Ayvaini Mağarası Bursa

Bursa’nın doğal güzelliklerinden biri;Ayvaini Mağarası. Uluabat Gölü’nün güney bölümünde konumlanan mağara ilçe olarak Nilüfer’de yer alıyor. Yerli ve yabancı turistlerin olduğu kadar doğa ve macera severlerin de yoğun ilgisini gören Ayvaini Mağarası görenlerin hayranlığını kazanıyor. Yolunuz Bursa’ya düşerse elbette yapacak çok fazla etkinliğiniz var ancak ilgi alanınız doğal alanlar ise rotanız direkt olarak Ayvaini Mağarası olabilir.

Ayvaini Mağarası Hakkında Bilgi

Ayvaini Mağarası, Türkiye’nin 6. en uzun mağarası olma unvanını elinde bulunduruyor. Adını aldığı köy olan Ayva köyü de şirinliği ile gidenlerin beğenisini kazanıyor. Ayrıca Güney Marmara Bölgesi’nin en uzun yeraltı geçidi olan Ayvaini’nin Kazanpınar ve Doğanalan köyleri arasında bulunan ikinci bir girişi de yer alıyor.

Tarihi de en az görüntüsü kadar ilgi çekici olan doğal güzelliğin oluşumu ile ilgili bilgi vermek gerekirse Mezozoik Zaman’dan yani yer kabuğunun kırılarak kıtalara ayrıldığı zamanda meydana gelmeye başladığını söyleyebiliriz. Ayvaini Mağarası’nın keşfi ile ilgili ise 1970 senesinde 3 kişilik bir İspanyol grubun bulduğu bilgisi var.

Doğal yapı hidrolojik olarak da etkinliğine devam ediyor. Bu sebeple mağaranın içinde çok sayıdaküçük gölcüklergörmek mümkün. Mağaranın Ayva köyü yönündeki ağız bölümünden yer altı suyu çıkıyor. Sarkıt ve dikitlerin bolca bulunduğu mağarada, derinliği 3 – 4 metre olan yaklaşık 60 adet gölcük yer alsa da en çok dikkat çeken göl mağaranın çıkışında bulunan ve 400 metreyi bulan birikinti. Ancak suyun derinliklerinin mevsimlere göre değiştiğinin bilgisini vermekte de fayda var. Ayvaini Mağarası’nın toplam uzunluğu ise 5 buçuk kilometre civarında.

Yapı, mağara ve dağcılık ile ilgilenenlerin büyük hayranlığını topluyor. Ancak şunu da belirtmeliyiz ki doğal oluşum turizm faaliyetine açık değil. Bunun sebebi ise sahip olduğu iki girişinde sarp kayalıklardan meydana gelmesi. Bir seyahat düzenlemek isterseniz rehber eşliğinde bu turu yapabilirsiniz. Çevrenin turizme açılması için ise çalışmalar devam ediyor.

Sulu damlataş havuzları, sarkıtları, dikitleri ve duvar damlataşları ile doğal bir zenginlik olarak anılan Ayvaini el değmemiş olmasıyla da hayran sayısını her geçen gün arttırıyor.

Ayvaini Mağarası Giriş Ücreti

Doğal oluşum turizme açık olmadığı için bir giriş ücreti de bulunmuyor. Ancak profesyonel olarak dağcılık sporu ile ilgileniyorsanız tedbirlerinizi aldıktan sonra Ayvaini Mağarası’na ücretsiz olarak giriş yapabilirsiniz.

Ayvaini Mağarası Özellikleri

Binlerce yıldır aynı güzelliği ve devam eden oluşumu ile görsel bir şölen tadında olan Ayvaini Mağarası turizme kapalı bir yer. Eğer burası ziyaret etmek isterseniz özellikle muhtarlıktan bilgi almanızda fayda olacaktır. Patika yolları yürürken rahat edebileceğiniz ayakkabı ve kıyafetler de sizi rahatlatan faktörler arasında sayılabilir.

Ayva köyü girişinde 15 metre yüksekte kapı görünümünde bir yapı ile karşılaşabilirsiniz. Biraz daha yürüdükten sonra ileride ise bir baca adı verilen karşınıza çıkar. Buranın özelliği yürüyerek gelinebilecek son nokta olmasıdır. Mağaranın içindeki atmosfer her mevsim nemli ve ılıkolarak sizi karşılar.

Özel kıyafetleriniz olmadan mağaranın içinde yüzemeyeceğinizi hatırlatmakta fayda var. Ayrıca su direkt girilemeyecek kadar soğuk. Fakat ne kadar derin olursa olsun dibini her zaman görebileceğiniz kadar da berrak. Erişimi zor olunca temiz kalması da doğanın cazibesi.

Ayvaini Mağarası Yol Tarifi

Ayvaini Mağarası’na gitmek için en uygun araç otomobil olacaktır. Bir toplu ulaşım aracının yakından geçtiğini söylemek mümkün değil. Mağaranın başlangıç kısmına ulaşabilmek için, Doğanalan Köyü'nden kuzeydoğu yönünedevam eden yoldan ortalama olarak 2 kilometre devam ederseniz girişe ulaşabilirsiniz.

Bursa Ayvaini Mağarası; Türkiye’nin 7., Güney Marmara Bölgesi’nin ise keşfi yapılan en uzun mağarası…. Hidrolojik açıdan etkin bir yapıya sahip olan bu mağara dört bir yanı doğal güzelliklerle bezeli Bursa’nın gizli kalmış hazinelerinden sadece bir tanesi…

Uluabat Gölü’nün güney bölümünde, Söğütalan Platosu’nun kuzey kenarında yer alan Ayvaini Mağarası’nın ilk girişi Nilüfer ilçesine bağlı Ayvaköy’de bulunuyor. Ayva Köyü Nilüfer’e bağlı 30 hanelik bir köy. Rakımı 135. Köyün bulunduğu yer çukurda kalıyor. Arazisi ise Uluabat Gölü manzaralı ve iyi bir piknik alanı. Eskiden batısında yer alan Mustafa Kemal Paşa İlçesi’ne bağlı olan köy, 1967 yılında merkeze bağlanmış. Diğer girişi ise Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Kazanpınar Köyü mevkiinde. İki girişi arasında 4 bin 8 yüz metre mesafe bulunuyor. Bursa’yı Mustafakemalpaşa’ya bağlayan 82 km’lik eski yol mağaranın yakınından geçiyor. Ayvaini’ne bu yoldan gidilebildiği gibi, gölün kuzeyinden geçen Bursa-Balıkesir-İzmir yolundan da gidilebiliyor.

Eski adı Kirmasti olan mağaranın girişleri oldukça sarp bir parkurdan oluşuyor. Bu sebeple mağaraya ancak profesyonel dağcı ve mağaracılar girebiliyor. Henüz halkın ziyaretine açılmamış durumda. Giriş kısmı hariç yatay gelişen bir düzlemde olan mağara büyük bir kaya bloğunun özenle oyulduğu hissiyatını veriyor. Mağarada bulunan sarkıtlar ve dikitler ise hassas bir heykeltıraşın elinden çıkmışçasına görenleri büyülüyor. Mağara tavanlarından damlayan sulardan, kalsiyum karbonatın ayrışarak milyonlarca yılda oluşturduğu bu doğa harikaları, mağara aksı boyunca ziyaretçilerine eşlik ediyor.

Damlataş havuzları, dikitler,  duvar damlataşları, sarkıt ve irili ufaklı 60 civarında gölle kaplı olan Ayvaini Mağarası’nın neredeyse 2 bin 500 metresi sular altında ve ancak profesyoneller tarafından botlarla ulaşılabiliyor. Turizm potansiyeli bakımından birçok mağara araştırmacısını kendine çeken bu saklı cennetin, çok yakında turizm için hazır hale getirilmesi amaçlanıyor.

Aks boyunca hiçbir yerinden ışık sızmayan mağara, canlı türleri bakımından da son derece zengin. En çok yarasa kolonilerinin dikkat çektiği mağarada; suyılanı, çiyan, tatlı su yengeci ve kurbağa türleri bulunuyor. Mağara içinden akan ve Ayva Köyü çıkışında şelale şeklinde dışarı dökülen Karadonlu Deresi mağara içerisindeki büyüleyici atmosferin baş aktörüdür. Karadonlu Deresi’nde yaşayan ve varlığı çağlar öncesine dayanan tatlı su karidesinin Uluabat Gölü’nde bulunan kerevitin atası olduğuna ilişkin çalışmalar akademik çevrelerce yürütülüyor.

Yazı: Engin Çakır Fotoğraflar: Aykut Güngör