kaynağı değiştir]
Lüksemburg, tarihi boyunca kültürel bağlamda komşularının gölgesinde kalmış, uzun yıllar bir tarım ülkesi olarak anılmış ancak kendine özgü birtakım folklorik gelenekler geliştirmiştir. Ülkede büyük çoğunluğu başkent Lüksemburg'da bulunan pek çok müze vardır. Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi, Lüksemburg Şehri Tarih Müzesi, Grandük Jean Modern Sanat Müzesi ve Diekirch'deki Ulusal Askerî Tarih Müzesi ülkenin en bilinen müzelerindendir. Eski ve iyi korunmuş kaleleriyle başkent Lüksemburg UNESCO'nun dünya kültür mirası listesinde yer almaktadır.
Lüksemburg'dan, ressam Joseph Kutter ve Michel Majerus ile fotoğraf sanatçısı Edward Steichen gibi dünyaca tanınmış sanatçılar yetişmiştir. Steichen'ın The Family of Man adlı sergisi Clervaux'da kalıcı olarak sergilenmektedir.
Başkent Lüksemburg, 1995 ve 2007 yıllarında olmak üzere iki kez Avrupa Kültür Başkenti olma özelliğini taşıyan tek şehirdir. 2007 yılında Avrupa Kültür Başkenti'nin Büyük Lüksemburg Dükalığı, Almanya'nın Renanya-Palatina ve Saarland eyaletleri ile Fransa'nın Lorraine bölgesini kapsayan sınırötesi bir alan olması kararlaştırıldı. Böylece bölgelerarası ilişkilerin artırılması, geliştirilmesi ve karşılıklı görüş alışverişi sağlanması amaçlandı.
Ülkede parlamentertemsilî demokrasi ile anayasal krallık sistemi vardır. 1868 Anayasası ışığında, yürütme gücü grandük ve çeşitli görevlere atanmış birkaç bakandan oluşan Bakanlar Kurulunun yükümlülüğündedir. Hükûmet başkanı, grandükün onayını aldığı sürece yasama konularında değişiklik yapma ya da yeni yasalar hazırlama yetkisine sahiptir.[6]
Lüksemburg Ulusal Meclisinin temsilcileri, 5 yılda bir yenilenen seçimlerle işbaşına gelirler ve halk tarafından doğrudan seçilirler. 4 seçim bölgesinden toplam 60 milletvekili ülkenin tek meclisli parlamentosuna girer ve yasama yetkisini elinde bulundurur. Ülke Konseyi (Conseil d'État) adı verilen birim ise grandük tarafından atanan 21 sıradan vatandaştan oluşur ve bu üyeler,Temsilciler Meclisine görüş ve önerilerini sunma hakkına sahiptirler.[7]
Ülkede, Esch-sur-Alzette, Lükemburg ve Diekirch şehirlerinde olmak üzere üç genel mahkeme; Lükemburg ve Diekirch'da iki bölge mahkemesi, temyiz ve fesih mahkemelerinden oluşan Yüksek Adalet Divanı bulunmaktadır. Ayrıca idari mahkeme ve anayasa mahkemesi de kurulmuştur ve bu mahkemeler de başkentte yer alır.
Lüksemburg'un yerli halkı Kelt kökenli; ancak Fransız-Alman ırkları ile karışıktır.[10] 20. yüzyılda artan göç oranları ve göçmen sayısıyla Belçika, Fransa, Almanya, İtalya ve büyük çoğunluğu da Portekiz'den olmak üzere binlerce kişi ülkeye giriş yapmıştır. 2001 nüfus sayımlarında ülkede Portekiz vatandaşlığına sahip 58.657 kişi yaşadığı belirtilmiştir.[11] Yugoslav Savaşları'nın başladığı dönemden beri Lüksemburg, Bosna-Hersek, Karadağ ve Sırbistan'dan büyük oranda göç almıştır. Her yıl ortalama 10 bin göçmen alan Lüksemburg'a son dönemde yapılan göçler büyük oranda Avrupa Birliği üyesi ülkelerden ve Doğu Avrupa ülkelerinden yapılmaktadır. 2000 yılı verilerine göre ülkede 162.000 göçmen vardır ve toplam nüfusun %37'sini oluşturmaktadırlar. Bunun yanı sıra ülkede sığınma hakkı istemiyle başvuranlar da dâhil, toplam 5 bin kayıt dışı göçmen olduğu sanılmaktadır.[12]