Soyadı Kanunu | |
---|---|
Soyadı Kanunu'nun yayımlandığı Resmî Gazete | |
Bölgesel kapsam | Türkiye |
Kanun numarası | |
Kabul tarihi | 21 Haziran |
Yürürlük tarihi | 2 Ocak |
Durum: Yürürlükte |
Soyadı Kanunu, her Türk vatandaşına bir soyadı taşıma yükümlülüğü getiren sayılı kanundur. Kanun, 21 Haziran tarihinde kabul edilmiş, 2 Temmuz tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanmış ve 2 Ocak ′te yürürlüğe girmiştir. Bu kanunun kabulünden sonra soyadı, Türkiye’de kişilerin kimliğinin ayrılmaz bir parçası olmuştur. Soyadı Kanunu'nun kabulü, toplumsal alanda yapılan Atatürk devrimlerinden birisidir.
Kanuna göre söylerken ve yazarken ön ad önde, soyadı sonda kullanılmalıdır. Edebe aykırı ve gülünç soyadlarının, aşiret, yabancı ırk ve millet isimlerinin, rütbe ve memuriyet bildiren isimlerin soyadı olarak alınmasına izin verilmez. Soyadı seçme görevi, 'te Medeni Kanun değişinceye kadar ailenin başı sayılan kocaya verilmiştir.
Yasanın amacı, o güne kadar kişilerin ön adlarının yanında bir soyadı yerine dinî, sosyal ve ailevi unvanlar taşımalarının yol açtığı olumlu ya da olumsuz ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve nüfus işlemleri, askere alma, okul kaydı, tapu işlemleri gibi alanlarda yaşanan karışıklıkları gidermekti. Bu yasayı takiben 26 Kasım’da çıkarılan sayılı Kanun'la "ağa", "hacı", "hafız", "hoca", "efendi", "bey", "beyefendi", "hanım", "hanımefendi", "paşa", "hazret" gibi unvan ve lakapların kullanılması yasaklandı.[1]
Soyadı Kanunu'nun çıkmasından beş ay sonra 24 Kasım tarihinde TBMM tarafından oy birliği ile kabul edilen sayılı kanunla Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal'e "Atatürk" soyadı verildi.[2] 17 Aralık ’te çıkarılan yasa ile bu soyadının diğer kişiler tarafından kullanılması yasaklandı.[3] O nedenledir ki Atatürk'ün kız kardeşi Makbule "Atadan" soyadını almıştır.
Kanunun “yabancı ırk ve millet isimleri”nin kullanımını yasaklayan 3. maddesi; Anayasa'nın maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı bulunduğu iddiası ile tartışma ve dava konusu olmaktadır[4]. Bu maddeye göre soyadı ‑oğluile bitebilirken, Ermenice ‑ian, ‑yan, Slavca‑of, ‑ov, ‑viç, ‑iç, Rumca ‑is, ‑dis, ‑pulos, ‑aki, Farsça ‑zade, Arapça ‑mahdumu, ‑veled, ‑bin, Çerkesçe -ko soneklerine izin verilmez.[5] Bunun sonucunda pek çok Rum, Bulgar, Arnavut, Çerkes, Boşnak, Yahudi, Ermeni, Süryani, Gürcü, ve Kürt, eski lakaplarını terk ederek Türkçe soyadlar benimsemek zorunda kaldı.[6]
Türk Devrimini bir bütün olarak ele alındığında Soyadı Kanunu’nun bu bütünü tamamlayan önemli bir halka olduğu söylenebilir. Kanun tüm yenilik çabaları gibi yaratılmak istenen insan tipi ve toplum modeliyle doğrudan ilişkili bir düzenleme olarak karşımıza çıkmaktadır.
Soyadı uygulaması değişik kültürlerde, çok farklı zamanlarda ortaya çıkmıştır. Çin’de daha MÖ ’de imparatorluk emriyle herkesin bir aile adı alması zorunluluğu getirilmiştir. Batı’da ise benzer uygulamalara daha sonraki yıllarda, günümüze daha yakın dönemlerde geçilebilmiştir. Soyadı uygulamasının ilk örnekleri Roma İmparatorluğu’na kadar götürülmektedir. Çağdaş anlamdaki soyadı, kişi hak ve özgürlüklerinin ortaya çıkmasıyla birlikte yaygınlaşmış ve bugünkü düzeyine ulaşmıştır. Toplum içinde birey olmanın yanında, tek başına bir varlık olarak kişinin tanınmasında, kendi adı ile birlikte hangi aileden olduğu da önem taşımaktadır. İslam kültürü çerçevesinde bu sorun, kişi adının baba adı ile anılmasıyla çözülmek istenmiştir. “Falanın oğlu” (ya da kızı) gibi Türkçe deyimler “ondan doğma, gelme” anlamındaki Farsça “zâde” ye bırakmıştı: Kemal Paşa-zâde, Turhan Bey-zâde gibi. Halk arasında ise aileyi belirlemek için daha çok “lakap, şöhret…” denen sanları kullanmak yeğlenmişti. Aile büyüğünün göze çarpan niteliğine, özelliğine, becerisine ve mesleğine göre “Köse, Kâtip, Hasırcı, Etyemez” gibi nitelemeler o kişinin soyundan gelenleri belirleyen sanlar olmuştu. İslamiyet öncesi dönemde ad verme son derece önemli ve törensel bir anlayışla gerçekleştirilmesine karşın, Türklerin yılına kadar soyadları yoktu. Bu toplumsal işler için bir eksiklikti. Vatandaşlar yalnız öz adları ile anıldıklarından, toplumsal ilişkilerde aksaklıklar oluyordu. Ailelerin belirli bir adı bulunmuyordu. Evlilik birliğinin adsız olması çok sakıncalı idi. Öte yandan nüfus kayıtları karmakarışıktı. Askere alma işlerinden, iktisadi ilişkilere kadar soyadı yokluğu yüzünden büyük zorluklar çıkıyordu. Buna çare olmak üzere askeri okullarda öğrenciler doğuş yerlerine göre isimlendiriliyordu. Bazı ailelerin lakapları vardı. Ancak bu toplumsal bir düzenleme getirmekten uzaktı. Bu nedenle çağdaş toplumlarda olduğu gibi, belirli kurallara göre aile başkanının alacağı ve bütün aile bireyleriyle birlikte o aileden gelecek olanların kullanacakları bir ikinci ad “Soyadı” almaları yoluna gidildi. Soyadı Kanunu ile ilgili çalışmalar yılı öncesinde gündeme gelmiş ve çalışmayı yapanlar Mustafa Kemal tarafından ödüllendirilmiştir. Kanun layihası üzerinde TBMM’de görüşmelere 16 Haziran’da başlanmış, sayılı, 15 maddelik Soyadı Kanunu 21 Haziran ’te kabul edilmiştir. Kabul edilen “Soyadı Kanunu” ile her Türk’ün öz adından başka soyadı taşıması zorunlu tutuldu. Soyadları “Türkçe olacak, rütbe, memuriyet, yabancı ırk ve ulus adlarıyla ahlaka aykırı ve gülünç” kelimeler soyadı olarak kullanılmayacaktı. Bu Kanun uygulanmaya başlandıktan sonra, sosyal ilişkilere önemli bir düzen gelmiştir. Gazi Mustafa Kemal’e Atatürk soyadını 24 Kasım ’te TBMM vermiştir. Böylece, Türk ulusu ona en büyük armağanı vermiş oldu. Atatürk kelimesi artık Türk ulusunun yücelme azmini ifade eden bir sembol olmuştur. Atatürk, Soyadı Kanunu’nu sahiplendiğini gösterircesine pek çok kişiye gerek özel toplantılarda ve gerekse Çankaya’daki sofrasında soyadı önermiş ve önerdiği isimlerin kabul edilmesini sağlamıştır. Örneğin, İsmet Paşa’ya İnönü, Mahmut Celal Bey’e Bayar, Tevfik Rüştü Bey’e Aras, Fethi Bey’e Okyar soyadlarını vermiştir. Mustafa Kemal Paşa’ya Atatürk soyadının verilmesinden iki gün sonra, Soyadı Kanunu’nu tamamlayan unvanların kaldırılması ile ilgili kanun teklifi meclise getirilmiş, “Ağa, Hacı, Hafız, Molla, Efendi, Bey, Beyefendi, Paşa, Hanım, Hanımefendi, Hazretleri” gibi eski toplumsal zümreleri belirten unvanlar kaldırılmıştır. Kanun’un ikinci maddesiyle sivil rütbe, resmi nişanlar ve madalyalar kaldırılmış, bu nişan ve madalyaların kullanılması yasaklanmıştır. Harp madalyalarının istisna tutulduğu kanun maddesine göre Türklerin yabancı devlet nişanı taşımaları da men edilmiştir. Kanun’un üçüncü maddesiyle kara, deniz ve hava kuvvetlerinde görevli üst düzey subayların rütbe ve taşıdıkları unvanlar yeniden düzenlenmiştir. Soyadı Kanunu ile Bazı Unvan ve Lakapların Kaldırılmasına Dair Kanun’un Batıdaki soyluların ya da aristokrat bir tabakanın egemen olduğu bir toplum yapısıyla tanışmamış olan Türkler açısından, ayrıcalıksız ve kaynaşmış bir kitle yaratmak için düşünülmüş bir adım olarak algılandığı anlaşılmaktadır. Bu kanunların kabul edilmesinin, bir anlamda Batılı tarzda yurttaş bilincinin gelişmesi ve bireyselliğin ifadesine katkıda bulunulacağı düşünülmüştür.
Oğuz AYTEPE
KAYNAKÇA
ERTAN, Temuçin F., “Cumhuriyet Kimliği Tartışmasının Bir Boyutu: Soyadı Kanunu”, Kebikeç, Sayı 10, , s
MUMCU, Ahmet, Tarih Açısından Türk Devriminin Temelleri ve Gelişimi, 3. Baskı, Ankara
TBMM Zabıt Ceridesi, 4. Devre, 23 Cilt,
TURAN, Şerafettin, Türk Devrim Tarihi (), 3. Kitap, 2. Bölüm, Ankara
Görüntülenme Sayısı
Google'da günün en çok aratrlan konusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ilk soyad oldu.
Mustafa Kemal'in halkmzn kalbindeki yeri her zaman baka olurken, onun hakknda bilinmeyenler ise merak edilip aratrlmaya balanyor.
Mustafa Kemal Atatürk, bilindii üzere Atatürk soyadn kendisi seçmemitir.
Bu soyad Ata'ya Meclis kararyla verilirken, Atatürk'ün kendisine uygun olarak seçtii soyad ise en çok aratrlan konulardan oldu.
SOYADI KANUNU:
21 Haziran ’te çkarlan sayl Soyad Kanunu ile her vatandan öz adndan baka bir de, soyad tamas zorunlu klnd.
Soyadlar Türkçe olacakt. Rütbe, memurluk, yabanc rk ve millet adlar ile ahlaka aykr ve gülünç kelimeler soyad olarak kullanlmayacakt.
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN LK SOYADI
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, soyad kanunu çkmadan önce kendisine bir soyad seçmi ve kullanmt. Atatürk'ün seçtii soyad ise soyad kanununa uygun olan "Öz" kelimesini seçmitir.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de funduszeue.info'a destek olmak için Google News'te funduszeue.info'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Olçamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası