çok uyuma isteği neden olur / Sürekli uyumak istemenin 15 nedeni

Çok Uyuma Isteği Neden Olur

çok uyuma isteği neden olur

Uykunun Önemi

Uyku her canlının bedensel ve zihinsel işlevi için günlük ve kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Yeterli ve kaliteli bir uyku, gün içindeki performansı artırır, öğrenme ve hafıza işlevlerini geliştirir, duygusal dengeyi korur ve bağışıklık sistemi sağlığını destekler. Ancak hipersomnia gibi uyku bozuklukları, uyku süresi ve kalitesi açısından neden olduğu sorunlarla bu faydaları görmemize engel olur. Bu nedenle hipersomnianın ve belirtilerinin bilinmesi, sağlıklı bir yaşam için önemlidir.

Peki bir günde kaç saat uyku normaldir? Günlük ihtiyaç duyulan uyku miktarı yaş gruplarına göre değişiklik göstermektedir. Örneğin bebekler günlük 12-15 saat uykuya ihtiyaç duyarken çocuklar için 9-11 saat uyku yeterli görülür. Sağlıklı bir yetişkin ise günün ortalama 7-9 saatini uykuda geçirir. Yani bir yetişkin için ortalama 8 saat uykuyu normal olarak kabul edebiliriz1, 3.

Fakat hiç bu ortalama saatin çok çok üzerinde uyusanız da uykunuzu alamamış gibi hissedip ve hatta uyanamadığınız zamanlar oluyor mu? Eğer siz de sürekli uyumak istiyorsanız o halde gelin birlikte devamlı uyku hali neyin habercisi bakalım. Sürekli uyuma isteği hangi hastalığın belirtisi birlikte keşfedelim.

Hipersomnia Nedir?

Hipersomnia, aşırı uyku ihtiyacı ve fazla uyku süresi ile tanınan bir uyku bozukluğudur. Gece uykusu ortalama 7 saat veya daha fazla sürmesine karşın gün içinde tekrar tekrar uykuya dalma, uyumak isteme veya aşırı uykusuzluk halidir. Hipersomnia kısaca aşırı uyku isteği olarak tanımlanabilir2.

Bu hastalığa sahip kişiler gece tam ihtiyaçları kadar uyusalar dahi gündüzleri tekrar uyuma ihtiyacı hissederler ve uykunun evrelerine dalarlar. Hipersomnia bir çeşit uyku bozukluğu rahatsızlığıdır ve toplumdaki insanların %4 ila %6’sı bu rahatsızlıktan muzdariptirler3..

Hipersomnia hastalığına yakalanan kişiler ne kadar uyurlarsa uyusunlar kendilerini dinlenmiş ve yeterli uyku almış gibi hissetmediklerini belirtmektedirler. Hastalar gün içindeki uyanık oldukları süreçte tam olarak “uyanık” olmakta güçlük çekerler4.

Hipersomnianın hem psikolojik hem de fiziksel olarak insanların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediği bilinmektedir. Çoğu zaman hastalar bu durumdan kaynaklı günlük aktivelerini ve rutinlerine yerine getirmekte çok zorlanır veya başarısız olurlar. Aşırı uyuma ihtiyacı kişilerin toplumdan soyutlanmasına dahi sebep olabilir5.

hipersomnia yaşayan bir erkek çizimi

Hipersomnia Belirtileri

Hipersomnianın ana belirtisi gün içinde şiddetli bir uyku döngüsüne girmektir. Günlük gerekli olan uyku uyunmuş olsa ile hastalar gün içinde yoğun bir uykusuzluk çekerler ya da uzun saatler boyunca uyurlar8. Bu öğle uykusundan ya da gündüz yapılan şekerlemelerden tamamen farklı bir durumdur. Hastanın günlük rutinlerini ve yaşantısını aşırı derece de etkileyebilecek bir durumdur.

Masum bir gündüz uykusu ile hipersomniayı birbirinden ayırmak için gelin hipersomnianın belirtilerini inceleyelim. Belirttiğimiz gibi hipersomnianın üç farklı türü vardır ve her bir tür kendi içinde farklı belirtiler gösterebilmektedir5-7. Hipersomnia belirtilerini incelerken bu durumu da göz önüne alacağız.

Genel Belirtiler

  • Her gece uzun saatler (9 saatten fazla) uyumak daha az uykunun yetmemesi
  • Uyanmakta zorlanmak, uyumaya devam etmek istemek
  • Gün boyunca yorgun hissetmek
  • Gün boyu süren uykululuk hali uyuma isteği
  • Rutin işleri yaparken zorlanma
  • Odaklanma güçlüğü çekme
  • Konsantrasyon eksikliği
  • Uykusuzluk hissine/durumuna bağlı kaygı ve stres
  • İştahsızlık
  • Enerjinin düşmesi
  • Dinlenememe hali
  • Baş ağrısı
  • Yavaş düşünme, yavaş konuşma ve hafıza problemleri

Hipersomnia Türleri

Hipersomnia, hem fiziksel hem de psikolojik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilen çeşitli alt türlere sahiptir. Bu türler nedenlerine, semptomlarına ve tedavi yöntemlerine göre farklılık gösterir. Hipersomnianın türleri arasındaki farklılıklar, semptomları, yaşa, cinsiyete, genetik yatkınlığa ve yaşam tarzı faktörlerine bağlı olarak değişir. Hipersomnianın üç alt türü vardır: narkolepsi, idiopatik hipersomnia, Klein-Levin sendromu.

Narkolepsi

Narkolepsi bir çeşit uyku hastalığıdır. Bu hastalık kendini hastanın gün içinde ani uykuya dalması şeklinde gösterir. Narkolepsi toplumun yalnızca %0.026’sında görülür yani oldukça nadir rastlanan bir uyku bozukluğudur8. Narkolepsi belirtileri şunlardır6:

  • Uyku atakları
  • Uyku paralizisi
  • Katapleksi
  • Halüsinasyonlar

Uyku Atakları

Hastanın yer mekan zaman fark etmeksizin bayılırcasına aniden uykuya dalmasına denir. Uyku ataklarının sıklığı her hastaya göre değişkenlik gösterebilir. Gelen uyku atakları dinlendirici niteliktedir yani hastalar uyku ataklarından dinlenmiş olarak kalkarlar.

Uyku atakları hasta rutine binmiş tekdüze aktiviteler yaparken gelebilir. Örneğin sıkıcı bulduğu bir konferansı dinlerken ani bir uyku atağı geçirebilir.

Bunun yanında hastalar araba kullanırken yoldan karşıya karşıya geçerken de uyku atağı gelebilir. Bu ataklar sadece birkaç dakika sürse de tehlikeli sonuçlara yol açabilir.

Uyku Paralizisi

Normal uyku döngüsünde de görülen bir durumdur. Uykudaki hareketsizlik halini temsil eder. Uyku paralizisindeki birisi vücudunun hiçbir yerini hareket ettiremez. Fakat narkolepsi hastaları uyku paralizisini uyanık halde yaşarlar nefes alamadıklarını kımıldayamadıklarını hissederler, uykudaki paralizinin aksine hasta bilinçlidir. Bu durum 10-15 saniye kadar kısa sürse de hasta için oldukça kaygı vericidir.

Katapleksi

Hasta coşkun duygular (üzüntü, heyecan korku, sevinç) yaşadıktan sonra kas gerginliğinin azalması ve vücudunu kontrol edememesi anlamına gelir. Uyku atağından bağımsız gelişebilir. Hasta birkaç dakika süreyle vücudunu ve kaslarını kontrol edemez. Narkolepsi tanısında katapleksi atakları en az 6 ay devam eder.

Katapleksiyi örneklendirmek için narkolepsisi olan bir hastayı düşünelim. Bu hasta uzun zamandır görmediği ve çok özlediği birisini aniden karşısında görüyor ve çok heyecanlanıyor. Bu anda hasta katapleksi atağı geçiriyor ve her insanın ayakta durmasını sağlayan kas gerginliği bir anda gevşiyor ve hastamız bayılırmışçasına yere yığılıyor; kaslarını kullanıp vücudunu hareket ettiremiyor.

Halüsinasyonlar

Uykuya dalmadan önce veya hemen uyandıktan sonra görülen sanrılardır. Bunlar rüyalardan farklıdır, hasta gördüğü sanrıları halüsinasyonları gerçek olarak algılayabilir.

İdiyopatik Hipersomnia

İdiyopatik hipersomnia nörolojik temelli bir uyku bozukluğudur. Herhangi bir sebebi olmaksızın (gece uykusuz kalmak, çok yorucu bir aktivite yapmak gibi) sürekli uyumak istemek en belirgin semptomudur. Kronik uykululuk hali olarak da tanımlanmaktadır8. İdiyopatik hipersomnia hastaları bu uykululuk hali yüzünden günlük işlerini yapamayacak duruma gelirler.

Gece uykuları kesintisiz ve uzun olmasına rağmen uzun gündüz uykuları da vardır. Fakat bu gündüz uykuları hastalar için dinlendirici değildir. Sıklıkla 15-25 yaş aralığında başlayan bu hastalık kendini sabahları uyanma güçlüğü ve uyku sarhoşluğu (yoğun sabah mahmurluğu) olarak kendini göstermeye başlar7,9 .

Gündüz uykuları giderek uzar ve yorgunluk vermeye devam eder. İdiyopatik hipersomnianın toplumda görülme sıklığı narkolepsiden 10 kat daha azdır. Oldukça nadir karşılaşılan bir hastalıktır9.

İdiopatik Hipersomnia Belirtileri:

  • Uzun uyku atakları
  • Aşırı derin uyku
  • Sürekli aşırı uykulu olma hali (her zaman gözleri zor açacak seviyede olmak)
  • Normalden uzun gece uykuları ve sık gündüz uyku atakları
  • Başlangıcı sinsice olur (ilk başladığında hasta tarafından fark edilmesi zor olabilir)
  • İlk başlangıcı 25 yaşından önce olur
  • Şikayetler en az 6 ay boyunca devam eder.

Klein-Levin Sendromu

Genellikle ergenlik çağındaki erkeklerde görülen bu sendrom kendini hipersomnia atakları (aşırı uykuluk hali, uykunun yetmemesi durumu ve aşırı uyku) ve uyandıktan sonra aşırı yemek yeme isteği ile kendini gösterir.

Klein-Levin sendromuna sahip kişiliklerin cinsel davranış bozuklukları, aşırı kaygı, baş ağrısı, terleme, psikolojik bozukluklar, halüsinasyonlar ile mücadele ettikleri bilinmektedir8. Bu sendrom genellikle 2-3 hafta sürer.

Klein-Levin Sendromu Belirtileri

  • Uyku sonrası/uyandıktan hemen sonra aşırı beslenme isteği ya da aşırı açlık
  • Cinsel isteklerde ve davranışlarda değişiklikler yaşanması
  • Algıda değişiklikler meydana gelmesi
  • Psikiyatrik semptomların ortaya çıkması

Bu bilgiler ışığında sıkça araştırılan sorulardan birine daha cevap verelim: Fazla uyku insana zarar verir mi? Fazla uyumanın sınırları bir uyku bozukluğu olan hipersomnia geliştirmeye kadar ulaştıysa bu fazla uykunun psikolojik, sosyal ve fiziksel zararları olduğu kanısına varabiliriz. Fakat unutulmamalıdır ki hipersomnia ve hipersomnia türlerinin görülme sıklığı oldukça azdır.

Hipersomnia Nedenleri

Hipersomnia uyku bozukluğuna sebep olan faktörlerin başında psikolojik ve nörolojik sebepler gelir8, 10. Aşağıdakiler hipersomnianın oluşmasına neden olan etmenler arasındadır:

  • Geçmişte yaşanılan bir travma
  • Kafa travması geçirmek
  • Hastalık öncesi süreçte uzun süreli gece uykusuzluğu
  • Uyku apneleri
  • İlaç veya madde kullanımı
  • Kronik yorgunluk
  • Solunum bozuklukları
  • Depresyon
hipersomniası olan ve kanepede uyuyan bir kadın çizimi

Hipersomnia Tehlikeli midir?

Hipersomnia bir uyku bozukluğu olarak hastaların psikolojik ve fizyolojik sağlığına zarar vermesinin yanında narkolepsi hastalarının zamansız uyku atakları ve katapleksi atakları yüzünden tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Örneğin araba sürerken uyku atağı geçiren biri trafik kazası yapabilir, aşırı heyecanlandığında kapleksi atağı geçiren hasta düşüp kendisine zarar verebilir.

Hipersomnia Tedavisi

Hipersomnia için genel geçer bir tedaviden bahsedilememektedir. Fakat sürekli uyuma isteği nasıl geçer diye araştırıldığında hastalığın başlamasına neden olan faktörün ortadan kaldırılmasının faydalı olduğu bulunmuştur10.

Uygulanacak tedaviler kimi zaman kişiye özel olabilmektedir. Örneğin alkol bağımlılığı yüzünden hipersomnia geliştiren bir hastanın alkol bağımlılığını ortadan kaldırması etkili bir çözüm olabilir.

Naropleksi için kullanılan bazı nörolojik ilaçlar hipersomnia tedavisinde kullanılmaktadır.

Hipersomnia tanısı konulduktan ve uygun ilaç tedavisi başlandıktan sonra da hastanın iyileşmesi için uyması gereken adımlar vardır. Bunlar:

  • Uyku hijyeni kurallarına uymak
  • Uyku için sağlıklı ortamı oluşturmak
  • Düzenli beslenme ve egzersiz planına uymak
  • Planlanmış gündüz uykuları ile gündüz uykusunu kademeli olarak azaltmak
  • Alkol ve madde kullanımından uzak durmak tedaviye destek olacak faktörlerdir11.

Hipersomnia Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Hipersomnia tedavisi için hiçbir uzmana ve doktora başvurulmadığı, yukarıda belirtilen bireysel önlemlerin de alınmadığı durumlarda hastalığın önüne geçmek mümkün olmayabilir.

Hipersomnia kişiyi sosyal hayattan soyutlayan, küçük ve büyük çapta trafik ve ev kazalarına sebep olabilen aynı zamanda ekonomik problemlere de yol açabilen bir hastalıktır. Tedavi edilmediği durumlarda bu olumsuzluklar hastaların hayatında katlanarak artacaktır. Bir hipersomnia türü olan idiopatik hipersomnianın da şiddetinin tedavi edilmediği takdirde zaman içinde arttığı bilinmektedir. Bu nedenle hipersomnia tedavisi aksatılmamalıdır.

Hipersomnia belirtileriyle bir uzman eşliğinde mücadele etmek için Hiwell'in uzman psikologlarından sizin için en doğru online terapist ile görüşebilirsiniz.

Kaynakça

  1. Şahin, L., & AŞÇIOĞLU, M. (2013). Uyku ve uykunun düzenlenmesi. Sağlık Bilimleri Dergisi, 22(1), 93-98.
  2. American Academy of Sleep Medicine. The International Classification of Sleep Disorders, Diagnostic and Coding Manual. 2nd ed. Westchester, IL, American Academy of Sleep Medicine, 2005.
  3. Billiard M. Hypersomnias, (2003) In: Billiard M, ed. Sleep: Physiology, Investigationsand Medicine. New York, NY: Kluwer Academic/Plenum Publishers; 2003:333-336
  4. Saini P, Rye DB. [2018] Hypersomnia: Evaluation, Treatment, and Social and Economic Aspects.
  5. Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, DSM-5. Hypersomnolence Disorder.
  6. American Sleep Association. Hypersomnia: Symptoms, Causes, Definition and Treatments. American Academy of Sleep Medicine. The International Classification of Sleep Disorders, Diagnostic and Coding Manual. 2nd ed. Westchester, IL, American Academy of Sleep Medicine, 2005.
  7. Yves Dauvilliers & Alain Buguet (2005) Hypersomnia, Dialogues in Clinical Neuroscience, 7:4, 347-356, DOI: 10.31887/DCNS.2005.7.4/ydauvilliers
  8. Billiard M, Dauvilliers Y. (2001) Idiopathic hypersomnia. Sleep Med Rev.;5:351-360.
  9. Keskin, N., & Tamam, L. (2018). Ruhsal bozukluklarda uyku. Arşiv Kaynak Tarama Dergisi, 27(1), 27-38.
  10. Özdemir, P. G., Selvi, Y., Güleç, T. Ç., & Güleç, M. (2014). Narkolepsinin fizyopatolojisi, klinik görünümü ve tedavi yaklaşımları. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 6(3), 271-283.

*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.

Sürekli uyumak istemenin 15 nedeni

Sürekli uyumak istemenin 15 nedeni

Özel İçerik

İstatistiklere göre, düzenli uyku hali bütün dünyada yaygın olarak görülen bir sorundur. Bu durumun birçok nedeni olabilir. Belki de ondan kurtulmak için odadaki sıcaklığı ayarlamak veya bir vitamin kürü almak yeterli olacaktır. Bununla birlikte, uyuşukluk aynı zamanda birçok hastalığın belirtisi de olabilir.

Hareketsiz yaşam tarzından aşırı karbonhidrat tüketimine kadar birçok farklı nedenden dolayı kaynaklanabilen gün içinde uyku isteğini, doğru ipuçlarıyla önleyebilmek mümkün.

Sürekli uyumak istemenin 15 nedeni

SÜREKLİ UYKU İSTEĞİNİN NEDENLERİ

İşte sürekli uyumak istemenin 15 nedeni:

1. Uykusuzluk

Sürekli uyku hali çeşitli hastalıklardan kaynaklanabilir, ancak araştırmalara göre bunun en yaygın nedeni olağan uyku eksikliğidir.

Sağlıklı insanların her gece 7-9 saat uykuya ihtiyacı vardır, aksi takdirde gün boyu zinde ve enerjik kalmaları çok zor olacaktır. Genellikle uyku yoksunluğu ve gündüz uyku hali, kişi uyumak için yeterli zaman bulamadığında ortaya çıkar, çok geç yatar veya çok erken kalkar.

Uykusu eksikliği, düşünme verimliliğini ve dikkati düşürür, beyni, bağışıklığı ve üreme sistemlerinin işleyişini bozar. Uyku eksikliği ayrıca diyabet ve kardiyovasküler hastalıkların riskini artırır.

Uykusuzluk, gündüz aşırı uyku halinin en yaygın ve kolayca gözden kaçan nedenidir. Yüksek risk grupları şunlardır:

- Zamanla yavaş yavaş uyku yoksunluğu geliştiren vardiyalı çalışanlar,

- Birden fazla yerde çalışması, kötü uyku hijyeni ve çocuklarına ve aile üyelerine bakmak gibi aile yükümlülükleri nedeniyle uykusuz kalan kişiler,

- Kronik ağrı sendromu olan hastalar,

- Hastanede yatan hastalar.

Uyku süresinin yanı sıra kalitesi de önemlidir. Yeterli süre uyuyan kişilerin uykusuzluk çekmesi nadir değildir, ancak gürültü, ışık, uygun olmayan sıcaklıklar veya rahatsız edici bir yatak, iyi bir gece uykusunu engeller.

Uyku döngüsü melatonin hormonu tarafından desteklenir. Tamamen karanlıkta üretilir, bu nedenle mümkün olduğunca karanlık bir odada uyumanız sağlıklı uyku için önemlidir. Bu nedenle perdeleri kötü veya televizyonu açık bir yatak odasında uyumak sağlıklı olmaz.

Hareketsiz yaşam tarzı

Araştırmalar, hareketsiz yaşam tarzına sahip olan kişilerin, orta düzeyde egzersiz yapanlara göre uyku sorunları ve sürekli uyku hissini daha sık yaşadığını göstermektedir.

Fiziksel yorgunluk

Aşırı egzersiz yapmak veya fiziksel olarak yorulmak da uyku ve gündüz uykululuk sorunlarına yol açabilir. Araştırmalara göre, vücutlarının bir sonraki egzersizden önce tamamen iyileşmesi için zamanı olmayacak şekilde egzersiz yapan insanlar, kronik yorgunluk, zihinsel motivasyonda azalma, kaygı, uyku bozuklukları, depresyon ve kardiyovasküler sistem ile ilgili sorunlar yaşayabilirler. Böyle bir aşırı yüklenme birkaç ay devam ederse, kişi aşırı antrenman sendromu geliştirebilir, birçok vücut fonksiyonunda patolojik değişikliklerle dolu daha tehlikeli bir durumdur.

Ayrıca akşamları veya gece geç saatlerde egzersizler de uyku sorunlarına yol açabilir.

Sirkadiyen ritmi bozuklukları

Sirkadiyen ritim, insan vücudunun uykuya dalmayı ve uyanmayı düzenleyen ve gün boyunca enerji dağılımına yardımcı olan iç saatidir. Ana mekanizması ışığa odaklıdır, gece olduğunda kişinin uykuya dalmasına yardımcı olan engelleyici mekanizmaları harekete geçirir. Bu nedenle, sirkadiyen ritimdeki bozukluklar genellikle körlük veya görme hastalıkları ile ilişkilidir ve mahkumlar gibi doğal ışığa erişimi olmayan insanlarda da görülür.

Sağlıklı insanlarda sirkadiyen ritimdeki bozulmalara çoğunlukla şunlar neden olur:

- Zaman dilimlerinin değişmesi (jetlag),

- Vardiyalı çalışma,

- Düzensiz uyku.

Kişinin sirkadiyen ritmi bozulursa ya uyku ve uyanıklık döngülerini kaybeder ya gece geç saatlere kadar uyuyamaz ya da tam tersine akşamları uyumak istemeye başlar. Sirkadiyen ritim bozuklukları kronik uyku yoksunluğuna yol açabilir. Örneğin, kişi sabah 3'ten önce uykuya dalamıyorsa ve sabah 9'da işte olması gerekiyorsa bu durum uzun vadede birçok sağlık sorununa neden olur.

Melatonin ilaçları, uyku hapları, yaşam tarzı kontrolü, sıkı uyku hijyeni, ışık tedavisi veya kronoterapi ile sirkadiyen ritim geri yüklenebilir. Doğru tedavi sadece bir uzman tarafından seçilebilir.

Çok fazla basit karbonhidrat tüketmek

Sürekli uyku hali ve yorgunluğun sebeplerinden biri de kişinin beslenmesi olabilir. Vücudumuzun ana yakıtı karbonhidratlı besinlerden aldığımız glikozdur. Karbonhidratlar, bağırsaktaki çözünme hızına ve glikozun kan dolaşımına girme hızına göre sıralanır.

Kompleks karbonhidratlar olarak sınıflandırılan havuç veya balkabağı gibi yiyecekler yavaş sindirilir ve yavaş yavaş şeker salarak kişinin uzun süre tok hissetmesini sağlarlar. Patates ve pirinç gibi basit karbonhidratlar ise hızla emilir ve kanı büyük miktarda glikoz ile keskin bir şekilde doyurur. Bu yüzden pasta yiyerek bir enerji patlaması yaşayabilirsiniz. Ancak, kandaki şeker seviyesi, arttığı gibi keskin bir şekilde de düşer, canlılık hissi kaybolur ve açlık yeniden ortaya çıkar.

Bir kişi çok fazla hızlı karbonhidrat yerse, kan şekerindeki bu artışlara bir tür organik bağımlılık geliştirir. Yemekten sonra kısa bir güç patlaması yaşar, ancak daha sonra bir çöküş ve uyuşukluk yaşar.

Yanlış beslenme

Basit karbonhidratlara ek olarak, bazı gıdalar da uyku kalitesini bozarak gündüz uykululuğuna neden olabilir. Uykuyu bozan besinler genel olarak şunlardır:

- Güçlü alkollü içecekler uykunun yapısını bozar ve uyku bozukluklarının en yaygın nedenlerinden biridir.

- Kahve ve çay da uykuyu bozabilir. Bu içecekler sinir sisteminin aşırı uyarılmasına yol açar. Bunun sonucunda önce uykuya dalmada güçlükler olur ve kısa süre sonra gündüz uyku hali de gelişir.

- Baharatlar ve baharatlı yiyecekler de uyku sorunlarına neden olabilir. Sinir sistemini aşırı uyarabilecekleri için kullanımları akşam yemeği ile sınırlandırılmalıdır.

- Ağır bir akşam yemeği de uykuyu bozar. Sindirim sistemini aşırı yorabilir. Geceleri yiyecekler çok yavaş sindirilir. Sindirim sisteminin yüksek yoğunlukta çalışması için vücudun çok çaba sarf etmesi gerekir.

Gıda alımının vücut üzerindeki etkisi ince bir seviyede gerçekleşir. Bu süreçleri derinlemesine araştırmak ve anlamak gerekli değildir. Ana şey, yiyeceklerin kalite ve kalori içeriğinde dengelenmesi gerektiğini hatırlamaktır.

Vitamin eksikliği

Sürekli yorgunluk ve uyuşukluk, vitamin eksikliğinin belirtileri olabilir. Çoğu zaman bu durum B1, B2, B3, B5, B6, B9, B8, B12 vitaminleri, C vitamini ve D vitamini eksikliğinden kaynaklanır.

Kronik yorgunluk sendromu

Kronik yorgunluk sendromu veya miyaljik ensefalomiyelit (ME), kişi 6 ay boyunca kalıcı ve açıklanamayan yorgunluk yaşadığında teşhis edilir. Diğer yaygın semptomlar arasında konsantrasyon azalması, baş dönmesi, baş ağrıları, şişmiş lenf düğümleri ve zayıf uyku bulunur.

Kadınların, ME'yi erkeklere göre 2 kat daha fazla yaşama riski vardır. En sık 40 yaşın üzerindeki kişilerde görülür. ME, bilinen bir nedeni olmayan gizemli bir hastalıktır. Son araştırmalar bunu bağışıklık ve adrenal sistemlerdeki, uyku düzenlerindeki ve beslenmedeki değişikliklere bağlamaktadır. Ek olarak, ME'ye genetik yatkınlığın varlığını gösteren çalışmalar da vardır. Bozukluk, genellikle başka bir hastalıktan veya psikolojik şoktan sonra aniden kendini gösterir.

ME, nadir görülen bir hastalıktır. Semptomları diğer birçok hastalığın belirtilerine çok benzer, bu nedenle sıklıkla karıştırılır. Sadece bir uzman kapsamlı bir tıbbi muayeneden sonra ME'yi doğru bir şekilde teşhis edebilir. Hastalık benzer semptomlar nedeniyle depresyon, kronik ağrı sendromu veya fibromiyalji ile karıştırılabilir.

Narkolepsi ve idiyopatik hipersomni

Nörolojik bozukluklar, kronik uykululuğun başka bir nedeni olabilir. Narkolepsili insanlar gün boyunca yoğun uykululuk nöbetleri yaşarlar. Birçoğu bu nöbetleri kontrol edemez ve bir konuşma sırasında veya araba sürerken uyuya kalır. Birkaç dakikadan yarım saate kadar uyurlar ve yenilenmiş olarak uyanırlar, ancak bir süre sonra tekrar bir uyuşukluk nöbeti yaşayabilirler. Ayrıca hastalığa uyku felci atakları, uykuya dalma veya uyanma sırasında ortaya çıkan halüsinasyonlar ve ani kas tonusu kaybı eşlik edebilir.

Narkolepsinin kesin nedeni belirsizdir. Araştırmacılar, hastalığın genetik bir mutasyonla ilişkili olduğunu ve kalıtsal olduğunu öne sürüyorlar. Bu hastalığa sahip hastaların, ışığa maruz kaldığında kişinin uyanmasına neden olan bir nöropeptid olan oreksin düzeylerinin düşük olduğu bilinmektedir.

Narkolepsiyi tamamen iyileştirmenin bir yolu yoktur. Hastalık belirtileri, gün boyunca uyanık kalmaya yardımcı olmak için davranış kontrolü, uyku hijyeni, psikoterapi ve uyarıcılarla tedavi edilir.

Benzer bir başka hastalık da idiyopatik hipersomnidir. Bu hastalıkta kişi ne kadar uyursa uyusun sürekli uykulu hisseder. Hastalar gece yarısı uyandıklarında hemen uyuyamaz ve sabahları uykudan uzun ve zorlu bir şekilde ayrılırlar. Hastalık, beynin inhibe edici mekanizmalarının bozulmasıyla ilişkilidir, ancak ortaya çıkmasının kesin nedeni bilinmemektedir. Narkolepsi ile hemen hemen aynı şekilde tedavi edilir.

Uyku ile ilişkili motor nörolojik bozukluklar

Bazı nörolojik hastalıklar insanların sürekli hareket etmesine neden olur. Uykuda ortaya çıkabilirler, uyku kalitesini bozarlar ve gündüz uykululuğuna yol açarlar.

Huzursuz bacak sendromu (HBS) ile kişi bacaklarında karıncalanma, kaşıntı, gerilme ve yanma hissi gibi hoş olmayan hisler yaşar. Kişi bacaklarını hareket ettirirse, bu duygular hemen kaybolur. Birçok hastada, akşamları ve geceleri duyumlar artar. Huzursuz bacak sendromu birincil, yani bağımsız bir hastalık ve ikincil, yani diyabet veya omurilik yaralanması gibi başka bir hastalığın belirtisi olabilir. Bozukluk genellikle demir eksikliği olan kişilerde görülür.

Uykuda periyodik hareket bozukluğu (UPHB) da HBS'ye çok benzeyen ve vakaların yüzde 80'inde ona eşlik eden bir bozukluktur. UPHB ile kişi her 20-40 saniyede bir kolları ve bacaklarıyla hareketler yapar, ancak bu sadece uyku sırasında olur. Çoğu zaman bu hareketler gece uyanmalarıyla son bulur ve uyku kalitesini düşürür. UPHB'nin en belirgin özelliği, insanların bilinçsizce hareket etmeleri ve bu nedenle sorunun farkında olmamalarıdır.

Her iki bozukluk da demir takviyeleri (hastalık demir eksikliğinden kaynaklanıyorsa), uyku hijyeni ve Parkinson hastalığı ilaçları ile tedavi edilir.

Psikolojik durumlar

Uyku bozuklukları ve uyuşukluk psikolojik hastalıklarla da ilişkili olabili. Bunlar atipik depresyon, bipolar bozukluk ve anksiyete bozukluklarıdır.

Uyku apnesi

Uku apnesi, hava yollarının daralması nedeniyle oluşan bir solunum durmasıdır. Kan oksijen doygunluğunda bir azalmaya yol açar ve bu da gündüz uykululuğuna ve bilişsel bozulmaya yol açar. Uyku apnesi, çoğunlukla aşırı kilolu yetişkinlerde ve ileri yaştaki erkeklerde, ayrıca sigara ve alkol kullanan kişilerde görülen bir hastalık türüdür.

Bir apne atağı sırasında uyuyan kişi birkaç saniyeliğine nefes alıp vermeyi durdurur, ardından yüksek sesle horlar ve dönmeye başlar. Bu durumun birçok nedeni vardır, ancak çoğu zaman vücut ağırlığı fazla olan kişilerde ortaya çıkar. Dil dokularında biriken yağ, bir rüyada dil ve dokuların hava yollarını daraltmasına, hava akışını engellemesine ve kişinin boğulmasına neden olur.

Uyku sırasında yetersiz nefes alma, kişinin uykulu ve bunalmış hissetmesine neden olur. Aynı zamanda, nöbetler uykuda gerçekleştiğinden, kişi kendisine ne olduğunu anlayamayacaktır.

Diyabet

Yorgunluk ve sürekli uyku hali diyabetin çok yaygın belirtileridir. Diyabetli kişilerde, glikozu kandan hücrelere taşıyan bir hormon olan insülin üretimi ve kullanımı bozuktur. Yeterli insülin üretilmezse, vücut hücreleri yetersiz glikoz alır ve bu nedenle açlık çekerler. Kişi bunu bir çöküş ve sürekli uyuşukluk olarak hisseder. İnsülin tedavisi gören bir hasta çok fazla insülin alırsa, kanındaki glikoz seviyesi çok düşer, bu nedenle hücreler zamanla tekrar aç kalmaya başlar ve tekrar güç kaybı yaşar.

Diyabet, böbrek hasarı ve kalp hastalığından depresyona kadar çeşitli komplikasyonlara yol açabilir ve bu da kalıcı yorgunluk ve uyku halini şiddetlendirebilir. Ayrıca diyabet ve yüksek kan şekeri semptomlarından biri de noktüri yani gece sık idrara çıkmadır. Kendi içinde uyku kalitesini bozabilir.

Kalıcı uyuşukluğa neden olan diğer hastalıklar

Hasta olduğumuzda vücudumuz tüm kaynaklarını iyileşmeye yönlendirir. Çoğu zaman, normal yaşamı sürdürmek için enerji kalmaz. Bu nedenle yorgunluk ve uyku hali birçok hastalığın ortak belirtileridir. Bu hastalıklar arasında enfeksiyonlar ve virüsler, onkolojik hastalıklar, hipotiroidizm gibi tiroid hastalıkları, anemi, otoimmün hastalıklar (lupus, romatoid artrit, multipl skleroz, Sjögren sendromu), kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), kalp yetmezliği veya iskemi gibi kardiyovasküler sistem hastalıkları ve fibromiyalji bulunur.

Uyuşukluğa neden olan ilaçlar

Uyuşukluk bazı ilaçların alınmasının sonucu olarak da ortaya çıkabilir. Tipik olarak bu ilaçlar arasında benzodiazepinler, benzodiazepin olmayan sakinleştiriciler, antihistaminikler, antikonvülsanlar, opioid analjezikler, sakinleştiriciler ve antipsikotikler bulunur. Alkol, uyuşturucu ve uyarıcılar bırakıldığında da gündüz uyku hali ortaya çıkar.

Sürekli uyumak istemenin 15 nedeni

SÜREKLİ UYUMAK İSTİYORSANIZ NE YAPMALISINIZ?

Çoğu zaman, gündüz uyku hali uyku eksikliği veya uykusuzluktan kaynaklanır. Bu nedenle, ilk adım uyku düzeninizi normalleştirmeye çalışmaktır. 7 ila 9 saat arasında uyumak, aynı saatte yatmak ve uyanmak gerekir. Yatmadan birkaç saat önce, özellikle yüksek kalorili yiyecekler yememek ve ayrıca parlak ışık kaynaklarından kaçınmaya çalışmak en iyisidir. Ek olarak, yatağın rahatlığını düşünmek gerekir.

Bu işe yaramazsa veya gündüz uyku halinizin bir hastalıkla ilgili olduğunu düşünüyorsanız, doktorunuzu görmelisiniz. Uzman, her şeyden önce bu durumun somatik (bedensel) nedenlerini kontrol edecektir. Örneğin, uyuşukluk ile de ortaya çıkabilen anemi veya tiroid fonksiyon bozukluğunu kontrol edecektir.

Stres de gündüz uyku hali ile yakından ilişkilidir. Stres, birçok hastalığın gelişimi için evrensel bir mekanizmadır. Vücut, vücut üzerinde uyarıcı etkisi olan bir adrenal hormon olan çok fazla kortizol üretir. Stresin ilk aşamalarında, kortizol harekete geçmeye yardımcı olur, güç verir, ancak hormon salınımı devam ederse, bu, kortizolün bağışıklık sisteminin tükenmesine yol açtığı sağlıksız strese yol açar.

Ayrıca kortizol, merkezi sinir sisteminin aktivitesini etkiler, bu da stresi engellemenin daha zor olmasına neden olur. Bu nedenle, kişi daha kötü uykuya dalar veya uykuyu sürdüremez.

Bu nedenle hayatınızdaki stres faktörlerini her zaman en aza indirmeye çalışın. Çeşitli nefes egzersizleri deneyin, sosyal aktiviteler yapın ve ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız profesyonel yardım alın.

StresbeslenmealkolUykudiyabet

Google News ile Takip Et

Sürekli uyuklamak isteyene 8 öneri

Gün içerisinde sık sık uyuma isteği duyanlara 8 kolay öneri...

Yayınlanma: 10:39 - 19 Kasım 2018 Güncellenme:

Sürekli uyuklamak isteyene 8 öneri

Özellikle büyükşehirlerde yaşayanların pek çoğunun ortak sorunu yorgunluk ve halsizlik… Buna bir de sürekli uyuma isteği, uyku hali eklenince kimi zaman günler çok zor geçebiliyor. Acıbadem Taksim Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Edvin Murrja, gün ışığının azaldığı ve havaların soğumaya başladığı bugünlerde hareketsizliğin de etkisiyle vücudumuzun bir nevi kış uykusuna hazırlandığını belirterek, uyku haline karşı alınması gereken 8 önlemi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Bol bol su için

Soğuk havalarda susama hissi azaldığı için gün içerisinde tüketilen su miktarı hayli düşüyor. Susuzluk ise tansiyonu düşürerek ve birçok enzimatik reaksiyonu yavaşlatarak uyku hissini artırıyor. Uyanınca içeceğiniz 2 bardak ılık su ile güne daha dinç başlayabilirsiniz.

Çay ve kahve miktarına dikkat edin

Gün içinde tüketilen çay ve kahve birçoğumuz için şüphesiz vazgeçilmezler arasında yer alıyor. Oysa içerdikleri kafein nedeniyle çarpıntı ve uykusuzluk yapabildiklerinden gece uyku düzenimizi bozarak gündüz uyuklamamıza neden olabiliyorlar. Çay ve kahveyi sabah saatlerinde tüketmek, hatta kafeini düşük yeşil çayı tercih etmek bu durumu düzeltmeye yardımcı olabiliyor.

yorgunluk-shutter

Gazlı, şekerli içeceklerden uzak durun

Gazlı, şekerli içecekler ile meyve suları tüketmek yağ dokusunu artırıyor. Bu içecekler yüksek kalori nedeniyle hem kilo aldırıyor hem içtikten sonra şeker dalgası oluşturarak uyku hali yapabiliyor. O nedenle bu tür içeceklerden uzak durun. Meyve suyu yerine ara öğün olarak az miktarda meyve tüketin.

Hareketsizlikten kaçının

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Edvin Murrja “Özellikle ofis çalışanları için önemli olan bu durum tam bir kısır döngüdür. Oturdukça enerjimiz düşer, enerjimiz düştükçe hareket isteği azalır. Ofis içinde bile yapacağımız hareket ile birlikte kan akışı artacağından daha verimli ve enerjik hale geliriz” diyor.

Kahvaltıya özen gösterin

Hepimiz birbirimizden farklıyız, o yüzden herkes için tek bir formül vermek doğru değil. Kimimiz hiç kahvaltı yapmıyor iken, kimimiz kahvaltısız adım atamıyor. Ancak sağlıklı ve özenle seçilmiş bir kahvaltı enerjimizi artırarak gün içi uyuklamalarını azaltıyor.

Kan şekerini dengede tutan besinleri tercih edin

Gün içinde şekerli gıdalardan uzak durmaya çalışın. Öğün miktarını düşük tutarken, seçiminizi güzel yapın. Çok dolduracağınız bir mide enerjik hissetmek yerine bitkinlik ve uyuklamaya yol açıyor. Ara öğünlerde ise yiyeceğiniz bir çikolata o anda iyi hissettirirken kısa süre sonra bitkinlik ve uyuklama hali yapabiliyor. Onun yerine tahıllı kraker gibi daha karmaşık karbonhidratları tercih edin.

Bulunduğunuz ortamı aydınlık tutun ve havalandırın

Az ışıklı, havasız ortamlar rehavet ve uyku hali oluşturur. Ortamınızı her zaman aydınlık tutun ve havalandırın, hatta aralıklı olarak dışarı çıkıp temiz hava almak enerjinizi yükselteceğinden buna zaman yaratın.

Geçmeyen uyku haliniz varsa sebebini arayın

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Edvin Murrja “Gereken önlemleri almanıza rağmen uyuklama isteği geçmiyorsa doktorunuzdan destek isteyebilirsiniz. Genellikler kansızlık, uyku apne sendromu, tiroidin yavaş çalışması, vitamin eksikliği gibi nedenler uyku hali, uyuklama isteği nedeni olabilir” diyor.

ÇaykahveşekerTaksim

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır