Yalnızca ülkemizde değil, dünya genelinde çok sevlen dizi; Breakng Bad! hakkında bilmediklerinizi sizlerle payalşıyoruz.
Breaking Bad Dizisi Hakkında Bilinmeyenler üzerine derlediğimiz bilgileri bu metnimizde ele alacağız. Birçok otorite tarafından en iyi dizi olarak gösterilen Breaking Bad dizisi final yapalı 6 koca yıl geçti. Fakat hayranları tekrar tekrar bu baş yapıtı keyifle izlemeye devam ediyor. Biz de sizler için dizinin hafızaya kazınan sahnelerini ve diziyi izlerken gözden kaçan detayları topladık.
AMC kanalı aracılığıyla seyirciyle buluşan ve toplamda 5 sezon devam eden Breaking Bad kesinlikle izlemeniz gereken bir dizi. Dizinin konusunu daha önceki başlığımız olan Breaking Bad dizi konusu yazımızda anlatmıştık. Şimdi ise sizlere diziyi ancak üçüncü izleyişimde gözüme çarpan detayları ve dizinin göndermelerini açıklayacağım. İşte Breaking Bad hakkında hoşunuza gidebilecek gerçekler.
Buz ve Ateş Şarkısı yani daha çok bilinen adıyla Game of Thrones (Taht Oyunları) yazarı olan George R. R. Martin, Breaking Bad 5. sezon bölüm olan Ozymandias’ı izlemesinin ardından Walter White karakterinin kendi yarattığı karakterlerden çok daha büyük bir canavar olduğunu söylemiştir. Hatta bir sonraki kitabında Walter White karakterinden ilham olarak yaratacağı bir karakter olduğunu açıkladı.
Aaron Paul dizideki adıyla Jesse Pinkman, diziden önce hiç oyunculuk dersi almamış. Bu durumla ilgili ise Reddit’te şu şekilde bir yorum yapmıştır. “Dizi boyunca oynadığım sahnelerde sürekli şunu düşündüm: Hey, sadece kendinden başka birisi gibi davranacaksın başka şeyleri boş ver.”
Dizide Walter White ve Jesse Pinkman ikilimizin ürettikleri uyuşturucu hatırlarsanız mavi renkliydi. Dizinin popülaritesi o kadar artınca gerçek uyuşturucu satıcıları da kendi ürünlerini maviye boyamaya başlamışlar(ABD).
Jesse Pinkman karakterini aslında monash.pw 9.bölümde öldürmeyi planlıyordu Vince Gilligan. Fakat Amerika’da yılının sonlarında yaşanan yazar grevi sebebiyle bu bölümün yazılması gecikmiş ve yazılamamış. Ondan dolayı ölümü ertelenen karakter Aaron Paul’un oyunculuğunun sevilmesi üzerine ölümü tamamen rafa kaldırılmış.
Hatırlarsanız dizinin ilk kötü karakteri Tuco Salamanca‘ydı. Aslında bu karakter ile ilgili Vince Gilligan’ın fikirleri ikinci sezonun sonuna kadar oynamasıydı. Fakat bu ruh hastası karakteri canlandıran Raymand Cruz, The Closer isimli diziden teklif aldığı ve o dizide oynamaya başlayacağı için Breaking Bad Dizisi kadrosundan ayrılmak istedi.
Bundan dolayı Tuco karakteri 2. sezon başında öldürüldü. Dizinin devamında ise Tuco karakteri yerine gelen yeni kötü adam Gus Fring karakteri oldu. Gus Fring‘in dizi içerisindeki karakteri ise Tuco’nun tam tersiydi.
Walter White karakterine can veren başrol oyuncusu Bryan Cranston, dizinin final bölümlerinin çekildiği son günlerde parmağına Breaking Bad dövmesi yaptırmaya karar vermiş. Dövme ise dizinin jeneriğinde yer alan simgesi.
Walter White hatırlarsanız Jesse’nin kız arkadaşı olan Jane Margolis‘in uyuşturucu kullanımı sonrasında kendi kusmuğu içerisinde boğulmasına izin vermişti. Bu bölümün çekimlerinin tamamlanmasının ardından Walter White karakterini canlandıran Bryan Cranston 15 dakika boyunca aralıksız olarak ağlamış.
Bilmeyenler için eklemeden geçmeyelim Bryan Cranston’un bir adet kız çocuğu var. Bu sahnenin çekilmesinden tek etkilenen Bryan Cranston değil elbette. Jesse Pinkman karakterini canlandıran Aaron Paul’da bölüm hakkında “O çekim günü bittiğinde kesinlikle daha fazla mutlu olamazdım. Çünkü o bölüm çekildiğinde Jesse’nin acısını içimde yaşadım.” demiştir.
Dizinin ikinci sezonunda inanılmaz dikkat gerektiren bir mesaj var. İkinci sezonun bir, dört, on ve on üçüncü bölümlerinde dizinin açılışı siyah beyaz ekran ile başlıyor. Bu siyah beyaz bölümlerin isimlerini sırasıyla sıraladığımızda ise Seven Thirty-Seven / Down / Over / ABQ şifresi ortaya çıkmakta. Hatırlarsanız 2. sezonun finalinde bir uçak kazası gerçekleşmişti. Şifrelerde tam olarak aslında bunu ifade ediyormuş.
Breaking Bad Dizisi çekimleri sırasında pizzanın çatıya tam olarak yapışma sahnesinden çok korkuluyormuş. Hatta Vince Gilligan milyonda bir olacağını düşündüğü için bazı çekim hilelerine başvurmayı düşünmüş. Fakat Bryan Cranston, pizzayı tek seferde çatının üzerinde olması gerektiği gibi fırlatmayı başarmış.
Breaking Bad 3. sezon bölüm olan Fly büyük eleştiriler almıştı. Bölümde iki ana karakter olan Walter White ile Jesse Pinkman tüm bölüm oyunca laboratuvar içerisinde bir sinek kovalıyordu. Bölümün bu denli sıkıcı ve boş bir bölüm olarak çekilmesinin sebebi ise bütçe sıkıntıları olmuş. Dizide devam edebilmek için bir bölümü böyle boş bir şekilde doldurmaları gerekiyormuş.
4. sezon final bölümünde hatırlarsanız Gus Fring bir patlama sonucunda ölüyordu. Ölmeden hemen önce ise yukarıdaki gibi bir çekim yapılmıştı. Bu çekim için yapılan makyaj AMC kanalının diğer bir dizisi olan The Walking Dead makyaj ekibi sayesinde yapılmıştır.
Breaking Bad dizisi toplamda 62 bölümde tamamlanıyor. Dizinin bölüm sayısı olan 62, periyodik tabloda Samaryum adı verilen bir elemente denk geliyor. Bu elementin en önemli özelliği ise kanser hastalarının tedavisinde kullanılıyor olması.
En güzel yabancı diziler arasında yer alan Breaking Bad inceleme yazımızın sonuna geldik. Yorum yapmayı ve paylaşmayı unutmayın.
Dizide üretilen meth, gerçek hayatta da öğretmenler tarafından üretilmeye başladı. Hatta o dönemlerde artan meth satışı da dizi ile ilişkilendirildi.
Breaking Bad Hakkında Bilinmeyenler yazısı bir misafir yazarlık yazısıdır. monash.pw sahibi tarafından yazılmıştır. Bizim Diziler Filmler kategorimizde yer almıştır. Sizler de monash.pw sitemizdemisafir yazarlık yapmak isterseniz iletişime geçebilir detayları inceleyebilirsiniz.
Breaking Bad
Üye Eleştirileri
Basın Eleştirileri
Ortalama puan
4, PuanlamaSırala
En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
türünde dünyada tek ve eşi benzeri olmayan bir dizi bir dizide gerçeklik olay kurgusu gerekli yerlerde akılda kalıcı aksiyon sahneleri kesinlikle izlemeniz gereken ve baş rolda oynayan 2 oyuncuyuda çok seveceğiniz ve onların tüm filmlerini izlemek isteğeceğiniz harika bir dizi dizidende çok öte bişey
fazla aksiyon sunmayan ama içerisinde ki gizemle akıl oyunlarıyla fazlasıyla tatmin eden bir dizi yerli yerinde kullanılan aksiyon sahneleriyle de akılda kalıcı. kopmayan konu bütünlüğü akıcılığıyla her sezonunu izlenebilir kılan zirvedeyken uzatmadan bırakan tadını kaçırmayan bir dizi böylesi az bulunur
Breaking Bad, ABD drama televizyon dizisidir. 52 yaşında, lisede kimya öğretmeni olan Walter White (Bryan Cranston), maddi açıdan ailesinin gereksinimlerini karşılayabilmek için araba yıkamacısında ek iş yapmaktadır ancak bir süre sonra ileri derecede akciğer kanseri olduğunu ve çok kısa bir ömrünün kaldığını öğrenir. Dizide Walter White ailesine para bırakabilmek için, uyuşturucu yaptığını bir rastlantı sonucu öğrendiği eski öğrencisi Jesse Pinkman (Aaron Paul) ile birlikte metamfetamin işine girer. Kimya konusunda çok başarılı işlere imza atmış öğretmen ile uyuşturucu piyasasını iyi bilen eski öğrencisi, yüksek kalitede ve saflıkta metamfetamin üreterek uyuşturucu ticaretine başlarlar. "Şimdiye dek, namusum ve şerefim ile dürüst bir insan olarak yaşadım, ancak kanserden başka bir sonuç elde edemedim." diye düşünen Walter White'ın bundan sonra ki geleceği, yaşanan olay örgüsüyle birlikte sadece kendisini ve ailesini değil, beraberinde tanıdığı/tanımadığı herkesin geleceğini değiştirecektir.
Emmy Ödülleri Drama Dalında En İyi Erkek Oyuncu - Bryan Cranston
Emmy Ödülleri Drama Dalında En İyi Erkek Oyuncu - Bryan Cranston
/üzerinden sinema tarihinin en iyi monash.pw
Bağımlısı olacağınız, izlemediğiniz her zamana küfredeceksiniz. Ayrıca bu dizi çok ilginç ama dilinizede zarar veriyor, diziyi bitirdikten sonra başka bir diziden tat alamıcaksınız.
'Breaking Bad' gerçekten büyük bir TV ve sinema klasiği oldu diyebiliriz. Bir çok arkadaşın tespiti doğru; senaryo öylesine muhteşem, inceliklerle dolu ve etkileyici ki , bir çok dizinin aksine ritmini ve büyüleyiciliğini bir gram kaybetmeden, inandırıcılığına leke sürmeden hikâyesini nihayetine ulaştırmayı başarıyor. Breaking Bad, bir insanın ahlâki zaaflarının kendisi ve sevdiği herkes için bir felakete dönüşmesini anlatırken benzerlerini tvde ve sinemada defalarca izlemiş olmamıza rağmen büyük bir etki yaratıyor. Öyle ki; dizinin bazı bölümleri tak başına bir klasik olabilir ya da bazı bölümlerdeki sahneler hakikaten antolojilere girecek denli mükemmeller, örneğin eğer yanılmıyorsam 4. sezonda yer alan " Sinek" adlı bölüm tek başına bir klasik bir tiyatro veya sinema eseri olabilir, öylesine muhteşem; bu bölümde karakterlerimiz uyuşturucu pişirdikleri laboratuarlarından çıkmak bilmeyen bir sineği yakalamaya çalışıyorlar. Karakterimiz walter White?ın bastırmaya çalıştığı vicdanını simgelediğini anladığımız bu sinek, dizinin ilerleyen bölümlerinde, herşey giderek daha korkutucu-gerçekten korkunç- bir hâl aldıkça karşımıza çıkıyor hiç beklenmedik yerlerde ve sonlara doğru, elbette, yok oluyor . Yine monash.pw 8. bölümde bir karakterin diziye ölerek veda ettiği sahneler sinemada çekilmiş en etkileyici ölüm sahnelerinden birini içeriyordu: karakterimiz silahla vurulmuş bir halde, üzerinde güneş ışıklarının pırıl pırıl parladığı nehre bakarak kendisini öldürmeye gelen diğer karaktere konuşmamasını, "huzurla ölmek istediğini" söylüyor, ölürken nehirde parıldayan güneş ışıklarını uzaktan izliyoruz; karakterin yaşamı, onun kan ve suçla dolu hayatının tam tersi pırıl pırıl, ışık dolu bir görüntü, istediği de bu zaten, huzurla ölmek? eminim bir çok kişi çok etkilenmiştir. Yine dizinin baş karakteri Walter White'ın eşine kim olduğunu anlattığı "kapıyı çalan benim, tehlike benim" sahnesi de kesinlikle Taxi Driver'da Robert De Niro'nun artık klasikleşmiş monologu kadar etkileyici, ve klasik olacak sahneler; ya da Walter'ın son bölümlerden birinde az önce yaşanmış bütün dehşet verici olaylara rağmen çölde içi 11 milyon dolar dolu varili yuvarlayarak çölde yürüdüğü sahneler kesinlikle antolojilere geçecek nitelikte. Bütün bunlar ritmi bozulmayan, niteliğini ve çıtayı sürekli artıran bir senaryonun sonuçları. Seneler boyu devam eden, hikâyeleri ne yazık ki son sezonlarında yorgun kalemlerin kurbanı olan nice güzel dizi var, Dexter'ın ilk sezonlarındaki enerji ile son sezonlarındaki yorgun halleri, hatta OZ'un muhteşem senaryosunun son sezonda artık yorulduğunu belli ederek tökezlemesi gibi..Türkiye'den örnek verirsek; Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinin ilk sezonu, hele de ilk bölümler ve finali nerde, son zorlama iki sezonu nerde Gerçekten de iyi oyuncu bulmak mümkün, ama iyi senaryo, her zaman mümkün değil ? Hikâyeler ritmini yitirmemeli. Breaking bad bu konuda senelerce örnek olarak gösterilecek bir klasik.
Walter White karakteri en az Kızgın Boğa filmindeki Jake la Motta kadar trajik. La Motta yaptığı kötülüklerin ve şiddetin bedeli olarak onu seven herkesi kaybediyordu, ama naifti gene de. Walter White asla naif değil, ama ikisi de kendisi olmanın bedelini ödemek anlamında trajikler: La Motta nasıl birisi olduğunu anlamadan yaşayıp gidiyor, Walter eline güç geçince o güne dek silik bir insan olarak yaşamanın öcünü alıyor adeta; değişiyor ve kötü bir insana dönüşüyor- arada kendini kara bir sinekle hatırlatan vicdanına rağmen. Walter White karakteri, sinema ve televizyon tarihinde artık yerini almış bir karakter, orası kesin. Breaking Bad mutlaka izlenmeli ve mutlaka üzerine düşünülmeli.
Bana ve birçok insana göre gelmiş geçmiş en iyi dizi. Ara sezonlarda tempo düşse de her şeyiyle bir baş yapıt.
TWD kadar olmasada AMC nin olduğu için izlemeye değer.
Benim en favori dizilerimden birincisi diyebilirim.Şuana kadar izlediğim en iyi baş yapıt dizilerden monash.pwnizi şiddetle ömonash.pw Carston'ın oyunculuğu gerçekten muazzam derecede,Walter karakterinin hayatını daha iyi bizlere gömonash.pw kelimeyle 10/10'luk dizi monash.pwyen varsa hemen bu diziyi izlesin derim :)
Herkesin izlemesi gereken gelmiş geçmiş en iyi dizi ve aynı zamanda bir efsane! 10/10
Meth kullanan biri gibi, Breaking Bad'i izlemek yoğun çaresizliğin ve zindelik hissinin karışmış halini veriyor. Walt'un kanserle nasıl savaştığını, nasıl meth pişirdiğini, nasıl kurulan tuzakları atlattığını, nasıl servetini kurduğunu, nasıl kaybettiğini, nasıl tekrar kurduğunu, nasıl düşmanlarını yendiğini ve her zaman galip geldiğini insan ağzı açık izliyor. Hiç abartmadan söylüyorum, 45 tane izlediğim dizi arasından Breaking Bad gibi senaryonun ve karakterlerin en ufak ayrıntısına kadar işlenmiş, hikaye ve diyaloğun bu kadar mükemmel bir biçimde uyumlu olan, izlerken ağzınızı açık bırakacak bir senaryosu olan, bu kadar harika bir şekilde karakterleri hem sevdirip hem de nefret ettirebilen, bu kadar kaliteli bir karakter alt yapısı geliştirebilen, bu kadar kaliteli diyaloğa sahip olan, bittiğinde de bir insanın üzerinde bu kadar etki yaratabilen başka bir dizi yok. O kadar güzel ayrıntılar var ki, 3 kere izledim ve her izlediğimde yeni bir şey fark ediyorum.
Tabi herkes istediği puanı verebilir ama bana göre bu seriye 9 puan verip de başka bir seriye 10 puan vermek hakaret gibi bir şey olur.
Müthiş bir serüven. Tüm duyguları tadabileceğiniz soluksuz izlenen türden bir çalışma olmuş. Sonu tartışılır ama giriş gelişme açısından harika. Hatta içlerinden bir karakterin de dizisi yapıldı. O da süper.
En sevdiğim dizilerden biri. Muazzam. Teknik açıdan çok güzel ve insanı baya geriyor. Bir günde bitirebilirsiniz. Ama ben bitirmedim ve bitirmenizi de tavsiye etmiyorum. Çünkü böyle bir diziyi bulmak çok zor. Mesela Nuri Bilge Ceylan filmleri çok yavaş ve çoğu insanı sıkar. Tamam filmlere kötü demiyorum da filmi izlerken pek de eğlenmiyorum. Bir kesim benim dediğime katılır. Şimdi söyeleyeceklerim o kesim için. Nuri Bilge Ceylan'ın filmmleri teknik açıdan çok güzel ama az önce dediğim gibi insanı sıkar. Ama Breaking Bad öyle değil. İnsanı sıkmadan ve gerilimli bir şekilde veriyor. Bu açıdan diziyi takdir ediyorum. Hem çok bilmiş eleştrimenler tarafından hem de halk tarafından çok beğenildi. Şimdi biraz teknik konulara girelim. Walter White'ın ilk bölümlerde açık renk giyinmesi ve dizi ilerledikçe koyu renk giyinmesi dizinin ne kadar ince düşünüldüğünü gösterir. Ama +18 yaş grubuna tavsiye ediyorum. Onun üstündekiler zaten duruyosa kabahat.
Dizinin kurgusu, konusu, oyuncuları ve onların yetenekleri olsun her açıdan izlediğim en güzel dizi diyebilirim. 1. sezonun ilk 4 bölümü dışında 5 sezonluk dizinin hiç bir bölümünde sıkılmadım. Kendinizi izlemekten alamayacağınız ve bağımlısı olacağınız mükemmel bir monash.pwin izlemesini tavsiye ederim.
daha yeni bitirdim. harika bir diziydi. umarım 'de devam eder.
Gerçekten sırf yorum yapmak için beyazperdeden üyelik açmamı gerektiren dizilerden biri bu zamana kadar izlediğim en efsane dizi denebilecek kadar kaliteli ve meraklandırıcı bir dizi.
En iyi diziler
Yeni baslayan diziler
Gelecek sezonlar
Tarih 28 Temmuz
Birçoğumuzun bildiği üzere IMDBde en yüksek puana sahip dizi Breaking Bad. Hatta çoğu kişinin favori dizisi olmayı da başarmıştır. yıllarında yayın hayatına devam eden dizinin başrollerinde Bryan Cranston, Aaron Paul gibi isimler bulunuyordu.
62 bölümden oluşan dizinin en düşük IMDB puanına sahip bölümü ise 3. sezon bölümü Flydır. Bölüm IMDb puanına sahip olarak diğer bölümlerin gerisinde kalıyor. Sinekli bölüm dersem herkes hangi bölümden bahsettiğimi anlamıştır bile. Peki bu bölümde ne anlatılıyordu?
Aslında Fly bölümü bir bottle episodedur. Yani bunu şöyle açıklayabiliriz: Diziler her bölüme büyük bir bütçe ayırdığı için bazı bölümlerde bütçe sıkıntısı çekiyor ve çok fazla olayın işlenmediği, tek bir mekânda geçen bölümler yazılıyor. Fly da bunlardan biri.
Bölüm boyunca Walter Whiteın bir sinek peşinde koşturmasını izliyoruz. Daha sonrasında Jesse de ona eşlik ediyor ve tüm bölüm böyle geçiyor. Hâl böyle olunca Waltun kötüye giden psikolojisine odaklanılmış. Janein ölümüne izin verdiği için pişmanlık yaşamaya devam eden bir Walt izliyoruz ama bölümün adından da anlaşıldığı gibi temel konusu sinek. Bölüm sonunda sineği yakaladıklarında hepimiz rahatlamışızdır herhalde.
Bazıları Walter karakterinin gelişimi için çok iyi bir bölüm olduğunu söylese de beğenmeyen kişi sayısı da bir o kadar fazla. Benim fikrime gelecek olursak ben beğenenlerdenim. 45 dakika boyunca sadece iki ana karakter olan Walt ve Jessenin aralarındaki diyalogları izlemekten keyif almıştım. Bazen dizilerde bu tarz bölümlerin diziye daha gerçekçilik kattığını ve gerekli olduğunu düşünüyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz bölüm hakkında? Sizce de en kötü Breaking Bad bölümü mü?
Bütün (bkz: Kapalı mekanda geçen filmler) in tamamını üst üste koysan bu bölümün seviyesine yetişmesi için bir o kadar daha koymanız gerekirdi. Müthiş bir başyapıt tadında geçen 40 dakikadır.
ciddi ciddi bu bölümde 40 dk boyunca sinek öldürme işlemini izledik. ve şahsen hiç sıkılmadım, he olmasa da olurdu tabi ama sıkılmadım ben.
yazana helal olsun, ilginç bir bölümdü.
Yarrak gibi bölümdür ama iyi bir şekilde yedirdikleri için problem çıkarmaz.
Vw’ın karekter gelişimini En yansıtan en iyi bölümdür. Tam anlamıyla kilit bir bölümdür ve de Adeta sanatsal bir başyapıttır.