çiftbozan / ÇİFT RESMİ - TDV İslâm Ansiklopedisi

Çiftbozan

çiftbozan

ÇİFTBOZAN

Osmanlı Devleti tarım arazilerini üç yıl üst üste, mazeret bildirmeden, ekim için kullanmayan çiftçilerden “Çiftbozan Vergisi” denilen bir vergi alırdı.

Bilindiği gibi, Osmanlı Devletinin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıydı. Bu yüzden vergiler halktan daha çok bu mal varlıkları üzerinden alınırdı. Tarım vergilerinden biri de çiftbozan vergisi idi.

Bu verginin maksadı sadece devletin bütçesine katkı değildi. Birinci hedef halkın gıda maddesi sıkıntısı yaşamaması, ikincisi ise şehirlere göçü önlemekti.

Bu arazilerin ekilmemesinin temel sebebi çiftçilerin tembelliği değildi. Devletin doğru dürüst bir üretim planı yapmaması, üretici ile pazar arasında yeterli ulaşım ve ticari ağın olmaması idi. Tarımla uğraşan köylü, bol ürün alınan yıllarda ürün para etmediğinden, kurak yıllarda da kıtlık gerekçe göstererek ekim yapmaz, şehirlere göçerlerdi.

Kaynaklarda “Ev Göçü” olarak geçen bu hareketlilik, bir yandan gıda üretiminin azalmasına yol açarken, diğer yandan göç alan şehirdeki düzeni de sıkıntıya sokardı. Devlet bu durumu önlemek için, ekonomik plan ve programlar ile gerekli yatırımları yapmak yerine, kolay olanı seçmiş ve Çiftbozan Vergisi koymak zorunda kalmıştı. (Günümüzde köyden şehre göç için alınan hiçbir tedbir yok. Osmanlı Devletini yönetenlerin en azından böyle bir derdi varmış!)

Fakat daha Sultan 1. Ahmed () döneminde bile yoksul köylüler çiftini bozar, “çiftbozan” olurlar. Vergi ödeyecek hatta karınlarını doyuracak durumları da olmadığından, Büyük Tarihçi Halil İnalcık’ın ifadesiyle “büyük kaçgunlara veya asilere katılır, Celali olurlar.” 

Yani asker kaçakları ve işsiz medrese öğrencisi gibi isyancılara dâhil olurlar veya “dağlara, ormanlara, imparatorluk güçlerinin ulaşamayacağı yerlere, İran’a doğru kitlesel kaçışlara katılırlar.”

Bu tarihi olayların arkasında ’lü yılların ikinci yarısından itibaren Doğu-Batı ticaret yollarının güney güzergâhlara kayarak, Osmanlı hâkimiyetinin dışına çıkmış olmasının yarattığı etki çok önemlidir.

Ayrıca aynı dönemden itibaren denizaşırı ülkelerin sömürgeleştirilmesi ve oralardan getirilen kölelerin üretimde kullanılması Avrupa ekonomisinin öne çıkmasına sebep oldu.

Değişen şartlara göre yeni üretim modelleri ve ticari ağlar oluşturmayı başaramayan Osmanlı devlet maliyesi daha 2. Beyazıt () döneminde dahi iflasın eşiğine gelmişti. Devlet çareyi hep vergiye yüklenmekte bulmuştu.

EN AZ KENDİNE YETECEK KADAR GIDA ÜRETİMİ

Halen Türkiye’de ekilmeyen iki Trakya büyüklüğünde tarım arazimiz var. Köyden şehirlere göç sebebiyle tarım ve hayvancılık yapan insan sayımız gün geçtikçe azalıyor.

Salgın döneminde gördük ki, tarımsal üretimde kendi kendine yeterli olmak hayati derecede önemlidir.

Zannetmeyin ki bu şartlarda çiftbozan vergisi benzeri bir tedbir alınmasını isteyeceğim. Hayır.

Bunun çaresi vergi vb zorlamalarla insanları sefalet içinde de olsa köyde tutmak değildir.

Konya Ovası büyüklüğünde bir ülke olan Hollanda gibi yapmak yani gıda üretimini bilimsel yöntemlerle, verimli bir şekilde, çeşitlendirerek ve ucuza üretmek, marka değeri oluşturarak pazarlamaktan geçiyor. Bunun için devletin vergi kolaylıkları, planlama ve bilgi desteği de şart.

Öyleyse, şimdi Koronavirüs salgını sebebiyle evimize kapandığımız ve bütün dünya ekonomileri gibi bizim ekonomimizin de ciddi daralma beklentisinde olduğu bir dönemde neden çiftbozan vergisini anlatıyorum?

Büyük kırılma yaratan böyle olaylarda öncelikle mevcut hatalarımızla yüzleşerek yeni bir yol çizmemiz lazım. Sonra da olacakları önceden kavrayıp, devlet ve bireyler olarak üzerimize düşen görevleri tam yapabilirsek, bu değişimlerden ayakta ve güçlenerek çıkmak mümkün.

Yoksa geçici ve meselenin özünden uzak kolay çözüm yolları ile bu badireden çıkmamız mümkün olmaz.

SAĞLIK SEKTÖRÜ

Koronavirüs salgını sonrası en önemli değişimin sağlık sektöründe olacağı öngörülüyor. Mevcut sistem insanların hastalanması sonrası tedavi süreçlerini esas alıyor.

Yani insanlar hastalandıktan sonra gidebilecekleri hastaneler, bu hastanelerde tedavi yapacak hekimler ve diğer sağlık personeli ile ilaçların, tıbbi teşhis ve tedavi cihazlarının planlanması, yatırımları ve hizmetin sunulması zinciri esas alınmakta.

Bu zincir çok büyük meblağlı ekonomik bir değer yaratıyor. Dünyada sadece ilaç sektörü bile toplam silah sektörü harcamalarından çok daha fazla.

Sistem insanların hastalanması, sürekli ilaç kullanıcısı olacak şekilde kısmen tedavi edilmesi, dev ilaç firmalarının gelirlerinin artarak devamı için sentetik gıdaların teşvik edilmesi şeklinde bir zincir oluşturuyor.

Yapısı tam bilinmeyen bir virüsün yarattığı bu salgında en gelişmiş ülkelerin bile sağlık sistemleri çökme noktasına geldi.

Bundan sonra koruyucu hekimlik, halk sağlığı, aşılar gibi hastalanmayı önleyici tıbbi hizmetlerin öne çıkması bekleniyor.

Bir de genel sağlığın korunması için çevrecilik, temiz su, temiz hava, doğal ve organik ürünlere, temizlik, hijyen ve mahremiyet mesafesine verilen önem artacak gibi. 

Ama bakalım ilaç sektörü ile tıbbi teşhis ve tedavi cihazları üreticileri böyle bir değişime ayak uyduracaklar mı?

kaynağı değiştir]
  1. ^abFatma Acun, “Klasik Dönem Eyalet İdare Tarzı Olarak Timar Sistemi ve Uygulaması” 7 Mart tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Sh.:
  2. ^Jak Yakar, “Anadolu’nun Etnoarkeolojisi” Sh.: 48
  3. ^Osmanlı Toprak Sistemi Üzerine, İlber Ortaylı, s
  4. ^Inalcik, H., “Tīmār”, in: Encyclopaedia of Islam, Second Edition, Edited by: P. Bearman, Th. Bianquis, C.E. Bosworth, E. van Donzel, W.P. Heinrichs.
  5. ^ab"Budin Sancağında Tımar Rejimi, Dr. Mustafa Işık"(PDF). 5 Mayıs tarihinde kaynağından(PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mart &#;
kaynağı değiştir]

Tımarlar, ve yüzyıllardaOsmanlı İmparatorluğu'nun tarımsal üretim düzeniyle süvariye dayalı sipahi askerî gücünü ve merkezî otoritenin taşradaki egemenliğini sentezlemeyi başarmış bir askerî-idarî-iktisadî birimdi. Tımarda üreticilik yapan reâyâ ve yöneticilik yapan sipahi, savaş zamanında kısa sürede bir atlı askere ve alt rütbeli bir subaya dönüşmekteydiler. Söz konusu birim, atlı süvarilerin Osmanlı ordusu açısından önemi devam ettiği nispette canlılığını sürdürmüştür. Tımar, ateşli silahların ve para ekonomisinin çok sınırlı olduğu çağlarda etkin bir idarî üniteydi. Tımar birlikleri ateşli silah kullanmazlar; ok, yay ve mızrakla savaşırlardı. Devlet tarım arazilerinden vergi toplamak zorunda kalmamış, vergi doğrudan asker yetiştirilmesi için kullanılmıştır. Devlet, üretimi kontrol altına almış ve üretimde devamlılığı sağlamıştır.

Tımarların önemini yitirmesi[değiştir kaynağı değiştir]

Timarların en yoğun olduğu coğrafya, Osmanlı İmparatorluğu'nun çekirdek eyâletlerini teşkil eden Tuna Nehri'nin güneyi olan Rumeli bölgesi, Bosna, Teselya, Mora, Trakya, Batı ve Orta Anadolu bölgeleri olmuştur. Doğu ve Güneydoğu Anadolu sahalarında, Halep ve Şam eyaletlerinde tımarlar daha seyrek olup, Irak, Arabistan, Mısır ve Garp Ocaklarında ise çok istisnaîdir.

Tımar sisteminin faydaları[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası