gazete keyfi yeni arama motoru / aşk oyunu - MİLLİYET GAZETE ARŞİVİ

Gazete Keyfi Yeni Arama Motoru

gazete keyfi yeni arama motoru

18 Haziran MasterChef kim kazandı? MasterChef&#;in 5. Yarışmacısı Kim Oldu?

MasterChef All-Star Türkiye bu hafta jüri koltuğunda Mehmet Yalçınkaya, Danilo Zanna ve konuk şef Yılmaz Öztürk oturduğu yeni bölümü ile Tv8’de ekranlara geldi. MasterChef All-Star’ın bu sezonunda geçtiğimiz sezonların en sevilen yarışmacıları mücadele ediyor.  Fakat sevilen yarışmacılar içerisinden de bir eleme gerçekleşiyor. Önceki sezonlarda yarışan yarışmacılar tekrar birbirleri ile mücadele ederek kadroda yer almaya çalışıyorlar. Her sezondan en iyi tabağı çıkaran 5 isim MasterChef All Star kadrosu içerisinde yer alacak. Bu hafta sezonunda yarışan yarışmacılar arasında ilk 5 seçildi. Dün akşam Masterchef’in sezonunda yarışan ve bu yıl All Star kadrosunda yer alacak 5. yarışmacı belli oldu.

18 HAZİRAN MASTERCHEF KİM KAZANDI?

 MasterChef All Star programında bu hafta sezonunda yarışan isimler tekrar mücadele etti. 18 Haziran akşamı ise sezonunda mücadele eden ve MasterChef All Star kadrosunda yer almaya hak kazanan 5. İsim belli oldu. Önceki günlerde MasterChef All Star’da önlük giymeye hak kazanan isimler Güzide, Suna, Eda ve Batuhan olmuştu.

Masterchef’de 18 Haziran’da şefler yarışmacılardan taş kadayıf yapmalarını istedi. Yarışmacılar 40 dakika içerisinde şeflere en iyi taş kadayıfı yapmak için yoğun çaba gösterdiler.

Mehmet Yalçınkaya, Danilo Zanna ve konuk şef Yılmaz Öztürk’ün içerisinde bulunduğu MasterChef jürisi en az başarılı tabak olarak Onur’u seçti. Onur’dan sonra beğenilmeyen tabak ise Bahri’nin tabağı oldu. Mehmet ve Orhan’da MasterChef’de ana kadroya giremediler.

Faruk Batuhan Öner, Rıfat Yurttaş, Hakan Kanık ve Mustafa Aydın ise bir sonraki tura kaldı. Şefler diğer turda yarışmacılara kuzu beyni ve garam masala verdiler. Bu ürünlerle kendilerine özgü tabak oluşturmalarını istedi. Yarışmacılar ellerindeki ürünlerle 45 dakika içerisinde yemeklerini yaptılar. Bu turun sonunda MasterChef’in 5. yarışmacısı belli oldu.

MASTERCHEF'İN 5. YARIŞMACISI KİM OLDU?

MasterChef All-Star kadrosunda yer almak isteyen yarışmacılar kendilerini özgü yaptıkları tabaklar ile jüri üyelerini etkilemeye çalıştılar. kinci tura kalma hakkı yakalayan yarışmacılar arasından en beğenilen tabaklar Rıfat ve Mustafa'ya ait olanlar oldu. İkili arasından MasterChef All Star kadrosunda yer alacak isim Rıfat oldu.

Rıfat, MasterChef All Star kadrosuna girdikten sonra: 'Benim adımı söyledikleri anda çıldırıyordum. Sonunda oldu. Yarışmaya başlamadan önce çok kolay geçeceğini düşünüyordum. Hatta şeflerime de söylemiştim. İlk gün ilk çıkan kişi olacağımı düşünüyordum. MasterChef All Star'ın yemekleri, imza tabakları bana öyle bir tokat vurdu ki. Herkes gibi benim de nevrim döndü. Ama bu beşinci giriş, bu son giriş, bu şöhretli giriş bana çok uğurlu gelecek.' Dedi.

MASTERCHEF RIFAT KİMDİR?RIFAT YURTTAŞ KAÇ YAŞINDA?

Rıfat Yurttaş, doğumludur. İzmir Çeşmeli olan genç yarışmacı, küçüklüğünden beri yemek yapmaya merak duymuş. Ailesi tarafından bu merakı garipsenen Rıfat, üniversite hayatına kadar amatörce bu ilgisini geliştirmeye çalışmış.

Hukuk Fakültesini kazanan MasterChef Rıfat, gizlice gastronomi bölümü mülakatlarına kaydını yaptırdı. Böylece amatör olarak sürdürdüğü yemek yapma merakını, İzmir ekonomi üniversitesi mutfak sanatları ve yönetimi bölümü ile akademik seviyeye çıkarmış oldu. Okul sürecinde Michelin yıldızlı şeflerinden eğitim alan yarışmacı, Türkiye'nin en iyi restoranları ve otellerinde staj yaparak deneyim kazandı.

Genç aşçı, üniversite mezuniyeti sonrasında ustalık ve usta öğreticilik belgelerini aldı. Meslek edindirme kurslarında eğitmen şef olarak yüzlerce aşçı yetiştirdi ve işlere yerleştirdi. Sağlıklı beslenme ve zeytinyağlılara kayan ilgisi neticesinde beslenme koçluğu yapmaya, glutensiz ve laktozsuz yemekler üretmeye, satmaya ve workshoplar düzenlemeye başladı.

SON DAKİKA HABERLERİ

Üsküdar’da dehşet: Benzin alamayınca çalışanların üzerine otomobil sürdü

Diyarbakır’da korkunç olay! 7 yaşındaki çocuk 5 yaşındaki kardeşini araçla ezerek öldürdü…

Bağcılar&#;da anne ve 3 çocuğunun üzerine elektrik kabloları düştü

Bayram öncesi çadır ve karavan tatiline yoğun talep

Rostov&#;da zırhlı araç hareketliliği sürüyor

Gaziantep&#;te otomobil ile hafif ticari araç çarpıştı: 6 ölü, 1 yaralı

Rusya Devlet Başkanı Putin, Wagner’in eylemini “silahlı isyan” olarak nitelendirdi

Wagner, Rostov&#;daki Rus Güney Askeri Bölge karargahında

Heyelan nedeniyle yolun çökme anı kameralara yansıdı

Rus devleti ile Wagner grubu arasında kriz! Rostov&#;da güvenlik önlemleri artırıldı

Her zaman iyi olmak zorunda mıyız?

İyilik hâli ( wellness ), fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığın bir bütün olarak ele alındığı bir yaklaşım. İyilik hâlini sağlamak için egzersiz, beslenme, meditasyon, spa terapileri, alternatif tıp uygulamaları gibi birçok farklı yöntem kullanılıyor. Gittikçe popülerleşen bu tarz uygulamalar ve artan talep, alanı kurumsallaşmaya yönlendirerek küresel çapta önlenemez bir şekilde büyüyen wellness endüstrisini oluşturdu. Bu endüstri, bazı noktalarda sağlık endüstrisiyle kesişse de sağlık merkezleri, spor salonları, beslenme hizmetleri, alternatif sağlık uygulamaları, yoga stüdyoları, spiritüel merkezler, kişisel gelişim merkezleri ve benzeri kuruluşları içine alarak bireysel bir alan hâline dönüştü. Zorla “iyilik” ve endüstrinin karanlık yüzü İyilik hâli endüstrisinin, insanların daha sağlıklı ve daha iyi bir yaşam tarzı benimsemelerini sağlayarak yaşam kalitesini arttırmaya yardımcı olmak gibi, oldukça önemli bireysel ve toplumsal faydalar sağladığı göz ardı edilemez. Ancak söz konusu iyilik hâli olduğunda her şey göründüğü kadar aydınlık ve olumlu değil. Evrensel aydınlık-karanlık karşıtlığı ve birlikte var olmaları gerçeği bu endüstri için de geçerli. Fayda sağlar umuduyla sarıldığımız uygulamaların aksini yaptığı bir yer de var. Tavsiye sonucu (ki bu aslında genelde akıllı bir pazarlama taktiği) ciddi bir bütçe ayırıp, büyük umutlarla kullanmaya başladığımız bir ürünün hiç işe yaramadığını düşünüp hayal kırıklığına uğradığımızda… Aldığımız bir wellness hizmetinin yanıltıcı olduğunu fark edip, hatta beklentimizin tam tersi sonuç verdiğini gördüğümüzde… Bunlar elbette ki her endüstride, her ticari alışverişte karşılaşabileceğimiz durumlar. Burada sorun, kontrolsüzce büyüyen bir endüstride kolaylıkla yer bulabilen, bilimsel dayanaktan yoksun ve insan sağlığını tehlikeye atan ürünler ve uygulamalar. Herhangi bir eğitimi, bilgisi ve yetkinliği olmayan kişilerin yürüttüğü çalışmalar ve bunların insanlara verdiği fiziksel ve ruhsal zarar. Ne yazık ki en basit tabiriyle dolandırıcılık olarak nitelendirilebilecek bu durumu başlı başına bir sorun olarak ele almak gerekiyor. Basit bir yaşam tarzından çılgınlığa: iyilik hâli zorbalığı Wellness endüstrisindeki karanlık tarafı besleyen bir başka fenomen de iyilik hâli çılgınlığı. Günlük hayatımızın ortasına bomba gibi düşen, sosyal medyada uygulanan saldırgan pazarlama stratejileri sayesinde her yerde burnumuzun dibinde biten ve toplumsal algıları değiştiren bir çılgınlık. Artık “tamamen sağlıklı, fit ve mükemmel bir vücuda”, “bitmeyen gençliğe” , “daimi bir neşeye”, “sürekli bir enerji ve yaşam sevincine” sahip olmayanı dövüyorlar. Biz o dayağı yedik, oradan biliyoruz. Bedenen, ruhen ve zihnen mükemmel olduğu iddiasıyla sosyal medyada sürekli gözümüze sokulan “iyilik hâli endüstrisinin elçileri” bizi sosyal karşılaştırmanın ve bunun sonucu olarak da yetersizlik hissi ve “hayatı kaçırıyorum, bir şeyleri yanlış yapıyorum” düşüncesinin kucağına atıyor. Bir sonraki adımda ise yetersizlik, kaçırma ve hatalı olma düşüncesiyle bedenimizin ve zihnimizin daha iyi olmasını sağlayacağını düşündüğümüz wellness ürünlerine ve hizmetlerine koşuyoruz. Bir süre sonra bir tatminsizliğe ve sürekli bir arayış hâline gelen bu durum, kitleleri tüketim çılgınlığına sürüklüyor. Üstelik bir türlü “yeterince fit, yeterince enerjik ve yeterince mutlu olamıyorum” düşüncesinin yarattığı psikolojik hasar da cabası. Bu wellness çılgınlığının yayılmasında referans grupların büyük etkisi var. İyilik hâli ürün ve hizmetlerinden yararlanan ve faydasını gördüğünü düşünen kişi “iyi olma hâli” deneyiminin çevresindeki insanlar tarafından da paylaşılmasını istiyor. Onların da daha sağlıklı, daha fit, daha enerjik olmaları için ısrarcı hatta zaman zaman zorlayıcı davranışlarda bulunabiliyor. Son yıllarda sıklıkla gördüğümüz bu durum “İyilik hâli zorbalığı” ya da “iyilik zorbalığı” ( wellness bullying ) olarak adlandırılıyor. İyilik hâli zorbalığı ısrarcı tavsiyelerin bir yaşam tarzı dayatmasına dönüşmesi olarak açıklanıyor. İyilik hâli zorbalığına maruz kalan kişi sağlık ve iyi hissetme konularında başkaları tarafından sürekli eleştiriliyor, tekrar eden tavsiyelerle karşılaşıyor ve baskı altında tutuluyor. Bu tavsiye ve baskıların kişiye kendisini sürekli olarak yetersiz ve yanlış hissettirdiğini de hatırlatalım. Fiziksel görünüşüne düzenli olarak bazı “küçük dokunuşlar” yaptıran bir kişinin, kırışıklıkları ile barışık birine sürekli yaptırdığı uygulamaların ne kadar etkili olduğundan bahsettiğini, bu kişinin kırışıklıklarını göstererek bu uygulamaları onun da yaptırmasında ısrarcı olduğunu düşünelim. Ya da, karşınızdaki kişinin siz hiç tavsiye istememiş olmanıza rağmen, kilonuzdan ve sağlıklı yaşamdan bahsedip zayıflama tavsiyelerini verdiğini. Ya da yaşamınızdaki zorlukları dikkate almayarak stresle başa çıkma ve “ruhsal büyüme” tavsiyesi verenleri. Tüm bu davranışlar gizli bir eleştiri, yargı ve kınama içeriyor, öyle değil mi? İşte bunlar iyilik hâli zorbalığından başka bir şey değil. İyilik hâli zorbalığının farklı şekilleri var. En çok rastlananlardan biri “kusur yaratmak”. İyilik hâli zorbası, belirli bir vücut ideali ve/veya zihinsel oluş hâlini dayatarak, karşısındakine kendisini kusurlu hissettirir. Örneğin, kilosuyla mutlu birisinde kilolu olduğu düşüncesi yaratarak yeme bozuklukları veya zayıflık takıntısı oluşmasına sebep olabilir. Büyük bir zorluk, travma ya da yasla başa çıkmaya çalışan kişiye, acısını inkâr edercesine “güçlü ve neşeli olma”, “devam etme”, “sahip olduklarına odaklanma” tavsiyeleri vermek de kişinin, acısının ve kederinin bir kusur ve eksiklik olduğunu düşünmesine neden olabilir. Tüm bunlar kişiyi çaresiz bir ruh hâline sevk edebilir. Bu çaresizlik hâli ve “kusurluluk” düşüncesi kişinin, zorbanın sağlıklı yaşam algısının vazgeçilmez parçası olan beslenme, egzersiz ve farkındalık uygulamalarını dayatmasıyla daha da yönetilemez bir mutsuzluğun ağına düşmesiyle neticelenebilir. İyilik hâli zorbalığı türleri Sosyal yaşamda iyilik hâli zorbalığı: Sosyal yaşamda iyilik hâli zorbalığına sadece bire bir yakın çevremizden uğradığımızı düşünüyor olabiliriz ama hayatın akışında istemsizce maruz kaldığımız reklamlar ve diğer uyaranlar nedeniyle toplumsal çapta bir zorbalıktan da bahsedebilir. Sağlıklı ve güzel olma, sağlıklı yaşama, genç kalma ve ruhen iyi olmaya ilişkin yaratılan idealleri bilmeyen ve bu ideallere ilgili beklentileri karşılamak zorunda hissetmeyen var mı? Başkalarının gözünde iyi bir izlenim bırakmak ya da sosyal çevreden dışlanmamak için, gönüllü değil zorunlu olarak, wellness uygulamalarını hayatına sokan ve bunları hayatın olağan bir parçasıymış gibi sergilemek zorunda kalan pek çok kişi var. Çalışma yaşamında iyilik hâli zorbalığı: Çalışma ortamında iyilik hâli zorbalığı, hem zihinsel hem de fiziksel anlamda sağlıklı olmaya yönelik yüksek beklentilerle ilişkili. Birçok kurum çalışanlarını sağlıklı beslenme, egzersiz yapma ve stres yönetimi gibi konularda teşvik ediyor. Bununla birlikte, yukarıda da bahsettiğimiz gibi bu teşvikler beklenti oluşturuyor ve çalışan üzerinde baskı yaratabiliyor. Kurumun çalışanlarını sağlık programına katılmaya zorlaması ya da sağlıklı yaşam tarzını benimsemeyen çalışanın iş yerinde dışlanması gibi örnekler var. Bazı çalışma ortamları iyilik hâli zorbalığının güçlenmesine neden olacak koşulları sağlıyor. Mesela zorlayıcı ve baskıcı kültüre sahip bir iş yerinde çalışanlara değerler, normlar, hikâyeler gibi kültürel faktörler vasıtasıyla “sağlıklı ol, ya da dışlanırsın" mesajı verilebilir ve sağlıklı yaşam pratikleri dayatılabilir. Çalışan, işyerinin düzenlediği çeşitli programlara ya da wellness uygulamalarına katılmak konusunda baskı hissedebilir. Bu tarz zorlamalar çalışanın işe ilişkin tatminini, işyerine olan bağlılığını ve çalışma performansını olumsuz etkilerken, iş yerinde yaşadığı stresi, işten kaytarma isteğini ve işyerine ilişkin olumsuz algısını arttırmaktadır. Aynı zamanda genel olarak varsayımlar ile hazırlanan bu zorlama programlar ve uygulamalar, çalışanların bireysel yetilerini ve ihtiyaçlarını göz ardı etmeleri nedeniyle, bireylerin iş yerinden uzaklaşmalarına ya da dışlanmalarına da yol açabilir. Bu dayatmacı uygulamaların planlanması ve uygulanması sırasında, kişisel tercihler, kişisel vücut kısıtları, kronik hastalıklar ve kültürel farklılıklar gibi faktörlerin göz ardı edilmesi, uygulamaya ayak uyduramayan bireylerin zorbalığa uğramasına, diğer çalışanların gözünde marjinalleşmesine ve buna bağlı olarak aidiyet hissinin zarar görmesine ve bireysel memnuniyetsizlik hissinin artmasına sebep olabilir. Çalışanlar, sadece iş yerinin kültürü nedeniyle değil, aynı zamanda çalışma arkadaşları tarafından “damgalanma ve dışlanma” korkusuyla da bu zorbalığa boyun eğmek zorunda kalabilirler. Özellikle iş yerindeki sosyal çevrede popüler olan kişi veya kişilerin benimsemiş olduğu sağlıklı yaşam standartlarını dayatmaları ve sosyal aktiviteleri de çoğunlukla bu çerçevede gerçekleştirmeleri nedeniyle bu standartlara uymayanların damgalanarak iş yerindeki sosyal ağlardan dışlanmaları söz konusu olabilir. Bu dışlanma hissi, iş yerinde ayrımcılığın artmasına neden olurken ve dışlanan çalışanın psikolojisi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. İyilik hâli zorbalığının işbirlikçisi s osyal medya: Nasıl yaşamamız, nasıl beslenmemiz, nasıl hissetmemiz gerektiğine dair tavsiye ve dayatmaları sadece yakınlarımız ya da iş çevremizden değil, sosyal medya sayesinde tanımadığımız yüzlerce başka insandan da duyuyor, görüyoruz. Sosyal medya fenomenleri, bazı “sözde” uzmanlar ve çeşitli markalara ait reklamlar, sabah kaçta kalkmamız gerektiğinden, öğlen saat kaçta ve ne yememiz gerektiğini, hangi takviyeleri alıp hangi kremleri kullanmamız, nasıl ve hangi süreyle nefes almamız, hangi sporu yapıp, nasıl uyumamız gerektiğine kadar öğüt veriyorlar. Bu öğütler ve sosyal medyada sunulan kusursuz iyilik hâli örnekleri, mükemmel bir bedenin ve sürekli harika hissettiğin bir hayatın yoksa bir şeyleri yanlış yaptığın algısını yaratıyor. Dijital okuryazarlık bilincinin eksikliği bu algının daha güçlü olmasına hizmet ediyor. Tüm söylediklerimizi toparlarsak, elbette sağlıklı ve iyi olmak hepimizin isteği. Bu konuda bize yol gösteren gerçek uzmanlara da minnettarız. Sorun, işin ehli olmayan kişilerce “pazarlanan” gerçekçi olmayan iyilik hâli örnekleri ve kişinin sürekli maruz kaldığı sağlıklı ve iyi olma dayatması. Bunlar kişide ciddi anlamda kalıcı kötü etki bırakabiliyor. Kişi, çevresinden yaşam biçimine dair sürekli tavsiye ve eleştiri aldığında özsaygısı ve özgüveni zarar görüyor, stres ve kaygı yaşıyor. İyilik hâli zorbalığı, kişinin beden imajıyla ilgili olumsuz duygular geliştirmesine ve yeme bozuklukları gibi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Kişi “gerektiği gibi” yaşayamadığında tatminsiz, mutsuz ve kaybolmuş hissedebiliyor. Burada “gerektiği gibi”nin başkalarınca tanımlandığını ve dayatıldığını hatırlatalım. Başkalarının dayattığı sınırlamalar altında kendini ifade etmekte zorluk çeken birey, kendine ve özüne ait biricik potansiyelini keşfedip ortaya çıkarmakta güçlükler yaşayabiliyor. Çare ne? Peki bu “iyilik zorbalığı” denen şeyle başa çıkmak, en azından etkilerini azaltabilmek için yapabileceğimiz bir şey yok mu? Tabii ki var! İşe, size iyilik hâline dair kendinden menkul standartları, uygulamaları ve ürünleri dayatan tüm insanlar ve mecralarla aranıza mesafe koyarak başlayın. Eğer siz, kendiniz “iyi olma” isteği içindeyseniz, işin hakiki uzmanlarından destek alarak, kendi “iyilik hâlinizin” tanımını yapın, hedeflerinizi koyun. Size kendinizi neyin iyi hissettirdiğini bilmek, kendi olanaklarınız ve kısıtlarınız içinde ulaşılabilir olan sağlık ve iyilik hâli hedeflerini belirlemek oldukça önemli. Böylece iyilik hâli zorbalarının, sizin yerinize, sizin için hedefler koymalarını bir çırpıda engelleyebilirsiniz. Diyelim ki hâlinizden memnunsunuz ve iyilik hâliyle ilgili bir şey yapma ihtiyacı hissetmiyorsunuz. Bu sizin yaşamınız. Bunu hatırlayın ve en önemli önlemi alın: sınır çizmek. Hem kendi bedensel ve zihinsel sınırlarınızı bilmek hem de çevrenizdekilere “sınırlarını” hatırlatmak için bunu yapın. Kişisel sınırlarınızın aşılmasını istemiyorsanız ilk adım o sınırları net çizgilerle çizmek olmalı. Yapabileceğimiz diğer bir şey de sosyal medya ve sanal dünyaya dair sağlıklı bir algıya sahip olmak: orada gördüklerimiz gerçek değil. Gördüğünüz iyilik hâli örneklerine ve standartlarına bu gözle bakın. Bilinçli tüketici olun! Sadece satın aldığınız ürün ve hizmetler konusunda değil, okuduğunuz, takip ettiğiniz ve söylediklerine inandığınız bilgi kaynakları konusunda da araştırma yapın, titizlenin. Destek arayın. İyilik hâli zorbalığıyla başa çıkmak için destek almak önemli. Aileniz, yakın arkadaşlarınız veya bir uzman size yardımcı olabilir. Konuyla ilgili destek gruplarına katılmak da faydalı olabilir. En önemlisi kendinizi, bedeninizi, zihninizi olduğu gibi kabul edin. Hepimiz farklıyız. Sağlıklı ve iyi olma konusunda kimsenin beklentisini karşılamak zorunda değiliz, sizin için geçerli tek beklenti, sizinki. Hayatımıza ilişkin sorumluluğumuz tamamen kendimize.

Jurnal

Teknoloji devi Google Çarşamba günü, çok çeşitli vücut tipleri üzerinde kıyafet göstermek için yeni bir sohbet robotu ve görüntü oluşturma aracının temelini oluşturan 'sanal giysi deneme özelliği'ni duyurdu. Şirkete göre, bu özellik sayesinde alışveriş yapanlar bir ürünün çeşitli pozlardaki modeller üzerinde nasıl örtüleceğini, katlanacağını, tutunacağını, esneyeceğini veya kırışıklıklar ve gölgeler oluşturacağını görebiliyor.

Giyim sektöründe yeni sayfa açacak

Google ayrıca, yapay zeka tarafından desteklenen görsel bir eşleştirme algoritması kullanarak kullanıcıların web'deki satıcılardan farklı renk, desen veya stillerdeki benzer giyim parçalarını bulmalarına yardımcı olan bir özellik de başlatıyor.


Bu çabalar, Google'ın arama motorunu ChatGPT'nin viral başarısının yarattığı tehditten korumak için yaptığı daha büyük hamlenin bir parçası. Geçtiğimiz ay düzenlenen Google I/O geliştirici konferansında şirket, mevcut sohbet robotu Bard'a erişimi genişletmek ve Google Arama'ya yeni yapay zeka özellikleri getirmek de dahil olmak üzere uzun yeni ürünlerini duyurmak için 90 dakikadan fazla zaman harcadı.

Google, sanal deneme seçeneğini, XS bedeninden XL bedenine kadar, farklı cilt tonlarına, vücut şekillerine uygun olarak optimize ediyor, öne ve yana doğru duran 80'den fazla modelin görüntüleri kullanılarak ortaya bu özellik çıkıyor. Yapay zeka destekli araç daha sonra kişinin tüm açılardan gerçekçi görüntülerini oluşturmak için bu pozisyonlardaki belirli gömleklerin şeklini eşleştirmeyi de öğrendi.

Şimdilik kadınlara özel

Bu özellik ilk etapta Anthropology, Loft, H&M ve Everlane gibi markaların kadın üst giysileriyle çalışacak. Google, gelecekte erkek gömleklerini de kapsayacak şekilde genişletileceğini söyledi. Google ayrıca aracın zaman içinde daha hassas hale geleceğini kaydetti.

Google, üretken yapay zekayı alışveriş deneyimiyle harmanlayan tek e-ticaret şirketi değil. Shopify ve Instacart gibi bazı şirketler, müşterilerin alışveriş kararlarını bilgilendirmeye yardımcı olmak için bu teknolojiyi kullanıyor. Amazon, müşterilerin bir satın alma işlemi yapmadan önce yorumları incelemek için harcadıkları zamanı azaltma potansiyeli ile sitedeki ürünler hakkında müşteri geri bildirimlerini özetlemek için yapay zeka kullanmayı deniyor. eBay de kısa süre önce satıcıların ürün listeleme açıklamaları oluşturmasına yardımcı olacak bir yapay zeka aracını kullanıma sundu.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası