d vitamini iğnesi var mı / Gebelikte D Vitamini Kullanımı Nasıl Olmalı? | Yeditepe Üniversitesi Hastanesi

D Vitamini Iğnesi Var Mı

d vitamini iğnesi var mı


Yeditepe Üniversitesi Bağdat Caddesi Polikliniği Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı  çocuklarda D vitamini kullanımı ile ilgili merak edilen soruları yanıtladı.

 

  • Covid ile birlikte D vitamini neden bu kadar önem kazandı?

D vitaminin bağışıklık sistemiyle olan ilişkisi son yıllarda yapılan birçok çalışmada gösterilmiştir. Covid Enfeksiyonuna yakalanma ve hastalığın seyrinde güçlü bir bağışıklığın önemi çok büyüktür. Bu nedenle D vitaminin önemi bu dönemde daha da artmıştır. Covid testi pozitif saptanan hastalarda D vitamini düzeyleri ölçülmüş ve D vitamini eksikliği olan kişilerde, olmayan kişilere oranla hastalığa yakalanma oranı daha yüksek saptanmıştır. Yine yapılan bazı çalışmalarda D vitamini düşük olan bireylerde hastalığın daha şiddetli seyrettiği ve normal D vitamini düzeyi olan kişilerde yoğun bakım ihtiyacının daha az olduğu gösterilmiştir. Burada önemli olan eğer D vitamini eksikliği veya yetersizliği varsa doktor kontrolünde uygun dozda D vitamini takviyesi alınmasıdır.

 

  • Çocuklar ve bebeklerde ne zamandan itibaren D vitamini takviyesi almaya başlamalı ve dozu nasıl belirlenmeli

D vitamini anne sütünde yeteri kadar bulunmaz bu nedenle D vitamini takviyesine mutlaka yenidoğanın ilk günlerinden itibaren başlanmalıdır. İlk bir yaşına kadar günlük D vitamini ihtiyacı IU, daha sonra ise IU dir. Eğer çocukta eksilik belirtileri varsa mutlaka kan D vitamini düzeyine bakılıp doktor kontrolünde tedavi dozunda D vitamini verilmelidir.

 

  • Çocuklarda ve bebeklerde D vitamini eksikliği nelere yol açar?

D vitamini balık, süt ve süt ürünleri, yumurta, tahıllı gıdalar gibi bazı besinlerde bulunur ancak büyük ölçüde güneş ışığının etkisi ile (%90) deride sentez edilir. Beslenme ve cilt yoluyla alınan D vitamini karaciğer ve böbreklerde aktif hale getirilir ve etkisini aktif formuyla gösterir. Yeteri kadar d vitamini alınmadığı takdirde öncelikle yetersizlik ve sonrasında eksiklik gelişir. Serum D vitamini düzeyinin 30 ng/mL ve üstü seviyeleri yeterli olarak kabul edilmektedir. ng/mL arası ise yetersizlik, 20 ng/mL ve altı seviyeler ise eksiklik olarak nitelendirilmektedir. Genel olarak D vitamini eksikliği şiddetli olduğunda metabolizması bozulmakta ve çocuklarda raşitizm, erişkinlerde osteomalazi olarak bilinen hastalıklar oluşmaktadır. Hastalarda kronik yorgunluk, halsizlik, kas ağrısı, eklemlerde zayıflık görülmektedir. Bunun dışında son yıllarda D Vitamininin kemik metabolizması dışında şeker hastalığı, kalp hastalıkları, kanser ve bağışıklık sistemi üzerine etkisi olduğu yapılan birçok çalışmada gösterilmiştir. Bu nedenle yeteri kadar D vitamini alınamadığı takdirde bağışıklık sistemimiz hastalıklarla mücadelede yetersiz kalabilir.

 

  • Çocuklarda D vitamini fazlalığı nelere yol açar?

D vitamini eksikliğinin kemik hastalıkları dışında bağışıklık sistemi, kalp hastalıkları, şeker ve kanser hastalığı gibi birçok hastalıkta etkili olduğunu gösteren çalışmalar olsa da bunlar yüksek doz D vitamini kullanılmasını gerektirmez.

İhtiyaç olmadan ve yüksek dozda alınan D vitamini kalsiyum yüksekliğine ve buna bağlı iştahsızlık, mide bulantısı, kusma, sersemlik, anksiyete, halsizlik, kabızlık, düzensiz kalp atışı, hatta bilinç bulanıklığı gibi zehirlenme bulgularına ve böbreklerde kalsiyum çökmesine neden olur.  Bu nedenle doktor kontrolü olmadan yüksek doz D vitamini almak zararlıdır. Önerilen günlük ihtiyacın karşılanması ve eksilik varsa uygun tedavi ile yerine konmasıdır. 

 

  • Çocuklarda ve bebeklerde D vitamini kullanım hataları nelerdir?

Son günlerde D vitamininin popülaritesinin artması nedeniyle kontrolsüz D vitamini kullanımı da maalesef artmış durumda. D vitamini yağ dokusunda depolana bir vitamin olduğu için fazla kullanımı zehirlenmelere neden oluyor. Bu nedenle mutlaka doktor kontrolünde uygun doz alınması gerekir.  Aynı zamanda önemli olan kullanılan üründeki D vitamini miktarı. Çünkü her ürünün damla, sprey formundaki doz miktarı farklıdır. Bu uygun dozda uygun ürün kullanılmalıdır.

 

  • Piyasada çok fazla D vitamini seçeneği var. Seçimler neye göre belirlenmeli. Kriterleri maddeler halinde sıralayabilir misiniz?

Özelikle BHA gibi koruyucu madde, kimyasal madde, tatlandırıcı içermeyen temiz içerikli D vitamini ürünleri tercih edilmelidir. Bebeğin yaşına göre damla mı sprey mi hangi ürünü daha rahat kullanabilecekse doktoruna sorularak seçim yapılmalıdır. Her markanın damlasında veya spreyindeki D vitamini dozu farklı olduğu için mutlaka doktorun söylediği doz dikkate alınarak kullanılmalıdır.

 

  • Çocuklar ve bebekler için D vitamini nasıl alınmalı? Hangi saatlerde? Öğünlerle mi? Aralarda mı?

Günlük D vitamini takviyesi sabah saatleri tercih edilebilir ancak illa şart değildir günün her saatinde verilebilir. Genellikle besinlerle birlikte verilmesinde sakınca yoktur.

D vitamini kaynağımız güneş olduğu için özellikle yaz aylarında güneş kremi süremeden öğle saatinde yaklaşık dakika güneşte kalmak günlük D vitamini ihtiyacımızı karşılamak için yeterlidir. Burada unutulmaması gereken ciltte sentezlenen D vitaminin emilmesi için güneşlendikten sonra bir kaç saat beklemek, ardından hemen duş almamak, cilde herhangi bir şey sürmemek gerektiğidir.


Kullanıcılar bunları da aradı:

 

Yayın Tarihi : 01/09/

Hormonlar arasında D vitamininin ayrı bir yeri vardır; çünkü ciltte güneş ışığına maruziyet sonucunda yapılabilmektedir. D vitamini iki şekilde bulunur. D2 vitamini, mantarda bulunan ergosterolün maddesinin, ultraviyole ışığa maruz kalmasından elde edilir ve doğada güneş gören mantarlarda bulunur. D3 vitamini ise insan cildinde sentezlenebilir.

Bunun yanında somon, orkinos ve ringa gibi yağlı balıklarda bulunur. Hem D2 hem de D3 vitamini gıda takviyesi olarak da üretilmektedir. Ciltte sentezlenen veya gıdayla alınan D vitamini biyolojik olarak etkisizdir. Sırasıyla karaciğer ve böbrekte çeşitli reaksiyonlardan geçtikten sonra aktif hale gelir.

D vitamini etkilerini esas olarak bağırsak ve böbrekte gösterir, ancak vücutta yaygın olarak birçok doku ve hücrede etkin olduğu bilinmektedir. Bağırsaklarda kalsiyum emiliminin çoğundan ve fosfor emiliminin bir kısmından sorumludur. Böbrekte ise kalsiyumun idrarla atılmasını engelleyen faktörlerden biridir.

“D vitamini eksikliği”, D vitamini düzeyinin 20ng/mL’nin altında olması şeklinde tanımlanır. D vitamininin ng/mL arasındaki değerleri de “D vitamini yetersizliği” kabul edilir. Buna göre, dünyanın birçok bölgesinde %  % arası D vitamini eksikliği bildiriliyor. Türkiye’de çocuk ve erişkin gruplarda çeşitli bölgelerde yapılan çalışmalarda D vitamini eksikliği oranı %14’ten %80’lere kadar çıkıyor. Çocuklarda, genç ve orta yaşlı erişkinlerde D vitamini yetersizliği benzer sıklıkta görülür. Gebelik ve emzirme sırasında D vitamini eksikliği riski artar.

D vitamini eksikliği nedenleri

Çocuk ve erişkinlerde D vitaminin ana kaynağı güneş ışığıdır. D vitamini içeren gıda çeşidi çok azdır ve ülkemizde D vitaminiyle güçlendirilmiş gıdalar da var. Buna göre D vitamini yetersizliğinin ana nedeni, yeteri kadar güneş ışığı alamamaktır. 30 koruma faktörlü bir güneş koruyucu krem sürülmesi, ciltteki D vitamini sentezini %95’ten fazla azaltır. Vücuttaki yağ miktarı arttıkça D vitamini düzeyi azalır, bu nedenle şişmanlık da D vitamini yetersizliği için önemli bir risk faktörüdür. Bunun dışında bazı pankreas, böbrek hastalıklarında veya kilo kaybı amacıyla ameliyat olmuş hastalarda D vitamini eksikliği görülme olasılığı vardır. Epilepsi ilaçları gibi birtakım ilaçlar da D vitamini eksikliğine yol açabilir.

D vitamini eksikliği: kemik erimesi, raşitizm

D vitamini eksikliği sonucunda bağırsakta kalsiyum ve fosfor emilimi azalır ve bunu telafi edebilmek için paratiroid bezlerinden paratiroid hormon salgılanmasında artış olur. Bu hormon, kandaki kalsiyumu normal sınıra getirebilmek için kemiklerden kana kalsiyum çeker ve idrardan da fazla miktarda fosfor atılmasına neden olur. Kemikler için çok önemli iki madde olan kalsiyum ve fosforun azalması, kemiğin yapısını zayıflatır. Kemikte yıkım artışı ve bunun sonucunda da kemik kaybı, yani “osteopeni” veya kemik erimesi, yani “osteoporoz” oluşur.

Çocuklarda görüldüğünde D vitamini eksikliği kemikte şekil bozukluklarına neden olur ve bu duruma raşitizm adı verilir. Ayrıca bu çocukların kaslarında da güçsüzlük vardır; ayağa kalkmakta ve yürümekte zorluk çekerler.

Erişkinde meydana geldiğinde ise kemik erimesi, ayrıca belli bölgelerde veya tüm kemik ve kaslarda ağrılar şeklinde kendini gösterir. Erişkindeki kas güçsüzlüğü, dengesizlik ve düşme eğilimini, dolayısıyla kırık riskini arttırır.

D vitamini eksikliğinin önlenmesi

D vitamininin ana kaynağı güneş olduğu için ilkbahar, yaz ve sonbaharda saat arasındaki hafif kızarıklık yapacak kadar güneşlenmek, yaklaşık IU D vitamini alınmasına eş değerdir. Enlem olarak 33˚’nin altında ve üstünde olan bölgelerde kış mevsiminde D vitamini üretimi hemen hemen hiç yoktur. Ülkemizin bulunduğu enlemde D vitamini üretimi Mayıs-Kasım ayları arasında gerçekleşir.

Kimler D vitamini eksikliği için taranmalı?

Kemik erimesi, kronik böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, bağırsakta emilim bozukluğu olanlar, iltihaplı barsak hastalığı olanlar, Crohn hastalığı, kilo kaybı için cerrahi geçirenler, kistik fibroz hastaları, epilepsi ilaçları, kortizon ve bazı mantar ilaçlarını kullananlar, hamile ve emzirmekte olan kadınlar, düşme öyküsü olan yaşlılar, travma olmaksızın kırığı olan yaşlılar, obez çocuk ve erişkinler, tüberküloz, sarkoidoz gibi hastalıkları, lenfoması olanlar D vitamini eksikliği açısından taranmalı.

Tarama yapılırken 25 (OH) vitamin D dediğimiz D vitaminine bakmak yeterlidir.

Günlük D vitamini ihtiyacı

Yaşları arası çocuklarda en az IU, 1 yaş üstü çocuklarda IU verilmesi önerilir, ancak kandaki D vitamini düzeyinin 30ng/mL’nin üzerinde tutulabilmesi için günlük alımın ortalama IU civarında olması gerekir.

Yaşları arasındaki erişkinlerde günlük en az IU, 50 yaşından büyüklerde ise günde en az IU D vitaminine ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak bu iki grupta da kandaki D vitamini düzeyinin 30ng/mL’nin üzerinde tutulabilmesi için günlük alım ortalama IU civarında olmalıdır.

Gebelerde ve emziren annelerde günlük ihtiyaç en az IU’dir, ancak kandaki D vitamini düzeyinin 30ng/mL’nin üzerinde tutulabilmesi için günlük alımın yine ortalama IU civarında olması gerekir.

Özellikle obez çocuk veya erişkinlerde, epilepsi ilacı veya kortizon alanlarda D vitamini takviyesinin tam olarak yapılabilmesi için de verilen dozun kata çıkartılması gerekir.

Tedavide D2 veya D3 vitamininden herhangi biri kullanılabilir, ancak daha etkin olması ve tedaviyi standardize etmek açısından D3 vitamini kullanımı tercih ediliyor.

D vitamini eksikliği, yetersizliği tedavisi

Eksik D vitamini (yani D vitamini<20ng/mL) için önce yükleme dozu verilir, daha sonra idameye geçilir. Yükleme için IU’lik D vitamini damla şişesinin tüm içeriğinin bir haftada (ister bir seferde ister bölünmüş olarak) alınması, 8 hafta böyle sürdürüp sonrasında günlük IU olan ( damla) idame tedavisine geçilmesi önerilir. D vitamini yağ içerikli bir madde olduğu için, ilacın tam olarak emildiğinden emin olunabilmesi için ya direkt içilmesi veya da ekmek gibi katı bir yemeğe damlatılıp yenmesi önerilir.

D vitamini emilimi besin alımından etkilenmez. Tedavide serum 25(OH)D vitamin düzeyini ng/mL seviyesinde tutulması hedeflenir. D vitamini ile birlikte yeterli kalsiyum alımı da sağlanmalı ( yaş mg/gün, >70 yaş mg/gün).

D vitamininin ülkemizde IU’lik damla formu, IU’lik ampul formu, genelde IU’lük hap formları ve nazal (burundan sıkılan) formları var. Damla yerine ampul kullanılması, planlanandan daha fazla D vitamini alınmasına neden olabilir. Buna bağlı olarak da D vitamini düzeyi çok yüksek değerlere ulaşabilir.

D vitamini düzeyinin ng/mL’nin üzerinde çıkması D vitamini zehirlenmesi olarak tanımlanır. Bu durumda vücutta kalsiyumun aşırı miktarda yükselmesi ve buna bağlı olarak kalp atımının çok yavaşlaması veya böbrek yetmezliği gibi durumlar ortaya çıkabilir. Dolayısıyla D vitamini hastaya uygun şekilde verilmeli, sık ve yüksek dozda uygulamalardan kaçınılmalı.

Sonuçta D vitamini özellikle kemik ve genel sağlığımız için de çok önemli bir hormon olup, vücudumuzda yeterli miktarda olması büyük önem taşır. Riskli olduğu düşünülen kişilerde düzeylerinin saptanması ve uygun şekilde yerine koyma tedavisi yapılması önerilir.

Doç. Dr. Dilek Yazıcı, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı


Bu yazının etiketleri: d vitamini

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

  • Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz.
  • İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz.
  • Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz.
  • Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz.
  • Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz.
  • Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz.
  • Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz.
  • funduszeue.info sitesine veya funduszeue.info adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz.
  • Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

  • Kimliğinizi teyit etme,
  • Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi.
  • İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması.
  • Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi.
  • Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması.
  • İlaç temini.
  • Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme.
  • Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi.
  • Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma.
  • Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması.
  • Araştırma yapılması.
  • Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi.
  • Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma.
  • Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi.
  • Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi.
  • Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

  • sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu,
  • sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu,
  • sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,
  • Özel Hastaneler Yönetmeliği,
  • Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği,
  • Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

  • Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme,
  • Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme,
  • Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme,
  • Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme,
  • Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme,
  • Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme,
  • Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme,
  • Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme,
  • İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “funduszeue.info” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

  • (i) ATATÜRK funduszeue.info funduszeue.info:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz,
  • (ii) Noter kanalıyla gönderebilir,
  • (iii) [email protected] adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya
  • (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak [email protected] ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, funduszeue.info web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI

D Vitamini Her Derde Deva Mı?

Ülkemizde yılda kaç adet D vitamini ampulü satılıyor, bunların ne kadarı reçeteli?

Şimdi tekrar bu konuya dönmemin nedeni ise yakında öğrendiğim ülkemizde D vitamini ampulü satış rakamlarının beni şoke etmesi. Geçenlerde kolay bulamayacağımı düşünüp bir arkadaşımdan ülkemizde D vitamini ampulü (içinde ünite Vitamin D3 var) satışlarının yıllara göre dağılımını ve bunların ne kadarının reçete ile satıldığını gösteren verileri istemiştim. Veriler önüme geldiğimde bir çığlık atıp yan odamda çalışan ve beraber gebelerde D vitamini desteği araştırması yaptığımız Doç. Dr. Gül Yeşiltepe Mutlu’ya gösterdim ilk; daha sonra da bir kaç arkadaşımla da konuştum bu rakamları. Uzatmadan söylersem yılında ülkemizde kutu, ’de kutu, ’de kutu, ’de kutu ve sıkı durun ’nın ilk 8 ayında ise kutu D vitamini ampul satılmış. Aslında benzer trend D vitamini damlası için de geçerli; ’de kutu D vitamini damlası satılırken, bu rakam ’de olmuş. Rakamlardaki artışa bakınca ’da kutu D vitamini ampul, kutu civarında D vitamini damla satılacağını öngörebiliriz. Bu arada bir kutu D vitamini ampulün 2,5 TL civarında olduğunu da belirtelim. Başka ülkelerle bu rakamları bire bir karşılaştırmak mümkün olmadı çünkü diğer ülkelerde tek başına D vitamini ampul satışlarını bulamadım.
Hiç kuşku yok ki bu rakamları yorumlamak ve neye yol açtığını söylemek için, ne kadarı çocuklara, ne kadarı erişkinlere satıldı, yüksek doz D vitamini kullananlarda görülen sorunlar neler? veya bir sorun görülüyor mu? gibi daha ayrıntılı bilgilere ihtiyaç var. Bununla birlikte ’den ’ya 5 kat artışın hastalıklar ve nüfus artışı ile ilgili olmadığını, bunun tamamen “D vitamini çılgınlığı” diyebileceğimiz ve bazı hekimlerin yol açtığı bir aşırı tüketimden kaynaklandığını söylemek mümkün.
Ülkemizde ilaç satış rakamları “Intercontinental Marketing Services Health” (IMS Health) veri tabanından elde edilebiliyor; yine buna benzer bir veri sistemi ile de reçete ile satılan miktarların projeksiyonu yapılabiliyor. Bu veriler, yılında kutu D vitamini ampul ilacının kutusunun (neredeyse onda biri) reçeteli satıldığını, büyük çoğunluğunun ise reçetesiz kişilere tarafından alındığını gösteriyor. Ne yazık ki D vitamini ampul çocuklar dahil reçetesiz satılan ilaçlar arasında ve en azından çocuklara reçetesiz verilmemesi için yaptığımız başvurulardan da bir netice alamadık.

D vitamini eksikliği pandemisi gerçek mi?

D vitamini ampul satış rakamlarının zihnimi meşgul ettiği günlerde The New England Journal of Medicine dergisinin 10 Kasım sayısında “D vitamini eksikliği pandemisi gerçek mi?” başlıklı bir yazı yayınlandı ve bu yazı tam da bu sorunun nereden kaynaklandığını anlatıyordu (funduszeue.info). Makalenin yazarları D vitamini konusunda en güvenilir referans olan Institute of Medicine (IOM) raporunun hazırlayıcısı olan bilim adamlarıydı (funduszeue.info).
Bu yazarlara göre hiç veya minimal güneş ışığı gören insanlarda ilk 1 yaşta günde ünite, yaş arasında , daha ileri yaşlarda ünite D vitamini almak yeterli ve bu dozda D vitamin alan kişilerin % 97,5’inde serum D vitamini düzeyini ng/ml üzerine çıkarmak mümkün. Yazarlar kendi raporlarında belirttikleri 20 ng/ml’in yanlış olarak bir eşik değer olarak yorumlandığını ve sanki kemik sağlığının korunması için tüm toplumun serum D vitamini düzeyinin 20 ng/ml üzerine çıkarılması gibi yine yanlış bir sonuç çıkarıldığını, oysa toplumun % 97,5’sinde gereken düzeyin 20 ng/ml ve altı olduğunu güçlü bir şekilde vurguluyorlar. Bu şekildeki yanlış yorumun toplum için eşik değeri 50 ng/ml düzeyine kadar çıkaracağının ve bunun için de zararlı etkiler için üst sınır olan günde ünite D vitamini alınmasının normal bir uygulama haline geleceğini ve bunun da riski olduğunun altını çiziyorlar.

Her doktora gidildiğinde kan D vitamin düzeyi bakmaya gerek var mı?

Sonuç olarak yazarlar D vitamininin yalnızda kemik sağlığı ile ilişkili etkilerine ait güvenilir veriler olduğunu, her derde deva gibi anlaşılan kemik dışı etkilerinin tartışmalı olduğunu, toplumun rutin izlemde D vitamini düzeyi bakılması ve gereksiz D vitamini kullanılmasından korunması gerektiğini belirtiyorlar.
Ne yazık ki ülkemizde bilimsel verilerden ve bu verilerin dillendiren hekimlerden çok konuştukları konularda hemen hiç araştırması/makalesi olmayan, konu ve konuklarını popülist yaklaşımlarla belirleyen televizyonların daimi konuğu olan hekimlerin sözü dinleniyor. Bize ise onların yol açtığı kaygıları ve yarattıkları içi boş umutların yol açtığı zorlukları düzeltmek kalıyor.
Uzun yıllardır D vitamini konusunda çalışmalar yapan ve D vitamini literatürünü yakından izleyen bir hekim olarak bir risk taşımayan hiç kimsede rutin olarak (her doktora gittiğinde mesela) kan D vitamini düzeyine bakmaya gerek olmadığını, insanların % 97’5’i için kan D vitamini düzeyinin 20 ng/ml arasında olmasının yeterli olduğunu, nadir durumların dışında ve yalnızca kan D vitamini düzeyini 30’un üzerine yükseltmek gibi yanlış hedeflerle D vitamini ampul içmeye gerek olmadığını bir kez daha hatırlatmak isterim.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası