sadaka i cariye ile ilgili örnekler / Sadaka-i Câriye Nedir? | İslam ve İhsan

Sadaka I Cariye Ile Ilgili Örnekler

sadaka i cariye ile ilgili örnekler

Sadaka-i Câriye Nedir?

Tarih: 13 Mart HİZMETAhirete İmanNE NEDİR?

Sadaka-i câriye: Sürekli sevâba vesîle olan hayır-hasenât (Câmî, mektep, çeşme vb.) anlamına gelmektedir. Bir insan öldükten sonra da amel defterine sevap yazdırmaya devam ettiren iyiliklerdir.

SADAKA-I CÂRİYE NEDİR? VİDEO

SADAKA-I CÂRİYE  İLE İLGİLİ HADİSLER

Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:

“İnsan ölünce, şu üç ameli dışında bütün amellerinin sevâbı kesilir: Sadaka-i câriye, kendisinden istifâde edilen ilim, arkasından duâ eden hayırlı evlât.” (Müslim, Vasiyye, 14; Tirmizî, Ahkâm, 36)

Yine Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:

“Yedi şey vardır ki, kul vefâtından sonra kabrindeyken de bunların ecri kendisine ulaşır: Öğrettiği ilim, akıttığı su, açtığı su kuyusu, diktiği meyve ağacı, inşâ ettiği mescid, mîras bıraktığı Mushaf-ı Şerîf, vefâtından sonra kendisi için istiğfâr edecek hayırlı evlât.” (Beyhakî, Şuab, III, ; Heysemî, I, )

Başka bir hadiste Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurur:

“Öldükten sonra kulun derecesi yükseltilir. Kul:

«−Ey Rabbim! Bu sevap nereden geldi?» diye sorar. Cenâb-ı Hak ona:

«−(Arkanda bıraktığın) hayırlı ve sâlih evlâdın senin için istiğfarda bulundu, duâ etti» buyurur.” (İbn-i Mâce, Edeb, 1; Ahmed, II, )

VAKIFLAR SADAKA-İ CARİYEDİR

İslâm âlimleri ekseriyetle sadaka-i câriye ile vakfın kastedildiğini beyan buyurmuşlardır. Sadaka-i câriye, Allah rızâsı için hizmet veren bir eser bırakmaktır. Bu, ilim ve irfan yuvaları tesis etme, yol, köprü, kütüphâne yapma veya müessese kurarak talebelere burs vs. imkânlar sağlayıp insan yetiştirme ve bütün fedâkârlıklarına katlanarak hayırlı bir evlât büyütmedir.

SALİH EVLATLAR SADAKA-İ CARİYEDİR

Büyük İslâm âlimlerinden İbnü’l-Cevzî şöyle der:

“İnsan, ölümün kendisini amelden keseceğini bilse, hayattayken ecri ölümünden sonra da devam edecek olan amel-i sâlihler işler. Birazcık dün yevî imkânı varsa onu vakfeder, ağaç diker, su akıtır, kendisinden sonra Allâh’ı zikredecek nesiller yetiştirmek için gayret eder ki, kendisi için de ecir gelsin! Veya insanlara faydalı ilim öğretecek bir kitap te’lif eder. Zira âlimin bu vasıftaki bir kitabı, onun ebediyyen devam edecek olan sâlih evlâdıdır. Âlim kişi, ilmiyle amel eder ve kendisine tâbî olacak kişilere de bu hayırlı amelleriyle örnek olur. İşte böyle bir kişi ölmez!” (İbnü’l-Cevzî, Saydü’l- Hâtır, s. 12)

EVLİLİĞE VESİLE OLMAK SADAKA-İ CARİYEDİR

Muhyiddîn-i Arabî -kuddise sirruh- Hazretleri, nikâha teşvik edip evlenenlere yardımcı olmanın fazîleti hakkında şöyle buyurur:

“En üstün sadaka-i câriye, evliliğe vesîle olmaktır. Zira onların neslinden gelen kimselerin yaptıkları her iyilikten vesîle olana da bir ecir vardır.”

 

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

Erkam Medya © islam&ihsan

Sadaka-i Cariye Nedir?

Öldükten sonra kapanacak olan amel defterimize sevapların gelmeye devam etmesi için verdiğimiz sadakalara Sadaka-i cariye denir. Hz. Muhammed’in bir hadisi şerifinde şöyle nakledilmiştir; yedi şey vardır ki kul vefatından sonra kabrindeyken de bunların sevabı kendisine ulaşır.

Sadaka-i cariye maddi duruma göre değişiklik göstermesiyle birlikte kişinin Allah yolunda harcadığı şeyleri kapsamaktadır. Sadaka-i cariye örneklerinden biri de yol yapımında yapılan yardımdır. Cami ya da medrese yapımında da verilen para önemli olmaksızın ibadet edildikçe sevabı gelmeye devam etmektedir. Kişi öldükten sonra onun niyetiyle yapılan çeşme de Sadaka-i cariye olmaktadır.

 

Sadaka-i Cariye Hadisleri

“İnsan öldüğü zaman amelleri(nin sevabı) kesilir, üç amel hariç: Sadaka-i câriye, yararlanılan ilim ve ebeveynine dua eden sâlih evlât” buyurmuştur. (Müslim, Vasiyye, 14)

‘Sadaka-i cariye’ devamlı kullanılan sadakalardır. Hz. Peygamber (s.a.s.), ilim ve sâlih evlattan başka, sadaka-i cariye kabilinden olan; mescidin, yolcular için inşa ettirilen evin, insanların istifadesi için akıtılan suyun, sağlığı tam iken verilen malın sevabının ölümünden sonra da kişiye ulaşacağını müjdelemiştir. (İbn Mâce, Sünne, 20)

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.