protestolu senet kaç gün içinde ödenmeli / Senedin Ödenmemesi Halinde Başvuru Yolları Nelerdir? | Mükyen Hukuk

Protestolu Senet Kaç Gün Içinde Ödenmeli

protestolu senet kaç gün içinde ödenmeli

Mükyen Hukuk">

Öncelikle belirtmemiz gerekir ki bir senedin ödenmesi ise söz konusu borcun muaccel olması gerekir. Buna göre; vade tarihi henüz gelmemiş olan bir senedin ödenmesi beklenemez. Eğer söz konusu senette vade tarihi düzenlenmemiş ise senedin görüldüğü esnada ödeneceği düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanunu maddesinde senedin ibrazı ile ilgili düzenleme yer alır ve ilgili maddeye aşağıda yer verilmiştir.

Türk Ticaret Kanunu Madde

  1. Belirli bir günde veya düzenlenme gününden ya da görüldükten belirli bir süre sonra ödenecek bir poliçenin hamili, poliçeyi ödeme gününde veya onu izleyen iki iş günü içinde ödenmek üzere ibraz etmelidir.
  2. Poliçenin bir takas odasına ibrazı, ödeme için ibraz yerine geçer.

Yukarıda yer alan kanun maddesine göre senet hamili, söz konusu senedi düzenleyene ibraz etmekle yükümlüdür.

Usule uygun şekilde senedin düzenleyene ibrazını gerçekleştiren hamil daha sonra ödenmeyen senet için aşağıda verilen yollara başvurabilir. Bu yollar;

  1. Hamil dilerse söz konusu senedi düzenleyen ve aval veren yani senedin asıl borçlularına karşı doğrudan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi yapabilir ya da alacak davası açabilir.
  2. Hamil asıl borçlu olan kişiler dışında cirantalara ya da cirantalara aval verenlere yani başvuru borçlu olan kişilere de müracaatta bulunabilir. Ancak cirantalara başvurmak için belirli şartlar mevcuttur. Söz konusu bu şartlara aşağıda yer verilmiştir.

Senette Protesto Zorunluluğu Nedir?

Asıl Borçlulara Başvuru Durumu

Asıl borçlu olan kişi söz konusu senedi düzenleyen kişidir. Temsilci aracılığı ile düzenlenen senetlerde ise; yetkisini aşan temsilce asıl borçlu sıfatı ile sorumlu hale gelir. Buna göre; asıl borçlu olan kişinin mirasçısı olan kişiler de asıl borçlu sayılırlar. Buna ek olarak senedi düzenleyen kişiye aval veren kişiler de asıl borçlu sıfatı ile sorumlu hale gelirler. Ancak belirtmek gerekir ki; usulüne uygun şekilde ibraz edilmiş olan senetlerde hamil olan kişi asıl borçlulara karşı protesto çekmeden doğrudan müracaat edebilir ve icra takibi yapabilir. Buna göre; bu hal için protesto şartı aranmaz.

Başvuru Borçlularına Müracaat Durumu

Asıl borçlu olan kişi dışında söz konusu bonoda imzası yer alan kişiler başvuru borçluları olarak adlandırılır. Cirantalara aval verenler de başvuru borçlusu sıfatıyla sorumluluk altındadır. Eğer ki hamil cirantalar ve onların lehine aval verenlere yani asıl borçlu dışında kalan kişilere müracaat etmek isterse;

Yukarıda yer alan üç şart bir arada gerçekleşmiş ise; bu durumda hamilin başvuru borçlularına karşı takip ve dava hakkını kullanma hakkı ortaya çıkar. Eğer protesto çekilmemiş ise bu halde başvuru borçluları sorumluluktan kurtulmuş olur.

Yargıtay Hukuk Dairesi kararına göre; “Belirli bir günde veya düzenlenme gününden veya görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şartını içeren bir bonoya dayanarak hamilin lehtara müracaat edebilmesi, ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlıdır. Muteriz borçlu takip dayanağı bononun lehdar cirantası olup, adı geçen hakkında takip yapılabilmesi için keşideciye protesto keşide edilmesi zorunludur. Takip dosyasında takip alacaklısı hamil tarafından bononun keşidecisine protesto keşide edildiğine dair evrakın bulunmadığı görülmektedir. Protesto koşulunun usulünce yerine getirilmemesi sebebiyle takibin iptaline karar verilmesi gerekir.”

Burada belirtmek gerekir ki; cirantalara karşı protesto çekmeden icra takibi yapılamaz, eğer takip yapılmış ise iptal edilir. Yargıtay Hukuk Dairesinin yılında vermiş olduğu karara göre; “Takibe konu olan TL ve TL bedelli iki adet bonoda, şikayette bulunan borçlunun, lehtar ( birinci ciranta ) olduğu görülmektedir. Bu durumda, yetkili hamil olan alacaklının, borçlu ciranta hakkında takip yapabilmesi için, bononun keşidecisine ödememe protestosu göndermesi zorunludur. İcra dosyasında söz konusu bonolar bakımından protesto çekildiğine dair bir belge bulunmadığı görülmekle, alacaklı hamilin takibe dayanak bonolar yönünden cirantaya karşı müracaat hakkını kaybettiği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, İcra İflas Kanunu'nun /a maddesi hükmü uyarınca bu husus re'sen gözetilerek, alacaklının müracaat hakkını kaybettiği gerekçesi ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.” İfadesi yer alır.

Senette Protesto Süresi Nedir?

Öncelikle belirtmek gerekir ki ödeme günü belirlenmiş olan senetlerde protestonun ödeme gününü takip eden 2 iş günü içerisinde çekilmesi zorunludur. Öte yandan ödeme günü belirlenmemiş olan ve görüldüğünde ödenecek olan bonolar için ise protesto süresi ilgili bononun düzenlenme tarihinden itibaren 1 senedir. Buna göre; vadesi yazılmamış olan bonolar için düzenlenme gününden itibaren 1 yıllık süre içinde ödememe protestosu çekilmelidir. Söz konusu protesto hamilin kendisi tarafından çekilebilir. Uygulamada ise protesto için ilgili senetler genellikle bankaya verilir. Protesto ile ilgili düzenleme Türk Ticaret Kanunu maddesinde yer alır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Ticaret Kanunu Madde

(1) Protesto;

(2) Kısmi ödeme protestoda belirtilir.

(3) Kabul için kendisine bir poliçe ibraz edilmiş olan muhatap, poliçenin ertesi günü tekrar ibrazını istemiş ise bu durum da protestoya yazılır.

Protesto belgesi ile ilgili düzenleme Türk Ticaret Kanunu maddesinde yer alır ve ilgili kanun maddesine aşağıda yer verilmiştir.

Türk Ticaret Kanunu Madde

  1. Protesto ayrı bir belge hâlinde düzenlenerek poliçeye bağlanır.
  2. Protesto, aynı poliçenin çeşitli nüshaları veya poliçenin aslı ile bir sureti ibraz edilerek düzenlenmiş ise protestoyu bu nüshalardan birine veya asıl senede bağlamak yeterlidir.
  3. Diğer nüshalara veya surete, protestonun, kalan nüshalarından birine veya poliçenin aslına bağlanmış bulunduğu kaydolunur.

Protestodan Muafiyet Nedir?

Aşağıda verilen hallerde hamil protesto çekmeden de başvuru hakkını kullanabilir. Bu haller;

SENETTE ÖDEMEME PROTESTOSU NEDİR?

SENETTE ÖDEMEME PROTESTOSU NEDİR?

SENEDİN ÖDENMEMESİ

Senedi elinde bulunduran yetkili hamilin senetten doğan müracaat haklarını kullanabilmesi için bazı şartları yerine getirmesi gerekmektedir. Borçluya, poliçenin, bononun ödenmesi için yapılan ibrazın sonuçsuz kalması üzerine, müracaat haklarının kullanılabilmesi için ödememe protestosu düzenlenmelidir. Senet ödenmezse ciro edenlere başvurulabilmesi için süresi içerisinde ödememe protestosu çekilmelidir. Ödememe protestosu süresinde düzenlenmezse müracaat hakkı kaybedilir. Ödenmeyen senedin tahsil edilebilmesi için ödememe protestosu son derece önemlidir. Ödememe protestosu çekilmediği takdirde senet alacaklısı cirantalara başvuru hakkını kaybeder. Hak kayıpları yaşamamak için İcra ve İflas Hukuku, Ticaret Hukuku alanlarında uzman Mersin İcra Avukatı ile çalışmanızda fayda vardır. Hukuk Büromuz Mersin Ve Adana illeri başta olmak üzere Türkiye’nin her şehrinde İcra Avukatı, Ticaret Avukatı, İcra Takibi Avukatı olarak hizmet vermektedir.

SENET ÖDEMEME PROTESTOSU ÇEKİLMEZSE NE OLUR?

Senedin ödenmemesi durumunda ödememe protestosu çekilmez ise senet alacaklısı müracaat borçlularına başvuru hakkını kaybeder. Ödenmeyen senetler için ödememe protestosu çekilmesi için Mersin İcra Avukatı olarak ofisimiz ile iletişime geçebilirsiniz. Senet protesto örneği, Ödenmemiş senet protesto örneği, ödenmemiş senet icra takibi, ödenmeyen senedin tahsil edilmesi konularında müvekkillerimize en iyi şekilde hizmet vermekteyiz.

PROTESTO SÜRESİ NE KADAR?

Ödememe protestosu ödeme gününü takip eden iki iş günü içerisinde çekilir. Ödememe protestosu senedin ödeme gününde çekilemez. Ödenmeyen senedin tahsil edilmesi konusunda Mersin Ticaret Avukatı, Mersin İcra Avukatı olarak müvekkillerimize en iyi şekilde hizmet vermekteyiz. Protesto, noterden çekilir. Protesto örneği, senet ihtarname örneği için Mersin Hukuk Büromuz ile iletişime geçiniz.

SENET ÖDENMEZSE NE YAPILIR?

Senedin ödenmemesi durumunda alacaklı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatabilir. Senet borçlusuna karşı başlatılan icra takibinin kesinleşmesi ile borçlunun maaşına, evine, arabasına, banka hesaplarına haciz koyulabilir. Ödenmeyen senetlerin tahsil edilmesi için icra takibi başlatılması gerekmektedir. Senet borcunu ödemeyene karşı başlatılan icra takibinin kesinleşmesi ile borçlunun mal varlığına haciz konulur. Senet borcunu ödemeyenin maaşına haciz koyulabilir. Ödenmeyen senetlerin tahsili, ödenmemiş senet icra takibi, senedin ödenmemesi, icra takibi başlatılması konusunda müvekkillerimize en iyi şekilde Mersin İcra Avukatı hizmeti vermekteyiz.

Vadeden Sonra Yapılan Ciro (Gecikmiş Ciro – TTK m)

Giriş

Emre yazılı senetler, ciro ve zilyetliğin devri yoluyla devredilir. Emre yazılı senetler, lehtar tarafından teslim alındıktan sonra senedin ve senetteki hakkın özel şekline uygun olarak devri işlemine “ciro” adı verilmektedir. Ciro, emre yazılı senetlerde, senette mündemiç olan hakkı devretmeye, rehin etmeye veya tahsil etme yetkisi vermeye yönelik, belirli zaman dilimleri içerisinde yapılabilen, tek taraflı, yazılı ve soyut bir irade beyanıdır.

Ciro, senedin keşideci tarafından imzalanarak lehtara teslim edildiği andan itibaren yapılabilir. Şekil şartlarına uygun normal bir ciro, kural olarak, emre yazılı senedin devri için yapılmış sayılır. Vadeden sonra veya ödememe protestosu çekilebilecek sürenin sonuna kadar yapılan ciro da normal bir ciro olarak kabul edilmektedir. Bu süre dolduktan sonra yapılan ciroya “gecikmiş ciro” adı verilmektedir. Gecikmiş ciro sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda “vadeden sonraki ciro” başlığı altında maddede cironun bir şekli olarak hüküm altına alınmıştır.

Gecikmiş ciro hakkındaki bazı konuların açıklığa kavuşturulması ve konu ile ilgilenen kişilere faydalı olması temennisiyle bu makalede gecikmiş ciro kavramı ve hukuki sonuçları ele alınmıştır.

Gecikmiş Ciro Kavramı

Ciro, kural olarak vadeye kadar yapılabilir (TTK. m Ancak ödeme protestosu çekilmeden veya ödeme protestosu çekilebilecek sürenin sonuna kadar (ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde- TTK m/3) yapılan ciro da normal bir ciro olarak kabul edilmektedir. Bu süre dolduktan sonra yapılan ciro (gecikmiş ciro) ise, alacağın temliki hükmündedir.

Cironun ne zaman (ödememe protestosu veya ödememe protestosunun çekilebileceği süreden önce mi sonra mı) yapıldığı tespit edilemiyorsa, ciro normal cirodur; alacağın temliki hükmünde değildir (TTK m/2).

Gecikmiş ciro, senedin emre yazılı olma özelliğini ortadan kaldırmaz.

Gecikmiş ciro, alacağın temliki hükmünde olduğu için bonoda senedi bu şekilde iktisap eden kişi 10 yıl süre ile keşideciye başvurabilir.

Kural olarak ciro, vadeye kadar yapılabilir. Yani ilke, cironun vadeden önce yapılmasıdır. Çünkü vadede senedin devri için değil, tahsili için çaba sarf edilir. Ancak, vadede ciro yapılmasına bir engel de yoktur. Özellikle ciro şerhinde ciro tarihinin bulunması zorunlu olmadığından, tarihsiz bir ciro gerçekte vadeden sonra yapılmış olsa bile, aksi ispat edilene kadar vadeden önce yapılmış kabul edilir (TTK. m/2). Burada bir yasal karine söz konusu olup, karinenin aksini ispat iddia edene düşer. Gecikmiş cironun şekli, kanun ve uygulamadaki cironun şeklidir. Sadece tarih ön plana çıkmaktadır.

Gecikmiş Cironun Hukuki Niteliği ve Sonuçları

TTK m. ’a göre; “(1) Vadenin geçmesinden sonra yapılan ciro, vadeden önce yapılan bir cironun hükümlerini doğurur; ancak, ödenmeme protestosundan veya bu protestonun düzenlenmesi için öngörülmüş sürenin geçmesinden sonra yapılan ciro, sadece alacağın temliki hükümlerini doğurur.

(2) Aksi sabit oluncaya kadar tarihsiz bir ciro protestonun düzenlenmesi için öngörülen sürenin geçmesinden önce yapılmış sayılır.”.

Gecikmiş ciro alacağın temliki hükümlerini doğurur. Senet ciro ile el değiştirmekle birlikte kanun alacağın temliki sonuçlarını bağladığından devralan, senedi gecikmiş ciro ile devredenin hukuki vaziyetini devralmış olur. Dolayısıyla bundan sonraki devirlerde ciro, tedavül güvenliğini arttırıcı işlevini kaybeder. Cironun teminat işlevi, ileri sürülebilecek def’iler üzerindeki sınırlandırıcı etkisi gecikmiş ciroda söz konusu olmaz. Zira senedin ödenmemesi üzerine protesto çekilmesinden veya protesto için öngörülen sürenin dolmasından sonra bononun tedavül amacı ortadan kalkar. Kanun koyucu gecikmiş ciroyu alacağın temliki hükmünde kabul ederek emre yazılı senedin sahip olduğu tedavül kabiliyetini tamamen ortadan kaldırmasa da en düşük seviyede tutmak istemiştir.

Gecikmiş cironun alacağın temliki hükmünde olması sadece bu ciro ve sonraki devirler açısından geçerlidir. Senedi gecikmiş ciro ile devredene karşı ileri sürülebilecek def’iler senedi gecikmiş ciro ile devralana ve sonraki devralanlara karşı ileri sürülmeye devam eder. Buna göre senedi gecikmiş ciro ile ilk devreden nasıl ki önceki cirantalara başvurabiliyor ve önceki cirantalar bu devredene karşı şahsi def’ilerini ileri süremiyorlardı ise senedi alacağın temliki hükmünde bir ciroyla devralan hamile karşı da şahsi def’ilerini ileri süremeyeceklerdir. Bu şekilde iki farklı hak sahibi grubu-çevresi oluşur ve hak sahipliği tespit edilirken normal cirolar arasındaki teselsül ile gecikmiş cirolar arasındaki teselsül ayrı değerlendirmeye tabi tutulur. Sadece senedi protesto ettiren yani senedi normal ciroyla son devralan kişi veya senedi ödeyen başvuru alacaklısı ilk gecikmiş cironun cirantası olabilir. Protestodan önce yapılan son normal cironun beyaz ciro şeklinde yapıldığı hallerde gecikmiş ciro zincirinin bütünlüğü, ancak protestoyu çektiren kişi ile ilk gecikmiş ciroyu yapan kişinin aynı kişi olması halinde mümkün olur.

Senedin vadede ödenmemesi durumunda, hamil müracaat hakkını kullanarak diğer imza sahiplerine başvurabilir. Hamilin müracaat hakkını kullanabilmesi için “ödememe protestosu” düzenletmesi gerekir. Ödememe protestosu, vadeyi takip eden iki işgünü içinde düzenletilebilir (TTK. m/3). İşte, bononun ibrazına rağmen vadede ödeme yapılmamış ve hamil tarafından ödememe protestosu çekilmemiş ise, bu iki günlük süre içerisinde de ciro yapmak mümkündür. Bu süre içerisinde yapılan ciro yine aksi ispat edilene kadar protesto süresinin geçmesinden önce yapılmış sayılır (TTK. m/2). Dolayısıyla alacağın temliki hükümleri uygulanmaz; normal ciro işlevini icra eder.

Buna karşılık, vadede bononun ibrazına rağmen ödeme yapılmamış, bunun üzerine hamil ödememe protestosu düzenletmiş ve protestodan sonra senet ciro edilmişse, artık bu ciro alacağın temliki hükmündedir. Aynı şekilde, senedin vadesinde ödenmemesine rağmen hamil protesto düzenletmemiş olsa bile protesto süresi (vade + iki iş günü) geçtikten sonra yapılan ciro –bu durumun ispat edilmesi şartıyla- alacağın temliki hükümlerine tabi olur (TTK. m/1). Protesto süresi geçtikten sonra veya protesto çekildikten sonra yapılan ciroların alacağın temliki hükümlerine tabi olması bononun kıymetli evrak vasfının kaybına neden olmaz. Bununla birlikte, cironun alacağın temliki hükmünde olması nedeniyle cironun teminat fonksiyonu ve kişisel defilerin ileri sürülmesi bakımından farklılıklar oluşur. Böyle bir ciro söz konusu olduğunda, cironun teminat fonksiyonu ortadan kalkar, bu ciroyu takip eden diğer cirolar da alacağın temliki hükmünde olur. Ayrıca, kişisel defilerin devralana karşı ileri sürülmesi mümkün hale gelir.

Burada üzerinde durulması gereken bir başka konu da gecikmiş (vadeden sonra yapılan) cironun senedin tahvili (senedin hukuki niteliğinin değiştirilmesi) niteliğinde olup olmadığıdır. Nitekim ödememe protestosundan veya bu protesto için öngörülen sürenin (ödeme gününü takip eden 2 iş gününün) dolmasından sonra yapılan ciro (gecikmiş ciro), alacağın temliki hükümlerine tabidir. Cironun öngörülen sürenin dolmasından sonra yapılması halinde, senedin devir şekline ilişkin kurallar farklılaştığı için bu durum hatalı olarak kanuni tahvile örnek olarak gösterilebilmektedir. Ancak kanaatimizce gecikmiş ciro, tahvile örnek olarak gösterilemez. Çünkü gecikmiş ciroda, senedin hukuki niteliği ve senedin türü değişmemektedir.

Alacağın temlikinde -ivazsız temliklerde- temlik eden açıkça taahhüt etmedikçe borçlunun ödeme gücünü muhafaza edeceğini taahhüt etmiş değildir. Bir başka deyişle, alacağın temlikinde kural olarak teminat fonksiyonu yoktur. Bu yüzden, gecikmiş ciro ile senedi devralan kimsenin, kendisinden öncekilere müracaat etmesi söz konusu olamaz.

Bonoda, a) Senedi, tekrar ciro edilmesini yasaklayarak devreden, b) Senedi tahsil cirosu ile devreden, c) Senede sorumsuzluk kaydı koyan ve d) Senedi gecikmiş ciro ile devreden cirantalar müracaat borçlusu sayılmaz.

Dolayısıyla senedi gecikmiş ciro ile devreden ciranta (gecikmiş cironun sahibi), müracaat borçlusu değildir. Diğer bir ifade ile senedi gecikmiş ciro ile devreden ciranta, müracaat borçlusu olarak sorumlu değildir; ancak alacağın temliki nedeniyle temlik eden sıfatıyla sorumludur.

TTK m. /1’e göre “Cironun kayıtsız ve şartsız olması gerekir. Cironun bağlı tutulduğu her şart yazılmamış sayılır”. Bununla birlikte TTK’nın maddesi gereğince ödememeden sorumsuzluk ya da tekrar cironun yasaklanmasına dair kayıtlar konulabilir.

Gecikmiş cironun aynı zamanda bir geriye ciro olması yani gecikmiş cironun önceki cirantalardan birisine yapılmış olması halinde ise bu kişiler ilk ciro ile edindikleri konumlarına döndüklerinden, borçlu gecikmiş cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olduğundan bahisle devredene karşı sahip olduğu kişisel defileri hamile karşı ileri süremez.

Gecikmiş cirodan sonra uyuşmazlık halinde TTK hükümlerine değil alacağın temliki ile ilgili olarak TBK hükümlerine müracaat edilir. Borçlu (gecikmiş ciro ile) devredene karşı ileri sürebileceği defileri devralana karşı da ileri sürebilir. Ancak senedi gecikmiş ciro ile alan, alacağın temliki hükümlerine göre cirantanın yerine geçeceği ve onun haklarına halef olacağı için, gecikmiş ciro öncesindeki normal ciro zincirinde bulunan müracaat borçlularına da başvurabilir. Bu durumda müracaat borçluları şahsi defilerini hamile karşı ileri süremez; ancak gecikmiş ciro ile devreden cirantaya karşı ileri sürebilecekleri müstesna. Nitekim bu durumda hamil bu cirantanın haklarına halef olmuştur.

TBK’nın vd. maddelerine göre alacağı devreden -bir edim karşılığında alacağı devrettiği durumlarda- devralana karşı, devir sırasında alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olur. TBK’nın m. vd. garanti yükümlülüğüne ilişkin hükümler düzenleyici niteliktedir. Bir diğer ifadeyle bu hükümler emredici nitelikte olmadığından taraflar aksini kararlaştırabilir. Dolayısıyla bonoyu gecikmiş ciro ile (veya alacağın temliki ile) devreden, senede sorumsuzluk kaydı (veya benzer kayıtlar) koyabilir.

Alacağın temliki, devreden ile devralan arasındaki ilişki bakımından ifa yerine ya da ifa uğruna devir olabilir. İfa yerine devirde devreden devralana olan borcunun ifası yerine geçmek üzere 3. kişiden olan alacağını devretmektedir. Bu halde devredenin devralana borcu alacak devredildiği (temlik edildiği) anda sona erer. Borcun sona ermesi alacak devrinin ivazını oluşturur. İfa uğruna devirde ise, alacağı devralanın devredilen alacağı tahsil ederek devredenin kendisine olan bir borcuna mahsup etmesi söz konusudur. Buna göre ifa uğruna devirde, devredenin devralana olan borcu alacağın temliki anında değil, devralanın kendisine devredilen alacağı tahsil ettiği anda (ve tahsil edebildiği ya da gereken özeni gösterseydi tahsil edebileceği oranda) son bulur (TBK m. Bu nedenle alacağın temlikinin, devreden ve devralan arasındaki ilişki bakımından ifa yerine mi ifa uğruna mı olduğunun tespiti önem taşır. Alacağın temlikinin asıl borç yerine geçmek üzere yapıldığı belirtilmedikçe ifa uğruna devir olduğu kabul edilmektedir.

Son olarak ceza hukuku bakımından bir çekin gecikmiş cirosuna değinmekte fayda görmekteyiz. Yargıtay cezai sorumluluk açısından gecikmiş cironun, senet hamiline şikâyet hakkı tanımayacağını kabul etmektedir. Yargıtay’ın bu kararı uygulamada istikrar kazanmıştır. Çekte vade bulunmamaktadır. “Vadeden sonraki ciro” kavramı çekte doğru bir ifade olmayacaktır. Ancak çekin ödenmemesi söz konusu olabilir. Ödenmeme protestosundan veya bu protestonun düzenlenmesi için öngörülmüş sürenin geçmesinden sonra yapılan ciro, alacağın temliki hükümlerini doğurur. Ayrıca ibraz süresi içinde muhatap bankaya ciro edilmeyen ve tedavüle devam eden bir çekte, ibraz süresi geçtikten sonra yapılan ciroların alacağın temliki hükümlerine tabi olduğu açıktır (bkz. ). Yargıtay’a göre, ibrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için, adına alacağın temliki sonucunu doğuran bir cironun bulunması gerekir.

Sonuç

Emre yazılı senetler, ciro ve zilyetliğin devri yoluyla devredilir. Ciro, kural olarak, vadeden önce yapılır. Ancak uygulamada vadeden sonra da ciro yapıldığı görülmektedir. Vadeden sonra yapılan ciro, gecikmiş cirodur. Kanun, gecikmiş cironun “alacağın temliki” hükümlerine tabi olduğunu düzenlemiştir. Gecikmiş cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olması, özellikle defilerin ileri sürülmesinde olmak üzere farklı hukuki durumları ortaya çıkarmaktadır. Örneğin, normal cirodan (vadeden önce yapılan cirodan) farklı olarak, senedi gecikmiş ciro ile devredene karşı ileri sürülebilecek şahsi def’iler, senedi gecikmiş ciro ile devralana ve sonraki devralanlara karşı da ileri sürülebilmektedir.

Senedi devralan iyiniyetli üçüncü kişiler açısından sadece senedin yarattığı görünüşün önem taşıdığı kıymetli evraklar, kamu itimadına mazhar senetlerdir. Kıymetli evrak niteliğindeki (kamu itimadına mazhar) senetlerde iyiniyetli üçüncü kişilerin; senette yazılı hususların var olduğuna ve senet metninden anlaşılmayan hususların kendilerine karşı ileri sürülemeyeceğine ilişkin güvenleri korunmaktadır. Bir kıymetli evrakın kamu itimadına mazhar olmasının en önemli sonucu; senetten anlaşılamayan defilerin, iyiniyetli hamile karşı ileri sürülememesidir.

Gecikmiş ciro ile emre yazılı bir senedin kamu itimadına mazhar olma özelliği ortadan kalkmaktadır. Gecikmiş cironun alacağın temliki hükümlerine bağlı olması devredenin tüm haklarının devralana geçmesi sonucunu doğurmaktadır. Bu itibarla, nasıl ki, nama yazılı bir kambiyo senedinde, borçlu, devredene karşı ileri sürebileceği ve senet metninden anlaşılamayan haklarını dahi iyiniyetli hamile karşı ileri sürebilmektedir; aynı şekilde gecikmiş ciro ile yapılan devirlerde de borçlu (senet metninden anlaşılsın anlaşılmasın) devredene karşı ileri sürebileceği (şahsi defiler dahil) tüm defileri devralanlara karşı ileri sürebilmektedir. Diğer taraftan, senedi gecikmiş ciro ile alan hamil kural olarak, alacağın temliki hükümlerine göre cirantanın yerine geçeceği ve onun haklarına halef olacağı için, gecikmiş ciro öncesindeki normal ciro zincirinde bulunan müracaat borçlularına da başvurabilir. Bu durumda müracaat borçluları (gecikmiş ciro ile devreden cirantaya karşı ileri sürebilecekleri müstesna) şahsi defilerini hamile karşı ileri süremez. Nitekim son durumda hamil bu cirantanın haklarına halef olmuştur.

Ancak ivazsız temlikin söz konusu olduğu alacağın temliki durumunda, temlik eden açıkça taahhüt etmedikçe borçlunun ödeme gücünü muhafaza edeceğini taahhüt etmiş değildir. Bir başka deyişle, bu hallerde alacağın temlikinde kural olarak teminat fonksiyonu yoktur. Bu yüzden, bir edim karşılığı olmadan gecikmiş ciro ile senedi devralan kimsenin, kendisinden öncekilere müracaat etmesi söz konusu olamaz.

Bonoda, a) Senedi, tekrar ciro edilmesini yasaklayarak devreden, b) Senedi tahsil cirosu ile devreden, c) Senede sorumsuzluk kaydı koyan ve d) Senedi gecikmiş ciro ile devreden cirantalar müracaat borçlusu sayılmaz. Dolayısıyla senedi gecikmiş ciro ile devreden ciranta (gecikmiş cironun sahibi), müracaat borçlusu değildir. Diğer bir ifade ile senedi gecikmiş ciro ile devreden ciranta, müracaat borçlusu olarak sorumlu değildir; ancak alacağın temliki nedeniyle temlik eden sıfatıyla sorumludur.

Çeklerde de gecikmiş ciro söz konusu olabilir. Ancak çekte vadeden değil, ibraz süresinden bahsedilebilir. İbraz süresi geçtikten sonra yapılan cirolar alacağın temliki hükümlerine tabidir. Ayrıca Yargıtay’a göre süresinde ibraz edilmeyen çek kambiyo vasfını kaybeder. Yine uygulamada gecikmiş cironun, çek hukuku kapsamında cezai sorumluluk açısından senet hamiline şikâyet hakkı tanımayacağı Yargıtay’ca kabul edilmektedir.


Dipnotlar

Kaynakça

Abdullah Revaha Gencer, Kıymetli Evrakta Ciro Kavramı, İstanbul

Abuzer Kendigelen, Çek Hukuku, İstanbul

Abuzer Kendigelen/İsmail Kırca, Kıymetli Evrak Hukuku, Genel Esaslar, Kambiyo Hukuku, İstanbul

Ali Bozer/Celal Göle, Kıymetli Evrak Hukuku, 3. Baskı, Ankara

Ayşe Şahin, Kambiyo Senetlerinde Gecikmiş Ciro’ya Bağlı Hukuki Sonuçlar, Prof. Dr. Fırat Öztan’a Armağan, Ankara , (s).

Aytekin Çelik, Ticaret Hukuku, Ankara

Cengiz Kutlu, Kambiyo Senetlerinin Devri, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kocaeli

Ernst E. Hirş, Ticaret Hukuku Dersleri, İstanbul

Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, 2. Baskı, Ankara

Halil Arslanlı, Ticari Senetler Dersleri, İstanbul

Hasan Pulaşlı, Kıymetli Evrak Hukukunun Esasları, 3. Baskı, Ankara

Hayri Bozgeyik, Poliçede Müracaat Hakkı, Ankara

Hüseyin Can Aksoy, Alacağı Temlik Edenin Kanundan Doğan Garanti Sorumluluğunun Ekonomi Hukuku Prensipleri Işığında Değerlendirilmesi, Ankara Barosu Dergisi, /1, s. vd.

Hüseyin Ülgen (Mehmet Helvacı/Abuzer Kendigelen/Arslan Kaya), Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul

M. Kemal Oğuzman/M. Turgut Öz, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. 2, İstanbul

Mertol Can, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara

Muharrem Gençtürk, Sayılı Yeni Çek Kanuna Göre Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçunda Şikâyet Hakkı, Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Y, C, S.2 (s).

Naci Kınacıoğlu, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara

Numan Sabit Sönmez, Kambiyo Senetlerinde Şahsi Defiler, İstanbul

Reha Poroy/Ünal Tekinalp, Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, İstanbul

Tamer Bozkurt, Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul

Yaşar Karayalçın, Ticari Senetler III Kambiyo Senetleri, 4. Baskı, Ankara

Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası