kuran ı kerim in isimleri ve anlamları / Kuran’ı Kerim’in Tarifi ve İsimleri | İslam ve İhsan

Kuran I Kerim In Isimleri Ve Anlamları

kuran ı kerim in isimleri ve anlamları

Kur’an-ı Kerim’de geçen Allah’ın (cc) isimleri ve anlamları

Kur’an-ı Kerim’de geçen Allah’ın isimleri ve anlamları nelerdir?

ESMAÜL HÜSNA ŞERHİ

Ayet ve hadislerde Allah’ın isimleri “En güzel isimler” anlamında “(el-esmâü’l-hüsn┺eklinde ifade edilmektedir.

AYETLERDE GEÇEN ALLAH’IN İSİMLERİ VE ANLAMLARI

Kur’ân-Kerîm ayetlerinde Yüce Allah’ın isimleri isim veya isim tamlamaları şeklinde geçmektedir.

el-A’lâ: (en yüce, en şerefli),

el-A’lem: (her şeyi en iyi bilen),

el-Alî: (şanı, şerefi, izzeti ve kudreti yüce olan),

el-Âlim: (bilen, anlayan, tanıyan),

el-Alîm: (her şeyi çok iyi bilen),

el-Âhir: (varlığının sonu olmayan, ölümsüz, ebedî ve bâkî),

el-Akrab: (bilmesi, görmesi, duyması, haberdâr olması ve yardım etmesi açısından insanlara en yakın olan),

el-Azîm: (zatı, isim, sıfat ve fiilleri itibariyle pek ulu, büyük, yüce),

el-Azîz: (üstün, güçlü, kuvvetli, galip, şerefli, değerli, melik),

el-Bâri: (yaratan, örneği olmadan varlıkları îcat eden),

el-Basîr: (aydınlık ve karanlıkta küçük ve büyük her şeyi gören),

el-Bâtın: (mâhiyeti akıl ile idrâk olunamayan, hayal ile tahayyül edilemeyen, her şeyin iç yüzünü, sırlarını bilen),

el-Berr: (iyilik eden, çok lütufkâr, çok merhametli, çok şefkatli),

Câ’ılûn: (yaratan, vâr eden, bir varlıktan başka bir varlık yapan),

el-Cebbâr: (emir ve yasaklarını, hüküm ve kararlarını kullarına yaptırmaya gücü yeten, azgın ve zalimleri kahredici, dertlere derman olan, yaraları sarıp onaran, yaratıklarının hâllerini düzelten),

el-Ebkâ: (verdiği nimetler sürekli ve hep kalıcı olan),

el-Ehad: (eşi, benzeri ve ikincisi bulunmayan bir tek, yegâne),

el-Ekrem: (en çok ikram eden),

el-Evvel: (öncesi olmayan, yaratılmamış, ezelî ve kadîm tek varlık),

Fâil(ûn): (yapan, yaratan, vâr eden),

el-Fettâh: (iyilik kapılarını açan, en âdil hüküm veren)

el-Ğaffâr: (çok affeden, çok bağışlayan, günah ne kadar çok olursa olsun yine bağışlayan),

el-Ğafûr: (çok affeden, çok bağışlayan),

el-Ğanî: (zengin, hiçbir şeye muhtaç olmayan),

el-Habîr: (her şeyden haberdar olan, gizli aşikâr her şeyi bilen, haber veren),

el-Hâdi: (hile yapanları cezalandıran)

el-Hâdî: (hidayet eden, doğru yolu gösteren),

el-Hafî: (çok ikram eden, son derece iyilik ve lütuf sahibi, her şeyi bilen, duaları kabul eden)

Hâfiz(ûn): (koruyup gözeten),

el-Hafîz: (varlıkları yok olmaktan koruyan),

el-Hakîm: (hikmet sahibi, her işi, emri ve yasağı yerli yerinde olan),

el-Hâkim: (hükmeden, karar veren, haklıyı haksızı ayıran),

el-Hakem: (hüküm veren, son kararı veren),

el-Hakk: (varlığı, ilâh ve rab oluşu hak olan, eşyayı var eden, hakkı ızhar eden, mülksahibi, yok olmayan, varlığında şüphe bulunmayan, âdil),

el-Halîm: (çok sakin, hemen öfkelenmeyen, acele etmeyen, teenni ile hareket eden),

el-Hallâk: (mükemmel yaratan, devamlı yaratan),

el-Hasîb: (insanlara yeten, insanların yaptıklarını koruyup hesaba çeken),

Hâsib(în): (insanları sorgulayan, hesaba çeken),

el-Hayr: (hayırlı olan, faydalı olan, iyilik eden),

el-İlâh: (ma’bûd, Tanrı),

el-Kadîr: (çok güçlü, çok kuvvetli, istediğini istediği gibi eksiksiz, kusursuz ve tam yapabilen),

el-Kâdir: (güçlü, kuvvetli, her şeye gücü yeten),

el-Kâfî: (kullarına yardım eden, vekil olan, yol gösteren, yaptıklarını bilen, gören, haberdar olan ve hesaba çeken),

el-Kahhâr: (yenilmeyen, daima galip gelen),

el-Kâhir: (galip gelen, zelil eden, güçlü, her şeyi kuşatan, yaratıklarını dilediği gibi yöneten),

el-Kâim: (varlıkları görüp gözeten, koruyan, yöneten),

el-Karîb: (af, mağfireti, rahmeti, bilmesi, görmesi ve duyması itibariyle kullarına yakın olan),

el-Kâşif: (azap, sıkıntı, bela ve dertleri gideren),

Kâtib(ûn): (insanların yaptıklarını yazan),

el-Kavî: (kuvvetli, kudretli, her şeye gücü yeten),

el-Kayyûm: (zatı ile kaim olana, ezelî ve ebedî, her şeyin varlığı kendisine bağlı, uykusu ve uyuklaması olmayan, varlıkları yöneten, koruyan, ihtiyaçlarını üstlenen),

el-Kebîr: (zatı, isim ve sıfatları, şanı ve şerefi, kadri ve kıymeti, değer ve izzeti pek yüce, ulu ve büyük),

el-Kerîm: (değerli, şerefli, çok nimet veren, nimet ve ihsanı bol olan ),

el-Kuddûs: (her türlü çirkinlik, noksanlık ve ayıplardan uzak, tertemiz, bütün kemal sıfatları kendisinde toplayan, güzellik, iyilik ve ihsanlarıyla övülen),

el-Latîf: (yaratıklara karşı yumuşak, çok merhametli, çok lütufkâr, ihsan sahibi, insanlara hak ettiklerinden fazlasını veren her şeyin detayını, sırlarını en iyi bilen, işleri çok hassas düzenleyen, gözle görülmeyen),

Mâhid(ûn): (yeryüzünü yaratıkları için elverişli, yarayışlı ve faydalı olarak yaratan),

el-Mâlik: (bütün varlıkların sahibi),

el-Mecîd: (çok şerefli, çok itibarlı),

el-Melik: (bütün varlıkları yöneten, dilediğini yapan, dilediği gibi hükmeden),

el-Melîk: (çok mülkü olan, her şeyin sahibi ve maliki, onları terbiye edip yetiştiren, mülk ve güç veren),

el-Metîn: (çok kuvvetli, çok dayanıklı, acizliği, za’fiyeti ve gevşekliği olmayan),

el-Mevlâ: (dost, yardımcı, görüp gözeten),

Mu’azzib(în): (suç işleyenleri, zalimleri, günahkârları cezalandıran),

el-Mu’ızz: (izzet ve şeref, güç ve kuvvet, itibar ve şerefli kılan, aziz yapan),

el-Muhric: (bir şeyi açığa çıkaran, bir varlıktan başka bir varlık var eden, gizli şeyleri ortaya çıkaran),

el-Muhît: (ilim ve kudretiyle her şeyi kuşatan, her şeye muttali olan),

el-Mukît: (her şeye gücü yeten, rızık veren, yapılanları bilen, koruyan, mükâfat veren),

el-Muktedir: (güçlü, kuvvetli, istediğini istediği gibi yapan),

el-Musavvir: (yaratıklara şekil ve özellik veren),

Mûsi(’ûn): (gökleri genişleten),

el-Mübîn: (varlığı aşikâr olan, hakkı ızhar eden, gerçeği beyan eden),

Mübrim(ûn): (hile ile kötülük yapmaya karar verenleri bilen, onların bu kötülüklerini boşa çıkran, onları kesin olarak cezalandıran),

Mübtelî(n): (deneyen, imtihan eden, gizli olanları açığa çıkaran),

el-Mücîb: (duaları, istekleri, dilekleri kabul eden, ihtiyaçları karşılayan, sıkıntıları gideren),

el-Müheymin: (insanların bütün yaptıklarını bilen, koruyan, görüp gözeten),

el-Mühlik: (isyan eden, azan, günaha dalan ve zulmeden fert ve toplumları helâk eden),

el-Mü’min: (yaratıklarına güven veren),

el-Müneccî: (sıkıntı, bela ve azaptan kurtaran),

el-Münezzil: (nimet veren, su, sekînet, melek, kitap ve Peygamber indiren),

el-Münîr: (ışık veren, aydınlatan),

Münşi’(ûn): (îcat eden, inşa eden, yapan, örneksiz olarak yaratan),

Müntekım(ûn): (suçluları cezalandıran),

Münzil(în): (melek, kitap, su ve sekînet indiren, nimet veren),

Münzir(în): (kullarına fayda ve zarar veren şeyleri bildiren; inkâr ve isyan edenlerin âkibetinin kötü olduğunu haber vererek onları bu davranışlardan sakındıran ve azabı ile korkutan),

Mürsil(în): (vahiy, peygamber, bol yağmur, aşılayıcı rüzgâr, koruyucu melek, âsiler için yıldırımlar ve âfetler gönderen),

el-Müste’ân: (kendisinden yardım istenen, kendisine sığınılan),

Müstemi(ûn): (sesleri işiten, duyan),

el-Müte’âl: (aşkın, pek yüce, ulu, eksik ve noksanlıklardan berî olan),

el-Mütekebbir: (ihtiyaç ve noksanlığı gerektiren her şeyden münezzeh, pek yüce ve ulu),

el-Müteveffî: (yaratıkların canlarını alan),

en-Nâsır: (yardım eden),

en-Nesîr: (çok yardım eden, sürekli yardım eden),

er-Râfi: (peygamber ve mü’minlerin itibar, şan ve şereflerini artıran, göğü yükselten),

er-Rahîm: (çok merhametli),

er-Rahmân: (çok merhametli),

er-Rakîb: (insanların hâllerini, sözlerini, yaptıklarını ve davranışlarını bilen, haberdar olan, murakabe edip koruyan),

er-Raûf: (çok merhametli, çok şefkatli, çok acıyan),

er-Rezzâk: (bol nimet, maddî ve manevî rızık veren),

Sâdık(ûn): (söz, iş, va’d ve va’îdinde doğru olan, her sözünü ve va’dini yerine getiren),

es-Samed: (her şeyin kendisine muhtaç olduğu, yöneldiği, her dilek ve isteğin mercii; hiç eksiği, kusuru ve ihtiyacı olmayan ulu, şanlı, dosdoğru, âdil ve güvenilir olan),

es-Selâm: (eksiklik, acizlik, hastalık, ölüm ve benzeri şeylerden salim olan kullarına güven ve selamet veren),

es-Semî: (her sözü, bütün konuşulanları en iyi işiten, duyan)

Şâhid(în): (bilen, muttali olan, her şeye tanık olan),

eş-Şâkir: (verdiği nimetlere şükreden ve çalışan kimseyi ödüllendiren),

eş-Şefî: (mü’minlerin yâr ve yardımcısı, azap ve sıkıntılardan koruyucusu olan),

eş-Şehîd: (her şeye muttali olan, gören, bilen, haberdâr olan, her yerde hazır nazır olan, hiçbir şey kendisinden gizlenemeyen, bütün sırlara vakıf olan, her şeyi murakabe eden),

eş-Şekûr: (ibadet eden kullarının mükâfatlarını bolca veren, az çok her itaati ödüllendiren),

eş-Şey: (var olan, mevcut),

et-Tevvâb: (sürekli tövbeleri kabul eden),

el-Vâhid: (zatında, isim ve sıfatlarında eşi ve benzeri bulunmayan, tek olan),

el-Vâlî: (koruyup gözeten, yardım eden, işleri deruhte eden),

el-Vâris: (bütün varlıkların sahibi, bâkî ve ebedî olan, her şey kendisine dönen),

el-Vâsi: (güçlü, kuvvetli, ilim ve merhameti her şeyi kuşatan, bütün yaratıklara rızık veren, nimet ve ihsanı bol olan),

el-Vedûd: (mü’minleri çok seven, kulları tarafından çok sevilen),

el-Vehhâb: (karşılıksız çok nimet veren, ikram ve ihsanda devamlı olan, lütfu, ihsanı ve rahmeti bütün kulları kuşatan),

el-Vekîl: (güvenilen, koruyan, yardım eden, görüp gözeten, her şeyin maliki ve yöneticisi olan),

el-Velî: (dost, seven, görüp gözeten, yardım eden),

ez-Zâhir: (varlığı her şeyden aşikâr olan, her şeye galip gelen, her şeyden yüce olan),

Zâri’(ûn): (ekinleri, bitkileri yetiştiren, büyüten),

Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hû:(Kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah) (Toplam: )

İSİM TAMLAMALARI

Adüvvün li’l-kâfirîn: (kâfirlerin düşmanı)

Âhizün bi nâsiyetihi: (suçluları cezalandıran)

Ahkemü’l-hâkimîn: (hüküm verenlerin en adili)

Ahsenü’l-hâlikîn: (yaratanların, takdir ve tasvir edenlerin en iyisi)

Âlimü’l-ğaybi: (gaybı bilen)

Allâmü’l-ğuyûb: (görünmeyenleri çok iyi bilen)

Bâliğu emrihi: (emri, hükmü hedefine ulaşan, kararını infaz eden)

Bedî’u’s-semâvâti ve’l-ard: (gökleri ve yeri örneği olmadan yaratan)

Berîü’n mine’l-müşrikîn: (müşriklerden berî, uzak olan)

Câmi’u’n-nâs: (kıyamette insanları bir araya toplayan, cem eden)

Ehlü’l-mağfire: (mağfiret ehli, affedici )

Ehlü’t-takvâ: (azabından korkup sakınmaya, korunmaya lâyık olan)

Erhamü’r-râhımîn: (merhamet edenlerin en merhametlisi )

Esdaku hadisen: (en doğru sözlü)

Esdeku kîlen: (en doğru sözlü)

Esra’u ferahan: (kullarının tövbesine çok sevinen)

Esra’u mekren: (hile ve tuzak kuranları en süratli bir şekilde cezalandıran)

Esra’u’l-hâsibîn: (hesap soranların, hesap görenlerin en süratlisi)

Eşeddü be’sen: (çok şiddetli cezalandıran)

Eşeddü ferahan: (kulunun tövbesine çok sevinen)

Eşeddü kuvveten: (çok kuvvetli, çok güçlü)

Eşeddü tenkîlen: (çok şiddetli cezalandıran)

Fa’âlü’n-limâ yürîd: (dilediğini yapan)

Fâliku’l-abbi ve’n-nevâ: (çekirdek ve taneleri çatlatan, yarıp açan )

Fâliku’l-ısbâh: (karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran)

Fâtıru’s-semâvâti ve’l-ard: (yeri ve gökleri yaratan)

Gâlib’ün ‘alâ emrihî: (emirinde işinde ve hükmünde galip olan)

Ğâfirü’z-zenbi: (günahları bağışlayan)

Hâliku külli şey’in: (her şeyin yaratıcısı)

Hayru’l-fâsılîn: (hükmedenlerin, haklı ile haksızı ayırt edenlerin en hayırlısı)

Hayru’l-fâtihîn: (hükmedenlerin, nimet verenlerin, hayır kapılarını açanların en hayırlısı)

Hayru’l-ğâfirîn: (bağışlayanların en hayırlısı)

Hayru’l-hâkimîn: (hüküm ve karar verenlerin en hayırlısı )

Hayru’l-mâkirîn: (hile ile kötülük yapanları bilemeyecekleri, anlayamayacakları cihetlerden daha şiddetli cezalandıran)

Hayru’l-münzilîn: (nimet verenlerin, ikram edenlerin en hayırlısı)

Hayru’l-vârisîn: (varislerin en hayırlısı)

Hayru’n-nâsırîn: (yardım edenlerin en hayırlısı)

Hayru’r-râhımîn: (merhamet edenlerin en hayırlısı)

Hayru’r-râzkîn: (rızık, nimet verenlerin en hayırlısı)

Hayrun hâfizan: (en iyi koruyup gözeten)

İlâhü’n-nâs: (insanların ilâhı)

Kâbilü’t-tevb: (tövbeleri kabul eden)

Kâşifü’l-azâb: (azabı, sıkıntıyı, derdi kaldıran)

Mâlikü yevmiddîn: (hesap gününün maliki, sahibi)

Mâlikü’l-mülk: (bütün mülkün sahibi)

Meliki’n-nâs: (insanların meliki)

Mûhinü keydi’l-kâfirîn: (kâfirlerin tuzağını zayıflatan, boşa çıkaran)

Muhîtü’n bi’l-kâfirîn: (kâfirleri kuşatan)

Muhyî’l-mevtâ: (ölüleri dirilten)

Muhzî’l-kâfirîn: (kâfirleri rezil rüsvay eden)

Mütimmü nûrihi: (nurunu, dînini tamamlayan)

Nûru’s-semâvâti ve’l-ard: (gökleri ve yeri aydınlatan)

Rabbü külli şey’in: (her şeyin rabbi)

Rabbü’l-âlemîn: (âlemlerin rabbi)

Rabbü’l-ard: (yeryüzünün rabbi)

Rabbü’l-arş: (arşın rabbi)

Rabbü’l-felak: (sabahın rabbi)

Rabbü’l-ızzeti: (kudret ve şeref sahibi)

Rabbü’n-nâs: (insanların rabbi),

Rabbü’s-semâvâti: (göklerin rabbi)

Rabbü’ş-şi’râ: (Şi’ra yıldızının sahibi)

Refî’u’d-derecât: (manevî dereceleri ve gökleri tabaka tabaka yükselten)

Semî’u’d-du’â: (tövbeleri ve duaları duyan ve kabul eden)

Serîu’l-hısâb: (hesabı, sorgulaması çok süratli olan)

Şedîdü’l-‘azâb: (azabı, cezalandırması çok şiddetli olan)

Şedîdü’l-‘ıkâb: (çok hızlı cezalandıran)

Şedîdü’l-mihâl: (cezası, azabı, kuvveti çok şiddetli olan)

Vâsi’u’l-mağfire: (bağışlaması, mağfireti bol olan)

Zü’l-fadli’l-azîm: (çok ikram sahibi)

Zî’t-tavl: (lütuf, bağış, ikram, ihsan, af ve bağış sahibi)

Zü’l-ikrâm: (ikram sahibi)

Zû fadlin ale’l-âlemîn: (âlemlere nimet veren)

Zû fadlin ale’n-nâs: (insanlara ikram eden),

Zû-intikam: (intikam sahibi, âsileri, zalimleri cezalandıran)

Zü’l-‘ıkâb: (suçluları, günahkârları, zalimleri cezalandıran)

Zü’l-Arş: (Arş’ın sahibi)

Zü’l-celâl ve’l-ikrâm: (azamet ve kibriya, ikram ve ihsan sahibi)

Zü’l-kuvveti: (güç ve kuvvet sahibi)

Zü’l-mağfire: (af ve bağış sahibi)

Zü’l-me’âric: (bütün derecelerin sahibi)

Zü’r-rahmeti: (merhamet sahibi) (Toplam: 81)

Kur’ân’da Allah’ın güzel isim ve sıfatları bildirildiği gibi hadislerde de bildirilmektedir. Bazı hadislerde Allah’ın güzel isimlerinin sayısı 99 olarak geçmekte, hadislerin bir kısmında bu isimler zikredilmekte, bir kısmında ise zikredilmemektedir.

Kaynak: Diyanet

Kuranın isimleri ve anlamları nelerdir?

Kuranın isimleri ve anlamları nelerdir?

Kayıtsız Üye
arkadaşlar yardımcı olursanız sevinirim:))


Cevap: Kuranın isimleri ve anlamları nelerdir?

Fetva Meclisi
Kuranı Kerimin Diğer İsimleri ve Vasıfları

Kur&#;an-ı Kerim&#;in çeşitli isimleri vardır. Bunlar arasında en çok kullanılanı Kur&#;an&#;dır. Ona verilen bu çeşitli isimler Kur&#;an&#;da pek çok yerde geçmektedir. Bunlardan bazısı isim, bazısı da sıfat olarak kullanılmaktadır. Bu mukaddes kitabın isim veya vasıf olarak 90 küsür isminin olduğu söylenmişse de Zerkeşi Kur&#;an isimlerinin 55 olduğunu nakletmiştir.[71] En meşhurları şunlardır:

1) El-Kitab: Kalemlerle tedvin edildiği için bu adı almıştır. Bu kelime Kur&#;an&#;da yerde geçmektedir. İslâm hukukunda Kur&#;ân için daha çok "Kitap" ismi kullanılır. Birçok âyette "el-Kitâb" kelimesinin Kur&#;ân-ı Kerîm anlamında kullanıldığı görülür.

Elif Lam Mim. Kendisinde şüphe olmayan bu kitap muttakiler için bir hidayettir. (Bakara: 2/)

2) El-Furkan: Bu kelime ayırmak anlamında bir mastardır. Kur&#;an, hak ile batılı, helal ile haramı tam anlamıyla ayırdığı için bu isimle adlandırılmıştır.

Alemlere uyarıcı olsun diye kuluna Furkan&#;ı indiren ne yücedir. (Furkan: 25/1)

3) Ez-Zikr: Anmak ve hatırlamak anlamına gelen bu kelime, Allah&#;ı andırıp, tanıttığı ve unutmamak üzere hatırlattığı için Kur&#;an&#;ın ismi olmuştur. Anmak; kalple, dille ve amelle olur.

Hiç şüphesiz Zikr&#;i biz indirdik biz; onun koruyucuları da gerçekten biziz. (Hicr: 15/9)

4) Et-Tenzil: Allah katından indirildiği için bu isim verilmiştir.

Gerçekten o, alemlerin Rabbinin indirmesidir. (Şuara: 26/)

Allah, Kur&#;an&#;ı birçok vasıflarla vasıflandırmıştır. Her adlandırma veya vasıflandırma, Kur&#;an&#;ın manalarından bir manaya göredir:

) El-Huda (Hidayet), Er-Rahmet, Eş-Şifa, El-Mev&#;ıza (Öğüt):

Bu, kendisinde şüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici bir kitaptır. (el-Bakara, 2/2)

Ey insanlar, Rabbinizden size bir öğüt, sinelerde olana bir şifa ve mü&#;minler için bir hidayet ve rahmet geldi. (Yunus: 10/57)

9) En-Nûr:

Ey insanlar! Şüphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçık bir nûr indirdik." (Nisa: 4/)

10) El-Mubarek:

İşte bu da bizim indirdiğimiz bir Kitab. Mubarek ve kendinden önceki kitapları tasdik edicidir. (En&#;: 6/92)

11) El-Mubin (Apaçık):

Gerçekten size Allah&#;tan bir nûr, apaçık bir kitap geldi. (Maide: 5/15)

12) El-Büşra (Müjde):

Gerçekten onu, Allah&#;ın izniyle kendinden öncekileri doğrulayıcı ve mü&#;minler için hidayet ve müjde verici olarak senin kalbine indiren O&#;dur. (Bakara: 2/97)

13) El-Azîz (Kıymetli-Yüce):

Şüphesiz, kendilerine zikir gelince onu inkâr edenler; oysa o, azîz bir kitaptır. (Fussilet: 41/41)

14) El-Mecid (Şerefli-Üstün):

Hayır; o, şerefli-üstün olan bir Kur&#;an&#;dır. (Buruc: 85/21)

15) El-Beşir en-Nezir (Müjdeleyici-Korkutucu):

Bilen bir kavim için, müjdeleyici ve uyarıcı olmak üzere, ayetleri fasıllar halinde açıklanmış Arapça bir Kur&#;an&#;dır. (Fussilet: 41/)[72]

16) er-Ruh:

Böylece sana emrimizden bir ruh vahyettik. Sen, kitap nedir, iman nedir bilmiyordun. Ancak biz onu bir nur kıldık; onunla kullarımızdan dilediklerimizi hidayete erdiririz. Şüphesiz sen, dosdoğru olan bir yola yönelip-iletiyorsun. (eş-Şûrâ, 42/52)

17) eş-Şifâ:

Kur&#;an&#;dan mü&#;minler için şifa ve rahmet olan şeyleri indiriyoruz. Oysa o, zalimlere kayıplardan başkasını artırmaz. (el-İsrâ, 17/82)

18) el-Mesânî:

Allah, müteşabih, ikişerli bir kitap olarak sözün en güzelini indirdi. Rablerine karşı içleri titreyerek-korkanların O&#;ndan derileri ürperir. Sonra onların derileri ve kalpleri Allah&#;ın zikrine (karşı) yumuşar-yatışır. İşte bu Allah&#;ın yoll göstermesidir, onunla dilediğini hidaye erdirir. Allah kimi saptırırsa, artık onun için bir yol gösterici yoktur. (ez-Zümer, 39/23)

19) Ümmü&#;l-Kitab:

Ha, Mim. Apaçık Kitab&#;a andolsun; Gerçekten Biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diyeArapça bir Kur&#;an kıldık. (ez-Zuhruf, 43/)[73]

Kur&#;an-ı Kerim&#;e bunlardan başka isim ve vasıflar da verilmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:

El-Müheymin, El-Hakk, El-Hakîm, El-Burhan, El-Vahy, El-Beyân, El-Belâğ, Et-Tezkire, El-Urvetü&#;l-Vüskâ, El-Fasl, El-Adl, es-Sıdk, el-Kasas, Kelâmullah, Hablullah, Ahsenu&#;l-hadis, el-Kayyim, Ümmü&#;l-Kitab.

[71] El-Burhan: 1/
[72] Kattan-Mebahis:
[73] Hamdi Döndüren, Naci Yengin, Şamil İslam Ansiklopedisi: 3/

Tefsir Usulü


Kuranın diğer isimleri, kuranın isimleri, kuranın isimlerinin tannımları

Bu kategoride yer alan Haftada iki kere ihtilam olurmu insan başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:

  • 8 Kasım ,

    kuran-ı kerimin isimlerini ezberleyeceğim.çok güzel

Kuran'da Geçen Kız ve Erkek İsimleri & Anlamları

Bebeğe Kuranda Geçen İsim Vermek

Bebeklere Kuran-ı Kerim’de geçen isimlerden vermek birçok Müslüman toplumda gelenek halini almıştır. Özellikle bu isimlerin bebeklere verilmesinin sevap olduğu düşüncesi ve Kur’anda geçen isimlere sahip olan insanların hayırlı kabul edildiği inancı bu durumu pekiştirmektedir. Peki, Kur’an-ı Kerim’deki her kelime kız ve bebek ismi olmak için uygun mudur? Bebeklere Kur’anda geçen isimleri seçerken nelere dikkat etmek gerekir?

Bebeklere Kuranda Geçen İsim Seçerken

Bebeğinize Kur’anda geçen bir isim vermeye karar verdiniz; ama bu ismin bebeğe verilip verilmemesi gerektiğini bilmiyorsunuz, o halde Budizzz İsimler Sözlüğü’nün ayrıntılı açıklamalarına göz atabilir ya da aşağıdaki önerilerimize dikkat edebilirsiniz:

  • Öncelikle bebeğinize vermeyi düşündüğünüz ismin gerçekten Kur’an’da geçip geçmediğini bizzat kontrol etmenizi tavsiye ederiz; çünkü internetteki bilgi kirliliği nedeniyle bazen yalnızca Arapça kökenli olan isimlerin de Kur’anda geçtiği iddia edilebiliyor. Bu sebeple bizzat ismin Ku’anda geçip geçmediğini kontrol etmeniz gerekebilir.
  • Ayrıca, ismin kökenine de dikkat edebilirsiniz. Örneğin, Osmanlıca isimler arasında olan birçok Farsça ismin internette Kur’anda geçtiği söylenmesine rağmen, aslında yalnızca Arapça kökenli isimler Kur’anda geçiyordur. Böylece, yalnızca kökeni bakmak da ismin Kur’anda geçip geçmediğini anlamınızı sağlayabilir.
  • Kur’anda geçen her ismin bebeklere verilip verilmemesi gerektiği de bir başka önemli sorudur; çünkü sırf Kuranda geçtiği için verilen isimlerden bazılarının anlamları pek de olumlu değildir.
  • Örneğin, Kuranda geçen kız isimleri arasında olduğu söylenen Sanem isminin anlamı Arapçada ‘put’ demektir.
  • Kur’anda geçen erkek isimlerinden biri olan Bekir ise ‘deve yavrusu’ anlamına gelmektedir.
  • Ayrıca, bazı din adamlarına göre Allah’ın isimlerinin bebeklere verilmesi de her zaman uygun değildir. Örneğin, Samet ismi ‘kimseye muhtaç olmayan’ anlamına gelir ve bu durum Allah’a mahsus olduğu için bebeklere verilmemesi gerektiği söylenir.

5 Kuranda Geçen Kız İsmi Önerisi

Kız bebek isimlerinin Kuran’da geçenleri arasından sizin için seçtiklerimiz:

  • Nisa: 1. Kuran-ı Kerim’de bir sure. 2. Kadın.
  • Meryem: 1. İbadet eden kadın. 2. Hz. İsa’nın annesinin adı.
  • Ecrin: 1. Allah’ın verdiği hediye. 2. Sevap.
  • Berra: Bereket getiren.
  • Esila: İkindi sonrası.

5 Kuranda Geçen Erkek İsmi Önerisi

Erkek bebek isimlerinin Kuran’da geçenleri arasından sizin için seçtiklerimiz:

  • Gani: 1. Allah’ın adlarından biri. 2. Zengin ve varlıklı.
  • Feyyaz: Bereket ve bolluk veren.
  • İhsan: 1. Bağışlama, af. 2. İyilik etme, iyilik. 3. Bağışlanan.
  • Talha: 1. Cennetle müjdelenen 10 sahabiden biri. 2. Cennette yeri olan kimse.
  • Furkan: Doğru ve yanlışı ayırt etme gücüne sahip kimse.

Pazar,Pazartesi,Salı,Çarşamba,Perşembe,Cuma,Cumartesi

Ocak,Şubat,Mart,Nisan,Mayıs,Haziran,Temmuz,Ağustos,Eylül,Ekim,Kasım,Aralık

Stoklar azalıyor. [max] adet kaldı!

Kurandaki Sureler Ve Anlamları Nelerdir? Sırasıyla Kuran Sureleri Ve Faziletleri

Haberin Devamı

Tegabun: Anlamı: Aldanmak. 

Talak: Anlamı: Boşanma. 

Tahrim: Yasaklamak, haram kılmak demektir. 

Mülk: Yönetmek, idare etmek demektir. 

Kalem: İlk ayetinde kalem geçtiği için bu ismi almıştır. 

Hakka: Gerçekleşen olaylar demektir. 

Mearic: Anlamı: Yükseliş yolları. Miraç ile aynı kökten türemiştir. 

Nuh: Surede Hz. Nuh anlatılır.

Cin: Surede Müslüman cinlerden bahsedilir. 

Müzemmil: Bir şeye bürünen, gizlenen demektir. 

Müdessir: Saklanan demektir. 

Kıyamet: Surede her insanın ahiret gününde diriltileceği anlatılır. 

İnsan: İlk ayette insan sözcüğü geçtiği için bu ismi almıştır. 

Mürselat: Mürsel kelimesinin çoğuludur. Gönderilenler demektir. 

Nebe: Anlamı: Haber. 

Naziat: Söküp Çıkaranlar anlamına gelir. 

Abese: Surat astı, yüzünü buruşturdu demektir. 

Tekvir: Dolamak, sarmak demektir. 

İnfitar: Anlamı: Parça parça olma. 

Mutafffifin: Kandıranlar, aldatanlar, hile yapanlar demektir. 

İnşikak: Yarılma, ikiye ayrılma demektir. 

Haberin Devamı

Buruc: Burç kelimesinin çoğuludur. 

Tarık: Surede Tarık yıldızı anlatılır. 

Ala: Ulu, yüce demektir. 

Gaşiye: Çepeçevre saran kuşatan anlamına gelir. 

Fecir: Sabah vakti demektir. 

Beled: Anlamı: Kent, şehir. 

Şems: Türkçe karşılığı kuşluk vaktidir. 

Leyl: Gece manasına gelir. 

Duha: Kuşluk vakti demektir. 

İnşirah: Gönül açıklığı, ferahlık manasına gelir. 

Tin: Anlamı: İncir 

Alak: Pıhtılaşmış kan demektir. 

Kadir: Yücelik ve kudret manasına gelir. 

Beyyine: Delil demektir. 

Zilzal: Anlamı: Zelzele, sarsıntı. 

Adiyat: Çok hızlı koşmak, nefes nefes kalmak demektir. 

Karia: Anlamı: Çok yüksek ses. 

Tekasür: Sayıca üstünlük, çoğalmak manasına gelir. 

Asr: Devir, çağ, zaman demektir. 

Hümeze: Dedikodu yapan, çekiştiren anlamına gelir. 

Fil: Fil Olayını anlattığı için bu isim verilmiştir.  

Kureyş: Surede Allah'ın Kureyş kabilesine yardım ettiğinden bahsedilir. 

Maun: Karşılıklı yardımlaşma, dayanışma manasına gelir.

Kevser: Cennetteki bir nehrin adıdır. 

Kafirun: Kafir kelimesinin çoğuludur. 

Nasr: Yardım demektir. 

Mesed: Kıvrılmış ip manasına gelir. 

İhlas: İçten bir şekilde ibadet etmek demektir. 

Felak: Kurtuluşa ermek anlamına gelir. 

Nas: İns sözcüğünün çoğuludur. İnsanlar demektir. 

Kurandaki En Uzun Sure Hangisidir? 

En uzun sure Bakara suresidir. ayetten oluşur. 

Kurandaki En Kısa Sure Hangisidir? 

Kurandaki en kısa sure 3 ayetten oluşan Kevser Suresidir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası