vasat ne demek / vasat - Nişanyan Sözlük

Vasat Ne Demek

vasat ne demek

VASAT ÜMMET

Orta ümmet; dengeli ve hayırlı ümmet anlamında İslâm ümmetini vasıflandıran Kur'ânî bir terim.

"Vasata" fiilinin masdarı olan ve "bir miktarın iki eşit tarafı" manasına gelen "vasat" terimi bir kaç şekilde incelenebilir. Örneğin: "bir katının ortası" olan muttasıl kemiyyet (bitişik nicelik)lerde kullanıldığı gibi, "kavmin ortası" gibi munfasıl kemiyyet (aynı nicelik) belirten ifâdelerde de kullanılır. "Vasat" iki verilmiş soyut kavramın ortasını ifade etmek için de kullanılır. Meselâ "hesap bakımından bu en ortası, (en iyisi)" cümlesinde olduğu gibi. Cimrilik ve savurganlığın ortası olan "cömertlik" de bu kategoriye girer. Korunmuş, mahfuz olanı ifrat ve tefritten ayıran kavramlar da "vasat" kavramlardır. Meselâ: "sev(un) (eşit bir), adalet, yarı" kelimeleri gibi. "Filan kimse vasat" cümlesinde olduğu gibi hayır ve şer bakımından övülme ve yerilmelerin ortasını ifade için de "vasat" terimi kullanılır (el-Müfredât Fi Garib'il Kur'ân, ).

Bu kavramın Kur'ân-ı Kerîm'de bir tek kullanımı vardır. O da şu âyet-i kerimedir:

"Böylece sizi vasat bir ümmet kıldık ki, insanlara karşı Şahitler olasınız. Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun. Biz Peygambere uyanı, ökçesi üzerinde geri dönenden ayıralım diye, eskiden yöneldiğini (Kâbe'yi) kıble yaptık. Bu, Allah'ın doğru yola ilettiği kimselerden başkasına elbette ağır gelir. Allah sizin imanınızı zayi edecek değildir. Şüphesiz Allah, insanlara Rauf(Fefkatli) ve Rahim (merhametli) dir" (el-Bakara, 2/).

Ayette geçen "vasat" luğat anlamında açıklandığı üzere "hayırlılık ve hayırlısını seçme" anlamına gelir. Aynı şekilde hayırlara da "vasat" denir. Çevrenin bozulması kolay olur, vasat (orta kısımlar, merkez) ise himaye altındadır. O halde bu ibare; "Allah sizi ümmetlerin en hayırlısı kıldığı gibi kıblenizi de en hayırlı kıble kılmıştır" demektir.

"Vasat" aynı zamanda dengelilik de demektir. Çünkü vasat, kenarların denge yeridir. Bir kenara öbüründen daha yakın değildir. Yani "Kıblenizi mutavassıt kıldığımız gibi, sizi de vasat bir ümmet kıldık" denilmektedir. Bu âyeti kerime Ka'be'nin bizim için kıble olarak seçilişinin gerekçesini bildirmektedir. Yani bu bizim vasat ümmet oluşumuzdan dolayıdır. O halde "Kıblenizde böyle vasat olsun" denilmiş gibidir.

Allah Teâlâ Müslümanların vasat bir ümmet, yani dengeli veya hayırlı bir ümmet oluşunun gerekçesini de şu buyruğu ile açıklamaktadır: "İnsanlara karşı şahitler olasınız. Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun diye". Yani "Kıyamet gününde Yüce Allah'ın her şeyi gereği gibi açıklayıp Rasûlleri gönderdiği ve onların da Allah'tan aldıkları risaleti tebliğ ettikleri ve bunu gereği gibi yerine getirdikleri konusunda diğer ümmetlere karşı şahitlik edesiniz" diye iman edenler Rasûlün davetini "baş göz üstüne" deyip kabul etti. O halde kıyamet gününde, Rasûllerinin kendilerine tebliğde bulunduğuna dair insanlara karşı şahitlik edecek kimseler gibi Rasûlüllah da iman edenlere karşı şahitlik edip onları tezkiye edecektir.

"Bütün insanlara karşı şahitlik edecek, aralarında adaleti uygulayıp yerleştirecek, değer ve ölçüleri koyacak olan vasat ümmettir. Bu değer ve ölçüler hakkında kendi görüşünü ortaya kor, kabul edilen görüş onun görüşü olur. Değerlerini, düşüncelerini, geleneklerini, parolalarını, ölçer, biçer ve bunlar hakkında hükmünü vererek; "Bu haktır, bu da batıldır" der. Bu "vasat ümmet" insanlara karşı şahitlik ve onlar arasında adaletle hakim konumunda iken düşüncelerini, değerlerini ve ölçülerini insanlardan almaz. O, insanlara karşı şahitlik yaparken böyle bir duruma düşmez. Çünkü bu ümmete karşı şahitlik edecek olan Rasûlüllah (s.a.s)'dir. Bu ümmetin ölçülerini ve değerlerini belirleyen, bu ümmetin amel ve gelenekleri hakkında hüküm ve değerlerini belirleyen bu ümmetin amel ve gelenekleri hakkında hüküm veren, bu ümmetin yaptıklarını ölçüp biçen ve onlar hakkında son sözü söyleyen hep odur. İşte bu ümmetin hakikati ve görevi böylelikle sınırlanıyor ve belirleniyor ki, bu ümmet bunları gereğince bilsin veya bunların ağırlıklarının farkına varsın, rolünü hakkıyla değerlendirsin ve bu rolü edebilmek için layıkıyla hazırlansın.

"Bu ümmet "vasat" kelimesinin bütün anlamlarıyla vasattır. İster güzel ve fazilet anlamına gelen "vasatîlik", ister itidal ve orta yolluk anlamına gelen "vasatîlik", isterse de maddî ve hissî anlamı olan asıl anlamıyla "vasatîlik" göz önünde bulundurulsun o, gerçekten "vasat bir ümmettir", tasavvur ve itikatlarında vasattır Ne maddi her şeyden el-etek çekerek ruhi bir hayat için soyutlanmakta aşırıdır, ne de materyalizmin içine gömülmektedir. O cesedi giyinmiş olan ruhda veya ruh giyinmiş cesedde ifadesini bulan fıtratın izini takip eder. Hayatı yükseltmek aynı zamanda hayatı korumak ve sürekliliğini sağlamak için de gayret eder, arzular ve güdüler dünyasında çalışma azmini ifrat ve tefrit olmaksızın gayet mutedil ve dengeli bir şekilde serbest bırakır, harekete geçirir. Bu ümmet düşünce ve şuuruyla vasat bir ümmettir. Bildikleriyle yetinip donup kalmaz aynı şekilde rastgele her bağırıp çağıranın peşine takılarak gülünç bir maymun taklidi ile taklid etmez. Bu ümmet sahip bulunduğu düşünce, yöntem ve esaslara sımsıkıya bağlı kalır, ondan sonra da düşünce ve tecrübenin bütün ürünlerini süzgeçten geçirir, tetkik eder. Onun her zaman için parolası " Hikmet mü'minin kaybettiğidir, onu nerede bulursa alır" (hadis-i şerif)dir.

"Bu ümmet düzenleme ve organizasyonda da vasat bir ümmettir. Hayatın tümünü duygulara ve vicdana bırakmadığı gibi yalnızca yasalara ve cezalandırmalara da bırakmaz. İnsanın vicdanını irşad ve güzel eğitimle yükselttiği gibi, toplum düzenini de yasama ve gereğinde cezalandırmalarla teminat altına alır ve ikisini de birlikte yürütür. Yine bu vasat toplum insanların her şeyi yönetimin kamçısıyla gerçekleşir diye olayı beklemek noktasında tutmadığı gibi, aynı şekilde vicdanların sesine de havale etmekle yetinmez. Fakat bunların her ikisini de dengeli bir şekilde kaynaştırır."

"Bu ümmet ilişki ve irtibatlarında da vasat ümmettir. Ferdin kişiliğini ve ferdi tutan esasları ortadan kaldırmaz. Onun kişiliğini toplumun ya da devletin kişiliğinde eritip bitirmez. Bunun gibi ferdi, mütekebbir ve kendinden başkasını düşünmeyen bir bencil olarak da kayıtsız şartsız bırakmaz. Güç ve enerjiler ile güdülerden harekete ve gelişmeye götüren şeyleri serbest bırakır. Ferdin kişiliğini ve yapısını gerçekleştirecek güdü ve özellikleri de serbest bırakır. Bundan sonra da aşırlığa götürecek hallerde de engellerini koyar. Ferdin toplum hayatındaki rağbetini harekete geçirecek şeyleri de hareket haline sokar. Ferdi, topluma hizmet edecek hale getiren yükümlülük ve görevler ortaya koyar; bununla birlikte cemaate de, bir uyum ve ahenk içerisinde ferdin her türlü ihtiyacının teminatı olma görevini yükler.

"Bu ümmet, yayıldığı coğrafi bölge itibariyle de vasat ümmettir. Yer küresinin ortalarında yer almaktadır. Topraklarında İslâm'ın yapılandığı bu ümmet, şu ana kadar doğu-batı, güney ve kuzey bölgeleri arasında odak noktayı teşkil etmiştir ve bu yeri itibariyle hâlâ bütün insanları görmekte, bütün insanlara karşı şahitlik etmektedir. Yer yüzünün her tarafında bulunan insanlara, sahip olduğu zenginlikleri veriyor. Tabiatın meyveleri ruh ve düşünce aksiyonları oradan buraya geliyor, onun kanallarıyla değişik bölgelerin insanlarına gidiyor, ve bu hareketin maddi ve manevi olan kısımları üzerinde bu ümmetin tahakkümü söz konusudur.

"Bu ümmet zanda da vasattır. Ondan önce insanlığın çocukluk dönemi son buluyor. Bu ümmetin ortaya çıkmasıyla akli bakımdan reşitlik dönemine giriyor, ve bu ümmet ortada duruyor, beşeriyete çocukluk dönemlerinden beri bulaşıp kalmış vehim ve hurafeleri silkeliyor. Akıl ve hidayet sayesinde de onu fitneden, karışıklıklardan alıkoymaya çalışıyor. Risaletleri döneminden kalmış ruhi birikimi ile sürekli gelişip duran akli birikimi ahenkli bir şekilde bir arada tutuyor, insanlığı bu ikisinin arasında dosdoğru bir çizgi üzerinde yürütüyor.



Muammer ERTAN

Okunma sayısı : +

Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun

  • Peygamber Efendimizin (asm) ümmeti neden üstündür?
  • Muhammed ümmeti, insanlara örnek olmakla yükümlü mü?
  • "Allah nimetini kulunun üzerinde görmek istiyor." hadisi, lüks bir hayatı teşvik etmiyor mu?
  • "Benim ümmetim, merhamete uğramış bir ümmettir. Ahirette azap görmeyecektir. Onun cezası, ancak dünyada başına gelen ağır imtihanlar, depremler, masum yere öldürülmeler ve çeşitli felaketler şeklinde verilir." hadisini açıklar mısınız?
  • Hilafet Misyonunu Yerine Getirme ve Medenîleşme Sürecinde İlmin Fonksiyonu
  • Üç kuvveden bahsedilirken, " kuvve-i şeheviyenin yemek, içmek ve uyumak gibi furatında da üç mertebe var" deniliyor. Kuvve-i gadabiyenin furuatı belirtilmemiş, bunlar nelerdir? Risalelerde başka bir yerde buna dair bahis var mıdır?
  • Başımıza gelen musibetler günahlarımıza kefaret olur mu?
  • Peygamberimizin ümmetinin ahiretteki durumu hangisidir, çelişki nasıl açıklanabilir?
  • Anadilde eğitim ve savunma (mahkeme) konularına İslam&#;ın bakışı nedir?
  • İslam ahlakı hakkında bilgi verir misiniz?

Vasat Ne Demek? Vasat Ne Anlama Gelir?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

Vasat Ne Demek? Vasat Nedir? Vasat Tdk Kelime Anlamı

Haberin Devamı

Vasat kelimesi Arapça kökenli bir sözcük olarak öne çıkmaktadır. Bu kelime tek başına ya da farklı cümleler ile halk arasında yaygın olarak değerlendirilir. Türk Dil Kurumu açısından ele alındığında bu kelimenin karşılığı olarak ‘orta’ karşımıza çıkmaktadır. Yani herhangi bir durumun veya olgunun ortalamasını gösterir.

Vasat Ne Demek?

 Vasat halk dilinde aslında yanlış şekilde algılanmış kelimeler arasında yer almaktadır. Herhangi bir durumun çok kötü ve çok aşağıda olduğu şeklinde yorumlanabilmektedir. Ancak bu yanlıştır. Doğrusu ise örneğin herhangi bir filmin, bir öğrencinin notlarının ya da bir çalışmanın ‘ortalama’ olduğunu gösteren bir kelime olarak öne çıkmaktadır.

Vasat Nedir?

 Vasat birçok değişik anlam üzerinden ele alınan ve gündelik yaşamda kullanılan kelimeler arasındadır.

 - Orta,

 - Ruh, ortam,

Haberin Devamı

 Arapça kökenli bir kelime olarak öne çıkan vasat sözcüğün anlamları bu şekildedir. Gündelik yaşamda farklı durumlar için çok kötü ya da çok aşağıda gibi anlamlarda kullanılır. Ancak fakat kelimesi ortalama şeklinde nitelendirilmektedir. Vasatın altında dendiği zaman ise bu kelime ortalamanın altında olarak öne çıkıyor.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası