evde lohusa yatağı / Lohusa Sepeti Nasıl Hazırlanır? İçine Neler Konulur? - ÇocukluDünya Blog

Evde Lohusa Yatağı

evde lohusa yatağı

lohusalık

  • annenin doğum sonrasındaki ilk 40 gününe verilen ad, annelerin psikolojik olarak oldukça sıkıntılı olduğu dönem.

    (bkz: puerperium)

    (bkz: lohusalık hastalığı)

  • posttravmatik bir takım ögeler içerdiğinden şüphe duymadığım, albasması endişesi nedeniyle doğum yapan kadınlara kırmızı kurdeleler takıldığı (bkz: fiyonk), kırmızı kırmızı tabletler halinde bulunan bazı maddelerden lohusa şerbeti yapılıp içildiği döneme ve bu dönemi geçiren kadına verilen ad. bir de lohusa yatağı kurulurdu eskiden, lohusa bu süslenmiş püslenmiş sünnet yatağı kılıklı yatakta yatar ve misafirlerini burada kabul ederdi. işlemeli, süslü bir nevresim takımım var benim de, çok seviyorum ama kıyamıyorum kullanmaya, annem lohusa yatağında kullanırsın demişti. kendisine doğum yaptıktan sonra misafirlerin az bekleyip ben ayaklanınca gelmelerini tercih ettiğimi ve herhangi bir misafiri yatakta gecelikle karşılayacak ruh haline erişmemin mümkün olmadığını anlatmıştım. şimdi bilmiyoruz ikimiz de, n'apıcaz o mis gibi takımı. sandık lekesi dedikleri şey böyle böyle oluyormuş demek ki.

  • bu durumla ilgili yorumum: ben bu kafaya sıçayım bu ne lan! olur ancak.
    bebeğin sana muhtaç olması, senin annene kocana kardeşine ve eve gelen bilumum insanlara muhtaç olman, zaten hamilelikte kısıtlanan hareketlerin yüzünden sinir başmış bünyede double effect oluyorota boka ağlıyorum ya!
    bakalım ne zaman geçecek?

  • doğumdan sonra her şeye ağladığım, hayatımdaki insanların devamlılıklarını sorguladığım, bu yüklerimden kurtulmaya karar verdiğim, ama bu sürecin sonunda fikirlerimin değişip değişmeyeceğini bilemediğim dönem.

  • dogumun gerceklesmesinden itibaren baslayan ve 40 gun suren bir donemdir. bu 40 gun icinde anne ve bebek asla yalniz birakilmaz. sebeb olarak uc harflilerin anneye ve bebege zarar vermesinden korkulur. annede 40 gun boyunca kanama olacagindan cinsel iliskiye girilmez. ayrica kadinlarin psikolojik olarak gecirdikleri zor bir donemdir.

  • böyle bir hadise var, evet. eskiden yeni doğum yapmış kadın tribi sandığım şey gerçekmiş, yaşadım gördüm ebeminkini. ey nesl-i er, eşlerinize, ablalarınıza, bu durumda bulunan yakınlarınıza iyi davranın. inanın psikolojik olarak desteğe, yalnız olmadıklarını hissettirecek sözlere ihtiyaçları var. tam bir duygusal deprem yaşadıkları için yaptıklarını mazur görün, yanlarında saf tutun. sevgiler.

  • dogum sonrasi hormonlarin ve yeni yasam stilinin etkisiyle kadinin icinde bulundugu durum. 3 hafta erken gelen bebegimle kendimi icinde buldugum durum, diyorsunuz ki neden dogurdum, bok mu vardi hamile kaldim, sonra aniden boyle dusundugunuz icin tanrinin sizi cezalandirmasindan korkup vicdan azaplarina geliveriyorsunuz, bebek uyurken onun melek suratina bakip kendinizden nefret ediyorsunuz kotu dusuncelerinizden dolayi, "mutlu olmalisin salak , su bebe gozlere, su pamuk surata bak"diyorsunuz. bebek agladiginda ya da gece aniden uyandiginda cehennemdesiniz. durduk yere aglarsiniz, kocaniza, annenize, herkese gicik kaparsiniz. asil uzucu olan ki bilirsiniz bu duruma hicbir zaman hazir olmayacaksiniz, ister 10 yil bekleyin bebege hazir olmak icin ister cat diye yapiverin bebegi. 40 gun suruyor diyorlar, bekliyoruz gecsin diye.

  • hatırlamak bile istemediğim dönem. yapılan onca yanlış içimde yara funduszeue.info de ev kalabalıktır, herkes bir şey der, lohusa kadın hele bir de ilk doğumuysa hepten şaşalar. anneler, kayınvalideler, görümceler herkes bir tavsiyede bulunur, aslında tavsiyeden çok lohusayı daha çok gerer bu durumlar..mümkünse minimum kişiyle atlatılmalıdır. annelik içgüdüsü sandığımızdan daha kuvvetli çünkü, yolumuzu bulmaya o yardım eder..

  • bir hafta önce kurtulduğum süreç. ne değişti derseniz, şu ana kadar keskin bir değişiklik olmadı lohusalıkla karşılaştırınca ama elbette günden güne daha iyi hissediyor insan. doğumdan sonraki ilk günler çaresiz hissettim kendimi, çok yorgundum. bir bebeğe bakamayacağıma çok emindim. annemi hastane odasından kovdum, yere düşen emziği bebeğimin ağzına sokmaya çalışırken yakaladım çünkü. o an kendisine yıllardır duyduğum kırgınlığın patlama noktası oldu, içimden geçen herşeyi kustum. ilk an ağlayacakmış gibi olsa da lohusalığa verip beni ciddiye almadı sonradan. hatta odaya gelip giden hemşirelere sinirlerimin ne kadar bozuk olduğunu anlatıp anlatıp güldü. işte tam da bu yüzden bir daha küstüm içimden ona. oysa anne olunca onu affedeceğimi ummuştum hep. anne olunca daha bir uzaklaştım. neyse, o apayrı bir konu.
    gerçekten de duygusal olarak çalkantılı bir süreç. bebeğe alışmak, uykusuzluğa alışmak, kendini yeterli hissedebilmek zaman alıyor. yanınızdaki insanlar ne kadar yardım etmeye çalışırsa çalışsın hep hüzünlenecek, ağlayacak birşey buluyor sanki insan. biz günden sonra yalnız kaldık. herkes telefonda agucuk gugucuk bebek sevdi, herkes çok ilgilendi! biz eşimle sabaha kadar gaz sancılarıyla kıvranan bebeğimizi uyutmaya çalıştık, arabaya bindirdik gezdirdik, günlerce uykusuz kaldık. hala da günde 8 saat uyursa şanslı hissediyoruz kendimizi.
    bunun yanında ameliyat ağrıları, göğüs yaraları, sarkmış ve uyuşmuş bir karın da kendini iyi hissetmeye pek yardımcı olmuyor açıkçası. herşeye rağmen oğlum iki saatten fazla uyursa özlüyorum, göğüslerim acıdan beni terkedip kaçmak üzereler ama emzirmemezlik asla yapamam. demem o ki kısaca geçiyor, kötü de olsa güzel bir dönem. hep bu anları bir daha yaşayamayacağımı düşünüp tadını çıkarmaya çalışıyorum. kar-zarar hesabı yaparsanız bence muhteşem bir insan yavrusuna sahip olmak için ödenen küçük bir bedel. biz ki salak bir sevgili için günlerce gözyaşı dökebilen, ota boka acı çeken ''drama queen'' insanlarız; lohusalık bize koymaz.

  • kendisini çileden çıkaran kayınvalide ve büyüklere karşı dirayetli olması gereken kadın.

    nasıl mı? işte şöyle..

    1- ¨üşür bu böyle, bu tulumu giydir, üzerine yeleği giydir, üzerine hırkasını, onun üzerine montunu giydir, üstüne battaniyeyi ört, onun üzerine de yorganını. üşür yoksa¨ durumunda üzerinizde ne var ne yok yırtarak soyunun ve odanın ortasında bağıra çağıra bir mumdur iki mumdur üç mumdur (ingilizce: van kendıl tu kendıl tri kendıl) adlı eseri söyleyin. kaynananın püskürtülme başarısı bu yöntemle % yapılan araştırmalarda geri kalan %2'nin bu tekniğe bebeğin gaz mendiliyle halay çekerek cevap verdiği görülmüş.

    2- ¨doymaz bu böyle, sütün yok. varsa da yaramıyor herhalde, baksana minicik. 2 günde 25 kilo kaybetti. sütün yaramıyor yani belli, ya da sütün yok. ya da yaramıyor. yok herhalde sütün. yaramıyor mu yoksa? sütün var mı ki? yok herhalde. yaramıyor. sütün yok. yarıyo mu ki? mama ver.¨ durumunda göğüslerinizin dolmasını bekleyin ve gözlerini hedef alacak şekilde sütünüzü fışkırtın. eğer kaçmaya çalışırsa arkasından vurun. yere yıkılacaktır büyük ihtimalle. düşene bir tekme de siz atın. kalkacak gibi olursa diğer göğsünüzü boşaltın. hala ¨yetmiyor¨ diyorsa çaktırmadan etlerini bükün. tekniğin işe yarama oranı % geri kalan %3'ün üzerine boca edilen anne sütü sayesinde zekasının arttığı ve pılını pırtını toplayıp işine gücüne döndüğü görülmüş.
    3- ¨ay bu aynı bizim tarafa çekmiş. kaşı gözü boyu posu aynı biz. inşalla huyu da çeker¨. durumunda: lise 1 terk olan halasının şimdi ne yaptığını ve 45 yaşındaki amcasının iş bulup kendi evine çıkıp çıkmadığını sorun. cevap alamazsanız eşinizin nihayet çaydanlığa su doldurup ocağın üzerine koymayı, hatta ocağın altını açmayı öğrendiğini söyleyin. hatta öğretene kadar akla karayı seçtiğinizi ama kendi kendine giyinmeyi öğretmekten çok daha kolay olduğunu anlatın. tekniğin işe yarama olasılığı % geri kalan %4'ün ¨bizim¨ve ¨taraf¨sözcüklerinden başka kelime bilmediği ve sürekli bunları kullanmak zorunda olduğu görülmüş.

    4- ¨çok da kilo aldın. bunların hepsini verebilicen mi?¨ durumunda: obezite sınırının kendisinin kilosundan 10 kilo daha düşük olarak belirlendiğini belirtin. oturduğu yerden kalkınca koltuğun çöktüğünü, o konuda ne yapılabileceğini sorun. bastığı yerlerdeki ayak izlerini gösterin. tekniğin işe yarama olasılığı % geri kalan %3 eğildiği zaman ortadan ikiye bölünmüş. ne durumda olduklarını kimse bilmiyor.
    5- ¨emziği şekere batır ver, bak nasıl alıyor!¨durumunda: ¨denedim olmadı, olmayınca ben de bebeği aldım toptan şekere batırdım, üzerine de bal döktüm ki şekeri iyice emsin vücudu¨ açıklamasını yapın. çığlık çığlığa evi terketmezse akıl hastanesini arayın. tekniğin işe yarama olasılığı % her durumda düşmanı kesin denize döküyorsunuz.
    6- ¨böyle uyumaz bu. ver bana ayağımda sallayayım, kolumda çevireyim kafamda döndüreyim¨ durumunda: gidip çekmeceden temiz bir çift çorap alın verin. ¨bunları giy de öyle salla yoksa çocuk bayılıyor 5 saat uyandıramıyoruz.¨ diyin. ya da 15 yaşında kadar ayakta sallanan eşinizi çağırın, o halletsin. tekniğin işe yarama olasılığı % geri kalan %3'ün ayakları 45 numara olduğu için bebekler kayıp düşüyormuş.

    7- ¨amaaaaan sanki bizim zamanımızda bunları mı yiyorduk bunları mı giyiyorduk¨ durumunda: onların zamanından örnekler verin: aydemir akbaş, nuri alço filan olur işe yarama olasığını bilmiyorum. attım bunu.
    8- ¨bebek kız olduğuna göre benim adımı koymak gerek. adettendir¨. durumunda: ¨anne senin adının sonu gelmiyor bir türlü, söylemeye başladığımızda bitene kadar akşam oluyor, yatıyoruz. çocuğa da bu adı koyarsak adını söylemekten başka bi şey söylemeye zaman kalmaz, çocuk arsız olur.¨ cevabı uygundur. ya da ¨oğlun istemiyor¨diyin, onlar birbirlerine düşsünler siz de bu arada nüfus cüzdanını filan çıkarttırır yırtarsınız. (not: benim adımı koyun bence).
    9- ¨bebek biraz büyüsün, alır gideriz bizde kalır.¨ durumunda çekin vurun. başka hiçbir teknik işe yaramamış.

    ¨ben en iyisi sizde kalayım yoksa sen beceremezsin bebek bakmayı.¨ durumunda kendisinin becerebilmiş olduğunu gösteren ehliyeti sorun. eşinizi iyice bir inceleyin tam olarak neresinden bakılmayı becerilmiş olduğunu anlamaya çalışın. bir delil bulamazsanız olmayan evrakta sahtecilik suçlamasıyla kaynananızı mahkemeye verin.

    kaynak..

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.

Lohusa Dönemi

Doğumdan sonraki 6 hafta lohusalık olarak adlandırılır. Bu dönemde gebeliğin kadında yarattığı fizyolojik ve psikolojik değişimler gebelik önceki haline döner. Her organ ve sistemin gebelik öncesi haline dönmesi farklı zamanlar alır. Bu nedenle halk arasında "lohusanın mezarı 40 gün açık kalır" sözü yaygın olarak kullanılır. Bu söz gerçekleri yansıtmaktadır. çünkü doğum ve lohusalık döneminde ortaya çıkan hastalıklar hayatı tehdit eder boyutta olabilir.

Lohusalık dönemi çok erken, erken ve geç lohusalık olarak 3 döneme ayrılır.

çok erken lohusalık doğumdan sonraki ilk 24 saati, erken lohusalık ilk 1 haftayı, geç lohusalık da geri kalan süreyi temsil eder. üreme orgaları 6 haftada normal haline döner ve emzirmeyen annelerin büyük bir kısmı bu dönem sonunda adet görmeye başlar.

Doğum sonrası beligin olarak fark edilebilen ilk değişiklik rahim boyutlarında olur. Bu küçülmeye involüsyon adı verilir.

Lohusalık Nedir?
Doğumun hemen ardından başlayan ve altı hafta süren vücudun toparlanma sürecine lohusalık dönemi denir. Eski sağlığınıza ve gücünüze kavuşabilmeniz için lohusalık dönemini ciddiye almalısınız ve her fırsatta dinlenmelisiniz. Bu süreç tıpkı bir hastalığın nekahat dönemine benzer. Ancak burada siz artık eskisi kadar özgür sayılmazsınız. Artık size günün her saati muhtaç bir bebeğiniz var. Bu bebeğin sorumluluğu aslında hayal gücünüzün de ötesindedir. İşte bu yüzden doğumun ardından en az altı hafta yanınızda kalacak bir yardımcıya ihtiyacınız vardır.

Uterin involüsyon
Gebelik süresince rahim yaklaşık 11 kat büyür, ancak doğumdan sonra süratle küçülmeye başlar. Bebek doğdukan hemen sonra yaklaşık gebelik haftasında olduğu boyuta iner. Bu evrede ağırlığı yaklaşık 1 kg kadardır. Birinci haftanın sonunda gebelik haftasındaki büyüklüğüne dönen uterus, 6 hafta sonunda gebelik öncesi boyutuna iner.

Doğumdan hemen sonra rahim kasılmalarının gücü doğum sırasındaki güçlerden çok daha fazladır. Bunlara takip eden ağrılar (afterpains) adı verilir. Bu ağrılar gün kadar devam edebilir. Daha önce doğum yapmışlarda daha fazla hissedilir. ilk 12 saatte sıklıkları daha fazladır, bu saatten sonra gerek sıklığı gerekse şiddeti giderek azalır.

Doğumda plasentanın ayrılmasından hemen sonra, plasentanın uterusa yapıştığı alan yarı yarıya küçülür. Bu küçülme sayesinde açıkda olan damar uçlrı kapanır ve kanama azalıfunduszeue.infon içini döşeyen ve endometrium adı verilen zar tabakasının normale dönmesi 3 hafta alırken plasentanın yerleştiği aşan 6 haftada iyileşir. iyileşmenin tam olamadığı durumlarda şiddetli kanamalar görülebilir.

Doğumdan sonra rahim içinden gelen sıvıya Löşi (lochia) adı funduszeue.info gelen taze kırmızı kan löşi rubra olarak adlandırılıfunduszeue.info sıvının içinde kan ve doku parçacıkları funduszeue.infoç gün içinde miktarı azalır ve rengi açılır. Artık bu sıvı löşi seroza olarak isimlendirilir. 2. haftadan sonra daha koyu kıvamlı ve açık renkli löşi alba gelmeye başlar. Doğumdan yaklaşık 4 hafta sonra bu akıntılar kesilir.

Löşi içeriği açısından enfeksiyona çok müsait bir ortamdıfunduszeue.info nedenle hijyene çok dikkat edilmelidir.

Doğum esnasında 10 cm açılan ve tamamen incelip kağıt gibi olan serviks (rahim ağzı) açıklığı 1 hafta sonunda yaklaşık 1 santimetreye iner. Rahim ağzı normal doğum yapmışlarda artık yuvarlak değil yassı bir görünüm alır. Rahim ağzının görünümü kişinin doğum yapıp yapmadığını belli eder. Serviksin tamamen iyileşmesi yine 6 hafta kadar bir zaman alır.

Doğum sırasında çok fazla zorlanan ve esneyen vajinna dokusu yavaş yavaş iyileşmeye başlar ve 3 hafta sonunda nihai halini alır ancak asla doğum yapmadan önceki gerginliğine gelemez.

Gebelik boyunca genişleyen ve esneyen karın kasları ve pelvik kaslar 6 hafta sonra toparlanır ve bu dönemden sonra egzersiz önerilir. Dolaşım, boşaltım, endokrin gibi diğer sistemlerde olan değişiklikler de 6 hafta sonunda normal haline döner.

Lohusalığın komplikasyonları
Doğumdan hemen sonra ciddi ve ani komplikasyonlar görülebilir. Bu nedenle lohusa en az 24 saat gözlem altında tutulmalıdır. Sık aralıklarla tansiyon ölçümleri yapılmalı, kanama kontrol edilmelidir.

Doğum esnasında verilen ve sancıları destekleyen ilaçlar tansiyonda ani artışlara neden funduszeue.info dönemde bulantı ve kusmalar görülebilir. Kusulan materyalin solunum yollarına kaçması zaatürreden ani ölüme kadar pekçok soruna yol açabilir.

Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte doğumda plasentanın çıkmasından hemen sonra annede titreme nöbeti görülür. Bu ciddi bir durum değildir ve bir süre sonra kendiliğinden geçer.

Kanama
Erken lohusalığın en önemli komplikasyonu kanamadır. Normal doğumdan sonra mililitreden fazla kanama olması anormal olarak kabul edilir. En önemli ve ciddi nedeni atonidir. Atoni doğumdan sonra rahmin kasılmaması ve dolayısı ile açıkta olan damarların kapanamamasıdıfunduszeue.info derece acil ve hayatı tehdit eden bir durumdur. çok kısa zamanda çok fazla miktarda kanama olur. Uygun ortamlarda yapılmayan doğumlarda acil ameliyat şartları yok ise anne kaybedilebilir. Bu nedenle evde yapılan doğumlar son derece risklidir.

Tedavide önce elle rahim masajı yapılır ve damar yolu ile rahim kasılmasını sağlayan ilaçlar verilir. Eğer tedavi sonuç vermez ise acil bir operasyon ile rahmin alınması dahi gerekebilir. Bu ameliyat atonide hayat kurtarıcıdır.

Emboli
Anne hayatını tehdit eden başka bir durumda amniyon mayii embolisidir. Burada bebeğin amniyon sıvısı annenin kan dolaşımına geçer ve akciğerler, beyin vb. gibi organlara giden damarlarda tıkanıklığa yol açar. Anne çok kısa bir sürede hayatını yitirir. Tedavisi ne yazik ki çok güçtür ve yüz güldürücü değildir. Modern obstetrideki en önemli anne ölüm nedeni amniyon mayii embolisidir.

Enfeksiyon
Lohusalık humması olarak adlandırılan durum doğumdan sonraki ilk 24 saatten sonra ortaya çıkan ve aynı gün içinde olmamak kaydı ile 2 ya da daha fazla sefer ateşin 38 oC ya da daha fazla olması durumudur. En sık nedeni üreme, boşaltım ve memelerin enfeksiyonudur. Doğum eyleminin uzaması, zarların erken açılması gibi durumlar enfeksiyon riskini arttırır. En sık görülen enfeksiyon rahim içinin iltihaplanmasıdır. Buna endometrit adı verilir. Genelde 3. gün ortaya çıkar ve ateş 40 dereceye kadar yükselebilir. Löşi oldukça kötü kokuludur. Olay karın boşluğuna kadar yayılabilir.

Muayenede rahim oldukça hassas ve ağrılıdır. Enfeksiyonun kan yolu ile yayılması meydana gelir ise hayatı tehdit eder.

Tedavide yatak istirahati, sıvı desteği ve uygun antibiyotik kullanımı önerilir %5 vakada ise idrar yolu enfeksiyonu ortaya çıkar. Genelde 2. veya 3. günde belirti verir.

Vajinada olan yaralanmalar iYE riskini arttırır. Tedavide uygun antibiyotikler önerilir.

Gebelik öncesi var olan her türlü sistemik hastalık lohusalık döneminden olumsuz yönde etkilenebilir. Bu nedenle lohusalıkda son derece dikkatli olunmalıdır.

Dikkat edilmesi gereken noktalar
Gebelikte olduğu gibi lohusalıkda da bazı konulara dikkat edilmelidir. Günümüzde normal doğumdan sonra 1 gün sezaryenden sonra ise 2 gün hastanede kalmak yeterlidir. Doğum sonrası eve giden anne doğum şekli ne olursa olsun mümkün olduğunca dinlenmelidir. Ancak bu dinlenme yatak istirahati şeklinde olmamalıdır. Sürekli yatmak yarardan çok zarar getirir.

Ev içerisinde dolaşmak, basit ev işleri yapmak hem kişinin kendine olan güvenini arttırır hem de kan dolaşımını destekler.

Doğum sonrası eve çıkan anne dilediği ve kendisine dokunmadığını bildiği herşeyi yiyip içfunduszeue.infon içerikli gıdalar ile taze meyve ve sebzeler özellikle önerilir. Süt veren annelerin günde kalori almaları önerilir.

Bebek dünyaya geldikten sonra barsak hareketlerinde yavaşlama ve kabızlık olabilir. Bu nedenle dışkıyı yumuşatan lifli gıdalar ve bol sıvı alınması kabızlığı önlemek açısından yararlıdır.

Normal doğumdan sonra hemen sezaryen sonrası ise 2. günden itibaren ayakta duş şeklinde banyo yapılabilir. Banyo esnasında zorlanmadıkça vajinaya su kaçmaz. Vajinanın yıkanması ise sakıncalıdır.

Normal doğum sırasında açılıp dikilen epizyotomi genelde doktor solak olmadığı sürece sağ tarafta funduszeue.infoken ve yatarken sağ tarafa ağırlık vermemek gereklidir. Epizyo ağrısını gidermek için ılık oturma banyoları önerilebilir. Tuvaletten sonra da epizyo bölgesi ılık temiz su ile tercihan içine antiseptik katılmış bir su ile yıkanmalıdır.

Doğum sonrası karın kaslarını güçlendirmek için egzersiz önerilirancak egzersizlere 6 hafta sonra başlanmalı ve kasları çok zorlayan egzersizlerden kaçınılmalıdır.

Doğum sonrası cinsel arzularda bir süre azalma olur. Genelde istek haftadan sonra eski haline döner. Doğumdan sonraki 3. haftadan itibaren cinsel ilişkiye izin verilir.

Doktor anneyi doğumdan 6 hafta sonra kontrole çağracaktıfunduszeue.info kontrolde yukarıda anlatılan değişikliklerin gerçekleşip gerşekleşmediği incelenir. Hiçbir yakınmanız olmasa bile bu kontrolü ihmal etmeyiniz

Doğum sonrası eşinizle aranız nasıl?

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yatak odanızda bile baş başa kalmanız zorlaştıysa

Haberin Devamı

Doğum, dünya ya bir bebek getirmek, bir bebek sahibi olmak şüphesiz ki yaşamın en büyük mucizesidir. Birçok çift bu anı sabırsızlıkla bekler, hayaller kurar. Ancak bazen doğumdan sonra işler beklendiği gibi gitmeyebilir. Ağlayan bir bebeğin yanında romantizm zordur. Çiftler daha önce yaptıkları ve yakınlık hissetmelerini sağlayan pek çok şeyi özellikle ilk aylarda yapamaz hale gelir. Her ikisinin de çok sevdiği ve belki de uzun süredir beklediği o güzel varlık, beraberinde bir dizi zorluğu ve sorumluluğu da getirir. Bir bebek dikkatli davranılmadığında eşler arası gerginliğe yol açabilir.

BAŞ BAŞA KALMALARI ZORLAŞIR

Doğumdan sonra çiftin yaşamında belirgin değişiklikler olur. Kadının tüm zamanını ve enerjisini alan bir bebek vardır. Ancak eve bebekle birlikte gelen tek değişiklik bu değildir, evli çiftin aile üyeleri ve/veya bakıcı ev sakini haline gelir. Eşler artık evlerinde hatta birçok durumda yatak odalarında bile baş başa kalamaz. Bebek ve gereksinimleri her an ilk plandadır ve ertelenemez.

Haberin Devamı

Doğum sonrası eşinizle aranız nasıl

BEDENSEL YORGUNLUKLAR ARTAR

Bebek eve geldikten sonraki ilk birkaç ayda yaşanan bedensel yorgunluk pek çok kadında yıpratıcı sonuçlar doğurabilir. Bu kritik süreçte taraflar dikkatli davranmazsa her iki ebeveyn de kısa bir süre sonra kendilerini yetersiz, ihmal edilen ve yalnız bireyler olarak algılamaya başlar. Hatta bazı çiftler arasında oluşan mesafe ve her geçen gün artan şiddette hissedilen yalnızlık, bireyleri aldatmaya sürükleyebilir.

YENİ ANNENİN AKLINI KURCALAYAN SORULAR

Doğum sonrası eşinizle aranız nasıl

Özellikle ilk doğumlarda daha sık karşılaşılan yorgunluk ve yalnızlık süreci, annenin tecrübesizliğinin onda yarattığı gerginlik duygusuyla baş gösterir. Yeni annenin yaşadığı hormonal dengesizliklerin de etkisiyle cevaplamaya çalıştığı ve sürekli kafasında dönüp duran onlarca soru bulunmaktadır:

Haberin Devamı
  • Sütüm yetecek mi?
  • İyi bir anne olabilecek miyim?
  • Hem eve hem bebeğe nasıl yetişeceğim?
  • Hangi ara kendime zaman ayıracağım?
  • Eşim beni eskisi kadar çekici buluyor mu?
  • Ya bebeğime iyi bakamazsam?
  • Bebeğimin başına kötü bir şey gelir mi?
  • Tüm bu işlerde bana kim yardımcı olacak?
  • Eşim iyi bir baba olacak mı?
  • Bebeğe bakma sürecinde eşim de bana yardımcı olacak mı yoksa yalnız mı kalacağım?
  • Kilolarımı verebilecek miyim?

Çiçeği burnunda anne aklında bu kadar soruyla boğuşurken diğer taraftan bebeğinin ihtiyaçlarını gidermeye çalışır. Bunun yanında doğum yapmanın vermiş olduğu fiziksel rahatsızlıkları vardır. Bu süreçte beklediği desteği göremeyen, bu sorunlarla yalnız başa çıkamayan bazı annelerin “lohusa depresyonu” yaşama ihtimali yüksektir.

EN ÇOK İHTİYAÇ DUYULAN ŞEY: ANLAŞILMAK

Çevresindekiler yeni annenin bu haline bir türlü anlam veremeyip, durumu çok abarttığını düşünebilir. “Ne var canım, biz de doğurduk kaç tane” vb. cümlelerle karşılaşılması olasıdır. Oysa annenin en çok ihtiyaç duyduğu ve çevresinden beklediği şey anlaşılmaktır.

YENİ BABALARA VE AİLE BÜYÜKLERİNE TAVSİYELER

Doğum sonrası eşinizle aranız nasıl

Doğum yapan eş bu duygular içerisindeyken erkekler çoğu zaman ne yapacağını bilemez haldedir. Onlar da eşlerinin ilgisinin tamamen bebeğe kayması ile birlikte kendisini geri plana itilmiş, dışlanmış hissedebilir. Eşlerinin psikolojik durumundan kaynaklı gerginliğini kişiselleştirip eşlerinin artık onu sevmediği, istemediği düşüncesine kapılabilirler. Peki, erkekler bu durumda ne yapmalı?

Haberin Devamı
  • Doğum sonrası dönemde eşlerin ve aile büyüklerinin anlayışlı olmaları, yeni annelerin annelikleri ile ilgili olumsuz eleştiride bulunmamaları gerekir.
  • Ev işlerinde, bebek bakımında yeni anneye destek olmak, ona dinlenmesi ve kendini toparlaması için küçük molalar sunmak annenin psikolojik sağlığı açısından çok önemlidir. Sürekli uykusuz ve yorgun düşen annenin fiziksel olarak rahat olamadığında psikolojik çökkünlük yaşaması kaçınılmazdır.
  • Bebek görme merasimleri, misafirlikler anne ve bebek kendini toparlayana kadar mutlaka ertelenmelidir.
  • Aile büyüklerinin ev içerisinde gereğinden fazla kalabalık oluşturmamaları, yeni oluşan ailenin kendini bulmasına zaman tanımaları, anne ile bebek arasındaki ilişkiye anne destek istemedikçe çok müdahale etmemeleri gerekir.
  • Özellikle erkeklerin eşlerine karşı çok anlayışlı davranmaları, ona her anlamda destek olmaları, bebeğin bakımında ise aktif rol almaları gerekir. Eşi tarafından desteklendiğini düşünen yeni anneler, eş ile olan ilişkilerinde zamanla eski haline dönüş yapar.
  • Her iki eşin, ebeveyn ve eş rollerini dengede tutabilmesi önemlidir, bu da zaman ister. Olumsuz davranışların ve duyguların süresi ya da şiddeti arttığında psikolojik destek almakta fayda vardır.

ANNE KARNINDA BEBEK GELİŞİMİ

#Psikoloji#Doğum Sonrası Eşler Arası Soğukluk#Doğum Sonrası Depresyonu

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Lohusalıkla ilgili '40 g&#;n' hurafeleri

İl genelinde lohusalara yönelik düzenlenen ankete katılanların yüzde 90’ının bazı yanlış uygulamalara inandıklarını belirtmeleri üzerine, kadın din görevlileri hastanelerde doğum yapanları bilgilendirmeye başladı.

Hastanelerde ziyaret edilen lohusalar, ”al basması”, ”lohusa ve bebeğinin 40 gün dışarı çıkmaması”, ”bebeğin kırkı çıkmadan tırnağının kesilmemesi”, ”kesilirse ya arsız ya da hırsız olacağı”, ”bebeğin emzirilmesi için üç ezan vakti geçmesinin beklenmesi”, ”bebek göbek bağının okul veya cami bahçesine gömülmesi” gibi inanışların dinde yeri olmadığı konusunda bilgilendiriliyor.

Niğde Müftüsü Hasan Çınar, AA muhabirine, ”Kadın hocalarımız yaklaşık 2 yıldır, doğum hastanesinde lohusa anneleri ziyaret ederek, hurafelerin neler olduğunu anlatıyor, annelere broşür veriyor. Belde ve köylerdeki lohusalara da aynı hizmeti götürüyoruz. Doğum yapan bazı anneler, göbek bağı cami avlusuna gömülürse bebeğinin dindar, okulun bahçesine gömülürse alim olacağına inanıyor. Böyle bir inancın dinimizde yeri yoktur” dedi.

Lohusalar için ”Dini Açıdan Lohusalık” başlığıyla broşür hazırladıklarını belirten Çınar, şöyle devam etti: ”İlmihal kitaplarımızdan halkımızın anlayabileceği şekilde lohusanın ne demek olduğunu, lohusalıktaki hurafelerden nasıl arınabileceklerini anlatmaya çalıştık. İl Sağlık Müdürlüğü ile birlikte hareket ederek doğum hastanemizde doğum yapan kadınlara, Kur’an kurslarında görevli kadın hocalarımız aracılığı ile ulaşmaya başladık. Yaklaşık 2 yıldır 2 hanım hocamız doğum hastanesinde lohusa anneleri ziyaret ederek, ’geçmiş olsun’ diyor, sevincini paylaşıyor, doğru olduğuna inanılan hurafelerin neler olduğunu anlatıyor, annelere broşür veriyor. Belde ve köylerdeki lohusalara da ulaşarak aynı hizmeti götürüyoruz.”

”40 gün sonra 3 kapı gezerek 40 uçurması yapılması”

Niğde Dr. Doğan Baran Doğum ve Çocuk Sağlığı Hastanesi’nde Elif Su adlı torunu ile ilgilenen Sabır Kılınç (58), torunu kırk günü doldurduğunda ”kırk uçurmasını” yani evden dışarı çıkartacaklarını, bunun gelenek ve görenekleri olduğunu ifade etti.

Bebek doğduktan 20 gün sonra ”yarı kırk” yaptıklarını anlatan Kılınç, ”Kırkıncı gününde de 40 kaşık buğday, 40 kaşık su ile 40 tane taşı sayıp, banyo suyuna koyarız. Bu suyu anneyle çocuğun üstüne dökeriz. Banyo yaptırdıktan sonra buğday ve taşı sudan çıkarıp ayak basmayacak yere atarız. Biz annemizden böyle gördük. 40 günden sonra bebeği annesiyle birlikte 3 gün, 3 kapı gezdiriyoruz. Annesine, akrabalarına götürüyoruz, kırkı çıkmadan hiç dışarıya çıkarmıyoruz” dedi.

Görevlilerin bilgilendirdiği Selma Yüksel de, ilk bebeğini dünyaya getirdiği için çok mutlu olduğunu belirterek, ”Bazı hurafelerin yanlış olduğunu öğrenme fırsatı buldum. Annemden öğrendiğim yanlış bilgileri uygulamayı düşünmüyorum. Hoca hanımlara çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Kur’an kursu öğreticisi Feride Dönmez ise 2 yıldır hastane ziyaretlerini sürdürdüklerini, annelerden olumlu tepki aldıklarını ifade ederek, şunları söyledi: ”Bebeklerin yüzüne kırmızı örtü örten annelere bunun gerekçesini sorduğumuzda, ’al basmasın diye’ yaptıklarını söylediler. Biz doğru olanı anlattığımızda bir daha yapmayacaklarını ifade ettiler. Biz bu ziyaretlerimizde halkımızın hurafelere inandıklarını gördük. Elimizden geldiğince doğruları anlatmaya çalışıyoruz. İnşallah faydamız olur.”

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası