kutu kutu pense elmamı yerse arkadaşım / Kutu Kutu Pense - Ludozofi

Kutu Kutu Pense Elmamı Yerse Arkadaşım

kutu kutu pense elmamı yerse arkadaşım

Biz küçükken avucumuzun içindeki akıllı bir cam ekrana dokunarak aynı renkteki şekerlemeleri yan yana veya üst üste getirip patlamalarını sağlayarak eğlenmezdik. Oyun denince aklımıza gelen daha basit bir şeydi. Misal, en az üç arkadaş -mümkünse beş ve fazlası daha iyi olur- el ele tutuşup bir daire oluşturur ve hep bir ağızdan “Kutu kutu pense, elmamı yerse, arkadaşım Evrim, arkasına dönse” tekerlemesini ritmik biçimde söyleyerek aynı yöne doğru dönerdik. Bu kurguda adı söylenen Evrim arkasını döner ve bağlamdan kopmadan, dairenin bir parçası olarak kalırdı. Bütün oyuncular tek tek arkası dönük hale gelene kadar müzikli dönmece devam ederdi. Oyuncuların adanma ve sabrına bağlı olarak –ki bunlar bizim kuşakta ziyadesiyle mevcuttur herkes arkasını döndükten sonra, tekerleme bu kez “Kutu kutu pense, elmamı yerse, arkadaşım Evrim, önüne dönse” şekliyle tekrar edilir; oyunun başladığı noktaya gelmesi sağlanırdı. (Başladığın noktaya gelmek için bunca emek vermek – sanırım bu da bizim kuşağa has bir davranıştı.)

Sisifos mitini andıran bu tuhaf oyunun pedagojik amacı neydi bilmiyorum. Bir kuşağa takım oyununu, kaynaşmayı, ya da birbirine ismini kullanarak seslenmenin güzelliğini öğretti belki de. Ancak aynı kuşağı onulmaz sorularda da baş başa bıraktı: Neden penseler kutu kutuydu? Bir kutuda kaç pense vardı ve bu penseler elmamızdan ne istiyordu? hiç ilgisi olmadığını öğrendim. “Kutu kutu pense” şeklindeki anlamsız kelime dizilişinin Fransızca “dinle, dinle, düşün” anlamındaki “écoutez écoutez pensez”nin kulağa hoş gelen tercümesinden başka bir şey olmadığını duyduğumda çocukluğumun bir parçasının çalındığını hissettim. Neden en az iki kez dinleyip, en az bir kez düşünmemiz gerektiğini bize açık açık söylememişlerdi? Bütün çocukluğumuz, çeşitli nesneleri sıkmak, germek, kıvırmak, kesmek için kullanılan, dahası çekiç görevi de gören bir aletin ismini adeta bir mantra gibi tekrar etmekle geçmeseydi yetişkinliğimiz çok farklı olabilirdi. Kutularca pense bilinçaltımıza yerleşti ve beynimizi alfa frekansında programladı. Artık her gördüğümüzü sıkmak, germek, kıvırmak, kesmek istiyorduk. Dinlemiyor, dinlemiyor, düşünmüyorduk.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.

  • Garip bir grup oyunudur. Oyunun tarihçesine ve batıdaki kökenlerine bakınca garabetin başlıca sebebinin Türkçeye adaptasyonundaki özensizlik olduğu görülebilir. Yine de Anadolu topraklarında da acayip bir kafası vardır bu oyunun.
  • En az üç kişiyle oynanabilen oyun, oyuncuların el ele tutşup bir çember oluşturmasıyla başlar. Oyuncular hep bir ağızdan "Kutu kutu pense, elmamı yerse*, arkadaşım [oyuncu ismi], arkasına dönse" tekerlemesini söyleyerek ritme uygun bir yöne doğru dönerler.
  • Adı söylenen oyuncu arkasını döner, bu şekilde halen çemberin bir parçası olarak kalır. Tek tek tüm oyuncular arkası dönük hale gelene kadar tekerleme-dönme silsilesi devam eder.
  • Arzuya göre, herkes arkasını döndükten sonra, tekerleme bu kez " öönüne dönse" şekliyle tekrar edilerek tüm oyuncular tekrar öönüne dönene kadar devam etmek mümkündür.
  • Biraz zorlanırsa, oyunun, oyuncuların birbirinin adlarını öğrenmesi, grup içi etkileşimi geliştirerek oyuncuları kaynaştırması gibi bir amaca hizmet ettiği düşünülebilir.
  • Oyunun Türkçedeki garabetinin köklerine dönersek, anglofon karşılığı "Ring a ring o' roses" olan oyuna dair ilk yazılı kaynak tarihli olup, yy sonundan beri Avrupa'da oynandığı bilinmektedir. Tekerlemenin sözlerinin 'te Londra'da görülen Büyük Salgın'la ilişkili olduğu rivayet edilmektedir.
  • Türkçeye "kutu kutu pense" adının nerden geldiği oldum olası merak uyandırmıştır. Bu tabirin Fransızca "dinle, dinle, düşün" manasındaki "écoutez écoutez pensez"den fonetik tercüme olması merakımızı yatıştırsa da başka afallamalara yol açar. Zaten bu oyunu her oynayışımızda biz de dinleyip dinleyip düşünmüş, fakat sonunda bir tutam kafa karışıklığıyla kalakalmışızdır.

 * Daha fazla karmaşa için bkz. yerse/yense ikilemi

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası