Evrenin Ucuna YolculukNational Geographic BelgeseliBölüm 3Yönetmen; Yavar Abbas
Senaryo; Nigel Henbest
Tür; Belgesel
Konusu;Belgesel filmi, evrenin en derin noktalarına kadar yolculuk edip, bu yolculuk esnasında karşılaştıkları gezegenleri, yıldızları, uyduları, kara delikleri ve algıladığı evreni anlatmaktadır.Özeti; Şimdi ise Dünya'dan 8 trilyon km uzaklıktayız ama aslında bu evrenle kıyaslanınca bir bebek adımı. Ötelerde daha trilyonlarca kilometre, milyarlarca yıldız ve gezegen var. Şimdi yıldızlar arası uzaya adım atmanın zamanı, güneş sistemimizin çok daha ötesine. Bizim güneşimiz gibi milyarlarca yıldız ve gezegenleri ile birlikte. Ne yöne gideceğimiz belirsiz, her yönde sonsuz olasılık var. Ve Dünya'dan 40 trilyon km uzaklıktayız, uzay aracı ile bin sene sürecek yolculuk. Ve şu an sadece bizimkinden bir sonraki güneş sistemine ulaştık.
Alfa CentauriAlfa Centauri, bir değil üç tane yıldız, birbirlerinin etrafında belirli bir uzaklıkta kilitlenmiş şekilde dönüyorlar, her bir yıldızın yer çekimi diğerini çekiyor ve çılgın bir yörünge hızı onları birbirinden ayrı tutuyor. Aralarına girersek bu yıldızlardan birinin yüzeyine fırlatılabiliriz.
Artık o kadar uzaklaştık ki kilometreler anlamsız olmaya başladı, artık ışık yılları ile konuşmamız gerekiyor. Bir ışık hüzmesinin 10 trilyon kilometre yol alması bir sene sürer, o halde 40 trilyon kilometre uzaklık, dünyadan 4 ışık yılı uzaklık anlamına geliyor. Mesafeler öyle büyük ki kavramak neredeyse imkansız, ve heyecan verici.
Epsilon Eridani YıldızıDünyadan 10 ışık yılı uzaklıkta Epsilon Eridani yıldızı. Olağan üstü toz ve buz halkaları, ve oralarda bir yerlerde atıklardan gezegenler gözlerimizin önünde doğuyor. Her yerde asteroidler ve kuyruklu yıldızlar var. Neredeyse kendi Güneş sistemimizin milyarlarca yıl önceki halini görüyor gibiyiz. Kuyruklu yıldızlar bu genç gezegenlere organik moleküller ve su taşıyor. Aynı dünyada yapmış olabilecekleri gibi hayatı başlatıyorlar.
Gliese YıldızıDünyadan 20 ışık yılı uzaklıkta Gliese yıldızı. Bizim güneşimizle yaklaşık aynı yaşta. Ve yörüngesinde dolaşan bir gezegen güneşten ideal uzaklıkta. Daha yakın olsa su buharlaşır, daha uzak olsa su donardı. Hayatın gelişmiş olması için ideal bir ortam. Orada bizim gibi medeniyetler olabilir.
Bellerophon GezegeniBellerophon gezegeni, kendi güneşine öyle yakın ki keşfedilmiş olması bir mucize. Sorun dünyadan bu kadar uzaklıktaki gezegenleri göremiyor olmamız, komşu yıldızların parlaklığında saklanıyorlar, ama gezegenlerin yıldızları üzerinde küçük bir yer çekimi etkileri var, bu minik hareketleri trilyonlarca kilometre öteden ölçebildiğimizde onların var olduklarını kanıtlayabiliriz. Bellerophon gezegeni de 'lar da bu şekilde bulundu ve uzaktaki gezegenlerin keşifleri için kapılar açıldı.
Algo, İkiz YıldızlarDünyadan neredeyse ışık yılı uzaklıkta, ikiz yıldızlar, Algo, şeytani yıldız, antik çağlardan beri kötü davranışlarından korkuluyor. Dünyadan bir yıldız diğerinin önünden geçerken ışıldıyor gibi gözüküyor, yakından daha da garip, yıldızlardan biri diğerinin çekim alanına genişlemiş ve O'na doğru emiliyor.
Galaksimiz samanyolunun derinliklerinde, devasa bir gökyüzü kütüphanesi, her yıldız kendi hikayesini anlatan bir kitap, hepsi burada kapaklarını açmamızı bekliyorlar.
Betelgeuse Yıldızı Ve dev Betelgeuse, şimdiye kadar gördüğümüz en büyük en parlak yıldız, bizim güneşimizinden en az kat daha büyük olmalı.
Orion BulutuDünyadan ışık yılı uzaklıkta bir hayalet, karanlık Orion bulutu, toz ve gaz, öyle yoğun ki bizi örtüyor ve dışarıdaki evrenle ilişkimizi kesiyor. Orada derinliklerde bir ışık topu toz ve gazı kendine çekiyor, ısınıyor, yanan sıcak bir gaz topuna dönüşüyor.
Bir yıldız gibi, güneşimiz gibi ama minyatürü, içi milyonlarca derece sıcaklıkta, bu yüzden nükleer reaksiyonları tetiklemeye başlıyor, bizim Güneşimizin parlamasını sağlayanlar gibi, enerji, radyasyon ve ışık üretiyor. Bir yıldız doğuyor yada yıldızlar. Karanlık Orion bulutu bir yıldız fabrikası.
NebulaNebula, parlayan büyük bulutsu topluluğu, uzayda asılı duruyor. Rüzgar olmayan bu yerde dağılmaları binlerce yıl sürecek, bir yıldız heykeli oluşturuyor gibiler.
Dünya'dan ışık yılı uzaklıkta, parlak bulutlar uzayda bir zamanlar bizim Güneşimiz gibi olan bir yıldızı çevreliyor. Ondan tek geriye kalan bu parlak renkli gazlar. Yıldızın içindeki nükleer füzyonla oluşan maddeler ölümünde uzaya salınıyor. Yeşil ve mor, Hidrojen ve Helyum evrenin ham maddeleri, kırmızı ve mavi nitrojen ve oksijen, dünyadaki hayatın yapı taşları. Ciğerlerimizdeki oksijen, DNA'mız daki nitrojen dünya daha doğmadan çok önce ölen yıldızlarda nükleer füzyon ile üretildi. Bizler yıldızların nükleer atıklarından oluşuyoruz.
Beyaz Cüceİçerisinde bir yıldız hayaleti var, bir beyaz cüce, beyaz, sıcak, küçük ama inanılmaz derecede yoğun, yıldızı ölürken atomları eriyerek kaynaşıyor ve öyle bir yoğunluğa ulaşıyor ki, bu beyaz cücenin bir çay kaşığı dolusu bir ton ağırlığına geliyor. Ve bundan 6 milyar yıl sonra bir beyaz cüce haline gelecek.
Bölümlere ayırarak açıkladığımız belgeselin yazı dizisinin bu üçüncü bölümüdür ve belgesel evrenin en derin noktalarına doğru devam etmektedir. Evren hakkında detaylı bilgilerin bulunduğu ve görselleri ile de yeterince açıklayıcı bilgi veren bir uzay, evren belgesel filmidir.