barış odaları kitabı özeti / Barış Odaları - Aslı Der Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Barış Odaları Kitabı Özeti

barış odaları kitabı özeti

Barışı bir kral mı, bir çocuk mu kurabilir?..

Felsefenin derinliğini fantastik edebiyata taşıdığı çocuk romanlarıyla çok sevilen Aslı Der, Küçük Cadı Şeroks’un üçüncü macerasıyla okurla buluşuyor. Dizinin ikinci kitabı Büyük Tuzak’la Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılın En İyi Çocuk Romanı ödülüne değer görülen ve 2010 yılında Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu (IBBY) Onur Listesi’ne giren yazar, dizinin üçüncü kitabında barış ve uzlaşma üzerine düşündürüyor. Sorunlara konuşarak ve tartışarak çözüm aramanın, barışı birlikte kurmanın önemine değinen roman, fantastik unsurlarla iç içe felsefi metni, tempolu kurgusu ve siyah-beyaz desenleriyle keyifli bir okuma vaat ediyor. Birlikte yaşamanın evrensel sorunlarını ve deneyimlerini hassasiyetle öyküleştirirken, çocuklara, eğitimcilere ve ailelere keyifli bir okuma ve tartışma olanağı sunuyor.

Prens Hortim’in aniden ortadan kaybolduğu Masallar Ülkesi’nde uğursuz bir sis hızla yayılmaktadır. Halkın sorunlarını, anlaşmazlıkları tartışıp konuşarak çözümlemek için kurulan Barış Odaları’nın yerini uzun süredir prens almıştır. Halk her derdini ona anlatmaya, çözümü de doğrudan ondan öğrenmeye alıştığından, prens ortada olmayınca huzursuzluk tırmanır. Sarayda işleri ele alan Prenses Foreri’nin prensi bulmakla görevlendirdiği Küçük Cadı Şeroks, hain bir oyunu bozabilecek midir?..

Kendine Ait Bir Oda

Kendine Ait Bir Oda - Virginia Woolf

Kitap Türü:Yabancı RomanlarOrjinal Adı:A Room of One’s OwnÇeviren:İlknur Özdemir

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Kendine Ait Bir Oda Özet

Kaç tane cinsiyet vardır bu dünyada? Biri birinden üstün mü, yoksa sadece üstün mü olmak istiyor? Hangi özellikleri onları birbirlerinden ayırıyor, hangisi diğerlerinden daha fazla zülüm görüyor?

Virginia Woolf, feminizmin en sağlam kalemlerindendir. Yazdığı eserler yaklaşık doksan yıldan beri ses getirmekte, cümleleriyle ufukları genişletmektedir.

Kendine Ait Bir Oda denemesinde ise ; ‘Bir kadın eğer kurmaca yazacaksa, parası ve kendine ait bir odası olmalı’ diyerek tek cümleyle o dönemin koşullarını anlatmaya çalışıyor.

Bir kadının yazı yazması için, evet her şeyden önce kendine ait bir odaya ihtiyacı var. Çünkü dışardaki o yobaz insanlar ‘kadın sadece ihtiyaçları gidermek için vardır’ düşüncesiyle davranıyorlardı. Kadınlar çimlere basamaz, kadınlar kömür işçisi olamaz, kadınlar yazamaz, kadınlar düşünemez, kadınlar kadınlar kadınlar…

Bizse üniversite kampüsünde doluşan genç bir kızın düşüncelerini okuyarak öğreniyoruz her şeyi. Shakespeare’e hayali bir kız kardeş yaratmış ve eğer o kız kardeş olsaydı başına gelebilecekleri anlatıyordu. Kızın da aslında abisi kadar yetenekli olduğunu ama etrafındaki insanların bunu görmek istememeleri hakkında kurmaca bir hikâye oluşturmuştu şahıs. Jane Austenve Charlotte Bronte’nin neden Savaş ve Barışyazamadığını sorguluyordu.

Kadın sadece bir et parçası değildi. Namus ve ahlak kavramları bir tek kadın için geçerli değildi. Kadın sanki başka bir türü daha varmış gibi KIZ ve KADIN olarak ayrılmamalı. Kadın sadece kadındır.

Düşene bilmeyi bilen sadece erkekler değildi. Kadınlarda düşünebilir ve düşündüklerini istediği gibi farklı kaynaklara aktarılabilirlerdi.

Önyargılar, ego, bencillik ve hor görme hemen hemen her dönemde bulunmuş ve bu hissiyatlar kendilerini farklı konularda farklı şekillerde kendilerini göstermişlerdir. Ama hepsinin ortak olduğu yer Kadında bitiyor. Tüm bu aşağılık ve insanlık dışı duygular kadınlar üzerine yoğunlaşıyor.

Özellikle ‘medeniyet toplumuyuz’ diye bağıranlar en başta yobaz insanlardı. Medeniyet kadın haklarını kısıtlamak ve onları hor görmek değildir. Shakespeare’ ın kız kardeşi de şair olabilirdi. Yani önemli olan aslında cinsiyet değil ruhtur.

Sonuçta tüm insanlığı yetiştirenler annelerdir aslında. Ve insanlık kadına bu kadar şey borçluyken onu hor görmesi bir kere insan haklarına uymuyor. İkincisi cinsiyetler arasında her ne kadar fizyolojik farklar olsa da birbirlerini dengeleyen ve kusurlarını kapatan iki parçadır; kadın ve erkek. Herhangi biri için birisi daha üstün veya diktatör o olmak zorunda diyemeyiz.

Tıpkı kanunların önünde olduğu gibi gerçekte de kadın ve erkek eşittir. Erkek ne yaparsa, aynısını kadın da yapabilir. Sonuçta mesleklerin, renklerin, düşüncelerin… Cinsiyeti yoktur.

Ve yazımın başında da söylediğim gibi Woolf, feminizmin en büyük savunucularındandır. Ve kalemi de bir o kadar sağlamdır. Aşağı sizlere kitaptan en sevdiğim bir alıntıyı bırakıyorum ve her şeyden önce; kendi kültür ve zihin seviyenizi geliştirmek adına sizlere bu kitabı okumayı tavsiye ediyorum.

“Bütün bu yüzyıllar boyunca kadınlar, erkeği olduğundan iki kat büyük gösteren bir ayna görevi gördüler, büyülü bir aynaydı bu ve müthiş bir yansıtma gücü vardı. Böyle bir güç olmasaydı dünya hala bataklık ve balta girmemiş ormanlardan ibaret olurdu. Savaşlarda zafer kazanıldığı duyulmazdı… Çar ve Kayzer ne taç giyerler ne de tahttan inerlerdi. Uygar toplumlarda hangi işe yararlarsa yarasınlar, bütün şiddet ya da kahramanlık eylemlerinde aynalar gereklidir. İşte bu yüzen Napolyon da Mussolini de kadınların erkeklerden aşağı olduğunda bu kadar ısrarcıdırlar, eğer onlar aşağıda olmasalardı kendileri büyüyemezlerdi.”

Yazan: Selin Gürcüoğlu

Kendine Ait Bir Oda Kitap Özeti

Asıl adı Adeline Virginia Stephen olan Virginia Woolf, kendisi gibi yazar olan babasından etkilenmiştir. Dönemindeki kızlar gibi o da okula gönderilmemiş evde eğitim görmüştür. Babasının kütüphanesi aracılığıyla edebi gelişimini tamamlamıştır. Çeşitli kısa hikayelerini dergi ve gazetelerde yayımlama imkânı bulmuştur. Evlendikten sonra da eşinin kurdurduğu basımhane sayesinde eserlerini çoğaltma konusunda sıkıntı çekmemiştir. Buraya kadar Virginia için her şey yolunda gibi görünebilir ama onun asıl karşı çıktığı ve kitabın ana fikrini oluşturan kısım da burasıdır. Virginia, kadınların kendilerine ait odaları, ekonomik özgürlükleri olmamasını eleştirmektedir. Yazabilmek için kapıyı kapattığında, kendinle kalabileceğin ve derinliklerine inebileceğin bir oda olmalıdır. Yani Virginia, para kazanmamızı kendimize ait bir odamızın olmasını isterken gerçekliğin huzurunda, canlandırıcı bir hayat sürmemizi istiyor; başkasına aktarabilsek de aktaramasak da.

İnsan nereye dönerse erkeklerin kadınlarla ilgili düşüncelerine rastlıyor ve herkes farklı bir şey düşünüyordu. Kimileri kadınları bir yerlere yakıştırmıyordu, kimileri de kadınlara birtakım davranışları yakıştırmıyordu. Kimileri bir kadının gözlerinin içine bakıp konuşma zahmetinde bulunmamasına rağmen kadın kişiliği ve kimliği üzerinde fikirler üretiyordu. Aslında tüm bu yorumların temelinde kadına erkekçe bir bakış açısı söz konusuydu. Oysa “Kadınlar erkekler gibi yazıp, erkekler gibi yaşar ya da erkeklere benzerlerse, çok yazık olur, çünkü dünyanın büyüklüğü ve çeşitliliği göz önüne alındığında, iki cins bile yetersiz kalırken, yalnızca bir tanesiyle nasıl idare ederiz? Eğitim, benzerlikler yerine ayrılıkları ortaya çıkarıp güçlendirmemeli midir?” diyordu, Virginia.

Ataerkinin doğuşu konusunda bize birtakım açıklamalarda da bulunmuştur Virginia. Paha biçilemez bir niteliğe en hızlı nasıl sahip olunabilir sorusunun cevabını “başkalarının bizden yetersiz olduğunu düşünerek” şeklinde cevaplamıştır. İşte bu yüzden fethetmesi, hükmetmesi gereken ataerkilin çok sayıda insanın, belki de insan ırkının yarısının doğası itibariyle ondan yetersiz olduğunu hissetmesi işte bu yüzden elzemdir. Bu kuşkusuz gücün temel kaynaklarından biri olmalıdır. Kadınlar yüzyıllardır erkek bedenini doğal boyutunun iki katı göstermek gibi harikulade bir güce ve sihre sahip ayna görevi görmüşlerdir. Virginia bir o kadar iddialı bir o kadar da olasılıklı bir cümle kurarak “Bu güç olmasa dünya herhalde bataklık ve orman olarak kalırdı. Tüm o şanlı savaşlar hiç yaşanmazdı…” demektedir.

Eğer kadınlar erkeklere atfedilen alanlara giriş yaparsa söz hakları da varlıkları da artacaktır. Kadınlar ne kadar yaşamda yer bulur ne kadar söz hakkında sahip olursa gerçeği söylemeye başlarsa dev aynasındaki beden küçülür, hayatla uyumunu yitirir.

Yüz yıl içinde diye umut ediyor Virginia, kadınlar bir zamanlar mahrum bırakıldıkları tüm etkinlik ve uğraşlarda yer alacaklar. Kadınların korunan cinsiyet olduğu zaman riayet edilen gerçeklere dayalı tüm varsayımlar yok olacak: örneğin kadınların, papazların ve bahçıvanların daha uzun yaşadığı gerçeği. Bu korumayı kaldırın onları aynı uğraş ve eylemlere maruz bırakın. İşte bu sözlerden sonra bir türlü oturtamadığımız feminizm gerçeğine yüzümüzü çeviriyoruz. Feminizmin erkek düşmanlığı olduğu, kadınlar için ekstra haklar talep ettiği yanılgısı ta kadın sorununun ele alınmaya başladığı ilk zamanlardan beri çürütülmektedir. İstenilen yalnızca eşit mücadele şartları, eşit yaşam koşulları ve müdahale edilmeyen alanlardır.

Örneğin diyor Virginia, 1500’lü yıllarda bir Shakespeareelbette çıkabilirdi ama aynı yeteneğe sahip olan Shakespeare’in kız kardeşi olsaydı erkek kardeşi gibi adını tarihe yazdırabilir miydi? Elbette yazdıramazdı. Öğrenilmiş ve dayatılan yaşam koşulları, eğitim imkanlarından yararlanamama ve erkeklerin izin verdiği ölçüde var olmak… Tüm bunların altından başını geleceğe doğru çevirip oradan bakabilmek pek de mümkün olmayacaktır. Bu yüzden biz kadınlar kendimizi var etmeliyiz bunun yolu da ekonomik özgürlükten geçmektedir ama önce zihinlerimizi özgür bırakmalıyız, kütüphaneler kırk kilit ve sürgün altında olsa da.

Kültürün kapılarını yumruklayan muhteşem bir manifesto örneği. İçinde bulunduğu şartlarda eleştirmek ve başka türlüsünü düşünebilmek eminim ki oldukça zor ve tehlikeliydi. Sonunda kendi yaşamını sonlandırmasına neden olsa da Virginia zihnini kilitli kapılar ardında özgür bıraktı. Şimdi ise biz kadınlar tüm imkân ve şartlara, öncü ve örnek yaşamlara rağmen bir erkeğin dev aynası olmayı kabul ediyoruz, kendimizi hiç görmeden. Bir yaşam sürüyor sanırken aslında başka bir yaşamın yanından geçip gidiyoruz hiç yanıp parlamadan.

Editör: Ceren Kozalıoğlu

Kendine Ait Bir Oda Soruları ve Cevapları

Kendine Ait Bir Oda kimin eseri?

Virginia Woolf

Kendine Ait Bir Oda türü nedir?

Yabancı Romanlar

Kendine Ait Bir Oda kaç sayfa?

128

Kendine Ait Bir Oda Yorumları

her kadının okuması gereken bir kitap çoğunlukla kadının düşmanı kadın oluyor ne yazık ki

23-03-2018 20:09

oldukça güzel bir roman ben bir kerede okudum sıkmadan okutuyor kendisini

07-11-2018 15:56

kitap özeti çok güzel olmuş çok teşekkür ederim konusu güzel ama okuması zor bir kitap

31-05-2019 17:27

virginia woolf, kadınların yeni yeni üniversiteye alındığı ve seçme hakkıyla tanıştığı zamanlardan sesleniyor günümüze. günün saatlerinin yemek vakitleri üzerinden döndüğü, kadınların sırf hayatta kalma dürtüsüyle nefes aldığı, herhangi bir referans olmadan üniversitenin çimlerinde dahi oturamadığı bir anlayış silsilesinden. kürsüye çıktığında isyan bayraklarını çıkarıyor sanki. karşısındaki genç kadın topluluğuna, başarmak için iki şeye ihtiyacınız var diyor; para ve kendinize ait bir oda.

13-12-2020 20:32

kısa özeti yok mu iki tane uzun özet eklemişsiniz bari bir tanesi kısa olsaymış

25-04-2022 13:07

neyi anlatıyor anlamadım yarıda kestim okumayı analiz yapmamız lazım ben daha kitabı anlayamıyorum nasıl bir kitap siz anlayın

21-10-2022 21:51

lütfen analiz ekler misiniz acil gerekiyor

21-12-2022 22:47

en iyi çeviri hangisi çok farklı yayınevilerinden basılmış

11-06-2023 22:51

Deniz FeneriKendine Ait Bir OdaOrlandoDalgalarMrs. Dallowayen iyi kitaplaryeni çıkan kitaplaren çok satan kitaplarokunması gereken kitaplaren çok okunan kitaplar100 temel eserbedava kitapeditör olkitap bağışıGün Olur Asra BedelTutunamayanlarAcımakCamdaki Kız1984Hayvan ÇiftliğiSokrates'in SavunmasıUzun HikayeAlice Harikalar DiyarındaHaritada KaybolmakKraliçeyi Kurtarmakİçimdeki MüzikÇalıkuşuÇocuk KalbiKüçük Kara BalıkİntibahBülbülü ÖldürmekBeyaz Zambaklar ÜlkesindeDon KişotSineklerin TanrısıToprak Anaİnce MemedSatrançİki Şehrin HikayesiVadideki Zambakİçimizdeki ŞeytanSergüzeştBeyaz GemiAraba SevdasıYabanİnsan Ne İle YaşarKüçük PrensDönüşümBeyaz DişSaatleri Ayarlama EnstitüsüFareler ve İnsanlarSol AyağımSuç ve CezaSefillerSimyacıŞeker PortakalıKürk Mantolu MadonnaMadalyonun İçiEsir Şehrin İnsanlarıÜç Anadolu Efsanesi Köroğlu, Karacaoğlan, AlageyikYeraltından NotlarSait Faik Seçme HikayelerRüzgarı Dizginleyen ÇocukSabahattin Ali Bütün ÖyküleriSadako ve Kağıttan Bin Turna KuşuAhmet ÜmitAhmet BatmanAyşe Kulinİskender PalaCanan TanDostoyevskiElif ŞafakJojo MoyesKahraman TazeoğluMemduh Şevket EsendalOrhan KemalPeyami SafaSabahattin AliSarah JioTarık BuğraVictor HugoZülfü Livaneli

Barış Odaları - Aslı Der Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Barış Odaları kimin eseri? Barış Odaları kitabının yazarı kimdir? Barış Odaları konusu ve anafikri nedir? Barış Odaları kitabı ne anlatıyor? Barış Odaları PDF indirme linki var mı? Barış Odaları kitabının yazarı Aslı Der kimdir? İşte Barış Odaları kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar:Aslı Der

Yayın Evi: Günışığı Kitaplığı

İSBN: 9786054603923

Sayfa Sayısı: 208

Barış Odaları Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Felsefenin derinliğini fantastik edebiyata taşıdığı çocuk romanlarıyla çok sevilen Aslı Der, Küçük Cadı Şeroks’un üçüncü macerasıyla okurla buluşuyor. Dizinin ikinci kitabı Büyük Tuzak’la Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılın En İyi Çocuk Romanı ödülüne değer görülen ve 2010 yılında Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu (IBBY) Onur Listesi’ne giren yazar, dizinin üçüncü kitabında barış ve uzlaşma üzerine düşündürüyor. Sorunlara konuşarak ve tartışarak çözüm aramanın, barışı birlikte kurmanın önemine değinen roman, fantastik unsurlarla iç içe felsefi metni, tempolu kurgusu ve siyah-beyaz desenleriyle keyifli bir okuma vaat ediyor. Birlikte yaşamanın evrensel sorunlarını ve deneyimlerini hassasiyetle öyküleştirirken, çocuklara, eğitimcilere ve ailelere keyifli bir okuma ve tartışma olanağı sunuyor.

Barış Odaları Alıntıları - Sözleri

Barış Odaları İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Barış Odaları PDF indirme linki var mı?

Aslı Der - Barış Odaları kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Barış Odaları PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Aslı Der Kimdir?

Aslı DerAslı Der, 1975’te İstanbul’da doğdu. Galatasaray Lisesi’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü’ndeki eğitimini tamamladı. İngilizce ve Fransızca’dan çeviriler yaptı, firmalar için yayınlar hazırladı. Kitaplarına felsefe eğitiminin derinliğini ve zenginliğini taşıyan yazarın ilk kitabı Küçük Cadı Şeroks ’tan sonra ikinci fantastik romanı Tehlikeye 3 Yolculuk yayımlandı. Küçük Cadı Şeroks ’un ikinci macerası olan Büyük Tuzak, 2007’de Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından Yılın En İyi Çocuk Romanı seçildi. Yazar, aynı kitapla Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu’nun (IBBY) 2010 Onur Listesi’ne girdi. Fantastik çocuk romanı Kayıp Rüyacı ’nın ardından ilk gençlik romanı Defne’yi Beklerken’i kaleme alan Aslı Der, eşi ve iki çocuğuyla birlikte İstanbul’da yaşıyor.

Aslı Der Kitapları - Eserleri

  • Küçük Cadı Şeroks
  • Büyük Tuzak
  • Defne'yi Beklerken
  • Kayıp Rüyacı
  • Darmadağın
  • Tehlikeye 3 Yolculuk
  • Barış Odaları
  • Denek E.E.E.

Aslı Der Alıntıları - Sözleri

  • Oysa insan düşünmese de, yokmuş gibi davransa da,dertleri orada bir yerde bekleyip duruyor. (Defne'yi Beklerken)
  • 'Çığlık atan insanlar, çığırından çıktılar...' -FARE PİPO_ (Büyük Tuzak)
  • "Yine de daha fazlasını istemek her zaman iyidir" (Denek E.E.E.)
  • "Hiçbir şey siyah ya da beyaz değildir. Grilere yer açmazsan, hayatta hep yanılırsın." (Defne'yi Beklerken)
  • "Herkes ünlü olmalı, bedelini ödeyerek elbette." (Kayıp Rüyacı)
  • İnsan doğruyu bile bile,nasıl olur da yalana inanır? (Büyük Tuzak)
  • Yaptığımız tüm hataların aslında kendi hikayemizin bir parçası olduğunu ve o hataların h ayatlarımızı özel kıldığını kızına anlatsaydı, anlar mıydı Defne? (Defne'yi Beklerken)
  • "Birine yalan söylediğinde -ki, karşındakinin bunu bilip bilmemesi bence hiç önemli değil- o binlerce, milyonlarca ışıktan biri söner. Kalbinin o minicik noktası ışıksız kalır. Yalanların arttıkça, daha çok ışık kaybedersin ve inan bana, sonunda kalbinin kararan noktaları hayatını da karartır. Hiçbir yalan gizli kalmaz... Bence hiçbir kalp de ışıksız kalmamalı." (Defne'yi Beklerken)
  • En doğru masalı yazmak zorunda değilsin. Sen yalnızca kendi masalını yaz. O en, doğru masal olacaktır. (Büyük Tuzak)
  • Saatlerin, günlerin bazen koşarcasına geçerken, bazen de hiç geçmemesi gibi, biz neye inanırsak, nasıl hissedersek, zaman ve kader bize öyle görünüyor belki de. (Defne'yi Beklerken)
  • Ortalık sessizken de, insanın içinin gümbürtülerle dolu olabileceğini öğrendim. (Defne'yi Beklerken)
  • Hiç bir şey rastlantı değildir;her şeyin bir nedeni vardır. (Küçük Cadı Şeroks)
  • Kalbinin pırıl pırıl parlayan kocaman bir top olduğunu düşündün mü hiç?... Birine yalan söylediğinde-ki karşındakinin bunu bilip bilmemesi bence hiç önemli değil-o binlerce, milyonlarca ışıktan biri söner. Kalbinin o minicik noktası ışıksız kalır. Yalanların arttıkça, daha çok ışık kaybedersin ve inan bana, sonunda kalbinin kararan noktaları hayatını da karartır. (Defne'yi Beklerken)
  • Ben düşmekten pek korkmazdım, canımın acısı çabuk geçerdi; ama babamın bağırmasından gerçekten korkardım. (Defne'yi Beklerken)
  • Eğer uçacak bir gökyüzün yoksa,kanatlar ne işe yarar? (Küçük Cadı Şeroks)
  • İnsanlar uydurur; hem de gerçeği tamamen unutarak uydurur. (Defne'yi Beklerken)
  • Yalanların arttıkça, daha çok ışık kaybedersin ve inan bana, sonunda kalbinin kararan noktaları hayatını da karartır. Hiçbir yalan gizli kalmaz... Bence hiçbir kalp de ışıksız kalmamalı. (Defne'yi Beklerken)
  • Kurtuluşum kitaplarda,hissediyorum. (Darmadağın)
  • Ya da düşünerek delirmemek için,okumaya verdim kendimi... (Darmadağın)
  • Her sesin aslında bir anlamı vardı ve onlar bu anlamı bulmak konusunda oldukça başarılıydılar. Ancak birbirlerini dinlemeye nedense hiç katlanamıyorlardı. Çünkü, rüzgarda hışırdayan yaprakların, öten kuşların, uluyan kurtların, doğadaki her şeyin ortak bir dili vardı;ama insanların ortak bir dili yoktu. Ve bağırışmalarıysa ortak bir anlam taşımkatan çok uzaktı. (Büyük Tuzak)

© 2004-2023 Tüm Hakları Saklıdır.
Sitedeki içerikler izinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. MARDiNLiFE.COM ile bir bağlantı kurulamaz, site sorumlu değildir.

Küçük Cadı Şeroks’un yeni macerası: “Barış Odaları”

Baris Odalari kpk ozlAslı Der’in yazdığı, Huban Korman’ın resimlediği Küçük Cadı Şeroks’un üçüncü macerası “Barış Odaları”, Günışığı Kitaplığı’nca 8-12 yaş grubu için yayımlandı.

Dizinin ikinci kitabı Büyük Tuzak’la Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılın En İyi Çocuk Romanı ödülüne değer görülen ve 2010 yılında Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu (IBBY) Onur Listesi’ne giren yazar, dizinin üçüncü kitabında barış ve uzlaşma üzerine düşündürüyor. Sorunlara konuşarak ve tartışarak çözüm aramanın, barışı birlikte kurmanın önemine değinen roman, fantastik unsurlarla iç içe felsefi metni, tempolu kurgusu ve siyah-beyaz desenleriyle keyifli bir okuma vaat ediyor. Birlikte yaşamanın evrensel sorunlarını ve deneyimlerini hassasiyetle öyküleştirirken, çocuklara, eğitimcilere ve ailelere keyifli bir okuma ve tartışma olanağı sunuyor.

Prens Hortim’in aniden ortadan kaybolduğu Masallar Ülkesi’nde uğursuz bir sis hızla yayılmaktadır. Halkın sorunlarını, anlaşmazlıkları tartışıp konuşarak çözümlemek için kurulan Barış Odaları’nın yerini uzun süredir prens almıştır. Halk her derdini ona anlatmaya, çözümü de doğrudan ondan öğrenmeye alıştığından, prens ortada olmayınca huzursuzluk tırmanır. Sarayda işleri ele alan Prenses Foreri’nin prensi bulmakla görevlendirdiği Küçük Cadı Şeroks, hain bir oyunu bozabilecek midir?..

Aslı Der, 1975’te İstanbul’da doğdu. Galatasaray Lisesi’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü’ndeki eğitimini tamamladı. İngilizce ve Fransızca’dan çeviriler yaptı. Kitaplarına felsefe eğitiminin derinliğini ve zenginliğini taşıyan yazarın ilk kitabı Küçük Cadı Şeroks ’un ikinci macerası Büyük Tuzak, Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) tarafından 2007 Yılın En İyi Çocuk Romanı seçildi. Yazar, bu kitabıyla Uluslararası Çocuk Kitapları Kurulu’nun (IBBY) Onur Listesi’ne girdi. Son olarak Şeroks’un üçüncü macerası olan Barış Odaları’nı kaleme aldı. Fantastik çocuk romanları Tehlikeye 3 Yolculuk ve Kayıp Rüyacı ’nın ardından ilk gençlik romanı Defne’yi Beklerken’i yazanAslı Der, eşi ve iki çocuğuyla birlikte İstanbul’da yaşıyor.

edebiyathaber.net (13 Ağustos 2014)

Kategoriler Çocuk Edebiyatı

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası