Makine Mi Makina Mı Sorunsalı

ben çözdüm. ince iş yapan, ya da şöyle tarif edeyim, hani şöyle terminatörün içindeki kasları filan çalıştıran ince paslanmaz çubuklar olan dinamik, ters kinematik işleri yapan karmaşık detaylı aletlere "makine". ya da motorlarda silindi üstündeki subabpların yayları ve ekzantrik mili aksamı filan.

ama moturun gövdesi benim için "makina", buharlı şeyler öyle.

ikisini de seviyorum. hangisinin doğru olduğuna takılmadan.

makine mühendisliği kazanan arkadaşımın google'da fakültesini aramaya çalışırken karşılaştığımız sorunsal tdk imla klavuzu kılıklı validemin şiddetli uyarısı üstüne anında çözüme kavuşturduk
-makine mi makina mı kızım şimdi?
+makine ya!
-bak makina olmasın o da olur gibi
+yok makine
-meyşın yazayım, öyle aratayım
+...
*aaa makine doğrusu saçma sapan konuşmayın çok ayıp!
-makina,makine ...??
+ben dedim!
-samsun güzel mi ya? resimlerine bakayım bari...

aile mesleği olması nedeniyle ^***** aile meclisinde ara ara gündeme gelen konudur. türk dil kurumu ^* bu konuda kesin konuşmuştur "makine"! fakat gerek aile büyüklerimden, gerek onların hocalarından, gerekse kendi hocalarımdan daha "makine" diyenini duymadım. makina bölümü "makina"dır arkadaşım. uzatmaya luzum yoktur. adam koskoca profesör ve makina diyorsa makinadır. hem makine biraz efemine kaçmakta bölüme zaten. yani ortalama 1.5 gr kız düşen bölümde "makine" denmesi çok rererö...

editto: televizyon makine değildir! televizyon bir alettir. makina mühendisliği öğrencisine öğretilen ilk derste budur.

eğer makine mühendisliği açısından incelenen bir sorunsal ise ikisi de değildir. mechanical engineering, makina(e) mühendisliğine karşılık gelmez. mekanik mühendisliğine karşılık gelir. sonuçta her makine mühendisi makine yapmaz, ama yaptığı işlerin hepsi mekanik ana bilimi kapsamındadır.

tdk'nın pek iplenmediği bir kelimedir. herkes o an nasıl söylemek isterse o şekilde söyler, yazar. şahsen ben yazarken makina olarak yazmaya özen gösteriyorum. bu yazıyı yazarken o kelimenin altının kırmızı çizilmesini umursamıyorum bile. makinadır o. makina, makine olamayacak kadar kabadır, katıdır çünkü. makine derken insanda bir boşluk, doyumsuzluk oluyor. ama makina denildiğinde "heh" diyor insan. ağız dolusu çünkü.

makinacılara göre makinadır

bir kalın bir ince bir kalın ünlü yerine, bir kalından sonra iki ince ünlüyü telaffuz etmek kulağa daha hoş geldiği ve daha kolay olduğu için, oyumu makineden yana kullanıp kendi naçizane çözümümü ürettiğim sorunsal.

makine dir efendim. lisedeki türk dili ve edebiyatı hocamızın bunu bize her ders öğrettiği kelimedir. ama bütün makine firmaları o koca koca tabelalarına ne yazık ki makina yazmaktadır. xxxx makina a.ş gibi. gerçi türkiyedeki makineciler birliği ve denekleri bile makina yazdıktan sonra firmalar ne yapsın ? tdk nın kendi sitesinde de makine olduğu açıkça ortadadır.

dershanede edebiyat hocası sormuştu bu soruyu bana sınıfın ortasında. senenin de ikinci dersi. sınıftan insanlarla yeni tanışılıyor işte, anladınız ortamı. durdum durdum, makina dedim.

tahtaya yazdı kocaman; "makina"

-"bu mu" diye sordu. ııeaa evet diye bir cevap anca çıktı benden.

işte o an hamlesini yaptı piç. kelimenin sonuna bir "h" iliştirdi. ben napıyo lan bu derken baştaki "maki" kısmını sildi.

-"al sana makina" derken tahtada kocaman bir nah büyüyerek yüzüme çarpıyor, insanlar gülüyordu. o gün bugündür unutmadım. doğrusu makinedir ağalar.

makina.

bu ülkede iki üniversite bilirim, bu konuda otorite sayılacak; itü ve odtü.

itü, makina fakültesi, makina mühendisli der. odtü ise mühendislik fakültesi, makina mühendisliği.

dil bilimciler ne derse desin, o aletle uğraşan, adını koyar.