Cinsiyet Tayini Yapan Doktorlar

Cinsiyet Seçimi Nedir?

Cinsiyet belirleme veya cinsiyet tayini olarak da bilinen cinsiyet seçimi işlemi, ebeveynlerin bebeklerinin cinsiyetini seçmelerine izin veren tıbbi bir tekniktir. Bu teknikte, kadının rahmine sadece istenen cinsiyete sahip embriyolar transfer edilir. Bu sayede aile kendi belirlemiş olduğu cinsiyette sağlıklı bebeğine kavuşmuş olur.

Cinsiyet seçiminin tercih edilmesinin birçok sebebi vardır ancak cinsiyet seçimi, ailedeki cinsiyete bağlı hastalıklar için de yaygın olarak kullanılmaktadır.

Tedaviye başvurmak için çiftin çocuk sahibi olması zorunlu değildir. Bazı ailelerde ilk gebeliklerde bile cinsiyet tercih konusu olabilmektedir. Ailede infertilite (kısırlık) öyküsü olmasa bile cinsiyet seçimi işleminde tüp bebek tedavisi uygulanmak zorundadır. Tüp bebek işlemi sayesinde normalde 1 tane olan yumurta sayısı artırılarak daha fazla sayıda yumurta oluşturulur. Bu yumurtalarla oluşan embriyolar arasından seçime gidilir.

Cinsiyet Seçimi / Cinsiyet Belirleme tedavisinde, çiftten elde edilen tüm embriyolara kromozomal genetik araştırma yapıldığından, bebeğin cinsiyetinin yanı sıra sağlığı konusunda da bilgi elde edilir. Böylelikle beklenen gebeliğin hem sağlık hem de cinsiyeti % garantidir.

Tedaviye başvuran ailelerin daha önceden çocuk sahibi olmaları gebelik başarısını artıran bir faktör olarak kabul edilmektedir. Özellikle genç annelerde cinsiyet seçimi tedavisi ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Yaşınıza göre hazırlamış olduğumuz grafik ile cinsiyet seçimi tedavisinden beklenen gebelik başarısını (tutma oranını) başarı oranlarımız bölümünden takip edebilirsiniz.

Neden Cinsiyet Seçimi?

Çiftler, ciddi genetik hastalıkları ve cinsiyete özgü kromozomal bozuklukları önlemeye yardımcı olmak için cinsiyet belirlemeyi tercih ederler. Örneğin, anne yoluyla miras alınan bazı cinsiyete bağlı hastalıklar sadece erkek çocukları ya da kız çocukları etkileyecektir. Bu durumda tersi bir cinsiyet seçimiyle hastalık daha doğmadan önlenmiş olur.

Cinsiyet seçiminin tercih edilmesinin bir diğer nedeni ise ebeveynlerin ailelerini kendi hayallerine göre dengelemek istemeleridir. Bazı çiftler belirli bir cinsiyetten çocuğa sahip olmak için psikolojik olarak ihtiyaç duyabilir. Özellikle Türkiye ve Arap ülkelerinde toplum baskısı nedeniyle bu yöntemle erkek çocuk sahibi olma isteği çok fazladır.

Örneğin; çift erkek çocuk yetiştirmeye daha iyi hazırlanmış olabilir.

Cinsiyet Seçimi Tedavisinde Hastanın Ön Tedavisi ve Takibi

Tüp Bebek tedavisi için gerekli testler ve muayeneden sonra bayanın yaşına ve yumurta rezervine göre bir hazırlık protokolü belirlenerek anne adayı kendi doktoru tarafından veya bizim önereceğimiz bir doktor tarafından kendi ülkesinde takip edilerek ön tedaviye başlatılır. Ön tedaviye bayanın adet kanamasının 2. veya 3. gününde başlanır ve tedavi yaklaşık günlük bir süreç alır. Bu işlemde amaç bayanın normal adet döngüsünde birkaç tane olgunlaşan yumurta hücrelerini ilaç yardımıyla uyararak &#; çoğaltarak çiftin tüp bebek işlemindeki başarısının artmasını sağlamaktır.

Kadından İstenilen Testler:

1. FSH, LH, E2, PRL (Adet kanamasının 2. veya 3. günü yapılacak)
2. AMH
3. TSH, T3, T4 testleri
4. Tam Kan Sayımı
5. Açlık Kan Şekeri
6. Üre, SGOT, SGPT
7. PTZ, INR, APTT
8. Folik Asit, Vit B12 ve Vit D
9. HbsAg, Anti-HBc total, Anti-HCV, HIV, VDRL
Pelvik Ultrason Raporu (USG veya HSG)

Kadından İstenilen Bilgiler:
1. En son adet tarihi (ilk günü)
funduszeue.info döneminizin kararı

Erkekten İstenilen Testler:
1. Spermiyogram Analiz (3 günlük cinsel pehrizden sonra yapılmalıdır.)
2. HbsAg, Anti-HBc total, Anti-HCV, HIV, VDRL testleri
3. FSH, LH, Testesteron hormon analizleri

Cinsiyet Seçimi İşleminin Kıbrıs’taki Tedavi Süreci

Cinsiyet seçimi tedavisinde bayanın ön tedavisinin tamamlanması ile çiftin 1 haftalık Kıbrıs seyahati planlanarak tedaviye başlanır.

1. gün çiftin işlemden 1 gün önceden gelişi planlandığı için herhangi bir işlem yapılmaz. Havalimanı &#; Otel transferi sağlanarak istirahat etmesi sağlanır. 2. gün yapılacak yumurta toplama işlemi için gece dan sonra aç kalması istenir. (Oruç tutar gibi hiç bir şey yenmemeli  ve içilmemelidir.)

2.gün yumurta toplama işlemi (OPU) saatine göre hastanemizin aracı otelden hastalarımızı alarak kliniğe ulaşımlarında yardımcı olur. Hastanemizde kadın anestezi altında yumurta toplama işlemine (OPU) girer. Eşinden sperm numunesi alınır. Bu işlemden sonra mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemiyle yumurta ve sperm bir araya getirilir ve embriyo gelişim sürecine bırakılır.

3.gün, 4. gün, 5. gün, 6. gün hastalarımız otelde istirahat ederek embriyolarının gelişim sürecini bekler. Bu süre zarfında 3. embriyo gelişim gününde iyi kalitede gelişim gösteren tüm embriyolara PGT metodu ile biyopsi uygulanır. Her embriyo için hem kromozomal hastalıklar hemde cinsiyet tespit edilir.

7.gün işlem saatine göre hastanemizin aracı ile ulaşım sağlanarak embriyo transferi için hastanemize gelinir. Hastalarımıza embriyolarının gelişimi, sağlığı ve cinsiyetiyle ilgili bilgi verildikten sonra hastanın idrara sıkışması beklenerek transfer işlemine alınır. İyi kalitede istenilen cinsiyette ve kalitede embriyo seçilerek kadına transferi ultrason eşliğinde gerçekleştirilir. Transfer işleminden sonra hasta 2 saat hastanemizde kendi odasında dinlendirildikten sonra yine ulaşımı sağlanarak otele ulaştırılır.

8.gün hastamızın uçak saatine göre aracımız ulaşımını sağlayarak çifti yolcu eder. Tüm tedavi süresince uçak biletleri, ulaşım ve konaklama hastanemiz tarafından sağlanarak hastalarımızın sadece tedavilerine konsantre olmaları sağlanır.

Cinsiyet Seçimi Tedavisinden Sonraki Süreç

İşlemin tüp bebek tedavisiyle yapılmasından dolayı embriyo transferi sonrası 12 gün beklenerek kanda Bhcg hormon analizi yapılır. Gebelik testi pozitif ise gebelik değerine göre ilk kontrol için muayene tarihi verilir. Gebelik testi negatif ise kullanılan ilaçlar bırakılır ve adet kanamasının gelmesi beklenir.

Gebeliği beklediğimiz bu 12 günlük bekleyiş sürecinde bayan ağır iş yapmamalı ve cinsel ilişkide bulunmamalıdır.

Cinsiyet Seçiminde Neden Kıbrıs’ı Tercih Etmeliyim?

Cinsiyet seçimi Kıbrıs’ta merkeze göre değişmekle birlikte ortalama 7 günde tamamlanıyor. Kıbrıs’ta cinsiyet belirleme yaptırmak isteyen çiftlere önerimiz; yaz aylarını tercih etmeleri. Böylece dünyanın en güzel tatil bölgelerinden birinde anlaşmalı otellerde tatil yapabilirler.

Kıbrıs’ı tüp bebek tedavileri konusunda özel kılan nedenlerden birisi de tatil olanağı. Tatil yapan insanlar psikolojik olarak rahatlarlar ve tüp bebek tedavilerinin tümünde çiftlerin psikolojik durumları tedaviye direkt etki eder.

Kıbrıs tüp bebek merkezimizde bu zor ve heyecan verici süreçte hastalarımıza yardımcı oluyoruz, iletişim sayfamızdan bize ulaşarak hemen randevu alabilirsiniz.

Kıbrıs Cinsiyet Belirleme Fiyatları

Kıbrıs tüp bebek tedavisi konusunda Avrupa ve hatta dünya ülkeleri arasında en çok tercih edilen bölgelerden birisi. Bunun temel nedeni; fiyatların düşüklüğüne eşlik eden yüksek başarı oranları. Kıbrıs’ta cinsiyet belirleme fiyatları da diğer Avrupa ve dünya ülkelerine göre çok daha düşük ve güvenlidir.

Kısaca PGT olarak adlandırılan ve genetik ayıklama yöntemi ile bebek dünyaya gelmeden önce cinsiyet tercihinde bulunmak mümkün mü? İşte tüm merak edilenler&#;

Embriyonal dönemde, bebek henüz anne karnına girmeden, cinsiyetini belirlemek günümüzde mümkün durumda. Preimplantasyon Genetik Tanı (yani kısaca PGT) için tüp bebek uygulamasına ve bir embriyo meydana getirilmesine gerek duyulmaktadır. Günümüzde yaygın olarak gerçekleştirilen tüp bebek uygulamalarında cinsiyet seçimi tercihi büyük bir kolaylıkla yapılabiliyor.

Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT) Nedir?

Son yıllarda tüp bebekte cinsiyet belirleme ile birlikte gündeme gelmiş olsa da aslında Preimplantasyon Genetik Tanı yani PGT genetik bozukluğu bulunan embriyoların tespit edilmesi amacıyla uygulanan bir tanı yöntemidir. Bu genetik analiz, embriyolarda cinsiyetin de belirlenmesinde kullanılmaya başlandı. Peki, PGT neden yapılıyor?

Bilindiği gibi tüp bebek yönteminde amaç en sağlıklı embriyoların anne adayına transfer edilmesidir. Genetik bozukluğu olan embriyolar anne karnına transfer edildiğinde tutunamayabiliyor. Tutunsa dahi çok ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor. Dolayısıyla bebeğin doğumu ile birlikte anne ve babayı oldukça zor bir yaşam bekliyor olabilir. Tüm bu sıkıntıyı ortadan kaldırmak amacıyla transfer öncesinde embriyoların genetik analizi PGT yöntemi ile yapılıyor. Sağlıklı olan embriyolar seçiliyor.

% 99 Oranında Başarılı Sonuç

Peki ama cinsiyet belirlemek için uygulanan PGT yöntemleri ile başarılı sonuçlar elde edilebiliyor mu?
PGT yöntemleri içerisinde cinsiyet belirleme; yapılan en belirgin tercihler arasındadır. % gibi çok büyük bir oranda başarı sağlanabiliyor. Literatürde XX şeklindeki kromozom kız, XY şeklindeki kromozom ise erkek olarak ifade edilir. Rahme XX kromozomu yerleştirilmesi ve kadının da gebe kalması durumunda kesin olarak kız çocuğu olur. XY kromozomu yerleştirilmesi durumunda ise kadın erkek çocuk dünyaya getirir. Tüm bunların yanı sıra kadının gebe kalma şansı tüp bebek uygulamalarındaki gebelik şansı ile eşit durumdadır. Anne adayının yaşı ve yumurta rezerviyle ilişkili olarak değişebilmektedir. Rahim içerisine yerleştirilen embriyonun tutmama şansı vardır. Ancak tutması halinde bebeğin cinsiyeti kesinlikle tercih edildiği gibi; kız veya erkek olacaktır.

Günümüzde Neden Bu Kadar Tartışılıyor?

Öncelikle yalnızca dünyaya gelecek olan çocuğun cinsiyetini belirlemek amacı ile tüp bebek ve PGT uygulaması yapılmasının ne denli doğru ve etik olduğu üzerinde yoğun bir sekilde tartışılıyor. Tüp bebek uygulamalarının son derece güvenli olmasından dolayı, tüp bebek yapılması kabul edilebilir bir uygulama olabilmektedir ve önemli komplikasyon ve hayati tehlike riski oldukça düşüktür. Ailedeki cinsiyet oranının dengelenmesini sağlamak amacıyla erkek çocuğu olanlar kız, kız çocuğu olanlar ise erkek çocuk isteyebiliyor. Bundan dolayı PGT uygulanması; kimi çevrelerce etik karşılanmakla birlikte, karşı cinse ait embriyoların atılacağı fikri yanlış olarak değerlendiriliyor.

Bu Yöntem, Aile Planlamasına Yönelik Uygulanabilir mi?

Ailelerin dünyaya getirecekleri ilk bebek için cinsiyet tercihi, tüm dünyada genel itibariyle kabul gören bir durum değildir.. Daha önce tüp bebek uygulaması ile ya da normal yoldan hamile kalmış, ancak istenilen ikinci bebek için tüp bebeğe gerek duyulan çiftlerde ise; karşı cinsin seçilmesi etik yönden kabul görebiliyor. Böyle bir durumda genel olarak kız çocuğu olanların erkek, erkek çocuğu olanların ise kız seçecekleri göz önünde bulundurulursa; dengesiz bir dağılım söz konusu olmayacaktır. İnfertilit tanısı konmuş olan bu çiftlerde, arta kalan embriyoların daha sonra kullanılmak üzere dondurulup saklanabilme durumu da söz konusudur. Bir cinsiyete ait çok sayıda çocuğu bulunan çiftlerde ise tüp bebek ve PGT yöntemiyle cinsiyet seçimi yapılması, farklı etik tartışmalara yol açacak önemli bir husustur. Böyle bir durumda, karşı cinse ait olan embriyoların yok edilmesi sorunu söz konusu olmaktadır.

Cinsiyet Tercihinin Belli Şartları Bulunuyor mu?

Dünyada uygulanan genel esasa göre; cinsiyet tercihi yaptıracak ailelerin daha önce minimum iki çocuğu olması şartı aranmaktadır. Bu şartı sağlayan ailelerin her iki çocuğu da aynı cinsiyette ise, üçüncü çocuğun farklı cinsten seçimi mümkün olabiliyor.

Cinsiyet Seçimi Etiğe Uygun mu, Aykırı mı? Dünyanın Nüfus Dengesinin Bozulmasına Neden Olabilir mi?

Cinsiyet seçimi konusunda en çok konuşulan durumlardan bir tanesi de bu durumun genel popülasyon içerisindeki erkek-kız oranını nasıl etkileyeceği üzerinedir. Gerçeklestirilen bu uygulamaların yaygın bir sahada kullanılması ile, bazı kültürlerde özel istek gören cinsiyet olan erkeklerin artacağı kuşkusu olsa dahi; ileri vadede bu durumun dengeleneceği ve tercih edilen cinsiyetin kız olacağı tahmin edilmektedir. Yapılan tüp bebek uygulamalarının genel popülasyondaki oranına göz atılacak olursa; bugün için bu önemli bir problem olarak değerlendirilmemektedir. Cinsiyet tercihinden yana olanlar, bunun genel anlamda artan dünya nüfusuna bir denge sunacağını ve ailelerin çoğunlukla karşı cinsten iki çocuğa sahip olduktan sonra, artık çocuk yapmayacaklarını ifade etmektedir. Cinsiyet tercihini savunan kesimlerin savunduğu bir diğer tez ise; istenmeyen cinsiyete sahip çocukların daha az sevgi ve ilgi görebileceği ve hatta karşı cinse ait çocukların cinsiyet belirlendikten sonra düşükle neticelenebileceğidir. Kısacası; günümüzde uygulamaya getirilen cinsiyet seçiminin etik olup olmadığı sorusunun basit bir cevabı bulunmadığı ve her iki tezi savunanların da haklı gerekçeleri bulunduğu noktalar olduğu aşikârdır.

Cinsiyet Belirleme Uygulaması Yasal mı? Türkiye&#;de Yasak Kıbrısta Serbest mi?

Bazı kalıtımsal hastalıklar sadece kız veya sadece erkek çocuklarında kendini gösterebiliyor. Böyle bir durumda hekim raporu ile gerek duyulduğu ispat edilirse, ülkemizde de laboratuvar ortamlarında rahatlıkla cinsiyet seçimi yapılabilmekyedir. Ancak Kıbrıs&#;ta bu husustaki yasaklar Türkiye&#;ye oranla daha az sınır getiriyor ve bu nedenle de uygulamanın daha rahat bir şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olabiliyor. Dünya üzerindeki bazı ülkelerde bu uygulama zaten bir doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmakta. Örneğin Hindistan&#; İsrail&#;de de bu uygulama tamamen serbest bir şekilde gerçekleştiriliyor. Devlet denetiminde bulunan merkezlerde bir çocuğu olan aileler, karşı cinse sahip çocuk isterlerse bunu PGT yöntemiyle tercih edebiliyorlar

Tüp Bebekte Cinsiyet Seçimi Aşamaları

Tüp bebek uygulamasında artık cinsiyet seçiminin yapılabiliyor olması, çiftlerin tüp bebekte cinsiyet seçimi aşamaları hakkında bilgi sahibi olmak istemesini de beraberinde getirdi. Aslında standart bir tüp bebek uygulamasındaki aşamalar, cinsiyet seçimi aşamalarından farklı değil. Sadece PGT yönteminin devreye girmesiyle birlikte embriyo cinsiyetinin de belirlenmesi bu aşamalara ilave ediliyor. Tüp bebek cinsiyet seçimi aşamaları şu şekildedir:

• Anne ve baba adayından bazı testleri yaptırmaları istenir.
• Anne adayının ilk adet döneminin 2 veya 3. gününde ilaç kullanımına başlanır. Bu sürede anne adayının yumurta takibi de gerçekleştirilir.
• Yumurtalar istenen büyüklüğe eriştiğinde yumurta çatlatma iğnesi yapılır. İğne enjeksiyonundan 36 saat sonra yumurta toplama safhasına geçilir.
• Anestezi altında anne adayından yumurtalar alınır. Baba adayından alınan sperm ile yumurtalar laboratuvar ortamında birleştirilir.
• Bu birleşme ile elde edilen embriyolar 3 gün takip edilir. Ardından devreye PGT yöntemi girer. Bu yöntemle embriyoların kromozomal yapısı incelenerek cinsiyet belirlenir.
• Seçilen embriyolar 5. günde anne adayına transfer edilir. Anne adayı 2 saat dinlenme odasında istirahat eder ve ardından günlük hayatına dönebilir.
• Embriyo transferinden 12 gün sonra anne adayından kan numunesi alınarak BHCG hormonuna bakılır ve gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenir.

Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT) Aşamaları

• Tüp bebek tedavisine standart bir şekilde başlanır.
• Anne ve baba adayından alınan yumurta ve sperm ile döllenme işlemi yapılır.
• Embriyo 3 gün boyunca gelişmeye bırakılır.
• Döllenmeden sonraki 3. günde 8 hücreye bölünmüş şekilde olan embriyodan tek bir hücre alınarak biyopsi işlemi gerçekleştirilir.
• Biyopsi genetik laboratuvar ortamında DNA moleküler analiz işlemine alınır. Bu analiz esnasında anormal gen olup olmadığı incelenir. Söz konusu inceleme sırasında embriyonun cinsiyeti de anlaşılabilir.

Tüp Bebekte Cinsiyet Belirleme ve PGT Hangi Durumlarda Uygulanıyor?

• Bebeğin cinsiyetine dair olası genetik bozukluklar durumunda
• Kromozommal bozukluğu olan ve bu bozukluğun genetik olarak bebeğe aktarılabilmesi olasılığında
• Tekrarlayan düşük durumunda
• Engelli bebek riskinin önlenmesi amacıyla
• Anomaliye sahip bebeği olan çiftlerin sağlıklı bebek istemeleri durumunda
• 40 yaşından sonra bebek sahibi olmak isteyen kadınlarda
• Herhangi bir genetik hastalık taşıyan çiftlerde
• 35 yaş üzeri ve amniyosentez korkusu olan kadınlarda

Kimler Cinsiyet Belirleme Yaptırabilir?

Tüp bebekte cinsiyet belirleme işlemi birkaç amaç doğrultusunda tercih edilmektedir. Çiftler, genetik tanı sistemini doğacak çocuklarının sağlıklı olacağından emin olmak için kullanabilir. Ya da aile planlaması yapmak isteyenler cinsiyetten emin olabilmek adına Preimplantasyon Genetik Tanı işlemi başvurusunda bulunabilir.

Ancak unutmamak gerekir ki bu işlemler yalnızca sağlık durumu söz konusu olduğunda kullanılabilmektedir. Eğer aile geçmişinde genetik bir hastalık varsa, bunun çocukta da olmaması adına tüp bebekte cinsiyet belirleme yöntemiyle gen taraması yaptırılabilir.

Bu Süreçte İncelenen Hastalıklar

Sadece zorunlu durumlarda genetik taramaya başvurulabilir. Cinsiyet belirleme down sendromu, turner sendromu, trizomi, monozomi krozomal hastalıkları genetik tanı işlemleri ile ortaya çıkarılabilmektedir.

Tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olan kişi sayısı arttıkça bu işlemin farklı uzantıları da gündeme geliyor. Bunlardan biri de cinsiyet belirleme. Tüp bebekte cinsiyet seçimi Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT) olarak bilinen genetik tarama yoluyla gerçekleştiriliyor, spermler ayrıştırılıyor.

Dünyanın pek çok ülkesinde bu işlemin etik bulunmadığını kaydeden uzmanlar, cinsiyet tespitine izin verilmesi halinde toplumdaki dengenin sağlanamayacağı ve ilerde farklı sorunlarla karşılaşacağı görüşünde.

Ebeveynlere cinsiyet tayini hakkının verilmesiyle erkek çocukların tercih edileceği, kız çocuk sayısının azalacağı ve nüfustaki dengenin bozularak toplumsal sorunların artacağı görüşünü savunanlar da bulunuyor.

Konu hakkında  görüş almak istediğimiz hekimler, Türkiye’de tüp bebekte cinsiyet belirlemenin yasal olmadığı gerekçesiyle isimlerini vermekten kaçınırken, Diyanet İşleri Başkanlığı, ’te yayımladığı “Cinsiyet tayini” başlıklı kararında Kur’an-ı Kerim’e atıfta bulunmuş, “zorunlu haller dışında” doğum öncesi cinsiyet tayininin dinen caiz olmadığı açıklanmıştı

Dubai’de doğum öncesi cinsiyet belirlemek isteyenlerde artış 

Özellikle Avrupa’da, kendi ülkelerinde yasal olmayan bu işlemi yaptırmak isteyenlerin adresi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti  (KKTC) oluyor. Kıbrıs gibi bir başka adreste Birleşik Arap Emirlikleri

The National’da yer alan habere göre son dönemde Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) bağlı Dubai kentinde tüp bebekte cinsiyet tercihinde bulunmak isteyen ebeveyn adaylarında artış görülüyor.

Ancak Dubai'deki klinikler konuya ilişkin net rakam vermekten kaçınıyor. Bazı doktorlar, karşılaştıkları vakaların son beş yılda iki katına çıktığını belirtiyor.

Tüp bebek tedavisi için gelen ailelerin çoğunun erkek çocuk sahibi olmak istediği belirtilirken, cinsiyet seçimi işleminin 5 ila 11 bin dolara mal olduğu kaydediliyor.

Hintlerin tercihi erkek evlat

Dört çocuk sahibi İngiliz Model Danielle Llyod’un kız evlat istediği, bu amaçla Dubai'de tedavi olacağına ilişkin haberler geçtiğimiz ay Birleşik Krallık basınında yer buldu.

Ancak Llyod’un aksine bu işlemin genellikle erkek çocuk sahibi olmak için kullanıldığı belirtiliyor. BAE’de bir doğum kliniği işleten Dr. Amal Alias, erkek çocuk sahibi olmak isteyen ailelerin genellikle Hindistan’dan geldiğini söylüyor ve ekliyor:

Gördüğümüz çiftlerin yüzde 20’si cinsiyet seçimi talep ediyor.

Embriyoların cinsiyeti, tıbbi testlerle belirlenebiliyor ve ailelerin istedikleri cinsiyet kadının rahmine yerleştiriliyor. Cinsiyet seçimi yapmak isteyen ailelerin ağırlıklı olarak yaşlı çiftlerden oluştuğu, gençlerin nadiren tercih ettiği belirtiliyor. Dubai’deki Conceive doğum kliniğindeki doktorlar, doğum öncesi cinsiyet tespiti işleminin giderek popülerleştiğini belirterek maliyetin 11 bin doların altına düştüğünü söylüyor.

Diyanet: Tüp bebek tedavisinde cinsiyet seçimi caiz değil

Diyanet İşleri Başkanlığı, ’te yayımladığı “Cinsiyet tayini” başlıklı kararında Kur’an-ı Kerim’e atıfta bulunmuş, “zorunlu haller dışında” doğum öncesi cinsiyet tayininin dinen caiz olmadığı açıklanmıştı. Gerekçe olarak ise ekolojik sorunların ortaya çıkma ihtimali ile Kur’an-ı Kerim’de cinsiyet tayininin Allah tarafından belirlenmesi gösterilmişti:

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da cinsiyete müdahale edilmemesi gerektiğini vurguluyor.  Erbaş konuşmalarında cinsiyet seçimini Allah’ın belirlediğini ve cinsiyet tercihinin kişisel bir özgürlük alanı olmadığını vurguluyor.

Diyanet İşleri Başkanı, Konya Kapu Camii’nde hutbe irad edip Cuma namazı kıldırırken de şu ifadeleri kullanmıştı:

Erbaş, doğum öncesi cinsiyet belirlemek kadar sonrasında değiştirmenin de dinen caiz olmadığı görüşünde:

Cinsiyete müdahale eden ve cinsiyetsizliğe davet eden çabalar sadece bireyin değil bütün bir neslin felaketini hazırlar.

Independent Türkçe

tüp bebekte son gelişmeler

tüp bebekte başarı oranı

tüp bebekte kullanılan ilaçlar

tüp bebekte beslenme

bebekte cinsiyet belirtileri

tüp bebekte yeni gelişmeler

tüp bebekte yumurta sayısı

tüp bebekte embriyo gelişimi

bebekte cinsiyet belirleme

tüp bebekte

tüp bebekte embriyo transferi

tüp bebekte kanama olursa

tüp bebekte cinsiyet

tüp bebekte gebelik

tüp bebekte yumurta kalitesi

bebekte cinsiyet

tüp bebekte yeni yöntemler

tüp bebekte embriyo kalitesi

tüp bebekte transfer nasıl yapılır

tüp bebekte başarı

tüp bebekte en son gelişmeler

bebekte cinsiyet tahmini

tüp bebekte en başarılı hastane

tüp bebekte başarı oranı yüksek merkezler

tüp bebekte son yenilikler

tüp bebekte en iyi doktor

tüp bebekte başarı şansı

tüp bebekte başarısızlık nedenleri

tüp bebekte yenilikler

tüp bebekte son teknoloji

tüp bebekte cinsiyet tahmini

tüp bebekte cinsiyet belirlenirmi

tüp bebekte doğum

tüp bebekte cinsiyet seçme

en iyi tüp bebek doktorları

tüp bebek doktorları