36 Haftalık Gebelikte Göbek Deliği Ağrısı

Hamilelik dönemi bir kadının muhtemelen kısa süre içinde en fazla kilo aldığı ve çoğu kez de orantısız şekilde kilo aldığı bir dönemdir. Bu dönem içinde anne adayının özellikle karnının hızlı bir şekilde büyüyor olması bazı şikayetlere, rahatsızlıklara yol açar. Doğumun ardından kısa süre içinde ortadan kalkan bu şikayetler gebeliğin özellikle son haftalarında sorun olabilir.

Hamileliğin ilk aylarında genellikle çok fazla bir rahatsızlık hissedilmezken hamilelik ilerledikçe, bebek anne karnında büyüdükçe anne adaylarının görünüşleri daha da farklılaşıyor, bu yeni orantısız kiloya alışmak zorlaşıyor. Bu süreç içerisinde özellikle bebek büyüdükçe annenin karnının irileşmesi, doğuma hazırlık anlamına geliyor. Zira doğum yaklaştıkça artık bebek dünyaya gelmeye daha hazır olduğundan annenin göbeğine ve rahmine sığamaz duruma gelir. Bu dönem elbette ki anneler için oldukça güzel ve heyecan vericidir. Ancak hamileliğin rutini olan bu durum zaman zaman rahatsızlıklara yol açıyor. Çünkü özellikle karın ve kasıklarda kimi zaman ağrı ve sızı hissediliyor. Ayrıca göbek deliğinde gözle görülür bir düzleşme, kaybolma ya da dışa doğru çıkıntı da bu döneme eşlik ediyor. Ancak bu durum da tıpkı ağrılar gibi rutin ve normaldir, büyüyen rahmin oluşturduğu basınç ile de meydana gelmektedir. Kadının bu şikayetleri doğum gerçekleştikten sonra kendiliğinden düzelecektir. Fakat bazı hamileliklerde bu sorun rutinin, normalin biraz daha fazlası, daha şiddetlisi şeklinde görülebilmektedir. Böyle vakalarda doktora başvurmak ve sorunun niteliğinin araştırılmasını istemek en doğrusudur.

Göbek deliğindeki düzleşmenin doğumdan kısa süre sonra eski haline dönmesi beklenmektedir. Ancak bu durumun düzelmemesi ya da göbek deliğinde aşırı bir çıkıntı olması durumunda fıtıktan şüphe edilebilmektedir. Şöyle ki; hamilelik sürecini takip eden doktor, bu tür durumların ne kadarının normal karşılanacağını zaten bilmektedir. Bu bakımdan doktorun gerekli gördüğü, anormal olarak nitelendirdiği vakalarda erken teşhis ile birlikte sorunun çözümü sağlanabilir. Göbekte fıtık tespit edilmesi durumunda da yine doğumdan sonra geçirilecek bir operasyonla tedavi olmak mümkündür.

Doğum sonrası karında oluşan şekil bozuklukları

Hamilelik döneminde her kadın belli bir oranda kilo alır ve karnı büyür. Ancak bazı kadınlar, sağlıksız ve aşırı yediklerinde, yeterli hareket etmediklerinde ya da metabolik her hangi bir rahatsızlık yaşadıklarında aşırı ve orantısız bir şekilde kilo alabilmekteler. Kimi zaman da hamilelik döneminde kadının göbek bölgesinde şekil bozuklukları meydana gelebilmektedir. Bunları önlemek için gebelik boyunca sağlıklı ve yeterli beslenmeye dikkat etmek, hatta gerekirse bir beslenme uzmanından yardım almak çok önemlidir. Özellikle de gün içinde hamileler için uygun olan egzersizleri yapmak önerilir. Ancak dikkat edildiği halde şekil bozukluğu oluştuysa da, doğum sonrasında uygulanacak cerrahi müdahaleler ya da diğer tedavi yöntemleriyle bu şekil bozukluklarının onarılması mümkündür.

Hamilelikte karın bölgesinde oluşan çatlaklar

Hamilelik döneminde anne adayı 9 ay gibi kısa bir süre içinde, daha doğrusu son 5 ay içinde çok hızlı bir şekilde kilo alır ve bu kilonun çoğunu da göbek bölgesinden alır. Hal böyle olunca da buradaki derinin çatlaması, şekil bozuklukları görülmesi normaldir. Doğum sonrasında hiç de estetik görünmeyen böyle bir görünümle karşılaşmamak için hamilelik döneminde önlem almak gerekiyor. Bu çatlakları önlemek adına hamilelik döneminde izlenebilecek en doğru yaklaşım kesinlikle 9 ay boyunca bolca su içmektir. Çünkü aslında gebelik döneminde deride oluşan çatlakların asıl sebebi cildin kuruması, nemini yitirmesi ve alınan kilolarla birlikte genişlerken yarılmasıdır. Hamilelik dönemi dışında da cilt kuruduğunda, susuz kaldığında bacaklarda, karın bölgesinde çatlaklar oluşabilmektedir. Hamilelikte bu çatlakların artmasının sebebi yine az su tüketimi ve bunun yanında büyüyen bebeğin yaşayabileceği kadar göbeğin genişlemesi durumudur.

Gebelik döneminde çatlak oluşumunu önlemek için öncelikle cildi içten nemlendirmeli günde 2 buçuk, 3 litre su içilmelidir. Bununla birlikte cildin dıştan da nemlenip beslenebilmesi, elastikiyetinin artırılması için özellikle hızlı genişleyen karın, göğüs, kalça ve basen bölgeleri günde en az bir kez nemlendirici kremler, doğal yağlarla nemlendirilmelidir. Bunun için uzmanlar genellikle nemlendirici kremlerden çok doğal zeytinyağı, buğday yağı, ceviz yağı ve badem yağları gibi yağlar ile masaj yapılmasını önermekteler. Bu yağları tek başına kullanmak mümkünken, istenirse yağlardan iki tanesini karıştırarak da uygulamak mümkündür. Bunun için her akşam yatmadan önce eşit miktarda zeytinyağı ve badem yağını karıştırarak öncelikle karın, göbek bölgesine, ardından irileşen göğüslere, kalça ve basenlere yavaş yavaş masaj yaparak uygulamak tavsiye edilir.

Hem bol bol su içmeye hem de doğal yağlarla masaj yapma işlemine doğum sonrasındaki ilk 6 ay içinde de devam etmek vücudun çok daha kısa sürede toparlanmasına yardım edecektir. Bu sayede hem kilo kaybı hızlanacak hem de ciltte oluşan deformasyonlar doğal olarak onarılacaktır.

Gebelikte karın ve kasık ağrısı

Gebelik döneminde göbek deliğinde hafif ağrı hissetmek ve düzleşme olmasının normal olduğundan bahsettik. Ancak bu ağrı anne adayını çok rahatsız edecek boyutlarda hissedilirse bir anormallik olabileceği için doktora danışmakta fayda var. Göbek deliğindeki bu ağrı ile birlikte gebeliğin erken haftalarında ve ilerleyen aylarda, doğuma yakın dönemlerde farklı nedenlerle anne adayı zaman zaman karın ve kasık bölgelerinde de ağrı hissedebiliyor. Farklı şiddette hissedilen bu ağrıların çok çeşitli sebepleri olabiliyor. Ağrıların bazıları fazla şiddetli hissedilmez, anne adayını fazla rahatsız etmezken, bazıları derhal tedavi gerektiren çok ciddi sorunlar oluşturabiliyor. Bunun için ağrı durumunda doktora danışmak, mutlaka muayene olmak önerilir.

Aslında kadınlar adet dönemlerinin ilk günlerinde, hatta adetin geciktiği dönelerde de karın ve kasıklarda hafif ağrı hissederler. İşte gebelikte hissedilmesi “normal” olarak kabul edilen ağrılar da genellikle bu adet dönemi ağrılarına benzer ve çok şiddetli olmaz. Ancak hamileliğin 3. ve 4. aylarında zaman zaman kasık bölgelerinde bıçak saplar gibi keskin bir ağrı hissedilebilir. Ancak bu ağrı çok kısa sürelidir, ani bir hareket etmekle, aniden ayağa kalkmakla şiddetlenebilir, ardından hemen geçer. Bu ağrının ortaya çıkma sebebi rahmin büyümesine bağlı olarak rahim etrafındaki bağların ve ligamentlerin gerilmesidir.

Hamilelik döneminde sıklıkla yaşanan kabızlık, şişkinlik ve gaz da karın bölgesinde rahatsızlık ve ağrı şikayetlerine sebep olabilir. Bu da sindirim sistemini çalıştıracak, rahatlatacak bazı beslenme alışkanlıklarıyla ve bolca su tüketerek giderilebilir.

Gebeliğin son aylarında ise Braxton-Hicks kontraksiyonları denilen yalancı doğum ağrıları  karın ağrısına sebep olabilir. Bu kasılmalar düzensizdir, hafif şiddettedir ve dinlenmekle geçer. Bu bakımdan gerçek doğum sancılarından ayrılır. Ancak bu tür kasılmaların sık sık yaşanması ve şiddetinin yüksek olması durumunda mutlaka doktora başvurmalıdır. Zira gerçek doğum sancıları veya erken doğum belirtisi olabilir.

Gebelikte acil müdahale gerektiren ağrı ve kasılmalar

• Gebeliğin hangi döneminde olursa olsun ağrının eşlik ettiği ya da etmediği her tür vajinal kanama durumunda mutlaka acilen doktora başvurulmalı.
• Karın ağrısına eşlik eden ateş, bulantı, kusma, idrar yaparken yanma veya idrarda kan gibi şikayetler idrar yolları enfeksiyonundan kaynaklanıyor olabilir. Bu durumda enfeksiyonun giderilmesi için vakit kaybetmende tedavi edilmelidir.
• Karının üst kısmında, özellikle sağ üstte karaciğer bölgesinde ağrı ve buna eşlik eden baş ağrısı, bulantı, kusma, bulanık görme gibi şikayetler tansiyon yükselmesi belirtisi olabilir ve acilen doktora gitmek gerekir.
• Gebelik döneminde yaşanan kasık ve karın ağrısının &#;gebelikle ilgisi olmayan&#; bir sebebi de olabilir. Apandisit, safra kesesi iltihabı (kolesistit) , divertikülit, mide ülseri gibi pek çok sebep de karın ağrısına yol açabilir. Bu bakımdan gebelikte karın ağrısının sebebi çok dikkatli araştırılmalı ve tedavi edilmelidir.