Ergenekon davası 12 yılın ardından “örgüt yok” kararıyla nihayete ererken o dönemin toplu davalarındaki ortak yönleri ve davaları açanların şimdiki pozisyonlarını derledik.
Dönemin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ben bu davanın savcısıyım” dediği, AKP’nin parti olarak müdahil olduğu davanın gerçek savcıları bugün ya firari ya hapiste.
Kontrgerilladan gazetecilere uzanan Ergenekon davasının kısa hikayesi şöyle:
Ergenekon soruşturması, Trabzon jandarmasına geldiği iddia edilen “ihbar telefonunun” ardından 12 Haziran ’de Ümraniye’de bir gecekonduya yapılan operasyonda 27 el bombasının bulunmasıyla başladı.
Soruşturmanın ilk iddianamesini dönemin özel yetkili savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın hazırladı.
2 bin sayfalık iddianame 25 Temmuz ’de kabul edildi. Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk, Sedat Peker ve Sami Hoştan ile bazı emekli askerler ve dönemin İP yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 46’sı tutuklu 86 sanık yer aldı.
Yargılama devam ederken, genişleyen soruşturma için savcılar Ercan Şafak, Fikret Seçen, Mehmet Murat Yönder ve Cihan Kansız da görevlendirildi.
Devam eden operasyonların sonunda hazırlanan 23 ayrı iddianame tek dosyada birleştirildi. Sanık sayısı oldu. Davanın sanıkları arasında Veli Küçük de vardı, Türkan Saylan da…
Sanık sayısı artınca yargılamaların yapıldığı Silivri Cezaevi’nin giriş kapısının yaklaşık 50 metre yanında, sanık, izleyici ve avukat kapasiteli yeni salon yapıldı.
Faili meçhul cinayetler, yargısız infaz, işkence, köy yakmalar/boşaltmalar ve gözaltında kayıp olaylarından tanınan isimler davanın sanıkları arasındaydı.
İnsanlık suçlarından iddianamede sadece konjonktür gereği bahsedilirken, sanıklar “bu suçlardan” değil, “silahlı örgüt kurmak ve yönetmek” başta olmak üzere devlete karşı suçlardan yargılandı.
Faili meçhul cinayetler ve yargısız infazlarda yaşamlarını yitirenlerin yakınlarının davalara müdahil olma talepleri de reddedildi.
Örneğin, PKK itirafçılarından gizli tanık Emek’in ifadelerinde anlattığı, yazar Musa Anter ve DEP Milletvekili Mehmet Sincar cinayetlerine ilişkin bilgilere iddianamede yer verildi.
Gazi katliamı da Ergenekon soruşturması kapsamında yeniden gündeme geldi. Gizli tanık ifadesinde, Gazi mahallesi katliamı emrinin, Ergenekon sanığı Veli Küçük tarafından verildiğine işaret edildi.
Gazi Mahallesi katliamında yaşamını yitirenlerin yaptığı müdahillik başvurusu ise reddedilirken, Veli Küçük katliam emrini vermekten değil, katliamı “örgütsel amaçları için kullanmaktan” yargılandı ve berat etti…
Dava başladığında, kovuşturmanın genişletilmesini talep eden aydının açıklaması da, sonrasındaki buna dair talepler de karşılıksız kaldı.
Ergenekon davasında sık sık gündeme gelen konulardan biri de Hrant Dink cinayetiydi. Henüz hükme bağlanmayan Dink davasında Nisan ’de hazırlanan 3. iddianamede eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer'in de aralarında bulunduğu 27 kamu görevlisinin, cinayet şüphelisi askerlerin 15 Temmuz darbe girişiminde aktif rol aldığı tespitine yer verildi.
İddianameye göre, Hrant Dink cinayeti bir “araç suçtu” ve amaç da Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını başlatarak emniyetteki hakim yapı olmaktı. Ama bu tespit Ergenekon davasına yansımadı.
Sanıkların eylemine “Dink cinayetinin, Fethullah Gülen'in sapkın dini inançları referans alınarak başka bir düzen getirmek için başlangıç eylemi” tanımlaması yapılırken, Dink ailesince “sanıkların halen eksik kaldığı” talebi görmezden gelinmeye devam etti.
“Gizli tanıklık” uygulaması Ergenekon davasıyla yargı literatürüne girdi.
Davada 31’i gizli tanık olmak üzere tanığın beyanı alındı. PKK’nin eski yöneticilerinden Şemdin Sakık, ifade verdiği duruşmada Deniz isimli gizli tanığın kendisi olduğunu açıkladı. Gizli tanıkların kaçı aynı zamanda “açık tanıktı”, bilmiyoruz…
Gizli tanık ifadeleriyle yürüyen, siyasi duruma göre kararlarında değişiklik gösteren dava, 1 Temmuz ’da sona erdi.
TIKLAYIN - Ergenekon Davasında İkinci Karar: Örgüt Tespit Edilemedi
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kısa karara göre, “örgüt üyeliğiyle” suçlanan tüm sanıklar beraat etti.
Danıştay ve Cumhuriyet gazetesi saldırıları failleri Osman Yıldırım, İsmail Sağır ve Erhan Timuroğlu'na müebbet hapis cezası verildi. Danıştay saldırısını düzenleyen Alparslan Yıldırım'a ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Mahkeme, Yargıtay kararına ve savcının şu mütalaasına uydu:
“Ergenekon silahlı terör örgütünün varlığının, kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlanamadığı, bu nedenle de varlığı kanıtlanamayan örgütün liderliği, üyeliği ve örgüt adına suç işlenmesinin de söz konusu edilemeyeceği anlaşılmıştır. Bu haliyle bu dava kapsamında kovuşturmaya konu edilen 'Ergenekon' adlı bir terör örgütünün varlığı ispat edilememiştir.”
Yargılama sürecinde geçen yıllarda Saylan, MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu, tutuklu iş insanı Kuddusi Okkır, gazeteci İlhan Selçuk gibi birçok sanık davanın sonuçlandığını göremeden hayatını kaybetti.
12 yıllık hikayenin sonunda bu “macerayı” başlatan, yani davayı açan savcılara ne oldu?
Kamuoyunda en bilinen isimler olan üç savcı Zekeriya Öz, Fikret Seçen ve Cihan Kansız firari.
Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında “silahlı terör örgütüne üye olma” yargılanan Mehmet Ali Pekgüzel’e 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.
Ercan Şafak’a aynı suçtan 9 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Mehmet Murat Yönder ve Nihat Taşkın’ın yargılaması sürüyor, ikisi de tutuklu.
Ergenekon’dan üç yıl sonra “Balyoz” başladı, bu kez bir gazete haberi ve “bavulla”.
Darbe planı olduğu iddia edilen “Balyoz”, ilk olarak Taraf gazetesinin 20 Ocak 'daki haberinde açıkladığı tarihli “Balyoz Harekât Planı” başlıklı sayfalarla gündeme geldi.
5 bin sayfalık “belgelerde” Fatih ve Beyazıt camilerinde bomba patlatılarak hükümetin sıkıyönetim ilan etmeye zorlanması, Yunanistan hava sahası üzerinde bir Türk jetinin düşürülerek halkın galeyana getirilmesi ve darbe sonrası önceden ismi belirlenen kişilerin tutuklanması gibi planların olduğu ileri sürüldü.
Taraf gazetesinin yazarı Mehmet Baransu, 30 Ocak 'da elindeki belgeleri bir bavul içerisinde o dönem Beşiktaş'ta bulunan İstanbul Adliyesi’ne teslim etti.
Özel yetkili savcılar, beş bin sayfayı bir ayda “inceledi” ve 22 Şubat 'da ilk gözaltı dalgası başladı. Dönemin ruhuna uygun olarak “dalga dalga” ilerleyen operasyonlar sonucu, dava açıldı, ilk duruşma 16 Aralık ’da görüldü.
Dava 21 Eylül ’de tamamlandı, Davanın bir numaralı sanığı emekli 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan ile Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek ve Emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halil İbrahim Fırtına'ya darbe girişiminde bulundukları iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Ardından eksik teşebbüste bulundukları gerekçesiyle cezaları 20 yıl hapis cezasına düşürüldü.
AYM, 18 Haziran ’te verdiği kararla Balyoz davası sanığının başvurusu üzerine verdiği kararda dijital veriler ve sanık dinlenilmesiyle ilgili konularda haklarının ihlal edildiğine hükmetti.
31 Mart 'te Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" yönünde verdiği kararın ardından yeniden görülen "Balyoz Planı" davasında sanık hakkında beraat kararı verdi.
Bu dava da 12 yılın ardından beraat kararıyla sonlandı, dosya Yargıtay’da.
KCK adı altında açılan davalar, diğer “torbalardan” farklı olarak ayrı ayrı görüldü ve bazıları halen devam ediyor.
Birçok farklı ilde aynı adla açılan davalarda yüzlerce Kürt aydın, siyasetçi, gazeteci yargılandı.
Örneğin KCK basın davası İstanbul’da başladı, 'in Aralık ayında Dicle Haber Ajansı, Özgür Gündem, Azadiya Welat, Demokratik Modernite ve Fırat Dağıtım gibi Kürt basınına yönelik yapılan operasyonda 46 çalışan gözaltına alındı, 32'si tutuklandı.
Avukat Özcan Kılıç, bu davanın son duruşmasında, soruşturmayı yürüten emniyet görevlilerinin bu davada yargılanan gazetecilere “komplo” kurduğu iddiasıyla İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın akıbetinin sorulmasını istedi. Mahkeme talebi kabul etti, dava sürüyor.
“KCK ana dava” olarak anılan Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada ise Mayıs ’de Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, mahkemenin sanığa verdiği hapis cezasından 89’unu onadı.
'da açılan davada, aralarında dönemin Barış ve Demokrasi Partisi’nden (BDP) eş genel başkanlar, milletvekili, belediye eş başkanları, meclis üyeleri, siyasetçiler, insan hakları savunucuları, gazeteci ve aydınların bulunduğu kişi yargılanıyordu.
28 Mart ’de kararını açıklayan Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi 16 kişiye 21’er yıl, 95 kişiye 1 yıl 2 aydan 18 yıla kadar hapis cezasına hükmetti.
Torba davaların içerisinde, halen yargı tehdidi altında olan sanıklara sahip olan sadece KCK davaları kaldı.
Hapis cezaları onanan ve birçok sanığının hapiste olduğu KCK davaları, diğer “torbalara” göre devletin tutumunun değişmediğinin kanıtı. (AS)
Poyrazköy davası | |
---|---|
Mahkeme | İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi |
Davacı | Kamu adına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı |
Davalı | toplam 85 sanık |
İddia | Silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin ortadan kaldırmaya teşebbüs Poyrazköy'de bulunan mühimmat Kafes Eylem Planı |
Poyrazköy iddianamesi 27 Ocak 'da İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.[56][57] Davanın ilk duruşması 9 Nisan 'da Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde yapıldı.[58] 17 sanıklı dava daha sonra şu davalarla birleşti.
Agos gazetesi, sanıklarda gazete abonelerinin listesinin ele geçirildiğini gerekçesiyle müdahillik talebinde bulundu, talebi oy çokluğuyla kabul edildi.[69] Adana, Konya, Aksaray, Ankara ve Kayseri barolarına bağlı avukatların müdallik talepleri ise kabul edilmedi.[70]
Poyrazköy davası, Deniz Kuvvetleri içerisindeki bir cuntanın planladığını öne sürülen bir dizi yasadışı eylemi konu almıştır. Kafes eylem planına ilişkin belgelere, Ergenekon yargılaması çerçevesinde yapılan aramalarda, Ergenekon sanığı Levent Bektaş'ın bilgisayarında ulaşıldığı öne sürüldü.[71] Eylem planıyla, özellikle Türkiye'de yaşayan gayrimüslimlere yönelik şiddet eylemleri tasarlandığı ve bu suretle mevcut hükûmetin özellikle dış politikada yalnızlaştırılmasının hedeflendiği iddia edilmiştir. Planın ayrıntılarında, gayrimüslimlere yönelik çeşitli suikast, kundaklama ve tehdit faaliyetleri, Koç müzesinde sivillere yönelik sansasyonel bir bombalama eylemi bulunduğu iddia edilmiş ve 10 Mayıs 'da Koç müzesinde bulunan TNT kalıplarıyla planlanan bombalama eylemi de bu çerçevede değerlendirilmiştir. Eylem planının Yarbay Ercan Kireçtepe tarafından hazırlandığı ve Koramiral Kadir Sağdıç yönetimindeki hücreler tarafından icra edileceği de ileri sürülmüştür.[72][73] Poyrazköy'le birleştirilen ve "amirallere suikast" olarak bilinen davanın sanıkları ise Ergenekon'un Karargâh Evleri yapılanmasında yer almak, uyuşturucu madde bulundurmak, kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek gibi suçlamalarla yargılanıyorlar.[74]
Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 Ekim tarihinde verilen 84 sanıklı dava kararında, sanıkların üzerlerine atılı suçu işlemedikleri gerekçesiyle beraatlerine karar verildi.[75].
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde altı yıldır devam eden Ergenekon davası bugün sonuçlanıyor. 66’sı tutuklu sanıklı, 23 iddianameli davada savcı, 64 sanık için ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istedi.
Peki dava nasıl başladı, kaç kişi yargılanıyor, suçlamalar ne, duruşmalarda neler yaşandı?
Ergenekon soruşturması, Trabzon jandarmasına geldiği iddia edilen bir ihbar telefonunun ardından 12 Haziran ’de Ümraniye’de bir gecekonduya yapılan operasyonda 27 el bombasının bulunmasıyla başladı.
İstanbul Cumhuriyet Savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından hazırlanan ilk iddianame, 25 Temmuz ’de kabul edildi.
Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk, Sedat Peker ve Sami Hoştan ile bazı emekli askerler ve İP yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 46’sı tutuklu 86 sanık hakkında hazırlanan iddianame, 2 bin sayfaydı.
Birinci Ergenekon davası, Başkan Köksal Şengün, üye hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu’ndan oluşan mahkeme heyetiyle, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki küçük salonda, 20 Ekim ’de başlandı.
Yargılama devam ederken, genişleyen soruşturma için savcılar Ercan Şafak, Fikret Seçen, Mehmet Murat Yönder ve Cihan Kansız da görevlendirildi. sayfalık ikinci iddianame, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nce 25 Mart ’da kabul edildi.
İddianamede, emekli orgeneraller Şener Eruygur, Hurşit Tolon, emekli Tuğgeneral LeventErsöz, gazeteciler Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, eski Ankara Ticaret Odası Başkanı CHP Milletvekili Sinan Aygün, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Adil Serdar Saçan, eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, emekli Albay Arif Doğan ve eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün eşi Ferda Paksüt sanık olarak yer aldı.
19’u tutuklu, 36’sı tutuksuz sanık ile hakkında yakalama kararı bulunan Turan Çömez olmak üzere toplam 56 sanık hakkında dava açıldı.
37’si tutuklu 52 sanık hakkında hazırlanan 3. Ergenekon iddianamesi de 5 Ağustos ’da kabul edildi.
Eski Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri emekli orgeneral Tuncer Kılınç, emekli Orgeneral Kemal Yavuz, eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin ve yazar Yalçın Küçük de bu davanın sanıkları arasında yer aldılar.
İddianamede Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Kazım Genç müşteki sıfatıyla yer alırken, Sivas Ermeni cemaati lideri Minas Durmazgüler ile Ermeni Patriği Mesrob Mutafyan ise mağdur olarak yer aldı.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ve Agos gazetesi de davanın müdahilleri.
Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” iddianamesi 20 Ekim ’de kabul edildi.
Planın, emekli Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı ve avukat Serdar Öztürk’ün Ankara’daki ofisinde bulunduğu öne sürüldü.
12 Haziran seçimlerinde milletvekili seçilen Balbay ve Prof. Dr. Haberal’ın tahliye edilmesini yönünde oy kullanan, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün 13 Temmuz ’de Bolu’ya atandı.
25 Temmuz ’den itibaren heyete Hasan Hüseyin Özese başkanlık yapıyor.
Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi’nce işletilen internet siteleri ve İnternet Andıcı’na ilişkin YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, tümgeneraller Hıfzı Çubuklu ve Mustafa Bakıcı, emekli korgeneraller Mehmet Eröz ve İsmail Hakkı Pekin’in de aralarında bulunduğu 22 sanık hakkında da iddianame düzenlendi.
İddianamenin kabulüne 29 Temmuz ’de karar veren İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, bu davayı İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasıyla birleştirdi.
Mahkeme, belgelerde adı geçen eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu ve Başbuğ, 6 Ocak ’de tutuklandı.
27 Nisan ’deki duruşmada ilk iki Ergenekon davası birleşti. İlerleyen dönemde, Ergenekon ana davasında 23 iddianame toplandı.
Soruşturmanın genişlemesiyle sanık sayısının artması üzerine duruşma salonunun yetersiz kalınca, Silivri Cezaevi’nin giriş kapısının yaklaşık 50 metre yanında, sanık, izleyici ve avukat kapasiteli yeni salon yapıldı.
Dava süresince dört sanık yaşamını yitirdi.
Tutuklu iş insanı Kuddusi Okkır hastalığının son evresindeki sağlık sorunları nedeniyle tahliyesinden sonra, tutuksuz sanık İlhan Selçuk savunmasını yapamadan, tutuksuz sanıklarından Engin Aydın ve Murat Özkan da yine savunmalarını yapamadan yaşamlarını kaybetti.
“Gizli tanılık” uygulaması ilk kez bu davayla başladı. Davada 31’i gizli tanık olmak üzere tanığın beyanı alındı.
PKK’nin eski yöneticilerinden Şemdin Sakık, ifade verdiği duruşmada Deniz isimli gizli tanığın kendisi olduğunu açıkladı.
İddianamelerde, Kürt illerindeki binlerce faili meçhul cinayet, yargısız infaz, işkence, köy boşaltmalar ve kayıplar konusunda bir suçlama yer almadı. Faili meçhul cinayetler ve yargısız infazlarda yaşamlarını yitirenlerin yakınlarının yaptıkları müdahillik başvurularının çoğu reddedildi.
İlk iddianamede ayrıntılı olarak yer alan Silopi kayıpları Ebubekir Deniz ile Serdar Tanış, Vedat Aydın, Mehmet Sincar, Musa Anter ve Savaş Buldan’ın katledilmesi olayları sebebiyle aileler de müdahillik talebi ile başvuruda bulundu.
İkinci iddianamede PKK itirafçılarından gizli tanık Emek’in ifadelerinde yazar Musa Anter ve DEP Milletvekili Mehmet Sincar cinayetlerine ilişkin bilgilere yer verildi.
Gazi katliamı da Ergenekon soruşturması kapsamında yeniden gündeme geldi. Ergenekon iddianamesindeki gizli tanık ifadesinde, Gazi mahallesi katliamı emrinin, Ergenekon sanığı Veli Küçük tarafından verildiğine işaret edildi. Gazi Mahallesi katliamında yaşamını yitirenlerin yaptığı müdahillik başvurusu da reddedildi. (AS)
* Haberi yaparken, Vatan, Özgür Gündem, BBC Türkçe’den yararlandık.
101056 101057 101058 101059 101060
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası