar yer alıyor. Burada yemek yemedik biz ancak akşam birşeyler içmek için uğrayabilirsiniz. Ukrayna halkı buraya genellikle shot yapmak için geliyor bizce. Gittiğimiz akşam etrafımızdaki tüm masalarda sarhoş olmaya 5 dk. kalan insanlar vardı ve hala shot yapıyorlardı. 🙂
Gasova Lampa, Lvivin Virmenskaya Caddesinde bulunan konsept restoranlardan bir diğeri. Buradaki konseptimiz ise gaz yağı ile çalışan lambalar. 🙂 Gaz yağı ile çalışan lambaları icad eden kimyagerler anısına yapılan bu müze & restoranı gezebilir; dışarıda yer alan mucitlerden birinin heykeliyle fotoğraf çekilebilirsiniz. İçeride çeşit çeşit gaz yağları bulunuyor bu arada.
İçeriye adım atarken sol tarafta renkli renkli boruların içerisinde likörler göreceksiniz. İsterseniz burada bir şeyler de içebilirsiniz. Bize ne likör ne de restoran çok güvenilir gelmediği için açıkçası tercih etmedik.
Rynok meydanında yer alıyor ve çeşit çeşit noodle yemeniz mümkün. Zaten Tiki Thainin etrafından geçerken bir koku alacaksınız. Nerede bu diye aramanıza gerek yok. Kokuyu takip edin yeter. 🙂 Burası tam böyle hızlı yiyip kalkmalık bir restoran. O nedenle çok kalite aramamak lazım.
Lvivin en ama en şık restoranlarından biri burası. Sadece kapıdan içeriyi görme fırsatımız oldu. Nereden bilebilirdik, tahmin edemedik kuyrukla insan beklediğini. 🙁 Buraya gitmeye niyetiniz varsa öncelikle rezervasyon yaptırın, aksi halde boynu bükük kapıdan geri dönersiniz.
İçerisi bitkilerle süslü, bir nevi botanik bahçesine benziyor. Öncesinde de burası bir votka fabrikasıymış. Girişte sağda votka sattıkları bir bölme de bulunuyor. Kahvaltıda da şampanya sunumu çok popülermiş burada. Hem akşam yemeği hem de kahvaltı alternatifleri için düşünebilirsiniz ancak gitmeden önce bir Google yorumlarına da bakmanızı öneririz. Zaman zaman bu tarz yerler kendilerini bozabiliyor.
Lvivin en şık ve zevkli dekore edilmiş restoranlarından biri bizce Cabinet. Biz her ne kadar öğle yemeği için gelmiş olsak da romantik bir akşam yemeği için de uğranabilir. Salataları ve tatlısı oldukça güzeldi. Atıştırmalıklar Grivna, salatalar ise 95 Grivna arasında değişiyor.
Rynok Meydanının dibinde, Lvivin en kalabalık ve büyük pizzacısı burası. Biz bir gün akşam üzeri gittik, zor yer bulduk. Son günümüzde öğle yemeği için gittik. katta ancak minik bir masa bulabildik. Pizzaları ve makarnaları hem doyuru hem leziz hem de ucuz. Hal böyle olunca kalabalık olmasına hak veriyorsunuz. Pizzalarını söylerken farkedeceksiniz; büyüklük de soruyolar. En büyük pizzasını çok rahat iki kişi yer. 🙂 Makarna fiyatları 85 Grivna, pizzalar ise Grivna arasında değişiyor.
Rynok Meydanına geldiğinizde bir dükkan göreceksiniz ki yerden tavana kadar bira şişeleriyle dolu. Burası Pravda Bira Tiyatrosu canlı müziği ve kendi yaptıkları biralarıyla keyifli vakit geçirebileceğiniz bir yer. Hediyelik eşya ya da biralarından da alabilirsiniz, paket paket hazırlamışlar. 3 katlı bir yer burası, içerisi masalarıyla dolu. En üst katta da canlı performans var. Biz en üst kata çıkmayıp alt katında biraz takıldık. sonra yine kendimizi Drunk Cherrye attık. 🙂
Çatıdaki şapkalı amcanın oturduğu restoran burası ve bir de eski tip bir araba duruyor. 🙂 Yalnız buraya girmek öyle kolay değil. Bu binanın girişinde bir tane de Amcamız var. Sözde giydiği kıyafetin düğmesi uğurluymuş. İçeri girmeden önce bir dilek dileyip o düğmeye dokunuyorsunuz ve şapkasına birkaç Grivna atmanızı bekliyor. 🙂 Buraya gitmeden önce bozdurun parayı, kızları parasız geçirse de erkeklerden kesinlikle para istiyor. 🙂
Binanın en üst katına çıktığınızda eski tip bir araba göreceksiniz, sanki havada duruyormuş gibi fotoğraflar çekmeniz mümkün. Şapkalı amcanın hikayesi de dilek dileyip şapkasının içine bozuk para atmanız. Tutturursanız dileğinizin kabul olma ihtimali var. 🙂 (Yersen..)
Lvivle ilgili merak ettiğiniz diğer konular için Lviv Gezi Rehberi yazımıza bakabilirsiniz.
YazanFatih
YazanEcem
YazanEcem
YazanFatih
YazanFatih
YazanFatih
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası