erkeklerde işsizlik psikolojisi / Çalışma Toplum - Eğitimli Genç İşsizliği Üzerinden İşsizlik Kaygısına Bir Bakış

Erkeklerde Işsizlik Psikolojisi

erkeklerde işsizlik psikolojisi

İşsizliğin psikolojisi

Haberin Devamı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Kasım işgücü istatistikleri açıklandı. Buna göre, Türkiye’de işsiz sayısı son bir yıllık dönemde artışla kişiye yükseldi. İşsizlik oranı ise bir yıl önceki yıla göre yüzde 0,5 artışla yüzde oldu.

İşsizliğin psikolojisi
İşsizlik, hem işsiz insan hem de ailesi için ciddi bir stres kaynağı. İşi kaybetmek sadece ekonomik gelirden mahrum olmak anlamına gelmiyor. Günlük yaşantımız ve sosyal hayatımız iş ve çalışma düzenine göre kurulduğu için, işten mahrum kalmak aynı zamanda biraz da sosyal hayattan, arkadaşlık ilişkilerinden, düzenli yaşamdan da mahrum kalmak demek.

Yaşamı sürdürebilmek için gerekli fiziksel ihtiyaçların -beslenme, barınma gibi- karşılanması tehlikeye girdiği gibi özgüven ve yaşama sevinci de kaybediliyor. Gece uykular kaçıyor, gündüz sinirli olunuyor

En ağırı da, bir işte çalışma sayesinde kazanılan değerlilik duygusunun ve geleceği kurma umudunun yitirilmesi. Yani işsizlik insanda gizliden gizliye bir işe yaramazlık, değersizlik duygusu yaratıyor. İşsiz Yaşam kitabının yazarlarından Prof. Dr. Nebi Sümer, bu yüzden işsizlikle alakalı en sık yaşanan duygunun, özsaygı kaybından, değersizlik duygusundan ve belirsizlikten kaynaklanan depresyon ve kaygı sorunları olduğunu söylüyor: “Türkiye’nin farklı illerinden seçilen mavi yakalı çalışan ve işsiz olmak üzere toplam kişi üzerinde işsizliğin ve iş güvencesizliğinin olumsuz etkilerini, standart psikolojik ölçüm araçları kullanarak nesnel şekilde inceledik. Bunu destekler şekilde, araştırmamızda psikolojik çöküntü diyebileceğimiz depresyon düzeyinin işsizler arasında yüzde 24, çalışanlar arasında ise de yüzde 11 düzeyinde olduğunu bulduk. Bu oranlar diğer ülkelerde yapılan araştırmalarda da benzer düzeylerde. Yurtdışında yapılan araştırmalar işsizliğin depresyonla ilişkisi yüzünden, depresyonla yakından ilişkili olan intiharların da görece arttığını göstermiştir.”

Psikolojik yardım aldım

Bir işte çalışmak ve üreterek hayatı kazanmak çağdaş insanın kimliğinin ve değerlilik duygusunun en temel kaynağı. Bu yüzden iş ve çalışmayla ilgili faaliyetler yetişkinlerin günlük yaşamının çok önemli bir bölümünü kapsıyor.

İşin kaybı kişinin yaşamında büyük bir boşluk, belirsizlik, anlamsızlık ve kimlik krizi yaratıyor, işsiz kişinin yaşamdaki amacı sadece iş bulmaya dönüşüyor ve bu yüzden diğer amaçlarını ertelemek zorunda kalıyor.

İşsiz kalmak bir anlamda evlenmekten, birikim yapmaktan, gelecek için umut beslemekten de vazgeçmek anlamına geliyor. İşsizliğin getirdiği stresle birlikte kişide mutluluk düzeyi düşüyor, yaşamdan alınan doyum azalıyor ve özellikle psikolojik rahatsızlığa yatkın olanlarda sorunlar daha belirgin görülüyor.

46 yaşındaki C.Y de buna benzer bir durum yaşamış. Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan C.Y, son yıldır ortalama olarak yılın en az altı ayını işsiz geçirmiş. Daha önce çeşitli reklam ajansı ve reklam prodüksiyon şirketleri ile çalışan C.Y, yaklaşık 3 aydır iş arıyor.

İş arama sürecinin berbat bir süreç olduğunu belirten C.Y., “Her zaman yapmak isteyip yapamadığınız bir sürü şeyi yapabileceğinizi düşünüyorsunuz. Uzun yürüyüşlere çıkmak, spor yapmak, düzenleyemediğiniz dolaplarınızı elden geçirmek, kitaplara filmlere gereken zamanı ayırabilmek, dinlenmek gibi. Ama aklınız sürekli iş bulmaya takılı olduğu için hiçbir şeyle ilgilenemiyorsunuz” diyor.

Bir yandan iş olanaklarını tararken bir yandan da kendisine çeşitli meşgaleler bulmaya çalışmış. Moral ve motivasyonu sağlam tutmak için bulduğu çeşitli meşguliyetleri sanki profesyonel olarak çalışıyormuş gibi yapmaya başlamış.

Sabah erken uyanıp kahvaltıdan sonra her ne ile ilgileniyorsa onun başına oturup akşam yemeğine kadar tam konsantre ilgilenmeye devam etmiş. Zaman zaman psikolojik olarak yardıma ihtiyaç duymuş, yardım almış da. İş arayanlara sosyal hayattan kopmamalarını tavsiye eden C.Y., “kendinizi sık sık evden dışarı atın” diyor.

Altıncı aydan sonra artıyor

İşsizlik süresinin uzaması işsizliğin psikolojik sağlık üzerindeki etkisini artırıyor. Psikolojik yakınmaların, özellikle işsizliğin altıncı ayından sonra artmaya başladığı ve dokuzuncu ayda en yüksek düzeyine ulaştığı bulunmuş.

İşsizliğin yol açtığı psikolojik sorunlar işsizin yakın aile çevresini de doğrudan ya da dolaylı olarak etkiliyor. Özellikle evli işsizlerde psikolojik etki daha yüksek ve aileyi de benzer şekilde etkiliyor, aile içi sorunlara yol açıyor.

Evli işsizlerin hem kendilerinin hem de eşlerinin psikolojik ve fiziksel şikayetleri artıyor. Evliliklerinde çatışma, geçimsizlik ve gerginlik daha sıklaşıyor. Ayrıca, işsizler arasında özellikle erkekten kaynaklanan aile içi şiddetin arttığını ifade eden Sümer, bir başka etkinin ise işsizliğin ailede genel olarak bir kaosa ve belirsizliğe yol açtığını, düzensizliğin, bağırmanın, yüksek konuşmanın arttığını söylüyor.

Evli olsam çıldırırdım

Prof. Dr. Sümer, 29 yaş üzeri evli erkeklerin işsizlikten çok daha fazla etkilendiğini söylüyor: “İşsizliğin evliler üzerindeki etkisi bekarlardan çok daha yüksek. İşsiz kalan evli erkelerin ise, işsiz evli kadınlardan çok daha fazla psikolojik sorun yaşadığı anlaşılıyor.”

S.Y (32) iletişim fakültesi mezunu. 1,5 yıldır işsiz. Daha önce çeşitli sektörlerde ve şirketlerde çalışmış, işsiz kalınca bir markette tezgahtarlık da yapmış, asgari ücretle de çalışmış.

İşsizliğin mutsuzluk ve umutsuzluk getirdiğini belirten S.Y, yalnızlık hissettiğini anlatıyor: “Ben sosyal, güleryüzlü, konuşkan biriyimdir. 5 yıldır süren bir ilişkim vardı. Kız arkadaşım evlenmek istiyordu ama benim elimde bunu karşılayacak güç yoktu. Ayrıldık. En zayıf anımda bir de bu yıkımı yaşayınca kötü oldum. Çevreniz de size iyi gözle bakmıyor. Akrabalarımla görüşmüyorum. Arkadaşlarımla koptum. Kendimi eksik hissettiğim için kaçıyorum. Allah’tan evli değilim. O zaman kesin çıldırırdım.”

Fiziksel problemler başlıyor

İşsizlik sadece psikolojik olarak değil, fiziksel olarak da etkiliyor. Araştırmalar işsizliğin başta kalp hastalıkları, hipertansiyon, ülser, solunum yetmezliği, mide ağrıları, uyku problemleri gibi stresle ilişkili fiziksel hastalıklar olmak üzere, genel fiziksel sağlığı olumsuz etkilediğini gösteriyor.

ABD’de yapılan bir araştırmada işten çıkarılanların ya da işyeri kapatıldığı için işsiz kalanların çalışanlara oranla yüzde 54 daha fazla sağlık problemi yaşadığı bulunmuş.

Araştırmalar, uzun süren işsizlik durumunda stres nedeniyle kişide kortizon düzeyinin ciddi oranda yükseldiğini ve bunun da fiziksel ve psikolojik rahatsızlıkları tetiklediğini göstermiş. Ayrıca işsizlik nedeniyle sigortanın da kaybedilmesi olası sağlık problemlerinde tedavi için zorluk çıkmasına neden oluyor.

Çevreye olumsuz etkileri var

İşsizliğin aile ve arkadaşlık ilişkileri üzerinde de olumsuz etkileri var. Psikolojik bakımdan işsizliğin yarattığı sıkıntı, stres ve gerginlik eşler arasındaki ilişkiye ve çocuklara da yansıyor. Babanın işsizliği çocukların okul başarısını da olumsuz etkiliyor.

İşsizliğin olduğu ailelerde yaşanan gerginlik nedeniyle ebeveynlerin çocuklarına karşı daha sıkı ve sert davrandığını belirten Prof. Dr. Sümer, bunun da çocukların psikolojik bakımından örselenmesine yol açtığını söylüyor. Stresin etkilerini incelerken, hem beden hem ruh sağlığının etkilendiğini belirten psikiyatrist Prof. Dr. Ahmet Çelikkol, “İki buçuk milyon işsiz derken bir sayıdan söz etmiş oluruz; gerçekte ise iki buçuk milyon düşünen, duygulanan, üzülen, ümitsizliğe kapılan insan ve benzer duyguları paylaşan yakınları, eşleri, çocukları, anne-babaları, onların ıstırabı söz konusu” diyor.

Prof. Dr. Çelikkol, işsiz insanın ailesi, akrabaları, arkadaşları, iş bulamaması nedeniyle, anlayışlı ve sevecen davranmazsa, özellikle bu çok sıkıntılı döneminde işsizin ruhsal çöküntü (depresyon) içine gireceğini söylüyor.

İşsiz kalan bir kişide dikkate değer ruhsal değişmelerden biri de, her zamanki olumsuz alışkanlıklarının daha belirgin hale gelmesi. Örneğin, pek kimseyle görüşmeyen biriyse, kimseyle görüşmez olur. İşsizlikle bağlantılı olarak kişilik değişmeleri ortaya çıkar. Duygusal dengesi bozulur, heyecanlanır, öfkelenir, çevresi için kırıcı olmaya başlar, küçük nedenlerden tartışma çıkarır, hatta kavga eder.

Çevresi için zararlı, tüketici bir görünüm kazanır. Önceden açık olmayan bir aşağılık duygusu varsa, bu kompleksi iyice belirginleşir.

İşsiz kalınca çevresiyle ilgili sorun yaşayanlardan biri de B.F.İ (37). Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu olan B.F.İ, 6 aydır işsiz. İş arama sürecinde en belirgin hissin yalnızlık olduğunu belirten B.F.İ, başta iş çevresinin sizden ışık hızıyla uzaklaştığını söylüyor: “Çünkü artık onlara fayda sağlayamayacaksınız. İstisnalar elbette var ancak doğanın kanunu, ‘İşime yaramayacaksa onu neden arayayım ki?’ şeklinde…”

ÖNCE İŞSİZLİK SİGORTASI
Toplumumuzda sosyal destek ağlarının ve dayanışma duygularının yaygın olması, işsizliğin olumsuz etkisi azaltıyor. Genelde herkes çevresindeki işsizlere karşı duyarlı davranıyor ve destek olmaya çalışıyor. Fakat bireysel yardımlar ve destekten önce işsizlerin, işsizlik sigortası vb. destek kaynaklarından daha fazla yararlanabilmeleri ve başkalarına fazla muhtaç olmadan yaşa yabilecekleri koşullara sahip olmaları gerekiyor. Prof. Dr. Çelikkol, ülkede işsizlik sigortası güçlüyse, sosyal destek yüksekse, toplumsal huzur yerindeyse sorunların kısmen azalacağını söylüyor ve ekliyor: “Ülkemiz, ne yazık ki bu konularda çok yetersiz.”

Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar

Eski çağlarda ava giden erkekler ve ot toplamaya giden kadınlar, akşamları bir araya gelip elde ettiklerini aileleriyle, klanlarıyla paylaştılar. Onlar bu dünyanın ilk işçileriydi.  Bir insanın kendisi, ailesi ve toplum için bir şeyler üretmesi ve bunun maddî olan, olmayan karşılığını alması, kişi ile dünya arasındaki önemli bir köprüdür. Bu köprünün zarar görmesi, yani kişinin potansiyelini sergileyememesi ve bir asgari ücret kadar da olsa dünyadan pay alamaması, onu depresyona, dış dünyayı ise sosyal ve ekonomik bunalıma sokar.

İRLANDALI KIZ 

Bolt’un romanından sinemaya aktarılan İrlandalı Kız adlı filmde yaşlıca bir kadın duvarların üzerinde oturup zaman öldüren İrlandalı gençlere bakarak, “İngiltere, gençlerimizi işsiz bırakarak bizi cezalandırıyor” der. Kanımca bu ufuk açıcı bir görüştür, “Acaba dünyadaki bazı ülkelerde insanların işsiz bırakılmaları, bir tür cezalandırma yöntemi midir?” sorusunu  akla getiriyor. Eğer böyleyse konu, bireyleri ve küçük grupları etkilemenin yanı sıra, küresel düzeyde görünen ve görünmeyen yönlere sahip bir buzdağıdır. Bu yazıda olay görünen boyutuyla ele alınacaktır.

İŞSİZİN PSİKOLOJİSİ

İşsizlik önemli önemli bir sorundur, ancak bazıları için bir işe girdikten sonra da tam bir rahatlama olmaz. Sigortasız çalışan kişiler, “Kapıda senin işin için bekleyen çok” diyen patronun tehditlerine katlanmak zorunda kalan veya sürekli uzak bir yere sürülme tehlikesiyle yaşayan çalışanlar, belirsizliğin ve güvensizliğin yarattığı farklı bir sıkıntı içine düşerler. Yani işsizlik ve iş güvencesizliği kişi üzerinde, aynı değilse bile benzeyen sorunlar yaratır, böyle olunca da birlikte ele alınmalarında yarar vardır. Bu konuda Prof. Dr. Nebi Sümer’e ve arkadaşlarına ait güzel bir kitap var; hem zengin bir kaynakçayı,  hem de yaptıkları araştırmayı içeriyor.*

Dünyada ve ülkemizde yapılmış konuya ilişkin araştırmaları ve Sümer ve arkadaşlarının araştırmalarında ortaya çıkan benzer sonuçları, kendi yorumlarımı da katarak özetlemek istiyorum. 

Anlaşıldığı kadarıyla işsiz bir kişi, kendisiyle, ailesiyle ve çevresiyle başa çıkmak zorundadır:

İşsiz, kendisiyle başa çıkmak zorundadır; çünkü içindeki potansiyeli, bilgiyi, enerjiyi sergileyememektedir, bir tıkanmışlık yaşar. Ayrıca maddî ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanır. Bunun yanı sıra araştırmalarda, işsiz gruplardaki kişilerin, işi olan benzer gruptaki kişilere oranla daha yüksek düzeyde depresyon, kaygı içinde oldukları, daha yoğun  düzeyde bedensel sağlık sorunu çektikleri, öfke patlamaları yaşadıkları, iyi oluş hallerinin, genel yaşam doyumlarının ve mutluluk düzeylerinin daha düşük olduğu ve aile içi ilişkilerde çatışma ve şiddet sergiledikleri belirlenmiştir. (Araştırmalara göre işsiz grupta başka ruh sağlığı sorunları da görülmektedir, ancak bu gerçeği fark etmek beni üzüyor, ağlamaklı yapıyor, okuyucularımı da üzmemek için bunlardan söz etmiyorum. Bu durum, ya ülkemin acı gerçeğidir ya da ben depresif duygular içine girmeye başladım. Dileyen söz konusu kitabı okuyabilir.)

İşsiz, ailesiyle başa çıkmak zorundadır; çünkü aile üyeleri, kasıtlı olmadan işsiz yakınlarını üzerler. Örneğin bazı aile büyükleri, “Filancanın oğlu işe girmiş, inşallah sen de bulursun” derler. Bu masumane istek, aslında empatiden yoksun olan, işsiz genci yaralayan bir ifadedir. Bence aile üyeleri hiçbir şey söylemeden, sessizce üzülseler ve işsiz gence olağan dışı sevgi, şefkat gösterseler, bu durum bile genç için zedeleyici oluyor. (Ben gençken annemi günde birkaç defa öperdim. Annem bir gün felç oldu, tüm yaşamı değişti. Ben de onu daha çok öpmeye başladım. Bir gün bana, “Üstün bana aşırı şefkat gösterme, kötü geliyor” dedi. Bu uyarıdan kıssadan hisse almalıyız.)

İşsiz, çevresiyle başa çıkmak zorundadır; çünkü işsizlerin çevresindeki toplum, duyarsızlık sergileyerek onları üzer. Toplumun işsizlere ilişkin bir teşbihleri vardır, yarı şaka, yarı öfkeyle işsizlere, “Boş gezenin boş kalfası” denilir. Toplumun olumsuz tavrı bununla da bitmez, işsizlerin arkasından, “İş beğenmiyor”, “İş çok, istese hemen bulur” türünden yargılarda bulunurlar. Bazıları da işsizleri kınayarak, “Adam olan ekmeğini taştan çıkarır” der, ancak kendileri taşın suyunu sıkarak değil, nispeten kolay yollarla para kazanırlar.        

TUT Kİ İŞ VAR

İşsizlik psikolojisinde henüz bilimsel kaynaklara girmemiş bir konu var: iş karşınızdadır, ancak ona giden yol çok engebelidir. İş vardır, fakat ona ulaşabilmeniz için bir KPSS’den geçmeniz gereklidir. KPSS’den en yüksek puanı aldınız diyelim, yetmez. Önünüzde bir de sözlü sınav vardır; bu sınavda size siyasetle, dünya görüşünüzle ilgili sorular sorulur. Jüri, biraz bu sorulara verdiğiniz cevaplara, biraz da saçınıza, başınıza, bıyıklarınıza bakarak sizi işe alır veya almaz. -Bıyığınızın şekli sorun yaratabilir, tamamen bıyıksız olmanız daha büyük sorun yaratabilir.-

ALINABİLECEK ÖNLEMLER

İşsizliğin kişilerde yaratacağı psikolojik sorunları gidermek için toplumsal ve bireysel boyutta pek çok önlem alınabilir.  

İşsizlik stresini önleme konusunda en kesin ve ahlaki çözüm ülkede iş olanakları yaratılmasıdır. Ancak bu olanağı beklerken de yapılabilecek şeyler vardır. Öncelikle her türlü kriz karşısında güçlü olabilmeleri için çocukların, gençlerin psikolojik bağışıklık sistemlerini güçlendirmek, özellikle yılmazlık (rezılyans) düzeylerini yükseltmek gerekir. Ayrıca kişilerin iş arama becerilerini ve iş mülakatlarındaki performanslarını geliştirmek için kurslar düzenlenmelidir.  Kişiye ‘bizimlesin’ iletisini veren arkadaş ve aile gruplarının sosyal desteği de önemli bir dayanak oluşturabilir. 

BİR DE MUTLU FİLM

Bir insanın işinin olması, para kazanıyor olması, çok muhteşem bir yaşam etkinliği galiba. Adını hatırlayamadığım eskice bir Türk filminde uzun süredir işsiz olan bir genç ilk maaşını almıştır; eve gelmeden önce ağlamaklı bir coşkuyla pazarda alış veriş yapar. Artık bir işi vardır.

______________   

* Sümer, N., Solak, N. ve Harma, M. (). İşsiz Yaşam: İşsizliğin ve İş  Güvencesizliğinin Birey ve Aile Üzerindeki Etkileri, İstanbul, Koç Üniversitesi Yayınları.


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bir kötülük modeli4 Haziran

Depremzedelere desteğe devam edelim28 Mayıs

Kandırılmamak için boyutsallık30 Nisan



nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası