nasıl anlatayım küfürsüz / SÖYLEYEMEDİKLERİMİZİ SÖYLEYEN ADAM - 5 Ocak Gazetesi

Nasıl Anlatayım Küfürsüz

nasıl anlatayım küfürsüz

CAN YÜCEL ( – ) (2)

Dünkü yazımda; Rahmetlinin özgeçmişiyle ilgili yüzeysel bir özet yapmış, güçlü belleğinden ve zekâsından söz etmiş, o yazımı;

“…Cumhuriyet döneminin en önemli, en gözde bakanlarından birinin oğlu ama ömrü yokluk içinde geçmiş bir insan.

Bu koşullarda büyüyüp, yetişen insanlarda; genelde, geçmişin acısını çıkarma azmi(!) olur, hırsı olur.

Malda, mülkte, parada pulda gözü olur.

Ama o yaşamının her evresinde, basit ve sade bir yaşam tarzını benimseyen; çizgi ötesi bir insan olmayı, yeğlemiştir.” diye bağlamıştım.

Kaldığım yerden devam ediyorum.

Mal varlığını soranlara, mal varlığını şöyle açıklarmış. (*)

“… * Avşa Adası’nda üç daire, dört üçgen, beş dikdörtgen..

* Gökyüzünde bir bulut..

* Bitlis’te beş minare..

* Biri yazlık, biri kışlık iki platonik sevgili..

* Islıkla çalınabilen beş anonim türkü..

* Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın öğle üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı..

* Palandöken’de bir palan, bir döken…

* Kastamonu’nda üç kasto…

* Üç fay hattı…

* Bir çarşamba, iki perşembe, üç cuma…

* Dünyada mekân…

* Ahrette iman…

* Denizde kum…

* Bir çuval gazoz kapağı…

* Bir kibrit kutusu sigara izmariti…

* Biri İngilizce, 6 adet küfür…

* Sevenlerin kalbinde kurulmuş bir taht…

* Anne babadan kalma, yarısı yaşanmış bir ömür…

* * *

Güzel Türkçemizi çok iyi kullanan, şiirlerinde sözünü esirgemeyen esprili bir ozandı…

Cemal Süreya, onun için “Can Yücel kadar değişik teknikler kullanmış bir başka ozanımız yoktur” derdi…

Şiirlerinde resmen ayar verir; ağır küfürler kullanır ama bu küfürlü dili kimseyi rahatsız etmezdi.

“Küfür ve argoyu halk kullanıyor. Yazdığımız şey, halkın nabzı ve ağzı olduğuna göre, küfür de kendiliğinden katılıyor işin içine. Aslında küfür bir özgürlük davasıdır” der; bu özgürlüğünü dizelere dökerdi.

Şu dizelerini duyduğum zaman çok şaşırmış, yadırgamıştım ama sonra dilime yapışmış kalmış, olur olmaz her yerde dillendirir olmuştum.

“Şiirlerinde küfür etme diyorlar, usulsüz,

Lan bu kadar orospu çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz?”

* * *

Edebiyatçılar ona, “ O Türk şiirinin santrforudur. Her şiirinde ya da her söyleminde hiç beklenmedik bir anda gol atabilir…” derler.

Gerçekten de öyledir.

Bir canlı yayında Duygu Asena’yla girdiği diyalog anlatılır.

Duygu Asena, canlı yayında Nazım Hikmet için “kartpostal şairi” der.

Bir Nazım hayranı ve dostu olan Can Yücel’den yanıt gecikmez.

“Kart sensin, postal da sana girsin’’

Olay büyür. Sonraki günlerde araya girenler, Can Yücel’den bu nahoş sözleri geri almasını isterler.

Can Yücel yine lafı gediğine koyar;

“Kartı aldım, postal kalsın…”

* * *

Edebiyat kadar içkiye de düşkündü..

İyi rakı içer; “içim rakı, dışım su” derdi.

Bakın nasıl rakı içileceğini nasıl dökmüş dizelerine…

"Rakı sofrasında susulmaz arkadaş,

Güleceksin, kahkahalar atacaksın…

Yeri geldiğinde de ağlamasını bileceksin…

Hıçkıra hıçkıra ağlayacaksın..

Arınacaksın gururundan, paşalar gibi.

“Şerefe” diyeceksin, “şerefe ulan şerefe” diyeceksin..

Şerefsiz Dünyaya inat şerefimize,

Kırar gibi tokuşturup kadehleri,

Gırtlağınla seviştireceksin meyleri..

Gömeceksin kendini şişelerin dibine, ölür gibi içeceksin!..

Oturtacaksın karşına geçmişini,

Güle güle küfür edeceksin

Unutacaksın, unutur gibi içeceksin !

İçiyorsan Rakıyı öve öve,

Söve söve de kusacaksın ne varsa içinde…”

* * *

Ölüm tarihi

Demek ki aramızdan ayrılalı 21 yıl olmuş.

21 Yıl geçmiş aradan.

Koskoca 21 yıl.

Var mı yerini dolduran?

Yok.

Bir Can Yücel daha gelir mi bu ülkeye, bu dünyaya, bilmem.

Gelse de aynı hazzı, aynı duyguları geçirebilir mi okurlarına?

Sanmıyorum.

Işıklar içinde uyusun…

* İnternetteki hızlı bilgi, kişiyi vezir de edebiliyor rezil de… Çünkü internet ortamı; yayımlanan herhangi bir yazıyı, doğru yanlış araştırması yapmadan bünyesine alıp, yayımlıyor. İnternet ortamının bu kuralsızlığından en çok etkilenen yazar ve şairlerin başında Can Yücel, geliyor. Ona ait olmayan pek çok şiir ona atfediliyor.

“MAL VARLIĞİ” dizelerinin de Can Yücel’e ait olmadığı, şeklinde bir bilgi olmasına karşın; ben, her bir sözcüğü Can Yücel kokan bu dizilerin; Can Yücel’in kaleminden çıkmış olabileceğini düşünerek, bu dizeleri, köşeme taşıdım.

SÖYLEYEMEDİKLERİMİZİ SÖYLEYEN ADAM

Hani zaman zaman deriz ya; ‘’Dilimin ucuna geldi, ama söyleyemiyorum’’ diye…Sade vatandaşın, söylemek isteyip te söyleyemediği şeyleri, söyleyen, şiirlere döken, hicivler halinde söyleyen pek çok, yazar, şair, sanatkar, devlet adamı vb. gibi insanlar vardır. Şair Eşref gibi, Feylesof Rıza Tevfik gibi, Neyzen Tevfik gibi… Daha nice nice ustalar var. Bunlardan biri de, merhum Can Yücel’dir. yılı, Celal Bayar Hükümetinin meşhur bakanı, Hasan Ali Yücel’in oğlu…

Tarih 3 Haziran 'tü…Ogün Nazım Hikmet ölmüştü.

Can Yücel, BBC Türkçe Radyosu’nda spikerdi.

Nazım'ın ölümünü dinleyicilere duyurma görevi ondaydı.

"Ben bunu okuyamam. Ben Nazım'ın ölümünü kabul edemem" dedi.

Haberi okumadı. Ogün hiç çalışmadı. Radyo da yayın yapamadı.

Ertesi gün görevinden istifa ederek, memlekete döndü.

Bakan çocuğuydu. Cumhuriyet döneminin en önemli bakanlarından birinin hem de.

Çok bakan oğlundan, çoğundan farklıydı. Çünkü hep geçim sıkıntısı çekti.

Basit yaşamayı seçti. Metin Üstündağ O’nun mal varlığını şöyle açıkladı:

1- Avşa adasında üç daire, dört üçgen, beş dikdörtgen.

2- Gökyüzünde bir bulut.

3- Bitlis’te beş minare..

4- Biri yazlık, biri kışlık iki platonik sevgili.

5- Islıkla çalınabilen beş anonim türkü.

6- Büro mobilyası ve çelik kapı üreten bir fabrikanın, öğle üzeri yaslanıp sigara içilen beyaz duvarı.

7- Palandöken’de bir palan, bir döken.

8- Kastamonu’nda üç kasto.

9- Üç fay hattı.

Bir çarşamba, iki perşembe, üç cuma.

Dünyada mekân.

Ahirette iman.

Denizde kum.

Bir çuval gazoz kapağı.

Bir kibrit kutusu sigara izmariti.

Biri İngilizce, 6 adet küfür.

Sevenlerin kalbinde kurulmuş bir taht.

Anne babadan kalma, yarısı yaşanmış bir ömür.

Türkçe'nin en matrak, en lafını esirgemeyen şairiydi…

Cemal Süreya, onun için “Can Yücel kadar değişik teknikler kullanmış bir başka şairimiz yoktur” derdi. Şiirlerinde resmen ayar verirdi. Ağır küfürler ederdi..

“Küfür ve argoyu halk kullanıyor. Yazdığımız şey, halkın nabzı ve ağzı olduğuna göre, küfür de kendiliğinden katılıyor işin içine. Aslında küfür bir özgürlük davasıdır” derdi.

Özgürlüğünü mısralara dökerdi. “Şiirlerinde küfür etme diyorlar, usulsüz,

Lan bu kadar orospu çocuğunu nasıl anlatayım küfürsüz?”

Her şiirinde kendi ifadesiyle nasıl gol atacağının peşindeydi. O, Türk şiirinin santrforuydu..

Şairliğinin yanı sıra, Almanca, İngilizce, Latince ve Yunanca bilirdi.

Çok çeviri yaptı. Çevirileri başına iş açtı.

12 Mart muhtırasında Mao ve Che çevirileri için içeri attılar.

'te genel af ile özgür kalabildi. Toplumsal sorunları hep gündeme getirdi.

Çarpık düzene mutlaka söyleyecek sözü vardı. "Gazi Mustafa Kemal Atatürk

‘’Türk, öğün, çalış güven’’! demiş ya,

Şimdilerde çalışan parasız, pulsuz

Çalışıyor paralıya… Güvenen varsa, parasına güveniyor

Üst yanı öğün babam öğün! Dövün babam, dövün!"

Edebiyat kadar, içkiye de düşkündü. İyi rakı içerdi. “İçim rakı, dışım su" derdi.

Nasıl rakı içileceğini de şöyle mısralara dökerdi.

"Rakı sofrasında susulmaz arkadaş,

Hıçkıra hıçkıra ağlayacaksın..

Arınacaksın gururundan, paşa gibi.

Şerefe ulan diyeceksin.

Şerefsiz Dünyaya inat şerefimize,

Kırar gibi tokuşturup kadehleri,

Gırtlağınla seviştireceksin meyleri..

Gömeceksin kendini şişelerin dibine, ölür gibi

içeceksin! Öleceksin arkadaş.

Oturtacaksın karşına geçmişini,

Güle güle küfür edeceksin.

Unutacaksın, unutur gibi içeceksin !

"İçiyorsan Rakıyı öve öve,

Söve söve kusacaksın ne varsa içinde."

Can Yücel Datça'yı, Datça Can Yücel'i çok sevmişti.

"Neden Datça ?" diye soranlara cevabı hazırdı.

"Ne harika bir yer burası.

Nereden buldun bu Datça'yı’’?

‘’Elimle koymuş gibi buldum." Datça'daki yaşamı onun en güzel şiiriydi.

"Yaşamayı, yaşamak istiyorum demiştim, neylersin ki, bu damda bu dem,

ayaklarınla uyaklarında zincir, böyle topal koşmalarla geçiyor günlerimiz,

oysa, methetmek gibi olmasın kendimi, ama yaşamım benim, en güzel şiirim!"

Gırtlak kanserine yakalandığında dostları artık dinlenmesini söyledi..

“Ben şairim, fil değilim. Azrail'i bir köşeye çekilip bekleyemem. Meydanlarda ölmeliyim" dedi.

12 Ağustos ’da öldü.

Şiir söyleyerek, rakı içerek, küfür ederek hayata veda etti.

Vasiyeti üzerine çok sevdiği Datça'da gömüldü..

"Beni kuzum Datça’ya gömün.

funduszeue.info%25CC%funduszeue.infofunduszeue.info%25CC%funduszeue.info

Geçin Ankara’yı, İstanbul’u!.

Oralar ağzına kadar dolu.

Alabildiğine pahalı.

Örneğin Zincirlikuyu’da

Bir mezar milyona.

Burası nispeten ucuz.

Ortada kalma ihtimali de yok.

Hayır dua da istemez.

Dediğim gibi, beni Datça’ya gömün.

Şu deniz gören mezarlığın orda.

Gömü sanıp deşerlerse, karışmam ama!”

Ajda Pekkan’ın şarkıda söylediği gibi; ‘’ Bu gök kubbenin altından, kimler geldi, kimler geçti’’

SON SÖZ:’’ SÖYLEMEZSEN SÖYLERLER…’’

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası