son peygamber çocuğu / Hz Muhammed S A V Son Peygamber Türkçe Dini Çizgi Film Tek Parça izle - Dailymotion Video

Son Peygamber Çocuğu

son peygamber çocuğu

Son Güncellenme:

LinkedinFlipboardLinki Kopyala

Peygamber Efendimiz çocukları çok severdi
Çocuklara özel bir sevgi ve şefkat gösteren Allah Resulü, müşrik çocuklarına bile sevgisini belli etmiştir. Çocuklar da Hz. Peygamber’i çok severler ve seferden döndüğü zaman, halkla birlikte onu karşılarlardı.
Haberin Devamı

Kuran’da büyük bir ahlak üzere olduğu bildirilen ve alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Peygamber, her konuda olduğu gibi sevgi konusunda da insanlığa örnek olmuştur. Bütün varlıklara sevgi ve şefkatle yaklaşan Allah Resulü, özellikle çocuklara özel bir sevgi ve şefkat göstermiştir. Onun sevgi bahçesinde, kendisine inanan ve inanmayan bütün çocuklara yer vardır. Fıtrat olarak temiz olarak yaratılan çocuklar onun nazarında sevgi ve şefkate layıktır. O, müşrik çocuklarına bile sevgisini belli etmiştir.

Bir çocuk gördüğü zaman mübarek yüzünü neşe ve sevinç kaplayan Hz. Peygamber, çocuklara ilgi gösterir, yanlarına uğrar ve onlara selam verirdi. Çocuklara beddua edilmesini yasaklayan Allah Resulü onlara sevgi ile hitap eder, gönüllerini hoşnut etmek için hediyeler verir, onlarla oynar ve şakalaşırdı.

Haberin Devamı

Hz. Peygamber, çocukların oyun oynamasına karışmaz, karışılmasına da müsaade etmezdi. Çocuklar da Hz. Peygamber’i çok severler ve seferden döndüğü zaman, halkla birlikte onu karşılarlardı.

Birlikte namaz kılardı

Tebük seferi dönüşünde çocuklar onu Medine’de Seniyyetu’l-veda denen yerde karşılamışlardı. Seferden döndüğünde kendisini ilk karşılayan çocuğu binitinin önüne, sonra karşılayanı da arka tarafına alarak onları Medine’ye kadar getirirdi. Bazen de torunları Hasan ve Hüseyin ile diğer çocukları binitine bindirip gezdirirdi. O sadece Müslümanların çocuklarını değil, müşriklerin çocuklarını da bineğine bindirip dolaştırırdı.

Çocuklar bazen Hz. Peygamber’le birlikte namaz kılar, namazın ardından onun etrafında toplanırlar, o da onların her birinin yanağına teker teker dokunarak sevgi ve şefkatini izhar ederdi. Bazen de çocukların evine gider, onlara namaz kıldırır ve çocuklar da arkasında namaza dururlardı. Sevgili Peygamberimiz çocuklara kızmaz, yaramazlıklarını görmezden gelir ve onlara müsamahakâr davranırdı.

Bir gün genç sahabilerden Rafi’ b. Amr el-Gıfari, hurma ağaçlarına taş attığı sırada onu gören bir kişi tarafından Resul-i Ekrem’e getirildi. Allah Resulü müşfik bir sesle, “Yavrucuğum, niçin hurma ağaçlarına taş atıyorsun?’ diye sordu. Rafi de cevaben, “Düşürdüğüm hurmaları yiyorum” dedi. Şefkat ve merhamet peygamberi, “Bundan sonra hurma ağaçlarına taş atma , yere düşmüş olan hurmaları ye” buyurdu. Sonra şefkat elini Rafi’in başına sürdü ve “Allah’ım! Bunun karnını doyur” diye dua etti.

Haberin Devamı

Onlara meyve ikram ederdi

Peygamber Efendimiz herhangi bir şey ikram edeceği zaman çocuklara öncelik tanırdı. Medine’de insanlar yetiştirdikleri ilk meyveyi Resulullah’a getirirler, o da onlara bereket duası yapardı. Duasının ardından ise oradaki en küçük çocuğu çağırır ve meyveyi ona ikram ederdi.

Resulullah Efendimiz, uzunca bir süre ibadet etmek niyetiyle namaza başlardı; fakat ağlayan bir çocuk sesi duyunca, “Belki çocuğun annesi cemaatin arasındadır; çocuğu ağladığı için huzursuz olabilir” düşüncesiyle namazı uzatmazdı.

O, bütün çocukları sevmekle birlikte torunlarına karşı ayrı bir muhabbeti vardı. Zaman zaman torunlarını omzuna alır gezdirirdi. Bu sevgi ve şefkati, daha düne kadar kız çocuklarını diri diri toprağa gömen bir toplumda izhar ediyordu. Bu davranışıyla adeta onlara ders veriyordu.

Haberin Devamı

Sağlıklı ve kişilikli bireyler oluşturmak istiyorsak, çocuklarımıza sevgi ve şefkatle yaklaşmalı, nefret ve şiddetten uzak durmalıyız. Kendisine Hz. Peygamberi örnek alan, çocuklarını Allah ve Resûlü gösterdiği yolda yürüten, çocuklarına onun gibi sevgi ve şefkatle yaklaşan kimseler hiçbir zaman pişman olmayacak; bu sevgi ve şefkatle büyüyen çocuklar da anne babalarına layık, insanlığa faydalı birer fert olacaklardır.

“Hz. Peygamber’de Çocuk Sevgisi” başlıklı makaleden yararlanılmıştır.
(Harran Ü. İlah.F.Der. sayı: 17).


Beyazıt Camii

Beyazıt meydanında bulunan Beyazıt Camii külliyesi, İstanbul’daki en eski padişah camidir. Sultanların kişisel servetleri ile yaptırılan camilerden biri olması nedeniyle “selatin” camilerinden olarak bilinir. Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Sultan II. Beyazıt tarafından 1501 1506 yılları arasında yaptırılan cami, Selçuklu mimarisi örnek alınarak yapılmıştır. Sarkıtlı kubbesi, sivri kemerleri, kare ön avlusu ile muhteşem bir mimariye sahiptir. 24 kubbeli yapı, 20 tane antik sütun üzerine yapılmıştır. İç mekan tasarımında Ayasofya’dan esinlenilmiştir. Cami içerisindeki hat, işleme, süsleme gibi kısımlar göz alıcıdır.

Haberin Devamı
Peygamber Efendimiz çocukları çok severdi

Mimar Sinan, caminin yapımında görev alsa da birçok farklı mimar çalışmıştır. Yapı birkaç kez onarım geçirmesine rağmen orijinali korunmuştur.

Külliye, bir cami, aşhane-imarethane, sübyan mektebi, tabhaneler, medrese, hamam ve kervansaraydan oluşur. Kendisinden daha önce yapılmış bulunan Fatih Külliyesi`nden farklı olarak simetrik yapılar şeklinde değil, dağınık bir şekilde inşa edilmiştir.

Külliyenin merkezi Bayezid Camii’dir. 16.78 m çapındaki ana kubbesi dört ayak üstüne oturtulmuştur. Camii yerine külliyeye dahil olan tabhaneye bitişik minareleri, bu caminin ayırt edici özelliklerindendir. Bu nedenle iki minare arasındaki mesafe 79 metredir. Cami içerisindeki taş ve ahşap işçiliği ile vitraylar dikkat çekici güzelliktedir. Avlu döşemesi ve şadırvanın sütunları Bizans’tan kalma malzemenin yeniden işlenmesiyle elde edilmiştir. Özellikle şadırvan sütunlarında Bizans izleri görülebilmektedir. Külliyenin imarethane ve kervansarayının bugüne ulaşan kısmı Beyazıt Devlet Kütüphanesi tarafından kullanılmaktadır ve caminin solunda yer alır. Medrese ise caminin sağında ve oldukça uzağında yapılmıştır. Külliyenin hamamı medreseden de uzakta, Ordu Caddesi üzerinde, Edebiyat Fakültesi`nin yanındadır. Caminin kıble tarafındaki boşluktaysa türbeler bulunmaktadır. Sultan II. Bayezid’in, kızı Selçuk Hatun’un ve Tanzimat Fermanı’nın mimarı Mustafa Reşid Paşa`nın türbeleri buradadır.

ÜÇ SORU ÜÇ CEVAP

- Mesleği gereği sürekli olarak yolcu olan kişi namaz ve oruç ibadetlerini nasıl yerine getirebilir?

Sürekli yolculuk halinde olan kimseler, namazlarını ertelemeden ve dört rekâtlı farzları kısaltarak iki rekât olarak kılarlar. Ramazan oruçlarını ise mümkün olduğunca tutmaya çalışırlar. Fakat yolculuk esnasında oruç tutmakta zorlanırlarsa, uygun zamanda kaza etmek şartıyla yolculuk süresince oruçlarını tutmayarak erteleyebilirler. Ertelemek zorunda kaldıkları ramazan oruçlarını imkân buldukları ilk fırsatta kaza etmeye çalışırlar. Kaza da edemeyecek duruma düşerler ise sözgelimi artık oruç tutmalarına imkân vermeyen ve iyileşme ümidi olmayan bir hastalığa yakalanmak gibi durumlarda tutamadıkları her bir günlük oruç için bir fidye verirler.

- Ramazan oruçlarını kaza ederken niyet nasıl yapılır?

Tutulmamış ramazan oruçlarını kaza ederken bir belirleme yapmaksızın, “kazası gereken oruca” diye niyet edebileceği gibi, belirleme yaparak da niyet edebilir. Üzerinde çok sayıda kazâ borcu varsa “kazası gerekli ilk oruca” diyerek niyet edilebilir.

- Ramazanın her günü için ayrı niyet gerekir mi?

Evet. Her gün için ayrı ayrı niyet edilmesi şarttır. Çünkü her bir günün orucu kendi başına bir ibadet olup, öteki günlerde tutulan veya tutulacak olan oruçla ilişkisi yoktur; dolayısıyla bir günün orucu bozulduğu zaman sadece o günün orucu bozulmuş olur, diğer günlerin orucu bundan etkilenmez.

Hasan-ı Basrî’den

“Sakın günah işleme! Aksi takdirde kendini ateşe atarsın. Halbuki sen, bir kimsenin bir pireyi ateşe attığını görsen, onu bile iyi karşılamazsın. O halde, her gün kendini defalarca ateşe atmayı nasıl iyi karşılarsın?”

Hz. Muhammed'in Çocuklarının İsimleri Nedir? Peygamber Efendimizin Kaç Çocuğu Var?

Hz. Muhammed'in Çocuklarının İsimleri Nedir?

 Hz. Muhammed'in Hz. Hatice ve Hz. Mariye ile olan evliliklerinden çocukları olmuştur. Ancak peygamber efendimizin erkek çocukları, daha süt yaşında vefat etmiştir. Kız çocukları ise vefat ettiklerinde genç yaştalardı. Hz. Muhammed (s.a.v.), Hz. Hatice'den 6 çocuğa sahipti. Bunlar doğum sırasıyla; Kasım, Zeynep, Rukiye, Ümmü Gülsüm, Fatıma, Abdullah ve İbrahim isimlerine sahipti. Peygamber efendimizin Hz. Mariye'den sadece tek bir çocuğu olmuştu ve onun adı da İbrahim'di.

 Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in Kaç Çocuğu Vardır?

 Hz. Muhammed (s.a.v.) evliliklerinden ikisinden toplam 8 çocuğa sahipti, ancak erkek evlatlarını daha bebekken kaybetti. Hz. Muhammed ilk çocuğuna Kasım adını verdi, fakat Kasım henüz 2 yaşındayken Mekke'de vefat etti. Hz. Muhammed'in ilk doğan ve ilk vefat eden çocuğu Kasım'dı. Hz. Muhammed 30 yaşındayken Zeynep dünyaya geldi, Zeynep vefat ettiğinde 4 yaşındaydı. Peygamber efendimizin (s.a.v.) diğer kızı Medine de 4 yaşında vefat etti.

 Hz. Muhammed 33 yaşındayken Rukiye dünyaya geldi. Hz. Rukiye büyüdüğünde Hz. Osman ile evlendi ve Habeşiştan'da yaşamaya başladı. Daha sonra Medine'ye hicret eden Rukiye, Bedir Savaşı bittiğinde vefat etti. Ümmü Gülsüm, İslamiyet gelmeden önce doğmuştu. Hz. Rukiye vefat edince Hz. Osman ile evlenen Ümmü Gülsüm, evliliğin henüz altıncı yılındayken vefat etti.

 Hz. Muhammed'in en küçük kızının adı Fatıma'dır. Fatıma Mekke'de doğmuş ve Hz. Muhammed'in vefatından birkaç ay sonra vefat etmiştir. Hz. Muhammed'in (s.a.v.) oğullarından Hz. Abdullah 3 aylıkken, Hz. İbrahim ise 18 aylıkken vefat etmiştir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır