reenkarnasyon cübbeli / Öldükten Sonra Diriliş - Reenkarnasyon Belgeseli - video Dailymotion

Reenkarnasyon Cübbeli

reenkarnasyon cübbeli

Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar

Yıl Nisan ayı. Şöyle bir ileti aldım:

“Sevgili Mine,

Seninle hem bazı güzellikleri, artık ikimizin de ‘raslantı olmadığını’ bildiğimiz anları hem de doğaya ve tarihe yapılan ihanetleri paylaşmak istedim. 

Antakya’daydım geçen hafta. Hani kökleri İsa’dan önceki beş binlik yıllara dayanan, Mezopotamya’yı Doğu Akdeniz’e bağlayan şehir. 

Şu an, bu satırları yazarken bile çok heyecanlıyım, inan. Ancak bir o kadar da üzgün ve çaresiz.

‘Hiçbir şeyin rastlantı olmadığı’yla başlayayım. Yeni romanın Destina’yı, Antakya’da bitirdim. ‘Büyük Konstantin’in reenkarnasyonu Kanuni Sultan Süleyman’ imgelemesi, Antakya’ya denk düştü. O kadar keyif aldım ki Destina’dan, her iki imparatorun binlerce yıl arayla keşfedip fethettikleri ve yüzlerce iz bıraktıkları Antakya’yı, senin yansımalarında izlemek büyüyü artırdı. Yolculuğumu özel kılan güzellik oldu.

GÜZELLİĞE DÜŞMANLAR 

Gelelim ihanetlere.

Doğaya yapılanla başlayayım: Amik Gölü. 75 bin metrekarelik gölün suyu, ’de açılan kanallarla Asi Nehri’ne boşaltılmış. Göl kurumuş, tarıma açılmış. Haritalarda yeşil alan olarak gösterilen Amik Gölü, hamdolsun artık yok. Ama gölün kurumasıyla Hatay’ın iklimi de değişmiş. Düzensiz yağışlar ve seller başlamış tabii. 

Asi Nehri’ne de ihanet edilmiş. Roma döneminden beri nehrin üzerinde duran muhteşem taş köprü, ’de yıkılmış. Yerine, üstünden geçmek bile istemeyeceğin dört ucube dikilmiş. Beşincisi yolda. Çünkü birinin üstünden iki araba sağ salim geçemiyor! Bu ucubeleri yapanlar, hiç mi içinden nehir geçen şehir köprüleri görmediler, bilemiyorum. 

KİRLETEN ÇİRKİNLİK

Tarihte ilk olimpiyatların yapıldığı, Hatay Müzesi’ndeki en nadide mozaiklerin çıkarıldığı doğa harikası Harbiye, kebapçılar, çöpler ve aslında oraya ait olmayan el sanatları tezgâhlarının işgalinde.

St. Pierre Kilisesi’nin önüne beton dökülmüş. Eski hiçbir yol korunmamış. Hamdolsun, kilisenin içinde otlayan hayvanlarla, çobanlar çıkarılmış. 

Eski şehirde muhteşem yapılar var. İnanılmaz evler, konaklar. Tahmin edebileceğin gibi eserler Roma’dan, Osmanlı’dan ve Fransızlardan kalma. Sonradan yapılanlar derme çatma. 

Yeni binalar, baktığında, ‘Müteahhit acaba pencereleri neden bu yöne açmış olabilir’ diye düşündüğün bilmecelerle dolu. 

Özgün güzellikler sadece mutfakta kalmış. Humus, künefe, oruk, kaytaz böreği, yoğurtlu aşı, doyamadıklarımdandı. Ancak damağımdaki lezzet, gözlediğim çirkinlikleri silmeye yetmedi. 

ÇÖPE ATILAN KADİM ŞEHİR

Çok merak ediyorum: Biz yarınlara ne bırakacağız? Aslında bu sorun sadece Antakya için değil elbet. ‘Günümüz mimarisi nedir?’ diye sorduğumda kendime, bir örnek dahi bulamıyorum. Böylesine tarihi bir beldenin yok olup gitmesine, kim izin verebiliyor? Bu muhteşem eserlerin yanına, sıvası bile olmayan, o sentetik kilim desenli rengârenk betonarmeleri kim yığabiliyor? Tüm bunları kim onaylıyor? 

Bu şehri kim çöpe atabiliyor? Bu kadar önemli bir şehri kim böylesi bir sona mahkûm edebiliyor?

Biri bana söylesin, kim bu görüntüye katlanabiliyor?

Çok üzgünüm dostum ve açıkcası ASİYİM, çünkü Antakya’dan geçtim!”

Nerhan Hepşen

İYİLİK, KÖTÜLÜK, ESTETİK

Sanatçı dostum Nerhan Hepşen’in ’da yorumsuz yayımladığım iletisine, 14 yıl sonra nihayet bir yanıtım olduğunu düşünüyorum:

Estetik, güzelliğin duygu ve algı oluşumundaki etkilerini konu alan felsefe koludur. Estetik sözcüğü eski Yunancada duymak, algılamak demek olan aísthesis sözcüğünden türemiştir. Doğada, sanat ve kültür alanında güzelliğin insan beynine yansımalarını inceler. Kimi filozoflar ahlak, iyilik ve kötülük algıları ile estetik arasında ilgi kurmuştur.

GÜZELLİĞE KIYAN, CANA DA KIYAR

Yetersiz felsefe birikimimle ahlakı, iyiliği, kötülüğü tartışamam ama; kanımca vicdan dediğimiz adalet ve merhamet bilincinin estetik algıyla doğrudan ilişkisi var! Örneğin bir çiçeği koparmaya, eşsiz bir gölü kurutmaya, berrak bir nehri zehirlemeye, bir çocuğa ya da hayvana el kaldırmaya “kıyamamak” vicdandır ve onları kıyılamayan kılan güzellikleri, yani estetiktir. 

O güzelliğe kıyanlara vicdansız denir ve estetik algıdan yoksun oldukları içindir ki yaptıkları her şey çirkin, zevksiz, çürük, çünkü doğada “ölçülü uyum” demek olan güzelliğe hakarettir!

Bugün birbirinden güzel tarihi eserlerle bezeli afet bölgesinde, o eserlerin estetiğine ilgisiz, duyarsız, dolayısıyla vicdansız insanların yaptığı zevksiz, çirkin ve çürük binaların enkazı ölüm kusuyor. 

Çünkü güzelliğe kıyabilen ne doğaya değer verir ne yaşama. On binlerce cana da kıyar. 


Y.N. Yazıldıktan 20 yıl sonra içerdiği öngörüler afet bölgesinde  birebir gerçekleşen Bir Gün Gece romanımı ayın kitabı seçen Pen Türkiye’ye değerbilirliği için teşekkür ederim.


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Halkçılık bahane çıkarcılık şahane!25 Haziran

Oruca niyet, düğüne kısmet24 Haziran

Donananlar ve donanlar18 Haziran



Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?

Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?

ravza 2
Reenkarnasyonun Kuran&#;da geçtiğini iddia edenlerin delil olarak öne sürdükleri birkaç ayetten biri Mümin Suresi&#;nin ayetidir. Ayette şöyle buyrulmaktadır:

Dediler ki: "Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı ?" (Mümin Suresi, 11)
Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?


Cevap: Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?

ercümentaras
cübbeli Ahmet hoca buna cevap vermişti ama geçen tam hatırlamıyorum şu an.


Cevap: Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?

Misafir2
Onlar (haşa) Allah ı fakir mi zannediyorlarmış Allah ın onlara ihtiyacı mı varmış ki onları tekrar farklı bir şekilde dünyaya göndersin. Allah her kişiye parmak izini bile farklı vermiş.


Cevap: Reenkarnasyon saçmalığına inananları olmadığına nasıl ikna ederiz?

islamyolu
< cübbeli Ahmet hoca buna cevap vermişti ama geçen tam hatırlamıyorum şu an. >
kardeş cübbeli Ahmet hoca nın ne dediğini sana söyleyeyim bu konu ile ilgili

şimdi her insanın bir şeytanı vardır. İsmi Karin dir. bu doğumundan Ölümüne kadar hiç yanından ayrılmaz. Şeytanlar bildiginiz gibi Belirli bir zamana kadar yaşayacaklar. ( yani güneşin batıdan doğması ile antakyada bir mağada secdeye kapanacak. Dabbetül Arz Tarafından o zaman şeytan öldürülecek.)

Cübbeli Ahmet hoca özellikle bunu bildiginiz zaman çoğu hadisi şerifi anlayacaksınız diyor.

işte doğumundan ölümüne kadar Şeytan insanın neler yaptıgını nereleri gördügünü ne pis şeyler yaptıgını biliyor zaten. o insan öldükten sonra o insanın şeytanı Yani Karini o insandan Ayrılır. Ve başka yeni doğan birine girer. o doğan birinede o şeytan bildirince aklına bildirirse o insanda ben bunları bunları yapmışım der. Şu sokaktan dönünce Bakkal vardır der . birde bakar bakkal var. ondan sonra Dünya da önceden yaşamışım Reenkarnasyon yoluyla geldigini sanır. Halbuki öyle bir şey yoktur. Durum anlattıgım gibidir. cübbeli Ahmet hoca daha net açıklamıştı. Ben aklımda kalanını Anladıgımı yazdım.


yasemin
Reenkarnasyoncular bu ayette, insanın dünyada bir kere yaşayıp öldükten sonra tekrar diriltilerek dünyada ikinci bir yaşama başladığını, bu suretle ruhunun gelişimin tamamladığını ve bu ikinci yaşamını takip eden ikinci ölümünden sonra ahirette diriltildiğini iddia ederler.

Şimdi herhangi bir ön yargıya kapılmadan bu ayeti inceleyelim: Ayete göre insanın iki defa ölü iki defa diri hali olduğu anlaşılmaktadır. Üçüncü bir ölü ya da dirilik hali söz konusu değildir. Bu durumda doğal olarak akla, insanın en baştaki durumunun ölü mü ya da diri mi olduğu sorusu gelir. Bu sorunun cevabını ise Bakara Suresi&#;nin ayetinde buluruz:

Nasıl oluyor da Allah&#;ı inkar ediyorsunuz? Oysa ölü iken sizi o diriltti; sonra sizi yine öldürecek, yine diriltecektir ve sonra O&#;na döndürüleceksiniz. (Bakara Suresi, 28)

Ayet açıktır; insan başlangıçta ölüdür, yani yaratılışının temeli başlangıçta, ayetlerde de bildirilen toprak, su, çamur gibi cansız maddelerden oluşmaktadır. Daha sonra Allah bu cansız yığına "bir düzen içinde şekil verip" diriltir. Birinci ölüm ve birinci diriliş gerçekleşmiştir. Birinci dirilişten belli bir süre sonra insan, yaşamı sona erince tekrar öldürülür, ilk ölümünde olduğu gibi toprağa geri döner, çürüyüp-ufalanıp toz haline gelir. Bu da ikinci defa ölü haline geçişidir. Geriye ise ikinci ve son diriltilmesi kalmıştır. Bu da ahiretteki dirilmesidir. İkinci ve son diriliş ahiretteki dirilme olduğuna göre, dünya hayatında ikinci bir diriliş söz konusu olamaz. Aksi takdirde bu tür bir iddia üçüncü bir dirilişi gerektirir ki böyle bir durumdan hiçbir ayette söz edilmez. Görüldüğü gibi ne Mümin Suresi ayetinden, ne de Bakara Suresi ayetinden insanın dünyada birden fazla kez diriltildiği anlamı çıkmaz. Tam tersine bir kere dünyada bir kere de ahirettei dirilişin olduğu ayetlerden açık bir şekilde anlaşılmaktadır.

Durum bu kadar açık olmasına rağmen reenkarnasyoncular her iki ayeti de kendi anlamsız iddialarına delil olarak kullanmaya çalışırlar.

Yani özetlersek ; birinci ölüm ve diriliş normal olan hataın dünyanın zevkleriyle yaşadığımız yaşamdır ikincisi ise , bakmakla görebilmek arasındaki farkı çözdüğümüz diri olan ,Allahın ve yarattıklarının , yazdığı kaderin farkındalığını çözmüş olduğumuz yaşamdır . Madde aleminde değil mana aleminde manevi olarak Allahla olan ilişkimizdir . Ve artı Allah azimüşan diyor ki ;tövbe kapısı kapısı son nefese kadar açıktır demekki artık öbür nefeste yani öldükten sonra dirildiğimizde tövbe yok , tövbe olmadığına göre tekrar gelmekte yok .


reenkarnasyon saçmalığı, cubbeli ahmet hoca renkarnasyon

Bu kategoride yer alan Eksik Yanlış Namazı Düzelten Dua İstiğfar başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:

  • 30 Ocak ,

    Bu durumda ilk ölümümüzden başka ölmeyeceğiz diyenlerin durumu açıklanmamış oluyor

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası