mavri mira cemiyeti nedir / Azınlıkların Kurduğu Cemiyetler Nelerdir? Ortak Özellikleri ve Amaçları - Ders: Tarih

Mavri Mira Cemiyeti Nedir

mavri mira cemiyeti nedir

Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’ndan yenilmiş olması azınlıkları iyice şımartmıştı. Çünkü; Mondros Mütârekesi’nden sonra Osmanlı Devleti’nin otoritesi hemen hemen yok olmuştu. Bundan istifade ile her yerde karışıklıklar çıkmaya başlamıştı. Başta Rumları olmak üzere; bütün ayrılıkçı gruplar harekete geçmiş, bağımsızlıklarının peşine düşmüşlerdi. Batılı müttefiklere sırtını dayayan Rumlar, İstanbul Rum Patrikhanesi öncülüğünde1919’da harekete geçerek teşkilatlanmaya başladılar. Amaçları Mondros Mütârekesi’nin yedinci maddesini çok çabuk bir şekilde işler hale getirmek, dolayısıyla yabancı müdahalesini kolaylaştırmaktı. Sonunda ise bağımsızlıklarını elde etmekti.  Ortodoks Patrikliğinin merkezi olan İstanbul, Yunan-Rum milliyetçiliğinin merkezi olarak önemli bir yere sahiptir. Ayrılıkçı hareketlerin organize edildiği yer durumundadır. Müttefik kuvvetlerin İstanbul’da bulunmasından da istifade ederek birçok gazete çıkarmakta ve bazı örgütleri kışkırtmaktadırlar. Bunlardan biri olan Mavri Mira kendisinden en çok söz ettirecek teşkilatlardan biri olacaktır. Yunan Konsolosluğu ve Rum Patrikliğinin himayesinde olan bu teşkilat kendini “göçmenlere yardım resmi kurumu” olarak tanıtmaktadır. Ancak üyelerinden bazıları kendilerini göstermelik bile olsa barışçı faaliyetlere veremiyorlardı. Bunun yerine Rum gençlerine silah kullanmasını öğretiyor, çeteler kurarak Türk köylerine saldırıyorlardı. “Mavri Mira”, eldeki güvenilir kaynaklara göre İstanbul Rum Patrikhanesi’nde bir kurul şeklinde oluşturulmuştur. Bu kurulun başkanı Patrik Vekili Drotheos, üyeleri ise şunlardır: Atenegoras, Enoz Metropoliti, Yunan Kaymakamı (Yarbay) Giritli Katehakis, Katelopolos, Dipasimas, Ayinpa, Polimitis ve Siyari adlı şahıslardır. Mavri Mira Cemiyeti, Patrikhane aracılığıyla Yunanistan’dan her konuda destek elde ediyordu. Mustafa Kemal Paşa’nın 22 Ağustos 1919 tarihli tamiminden anlaşıldığına göre bu cemiyet doğrudan Venizelos’tan talimat almaktadır. Rum ve Yunan Hükümeti’nin destekleri sayesinde büyük mal varlığına sahip olmuştur. Sözde hayır cemiyeti görünümündeki örgüt çeteler kurduruyor, çeşitli bölgelerde yaşayan Rumlara silah dağıtıyor ve eğitimini yaptırıyorlardı. Yunan Salib-i Ahmeri (Kızıl Haçı) başta olmak üzere, Resmî Muhacirin Komisyonu (Resmî Göçmenler Komisyonu) Mavri Mira’nın işini kolaylaştırmakla görevli idi. Bu komisyon görünüşte göçmenleri korumak, gözetmek gibi sözde insani amaçlar adı altında çeteler kurmak ve ayaklanmalar düzenlemekle görevliydi. Sağlık araç ve gereçleri adı altında; silah ve cephaneyi Osmanlı ülkesine sokmak için uğraşmaktadır.  Rum azınlık okullarının izci teşkilatları da bu teşkilatın kontrolündeydi. Mavri Mira’nın idaresindeki İzci teşkilatları, yirmi yaşından büyük gençleri bir araya getirerek teşkilatlanmalarını sağlıyordu. Yunanistan’dan talimat alan bu teşkilat, faaliyette bulunduğu bölgelerde Rumların silahlandırılmasını temin etmişti. Etnik-i Eterya Cemiyeti’nin devamı niteliğinde çalışan bu örgüt, onun bıraktığı yerden faaliyetlere başladı. Mavri Mira özellikle İstanbul Rum Patrikhanesi’nin önderliğinde fesat merkezi haline gelmişti. Bu terör teşkilatının bir görevi de çete grupları kurmak, onları yönlendirmek, propaganda yapmak ve mitingler düzenlemekti. Bir müddet sonra Mavri Mira hazırladığı Rum çeteleriyle Türk köy ve kasabalarında büyük dehşet ve katliam uygulamıştır. Bu örgütten talimatlı çetelerin en çok faaliyette bulundukları yerler; Ege, Marmara kıyıları ve Kırklareli bölgesi idi. Üsküdar’a bağlı Büyük ve Küçük Bakkal köyleri ve Şile yakınlarında bulunan Rum çeteleri korkunç bir hal almışlardı. Mavri Mira’nın örgütlediği bu çeteler Bostancı, Kartal ve Pendik dolaylarında birçok Türk’ü öldürmüşlerdi. Bu çetelerin öldürüp parçaladıkları insanları, değerli tarihçi Selahattin Tansel de bizzat gördüğünü kitabında yazmaktadır. Gebze’nin Mudarlı Köyü’nden olan yazar, Süleymaniye Dersiamları’ndan babası Zeynelabidin Efendi’nin köyde bulunduğu bir sırada Rum çetelerinin saldırısına ve hakaretine maruz kaldığını, annesinin de dövüldüğünü bizzat gördüğünü yazmaktadır. Bu çeteleri örgütleyen ise Mavri Mira Cemiyeti’nin elebaşılarından Yunanlı kurmay subay olduğu rivayet edilen Rum bakkal Todori’dir. Todori Yunanistan’dan gönderilen silah ve cephaneyi ilgili eşkıya gruplarına gönderiyordu. Daha sonra bu çete başı Demir Hulusi Bey grubu ile Sadık Baba ve Osman Kaptan Çeteleri tarafından ortadan kaldırılmıştır. Mavri Mira’nın desteklediği eşkıya gruplarının cinayetleri sadece Marmara kıyılarında değil; Ege Bölgesi’nde de yaygınlaşmıştı. Osmanlı ülkesinde Rumları kışkırtan ve birçok cinayet işlemelerine sebep olan kişi şüphesiz Patrik vekilliğine seçilen Dorotheos Mamelis’tir. Bu zat çetecileri örgütlemenin dışında Mavri Mira’nın başkanı sıfatıyla siyasi faaliyette de bulunmaktadır. Ermeni Patriği Zaven Efendi ile birlikte 17 Ekim 1919’da “bütün Türkiye’nin işgal” edilmesini isteye bilmiştir. Aynı şahıs 14 Şubat 1920’de Lloy George’a İstanbul için “Yunan mandası” teklif etmiş, Ocak 1921’de de “İstanbul Hıristiyan”dır iddiasında bulunmuştur.  Bu papaz 19 Mart 1921’de Londra’da ölmüştür. İstanbul Patrikhanesi, ayrılıkçı ve terör örgütü durumunda olan Rum teşkilatlarıyla iç içe bulunuyordu. Yunan Kızılhaç hastaneleri ve Rum okulları teşkilat merkezi ve silah-cephane deposu haline getirilmişti. Teşkilatın arkasında her ne kadar Yunanlılar var gibi gözüküyorsa da, gerçekte Yunanlıların arkasında oldukları gibi bunların arkasında da İngilizler bulunuyordu.  İngiliz istihbaratı ile doğrudan bağlantısı olan Papaz Frew teşkilatı perde arkasından yönetiyordu. Papaz Frew aracılığıyla Anadolu’nun muhtelif şehirlerinde gizli bir ağ kurulmuş ve Rum azınlığın örgütlenmesine yardımcı olunmuştur. Papaz Frew azınlıkları örgütlemeye çalıştığı gibi, Anadolu’daki millî harekete sempati duyan İstanbul Hükümeti’ndeki siyasilerin görevden uzaklaştırılmasını da sağlıyordu. Mustafa Kemal Paşa’nın bu cemiyetin faaliyetlerini yakından takip ettiği anlaşılmaktadır. Rumlar diğer azınlıklarla da temas halinde idiler. Bunlardan biri Ermeni Patriği Zevan Efendi’dir. Ermeniler, Zevan Efendi önderliğinde Rumları örnek alarak tıpkı onlar gibi hızla hazırlıklarını sürdürüyorlardı. Mavri Mira Teşkilatı, patrikhane bünyesinde; Patrik vekili Doroteos başkanlığında; kurulmuştu. Teşkilatın diğer üyeleri ise Yunan siyasi temsilcisi Katelopulas, askeri temsilci Giritli Yarbay Katehakis, Athenogoras, Enoz Metropoliti, Diposi­mos, Ayinpa, Polimitis ve Siyari idi.

Yusuf SARINAY

KAYNAKÇA

Askerî Tarih Belgeleri Dergisi, Yıl 27, S 77, Eylül 1973, Belge No:1694.

ATATÜRK, Mustafa Kemal, Nutuk (1919-1927) (Belgeler), Yay. Haz. İsmet Gönülal, Cilt 3, Ankara 1984.

DUMONT, Paul, Mustafa Kemal, Çev. Zeki Çelikkol, Ankara 1993.

GÜLER, Ali, Sorun Olan Yunanlılar ve Rumlar, Ankara 2003.

GÜLER, Ali, Yakın Tarihimizde Pontus Meselesi ve Rum-Yunan Terör Örgütleri, Ankara 1995.

KOCATÜRK, Utkan, Atatürk ve Türk Devrimi Kronolojisi (1918-1938), Ankara 1973.

“Millî Mücadele”, Türkiye Ansiklopedisi (1923-1973), 3. Cilt, Kaynak Kitaplar, İstanbul 1974.

PEHLİVANLI, Hamit, Kurtuluş Savaşı İstihbaratında Askerî Polis Teşkilatı, Ankara 1992.

SELEK, Sabahattin, Anadolu İhtilâli, Cilt I, Kastaş Yay., İstanbul 2000.

TANSEL, Selahattin, Mondros’tan Mudanya’ya Kadar, Cilt 1, Ankara 1977.

YILDIRIM, Azmi, “Rum Çetelerinin Türklere Karşı Faaliyetleri (1912-1922)”, Türkler, 15. Cilt, Yeni Türkiye Yay.

25/06/2023 tarihinde https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/mavri-mira-cemiyeti/ adresinden erişilmiştir

Görüntülenme Sayısı:23.115

kaynağı değiştir]

Gazi Mustafa Kemal, Nutuk4 Nisan 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Ankara, 1927 (Osmanlıca), Vesika 1.

İlgili Maddeler[değiştir

Azınlıkların Kurduğu Cemiyetler Nelerdir? İtilaf Devletleri tarafından kurulan ya da finansal olarak desteklenen cemiyetlerdir.

Bu yazımızda azınlıkların kurduğu cemiyetlerin tamamı hakkında genel tarihi bilgi verdik. Cemiyet, ortak ve belirli bir amaç için toplanmış bireylerden oluşur. Kurtuluş Savaşı sırasında Türk halkına ve Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e yardımcı olan Milli Cemiyetlerin yanı sıra karşı çıkan cemiyetler de bulunmaktaydı. Kurtuluş Savaşı’nda ortaya çıkan bu cemiyetleri üç başlık altında toplayabiliriz.

İstanbul Hükümeti ve İtilaf devletlerinin politikası doğrultusunda faaliyet gösteren, bağımsızlığa ve devlete karşı olan cemiyetlerdir.

Ayrıca Azınlık cemiyetleri, İtilaf devletleri tarafından kurulan ya da finansal olarak desteklenen cemiyetlerdir.

Milli mücadeleye yön veren, Ulu Önder, Başkomutan, Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının başlattığı direnişe destek veren cemiyetlerdir.

Bu Yazının İçindeki Başlıklar:

Azınlıkların Kurduğu Cemiyetler Nelerdir?

  • Trakya Cemiyeti İttihad-ı Milli
  • Mavri Mira
  • Yunan Kızılhaç Cemiyeti
  • Resmi Göçmenler Komisyonu
  • Pontus Rum Cemiyeti
  • Etnik-i Eterya Cemiyeti
  • Kordos
  • Taşnaksütyan
  • Hınçak
  • Makabi
  • Alyans – İsrailit Cemiyeti

Bu araştırma çalışmasında azınlıkların kurduğu cemiyetlerden bahsedeceğiz. Öncelikle bu cemiyetler; Rus, Musevi ve Ermeniler tarafından kurulmuşlardır. Savaşlarla birlikte dağılan Osmanlı topraklarından kendine toprak yani pay almak isteyen Rus, Ermeni ve Museviler, bu cemiyetleri açmışlardır. Hatta bazı cemiyetlerin amacı Osmanlı toprakları içerisinde farklı devletler oluşturmaktı. Wilson İlkeleri‘nin 12. Maddesine göre nüfusun fazla olması orayı yönetme hakkı veriyordu nüfusa fazla olan tarafa. Bu nedenle sahte nüfus kayıtları ayarlayıp Osmanlı halkını bu bölgelerden uzaklaştırmaya çalışıyorlardı.

Azınlıkların oluşturduğu cemiyetlerin isimleri şunlardır; Mavri Mira (Kara Gün), Etnik-i Eterya, Pontus Rum Cemiyeti, Taşnak Sütyun ve Hınçak Cemiyetleri, Alyans İsrailit ve Makabi Cemiyetleri, Kardos Cemiyeti ve Rum-Ermeni Birlik Komitesi’dir. Sırayla bu cemiyetlerin neler yaptığını yani amaçlarını ve faaliyetlerini inceleyelim.

Mavri Mivra

Bizans İmparatorluğu eski gücüne kavuşmak istiyordu. Yani sınırlarını eski günlerdeki gibi genişletmek istiyordu. Bu hedeflerini gerçekleştirmek için Ege Bölgesi’nden ilerleyen Yunanlılara yardım ederek Yunanlıların topraklarına Batı Anadolu’yu ve Trakya’yı katmaya çalışmışlardır. Ayrıca bu cemiyete destek sağlayan Yunan Kızılhaçı, Göçmenler Cemiyeti ve Rum İzcilik Okulu kurumları, aslında göçmenlere yardım etmek için açılmış olsa da çetelere yardım ediyorlardı. İstanbul’daki Patrikhane’ye bağlı olan bu cemiyet hedeflerine ulaşamamıştır.

Etniki Eterya

İlk başta Aleksander İspilanti tarafından Filiki Eterya ismiyle Bin sekiz yüz on dörtte kurulan bu cemiyet, kurulduktan yedi yıl sonrasında Patrikhane ile beraber bir Yunan İsyanı çıkarttıktan daha sonra şimdiki ismi olan Etnik-i Eterya ismini almıştır. Yine Wilson İlkeleri’nin 12. maddesi sebebiyle Batı Anadolu’da Rum nüfusunu arttırmak amacıyla kurulmuştur. Başka bir amacı ise Pontus Rum Devleti’nin kurulmasını sağlamaktır.

Pontus Rum Cemiyeti

Merzifon’da Amerika Koleji’nde bin dokuz yüz on dört yılında kurulmuştur. Pontus Rum devleti milattan önce iki yüz seksen birde kurulup daha sonrasında yıkıldıktan sonra tekrar bin iki yüz dört yılında kurulmuştur. Bin dört yüz altmış bir yılında ise Fatih Sultan Mehmet tarafından yıkılmıştır. Bu cemiyetin amacı ise Pontus Rum Devleti’ni yeniden oluşturmaktır. Merkezi Batum’dan Sinop’a kadar olup merkezinin Trabzon veya Samsun olması planlanmaktaydı. Artık Cumhuriyet dönemi gelince yapılan nüfus mübadelesi ile Rumlar Anadolu’yu terk etmek zorunda kalmıştır. Böylece de cemiyet yıkılmıştır. Ülkemizi işgale geldikleri için kovulan Rumlar şu anda Yunanistan’da 19 Mayıs gününü Pontus soykırımını anma günü ilan etmişlerdir.

Taşnak Sütyun ve Hınçak Cemiyetleri

Zaven Efendi tarafından Ermeni patriği oluşturulmuştur. Başta bahsettiğim Mavri Mivra ile bu cemiyet beraber çalışmıştır. Mavri Mivra’ya benzer olaraktan bu cemiyetin amacı Çukurova’yı ve Karadeniz’den bir parça toprağı kendi devletlerine katmaktır. Amerika Birleşik Devletler başkanı Wilson, General Harbord’u Ermenistan Devleti meselesini düşünmek üzere görevlendirmiştir çünkü Ermenistan Amerika’dan yardım istemiştir. Tek başına Taşnak Sütyun yukarda anlatıldığı gibi milliyetçi Hınçak cemiyetiyle beraber Türkler’e karşı Gerilla Savaşı’nı başlatmıştır. Bu Ermeni cemiyetinin amaçları yukarda anlatıldığı gibidir. Aynı şekilde Hınçak da yardım etmiştir.

Alyans İsrailit ve Makabi Cemiyetleri

Bu cemiyet pek fazla yardım almamıştır. Amacı ise Filistin topraklarında bir Yahudi devleti kurmak yani aslında İsrail’i kurmaktır. Ayrıca Anadolu’daki Yahudilerin haklarını da korumaya çalışmışlardır. Alyans İsrailit cemiyeti tek başına olarak İstanbul’da Yahudi gençler tarafından kurulmuştur ve amacı İsrail’i yeniden kurdurmaya çalışmaktır. Makabi cemiyetinin amacı da aynı şekildedir.

Kardos Cemiyeti

Bu cemiyetin de aslında pek bir işlevi yoktur. Rum göçmenlerine katkı sağlıyor ve Pontus Rum Cemiyeti’ne de yardım ediyorlardı.

Rum-Ermeni Birlik Komitesi

Bu komite sayesinde Rum ve Ermeni Cemiyetleri arasında iletişim, uyum ve koordinasyon sağlanmıştır.

Azınlıkların Kurduğu Cemiyetlerin Genel Özellikleri

Azınlık cemiyetleri o sırada Osmanlı Devleti’ndeki tek sorun değildi. Tüm ülke işgal edilirken bu işgali önlemeye çalışanlar vardı. Bu cemiyetler yüzünden bazı olaylar ve sıkıntılar ortaya çıkıyordu. Bu da TBMM’yi oyalamıştır. Yani dolaylı yoldan azınlık cemiyetleri Osmanlı Devleti’nin diğer sıkıntılarını da etkiliyordu. Bu cemiyetlerin bunları yapabilmesinin sebebi ise yani bu cesareti bulmalarının sebebi Wilson ilkeleri sayesindedir. İstedikleri çalışma ortamını ise Mondros Ateşkes Antlaşması sayesinde elde etmişlerdir. Ayrıca bazı işgalcilerin azınlık cemiyetlerini desteklemişlerdir. Osmanlı Devleti’nin parçalanması için uğraşan bu zararlı cemiyetler, İtilaf devletlerinin çoğu tarafından desteklenmiş ve bulundukları bölgelerde yani toprakları işgale hazır hale getirtmişlerdir.

Osmanlı Devleti’nin egemenliği altında olan Rum, Musevi ve Ermeniler aslında gayet mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşam sürdürmektedir. Ayrıca Osmanlı’nın kendi yasalarına göre azınlıkta olsalar bile bu yaşantıyı sürdürüyorlardı. Bu çok uluslu Osmanlı Devleti, bir süre sonra güçsüzleşmeyi ve çok çalışmamaya başlayınca kendini işgallerin ortasında buldu. Buradaki azınlık cemiyetlerinin bu işgallerde nasıl bir rolü olduğundan bahsettim. Bu cemiyetlerin oluşmasında Wilson ilkelerinin verdiği cesaret olsa da İngiltere ve Fransa’nın kışkırtmaları da büyük ölçüde bu cemiyetlerin oluşmasını sağlamıştır. İtilaf devletlerinin de desteği ile Türkler göç edilmeye çalışılmıştır çünkü beş yıl sonra olacak nüfus sayımında önde olmak çok önemliydi. Wilson ilkelerine göre sayımda önde olan taraf egemenliği alacak olduğu için Türklerin göç ettirilmesi gerekiyordu. Tabii ki de Türkler pes etmeyip savaştığı için egemenliği yine Türkler elde etmiş oldu. Her ne kadar ülkenin çöküşünü genel olarak amaçlasalar da bu cemiyetler, sıralanacak olunursa en önemlileri; Mavri Mivra (Kara Gün) Cemiyeti, Etnik-i Eterya, Pontus Rum Cemiyet’idir.

Azınlıkların Kurduğu Cemiyetlerin Ortak Özellikleri

Bu azınlık cemiyetlerinin ortak özellikler incelikle Mondros Ateşkes antlaşmasıyla beraber kaynaklanan ortamdan dolayı oluşabilmelidir. Hepsini itilaf devletleri desteklemiş ve kışkırtmıştır. Patrikhane tarafından desteklenmişlerdir ve Anadolu’nun işgaline yardım etmişlerdir ayrıca zemin hazırlamışlardır. Bunları yaparlarken ortaya bir sorun çıkarmaları dolayısıyla da TBMM’yi meşgul etmişlerdir. Birçoğunun amacı da kendi bağımsız devletlerini bu topraklarda kurmaya çalışmaktır.

Sonuç olarak hala yaşadığımız ülkenin topraklarında, ülkemizin o zamanlarda karşı koyduğu tüm güçlere karşı kaybetmediği için yaşamaktayız. Karşı koyduğu güçlerin içinde Azınlık Cemiyetleri de bulunmaktadır. Bu çalışmamızda azınlık cemiyetlerini araştırdık ve araştırdıklarımızı burada sunmuş bulunduk.

Zararlı Cemiyetler: Milli Varlığa Düşman Cemiyetler Hangileri, Zararlı Cemiyetlerin Ortak Özellikleri Neler?

Mondros Mütarekesi sonrası Anadolu toprakları işgaller ile karşı karşıya kalmış ve Sevr'e giden süreç ile birlikte ve Sevr Antlaşması sonrasında ayrılıkçı veya işgal yanlısı zararlı cemiyetler ile başbaşa kalmıştır. Bir tarafta milli mücadele yanlısı kurum, cemiyet ve örgütlenmeler diğer tarafta İngiliz ve Fransız yanlısı cemiyet ve örgütler ile ayrılıkçı düşünceler vardır. Bu zararlı cemiyetlerin sayısı birkaç sayı ile ölçülecek düzeyden öte onlarca olarak karşımıza çıkmaktadır.

Zararlı Cemiyetler

Birinci Dünya Savaşı sonrası yabancı devletler Anadolu'nun dört bir yanını işgal ederken bu işgale karşı bölgesel veya yerel anlamda direnişler ve örgütler oluşturulsa da bununla birlikte onlarla yani işgalcilerle işbirliği yapan cemiyet ve örgütler de oluşturulmuştur.

Kimisi bölünme kimisi emperyal bir çatı altında geleceği kurma iddiasında bulunan bu cemiyetler günümüzde tarih literatüründe zararlı cemiyetler olarak adlandırılmıştır. Bunları sırasıyla sayacak olursak;

  • İngiliz Muhipleri Cemiyeti
  • Wilson Prensipleri Cemiyeti
  • Kürdistan Teali Cemiyeti
  • Teali-i İslam Cemiyeti
  • Sulh ve Selamet-i Osmaniye Fırkası
  • Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyet Cemiyeti
  • Nigehban Cemiyet-i Askeriyesi
  • Hürriyet ve İhtilaf Fırkası
  • Osmanlı İla-yi Vatan Cemiyeti
  • Tarik-i Salah Cemiyeti
  • Osmanlı Çiftçiler Cemiyeti
  • Osmanlı Mesai Fırkası
  • Vahdet-i Milliye Heyeti
  • Türk Teali Cemiyeti
  • Müsalemet İttifakı
  • Amele Fırkası
  • Mavri Mira
  • Lazistan Selamet-i Milliye Cemiyeti
  • Trakya Cemiyeti İttihad-i Milli
  • Resmi Göçmenler Komisyonu
  • Yunan Kızılhaç Cemiyeti
  • Pontus Rum Cemiyeti
  • Kordos
  • Etnik-i Eterya Cemiyeti
  • Hınçak
  • Taşnaksütyan
  • Alyans – İsrailit Cemiyeti
  • Makabi

Milli Varlığa Düşman Cemiyetler

Birinci Dünya Savaşı sonrası oluşan işgal ortamında halkın büyük bir çoğunluğu böylesine büyük bir yıkımdan sonra milli birlik ve beraberlik olarak adlandırılmasa da yabancı bir askeri kapısının önünde görmek istemezken bir kısım işgal yanlısı veya teslimiyetçi kesim ise huzuru ve barışı bu işgal devletlerinde aramaktaydı.

Bu kişi veya kişiler kendi içlerinde örgütlenerek yabancı asker veya devlet adamları ile görüşerek işgalin devamı için çaba harcamaktaydı. Bunlar içinde devlet adamları da bulunmaktaydı. Milli varlığa düşman cemiyetleri ise sıralayacak olursak;

  • Kürt Teali Cemiyeti
  • İslam Teali Cemiyeti
  • Wilson Prensipleri Cemiyeti
  • İngiliz Muhipleri Cemiyeti
  • Hürriyet ve İtilaf Fırkası
  • Sulh ve Selamet-i Osmani Fırkası

Azınlıkların Kurduğu Zararlı Cemiyetler

Birinci Dünya Savaşına giden süreç milli isyanlar veya direnişlere tanıklık etmiş ve bu kapsamda milli bütünlüğünü sağlayan topluluklar kendi devletlerini kurmuşlardır. Nitekim Osmanlı Devleti içerisinde yaşamlarını sürdüren Yunan, Bulgar, Slav, Makedon ve Romen gibi halklar kendi milli bütünlüğünü sağlamış ve Birinci Dünya Savaşı öncesinde kendi devletlerini kurmuşlardır.

Birinci Dünya Savaşı sonrasında ise Anadolu toprakları binlerce yıldır kendi bünyesinde barındırdığı topluluk ve milletleri harekete geçirerek bunları örgütlenmeye ve talepler oluşturmaya itmiştir.

Nitekim Türk, Kürt, Ermeni gibi toplulukların yıllardır birlikte yaşadığı topraklar artık emperyal çıkarların bir oyunu haline gelerek ayrılıkçı tutum sağlamaları istenmiştir. Bu kapsam Birinci Dünya Savaşı sonrasında azınlıklar kendi cemiyet ve örgütlerini kurmuşlardır. Bunları sıralayacak olursak;

  • Mavri Mira Cemiyeti
  • Etnik-i Eterya Cemiyeti
  • Pontus Rum Cemiyeti
  • Taşnak Sütyun ve Hınçak Cemiyetleri
  • Alyans İsrailit ve Makabi Cemiyetleri

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası