Can Cümlesi

Yirmi dört Ağustos gecesi Louvre’un karşısındaki Saint-Germain-l’Auxerrois kilisesinin çanları katliamın başladığını haber verdi.

В ночь на 24 августа звон колоколов церкви Сен-Жермен-л’Оксерруа, расположенной напротив Лувра, возвестил о начале резни.

Çan' ın çalışı, kayıp şehrin onuru ve görkemi, Shandra Ateşi

Звон Колокола это главная гордость города- Огонь Шандоры

Balayımızda yaptığım rüzgar çanını buldum.

Нашёл колокольчик, который смастерил на медовый месяц.

Alejandro, çan kulesinin onarıma ihtiyacı var.

Алехандро, надо починить колокол.

# Birazdan kilise çanları çalacak annem ve babamla yürüyüş başlayacak #

Колокола зазвонят скоро пойду я в церковь с мамой и папой

" Çanlar kimin için çalıyor. "

" Не спрашивай, по ком звонит колокол ".

Özgürlüğün çanlarını çalalım o zaman.

Пошли, позволим свободе звенеть.

Bırak özgürlük çanları çalsın.

Пусть звенит колокол свободы.

İspanyol çanlarına ihtiyacımız var.

Нам нужны испанские колокола.

Kuleye hatalı çan asılmış gibi görünüyor

Кажется, в колокольню повесили не тот колокол

Savaş çanları çalıyordu.

Пальба не прекращалась.

Evlilik çanları mı duyuyorum?

Я слышу свадебные колокола?

Bu çan ünlü olmuşken, başka çanlarda aynı kalıpta üretilmeye devam etti.

В то время он носил знаменитое название, много других отлили из той же формы.

Saat on ikinin çanları Londra üzerinde çınlarken, kapım usulca vuruldu.

Едва над Лондоном часы отзвонили двенадцать, как в дверь тихонько ударили молотком.

Bu kiliseler ne için, bu çan ve bu yalan?

Зачем эти церкви, этот звон и эта ложь?

Her iki çalışta on iki çan sesi saydı, ikisinin sesini karşılaştırdı.

Он оба раза сосчитал все двенадцать ударов, сравнивая звук обоих колоколов.

Oradaki katedralin kaç tane çan kulesi var?

Сколько шпилей на Соборе?

" Çan sesine her gidişinde bir melek kanatlanırmış. "

" Каждый раз, когда в кассу кладут деньги, у ангела вырастают крылья ".

O sırada vadide bir kilise çanının sesi duyuldu.

В ту же секунду где-то в долине ударил церковный колокол.

Ama Altın Çan Kulesi!

А как же Золотой Колокол?

* Salınır Noel çanları, sallanır *

* Колокольный звон *

Kilise çanları yok.

Ни церковных колоколов.

Çanlar nihayet sustu.

Я рад, что колокола перестали звонить.

Saint-Cloud'nun çan kulesi saat on buçuğu vuruyordu.

Колокол на башне Сен-Клу пробил половину одиннадцатого.

Çan sesi çalmaya hazır.

Я в полной боевой готовности.

kullanılır.

 I can swim. (Ben yüzebilirim)

 Cats can jump. (Kediler zıplayabilir)

 She can dance. (O dans edebilir.)

 They can run fast. (Onlar hızlı koşabilirler.)

 “Can” in olumsuzu, “can” e “not” getirilerek yapılır ve yapamayacağımız işleri

 I can’t/cannot swim. (Ben yüzemem.)

 Cats can’t/cannot speak. (Kediler konuşamaz.)

 She can’t/cannot dance. (O, dans edemez.)

 They can’t/cannot run fast. (Onlar hızlı koşamazlar.)

 Can ile soru cümlesi yapılırken “can” cümlenin başına getirilir.

 Can you swim? (Sen yüzebilir misin?)

 Can cats speak? (Kediler konuşabilir mi?)

 Can she dance? (O, dans edebilir mi?)

 Can they run fast? (Onlar hızlı koşabilirler mi?)