Hamilelik döneminde anne adayının hormonlarında, vücudun gebeliğe kendini hazırlaması ve bunu takiben de vücudun kendisini doğuma hazırlaması sürecinde özellikle hormonlarda çok şiddetli inişler ve çıkışlar görülebilir. Bu dalgalanmalar aynı anda farklı olgulara sebebiyet verebilirler. Progesteron ve östrojen hormonlarındaki dalgalanmalar üşüme durumunu tetikledikleri gibi, sıcak basması ile birlikte terlemeye de sebebiyet verebilirler.
Hamilelikte üşümeyi, birçok anne adayının karşı karşıya kaldığı; aynı zamanda da altında yatan başka nedenlerin olabileceğinin unutulmaması gereken bir durum niteliğinde değerlendirmek gereklidir.
Özellikle hamileliğin ilk aylarında görülen üşüme durumunun belirtileri, normal zamanlardaki üşüme durumu ile aynı niteliktedir.
Bunlar;
Hamilelikte üşüme durumu birçok farklı sebebe bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu olgunun altında başka ve ciddi nitelikte hastalıklar olabileceği için mutlak suretle dikkate alınmalıdır.
Hamilelikte üşüme titreme nedenleri aşağıdaki gibidir;
Hamilelikte üşüme durumu, anne adayında ilk olarak titreme belirtisi ile kendisini göstermektedir. Bu durumdan ziyade, üşümeye sebebiyet veren olgunun belirlenmesi oldukça önemlidir. Zira tiroid hastalıkları, anemi ismi ile de bilinen kansızlık problemi ya da enfeksiyon durumu söz konusu ise; bunlar da üşümeye sebebiyet vereceklerdir. Bu sebeple gebelik takibini yapan jinekolog, bazı test ve tahlillerden faydalanacaktır.
Bunlar;
Hamilelikte üşüme durumunun alınan önlemlere rağmen geçmemesi, sürekli olarak tekrarlaması gibi durumlarda uzman doktor tarafından uygulanan test ve tetkiklerin ardından tedavi süreci başlatılmaktadır.
Gebelikte görülen üşüme durumu, altında yatan farklı sebepler olabilmesi ihtimali ile ciddiye alınması gereken bir olgudur. Hamilelikte üşümenin altında tiroid ya da anemi problemi yatıyor olabilir. Bu sebeple mutlaka alanında uzman bir hekim ile iletişime geçilerek kan tahlili yapılması ve gerekli değerlendirmelerden sonra çeşitli önlemler alınmalıdır.
Tiroid ve anemi gibi problemler anne sağlığına ek olarak bebeğin de sağlığını olumsuz etkilemektedir. Bebek sağlıklı bir şekilde doğsa bile gelişim geriliği görülebilir.
Anne adaylarında gebeliğe bağlı olarak birinci trimester ismiyle bilinen ilk üç aylık dönemde ve doğumun yaklaştığı süreci de kapsayan üçüncü trimester yani son üç aylık dönemde hormonal değişimleri daha sık ve ani bir şekilde görülmektedir.
Bununla birlikte dikkat edilmesi gereken birçok nokta bulunmaktadır.
Gebelikte üşümeye iyi gelmeyen faktörler kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.
Bunlar;
Hamilelikte üşüme durumu için öncelikle gebeliğin takibini sağlayan kadın hastalıkları ve sağlığı uzmanı yani jinekolog ile iletişime geçilmeli, ardından ise hekimin de uygun görmesi durumunda endokrin uzmanına gidilerek gerekli test ve tetkiklerin yapılması talep edilmelidir.
Her hastalıkta olduğu gibi, bu durumda da erken tanı konması önemlidir. İçinde bulunulan hassas durum göz ardı edilmeyerek, zaman kaybetmeden hekime başvurulmalıdır.
Tüp bebek transfer sonrası tutunma belirtileri çiftlerin en çok merak ettikleri ve bilmek istedikleri konuların başında gelmektedir. Tüp bebek tedavisiyle hamile kalan hastaların bir çoğunda herhangi bir belirti ortaya çıkmamaktadır. Ancak çiftler embriyo transferi sonrasında gebelik testi yapılıncaya kadarki sürede embriyonun tutunmasına işaret edebilecek bazı belirtilerin gerçekleşmesini beklemektedir. Çiftlerin tüp bebek transfer sonrası tüp bebek tutma belirtileri veya tedavi başarısızlığı olabileceğini düşündükleri belirtilerin başında “Transfer sonrası adet olacakmış gibi ağrı, dondurulmuş embriyo transferi sonrası kasık ağrısı, transferden sonra karın ağrısı, transferden sonra bacak ağrısı, transfer sonrası mide bulantısı, embriyo transferi sonrası bel ağrısı” gelmektedir.
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi gerçekleştikten sonra çiftler için heyecanlı süreç başlamaktadır. Doğal olarak çoğu çift bu süreçte embriyo transferi sonrası hamilelik belirtileri olabilecek bazı durumların ortaya çıkmasını beklemektedir. Birçok hasta herhangi bir belirti olmadığında tedavisinin başarısızlıkla sonuçlandığını düşünmektedir. Özellikle adet dönemine yakın günlerde ortaya çıkan ağrılara benzer şikayetler gelişmeye başladığında, kadınlar gebelik ihtimallerini neredeyse imkansız görebiliyor; ancak bu düşünce kesinlikle yanlıştır.
Tüp bebek transfer sonrasında hafif kasık ağrıları, lekelenme, vücutta şişkinlik hissi gibi belirtiler birçok kadında ortaya çıkabilmektedir. Ancak bu durum embriyonun tutunup tutunmadığını gösteren bir durum değildir. Sonuç olarak gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediğini gösteren herhangi bir “tüp bebek transfer sonrası tutunma belirtisi” yoktur.
Embriyo transferi sonrası tutunma yaklaşık olarak transferin 2.günü başlar, transferin 6-7. gününe kadar devam eder. Embriyonun rahim iç zarına tutunma sürecinde çok sayıda moleküler düzeyde mekanizma rol oynamaktadır. Embriyonun tutunma şansını artırmak amacıyla embriyo transferinden önce rahim kalınlığının yeterli düzeye ulaşması ve embriyonun tutunma sürecinde rol oynayan moleküler mekanizmaları düzenleyebilmek için bazı ilaçlar (östrojen ve/veya progesteron içerikli ilaçlar) kullanılmaktadır.
Embriyonun rahme tutunması herhangi bir belirtiyle anlaşılamamaktadır. Ancak embriyonun rahme tutunması sürecinde lekelenme tarzında kanamalar olabilmektedir. Bu lekelenme tarzındaki kanamalara “tutunma kanaması” denilmektedir. Tüp bebek transfer sonrası tutunma belirtileri için söylenebilecek tek belirti tutunma kanaması olabilir, ancak her lekelenme tarzında kanaması olan kadında embriyonun tutunduğunu söylemek mümkün değildir.
Tüp bebek transfer sonrası tutunma belirtileri kadar tüp bebeğin tutmadığının nasıl anlaşılabileceği de bir o kadar merak edilmektedir. Embriyo transferi sonrasında rahim iç zarını düzenleyen ilaçlar kullanıldığı için çoğu zaman embriyo tutunmasa bile adet görülmesi beklenmiyor. Çünkü bu ilaçlar kadınlarda adet görülmesini engellemektedir.
Sonuç olarak tüp bebeğin tutmadığı embriyo transferinden 12 gün sonra yapılan kanda gebelik testiyle anlaşılabilmektedir.
Tüp bebek tedavisi uyguladığımız hastaların en sık sordukları soruları sizler için cevapladık.
Tüp bebek transfer sonrası süreçte herhangi bir kanama beklenmemektedir. Embriyonun rahim zarına tutunması sırasında lekelenme tarzında ufak kanamalar olabilmektedir. Kanama miktarı artarsa veya taze kırmızı renkte kanama olması durumunda doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.
Embriyo transferi sonrasında gebelik testi negatif çıkan kadınlarda rahim zarını güçlendirmek amacıyla verilen ilaçlar adet görmeyi engellemektedir. İlaçlar kesildikten sonra adet görülecektir.
Embriyo transferi sonrasında vücut ısısında herhangi bir değişiklik beklenmemektedir. Ancak progesteron içerikli iğneler kısa süreli vücut ısısında geçici artışa neden olabilmektedir.
Steril şartlarda yapılmayan işlemlere bağlı olarak enfeksiyon gelişebilir, bu nedenle ateş, karın ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu durumda mutlaka doktorunuzla iletişime geçmeniz gerekmektedir.
Transfer sonrası belirtiler belirtmiş olduğumuz gibi en merak edilen konuların başında gelmektedir.
Tüp bebek transfer sonrası günlere göre süreç nasıl ilerlemektedir?
Embriyo transferi sonrası 1.gün; embriyo, kendini çevreleyen kabuktan ayrılmaya başlar.
Embriyo transferi sonrası 2.gün; embriyo, rahim iç zarına tutunmaya başlar.
Embriyo transferi sonrası 3.gün;transferin 3. gün belirtilerinde, embriyo rahim iç zarının daha derin kısmına doğru ilerlemeye ve tutunmaya çalışır.
Embriyo transferi sonrası 4.gün;transferden sonra 4.gün belirtilerinde en önemli durum embriyonun rahim iç zarına doğru tutunma süreci devam etmektedir.
Embriyo transferi sonrası 5.gün; artık tutunma süreci tamamlanır ve transferin 5. gün belirtileri embriyoyu oluşturan hücrelerin farklılaşarak bebeği ve bebeğin eşini oluşturma aşamasına geçişidir.
Embriyo transferi sonrası 6.gün; embriyodan salgılanan hcg hormonunun kana karışmaya başlaması transferden sonra 6.gün belirtilerinin en önemli kısmıdır.
Embriyo transferi sonrası 7-9.gün; embriyonun büyüyerek gelişimini devam ettirmesi ve hcg üretimini giderek arttırması tüp bebekte 7.gün belirtilerindendir.Embriyo transferi sonrası 10-11.gün; artık kanda beta hcg hormonun yeterli düzeyde saptanacak seviyeye ulaşması transferin 10.gün ve transferin 11. gün belirtilerinden en kritik olanıdır.
Yayınlanma:
Mide yanması, sık idrara çıkma ve yorgunluk… Bu belirtiler bazı durumlarda hamileliğin habercisi olabiliyor. Konu ile ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Bülent Tıraş, hamilelik döneminde birçok kadında gözlenen belirtileri sıraladı. Ancak unutmamak gerekiyor ki, nadiren de olsa bu belirtilerin nedeni gebelik olmayabiliyor.
İŞTE HAMİLELİĞİN 10 TEMEL BELİRTİSİ
Adet gecikmesi
“Gebelik belirtilerini detayları ile şöyle sıralayabiliriz; adet gecikmesi anne adaylarının adet dönemi geciktiğinde ilk akla gelen gebeliğin en önemli habercisidir. Ancak her adet gecikmesi de bize gebe” olduğumuzu göstermez. Gebeler doğum kontrol ilacı kullanıyorlarsa bir telaşa kapılırlar. Fakat telaş edecek bir durum yoktur. Araştırmalara göre gebelik ihtimali olan anne adayları ilacı bırakmadan test yaptırarak emin olabilir ve doğum kontrol hapını bırakabilir.”
İLGİLİ HABERHamileyken hamile kaldı
Hamilelik Hissi
“Bazı kadınlar hamile olduğunu erken dönemde hissettiğini ifade eder. Bu hisler duygu değişimi, yorgunluk, dalgınlık, kasık ağrısı gibi normal hayatımızın dışındaki farklılıklar Anne adayına gebe olduğunu hissettirir.”
Yorgunluk
“Bu dönemde Anne adayı kendini yorgun ve bitkin hissederler. Yorgunluk kişinin uykuya düşkünlüğünü artırır ve aktif olmasını engelleyebilir. Ancak korkulacak bir durum değildir tam tersi dinlenerek istirahatın tadını çıkarmanızı öneririz.”
İLGİLİ HABERHamilelik diyabeti ile ilgili doğru bilinen 10 yanlış
Sık İdrara Çıkma
“Hamilelik nedeniyle büyümeye başlayan rahmin idrar torbasına yaptığı baskı sonucunda daha sık idrara çıkma ihtiyacı doğmaktadır. Anne adayı ve etrafındaki yakınları bu durumu fark ederler. Gebelik döneminde anne adayı fazla sıvı tükettiği için idrara çıkma artması normaldir.”
Bulantı
“Bulantı ve kusma bu dönemde bazı adaylarda görülmektedir. Sabahları daha çok hissedilen bulantı gebe kişiye oldukça rahatsızlık verir. Aslında hamile olan kişinin gün içinde sık sık ve azar azar bulantıyı bastıracak gıdalar tüketerek bu duruma engel olabiliriz. Gebelik herkeste aynı belirtileri göstermez. Bulantı ve kusma belirtisi de herkeste aynı olmaz. Vücut gebeliğe alıştıktan sonra bu süreç devam etmeyecektir.”
Göğüs Hassasiyeti
“Göğüsler gebelik döneminde farklılıklar gösterdiği için erken gebelik belirtilerinin başında gelir. Çünkü bu dönemde gebe kadının göğüslerinde şişme (büyüme), hassasiyet ve egzersiz sırasında, giyinme ve duş alırken rahatsızlık verir.”
İLGİLİ HABERMeme ağrısı meme kanseri belirtisi mi?
Baş Dönmesi
“Ani ayağa kalkma, merdiven çıkarken ve fazla ayakta kalan gebelerde baş dönmesi olabilir. Hamilelik döneminde kan basıncının normal hayatımızdan daha düşük olması nedeniyle baş dönmesi olabilir. Düzgün beslenme, sıvı alma ve dinlenme ile düzelebilecek bir durumdur.”
Aşerme-Tiksinti
Gebelik döneminde kadınların yiyeceklere karşı çok fazla arzulaması veya tiksinti duyması ilk üç ayda görülmektedir.”
Mide Yanması-Kabızlık
Bu dönemde gebenin hormonlarındaki değişiklikler nedeniyle sindirim sistemimizde değişir. Buda mide yanması ve kabızlık gibi rahatsızlıklar olabilir. Ancak tedavisi bulunmaktadır. Hekimimizin önereceği mide yanmasını önleyici antiasit içeren tabletler ile bu dönemi rahatlatabiliriz. Aynı zamanda lifli besinler tüketerek kabızlığı da önleyebiliriz.
İLGİLİ HABERHamilelerde ruh hali
Yüksek Vücut Isısı
Gebelikte gebelik hormonları nedeniyle vücut ısısında yükselme olur. Bu durum gebeliğin işaretidir. Normal insanların vücut sıcaklığı ile gebe olan insanların vücut sıcaklığı farklılık gösterir. Anne adaylarının vücut sıcaklığı 37 derecenin üstünde olabilir. Bu durum korkulacak bir şey değildir. Ancak anne adayı yine de temkinli davranmalıdır. Çok kalabalık ortamlardan uzak durarak muhtemel olabilecek hastalıklardan kendini korumuş olur.
annebüyümeEgzersizgebelikHaberhamilehamilelikkabızlıkmeme kanseri
Ayak üşümesi, kişiden kişiye farklılık gösterebilirken vücudun soğuk havalar karşısında gösterdiği doğal bir tepki olarak bilinmektedir. Bazı durumlarda tıbbi bir sorun olarak da karşımıza çıkabilir ve tedavi edilmesi gerekebilir. Vücudun sıcaklık seviyesi düştüğünde el ve ayaklarda bulunan kan damaları daralır. Kan, iç organları sıcak tutmaya çalıştığından bu durum ayakların üşümesine neden olur.
Vücut yağ oranı az olan kişilerde bu şikayetler daha fazla görülebilmektedir. Üşüme nedenleri sadece vücut sıcaklığına bağlı olmadığı için bu durum; şeker hastalığı, kansızlık ve farklı rahatsızlıkların oluşması durumunda da ortaya çıkabilir. Yaşanılan bu durumun bir sağlık sorunu olup olmadığını öğrenebilmek için uzman bir hekimden destek alınması ve muayene olunması gerekmektedir. Ayrıca, ayak üşümesinin nedenleri şu şekildedir:
Dolaşım Sorunları
En fazla görülen nedenler arasındadır. Dolaşımdan kaynaklı durumlarda, sıcak kanın yeterli seviyede ayaklardaki kan damarlarına ulaşmaması bu bölgelerde üşüme sorununu ortaya çıkarmaktadır.
Anemi (Kansızlık)
Üşüme nedenleri arasında karşımıza çıkan farklı bir durum da kansızlıktır. Vücuda oksijen iletmekle sorumlu kırmızı kan hücrelerinde eksilme olması ile ortaya çıkan bu durum, vücutta farklı problemlere ve üşümelere neden olabilir.
Diyabet (Şeker Hastalığı)
Diyabet hastalığı, tedavi edilmediği durumlarda sinir dokularında sorunlara neden olabilir. Bu duruma neden olarak ayaklarda hissizlik görülebilir. Hasta ayak bölgesindeki sıcaklığı hissetmekte sorun yaşadığı için üşüme durumundan şikayet edebilmektedir.
Hamilelik Dönemi
Kadınlar, hamilelik dönemlerinde ayak üşüme sorunları ile karşılaşabilir. Bu durumu oluşturan pek çok sebep olabilmektedir. Hamilelik döneminde hormon seviyesinde farklılıklar oluştuğu için bu durum sinir sistemini etkiler ve kan akışı azalabilir. Bu gibi durumlarda kişide üşüme görülebilir.
Periferik Arter Hastalığı
Damarlarda daralma ve tıkanma gibi damar hastalıkları nedeni ile ayak bölgesine yeterli seviyede kan ulaşamayabilir. Bu durumda ayak bölgesine giden oksijende de bir azalma görülmektedir. Bu nedenle ayaklarda üşüme sorunu oluşabilir.
Karaciğer ve Böbrek Sorunları
Vücutta bulunan zararlı maddeleri temizleyen böbreklerde ya da karaciğerde fonksiyon kaybı yaşandığı zaman kandaki zararlı maddeler artar. Bu durumda dokular ve sinirler zarar görebilirken üşüme durumları veya farklı hastalıklarda meydana gelebilir.
Sürekli ve uzun süre devam eden üşüme durumları farkı nedenlere bağlı olarak gelişebileceği için kişinin uzman bir doktor tarafından muayene edilmesi gerekmektedir. Ayak üşümesibelirtileri şu şekildedir;
Ayrıca bazı ciddi sorunlarda bu duruma eşlik edebilmektedir. Aşağıda verilen sorunların herhangi birinin oluşması durumunda kişinin uzman bir doktora gitmesi önerilmektedir. Üşüme durumlarına eşlik eden diğer sağlık problemleri şu şekildedir;
Kadın ve erkek fark etmeksizin her yaşta görülebilecek ve kişileri etkileyebilecek bir durumdur. Soğuk iklim koşullarında yaşayan kişilerde daha çok görülebilen bu durumun kişileri etkilediği diğer faktörler şu şekildedir;
Kişinin ilk önce bir uzman tarafından muayene edilip hastalığın altında yatan problemin belirlenmesi ve belirlenen rahatsızlığa göre tedavisinin yapılması gerekmektedir. Üşüme sorunu, soğuk havaların etkisi ile meydana gelebilir. Bu gibi durumlarda bölgenin sıcak tutulması, kalın çorap veya ayağa giyilen diğer ürünlerle desteklenmesi sonucu üşüme sorununun önüne geçilebilir. Farklı rahatsızlıklar nedeni ile oluşan üşüme sorunlarında ise bir takım egzersizler ve öneriler bulunmaktadır. Kan dolaşımının hızlanması ve normale dönmesi için bazı egzersizler yapılabilir. Yapılan egzersizler, kalp ve akciğer hastalıkları ile birlikte farklı hastalıklara da fayda sağladığı gibi bu sorunların ortaya çıkmasını önlemektedir. Anemi problemi ile oluşan üşüme sorunları, doktor tarafından önerilen bazı ilaçlarla tedavi edilebilir.
Üşüme sorunlarını oluşturabilecek bazı etken faktörler ve hastalıklar bulunmaktadır. Bu hastalıkların arasında en sık görüleni ise anemi yani kansızlıktır. Anemi hastalığı, kırmızı kan hücrelerinin azalması durumlarına karşımıza çıkmaktadır.
Soğuk havalarda üşüme sorununu çözüme kavuşturabilmek için bazı yöntemler bulunmaktadır. Soğuk havada ayakları ısındırmanın yolları şu şekildedir; • Kalın çorap ve terlik giymek • Ayakların uzatılarak egzersiz uygulamak • Sigara ve tütün ürünleri kullanmamak • Doktor tarafından verilen ilaçların kullanılması • Aşırı strese maruz kalan kişilerde de görülebileceği için stres yaşanabilecek ortamlardan uzak durmak • Doktor tarafından önerilen vitaminlerin alınması İlaç ve vitamin kullanımını doktor tarafından önerilmediği ve tavsiye edilmediği durumlarda kullanılması önerilmez ve tehlikelidir.
Ayaklarda uzun süre devam eden üşüme sorunu ortaya çıktığında bir uzman doktora görünerek muayene olunmalıdır. Ayrıca; ayaklarda iyileşmeyen ve uzun süredir devam eden yaralar, ciddi eklem ağrıları ve kızarıklık gibi durumlarda doktora gidilmesi kişinin sağlığı açısından önemlidir.
Güncelleme Tarihi: 14 Ekim 2022
Yayınlama Tarihi: 12 Ekim 2022
Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası