bel fıtığı bardak çekme / Bel fıtığının yanlış tedavisi felç edebilir! - Sağlık Haberleri

Bel Fıtığı Bardak Çekme

bel fıtığı bardak çekme

Boyun ve Bel Fıtığı Tedavisi

Beldeki ağrıların en sık nedenlerinden birisi bel fıtığı olup ağrı, ani başlayan, dalgalanmalar gösteren, gittikçe şiddetlenen karakterlerde olabilir. Çoğu hastada kısa süre içinde ve ani gelişen bu ağrı, ağır kaldırma, gövdesini ani çevirme veya bir travmadan sonra başlar. Ancak hastaların yarısından çoğunda, ağrı bir neden olmaksızın aniden başlar.

Genellikle önce bel ağrısı başlar, bunu bacak ağrısı izler. Vücut pozisyon değişimi ile öne eğilmek ve uzun süre oturmak gibi disk içi basıncı artıran durumlarda ağrı artar. Öksürmek, aksırmak ve hapşırmakla ağrının artması bel fıtığını düşündürür.

Bel fıtığı olan hastalar beldeki ağrıdan çok, kalça ve bacağa vuran ağrıdan şikayet ederler.

Tutulan sinir köküne bağlı bacak yanında veya uylukta karıncalanma ve hissizlik gelişebilir.

Yürürken ayağın takılması ve bileğin içe dönmesi şeklinde güçsüzlükler yaşanabilir.

İleri evrelerde idrar kaçırma veya idrar yapamama, bacak arasının hissedilememesi şikayetleri ortaya çıkabilir.

Biorezonans terapisi ile boyun ve bel fıtıklarının bozulmuş olan intervebral disklerin onarımı sağlanabilir. Diğer hastalıkların terapisinde olduğu gibi patolojik frekanslar yok edilerek ağrı, ödem ve kronik doku hasarı giderilebilir. Özel doku onarım programları ile doku hasarı onarılabilir, doku en sağlıklı forma getirilebilinir. Ağrı programları ve intervertebral disk programları ile hasta rahatlatılabilir.

Uygun pozisyonda yatarak geçirilecek dinlenme sadece bel ağrılarında gün, bacak ağrısı da varsa 7 gün süreli olması yeterli olabilir. İyi bir yaylı yatakta, tercihen yarı ortopedik bir yatakta yatmak en iyisidir. En iyisi hastanın en rahat ettiği pozisyon olup  genellikle yan yatıp bacaklar karına doğru çekildiğinde omurların arası açılıp, bacak sinirlerine olan bası azaltılmış olur. Sırtüstü yatmak istenirse belin altına bir yastık koymak ve bacakları yüksek bir yere uzatmak uygun olur.

Hastalar hareketsizliğin zararlı etkilerinden korunmak için, normal aktiviteye dönünceye kadar egzersiz yapmalıdır. Yürüme, egzersiz bisikleti kullanma, yüzme önerilir. Egzersizlerin ilk dönemlerinde ağrı artabilir. Tolere edilemiyorsa egzersizin şekli değiştirilmelidir.

Bardak çekme, masaj gibi alternatif yöntemler sadece beldeki kan dolaşımını arttırır, böylece beldeki kaslar gevşer, hastada geçici rahatlama olur, fıtıklaşmış disk üzerinde bir etkisi olmaz.

Fizik tedavi rehabilitasyon tedavi seçeneklerinden biridir. Ancak ilk on seansından sonra hastanın ağrılarında bir gerileme olmuyorsa fizik tedaviyi sürdürmenin bir anlamı yoktur.

Bel fıtığı hakkında doğru sanılan 9 yanlış bilgi!

Bel ağrıları toplumumuzda her 10 kişiden 8’inin hayatında en az bir kez yaşadığı ciddi sağlık sorunları arasında yer alıyor. Her ağrı ‘fıtık’ anlamına gelmiyor, ancak bel ağrılarının sık nedenlerinden biri, omurlar arasındaki disklerde fıtıklaşma oluyor. 

Yaşam kalitesini oldukça düşürebilen bel fıtığı genellikle yaş aralığında görülse de, günümüzde gelişen teknoloji nedeniyle daha durağan bir yaşam sürülmesi ve obezite sorununun giderek yaygınlaşması, bu hastalığın artık 20’li yaşlardaki gençlerin de sorunu haline gelmesine neden oluyor. 

Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, bel fıtığında erken tanı ile tedavinin çok önemli olduğuna dikkat çekerek, “Ancak toplumda doğru sanılan bazı hatalı bilgiler ve bu doğrultuda hareket edilmesi zaman kaybına neden oluyor, bunun sonucunda tedaviden etkin sonuç alınmasını önleyebiliyor. 

Daha kötüsü kas gücünde azalma, ilerleyen zamanda ise felç gibi ciddi sorunlara bile neden olabiliyor. Dolayısıyla bel fıtığıyla ilgili doğru bilgi sahibi olmak ve bu doğrultuda korunma yöntemlerini uygulamak, fıtık sorunu başlamışsa gerekli tedavi planı için hekime ulaşmak büyük önem taşıyor” diyor.

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, bel fıtığı hakkında toplumda doğru sanılan 9 hatalı bilgiyi anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu. 

Yerde yatmak bel ağrısına iyi gelir. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Toplumdaki yaygın inanışın aksine, belimizi korumak, destek almak ve dinlendirmek için yerde yatmak doğru değil. Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “Omurganın hafif şeklini alan ama çökmeyen orta sertlikteki yataklar, yani tam ortopedik veya yoğun içerikli visco grubu yataklar en ideal yatak olarak görülüyor” diyerek şöyle devam ediyor: “Çok sert veya çok yumuşak yataklar uygun olmayıp, yerde yatmak kötü bir tecrübedir. Sizi belde tutukluk ve daha çok ağrı ile kalkar hale getirecektir.”

Sürekli korse-kuşak takmak bele faydalıdır. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Sert veya yumuşak korsenin akut ağrıların olduğu erken dönemde, hafta gibi kısa süreyle kullanımı fayda sağlıyor. “Korse beli destekliyor, ters hareketlerden kısmen de olsa koruyor, sıcak tutuyor, soruna karşı farkındalık da yaratıyor” bilgisini veren Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, ancak uzun süre düzenli kullanımın merkez bölge kaslarında tembelliğe ve güçten düşüşe yol açarak asıl istenen amacın tam tersine etki yapacağı uyarısında bulunuyor. 

Bel fıtığının tek tedavisi ameliyattır. YANLIŞ!

DOĞRUSU: Toplumdaki yaygın inanışın aksine, tedavi planlamasında ilk seçenek konservatif, yani ameliyat dışı tedaviler oluyor. Sorunlu disk konservatif tedavi yöntemleriyle tamamen eski sağlıklı haline dönmese de hasta bu tedavilerle ömür boyu ağrısız bir yaşam sürebiliyor. İstirahat, korse, ilaç tedavisi ile başlanıp gereğinde fizik tedavi programları, bele lokal enjeksiyon tedavileri de uygulanıyor. 

Bel fıtığı sorunlarının yüzde 90’ında konservatif tedaviden oldukça başarılı sonuçlar alındığını belirten Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, ”Ameliyat diğer tedavilerden fayda görmeyen ve artan şikayetleri olan hastaların son ama en etkin tedavi seçeneği olmakla birlikte çok şiddetli, tedaviye cevap vermeyen ve bacaklara yayılan ağrılar, nörolojik muayenede kayıplar ile idrar tutamama veya kaçırma gibi durumlarda ise ilk tedavi seçeneği haline geliyor” diye konuşuyor. 

Ameliyat dışı yöntemler fıtığı kalıcı olarak iyileştirir. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Bel kemikleri arasındaki disklerde, eklemlerde ve kemik yüzeylerinde oluşan yıpranmalar uzun zamana yayılabilen ciddi süreçler olup, tamamen eski hallerine dönmüyorlar. 

Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “İstirahat, ilaç ve korse gibi ameliyat dışındaki tedavilerle bu bölgeler daha iyi, yük kaldırır, sorun yaratmaz ve şikâyete neden olmaz hale geliyorlar. Özellikle sinir dokulara olan basılar azalıyor veya kayboluyor, bu sayede ciddi rahatlama sağlanıyor” bilgisini veren Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “Ancak ameliyat sorun yaratan dokuları ortadan net olarak kaldıran yöntem iken konservatif tedaviler ılımlı, kısmi fayda ile kesin çözüm sunmayıp omurganın iyileşmesine katkı sağlıyorlar” diyor. 

Sülük, hacamat, kupa çekme gibi yöntemler etkili tedavi yöntemleridir. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Sülük, hacamat ve kupa çekme gibi yöntemler ciddi bir tedavi seçeneği olmayıp belin kendi kendini iyileştirme mekanizmalarına kısmen hizmet eden, bir nevi basit konservatif teknikler arasında yer alıyor. 

Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “Bel fıtığı deriden çok derinde, birçok anatomik koruyucu yapıyla örtülü ve omurlar arasındaki disklerde gelişiyor. Dolayısıyla bu tür cilt ve cilt atını etkileyebilecek yöntemlerin o derinliğe ulaşıp tedavi sağlaması beklenmemelidir” diyor. 

Ameliyat bel fıtığını kalıcı olarak iyileştirir. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Yine yaygın inanışın aksine ameliyat bel fıtığını kalıcı olarak iyileştirmiyor. 

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar,  ameliyatın en etkili, en hızlı ve faydanın en net sağlandığı tedavi yöntemi olsa da bel fıtığında kalıcı iyileşme sağlamadığına işaret ederek, “Ameliyat yırtılmış, patlamış ve sinir dokuları ezip bası yaratan disk parçalarının ortadan kalkmasına, sinirleri daraltan kanal yapılarının genişletilerek rahatlatılmasına net fayda sağlıyor. Ancak dejenere bozuk disk eklem yapı yine yerinde kalıyor ve bu nedenle koruma, kilo kontrolü, egzersiz gerekirse fizik tedavi – rehabilitasyon yöntemleri kalıcı, uzun dönem fayda için elzemdir. Dolayısıyla ameliyat fıtık sorunuyla mücadelede ilk raundu bize hızla kazandırıyor ama net kalıcı fayda için tüm koruma ve tedavilerin de yapılması büyük önem taşıyor” diye konuşuyor. 

Bel fıtığı ameliyat sonrası hep nüks eder. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Bel fıtığı ameliyatlarında başarı oranı yüzde 90’lar gibi çok yüksek oranda görülüyor. Tekrarlama ihtimali ise ameliyatın yeterliliğine (örneğin; bel kayması da var ise sadece fıtık temizlemekle ilgili ameliyat yeterli olmayabiliyor)omurga yapısına ve disk, eklem, bağ ile kas dokularının yeterliliğine ve kişinin kendini koruma kapasitesine göre değişmekle birlikte, bu risk yüzde gibi düşük bir oranda seyrediyor. 

Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “Tabi ki doğru hastada doğru seçilmiş ameliyat yöntemi çok önemlidir. Mikroskop eşliğinde yapılan mikrodiskektomi ameliyatı ya da endoskopik diskektomi, yani kapalı kamera sistemiyle girilerek gerçekleştirilen ameliyatlarda işlemler çok küçük bir alanda gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla eklem, kemik, kas dokuları ve disk kapsülü gibi sağlıklı yapılarda minimum hasar oluşturup, güvenle uygulanıyor” diyor. 

Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, belimize yapılan ameliyat ne kadar minimal invaziv, bir başka deyişle sağlıklı dokulara en az zarar verecek, en kontrollü yöntem ise toparlama ve iyileşme süresinin de o kadar kısa sürede gerçekleşeceğini belirterek, “Hastaların fazla kiloları varsa bu yükten kurtulmaları ve zamanı geldiğinde uygun egzersizlerle güçlü bir omurga sağlamaları bel fıtığı nüksünü minimum seviyelere indiriyor, hatta hastaların büyük çoğunluğunda hiç tekrarlamıyor” diyor. 

Bel fıtığı genetiktir. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Bel fıtığı genetik bir hastalık değildir. Ancak omurganızın yapısı, disk kalitesi, eklem yapılarınızın gücü, bağ doku çatınız ve vücut kitle indeksiniz genetik olabilir. “Bunlar bele ait sorunları kolaylaştıran faktörler olarak genetik yatkınlık nedeni olabilirler” diyen Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, sözlerine şöyle devam ediyor: 

“Bel fıtığı sorunu ise multifaktöriyeldir, yani genetik ve sonradan çevresel birçok etkenden neden alır. Ailenizde bel ile omurga sorunları sık görülüyorsa bu daha dikkatli olmanız ve koruma önerilere uymanızın daha da önemli olduğu anlamına gelir.” 

Bel fıtığı ameliyatları cinsel fonksiyon kaybı yapar. YANLIŞ! 

DOĞRUSU: Sanılanın aksine ameliyat değil, asıl omurilik kanalına ciddi bası etkisi yapan fıtık sorunları cinsel fonksiyon kusurları ve idrar kaçırma gibi sorunlara yol açıyor. Dr. Öğretim Üyesi Murat Hamit Aytar, “Tabi ki hatalı ameliyat sinir yapılarına zarar verirse böyle bir risk oluşur ama bu cerrahi tedavinin normal seyri değil, olması asla istenmeyen ve beklenmeyen bir komplikasyon olarak karşımıza çıkabilir” diyor. 

 

bel fitigi

dr murat hamit aytar

bel fitigi tedavisi

'Bardak çekme' yöntemi şifa dağıtıyor

Babaanne icadı olan ve yaklaşık 3 bin yıllık geçmişe sahip olan bardak çekme yöntemi şifa dağıtıyor. Geçmişte evlerde de yapılan bu şifa yönteminin yararları bilimsel olarak kanıtlandı. Cupping Therapy adıyla Türkiye ilk kez İzmit Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi'nde 3 yıldır uygulanıyor.

HİÇBİR YAN ETKİSİ YOK

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Köksal Holoğlu, bu yöntemin son zamanlarda dünyada çok popüler olduğunu ve özellikle Hollywood yıldızları tarafından da çok sık uygulandığını belirtti. Güvenirliği bilimsel olarak kanıtlandığını ve hiçbir yan etkisinin bulunmadığını ifade eden Holoğlu," Sadece kısa süreli morarma meydana geliyor. Bu da kısa süre sonra ortadan kalkıyor" dedi.

BİRÇOK AĞRIYI YOK EDİYOR

Holoğlu, "Kas ve iskelet sisteminin müzmin ve kronik problemlerinde bu tedavinin uygulanması son derece başarılı sonuçlar doğurdu. Uygulama, her türlü bedensel tutulma, spazm, baş boyun, bel, kalça, bacak, diz ağrısı problemlerine, akut ve kronik bölgesel kas spazmlarına çare oluyor. Sinir sıkışmasının iyileşmesini hızlandırıyor. Ayrıca bel ve boyun fıtığı tedavisine destekleyici nitelik taşıyor" diye konuştu. Dr. Holoğlu, kas spazmı olarak bilinen rahatsızlıklarda adale içersinde yorgunluğa sebep olan laktik asit maddesi, kas gevşemediği takdirde orada kalarak rahatsızlığa sebebiyet verdiğine dikkat çekti.

ATIK MADDELER İDRARLA BEDENDEN ÇIKIYOR

Holoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Cupping Therapy yöntemi ile cilt altıdan sertleşen kas bölgesindeki kan dolaşımı arttırılarak laktik asit uzaklaştırılıyor ve atık maddeler serbestçe kana karışarak, idrar yolu ile bedenden atılıyor. Terapinin ikinci etkisinin ise vakumla oluşan morarma sayesinde, beden sahip olduğu tüm yapıcı ve iyileştirici kimyasallarını o bölgeye yönlendiriyor. Böylece bölgedeki tüm kas, eklem ve sinir yapılarının onarılarak iyileştiriliyor."

İLAÇ YERİNE CUPPİNG THERAPY

Tedavinin haftada iki seans olmak üzere toplam 5 ila 10 seans arasında uygulandığında hastada gözle görülür bir iyileşmenin söz konusu olduğunu ifade eden Holoğlu,"Orta ve ileri yaş grubunda mide, böbrek, karaciğer problemleri fazla olduğu için ilaçlı tedavi yerine bu şekildeki alternatif tedavilerinde uygulanabiliyor. İlaç kullanmak istemeyen hastalarımızda genelde bu tedavi yöntemini tercih ediyorlar" şeklinde konuştu.

Nesrullah SONAY/İSTANBUL

Bu Habere Tepkiniz

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir