MCH Nedir?
MCH, "ortalama hücre hemoglobini" anlamına gelen bir kısaltmadır. Kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobin miktarının ortalamasını ölçen bir parametredir. Hemoglobin, kırmızı kan hücrelerinde bulunan ve oksijeni dokulara taşımaya yarayan bir proteindir. MCH değeri, kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesi hakkında bilgi verir ve anemi teşhisi için kullanılır. MCH değerleri, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişebilir ve bir tam kan sayımı testinde ölçülür.
MCH Normal Değeri Kaç Olmalı?
MCH değerleri, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, pikogram (pg) aralığında olması normal kabul edilir. Bebekler ve çocuklar için ise yaşlarına bağlı olarak normal MCH değerleri farklıdır.
MCH Düşüklüğü Kanser Belirtisi Mi?
MCH düşüklüğü tek başına kanser belirtisi olmayabilir; ancak kanser hastalarında MCH düşüklüğü sıkça görülebilir. Özellikle kemik iliği kanserleri veya kanser tedavisi gören hastaların MCH düzeylerinde düşüş yaşanabilir. Bu nedenle, MCH düşüklüğü, kanser riski değerlendirmesinde kullanılabilen bir faktördür, ancak başlı başına bir kanser belirtisi olarak kabul edilmemelidir.
MCH Düşüklüğü
MCH düşüklüğü, anemi olarak bilinen durumun bir belirtisidir ve kırmızı kan hücrelerindeki ortalama hemoglobin miktarının düşük olduğunu gösterir. Bu durum, kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesinin azaldığına işaret eder. MCH düşüklüğü, demir eksikliği, B12 vitamini eksikliği, folik asit eksikliği, kan kaybı ve kronik hastalıklar gibi faktörlerden kaynaklanabilir.
MCH Düşüklüğü Belirtileri
MCH düşüklüğü belirtileri, anemi belirtileriyle benzerlik gösterir ve şunları içerir:
MCH düşüklüğü, vücuttaki oksijen eksikliğinin etkilerini yansıtan bu belirtilerle kendini gösterir.
MCH Düşüklüğü Neden Olur?
MCH düşüklüğüne yol açabilecek faktörler şunlardır:
MCH Düşüklüğü Ne Demek?
MCH düşüklüğü, vücuttaki ortalama hücre hemoglobinin normal değerlerin altında olduğu anlamına gelir. Bu durum, vücudun dokularına yeterli oksijen taşıyamadığı anemiye işaret eder. MCH düşüklüğü yaşayan kişiler, uygun tedavi ve yönetim stratejileri için bir sağlık uzmanına danışmalıdır. Tedavi, MCH düşüklüğünün nedenine bağlı olarak demir veya vitamin takviyeleri, ilaçlar, kan transfüzyonları veya kemik iliği nakli gibi yöntemler içerebilir.
MCH düşüklüğünün erken teşhisi ve tedavisi, vücuttaki oksijen taşıma kapasitesini artırarak genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olur. Bu nedenle, anemi şüphesi olan kişilerin doktor kontrolü ve gerekli tetkiklerle değerlendirilmesi önemlidir.
Demir eksikliği tüm yaş gruplarında özellikle aylar arasında bebek ve çocuklarda aneminin en yaygın nedeni olarak kabul edilmektedir. Demirin, insan organizmasında yaygın olarak kullanılması nedeni ile eksiklik durumlarında tüm sistemler etkilenmekte ve pekçok sistemik belirtiler ve klinik bulgular ortaya çıkmaktadır. Çocuklardaki demir eksikliğinin klinik bulguları erişkinlerden farklılık göstermektedir ve özellikle anemi dışındaki etkileri ön plana çıkmaktadır. Ayrıca büyümenin hızlandığı dönemlerde daha sık görülmekte, beslenme biçimi, sosyoekonomik durum ve geçirilmiş enfeksiyonlar oluşumuna katkıda bulunmaktadır.
Demir eksikliği anemisinin tanısı iyi alınan bir öykü, fizik inceleme, tam kan sayımı, eritrosit indeks değerleri ve periferik kan yaymasının değerlendirilmesiyle çoğunlukla konulabilir.
Öyküde; hastanın yaşı, beslenme biçimi, gastrointestinal kanama, malabsorbsiyon ve parazitozlara yönelik sorulara yanıt aranmalıdır. Adolesan dönemdeki kız çocuklarında menstrüasyonların sıklık ve süresi öğrenilmelidir. Tablo1'de demir eksikliği anemisinin en sık nedenleri özetlenmiştir.
Demir eksikliği anemisinde eritrositler hipokrom mikrositerdir .
Laboratuvar yöntemleriyle demir eksikliğinin tanısında kullanılan birçok parametre vardır. Ancak bu testlerin sonucu anemi dışındaki pekçok etmene bağlı olarak da değişebilir (Tablo 2 ve 3).
Serum Ferritin Düzeyi: Normal koşullar altında depo demirini yansıtmaktadır. Çocuklarda normal değerleri yaşla değişkenlik göstermekte yenidoğanda yüksek olan değerler bebeklik ve çocukluk çağında azalmaktadır. Düşük ferritin değerleri demir depolarının azalmış olduğunu gösterirken hafif üst solunum yolu enfeksiyonları, gastroenteritler gibi çocuklarda yaygın olarak görülen enfeksiyonlarda ve inflamasyonda normal ya da yüksek düzeyler elde edilebilmektedir.
Tablo 1. Demir eksikliği anemisinin nedenleri
Prenatal Nedenler
Prematürelik
İkiz ve çoğul gebelikler
Fetomaternal transfüzyon
Diğer kanama nedenleri
Postnatal Nedenler
Beslenme yetersizliği
Ek besinlere geç başlama
Aşırı inek sütü kullanımı
Vejeteryan ve semivejeteryan beslenme
Zayıflama rejimleri, yeme bozuklukları
Emilim bozuklukları
Kronik ishaller
Kronik enfeksiyonlar
Sindirim sistemi anomalileri
Malabsorbsiyon
Demir gereksiniminin arttığı durumlar
Akut veya kronik kan kaybı
Paraziter enfeksiyonlar
Hızlı büyüme dönemleri
Tablo 2. Çocuklarda demir eksikliği tanısında laboratuvar testleri ve eşik değerleri
Hematolojik testler Yaş (yıl) Eşik değer
Hb 0, < 7 g/dl
< 9 g/dl
Hct < %32
MCV < 70 fl
< 73 fl
MCH < 22 pg
< 25 pg
MCHC < 32 g/dl
RDW > % 5
Biyokimyasal Testler Yaş (yıl) Eşik değer
Serum demiri < 30 µg/dl
TSDBK > µg/dl
> µg/dl
Transferrin Satürasyonu < %8
< %9
Eritrosit protoporfirini >35 µg/dl tamkan
Serum ferritin µg/L
Tablo 3. Demir ile ilgili biyokimyasal testleri etkileyen durumlar
Test Yükselten Nedenler Düşüren Nedenler
Serum demiri Günün geç saatlerinde Enfeksiyon
örnek alınması İnflamasyon
Diyetteki demir
Demir tedavisi
Transferrin Oral kontraseptif Enfeksiyon ve inflamasyon
Ferritin Enfeksiyon ve inflamasyon Hipotroidi
Hepatosellüler hastalık Vitamin C eksikliği
Eritrosit Kurşun zehirlenmesi
Hemolitik anemi
Protoporfirin Enfeksiyon ve inflamasyon
Plazma Demir Düzeyi: Serum demiri, demir bağlama kapasitesi ve transferrin satürasyonu değerleriyle belirlenebilmektedir.
Serum demirinin tamamına yakın bölümü transferrine bağlı olarak taşınmakta olup gün içinde değişiklikler göstermektedir. Demir eksikliği anemisinde ise düşük düzeylerde bulunmaktadır. Sabahları daha yüksek akşamları daha düşük değerlerde olması nedeniyle kan örneklerinin sabah ya da öğleden önce alınması önerilmektedir.
Total demir bağlama kapasitesi (TDBK) serum demirinden daha az değişiklikler göstermekte demir eksikliğinde artmaktadır.
Transferrin satürasyonu ise serum demirinin TDBK'ne oranını göstermekte demir eksikliğinde ve enfeksiyonlarda azalmış düzeylerde bulunmaktadır.
Serbest Eritrosit Protoporfirin Düzeyleri: Demir eksikliği ve enfeksiyonlardan birkaç gün sonra orta derecede yükselirken kurşun zehirlenmesi olgularında çok yüksek değerlere ulaşabilmektedir.
Ortalama Eritrosit Hacmi (MCV) ve Ortalama Hemoglobin Hacim (MCH): Değerleri Demir eksikliği anemisinde MCV ve MCH değerleri düşüktür. Eritrositler hipokrom mikrositerdir. Bu değerler tam kan sayımını ölçen çoğu elektronik aygıttan hazır olarak elde edilebilmektedir. Ancak heterozigot talasemi ve Hemoglobin H hastalığında zaman zaman da kronik enfeksiyonlarda benzer biçimde sonuçlar elde edilmektedir.
Ortalama Eritrosit Hemoglobin Konsantrasyonları (MCHC): En doğru olarak Hb'nin Htc'ye bölünmesiyle hesaplanmakta ancak demir eksikliğinin ileri evrelerinde düşük değerler görülebilmektedir.
Ortalama Eritrosit Hacmi Genişliği (RDW): Demir eksikliğinin en erken bulgusu olarak RDW'deki artış kabul edilmekte heterozigot a ve b talasemide ise normal düzeyler görülmektedir. Ancak çok ender görülen Hemoglobin H ve S Beta talasemide de yüksek değerler görülebilmektedir.
Serum Transferrin Reseptör Düzeyleri (sTRI): Kronik enfeksiyonların ayırıcı tanısında önem taşımakta demir eksikliğinde, hemolitik anemi, talasemi, ve hemolitik anemilerde artmış bulunabilmektedir. Bazı araştırmacılar sTRI/log fer değerlerinin demir eksikliği anemisinin tanısında yararlı olabileceğini ileri sürmektedirler.
Kemik iliği aspirasyonlarından elde edilen ve Prusya mavisi ile boyanan örneklerde demirin olmadığının gösterilmesi altın standart olarak kabul edilse de çocuklarda ve erişkinlerde kullanılmamaktadır.
Demir Tedavisine Hemoglobin Yanıtı: Sağlıklı bebek ve çocuklarda görülen aneminin en sık nedeni diyet demirinin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Son 1 ay içinde herhangi bir enfeksiyon geçirmemiş çocuklara 1ay 3 mg/kg/gün demir tedavisi verildiğinde hemoglobin değerlerinde 1 g/dl artışın görülmesi bugün için çocuklarda demir eksikliği anemisinin tanısında "altın standart" olarak kabul edilmektedir. Ancak ailenin tedaviye uyumundan emin olunmalı ve ülkemizin beta talasemi kuşağında olması da düşünülerek bir ay sonunda yeterli yanıt alınamazsa tedavi sürdürülmemeli, diğer yardımcı testlere başvurulmalıdır. Çocuklarda demir eksikliği anemisi tanısı koyarken kullanılacak eşik değerler erişkinlerinkinden farklılık göstermektedir (Tablo 1).
Demir eksikliği anemisinin laboratuvar bulguları hastalığın dönemlerine göre değişebilir.
1. Prelatent dönem: Anemi görülmez. Eritrositler normal büyüklük, görünüm ve sayıdadır. Ancak demir depolarında azalma sonucunda serum ferritin değerleri düşük bulunmaktadır.
2. Latent dönem: Eritropoezde demir eksikliği ortaya çıktığı için düşük ferritin düzeylerinin yanında eritrosit protoporfirini ve RDW değerlerinde artış görülmektedir. Ayrıca serbest transferrin düzeyi (sTRI) de artmış, kemik iliğinde demir deposu tükenmiştir.
3. Erken demir eksikliği: Demir eksikliğinin eritropoez üzerine etkisi belirgin olmaya başlamakta, MCV ve hemoglobin değerlerinde hafif düşme görülmektedir.
4. Geç demir eksikliği: Hemoglobin, MCV, ferritin serum demiri ve transferrin satürasyonu azalmış; RDW ve serbest eritrosit protoporfirini artmış bulunmaktadır.
Ayırıcı Tanı
Demir eksikliği anemisi diğer birçok durumla karışabilir. Enfeksiyonlar da en sık 6 24 ay arasındaki çocuklarda görülmektedir. Enfeksiyonların neden olduğu anemi, özellikle bir yaş altında anne sütü ve demirden zengin besinlerle beslenen ve demir eksikliği prevalansının düşük olduğu orta ya da yüksek sosyoekonomik düzeydeki ailelerin çocuklarında görülür.
Ağır enfeksiyonlara aneminin eşlik ettiği uzun süredir bilinmektedir. Son yıllarda hafif ve yaygın enfeksiyonlarda da anemi görülebileceği üzerinde durulmaktadır. Otitis media, üst solunum yolu enfeksiyonları ve gastroenteritlerde hafif anemi prevalansı, 2 hatta 3 katına çıkabilmektedir. Anemi, enfeksiyonun derecesine göre gelişir, burada eritrosit sedimentasyon hızı yol gösterici olabilir. Genellikle üç günden uzun süren ateşin, anemi oluşumuna katkıda bulunduğu düşünülmektedir. Son aşılamadan özellikle kızamık aşısından sonra Hb'de g/dl düşüş görülmektedir.
İnflamatuar hastalıklara bağlı anemide demirin, hemoglobin yapımı için depolardan kullanımı ve intestinal emilimi bozulmakta, demir karaciğer, dalak, kemik iliği gibi depo yerine taşınmakta, intravasküler Hb yapımı azalmaktadır. Bu durumda sıklıkla normokrom normositer bir anemi görülmekle birlikte çocukların 1/3'ünde hipokrom ve normositer bir anemi de oluşabilmektedir. Ateş ve enfeksiyon demir emilimini baskılamaktadır. Özellikle aktive olmuş bağışıklık sisteminden salgılanan TNF ve g interferonun eritropoezi baskıladığı düşünülmektedir.
Yapılan çalışmalarda Hb'i g/dl altında olan çocukların %20'sinde enfeksiyon varken yalnızca %7' sinin üç ay içinde hiç enfeksiyon geçirmediği saptanmıştır. Bu enfeksiyonlara eşlik eden anemide inflamatuar yanıtın, demir metabolizmasında oluşturduğu değişikliğin bir ay kadar sürdürebileceği belirtilmektedir. Akut enfeksiyonda serum demiri, depolara kaymakta ve serum demir düzeyinde hızlı azalma, ferritin de ise artma görülmektedir. Bu nedenle enfeksiyonlar, serum demirinin kullanılabilirliğini engelleyerek anemiye yol açmaktadır.
Tablo 4. Demir eksikliği, talasemi minör ve kronik hastalık anemisinde laboratuvar bulguları
Heterozigot a ya da b Kronik Hastalık
Laborotuvar Bulgusu Demir eksikliği Talasemi Trait Anemisi
MCV Düşük Düşük Düşük ya da Normal
Serum demiri Düşük Normal Düşük
Total serum demir bağlama kap. Artmış Normal Düşük
Transferrin satürasyonu Düşük Normal Normal, Düşük
Serbest eritrosit protoporfirini Artmış Normal Artmış
Serum ferritin düzeyi Düşük Normal Artmış
STfR Artmış Normal Normal
Kemik iliğinde demir Yok Var Var
Tablo 5. Demir preparatları ce demir içerikleri
Tablo 6. Besinlerdeki demir miktarları
Yapılan çalışmalar, demir tedavisiyle Hb düzeyindeki artışın son 3 ayda enfeksiyon geçiren çocuklarda daha yavaş olduğunu göstermektedir.
Tablo 4'de demir eksikliği anemisinin en çok karıştığı durumlardaki laboratuvar bulguları görülmektedir.
Tedavi
En sık kullanılan tedavi biçimi günde 3 mg/kg elementel demirin ağızdan, yemeklerden en az yarım saat önce alınmasıdır. iki yaştan küçük bebeklere sabah kahvaltısından yarım saat önce tek doz olarak verildiğinde iyi tolere edildiği bildirilmektedir. iki yaşından büyük çocuklarda doz biçiminde yemeklerden önce verilmesi önerilmektedir. Ferröz sülfat en sık kullanılan demir tuzu olmakla birlikte mide barsak sistemi üzerine yaptığı iritatif etkileri nedeniyle diğer ferröz tuzlar da seçilebilmektedir (Tablo 5).
Demirin ağızdan günlük verilmesi sonucu emilimin her gün istenilen düzeyde olmadığı bildirilmektedir. Bir gün önce alınan yüksek miktardaki demirin ertesi gün alınan demirin emilimini azalttığı ve mukozal blok etkisine yol açtığı düşünülmektedir. Bu nedenle haftada bir ya da iki kez yüksek demir dozlarıyla tedavi denenmiş ortaya çıkan net etkinin günlük tedaviden farklı olmadığı ve uyumun daha iyi olduğu ve yan etkilerin de daha az olduğu görülmüştür. Ayrıca demir tuzlarıyla tedaviye uyumsuzluk ya da yan etkiler oluştuğunda demir emilimini bozmayan yiyeceklerle birlikte verilmesi ya da miktarının azaltılması önerilmektedir.
Demirin emiliminin hızı aneminin ağırlığına da bağlıdır. Tedavinin ilk ayında özellikle en yüksek değerlere ulaşmaktadır. Bir aylık tedavi sonucunda hemoglobinde 1 g/dl'lik artış sağlanmışsa üç-dört ay daha sürdürülerek demir depoları doldurulmalıdır. Anemi, mikrositoz, eritrosit serbest porfirin düzeyleri ortalama üç ayda düzelmektedir.
Ağır anemide bir-iki hafta içinde retikülositoz yanıtı görülmekle birlikte hafif anemide beklenilen düzeyler elde edilmeyebilir. Ağır demir eksikliğinde tedaviden 24 saat sonra kemik iliğinde değişiklikler görülebilmektedir.
Aşırı demir yüklenmesine neden olmamak için beş aydan daha fazla demir kullanılmamalıdır.
Demir eksikliği anemisinin yeniden gelişmemesi için nedene yönelik önlemler alınmalı, demirden zengin besinlerin kullanılması, demir emilimini bozan süt, çay ve kepekli gıdaların demir preparatları ile birlikte alınmaması, C vitamininden zengin portakal suyu gibi emilimi arttırıcı besinlerle verilmesi sağlanmalıdır.
Ağızdan verilen demir tedavisine yanıt alınamadığı durumlarda aşağıdaki olasılıklar düşünülmelidir:
1. Tedaviye uyumsuzluk ya da ilacın yanlış kullanımı,
2. Kan yitiminin sürmesi,
3. Tedavinin yeterince sürdürülmemesi,
4. Mide pH'sını yükselten ilaçların kullanımı,
5. Yanlış tanı.
Çok ender durumlarda çocuklarda tek başına demir tedavisi yerine ağır anemiyi düzeltmek için kan transfüzyonları yapılmaktadır. Çocuklarda hemoglobinin g/dl ve altında olması, kalp yetmezliği bulgularının ortaya çıkması durumlarında paketlenmiş, yıkanmış eritrosit süspansiyonları ml/kg saat içinde vital bulgular yakından izlenerek verilmektedir.
Demir Eksikliği Anemisinden Korunma
Yaşamın ilk altı ayında demir eksikliğinin önemli nedenlerinden biri demir depolarının yetersiz olmasıdır. Fetüsün ağırlığı ve gebelik yaşı ile serum demiri arasında doğru bir orantı bulunur. Gebelikte gelişen hafif-orta derecedeki anemide, fetal demir düzeyi etkilenmez. Ancak ağır anemide (Hb'nin 7 g/dl'nin altında ise) yenidoğanın demir düzeyleri etkilenmektedir. Prematüre ve düşük doğum ağırlıklı bebeklerin demir depoları term doğan bebeklerden daha düşük, büyümeleri ise daha hızlıdır. Demir depoları erken tükeneceği için bu bebeklerde anne sütüyle beslenmeye iki ya da üçüncü ayda demir eklenmelidir. Ek gıdalara başlandığında ise kesinlikle demir yönünden zengin besinlerde verilmelidir.
Yaşamın ikinci altı ayında demir eksikliğinin temel nedeni hızlı büyümeyle birlikte diyette demirin yetersiz bulunmasıdır. Bu dönemde bebeğin demir gereksinimleri çocuğun gelişimine uygun olarak yiyebileceği demirden zengin besinlerin verilmesiyle karşılanabilir (Tablo 6).
Oyun çocukluğu döneminde (bir-üç yaş) ana sorun aşırı süt tüketimidir. "Milkakolik sendrom" da denilen bu durumda sütün çocuğun açlığını oldukça kolay bir biçimde bastırması nedeniyle şişenin sonuna kadar içilmesiyle karakterizedir. Diyetin büyük bir kısmını oluşturması nedeniyle de diğer demirden zengin besinlerin alımını da engellemektedir. Bütün süt çeşitleri, keçi sütü ve soya sütü de dahil demir çok az içermeleri yanında demir emilimlerinin yetersiz olmaları nedeniyle günde ml den fazla tüketilmemelidir.
Okul öncesi ( yaş) ve okul çocukluğu ( yaş) döneminde demir eksikliği anemisi az görülmekle birlikte okul çocukluğu dönemindeki çocuklarda daha çok beslenme hataları dışındaki nedenler; mide barsak hastalıkları (peptik ülser, kronik inflamatuvar barsak hastalıkları, reflü ösefajiti vb.) sık görülmektedir. Bu çocuklarda ısrar eden demir eksikliği anemisi durumlarında ayrıntılı araştırma gerekmektedir.
Ergenlik döneminde ( yaş) hızlı büyümenin yanında özellikle genç kızlarda menstrüasyonla kan kaybı, vejeteryan ve semivejeteryan beslenme biçimi, yetersiz besin alımı, zayıflama rejimleri, yeme bozuklukları (anoreksia nervosa vb.) demir eksikliğinin sık görülmesine neden olmaktadır.
Bu bilgilerin ışığı altında birkaç basit kuralın uygulamaya konulmasıyla çocuklarda demir eksikliğini önlenebilir.
Bakınız Çocuk Sağlığı Rehberi: Sayfa;
Kaynaklar:
1. 1. Andrews NC, Bridges KR. Disorders of iron metabolism. Nathan and Oski's Hematology of Infancy and Childhood I (5. Baskı); p
2. Bessman JD, Gilmer PR, Gardner FH. Improved classificationof anemias by MCV and RDW. Am J Clin Pathol ;
3. Dallman PR, Yip R, Oski FA. Iron deficiency and related nutritional anemias in Hematology of Infancy and Childhood I (4. baskı) ; p
4. Friere WB. Hemoglobin as a predictor of response toiron therapy and its use in screening and prevalance estimates. Am J Clin Nutr. ;
5. Graham EA. The changing of anemia in infancy. Pediatrics in Review ;
6. National Dairy Council. Good nutrition for infants and pre-school children. London,
7. Reeves JD, Yip R, Kiley VA, Dallman PR. Iron deficiency in infants: The influence of mild antecedent infection. J Pediatr. ; ;
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası