Bir Insan Öleceğini Bile Bile Nasıl Yaşar

• Er

  

  8 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  İnsan sonunu bile bile nasıl devam ediyor?Hayattaki mana nedir?G&#;n&#; g&#;ne devredip sonumuzu bekliyoruz. < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >

  
  
  
  

• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  İnsanın ebeveyn yonu var. Anne baba birleşip ortak bir kesişim kumesini yani evladı oluşturuyor. Şimdi evladın ayrılıp anne baba şeklinde gorulup sonra bu şekilde birleşip kendisini oluşturduğunu duşunelim. Yaşamın anlam ve amacı bakımından yaşam denen oğeyi kutsamayan varlığın anlamını yaratılış yortusuna veren bir meal yakaladık. Anne baba turedi evlat oldu veya evladı ikiye b&#;l&#;p anne baba yaptılar ve kendisini d&#;nyaya getirmesi sağlandı. Ortak şey yaşam denen şeyin mutlaklığı değil gibi. &#;nemli olan g&#;ven duygusunu oluşturmak. Evladın anne babadan gelen yapısı onun iradesini hi&#;e sayar. Sana doğmak isteyip istemediğini sormaz. Evladın anne babaya bolunup kendini halki ise irade bakımından dahi bu işin nedenini sorgulatırken evlat denen şeyi ozgur iradeli kılar. Toplamda kişide artan bir g&#;ven duygusu oluşmaktadır denebilir. Yaşamın anlam ve mealinin bu g&#;ven duygusunu hissettiği yerde tohum olup a&#;tığını d&#;ş&#;nmek olasıdır. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

  
  
  
  
  
• Er

  

  8 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  G&#;ven duygusunun artması m&#;na mıdır? Eğer m&#;na buysa sarsıntılar yıkım funduszeue.infon a&#;tığı yeri anlamlandırmaktan bahsetmek funduszeue.infoın ruhu bedenine sıkışmış funduszeue.info ve ge&#;ici mutluluklar oluşfunduszeue.info ger&#;ek m&#;na lazım. < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >

• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  

  quote: Orijinalden alıntı: MDemirm İnsan sonunu bile bile nasıl devam ediyor?Hayattaki mana nedir?G&#;n&#; g&#;ne devredip sonumuzu bekliyoruz. Allaha inanmadığınız i&#;in bu sa&#;ma soruyu sormuşsunuz cevap veriyorum : Sizi bilmem ama biz m&#;slumanların d&#;nyadaki işlerimiz herkesin gibi olsada asıl amacımız UKBA aleminde ALLAH'ın rızasını kazanıp CENNET'e girmektir < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >

• Er

  

  8 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  G&#;zel Allah’ın rızası i&#;in g&#;nde ka&#; saat &#;alışıyorsun ibadetlerin dışında ki şunu da bil namazda bi rıza aracıdır ama asıl Rıza selamı verdikten sonra başlıfunduszeue.info&#;ma soru dediğin senin yaşamın kaynağını funduszeue.infoiz inanından &#;ok sorgulayın funduszeue.info s&#;yle g&#;n&#;n&#; ka&#;ta ka&#;ını Rıza’ya harcıyorsun?M&#;sl&#;manlığı keşke bu kadar basite indirgemeseydiniz. < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >

• Er

  

  8 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  Kuran’ın mealini okuyormusun hi&#; asıp kesen kardeşim m&#;sl&#;man değilim ya hani ben direkt noktayıda koymuşsun yazık.. < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >

• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  MDemirmM kullanıcısına yanıt

  ilgi i&#;in teşekk&#;rler. bir şeyin varlık kazanması ve o varlığa uygun mana-ruh ikilisine sahip olması i&#;in g&#;ven unsuru gerekiyor. afrikada a&#;lık zamanında da insan var. X b&#;lgesinde katliam zamanında da insan var. ancak g&#;ven unsuru var mı? a&#;lık ve katliam insanı d&#;ş&#;nd&#;r&#;yor ve en azından mana-ruh ikilisini i&#;reye &#;ekiyor. varlığı olan ancak kendisi olmayan-i&#;i boş bireyler-anlayışlar t&#;r&#;yor. zombimsi bir varlık oluşuyor ve belki evrim denen şey bu aşamada ger&#;ekleşiyor. evrim k&#;t&#; bir şey olmayabilir ancak ger&#;ekleşme şekli ve anı korkun&#; bir şey ki zaten evrimin &#;z&#; varlık kazanma m&#;cadelesinin de anlatımı. yaratılışın evrime g&#;re &#;st&#;nl&#;ğ&#; kolaylığı bilinebilirliği ve g&#;ven denen unsuru mevcut. başka teville bu evrim değil yaratılış diyelim. a&#;lık katliam yaratılışın bir gereği ve insanımsıyı insan eden oluşumlar olarak kabul edilsin. bu kere de kişi cenneti vaad eden bir anlayış olsa o anlayışa karşı d&#;nyalık talebinden başkasını ileri s&#;rmemeye başlıyor. ilahi kudrete inanıyor ancak d&#;nyalığı(rızkı-elde ettiği değer) kadar inanıyor. deist veya ateist olamayacak kadar dini ve yaratıcıyı tanıyan ancak kendisinin deist veya ateist olarak tanımlanmasını isteyen insan tipi ortaya &#;ıkıyor. bu durum, toplamda haksız da sayılmayacak ve azımsanmayacak bir &#;oğunluğu oluşturabilir. bu a&#;ıdan adına ne denirse densin yaratılış denen şeye g&#;ven duymak, belirlenebilir olmasını sağlamak, aynı şartta aynı sonucu vereceğine inan&#; ile varoluşu anlamlamak şarttır. yaşamak istemeyen bir organizmayı cennette de yaşatamazsınız. muhabbeti-geyiği ayrı bir konu ancak, insanın 3 kuruşa veya kadına kıza veya villaya arabaya meyletmesi başkadır bu değerleri ileri s&#;r&#;p satın alınabilir-kullanılabilir bir değer olmayı kabul etmemesi hali başkadır. insan &#;z&#;nde saygıdeğer bir oluşumdur. aşı eşi işi az olsun ancak kendisine ait olsun ve g&#;ven i&#;inde barınabileceği bri ortam bulsun. bu durum saygıdeğer bir durumdur ve insanımsı denen şey bu saygıdeğer tutumu g&#;rd&#;ğ&#; yerde varoluşa-değişime!!! a&#;ık ve uygun hale gelir. aynı şekilde davranıp arasında fark var diyeceğimiz mesela bakteri gibi davranıp t&#;reyen insanımsı şekli ile t&#;reme g&#;stererek amacı olan insanın, &#;reten- ekosistemi koruyan insan g&#;r&#;nt&#;s&#; arasındaki farkı bana g&#;re g&#;ven unsuru oluşturuyor. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 19 Nisan ; >

  
  
  
  
  
• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  Olecegiz diye &#;ldurelim mi funduszeue.info ne diyor hi&#; &#;lmeyecek gibi dunya her an &#;lecek gibi ahiter icin &#;alışın. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  Basari, sonunda ulastigin nokta degil; o noktaya varirken takip ettigin yoldur. Sonunda ne olacagini bilmek seyehatini daha anlamsiz hale getirmiyor. Titanigin battigini bilsen de filmini izliyorsun. Mesele filmin sonunu bilmek degil cunku. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  Bakış ve teorem. İnsanın i&#;resinde yaşama duygusuna sahip bir oluş var. İnsanın dışından yapılan g&#;zlem bu varlığın oleceğini bilebilir halde iken insanın i&#;erisinde olup da olumu bizzat yaşayacak şey bu durumu bilse idim bu bedende olmazdım demesi farklı bakış a&#;ılarını gerektirmekte. İnsanın sonunun ne olduğunu bilen yaşama duygusu o sona tabi olup i&#;selleştiğinde bilseydim bu bedende hayat bulmazdım demesi farklıdır. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Onbaşı

  

  31 Mesaj

  
• Yarbay

  

  Mesaj

  
• Binbaşı

  

  Mesaj

  
  

  bu soru hayatın her y&#;n&#;ne uygulanabilir acıkacağını bilen insan niye yemek yer kirlenecek olan oda veya tabak niye temizlenir harcanacak olan para niye kazanılır yıkılacak olan bina niye yapılır vs hayata gelirken bize sorulmadı gideceğimizde de sorulmayacak insanın huzuru bulması hakikatleri, değiştiremeyeceği şeyleri kabul etmesine bağlı hayattaki mana kişinin bakış a&#;ısıyla şekilleniyor hikayelendirilmiş şekliyle yatalak hasta duvara bakarak orada d&#;nyanın b&#;t&#;n g&#;zelliklerini g&#;z&#;nde canlandırır anlatır ve kendine de yanındakilere umut olur karşısındaki hasta o arkadaşın yatağına ge&#;ince karşılaşır buz gibi duvarla hayata nasıl bakarsanız onu g&#;r&#;r onun karşılığını alırsınız başka bir şey değil

• Onbaşı

  

  31 Mesaj

  
• Yarbay

  

  Mesaj

  
• Yüzbaşı

  

  Mesaj

  
  

  &#;l&#;m hepimizin karşılaşacağı doğa olayı. Belki yatalak olursun 15 sene yakınlarına bakımına maruz kalırsın. Belkide bir kaza sonucu hayatının kaybedersin. ve t&#;m acıların diner. &#;l&#;m korkulacak bir şey değildir. Sen &#;l&#;nce ne olacağım ne olurum korkusunu yaşıyorsan bu i&#;i boş korku. &#;ld&#;kten sonra yok olup gideceksin. Asıl zor olan &#;ld&#;kten sonra geride 6 aylık bir bebeğin kaldı ise onu d&#;ş&#;n. Yazık değilmi 6 aylık bebeye ve annesine . Sen iş kazasında &#;leceksin . ve sigortan yoksa ailen perperişan 6 aylık bebeğin belkide yetiştirme yurtlarında s&#;r&#;necek. Bırakın kendinizi d&#;ş&#;nmeyi. Birazda toplumu d&#;ş&#;n&#;n.

• Onbaşı

  

  31 Mesaj

  
  

  HADO77 kullanıcısına yanıt

  Bizim toplumun genelinde inancın rit&#;elleri ile alakası olmayanlar dahil olmak &#;zere geleneksel inan&#;lara karşı tez &#;retenlere bırakın tepki vermemeyi yeri geldiğinde bu zındık deyip kafasını bile kopartırlar. Bundan 25 sene &#;nce Filistin ve İsrail konulu bir muhabbetin i&#;inde bilinenin dışına &#;ıktığımda bana verilen ilk tepki " Sen kafir oldun, hemen t&#;vbe et " olmuştur. &#;&#;nk&#; o insanlara tevrat, incil yada kuran farketmeden kafirin malı inananlara helal olduğunu, savaşta ele ge&#;irilen kadına tecav&#;z&#;n g&#;nah olmadığını, onların malının da inananlara helal olduğunu s&#;ylediğimde bekledikleri cevap bu değildi. O g&#;n beni kafir ilan eden o insanlarla bir daha bu tip bir sohbete girmedim &#;&#;nk&#; bir d&#;ş&#;nce karşısında beni kafir ilan eden bu insanların beni dışlamak dahil neler yapabileceğini iyi k&#;t&#; biliyordum. Anlatmak istediğim siz her ne kadar " İnsanı tanıyan ve ona karşı, karşı tez uretebilen bir kişiliğin toplumsal mekanizmada zannedildiği gibi ezildiğini zan etmiyorum " deseniz bile basit&#;e mahalle baskısı diye adlandırdığımız o dışlama &#;zellikle Anadolu'nun bir &#;ok yerinde mevcuttur. Adınız Celal Şeng&#;r değil de mıhtarın oğlu memmet ise her t&#;rl&#; papazı bulursunuz ki bu durum topluma g&#;re katlinize fermana kadar gider. Sizin s&#;yledikleriniz olması gereken olabilir ama toplumlar &#;zellikle inan&#; konusunda kendi bile bilmediği inanca karşı saygı bekler. Aslında onların beklentisi kendisine bilmediği din hakkında bilgiler aktaranlara karşı saygıdır ve onların s&#;z&#;ne s&#;z s&#;ylemek ağa funduszeue.info &#;st&#;ne b.k yapmak gibidir. Toplumsal inan&#;lar bireysel s&#;m&#;r&#; haline getirilmediği s&#;rece din dahil yararlı olduğuna inanırım. &#;&#;nk&#; bilinen hi&#; bir din k&#;t&#; nasihatler vermez insanlara ama iş inan&#; &#;zerinden sınıfsal &#;st&#;nl&#;k sağlamak noktasına geldiği zaman birileri kalkıp Allah'a okeyde d&#;rd&#;nc&#; mualemelesi yapmaya kadar gider ki insanlar i&#;in bu bile başlı başına mucize ve kutsaldır. Dediğiniz gibi mucizevi s&#;ylemlere inanmak zorunda değilim ama o iddaalara inanmaya i&#;inde bulunduğum toplum tarafından zorlanan biriyim. Firavunu ikna edemeyen mucizenin bir anlamı olmadığı ger&#;ektir ama bug&#;n bizim toplumuza baktığında peygamberden fazla mucize (keramet ) g&#;steren şarlatanlar vardır ve o kimsenin g&#;rmediği keramet toplumun bir &#;ok kesimi i&#;in varlığından bile &#;nemlidir.

  
  
  
  
  
• Binbaşı

  

  Mesaj

  
• Yarbay

  

  Mesaj

  
  

  MephalayM kullanıcısına yanıt

  Aynen &#;yle, sonunu bile bile tekrar okunan kitaplar, tekrar izlenen filmler, tekrar dinlenen m&#;zikler aslında bu konuya en uygun cevap..

• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  

  quote: Orijinalden alıntı: MDemirm İnsan sonunu bile bile nasıl devam ediyor?Hayattaki mana nedir?G&#;n&#; g&#;ne devredip sonumuzu bekliyoruz. Hayatın tek manası var oda Allaha kul olmak, onun yasakladıklarını yapmayarak ve ibadet ederek rızasını kazanmaktır gerisi yaratıcıya kalmıştır bizi Cennete veya Cehenneme sokmak onun takdiridir artı d&#;nyaya g&#;nderilen her canlı gibi &#;lmek i&#;in yaratıldık &#;&#;nk&#; d&#;nya bir misafirhanedir bir misafir misafir olduğu evde ge&#;ici olarak kaldığı gibi biz insanlada bu fani d&#;nyada misafiriz ger&#;ek evimiz ebediyyen kalacağımız UKBA alemi yani ahiret alemidir < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >

yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme

Benzer içerikler

“İnsan öleceğini bile bile nasıl yaşar? Ya çıldırır ya da öleceğini unutur.” Nazım Hikmet Ran

İnsan, tüm diğer canlılar gibi ölüm tehlikesinden kaçınmak için çeşitli mekanizmalar geliştirmiştir. Fakat insan, diğer canlılardan farklı olarak öleceğinin farkında olan tek türdür. Ölümlülük hakkında düşünmek varoluşçu felsefe ve varoluşçu psikoterapide önemli bir yere sahiptir. Ölüm fikrinin yarattığı kaygının insan psikolojisi üzerinden incelenmesi ilk kez Otto Rank gibi psikanalistler aracılığıyla gerçekleşmiştir. Otto Rank, bireyin diğerleriyle bağ kurarak bireyselliğini yitirmekten çekinmesini bir çeşit ölüm korkusu olarak değerlendirmiştir. Bu yaklaşım ölümün ‘sembolik’ yönünü vurgulaması bakımından Dehşet Yönetimi Kuramı’na (DYK) ilham kaynağı olmuştur. ’li yıllarda Sheldon Solomon, Jeff Greenberg ve Tom Pyszczynski başta olmak üzere bir grup sosyal psikoloğun ileri sürdüğü DYK pek çok sosyal olguyu ölümlülük fikrinin yarattığı kaygı üzerinden açıklaması bakımından büyük yankı uyandırmıştır. 
***
DYK teorisyenleri, Otto Rank gibi psikoterapistlerin ölüm korkusunu kişiler arası boyutta ele alan yaklaşımını bir adım ileri götürerek gruplar arası ilişkilere de uygulanabilir hale getirmiştir. Bu kurama göre bireyler küçük yaşlardan itibaren önce birincil bakım verenlerine, ardından da kültürel öğretilere ve dünya görüşlerine bağlanma yoluyla özsaygılarını artırmakta, bu yolla ‘sembolik ölümsüzlüğü’ sağlayabilmektedir. Diğer taraftan bir nedenle ölümlülük fikrinin belirginleşmesi, bireylerde varoluşsal bir kaygı yaratarak sözü edilen ‘kaygı tamponlarına’ (erken yaşlarda bakım verenler, ileriki yaşlarda ise yakın ilişki kurulan kişiler, sahip olunan dünya görüşleri ve kimlikler) daha sıkı sarılmalarına yol açmaktadır. 
***
DYK kapsamında gerçekleştirilen deneysel çalışmalar bu varsayımı destekler niteliktedir. Bu çalışmalarda genellikle ölümlülüğün belirginleştirilmesi (mortality salience) paradigması uygulanmaktadır. Bu paradigmada katılımcılara kendi ölümleri hakkında bir paragraf yazmak, bir otopsi videosu izlemek gibi görevler verilmekte, ardından çalışmanın amacıyla bağlantılı olarak çeşitli tutumlarındaki değişimler gözlenmektedir. Pek çok çalışmada, ölümlülük fikrinin belirginleştirilmesinin (özellikle düşük özsaygıya sahip bireylerde) sahip olunan dünya görüşünü daha güçlü şekilde savunma eğilimini ortaya çıkardığı görülmektedir. Ölüm düşüncesi bir İranlı’nın ABD’ye yönelik saldırıları daha olumlu bulmasına (Pyszczynski vd. ), günümüzde yaşayan ve birleşik Almanya’yı savunan bir Alman’ın Berlin Duvarı’nın yıkılmasını daha olumlu değerlendirmesine (Jonas ve Greenberg, ), bir Türk’ün Türkiye’yle kültürel ve tarihsel olarak yakınlık taşıyan ülkelerle (örn. Türkmenistan) olan ilişkilerin geliştirilmesi için daha fazla maddi kaynak aktarılmasını savunmasına (Kökdemir ve Yeniçeri, ) yol açmaktadır.
***
DYK kapsamındaki çalışmalarda ölümlülük fikrinin etnosantrik tutumlar üzerindeki etkisi yoğun şekilde çalışılmasına rağmen kültür içerisinde çeşitlilik sağlayan kişiler arası farklar, hangi özelliklere sahip bireylerin ölümlülüğün belirginleştirilmesi manipülasyonundan daha fazla etkilendiği, ölüm fikrini belirgin ve sürekli kılan çevresel koşullar gibi etmenler ilerideki DYK çalışmalarında kendisine daha fazla yer bulabilir konulardır. Literatürdeki çalışmalar daha çok tüm insanlara özgü, varoluşsal bir eğilim olan ölüm kaygısının ortaya çıkardığı (ya da daha görünür kıldığı) tutumlara işaret etmektedir. Bununla birlikte bireysel bir özellik olan özsaygı düzeyindeki değişimler (Harmon-Jones vd. ), bağlanma stilleri (Hart vd. ), dindarlık düzeyleri (Jonas ve Fischer, ), kimlikle özdeşleşme düzeyi gibi değişkenlerin kişiler/gruplar/kültürler arası ilişkileri iyileştirmedeki rollerinin farklı kültürlerdeki örneklem gruplarında çalışılması kuramın pratik/pragmatik yönünü güçlendirecektir.
******

Kaynaklar

Harmon-Jones, E., Simon, L., Greenberg, J., Pyszczynski, T., Solomon, S., & McGregor, H. (). Terror management theory and self-esteem: Evidence that increased self-esteem reduced mortality salience effects. Journal of Personality and Social Psychology, 72(1),

Hart, J., Shaver, P. R., & Goldenberg, J. L. (). Attachment, self-esteem, worldviews, and terror management: evidence for a tripartite security system. Journal of Personality and Social Psychology, 88(6),

Jonas, E., & Fischer, P. (). Terror management and religion: evidence that intrinsic religiousness mitigates worldview defense following mortality salience. Journal of Personality and Social psychology, 91(3),

Jonas, E., & Greenberg, J. (). Terror management and political attitudes: The influence of mortality salience on Germans' defence of the German reunification. European Journal of Social Psychology, 34(1),

Kökdemir, D., & Yeniçeri, Z. (). Terror management in a predominantly Muslim country: The effects of mortality salience on university identity and on preference for the development of international relations. European Psychologist, 15(3),

Pyszczynski, T., Abdollahi, A., Solomon, S., Greenberg, J., Cohen, F., & Weise, D. (). Mortality salience, martyrdom, and military might: The great Satan versus the axis of evil. Personality and Social Psychology Bulletin, 32(4),

Görselin kaynağı: funduszeue.info…/its-the-end-of-the-…