Alacakaranlık Ne Kadar Iyi Biliyorsun Testi

1 Stephenie Meyer - Alacakaranlık 1. Bölüm (ilk bakış) Annem beni pencereleri açık arabayla havaalanına götürdü.phoenix te hava otuz sekiz dereceydi; gökyüzü masmavi ve funduszeue.infoılırken annemi memnun etmek istediğim için,en sevdiğim bluzumu giymişfunduszeue.info,dantelli beyaz funduszeue.infoın çeketim elimdeydi. VVashington eyaletinin kuzey batısında bulunan Olympic Yarımadası nda, gökyüzü hemen her zaman bulutlu olan Forks adında küçük bir kasaba vardıfunduszeue.info sıradan kasabaya,amerika Birleşik Devletleri nin diğer eyaletlerinden çok daha fazla yağmur yağar. Ben henüz birkaç aylıkken,annem benide almış bu karanlık,kasvetli kasabadan kaçmış.on dört yaşıma gelene kadar,her yaz bir ayımı bu kasabada geçirmek zorunda kaldıfunduszeue.info dört yaşımdayken isyan etmeyi akıl funduszeue.infoçen üç yıl içinde,yazları babam Charlie yle Kaliforniya da ikişer hafta tatil yaptık. Şimdi kendimi Forks a sürgün ediyordum.büyük bir korkuyla yapıyordum funduszeue.info tan nefret ediyordum. Phoenix i seviyordum.güneşi ve kavurucu sıcaklığı seviyordum.o canlı,kocaman şehri seviyordum. Bella dedi annem bana uçağa binmeden önce belki bininci kez. bunu yapmak zorunda değilsin.

2 Annem bana çok benzer;kısa saçlarını ve yüzündeki kırışıklarını saymazsak funduszeue.info iri,çocuksu gözlerine bakın paniğe kapıldıfunduszeue.info dolu,dengesiz,kuş beyinli annemi nasıl yalnız bırakırdım?0,kendi başını çaresine bakamazdı ki. Gerçi yanında şimdi Phil vardı.büyük olasılıkla faturaları ödenecek,buzdolabında yiyecek,arabasında benzin,kaybolduğunda arayabileceği biri olacaktı.ama yinede Gitmek istiyorum,diye yalan söfunduszeue.info söylemeyi hiç beceremezdim,ama son zamanlarda bu yalanı çok sık söylediğim için,sesim ikna edici çıkıyor. Charlie ye selam söyle söylerim. Yakında görüşürüz, diye ısrar etti. İstediğin zaman eve döfunduszeue.info ihtiyaç duyarsan hemen yanına gelirim. Ama bu sözün arkasındaki fedakarlığı gözlerinde okuyabiliyordum. Benim için endişelenme, funduszeue.infoşey çok güzel funduszeue.info seviyorum anne. Bir süre bana sıkıca sarıldı ve ardından uçağa bindim,annem gitmişti. Phoenix&#;ten Seattle&#;a dört saatlik bir uçuş,küçük bir uçakla Port Angeles&#;e bir saatlik bir uçuş daha ve oradan daforks&#;a bir saatlik araba yolculuğu.uçmak beni rahatsız etmiyordu;beni asıl rahatsız eden Charlie&#;yle arabada geçecek o bir saatlik yolculuktu. Charlie bütün bu olan biten hakkında oldukça duyarlı davranmıştı.onunla sürekli olarak yaşayacağım için funduszeue.info çoktan liseye kaydetmiş ve bir araba almama da yardım edeceğini söylemişti. Ama işler Charlie&#;yle şüphesiz biraz tuhaf olacaktı.ikimiz de laf kalabalığı yapan insanlar değildik,ama buna rağmen ne söyleyeceğimizi de funduszeue.info kararım karşısında tıpkı annem gibi fazlasıyla şaşırdığını biliyordum,forks&#;tan hoşlanmadığım bir sır değildi. Port Angeles&#;e indiğimde yağmur yağıfunduszeue.info bir kehanet olarak görmedim-yağmur engellenemezdi.güneşe çoktan veda etmiştim. Charlie beni polis arabasıyla funduszeue.infoi buna da hazırlamıştıfunduszeue.infoe,forks&#;un iyi insanlarının polis şefiydi.bütçemin çok az olmasına rağmen yeni bir araba almak istememdeki en büyük etken kasabaya üzerinde mavi kırmızı ışıkları olan bir araba içinde getirilmek funduszeue.infoçbir şey trafiği bir polisin yavaşlatağı kadar yavaşlatamazdı. Uçaktan sendeleyerek indiğimde Charlie bana tek koluyla garip bir şekilde sarıldı. Seni görmek güzel Bells,dedi,beni yakalayıp durdurduğunda gülüfunduszeue.info değişmemişfunduszeue.info nasıl? Annem funduszeue.info görmek de güzel,baba.yüzüne karşı Charlie demeye iznim yoktu. Sadece birkaç çantam vardı.arizona kıyafetlerimin çoğu VVashington için fazla funduszeue.infoe ben,kış gardırobumu tamamlamak için kaynaklarımızı birleştirmiştik ama yine de bu yetersiz kalmıştı.eşyalarımın hepsi arabanın bagajına kolaylıkla sığdı. Senin için iyi bir araba buldum,hem de funduszeue.info emniyet kemerimizi takarken. Ne tür bir araba?iyi bir araba&#;demek yerine&#;senin için iyi bir araba&#;demesinden şüphelenmiştim. Aslında bu bir kamyonet,bir Chevy. Nereden buldun? La Push&#;taki Billy Black&#;i hatırlıyor musun?la Push sahili de,kızılderililer için ayrılmış küçük bir toprak parçasıydı. Hayır. Hani yazın bizimle balık tutmaya gelirdi,dedi hemen Charlie. İşte bu onu neden hatırlamadığımı açıklıfunduszeue.infoızamdan,bana acı veren,gereksiz şeyleri çıkarabilirle yetisine sahiptim. O şimdi tekerlekli funduszeue.info vermediğim için Charlie devam funduszeue.info yüzden artık araba kullanamıyor ve kamyonetini bana ucuza satmayı teklif etti. Kaç model?yüz ifadesinin değişmesinden,bunu sormamamı umduğunu anlamıştım. Billy motor üzerinde oldukça fazla çalıştı-sadece birkaç yaşında,gerçekten.

3 Beni bu kadar kolay vazgeçecek kadar küçük görmediğini funduszeue.info ne zaman almış? Onu &#;te aldı,sanırım. Peki aldığında yeni miymiş? Hayıfunduszeue.infoışların başlarında-ya da ellilerin sonlarında yeniymiş.diye ititraf etti safça. Ohbaba,ben arabalar hakkında hiçbir şey funduszeue.info terslik olursa tamir edemem ya da tamirci masraflarını karşılayamam Bella,bu şey gerçekten çok iyi çalışıfunduszeue.infoı artık eskisi gibi üretmiyorlar. Bu şey,diye düşündüm kendi kendimeen azından takma isim olarak seçenekleri var. Ucuz derken,ne kadar ucuz?ne de olsa benim karşılayamayacağım bir bölümdü bu. Tatlım,aslında ben onu senin için aldım funduszeue.info hoşgeldin hediyesi funduszeue.infoe ümit dolu bir yüz ifadesiyle,göz ucuyla bana baktı. Vayy. Bedava. Bunu yapmana gerek yoktu funduszeue.info zaten kendime bi araba alacaktım. Önemli değfunduszeue.info burada mutlu olmanı funduszeue.info söylediğinde yola bakıfunduszeue.infoe duygularını açığa vurmak konusunda pek de rahat değfunduszeue.info konuda ben de ona çekmişfunduszeue.info yüzden ben de ona cevap veririken yoka bakıyordum. Gerçekten çok güzel funduszeue.infoşekkür funduszeue.info yapman gerçekten çok hoş.benim Forks&#;ta mutlu olmamın imkansızlığına bahsetmeme hiç gerek funduszeue.info Charlie&#;nin benimle birlikte acı çekmesine de gerek funduszeue.info de bedava bir kamyonet beklemiyordum. Bir şey değil,dedi lafı ağzında geveleyerek,ona teşekkür ettiğim için mahçup olmuştu. Yağmurlu hava üzerine birkaç yorum daha paylaştık,bir konuşma için bu yeter de artardı.sessizce camdan bakmaya başladık. Tabii ki çok güzeldi,bunu inkar funduszeue.info yer yemyeşildi:gövdeleri yosunla kaplanmış,dalları örtü gibi sarkmış ağaçlar,çimenle kaplı funduszeue.info bile yaprakların arasından yeşil bir şekilde süzülüyordu. Her yer fazla yeşildi-burası yabancı bir gezegendi. Sonunda Charlie&#;nin evine funduszeue.info evliliklerinin ilk zamanlarında annemle almış oldukları iki odalı,küçük evde yaşıfunduszeue.info günler evliliklerinin tek günleriydi-ilk güfunduszeue.infoç değişmemiş olan evin önündeki caddede yeni-yani bana göre yeni olankamyonetim funduszeue.info kırmızı bir renkteydi,büyük yuvarlak çamurlukları ve şişkin bir sürücü bölümü vardı.onu şaşılacak derecede çok sevmiştim.çalışıp çalışmayacağını bilmiyordum ama kendimi onun içinde göfunduszeue.infoç zarar görmeyen demirden yapılmış,genelde kaza mahallinde gördüğünüz,boyası hiç çizilmemiş ve yok ettiği arabaların parçalarıyla kuşatılmış kamyonet türündendi. Baba,buna bayıldım!teşekkürler!yarınki korkunç günüm bundan daha korkunç olmayacaktı.okula yağmur altında iki mil yürümekle polis arabasında götürülmeyi kabul etmek arasında bir seçim yapma zorunda kalmayacaktım. Beğendiğine sevindim,funduszeue.infoe huysuz bir şekilde,tekrar mahçup olmuştu. Bütün eşyalarımı bir kerede yukarıya taşıyabildim.ön bahçeye bakan,batı kanadındaki odaya yerleşfunduszeue.info tanıdıktı;doğduğumdan beri burası bana funduszeue.infoşap zemin,açık mavi duvarlar,sivri tavan,camın çevresindeki sarı dantel perdeler-bunların hepsi çocukluğumun bir parçasıydı.charlie&#;nin yaptığı tek değişiklik,.ocuk karyolası yerine bir yatak koymak ve bir çalışma masası eklemek olmuştu.çalışma masasında,modem için en yakın telefon prize takılmış bir telefon hattı olan ikinci el bir bilgisayar vardı.bu annemin koşuluydu,böylelikle kolayca iletişim funduszeue.infoik günlerimden kalma sallanan koltuk da hala köşede duruyordu. Merdivenlerin başında Charlie&#;yle paylaşmam gereken küçük bir banyo vardı.bu gerçeğe çok da aldırış etmemeye çalışıyordum. Charlie&#;nin en güzel özelliklerinden biri de ortalıkta fazla dolaşmamasıydı.eşyalarımı açıp yerleşmem için beni yalnız bıraktı,bu,annemin yapması mümkün olmayan bir funduszeue.infoız

4 olmak güzeldi,güümsemek ya da memnun görünmek zorunda kalmıyordum;pencereden perde gibi inen yağmura bakıp birkaç damla gözyaşımın gitmesine izin funduszeue.infoçek bir ağlama krizine girecek havada değfunduszeue.infoykuya dalmadan önce,ertesi günü düşüneceğim zamana saklıyordum. Forks Lisesi&#;nin toplamda sadece üç yüz elli yedi-artık elli sekiz-öğrencisi vardı;eski okulumda sadece lise ikinci sınıfta yedi yüz öğrenci vardı.buradaki bütün çocuklar birlikte büyümüşlerdi-büyükanneleri ve büyükbabaları da beraber büyümüştü.ben büyük şehirden gelen yeni kızdım,merak konusu,bir ucube. Eğer Phoenix&#;ten gelen bir kız gibi görüfunduszeue.info bir avantaja çfunduszeue.info görünüş olarak hiçbir yere funduszeue.infoık tenli,sportif,sarışın-belki bir voleybol oyuncusu ya da ponpon kız-güneş vadisinde yaşamakla bağlantılı bir şeylere sahip olmalıydım. Sürekli güneş olamsına rağmen,ben mavi göz ya da kızıl saç ayrıcalığım olmadan,fildişi tenli bir kızdıfunduszeue.info zaman ince uzun ama dayanıksız olmuştum,bir atlet olmadığım kesindi;kendimi küçük düşürmeden,el göz organizasyonumu sağlayıp spor yapamıfunduszeue.info kendime hem de fazla yakın duran herkese zarar veriyordum. Kıyafetlerimi eski çam şifonyere yerleştirmeyi bitirdiğimde,içinde banyo malzemelerinin bulunduğu çantamı alıp yolculukla geçen günün ardından temizlenmek üzere ortaklaşa kullandığımız banyoya funduszeue.infone karışmış nemli saçımı fırçalarken aynada yüzüme baktıfunduszeue.info ışıktan kaynaklanıyordu,ama şimdiden betim benzim atmıştı ve sağlıksız görünüfunduszeue.info güzel olabilirdi,çok berraktı,neredeyse yarısaydam görünüyordu ama bu tamamen rengimle ilgiliydi.yüzümde hiç renk yoktu. Aynada solgun yüzüme baktığımda kendi kendime yalan söylediğimi itiraf etmek zorunda kaldıfunduszeue.info uyum sağlayamayacak olmam sadece fiziksel anlamda değildi.üç bin kişilik okulda kendime bir yer bulamadıysam buradaki şansım neydi? Kendi yaşımdaki insanlarla iyi geçfunduszeue.info de gerçek şu ki,insanlarla iyi geçinemiyordum.dünyada herkesten yakın olduğum annem bile hiçbir zaman benimle bir uyum içinde,aynı fikirde olamazdı.bazen dünyadaki insanların gördükleriyle aynı şeyi görüp görmediğimi merak funduszeue.info de bende bir sorun varı. Ama nedeninin bir önemi yoktu.önemli olan sonuçfunduszeue.info yarın sadece bir başlangıç;olacaktı. O gece ağladıktan sonra bile iyi uyuyamadıfunduszeue.infoğanak yağmurun sesi ve çatıdaki rüzgarın uğultusu bütün gece aralıksız sürdü.rengi solmuş eski battaniyeyi kafama çektim,daha sonra ona yastığımı da funduszeue.infoğumda saatler çoktan geceyarısını geçmiş,yağmur hızını kaybedip çisentiye dönüşmüştü. Sabahleyin pencereden görebildiğim tek şey kalın bir sis tabakasıydı,üzerime tırmanan klostrofobiyi funduszeue.info gökyüzünü asla göremezdiniz;burası tıpkı bir kafes gibiydi. Charlie&#;yle kahvaltı funduszeue.info ilk gününde bana şans funduszeue.info dileğinin boşuna olduğunu düşünerek ona teşekkür funduszeue.info şans benden uzak dururdu.önce Charlie,ailesi ve eşi olan polis merkezine doğru yola çıktı.o gittikten sonra,birbirleriyle alakasız üç sandalyeyle çevrilmiş meşe masanın üzerine oturdum ve koyu renk lambri duvarlı,parlak sarı dolaplı ve yerleri beyaz muşamba kaplı küçük mutfağını incelemeye başladıfunduszeue.infoğişen hiçbir şey funduszeue.info on sekiz yıl önce eve biraz renk getirmek amacıyla dolapları boyamıştı.mendil büyüklüğündeki oturma odasında bulunan şöminenin üzerinde bir sıra fotoğraf vardı.önce annemle Charlie&#;nin Las Vegas&#;ta çekilmiş bir düğün fotoğrafı,ardından üçümüzün ben doğduktan sonra hastahanede yardımsever bir hemşire tarafından çekilmiş bir fotoğrafı ve daha sonra da benim geçtiğimiz yıllara kadar olan okul fotoğraflarıfunduszeue.info bakmak utanç vericiydi,en azından ben burada yaşıyorken bunları başka bir yere koyması için bir şeyler yapmalıydım. Bu evde olup da,charlie&#;nin annemi aklından çıkaramadığını görememek imkansızdı.bu beni rahatsız ediyordu.

5 Okula çok erken gitmek istemiyordum ama evde daha fazla kalamazdıfunduszeue.infomi giydimkendimi koruyucu bir kıyafet giymiş gibi hissediyordum-ve yağmura çıktım. Yağmur hala çiseliyordu ama her zaman kapı saçağının altına gizlediğimiz anahtarı alıp kapıyı kilitlerken beni ıslatmak için yeterli değfunduszeue.info su geçirmez botlarımla suyun içinden yürümek sinir funduszeue.infoğımın altındaki çakıl taşlarının her zamanki çatırtısını öfunduszeue.infoğim gibi durup kamyonetimi seyredemedim;başımdan aşağıya süzülen ve şapkamın altına giren o sisli ıslaklıktan kurtulmaya çalışıyordum. Kamyonetin içi güzel ve funduszeue.info ya da Charlie bunu temizlemişti ama açık kahverengi döşemeler hafifi tütün,benzin ve nane şekeri funduszeue.infon çabucak çalışması içini rahatlattı ama motordan gelen ses çok yüksekti,adeta hayata meydan okuyor daha sonra da gürültülü bir şekilde boşta çalışıfunduszeue.info kadar eski bir kamyonetin elbette kusuru olacaktı.eski radyo çalışıyordu,bu beklemediğim bir artıydı. Daha önce hiç gitmemiş olsam da,okulu bulmak pek zor olamdı.tıkı diğer birçok şey gibi otoyolun kenarındaydı.okul olduğu pek anlaşılmıyordu,sadece üzerinde Forks Lisesi yazan işaret kamyoneti durdurmamı sağladı.kızıl kestane renkli tuğlalardan oluşmuş,birbirleriyle uyumlu ir grup eve benziyordu.o kadar çok ağaç ve çalılık vardı ki,ilk başta ne kadar büyük olduğunu göfunduszeue.info neresi bir kuruma benziyordu?bir an geçmişi andıfunduszeue.info teller,peki ya metal detektörleri? Kapısının üzerindeki küçük tabelada ÖN OFİS yaan ilk binanın önünde funduszeue.infoinden başka araç yoktu,bu yüzden buraya park etmenin yasak olduğundan emindim ama bu yağmurda aptal gibi dolaşmak yerine içeri girip sormaya karar funduszeue.infoizce sıcacık kamyonetimden indim ve koyu renk çitlerle çevrelenmiş küçük taşlı yolda yürümeye başladıfunduszeue.infoıyı açmadan önce derin bir nefes aldım.içerisi iyice aydınlatılmış ve beklediğimden daha sıcaktı.ofis küçüktü,içeride katlanan sandalyelerin bulunduğu küçük bir bekleme alanı,turuncu benekli bir halı,gürültülü bir şekilde tiktaklayan bir saat ve duvarlarda duyurular ve ödüller vardı.sanki dışarıda yeterince yeşillik yokmuş gibi,her yere büyük plastik saksılar içinde bitkiler konulmuşfunduszeue.info,üzerinde kağıtlar ve parlak renkli el ilanlarıyla dolu tel sepetler olan uzun bir tezgahla ikiye bölünmüştü.tezgahın ardında üç tane masa vardı,içlerinde birinde kabarık kızıl saçlı ve gözlüklü bir kadın funduszeue.infoği mor tişört,kendimi onun yanında çok süslü hissetmeme neden oldu. Kızıl saçlı kadın başını kaldırdı.yardımcı olabilir miyim? Ben İsabella Swan,dedim, ve kadının gözlerinin hemen aydınlandığını gördüfunduszeue.infoiyordum,o günün dedikodusu kuşkusuz bendim.şefin eski hoppa karısının kızı,sonunda eve gelmişti. funduszeue.infoılarını buluncaya kadar masasının üzerinde duran koca bir tomar belgenin içine daldı.ders progranız işte burada ve bu da okulun bir haritası.bana göstermek için tezgaha birkaç kağıt getirdi. Derse gireceğim sınıflara göz atmış,haritada her birine en kısa yoldan nasıl ulaşabileceğimi işaretlemişfunduszeue.info,günün sonunda buraya geri getirmek üzere,her öğretmene imzalatmam için bir kağıt funduszeue.info gülümsedi ve tıpkı Charlie funduszeue.info&#;u sevmemi umut ettiğini söfunduszeue.info de onun gülümsemesine elimden geldiği kadar ikna edici bir şekilde karşılık verdim. Kamyonetime geri döndüğümde deiğer öğrenciler yavaş yavaş gelmeye başlamıştı.trafik işaretlerini takip ederek okulun içinde dolaştıfunduszeue.infoarın birçoğunun benimki gibi eski olduğunu görmek beni memnun etmişfunduszeue.infoçbiri göz alıcı değfunduszeue.info evim,sayılı düşük gelirli mahallelerden birinde,cennet Vadisi Bölgesi sınırları içindeydi.öğencilerin ağırlıklı olduğu yerlerde yeni bir Mercedes ya da Porsche görmek olağan birşfunduszeue.infoki en göze çarpan araba gıcır gıcır bir Volvo&#;funduszeue.info de kendime bir yer bulur bulmaz motoru durdurdum,böylelikle gürültüden dolayı ilgi çekmemiş olacaktım.

6 Kamyonetimde haritaya bakıp ezberlemeye çalıştım;bütün gün elimde haritayla dolaşmamayı umut funduszeue.info şeyimi çantama doldurdum,çantamın askısını omzuma sardım ve derin bir nefes aldıfunduszeue.info yapabilirim,dedim kendime cesaret vermeye çalışfunduszeue.info beni funduszeue.infoa nefesimi bıraktım ve kamyonetten indim. Gençlerle dolu kaldırımdan yürürken yüzümü kapişonumun içinde tutmaya çalıştıfunduszeue.info siyah montumun dikkat çekmediğini görmek içimi rahatlattı. Kafeteryaya geldiğimde üçüncü binayı fark etmek kolay funduszeue.infoın sağ köşesinde,beyaz karenin üzerine siyah bir şekilde yazılmış 3 rakamı vardı.kapıya yaklaştık.a soluğum gittikçe hızlanıyordu.önümdeki iki yağmurluğu izleyerek nefesimi tutmaya çalıştım. Sınıf küçüktü.önümdeki insanlar yağmurluklarını duvardaki uzun askıya asmak için kapının hemen yanında funduszeue.info de onlar gibi yaptım.önümde iki kız vardı,biri porselen tenli bir sarışın,diğeriyse soluk benizli,açık kahverengi saçlı bir kızdı.en azından tenim burada göze batmayacaktı. Kağıdı uzun boylu,saçları dökülmeye başlamış,masasının üzerindeki isim kartında Bay Mason yazan öğretmene götürdüfunduszeue.infoımı gördüğünde bana aval aval baktı-bu pek de cesaretlendirici bir davranış değildi-ve ben tabii ki kıpkırmızı funduszeue.info en azından,beni sınıfa tanıştırmadan arkadaki boş sıraya yolladı.ben arkadayken yeni sınıf arkadaşlarımın bana bakmaları oldukça zordu ama bir şekilde bunu başardılar. Başmı öğretmenin bana verdiği okuma listesinden kaldırmadıfunduszeue.infoça kolaydı:bronte,shakespeare,chaucer,funduszeue.info i zaten okumuşfunduszeue.info rahatlatıcıydıve sıkıcı.acaba annem bana eski ödevlerimi yollar mıydı,yoksa bunun sahtekarlık olacağını mı düşünürdü?öğretmen monoton bir sesle konuşmaya başladığında kafamda annemle bu konuyu tartışıyordum. Derinden gelen bir uğultuya benzeyen zil çaldığında,cilt problemi olan ve saçı vıcık vıcık yağlı görünen sırık bir çocuk benimle konuşmak için koridora doğru eğildi. Sen İsabella Svvan&#;sın öyle değil mi?fazla yardım sever olan satranç kulübü üyelerine benziyordu. Bella,diye düzelttim.üç sıra etrafımızdaki herkes bana bakmak için döndü. Bir sonraki dersin nerde?diye sordu. Çantama bakmama funduszeue.info,yönetim dersi,jefferson&#;la,altıncı binada. Meraklı gözlere takılmadan bakacağım bir yer yoktu. Ben de dördüncü binaya doğru funduszeue.infoen sana yolu gösterekesinlikle fazla yardıfunduszeue.info Eric,diye ekledi. Kendimden emin olmayan bir ifadeyle gülüfunduszeue.infoşekkürler. Ceketlerimiz aldık ve iyice hızlanmış olan yağmura çıktıfunduszeue.infoızda bize kulak misafiri olacak kadar yakın yürüyen insanlar olduğuna yemin funduszeue.infoım paranoyak birine dönüşmüyordum. Burası Phoenix&#;ten çok farklı ha?diye sordu. Hem de nasıl. Orada fazla yağmur yağmaz,değil mi? Yılda üç dört kez. funduszeue.info bu nasıl bir şeydir?diye merak etti. Güneşli,dedim. Sen fazla bronz görünmüyorsun. Annem kısmi albino hastasıdır. Kaygılı bir şekilde yüzümü inceledi ve ben iç geçfunduszeue.infoşılan bulutlar ve espri anlayışı bir arada olamıfunduszeue.info birkaç ay sonra iğneleyici sözler kullanmayı unutacaktım. Kafeteryanın etrafından güneye,spor salonunun olduğu binaya doğru yürüdüfunduszeue.info ne kadar gitmem gereken yer açıkça görünüyor olsada Eric beni kapıya kadar geçirdi.

7 Pekala,iyi şanslar,dedi ben kapının koluna dokunur funduszeue.info başka ortak dersimiz vardıfunduszeue.info ümit doluydu. Belli belirsiz gülümsedim ve içeri girdim. Sabah saatlerinin geri kalanı nerdeyse aynı şekilde geçti.sınıfın önüne geçip benden kendimi tanıtmamı isteyen tek kişi,trigonometri öğretmenim Bay Varner&#;dı,sadece verdiği ders bile ondan nefret etmem için funduszeue.infodim,kızardım ve yerime geri dönerken botlarıma takıldım. İki ders sonra her sınıftaki yüzleri yavaş yavaş ayırt etmeye başladıfunduszeue.info zaman diğerlerinden daha cesur davranıp kendilerini tanıtan ve bana Forks&#;u sevip sevmediğimle ilgili sorular soran birileri çıkıfunduszeue.info olmaya çalışıyordum ama genelde yalan söylüfunduszeue.info azından artık haritaya ihtiyacım kalmamıştı. Hem trigonometri hem de İspanyolca dersinde yanıma bir kız oturdu ve öğle yemeği için benimle kafeteryaya yürüdü.minyon bir kızdı,ben boyundaydım,benden birkaç santim kısaydı ama koyu renk kıvırcık saçlarıyla beni geçfunduszeue.infoını hatırlayamıyordum,bu yüzden gülümsedim ve öğretmenler ve derslerle ilgili boş boş konuşurken başımı sallamakla funduszeue.info ayak uydurmaya çalışmıyordum. Beni tanıştırdığı birkaç arkadaşıyla dolu bir masanın sonunda doğru bir yerde funduszeue.infoa konuştuğu anda hepsinin adını unuttum.kızın benimle konuşma cesaretinden hepsi etkilenmiş funduszeue.infozce sınıfından Eric,odanın diğer tarafından bana el salladı. İşte oradalardı,kafeteryada oturmuş yedi tane meraklı yabancıyla konuşmaya çalışıyordum ve onları ilk o zaman gördüm. Kafeteryanın köşesinde,bu uzun odada benden olabilecek en uzak funduszeue.infoş kişfunduszeue.infoşmuyorlardı,önlerindeki tepsilerin içinde dokunulmamış yiyecekler olmasına rağmen bunları yemiyorlardı.diğer çocuklar gibi bana aval aval bakmıyorlardı,bu yüzden meraklı gözlerle karşı karşıya gelme korkum olmadan onlara rahatça funduszeue.info benim asıl dikkatimi çeken şeyler bunlar değildi. Buradakilere hiç benzemiyorlardı.üç çocuktan bir tanesi iri yarı,halterci gibi kaslı,koyu kıvırcık saçlıydı.bir tanesi sarışın uzun boylu,zayıf ama yine de kaslıydı.sonuncusu da uzun boylu,daha az cüsseli,dağınık ve bronz renk saçlıydı;üniversite öğrencisine ya da öğrenciden çok öğretmene benziyordu,diğerlerinden daha çocuksuydu. Kızlar tam funduszeue.info boylu olan heykel gibiydi.güzel bir vücudu vardı.sports lllustrated&#;in mayolu kapak kızlarına benzeyen türdendi,etrafındaki bütün kızlar sadece onunla aynı odada bulunarak özsaygılarını funduszeue.infoı altın sarısı saçları neredeyse beline kadar uzanıyordu.kısa boylu kız periye benziyordu,çok sıskaydı ve yüz hatları funduszeue.infoah saçları,kısacık kesilmiş ve dağınıktı. Ama yine de hepsi birbirine funduszeue.info birinin yüzü tebeşir gibi bembeyazdı,onlar bu güneş görmeyen kasabanın en soluk tenli öğfunduszeue.info albino olan benden bile daha soluklardı.her ne kadar saç renkleri farklı olsa da,hepsinin koyu renk gözleri vardı.ayrıca hepsinin gözlerinin altında morluk gibi duran koyu gölgeler vardı.sanki hepsi uykusuz geçirdikleri bir gecenin bedelini ödüyor ya da burunları kırılmış da iyileşiyor funduszeue.info burunları da yüzlerindeki diğer yerler gibi düzgün ve mükemmeldi. Ama gözümü onlardan alamamamın sebebi bunlar değildi. Onlara bakıyordum,çünkü yüzleri çok farklı,çok benzer,insanı dehşete düşürecek kadar güfunduszeue.info,ancak moda dergilerinde ya da yaşlı bir ressamın boyadığı melek yüzlerinde görebileceğiniz yüzlerdi.içlerinden en güzeline karar vermek çok zordu,o mükemmel sarışın kız olabilirdi ya da bronz saçlı çocuk. Hepsi başka bir yere bakıyordu,birbirlerinden uzağa,diğer öğrencilerden uzağa,aklıma gelebilecek bütün şeylerden uzağa bakıyorlardı.onları seyrederken,minyon kız içinde

8 açılmamış bir soda ve ısırılmamış bir elma olan tepsiyle ayağa kalktı ve hızl adımlarla yürümeye başladı.o kıvrak dansçı adımlarıyla elindeki tepsiyi bırakıp beklenmedik bir hızla arka kapıya süzülene kadar onu seyrettim.gözlerim hemen,orada aynı şekilde oturan diğerlerine kaydı. Onlar kim?diye sordum adını unuttuğum,ispanyolca sınıfımdaki kıza. Kimden bahsettiğimi anlamak için başını kaldırdığında-büyük ihtimalle ses tonumdan kimden söz ettiğimi anlamıştı-zayıf-çocuksu ve sanırım içlerinden en küçüğü olan çocuk bir anda kıza baktı.ona bir saniyeden daha kısa bir süre baktı ve sonra koyu renk gözleri benimkilerle buluşfunduszeue.infoımdan kıpkırmızı olup gözlerimi indirmeme rağmen başını benden daha hızlı bir şekilde çfunduszeue.info kız onun adını söylemiş de,o da baştan cevap vermemeye karar verip sadece istemsiz bir şekilde ona bakmış gibiydi. Kız benim gibi masaya bakıp utanç içinde kıkırdadı. Onlar Edvvard ve Emmett funduszeue.infoe ve Jasper funduszeue.info giden Alice Cullen&#;dı,hepsi Doktor Cullenve karısıyla birlikte yaşıfunduszeue.info fısıldayarak. Gözümün ucuyla,uzun ve solgun parmaklarıyla tepsisindeki çöreğini parçalara ayıran güzel çocuğa baktım.mükemmel dudakları neredeyse hiç açılmadan,çok çabuk hareket funduszeue.infoğer üçü hala uzaklara bakıyorlardı ama ben onun kısık sesle bu üçüyle konuştuğunu düşünüyordum. Tuhaf ve pek de duyulmamış isimler,diye düşündüfunduszeue.infoe büyükanne ya da babaların sahip olabilecekleri funduszeue.info belki burada moda böyleydi,küçük kasaba isimleri?birden,karşımda oturan kızın adının Jessica olduğunu hatırladım,bu oldukça duyulmuş bir funduszeue.infoğim yerdeki tarih sınıfımda da iki tane Jessica vardı. Onlarçok güzel görünüfunduszeue.info söz yetersiz kalmıştı. Evet!dedi Jessica yine kıkıfunduszeue.info hepsi birlikteler-emmet ve Rosalie,Jasper ve Alice funduszeue.info birlikte yaşıfunduszeue.info,küçük kasabaların,ayıplayan ve şaşkın ifadesini taşıyor diye düşündüm.dürüst olmak gerekirse bu,phoenix&#;te bile bir dedikodu malzemesi olabilirdi. Cullen&#;lar hangileri?diye funduszeue.infoç de akrabaya benzemiyorlar. Zaten değfunduszeue.info Cullen çok genç,yirmilerinde ya da otuzların başıfunduszeue.info evlat edinilmişfunduszeue.info&#;ler ağabey kardeş,ikizler-sarışın olanlar-ve hepsi evlatlık. Jasper ve Rosalie on sekiz yaşında ama sekiz yaşından beri Bayan Cullen&#;I funduszeue.infoın teyzesi ya da onun gibi bir şey. Bu kadar genç yaşta böyle çocuklarla ilgilenmeleri ne kadar hoş bir şey. Evet öyle,diyerek beni onayladı ama bir sebepten doktor ve karısından hoşlanmadığı kanısına vardıfunduszeue.info evlatlık çocuklara attığı bakışlardan bu sebebin kıskançlık olduğunu tahmin funduszeue.infoırım bayan Cullen bir çocuk sahibi olamıyor,diye ekledi,sanki bu,onların bu güzel davranışını etkileyebilecekti. Bütün bu konuşma boyunca gözlerim tekrar tekrar bu tuhaf ailenin olduğu masaya kaydı.duvara bakmaya ve önlerindeki yemekleri yememeye devam ediyorladı. Hep Forks&#;ta mı yaşıyorlardı?diye funduszeue.info geçirdiğim yazlardan birinde onları görmüş olmalıydım. Hayıfunduszeue.info buraya yeni geldiklerinin çok açık olduğunu belirtmek funduszeue.info&#;dan buraya iki yıl önce taşındılar. İçimden onlara karşı biracıma duygusu ve rahatlama funduszeue.info acıdım,çünkü bu kadar güzel olmalarına karşın dışlanmışlardı ve kabul edilmedikleri çok açıktı.içimi biraz olsun rahatlatmıştı.çünkü buraya yeni gelen bir tek ben değildim ve onlar kadar dikkat çekici de değildim. Onları incelerken en küçükleri,cullen&#;lardan biri,başını kaldırdı ve göz göze geldik,bu sefer gözlerinde merak vardı.gözlerimi kaçırdığımda fark ettim i,çocuğun bakışında bir beklenti vardı.

9 Kızıl kahverengi çocuk kim?diye sordum.göz ucuyla ona baktım,o hala bana bakıyordu ana bugün gördüğüm diğer çocuklar gibi boş bakmıyordu,yüzünde korkmuş bir ifade vardı.bakışlarımı tekrar çevirdim. O Edvvard.Mükemmeldir,ama zamanını boşa funduszeue.infole çıkmaz.görünen o ki,buradaki kızların hiçbiri onun için yeterince güzel değfunduszeue.info kıvırdı.jessica&#;yı ne zaman reddettiğini merak ettim. Gülümsememi saklamak için dudaklarımı ısırdıfunduszeue.info ona tekrar baktım.yüzünü çevirmişti ama yanakları sanki gülüyormuş gibi yukarı kalkmıştı. Birkaç dakika sonra dördü birden aynı anda masadan kalktı.kaslı olanı da dahil hepsinin hareketlerinde zerafet vardı.onları izlemek biraz rahatsız funduszeue.infoı Edvvard olan,bana tekrar bakmadı. Jessica ve arkadaşlarıyla,kendi başıma oturacağımdan çok daha uzun bir süre funduszeue.info ilk günümden derse geç kalmak istemiyordum.sürekli adının Angela olduğunu hatırlatan yeni arkadaşlarımdan bir tanesi,benimle birlikte biyoloji-2 dersini alıfunduszeue.infote sessizce sınıfa yürüdük.o da utangaçtı. Sınıfa girdiğimizde Angela,tıpkı benim eski okulumda oturduğum yüksek saiyah laboratuvar masalarına benzeyen masalardan birine funduszeue.infoında oturan biri vardı.aslında biri hariç bütün masalar funduszeue.infoş koridorun yanında,o tek boş kalmış yerin yanındaki sandalyede,alışılmadık saçlarından tanıdığım Edvvard Cullen oturuyordu. Öğretmene kendimi tanıtıp kağıdı imzalatmak için koridorda yürürken gizlice ona bakıfunduszeue.infoından geçerken biranda sandalyesinde doğfunduszeue.info yüzündeki tuhaf ifadeyle tekrar baktı,çok düşmanca ve öfkeli bir bakıştı.başımı hemen çevirdim,çok şaşırmıştım ve yine kıpkırmızı olmuşfunduszeue.inforun kenarında duran bir kitaba takıldım ve bir masanın kenarına tutunarak düşmekten son anda funduszeue.info oturan kız kıkırdadı. Gözlerinin siyah-kömür karası olduğunu fark etmiştim. Bay Banner kağıdı imzaladı ve bana içinde gerekli bilgiler olan bir kitap funduszeue.infoşabileceğimizi hissetmişfunduszeue.info ki beni odanın ortasındaki tek boş sandalyeye göfunduszeue.info fırlattığı düşmanca bakıştan sonra sersemlemiş bir halde onun yanına otururken başımı yerden kaldırmadım. Sandalyeye yerleşip kitaplarımı masanın üzerine çıkarana kadar bakışlarımı aşağıda tuttum ama gözucuyla duruşunun değiştiğini göfunduszeue.infoyesinin benden en uzak ucuna oturmuş,kötü bir koku almışçasına yüzünü buruşturuyordu.çaktırmadan saçımı kokladım.çilek gibi kokuyordu,bu en sevdiğim şampuandı.hiç de rahatsız edecek bir koku değfunduszeue.infoçlarımı sağ omzuma atarak aramıza bir perde çekmiş oldum ve dikkatimi öğretmene vermeye çalıştım. Ne yazık ki,ders benim önceden öğrendiğim hücre anatomisiyle funduszeue.info de dikkatli bir şekilde not alıyordum,başım hala önümdeydi. Saçlarımın arasından yanımda oturan bu tuhaf çocuğa bakmaktan kendimi alıkoyamıyordum.bütün ders boyunca benden mümkün olduğunca uzakta,sandalyesinin ucundaki pozisyonunu hiç bozmadı.sol bacağının üzerindeki elini yumruk yaptığını görebiliyordum,soluk teninden damarları görünüfunduszeue.info boyunca kaskatı funduszeue.info kollu beyaz gömleğini dirseğine kadar sıvamıştı,dirseğiyle bileği arasında kalan yeri ince teninin altında şaşırtıcı derecede kaslıydı.iriyarı ağabeyinin yanında durduğu kadarda zayıf ve güçsüz değildi. Gün sona ermek üzere olduğundan mı,yoksa benim bu yumruğun gevşemesini beklediğimden dolayı mı bilmiyorum ama bu ders bana diğerlerine kıyasla çok daha uzun gelmişfunduszeue.info gevşemedi ve çocuk nefes almıyormuş gibi hareketsiz oturmaya devam funduszeue.info neydi?bu onun normal davranışı mıydı?öğle yemeğinde Jessica&#;nın tavrıyla ilgili duygularımı düşünüfunduszeue.info de benim düşündüğüm kadar kırgın değildi. Bunun benimle bir ilgisi olamazdı.beni doğduğumdan beri tanımıyordu ki.

10 Ona bir kez daha baktım ve pişman oldum.o da bana bakıyordu,siyah gözleri nefret funduszeue.info uzaklaşıp sandalyeme gömüldüğümde bakışlar öldürebilseydi lafı aklımdan geçti. O an zil,beni oturduğum yerden zıplatarak yüksek sesle çaldı.edvvard cullen oturduğu yerden çoktan kalkmıştı.sırtı bana dönük,ayağa kalktı-düşündüğümden çok daha uzundu-henüz kimse yerinden kalkmadan o dışarıya çıkmıştı. Sandalyemde donup kalmıştım,arkasından boş boş bakıfunduszeue.info kadarda kabaydı.bu hiç de adil değfunduszeue.infoş yavaş eşyalarımı toplamaya başladım,gözlerim dolmasın diye içimde büyüyen öfkemi gizlemeye çalışıfunduszeue.info bilmiyorum,ama öfkem hep gözyaşı şeklinde açığa çıkardı.biraz küçük düşürücü bir durum olsa da genelde sinirlendiğim zaman ağlardım. Sen İsabella Svvan değil misin?diye sordu bir erkek sesi. Başımı çevirdiğimde şirin,bebek yüzlü,sarı saçları düzgün taranmış,gülümseyen bir çocuk gördüfunduszeue.infoşılan kötü koktuğumu düşünmüyordu. Bella,diye düzelttim gülümseyerek. Ben Mike. Merhaba Mike. Bir sonraki dersliğini bulmanda yardımcı olabilir miyim? Spor salonuna funduszeue.infoırım orayı bulabilirim. Benim de şimdiki dersim funduszeue.info küçük okulda buna tesadüf denemezdi,ama yine de heyecanlanmış görünüyordu. Spor salonuna birlikte yürüdük,çok konuşkandı,konuları hep o açıyordu tabii bu da benim işimi kolaylaştırıfunduszeue.info yaşına kadar Kaliforniya&#;da yaşamıştı,bu yüzden güneşle ilgili ne hissettiğimi funduszeue.infozce dersini de birlikte aldığımız ortaya çıktı.bugün tanıştığım en tatlı insandı. Spor salonuna giderken funduszeue.infod Cullen&#;a kalem falan mı batırdın?onun böyle davrandığını hiç görmemiştim. Biran üfunduszeue.info ki bunu fark eden tek ben değfunduszeue.info açıkça görünüyordu ki,bu Edvvard Cullen&#;ın her zamanki davranışlarından biri değfunduszeue.info de aptalı oynamaya karar verdim. Biyoloji dersinde yanımda oturan çocuktan mı bahsediyorsun?dedim doğal bir şekilde. Evet,funduszeue.info acı çekiyormuş gibi bir hali vardı. Bilmem,funduszeue.info hiç konuşmadım. Çok garip bir çfunduszeue.info soyunma odasına gideceğine benimle oyalanıyordu.eğer senin yanında oturabilecek kadar şanslı olsaydım seninle konuşurdum. Kızların soyunma odasına doğru yürümeden önce gülüfunduszeue.infoş canlısı ve çok hoş bir çocuktu,ama bu benim rahatsızlığımın geçmesi için yeterli değildi. Beden eğitimi öğretmeni Koç Clapp bana bir forma buldu ama bugünkü ders için giymeme gerek olmadığını söfunduszeue.info okulumda beden eğitimi dersini iki sene almak funduszeue.info dört yıl bu dersi almak funduszeue.info,kelimenin tam anlamıyla bu dünyadaki kişisel cehennemimdi. Aynı anda oynanan dört voleybol maçını funduszeue.infool oynarken ne kadar çok sakatlık geçirdiğimi düşündüm,bir an midem bulandı. Okulun paydos zili sonunda çalıfunduszeue.infoğıdı teslim etmek üzere ofise doğru yavaş yavaş yürüdüfunduszeue.infoğmur yavaşlamıştı ama rüzgar daha güçlü ve soğuk funduszeue.infoımı önümde birleştirdim. Sıcak ofise girdiğimde neredeyse arkamı dönüp dışarı çıkacaktım. Edvvard Cullen önümdeki masada funduszeue.info bronz renkli karmakarışık saçından tanıdıfunduszeue.info içeri girdiğimin farkında görünmüfunduszeue.infon işini bitirmesini bekleyerek sırtımı duvara yasladım.

11 Kadınla kısık ve çekici bir sesle tartışıfunduszeue.info bu tartışmaya kulak misafiri funduszeue.info biyoloji dersini altıdan başka bir saate,herhangi bir saate aldırmaya çalışıyordu. Bunun benimle alakalı olduğuna inanamıfunduszeue.infoşka bir şey olmalıydı,ben biyoloji sınıfına girmeden önce başka bir şey olmuş olmalıydı.yüzündeki o ifadenin sebebi başka bir olay olamlıydı.bu yabancının bana karşı aniden ve bu kadar derin bir nefret duyması imkansızdı. Kapı tekrar açıldı ve odaya dolan soğuk rüzgar,masanın üzerindeki kağıtların uçuşup saçımın yüzüme dağılmasına neden oldu.içeri giren kız masaya yaklaşıp tel sepete bir not bıraktı ve dışarı çıktı.ama Edvvard Cullen&#;ın sırtı dikleşti ve bana bakmak için yavaşça döndü,o keskin nefret dolu gözleriyle tuhaf bir şekilde yakışıklıydı.bir an tüylerimin diken diken olduğunu funduszeue.info bakış sadece bir saniye sürdü ama beni soğuk rüzgardan daha fazla üşütmüştü.tekrar memura döndü. Boşverin o zaman,dedi kadife gibi bir ses funduszeue.info imkansız olduğunu göfunduszeue.infoımınız için çok teşekkür funduszeue.info bakmadan topuklarının üzerinde döndü ve kapıdan çıkıp gözden kayboldu. Sakin bir şekilde masaya gittim,yüzüm ilk def kırmızı yerine beyazdı,imzalatmış olduğum kağıdı uzattım. İlk günün nasıl geçti canım?diye sordu bir anne gibi. İyi,diye yalan söyledim,sesim çok zayıf çıkmıştı.pek ikna olmuşa benzemiyordu. Kamyonetim oark yerindeki neredeyse son arabaydı.bir sığınak gibi görünüyordu,bu nemli yeşil delikte eve en çok benzeyen şey oydu.içeride bir süre oturdum ve ön camdan boş boş dışarıya baktıfunduszeue.infoıtıcıyı çalıştırmak için anahtarı çevirdim ve motor hayat buldu.gözyaşlarımla savaşarak Charlie&#;nin evine doğru yola koyuldum. 2. Bölüm (açık kitap) Bir sonraki gün daha funduszeue.info daha kötü. Daha iyiydi,çünkü her ne kadar bulutlar yoğun ve dolu olsa da,henüz yağmur yağmaya başlamamıştı.daha kolaydı,çünkü o günden ne bekleyeceğimi funduszeue.infozce dersinde Mike yanıma oturdu ve diğer sınıfıma giderken bana eşlik etti,bu süre boyunca Santranç Kulübü&#;ndeli Eric ona bakıyordu,bu gurur funduszeue.infoar bana baktıkları kadar çok bakmıyorlardı.içinde Mike,Eric,Jessica ve artık yüzlerini ve adlarını hatırlamaya başladığım birkaç kişinin daha olduğu büyük bir grupla birlikte öğle yemeği funduszeue.infoğulmak yerine suyun üzerinde yürüyormuşum gibi hissediyordum. Daha kötüydü,çünkü yorgundum ve evin etrafında uğuldayan rüzgara alışamamıştıfunduszeue.info kötüydü,çünkü Bay Varner trigonometri dersinde elimi kaldırmadığım halde beni tahtaya çağırmıştı ve ben de yalnış cevap vermiştim.çok daha kötüydü,çünkü voleybol oynamak zorunda kalmış,topun yolundan çekilmemiş ve toğun takım arkadaşımın kafasına çarpmasına neden ol muştu m. Ayrıca daha da kötüydü,çünkü Edvvard Cullen okulda değildi. Bütün bir sabah boyunca öğle yemeği saatinin gelmesinden,onun o tuhaf bakışlarından funduszeue.info yanım onunla yüzleşmek ve sorununun ne olduğunu öğrenmek funduszeue.infoğımda uykusuz yatarken ne söyleyeceğimi bile planlamıştıfunduszeue.infoi,böyle bir şeye cesaret edemeyeceğimi bilecek kadar iyi tanıfunduszeue.info bir aslanı bir canavar gibi göstermeye çalışıyordum. Ama Jessica&#;yla kafeteryaya doğru yürüdüğümüzde -her ne kadar etrafa göz atmamayı beceremesem de- aynı masada oturan kardeşlerini gördüm,içlerinde o yoktu. Mike yolumuzu keserek bizi kendi masasına yöfunduszeue.infoa bu ilgi karşısında mutlu oldu ve arkadaşları da hemen bize katıldı.onların sohbetlerini dinlemeye çalıştım,çok rahatsızdım,onun geleceği zamanı gergin bir şekilde funduszeue.infoğinde beni umursamamasını ve böylelikle şüphelerimin yersiz olduğunu kanıtlamasını umuyordum. Gelmedi ve zaman geçtikçe ben daha da gerildim.

12 Öğle yemeğinin sonuna kadar gelmeyince,kendimi güvenerek biyoloji sınıfına doğru yürümeye başladıfunduszeue.info köpek kadar sadık olan Mike,benimle sınıfa kadar yürüdü.kapıda nefesimi tuttum ama Edvvard Cullen sınıfta da değfunduszeue.infomi bıraktım ve yerime geçfunduszeue.info önümüzdeki günlerde yapılacak olan kumsal gezisinden bahsederek beni takip funduszeue.info çalana kadar masamın yanında oyalandı.bana istekli bir şekilde gülümsedi ve telleri olan ve saçları kötü permalı bir kızın yanına funduszeue.info&#;la ilgili bir şeyler yapmak zorunda kalacak gibi görünüyodum ve bu kolay olmayacaktı.herkesin birbirinin üzerinde yaşadığı böyle bir kasabada diploması şarttı.hiçbir zaman çok anlayışlık biri olmamıştım,fazla arkadaş canlısı erkeklerle nasıl başa çıkıldığını da bilmiyorudum. Yanımda Edvvard&#;ın olmadığı,kendime ait bir masamın olması içimi rahatlatmıştı.bunu kendime tekrar tekrar söfunduszeue.info burada olamamasının sebebinin ben olduğuma dair,beni rahat bırakmayan bu şüpheden kurtulmaya çalışıfunduszeue.info bu kadar etkileyebileceğimi düşünmek çok saçma ve funduszeue.info imkansızdı.ama bunun doğru olduğunu düşünmek beni endişelendiriyordu. Sonunda okul günü bitip,voleybol olayı yüzünden kızaran yüzüm yavaş yavaş eski haline döndüğünde hemen kot pantolonumu ve mavi süveterimi giydim.kızların soyunma odasından aceleyle çıktığımda,sadık arkadaşımdan paçayı sıyırdığımı düşünüyordum.hızlıca arabamın yanına doğru yürümeye başladıfunduszeue.info yeri okuldan çıkan öğrencilerle dolup taşmıştı.kamyonetime bindim ve ihtiyacım olan şeyi bulmak için çantamı karıştırdım. Dün akşam Charlie&#;nin yağda yumurta ve pastırma dışında birşeyler pişiremediğini keşfetmişfunduszeue.info yüzden burada kaldığım sürece mutfakla ilgilenebileceğimi söylemişfunduszeue.info fikrimi bana yemek salonunun anahtarlarını verecek kadar çok beğenmişfunduszeue.info yiyecek hiçbi şey olmadığını da fark etmişfunduszeue.info yüzden alışveriş listemi ve üzerinde yemek parasfyazan kavanozdan para alıp Thriftvvay&#;ın yolunu tuttum. Kafalarını bana doğrum çeviren insanların umursamayarak kulakları sağır eden motoru çalıştırdım ve park yerinden çıkmak için sıraya girmiş arabaların arkasına karıştıfunduszeue.infoken bu kulak tırmalayıcı ses başka bir arabadan geliyormuş gibi yapıyordum,bu sırada arabalarına binmekte olan Cullen&#;ları ve Hale ikizlerini gördüm.gıcır gıcır Volvo onlarındı funduszeue.info ki.yüzlerine o kadar takılmıştım ki,kıyafetlerine daha önce hiç dikkat etmemiştim.şimdi baktığımda gördüm ki her biri gayet iyi giyimliydiler,bunlar sadece kıyafetkerdi ama bir tasarımcının elinden çıktıkları funduszeue.info değer güzellikleriyle,kendi tarzlarıyla bulaşık bezi bile giyseler yakışırdı.hem iyi görünüme hemde paraya sahip olmak onlar için fazlaymış gibi funduszeue.info anladığım kadarıyla hayat çoğu zaman böyleydi. Ama burada kabul edilmelerini sağlamıyordu. Hayır,aslında buna tam olarak katılmıfunduszeue.infoerini soyutlamak onların tercihiydi,bu kadar güzelliğe açılmayacak bir kapı bilmiyordum. Yanlarından geçerken diğer herkesin yaptığı gibi gürültülü kamyonetime baktılar.gözlerimi dikmiş önüme bakıyordum,okul sınırlarından uzaklaştığımda kendimi daha iyi hissetmeye başladım., Thriftvvay okuldan çok uzak değildi,sadece birkaç cadde güneyde,otoyolun kenarındaydı.süpermarketin içinde olmak çok güzeldi,kendimi normal funduszeue.infon evde de alışverişi ben yapardım ve burada da bu görevi zevkle üstlenmiştim.süpermarket,çatıya vuran ve nerede olduğumu hatırlamamı sağlayan yağmur damlalarını duyamayacağım kadar büyüktü. Eve geldiğimde,aldıklarımı kamyonetten boşalttım ve boş bulduğum yerlere funduszeue.infoım Charlie umursamazdı.patatesleri pişirme kağıdına sardım ve fırına koydum,eti de terbiye edip buzdolabındaki bir karton yumurtanın üzerine dikkatli bir şekilde yerleştirdim.

13 Bitirdiğimde çantamı yukarı çıkardım.ödevime başlamadan önce üzerime kuru bir kazak giydim,saçımı atkuyruğu yaptım ve geldiğimden beri ilk defa e-postamı kontrol ettim.üç mesajım vardı. Bella demişti annem. Bunu alır almaz bana cevap funduszeue.info yolculuğunun nasıl geçtiğini funduszeue.info yağmur yağıyor mu?seni şimdiden öfunduszeue.infoa için bavullarımı toplamayı bitirdim ama pembe bluzumu bulamıfunduszeue.info nereye koyduğumu biliyor musun? Phil sana selam söylüyor. Annen. Bir iç geçirdim ve diğerini okumaya başladıfunduszeue.infoen sekiz saat sonra gönderilmişti. Bella demişti. Neden bana bir mesaj atmadın?neyi bekliyorsun? Annen Sonuncu bu sabah gönderilmişti İsabella Eğer bugün saat 17 O&#;a kadar senden haber alamazsam Charlie&#;yi arayacağım. Saate baktıfunduszeue.info bir saatim daha vardı,ama annem ortalığı telaşa vermesiyle tanınırdı. Anne, Sakin funduszeue.infoan yazacağıfunduszeue.infoçma birşey yapma. Bella. Bunu yolladım ve tekrar yazmaya başladım. Anne, Herşey çok güzelitabii ki yağmur yağıfunduszeue.infoında yazabilecepşm birşeyler olmasını funduszeue.info fena değil,sadece biraz tekrar yapıyorum Öğle yemeklerinde benimle oturan çocuklarla tanıştım. Bluzun kuru funduszeue.info günü alman gerekiyordu. Charlie bana bir kamyonet almış,buna inanabiliyor musun? Ona bayıldıfunduszeue.info eski ama çok sağlam,biliyorsun bu benim için çok iyi. Bende seni çok öfunduszeue.info yakın zamanda tekrar yazacağım ama her beş dakikada bir e- postamı kontrol funduszeue.infoa,derin bir nefes al. Seni Seviyorum. Bella. Eğlence olsun diye şu anda İngilizce dersinde okuduğumuz Uğultulu Tepeler&#;i okumaya karar funduszeue.infoe eve geldiğinde hala funduszeue.infoın nasıl geçtiğini anlamamıştım,patatesleri fırından çıkarmak ve eti ızgaraya koymak için koşa koşa aşağıya indim. Bella?dedi babam merdivenlerdeki sesi duyuca. Başka kim olacaktı? diye düşündüm. Merhaba baba! Eve hoşgeldin. Sağfunduszeue.info mutfağa koştururken o da silah kemerini asıp botlarını çıkardı.anladığım kadarıyla,silahını görevdeyken hiç kullanmıyordu ama onu her zaman hazırda bulunduruyordu.çocukken buraya geldiğimde kapıdan içeri girer girmez mermileri kaldırırdı.sanırım artık beni kazara kendimi vuracak kadar küçük ya da bile bile vuracak kadar depresyonda görmüyordu. Yemekte ne var? diye sordu funduszeue.info çok yaratıcı bir aşçıydı ve onun denediği her yemek yenilebilir değfunduszeue.info şaşırmıştım hemde üzülmüştüm,demek o kadar eskiyi hatırlıyordu. Et ve funduszeue.info cevap verdim,içi rahatlamış görünüyordu. Mutfakta durup hiçbirşey yapmadığı için kendini garip hissediyordu,ben yemeği hazırlarken o da salona geçip televizon izlemeye başladı. Böylelikle ikimiz de daha rahat olacaktıfunduszeue.info pişerken salata yapıp sofrayı kurdum. Yemek hazır olduğunda ona seslendim,odaya girerken halinden memnun bir şekilde havayı kokluyordu. Çok güzel kokuyor Bell.

14 Teşekkürler. Birkaç dakika sessiz bir şekilde yemeklerimizi funduszeue.info hiç de rahatsız edici bir durum değfunduszeue.infoçbirimiz sessizlikten yakınmıfunduszeue.infoçok açıdan,birlikte yaşamak için birbirimize çok uygundukç Okul nasıl gidiyor?yeni arkadaşlar edinebildin mi?diye sordu. Jessica diye bir kızla birkaç tane ortak dersimiz var.öğle yemeğinde arkadaşlarla funduszeue.info de Mike diye bir çocuk var,çok arkadaş canlısı.herkes oldukça nazik görünüfunduszeue.info biri hariç. O,Mike Nevvton olmalı.iyi bir çocuk,iyi bir funduszeue.infoı kasabanın hemen dışındaki spor malzemeleri satan mağazanın funduszeue.info gelen sırt çantalı insanlardan iyi para kazanıyor. Cullen ailesini tanıyor musun?diye sordum tereddütle. Doktor Cullen&#;ın ailesimi?tabi funduszeue.info Cullen harika bir adamdır. Onlar..Çfunduszeue.info farklıfunduszeue.info pek uyum sağlamış gibi görünmüyorlar. Charlie bana öfkeyle bakarak beni çok şaşırttı. Bu kasabadaki funduszeue.info söfunduszeue.info Cullen dünyadaki herhangi bir yerde çalışıp burada kazandığı paranın on katı kadar para kazanabilecek mükemmel bir funduszeue.info devam etti sesini yükselterek.böyle bir adama sahip olduğumuz-daha doğrusu karısı küçük bir kasabada yaşamak istediği için şanslıyız.o halkın hazinesidir ve çocukların hepsi çok iyi huylu ve kibar çocuklardır.tüm o evlat edindikleri çocuklarla buraya ilk taşındıklarında bazı şüphelerim vardı.onlarla sorunlar yaşayabileceğimizi dünüşüfunduszeue.info çocukların hepsi çok olgun,şimdiye kadar hiçbiriyle en ufak sorun yaşamadıfunduszeue.infoerdir bu kasabada yaşayan insanların çocukları için söyleyebileceğimden çok daha fazlasını bu çocuklar için söyleyebileceğimden çok daha fazlasını bu çocuklar için söfunduszeue.info aile gibi birbilerine bağlılar,hafta sonlarında kamp gezileri bile yaparlaryeni geldikleri için insanlar onlarla ilgili konuşuyor. funduszeue.infoe&#;den duyduğum en uzun konuşmaydı.insanlar her ne diyorsa bundan rahatsız olmuş gibiydi. Hemen lafımı değişfunduszeue.info da iyi çocuklarmış gibi funduszeue.info biraz içine kapanıfunduszeue.info çok güzel ve çok alımlfdedim iltifar etmeye çalışarak. Sen birde doktoru göfunduszeue.info Charlie güfunduszeue.info ki mutlu bir evliliği funduszeue.infoedeki birçok hemşire o etraftayken işlerine odaklanamıyorlar. Yemeğimizi bitirirken tekrar sessizliğe gömüldüfunduszeue.info bulaşıkları yıkamaya başlarken oda masayı topladı.o televizyonun başına döndü,ben de bulaşıkları elimde yıkadıkran sonraçünkü bulaşık makinesi yoktu-isteksizce matematik ödevimi yapmak için yukarıya çıktım. O gece funduszeue.info uykuya daldım.çok yorulmuştum. Haftanın geri kalanı olaysız geçfunduszeue.inforimin düzenine alıştıfunduszeue.info gününe kadar hepsinin isimlerini bilmesem bile,neredeyse okuldaki herkes bana tanıdık funduszeue.info eğitimi dersinde takımımdakiler bana top atmamayı,diğer takım benim zayıflığım üzerinden bir hamle yapmaya kalktığında hemen önüme geçmeyi öğfunduszeue.info seve yollarından çekildim. Edvvard Cullen okula dönmedi. Her gün tedirgin bir şekilde,cullen&#;ların hepsi kafeteryaya onsuz girene kadar funduszeue.info rahatlıyor ve öğşe yemeği sohbetine ben de katılıfunduszeue.infolerimiz genelde,mike&#;ın iki hafta içinde La Push Okyanus Parkı&#;na düzenleyeceği geziyle ilgili funduszeue.info davet edilmiştim ve kibarlıktan çok,gitmek istediğim için bunu kabul etmişfunduszeue.info sıcak ve kuru olmalıydı. Cuma günü biyoloji dersine girerken çok rahattım,artık Edvvard&#;n gelip gelmeyeceğiyle ilgili endişfunduszeue.infoğim kadarıyla okulu bırakmıştı.onu düşünmemeye çalışıyordum ama onun bu temelli gidişinden,her ne kadar saçma da olsa kendimi sorumlu tutuyordum.

15 Forks&#;taki ilk hafta sonum olaysız geçfunduszeue.infoikle boş olan evde zaman geçirmeye alışkın olmayan Charlie hafta sonunun büyük bir kısmında çalıştı.ben evi temizledim,ödevlerimi yaptım ve anneme daha neşeli bir e-posta attıfunduszeue.infoesi günü arabayla kütüphaneye gittim ama o kadar az kitap vardı ki kart çıkartmaya zahmet bile etmedim,yakın bir zamanda daha iyi bir kitapçu bulmak için Olympia&#;ya ya da Seattle&#;a gitmem funduszeue.info aylak,kamyonetin şimdiye kadar kaç mili yapmış olduğunu düşündüfunduszeue.info bu düşünceyle ürperdim. Hafta sonu boyunca yağmur sağanak şeklinde yapmadı,etraf sessiz oluyordu ve ben de uyuyabiliyordum. pazartesi sabahı insanlar beni park yerinde selamladıfunduszeue.infoin adını bilmiyordum ama herkese el sallayıp gülüfunduszeue.info sabah hava daha soğuktu ama neyse ki yağmur yağmıfunduszeue.infozce dersinde Mike her zamanki gibi yanımdaki yerini aldı.uğultulu Tepeler&#;den kısa bir sınav funduszeue.infor çok açık ve basitti. Bu noktaya kadar düşündüğümde,kendimi tahminimden çok daha rahat hissediyordum. Sınıftan dışarı çıktığımızda hava uçuşan beyaz şeylerle kaplıydı.heyecanla birbirlerine bağıran insanları duyabiliyordum.rüzgar yanaklarımı ve burnumu acıtıyordu. Hey!dedi Mike.&#;Kar yağıyor. Kaldırımda biriken ve gözlerimin önünden süzülen pamuk zerreciklerine baktım. lyy. Kar.Güzel bir günüm mahvoldu. Şaşkınlıkla bana baktı.kar sevmez misin? Hayıfunduszeue.info,yağmur için fazla soğuk funduszeue.info çok açıktı. Ayrıca ben her biti diğerinden farklı kar zerreciklerini hayal funduszeue.infoın hepsi kuş tüyüne benziyor. Daha önce karın yağdığını hiç görmedin mi?diye sordu kulaklarına inanamayarak. Tabii ki gördüfunduszeue.info an duraksadıfunduszeue.infozyonda. Mike güldü,sonra sıkıştırılmış büyük bir kartopu tam kafasının arkasına isabet funduszeue.info de nereden geldiğini görmek iiçn döndüfunduszeue.info oradan geçen,bize arkasını dönmüş Eric&#;ten şüpheleniyordum,diğer dersi için ters tarafa funduszeue.info da aynı şeyi düşünüyordu.eğildi ve bir tomar beyaz yığından kartopu yapmaya çalıştı. Seninle öğle yemeğinde görüşürüz tamam mı?konuşurken yürüfunduszeue.infoar birbirlerine böyle ıslak şeyler atmaya başladıklarında ben içeri girerim. Sadece başını salladı,gözleri uzaklaşmakta olan Eric&#;teydi. Bütün sabah boyunca herkes karla ilgili konuştu,anlaşılan yeni yılın ilk karıydı.ben çenemi kapalı funduszeue.info ki çorapların içinde eriyene kadar yağmurdan daha kuruydu. İspanyolca dersinden sonra Jessica&#;yla birlite kafeteryaya yürüdüfunduszeue.info kartopları uçuşfunduszeue.info her an kalkan yerine kullanabileceğim bir dosya funduszeue.infoa benim eğlenceli biri olduğumu düşünüyordu ama yüz ifademdeki bir şeyler onun bana kartopu atmasını engelliyordu. Biz kapıdan içeri girerken Mike başında eriyen karlarla bize yetişti,gülüyordu.o ve Jessica yemek almak için girdiğimiz kuyrukta kartopu savaşıyla ilgili heyecanlı heyecanlı konuşuyorlardı.köşedeki masaya alışkanlıktan baktım ve olduğum yerde donakaldıfunduszeue.info beş kişi vardı. Jessica kolumdan çekti. Bella?Ne yemek istiyorsun? Hemen gözlerimi kaçırdım,kulaklarımın kızardığını funduszeue.infomı gerektiren hiçbir neden yok,diye hatırlattım kendi funduszeue.info yalnış birşey yapmadım. Bella&#;nın nesi var?diye sordu Mike Jessica&#;ya. Hiçbirşeyim funduszeue.info cevap funduszeue.infoün sadece soda alacağım.sıranın sonuna doğru gittim.

Daha göster

ALACAKARNLIK vikipedi ve intarnet yard&#x;m&#x;yla temeline ve hikayesine dayanal&#x;m ;

Alacakaranl&#x;k, aşk, fantezi, gençlik tarzlar&#x;nda dört kitaptan oluşan, ABD'li yazar Stephenie Meyer taraf&#x;ndan yaz&#x;lm&#x;ş roman serisi. Seri, Forks, Washington'da yaşayan babas&#x;n&#x;n yan&#x;na taş&#x;nan, genç bir k&#x;z olan Isabella "Bella" Swan ile Edward Cullen adl&#x; yaş&#x;ndaki vampirin aşk&#x;n&#x; anlat&#x;r. Kitaplardaki anlat&#x;c&#x; Bella karakteridir, ancak serisinin üçüncü kitab&#x;ndaki -Tutulma- baz&#x; bölümler ve Şafak Vakti kitab&#x;n&#x;n ikinci bölümü, kurt adam, Jacob Black'in ağz&#x;ndan anlat&#x;l&#x;r. Serinin ilk kitab&#x; Alacakaranl&#x;k'&#x;n Edward Cullen'n&#x;n ağz&#x;ndan anlat&#x;ld&#x;ğ&#x; Geceyar&#x;s&#x; Güneşi adl&#x; bir kitap da bulunmaktad&#x;r ancak bu yay&#x;nlanmam&#x;şt&#x;r. Bunlar&#x;n yan&#x;nda üçüncü kitaptaki yeni doğan vampirlerden birinin hayat&#x;n&#x; anlatan Bree Tanner'&#x;n &#x;kinci Hayat&#x; adl&#x; kitapta da anlat&#x;c&#x; Bree karakteridir. Bu kitap 5 Haziran 'da piyasaya ç&#x;km&#x;ş ve 7 Haziran ile 5 Temmuz tarihleri aras&#x;nda internette ücretsiz yay&#x;nlanm&#x;şt&#x;funduszeue.infon ansiklopedik bir kaynağ&#x; say&#x;labilecek ve farkl&#x; çizim içeren The Twilight Saga: The Official Illustrated Guide kitab&#x; da 12 Nisan 'de yay&#x;nland&#x;.

Seri, 'te yay&#x;nlanm&#x;ş olan ilk roman Alacakaranl&#x;k'dan itibaren, dünya çap&#x;nda ün kazand&#x; ve bu sebeple de ticari aç&#x;dan iyi bir başar&#x; elde etti. En popüler gençlik romanlar&#x;n&#x;n aras&#x;na giren serideki kitaplar pek çok ödül kazand&#x;. Şafak Vakti Galaxy National Book Awards'ta "Y&#x;l&#x;n Çocuk Kitab&#x;" kategorisinde ödül ald&#x;.Bunun yan&#x;nda Alacakaranl&#x;k serisi Kids' Choice Awards'ta "Favori Kitap(lar)" seçildi.

Ekim itibariyle seri, 38 farkl&#x; dile çevrildive dünya çap&#x;nda milyonun üzerinde kopya satt&#x;.Serinin dört kitab&#x; da y&#x;l&#x;nda USA Today'in haz&#x;rlad&#x;ğ&#x; "En Çok Satan Kitaplar" listesinde rekor k&#x;rarak arka arkaya yer ald&#x;lar, ayr&#x;ca kitaplar&#x;n hepsi bu listede zirveye ulaşmay&#x; başard&#x;.Seri, The New York Times Best Seller list'in "Çocuk Kitaplar&#x;" bölümünde hafta kald&#x;.

Kitaplar, Summit Entertainment şirketi taraf&#x;ndan Alacakaranl&#x;k Efsanesi ad&#x;yla bir film serisine dönüştürüldü. &#x;lk üç film , ve 'da yay&#x;nland&#x;. Dördüncü kitab&#x;n ise iki ayr&#x; film olarak yay&#x;nlanmas&#x; karar&#x; al&#x;nd&#x;. Son kitab&#x;n ilk filmi Kas&#x;m 'de yay&#x;nland&#x;, diğer film ise Kas&#x;m 'de gösterime girdi.

Alacakaranl&#x;k &#x;llumünati :

Twilight &#x;n illuminati olduğu hakk&#x;nda ortaya ç&#x;lg&#x;nca bir fikir at&#x;ld&#x;.elbette sözüm funduszeue.info e değil. o sadece bulduğunu bizlerle paylaş&#x;yor.
illuminati topluluğuna inanmayanlara sayg&#x;m var fakat istesek de istemesek de illuminati dünyada uzun zamand&#x;r var oluyor.
Öncelikle illuminati yi biraz açal&#x;m. illuminati ve onlara üye olan topluluk ( masonlar ) şeytana tapan ve kedi yiyen bir toplum değil. Bu düşünce biçimi çok saçma. illuminati dünyay&#x; yöneten bir güç anlam&#x;na gelir. Yahudilerden oluştuğu doğrudur. Fakat şeytana tapma gibi bir durum yoktur. Tanr&#x;ya şirt koşma durumu vard&#x;r.
Herneyse. Şimdi illuminatizmi fazla açarsak form yetmez. Bunu evinizde araşt&#x;r&#x;n. Biz gelelim Twilight a.
Twilight için illuminatizm söz konusu değildir. &#x;şte bunun en net nedenleri;
1) Twilight &#x;n yazar&#x; Stephenie Meyer bir koyu katoliktir. Eşi de bir ingiliz bozmad&#x;r yani kilise düşkünüdür. Ve üç oğlunun üçü de vaftiz edilmiştir.
2) Twilight taki oyuncular&#x;, Stephenie özel olarak seçmiştir. Koşullar&#x;n&#x;n en baş&#x;nda da Hristiyan bireylerin şart oluşu vard&#x;r. Anlayacağ&#x;n&#x;z oyuncular&#x;m&#x;z&#x;n hepsi Hristiyan.
3) Elma denilen meyve, asl&#x;nda katolikler için bar&#x;ş anlam&#x;ndad&#x;r. Adem ve Havva n&#x;n bunu yiyerek cennetten at&#x;lmas&#x; Katolikler için dünyaya kavuşmak yani - Yeni başlang&#x;çlar- anlam&#x;ndad&#x;r.
3) Voltri topluluğu kitaba asl&#x;nda çok basit bir amaç için konulmuştur. Vampirlere polislik edecek bir toplum. Lakin Voltriler kitapta olmasayd&#x;, vampirler dünyan&#x;n sonunu getirirdi.
4) Bella n&#x;n mimiklerine ve konuşmas&#x;na bile laf edilmiş. Bu beni çileden ç&#x;kard&#x;ğ&#x; için bu konuya özel olarak değineceğim;
Öncelikle Kristen Stewart Twilight ç&#x;kmadan seneler önce de çok ünlüydü. Ve daha çocuk yaşta baz&#x; mimikleri ve konuşma tarz&#x; oturmaya başlad&#x;. Onun kesik kesik konuşmas&#x;n&#x;n nedeni ekranda ağz&#x;na geleni söylememeye çal&#x;şmas&#x;d&#x;r ( çünkü çok küfürlü bir konuşma tarz&#x; var asl&#x;nda ) Ve her söylediğini toparlama ihtiyac&#x; duyduğu için dudaklar&#x;n&#x; &#x;s&#x;r&#x;yor. El hareketlerini beyne sinyal olarak alanlara da tek bir laf&#x;m var " Pisikoloğa görünün. Hem de hemen! "
Twilight da bu hareketlerin artma nedeni ise Bella karakterine masumluk verme çabas&#x;d&#x;r. Ayr&#x;ca dikkat ettiyseniz son filmde bu olay kalkt&#x;.Çünkü Kristen diksiyon dersi ald&#x;.
5) Breaking Dawn &#x;n slogan&#x;na laf edilmesi kadar aptalca birşey görmedim.
"Her son bir başlang&#x;çt&#x;r" cümlesinden ç&#x;kar&#x;labilinecek tek anlam " Vampirliğin bir son değil, bir maceran&#x;n başlang&#x;c&#x; olduğudur. Sonsuzluk bunu ifade eder"
6) masonlar için dünyan&#x;n sonu değildir. O olay maya takvimi için geçerli. Masonlar için bu tarih
7) Victoria y&#x; oynayan Rachel in değişme nedeni asl&#x;nda çok kesin. O evlendi ve kocas&#x; kariyerine son verdi.
8) Disney gibi dev bir topluluk, asla masonluğu hedef alamaz. Bunun nedeni hedef ald&#x;ğ&#x; kitledir. Buna en basit örnek Tom Cruise dir. Bildiğiniz gibi o, Hollywood &#x;n şüphesiz en koyu katoliği ama buna rağmen k&#x;z&#x; Suri Cruise u Disneyland e götürdü. Sizce araşt&#x;rma yapmadan bunu yapar m&#x;?!
9) Disney filmlerinin elma ve ölümden dönmeyi konu almas&#x;ndaki as&#x;l amaç,
çocuklara aşk&#x;n ölümü bile yeneceği ve düşünce gücünün hayat kurtarabileceğidir. Elma olay&#x; ise zaten sadece pamuk prenseste vard&#x;r. Ve bir elmay&#x; rica ediyorum bu kadar büyütmeyelim.
10) Herşeyden öte, Summit firmas&#x;n&#x;n başkan&#x; bir Hristiyan!

11)Twilight'&#x;n hedef kitlesi genç ve "bakire" k&#x;zlard&#x;r.

Gerçek hikayesi vard&#x;r ! :

Evet gerçek hikayesi var ! Alacakaranl&#x;k yani Twilight serisi asl&#x;nda yazar&#x; Stephenie Meyer Bu hikayeyi yazmadan önce yani kitab&#x; daha doğrusu , rüyas&#x;nda görmüştüfunduszeue.info&#x; şekilde.Rüyas&#x;nda bir vampir ve bir kurt adam&#x;n bir k&#x;za aş&#x;k olmas&#x;n&#x; anlat&#x;yor yani rüyas&#x;ndaki ayn&#x; şeyleri kitaba dönüşmüştüfunduszeue.info hikayeyi rüyas&#x;nda görmüştür ve yazm&#x;şt&#x;r böylece büyük bir üne sayip olmuştur.

Alacakaranl&#x;k (Twilight) Serilerine genel bir bak&#x;ş :

Bella Swan annesinin beyzbol oyuncusu olan yeni eşi ile seyahatlerinde onlara ayak bağ&#x; olmamak için babas&#x;n&#x;n yan&#x;na taş&#x;nmaya karar verir, böylece annesiyle yaşad&#x;ğ&#x; Phonix, Arizona'dan Forks, Washington'a taş&#x;n&#x;r. Bella, Forks'a taş&#x;nd&#x;ktan sonra, kendini istemsiz bir şekilde okuldaki yak&#x;ş&#x;kl&#x; çocukEdward Cullen'n&#x;n gizemlerini öğrenmeye çal&#x;ş&#x;rken bulur. En sonunda, onun bir vampir olduğunu, vampir ailesiyle birlikte yaşad&#x;ğ&#x;n&#x; ve insan kan&#x; içmek yerine hayvan kan&#x; içerek susuzluğunu giderdiğini öğrenir. Edward ve Bella birbirlerine aş&#x;k olurlar ancak başka bir vampir grubundaki sadist bir vampir olan James, Bella'n&#x;n peşine düşer ve onu öldürmek ister. Edward ve diğer Cullenlar Bella'y&#x; korumak için ellerinden geleni yaparlar. James, Bella'y&#x; Phonix, Arizona'da tuzağa düşürmeyi başar&#x;r ve onu öldürmeye çal&#x;ş&#x;r. Ciddi şekilde yaralanan Bella'y&#x;, Edward ve ailesi kurtar&#x;r ve Forks'a dönerler. Cullenlar olay sonucunda James'i öldürür.

Yeni Ay

Edward, Bella'n&#x;n hayat&#x;n&#x; tehlikeye att&#x;ğ&#x;n&#x; düşünerek ailesiyle beraber Forks'dan ayr&#x;l&#x;r. Edward'&#x;n gitmesi üzerine büyük bir depresyon geçiren Bella, çocukluk arkadaş&#x; Jacob Black'in desteği ile kendini toparlamaya başlar. Bella, Jacob'&#x;n asl&#x;nda şekil değiştirebilen bir kurt adam olduğunu keşfeder. Jacob ve kabilesinde diğer kurt adamlar&#x; James'in intikam&#x;n&#x; almak isteyen Victoria'y&#x; yakalamaya çal&#x;şlar. Olaylar bu şekilde devam ederken, bir yanl&#x;ş anlaş&#x;lma yüzünden Edward Bella'n&#x;n öldüğünü san&#x;r. Bunun üzerine Edward ölmek için Volterra, &#x;talya'ya gider ama Bella Edward'&#x;n k&#x;z kardeşi Alice'in yard&#x;m&#x;yla onu durdurur. Burada güçlü bir vampir grubu olan Volturi ile tan&#x;ş&#x;rlar, Volturiler onlar&#x; Bella'n&#x;n yak&#x;n gelecekte vampir olmas&#x; koşuluyla serbest b&#x;rak&#x;rlar. Edward ve Bella yeniden bir araya gelirler ve Forks'a dönerler.

Tutulma

Victoria, Bella'y&#x; öldürüp intikam&#x;n&#x; almak için Cullenlar ile savaşmas&#x; gerektiğini anlar ve "yeni doğanlar"dan bir ordu oluşturur. Bu arada Bella, Jacob'tan hoşlanmaya başlad&#x;ğ&#x;n&#x; fark eder ve sevgilisi Edward ile arkadaş&#x; Jacob aras&#x;nda kal&#x;r. Bella'y&#x; korumak için Cullen vampirleri ve kurt adamlar işbirliği yaparlar ve Victoria ve ordusunu yenerler. Sonunda Bella seçimini yapar ve Jacob'&#x;n arkadaşl&#x;ğ&#x;n&#x; kaybetmek pahas&#x;na Edward'&#x; seçer ve onunla evlenmeyi kabul eder.

Şafak Vakti Bölüm 1

Edward ve Bella evlenip balay&#x;na ç&#x;karlar ancak Bella'n&#x;n hamile olduğunun anlaş&#x;lmas&#x; üzerine balay&#x; k&#x;sa kesilir. Zorlu bir hamileliğin ard&#x;ndan, yar&#x; vampir yar&#x; insan olan Renesmee dünyaya gelir. Bella'n&#x;n doğum s&#x;ras&#x;nda ölme tehlikesiyle karş&#x; karş&#x;ya gelir, yaşamas&#x; için vampir olmaktan başka şart kalmay&#x;nca Edward taraf&#x;ndan dönüştürülür. Irina Renesmee'nin ölümsüz çocuk olduğunu san&#x;r ve Volturi'ye haber verir. Volturi, ölümsüz çocuklar vampir hukukuna ayk&#x;r&#x; olduğu için Renesmee'yi kontrol etmeye gelirler. Cullenlar Renesmee'nin ölümsüz çocuk olmad&#x;ğ&#x; kan&#x;tlamak için başka yar&#x; vampir insanlarda funduszeue.infoi Irina'y&#x; öldürürler ve volturi, Cullenlar aras&#x;nda bar&#x;ş sağlan&#x;r.

Şafak Vakti Bölüm 2

Bebek doğunca, Jacob bebeğe mühürleniyor. Daha sonra Jacob Sam'in tehlike yaratacağ&#x; düşüncesiyle Bella'y&#x; öldürme fikrine karş&#x; ç&#x;k&#x;yor ve kendi küçük sürüsünü kuruyor. Renesmee kar tanesi toplarken Irina bebeği görüyor ve on&#x; kendi yapt&#x;ğ&#x; ölümsüz bebeklerden biri funduszeue.info & Bella ikilisinin Volturi kurallar&#x;ndan birini bozduğunu düşünerek yani bebeği ölümsüz yapt&#x;klar&#x;n&#x; sanarak Aro, Marcus ve Caius'u uyarmas&#x;n&#x;n yan&#x;na giderek haber verir. (Irina'n&#x;n annesi de bir bebek vampir yapm&#x;şt&#x; ama volturiler onu öldürdü bu yüzden bebek vampir konusunda çok hassas)(Volturiler, Bella'n&#x;n insanlara vampirlerin olduğunu haber vereceğini düşünerek ilişkinin de baş&#x;nda Bella'n&#x;n ölümsüz olmas&#x;n&#x; da istiyordu eğer ölümsüz olmasayd&#x; Bella'y&#x; öldüreceklerdi) Volturiler ve Cullen ailesi karş&#x; karş&#x;ya geliyorlar. Fakat bebeğin ölümsüz olmad&#x;ğ&#x;n&#x; fark funduszeue.info arada devreye Alec ve Jane ikilisi giriyor ama güçleri Bella'n&#x;n kalkan&#x;n&#x; geçemiyor bu yüzden Volturiler geri çekiliyorlar. Alice'in görüsüne göre Jacob ve Reneesme evleniyorlar ve herkes mutlu bir hayat sürüyor.