Giray Genç

Thesis Type: Expertise In Medicine

Institution Of The Thesis: Gazi &#;niversitesi, Tıp Fak&#;ltesi, Turkey

Approval Date:

Thesis Language: Turkish

Student: İBRAHİM GİRAY GEN&#;

Supervisor: KEMAL FINDIKÇIOĞLU

The use of fat grafts for both aesthetic and reconstructive purposes is increasing day by day. In recent years, the use of fat obtained from ultrasonic liposuction procedures in the gluteal region, breast and face has become popular. There are studies reporting that the fat obtained from 3rd generation ultrasonic liposuction devices can be used as a graft. However, in clinical practice, depending on the characteristic of the tissue, many different levels of energy are applied and the collected fats are mixed and used. In the literature, there is no study regarding the effect of these different levels of energies on adipose tissue. In this study, we investigated whether different levels of ultrasonic energy applications could change graft survival or not. In the study, fat grafts were obtained from excised excess tissue during abdominoplasty after application of different energy settings to different zones. VASER was used for ultrasonic energy transfer. Group 1 was treated with intermittent mode 50% vibration amplitude, Group 2 was treated with continuous mode 50% vibration amplitude, Group 3 was treated with intermittent mode 90% vibration amplitude, Group 4 was treated with continuous mode 90% vibration amplitude energy applied. Group 5 was treated with no ultrasound energy, fat was obtained by conventional technique. Some of the samples were set aside for in vitro evaluation. For the in vivo study, 15 6-week old CD1 Nude mice were used. It was planned to 71 have 6 sampling areas in each group by planting cc each of the left and right flank areas of the mice. At the end of the sixth week, the mice were sacrificed and the fat grafts were excised. Volume and weight measurements were made for macroscopic evaluation. Then histological and immunohistochemical evaluations were made. In the in vitro evaluation, it was determined that the number of cells stained positive with perilipine antibody at the beginning was similar between the groups. In the macroscopic examination of fat obtained from mice at the end of the sixth week, the lowest volume and weight values were found in Group 4 with the highest energy. However, there was no statistically significant difference (p> ). While no difference was observed between groups in routine histological examination, Group 4 was found to have the lowest viable cell count significantly in immunohistochemical staining with anti-perilipine antibody (p

"Hmm.."

"Sonra Eş olmak k&#x;sm&#x;n&#x;n getirdiklerini de sevdim. Can&#x;m ac&#x;yacak sand&#x;m bir yerde, ama hiç öyle şeyler olmad&#x;. Seni öpmeyi zaten sevmiştim, öyle sevişmeyi de sevdim. Her şey hoşuma gitti. Belki ilerde"

"&#x;lerde?"

Gözlerini az&#x;c&#x;k kaç&#x;rd&#x; Dilrûba, yutkundu, yüzlerini yaklaşt&#x;r&#x;p daha k&#x;s&#x;k sesle konuştu, "Sen de istersen Tekrar olsun isterim."

Giray'&#x;n kas&#x;lan göğsünde dolaşan parmaklar&#x; duraksad&#x; biraz, yavaş yavaş onun geniş omuzlar&#x;na doğru ilerledi Dilrûba. Bu yak&#x;nl&#x;ktan sonra tekrar bir öpmek istemişti esas&#x;nda.

"Sen nas&#x;ls&#x;n?" diye sordu akl&#x;ndaki tüm her şeyi bir kenara itmeye çal&#x;şarak.

Cennetteydi Giray.

Sorguya, sorgulanmaya mahal olmadan cennete düşmüştü. Başka bir aç&#x;klama bulam&#x;yordu kendine. Dilrûba'n&#x;n sözleri, istekleri, bak&#x;şlar&#x;, halleri tav&#x;rlar&#x;

&#x;lk evlendikleri zamanlar şu an&#x; yaşayacağ&#x;n&#x; söyleselerdi Giray'a, ac&#x; ac&#x; gülerdi sadece.

Ağ&#x;rl&#x;ğ&#x;n&#x; genç k&#x;z&#x;n üzerine vererek biraz daha yerleşti, Dilrûba bacaklar&#x;n&#x; daha da aralayarak yer verdi hemen Giray'a. Sonra kollar&#x;n&#x; kocas&#x;n&#x;n omuzlar&#x;na sar&#x;p vereceği yan&#x;t&#x; bekledi merakl&#x; gözlerle.

Onun merak&#x;n&#x;n nedenini de anl&#x;yordu Giray. Ayn&#x; hisleri paylaş&#x;p paylaşmad&#x;klar&#x;n&#x; öğrenmek istiyordu Dilrûba.

"Sana aş&#x;ğ&#x;m." diye yan&#x;t verdi kar&#x;s&#x;n&#x;n 'nas&#x;ls&#x;n' sorusuna. Yüzünü güldürmeyi başar&#x;nca kendisi de güldü.

"Hmm, başka." diye kendisini taklit etti Dilrûba, gülmemek için dudaklar&#x;n&#x; bast&#x;r&#x;yor olsa da k&#x;vr&#x;lan dudaklar&#x; ve yanaklar&#x; da onu çok güzel gösteriyordu.

"Tekrar&#x; olmas&#x;n&#x; en çok ben isterim." dedi sakince. Dilrûba'n&#x;n duymak istediklerinin daha başka şeyler olduğunu biliyordu. Yan&#x;t alabilmesi için aç&#x;kça sormas&#x; gerekliydi.

"Olsun da.." diye k&#x;vrand&#x; Dilrûba, Giray h&#x;zl&#x;ca yerlerini değiştirip genç k&#x;z&#x; üzerine yat&#x;rd&#x;, iyice de kendine çekip yerleştirdi. Eli belinin kavisinden kalças&#x;na doğru okşad&#x; tenini, "Olsun da? Sen başka bir şey mi soracakt&#x;n?"

Elini Giray'&#x;n geniş göğsüne yaslad&#x; Dilrûba, birkaç heyecanl&#x; nefesten sonra ancak konuşabildi, "Ben anlatt&#x;m dün geceki hissettiklerimi. Sen de anlatsan ya öyle."

"Hmm." diye m&#x;r&#x;ldand&#x; Giray, genç k&#x;z&#x;n beklenti dolu bak&#x;şlar&#x;n&#x; izledi aş&#x;kça bir bak&#x;şla, yutkundu. "Sana dokunmak, dokunduğumun karş&#x;l&#x;ğ&#x;n&#x; almak cennetti benim için."

Utan&#x;p da gözlerini az&#x;c&#x;k kaç&#x;ran kar&#x;s&#x;n&#x;n çenesinden tuttu, tekrar yüz yüze gelmelerini sağlad&#x;. Is&#x;nan yanaklar&#x; parmaklar&#x;n&#x;n alt&#x;ndayken hem tatl&#x; hem de güzel görünüyordu Dilrûba.

"Her temas&#x;n güneşin doğuşu gibi, yeni bir gün gibi. Önce dudaklar&#x;n" genç k&#x;z&#x;n dudaklar&#x;na dokundu parmak uçlar&#x;yla hafifçe.

Ellerinin nezaketi kendine dahi yabanc&#x;yd&#x;. Aralanan k&#x;z&#x;l dudaklar&#x;n&#x; okşayarak çenesine indi dokunuşlar&#x;, oradan incecik boynuna temas ederek ç&#x;plak göğsüne, memesine dokundu, "Sonra mahrem yerlerin."

Dilrûba'n&#x;n telaş&#x;na mahal vermeden devam etti, "Eşin olmak ayr&#x; bir sevinç nedeni." sesini şehvetli denilecek bir tonda k&#x;st&#x; sonra Giray, "Sana dün geceki hazz&#x; yaşatmak." diye yaklaşt&#x;rd&#x; dudaklar&#x;n&#x; birbirine, "Kollar&#x;mda bu denli güvenle, sere serpe uzanman Kendini, her şeyinle bana b&#x;rakman Dilrûba."

Nefes nefese yutkundu Dilrûba, elleri Giray'&#x;n göğsünden ayr&#x;lm&#x;ş, boynuna kadar ç&#x;km&#x;şt&#x;, kendini ona bast&#x;rarak yüzlerini eşitlemek isteğiyle yukar&#x; çekti bedenini, "Sana güveniyorum Giray. Seni seviyorum."