Otizmli çocuk sahibi anne ve babaların en çok merak ettiği şey otizm büyünce geçer mi?Otizm; beynin sağlıklı gelişimini engelleyen, doğumdan başlayarak bireyin tüm hayatını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur. Genetik kökenli bir rahatsızlık olan otizm; bireyin sosyal becerilerindeki eksiklik, iletişim ve davranışlarındaki farklılıklar ile kendini belli eder.
Otizmin Tedavisi Var Mı? Otizmli Çocuğum Büyüyünce İyileşir Mi?
Türkiye’de her 64 çocuktan biri otizm spektrum bozukluğu ile savaşıyor. Son zamanlarda sıklıkla karşımıza çıkan “Otizmi yendi.” haberleri aslında gerçeği yansıtmıyor. Otizmi bağırsak hastalığı olarak gören uzmanlar, süt ve gluten içeren ürünlerin otizmli çocukları âdeta morfin gibi uyuşturduğunu belirtiyorlar. Özel eğitim ve biyomedikal tedavi yöntemleri ile otizmin yüzde yüz tedavi olabileceğini iddia ediyorlar. Peki bu teori gerçekten doğru mu? (Bkz:Doğru Beslenme ile Otizm İyileştirilebilir Mi?)
Hafif, orta ve ağır derecedeki belirtilerle ortaya çıkan otizmin en hafif versiyonu olan atipik otizm ile yüksek fonksiyonlu otizmin hafif şiddetli türü olarak kabul edilen asperger sendromunun belirtileri, yoğun eğitim ve tedavi ile büyük oranda kaybolabilir. Aslında hem atipik otizm hem de asperger sendromu tamamen yok olmaz, fakat çocukluktan başlayarak verilen yoğun davranış terapileri ile yetişkinlik döneminde, bu rahatsızlıklardan muzdarip olmayan sağlıklı bireylerden ayırt edilemez seviyeye ulaşabilirler. Otizm erken safhada disiplinler arası uzmanlıklardan yararlanarak teşhis edilirse, bireyin yaşama entegre olması ve dış dünyayla sağlıklı bir iletişim kurması sağlanabilir.
Otizm, her ne kadar sonradan tamamen iyileştirilemese de doğum öncesinde alınabilecek önlemlerle engellenebilir. Bunun için anne adaylarının katkı maddesi ve ağır metaller içeren besinlerden uzak durmaları, suni gıdaları beslenme programlarından tamamen çıkarmaları gerekiyor. Bir diğer yöntem ise, genetik analiz ve preimplantasyon genetik tanı yöntemi. Ebeveyn olmayı planlayan aileler, kendi aile öyküleri ile ilişkili genetik testler yaptırarak hem kendileri hem de doğacak çocukları için fiziksel ve ruhsal hastalıklara yatkınlıklarını öğrenebilirler. (Bkz:Genetik Testler ile Hangi Hastalıklar Öğrenilebilir?) Ardından tüp bebek tedavisi ile birlikte ilgili genetik testler yapılarak normal olan embriyolar seçilebilir. Preimplantasyon genetik tanı (PGD) teknolojisi sayesinde, genetik bozukluklar elenerek kişilerin sağlıklı çocuk sahibi olması mümkündür. İlgili tüm testler içine-posta adresimden ulaşabilirsiniz.
Otizm spektrum bozukluğu, hem genetik hem de çevresel faktörlerden kaynaklı bir hastalıktır. Otizmi tamamen ortadan kaldıran kesin bir tedavi yoktur. Fakat sosyalleştirme tedavileri ve özel eğitim ile otizmli çocukların dış dünyaya uyum becerileri geliştirilebilir. Davranış terapisi ile işlevsel bağımsızlık kazandırılabilir. Çevresel faktörler tespit edilerek DNA yapısını ve beyin fonksiyonlarını bozan etkenlere karşı önlem alınabilir. Nutrigenetik uzmanının otizmli çocuklar için kişiye özel hazırladığı gluten, kazein ve süt ürünlerinden uzak beslenme programı ile otizm semptomları azaltılabilir. Gerektiğinde medikal destek ile beraber ağır metallerin vücuttan uzaklaştırılma protokolleri de uygulanabilir.
Kendisi de otizmli bir birey olan Temple Grandin, çocukluktan itibaren aldığı yoğun eğitim sayesinde Colorado Eyalet Üniversitesi’nde profesörlük ünvanına kadar yükselmiştir. Otizmin sıkıntılarını yenme konusunda yaşadığı süreci ve özel eğitim programını anlattığı yazısını aşağıdan okuyabilirsiniz.
1. İyi öğretmenler başarı kazanmama yardım etti. Otizmi yenebildim, çünkü iyi öğretmenlerim vardı. yaşında deneyimli öğretmenlerin olduğu iyi düzenlenmiş bir anaokuluna verildim. Erken yaştan itibaren bana doğru davranışlar öğretildi. Otistik çocukların gün boyunca yapılandırılmış bir düzene, disiplinli fakat nazik olmayı bilen öğretmenlere ihtiyacı vardır.
2. 5 ile 15 yaş arasında benim her günüm yapılandırılmıştı. Bu düzenin dışına çıkmama izin verilmiyordu. Haftanın beş günü 45 dakika bireysel konuşma terapim vardı. Annem bir dadı tuttu; o, ben ve kız kardeşimle birlikte günde saat oyun oynuyorduk. Oyun oynarken sıra almayı öğretti. Yemek zamanları herkes bir arada yemek yiyorduk. Benim herhangi bir tuhaflık yapmaya iznim yoktu. Otistik davranışlara geri dönmeme izin verilen tek süre yemekten sonraki bir saatlik dinlenme zamanı idi. Anaokulu, konuşma terapisi, oyun faaliyeti ve kurallara uyulan yemekler haftada toplam 40 saat tutuyordu. Öyle ki, bu sürede beynim dış dünya ile bağlantı içinde oluyordu.
Otizm bulunan kişilerin çoğu görsel olarak düşünürler. Ben resimlerle düşünürüm. Kelimelerle düşünmem. Bütün düşüncelerim imgelemimde akan video bantları gibidir. Resimler benim birinci dilimdir, kelimeler ikinci dilimdir. İsimler öğrendiğim en kolay kelimelerdir, çünkü zihnimde kelimenin bir resmini yapabilirim. Yukarı veya aşağı gibi kelimeleri öğretmek için öğretmen bunları çocuğa göstererek vermelidir. Örneğin; uçağı masadan yukarı doğru kaldırırken yukarı demelidir.
Uzun sözle yönerge dizilerinden kaçınmalıdır. Otistik kişiler sekansları (birbirini takip eden adımlar) hatırlamakta güçlük çekerler. Eğer çocuk okuyabiliyorsa yönergeleri bir kağıda yazın. Ben sekansları hatırlayamam. Eğer benzincide yol soracaksam sadece üç aşamayı hatırlarım. Üçten çok adımın yazılı olması gerekir. Telefon numaralarını da hatırlamakta zorluk çekerim. Çünkü zihnimde bir resmini yapamam
3. Çoğu otistik çocuk resim, sanat ve bilgisayar programlamakta başarılıdır. Bu yetenek alanları teşvik edilmelidir. Çocuğun yeteneklerinin gelişmesine daha çok önem vermek gerekir diye düşünüyorum.
4. Pek çok otistik çocuk bir konu üzerinde takılır. Örneğin trenler, haritalar gibi. Bu takıntıları değerlendirmenin en iyi yolu bunları okul görevlerine motive etmek için kullanmaktır. Eğer çocuk trenleri seviyorsa okuma ve matematik öğretirken trenleri kullanınız. Tren hakkında bir kitap okuyunuz, trenlerle matematik problemleri kurunuz. Örneğin; Ankara’dan İstanbul’a bir trenin ne kadar zamanda gideceğini hesap ediniz.
5. Sayı kavramlarını öğretirken somut görsel yöntemler kullanın. Ailem sayıları öğrenmem için bana bir matematik oyuncağı verdiler. Bunda 1’den 10’a kadar sayılar için farklı renk ve büyüklükte bloklar vardı. Bununla toplama ve çıkarma yapmayı öğrendim. Bölmeleri öğrenmek için öğretmenimde dört parçaya ayrılan tahta bir elma ve ikiye ayrılan tahta bir armut vardı. Bunlarla çeyrek ve yarım kavramını öğrendim.
6. Sınıfımda en kötü el yazısı olan bendim. Pek çok otistik çocukta el hareketlerinin kontrolünde güçlük vardır. Düzgün el yazısı bazen çok zor gelir. Bu durum çocuk için bazen çok engelleyici olur. Engellenme duygusunu azaltmak için çocuğun yazmayı sevmesine yardım edin. Bırakın bilgisayarda (tablette) yazsın. Tuşlara basmak daha kolaydır
7. Bazı otistik çocuklar okumayı ses verme ile daha kolay öğrenir. Bazısı ise kelimenin bütününü ezberleyerek daha iyi öğrenir. Ben seslilerle öğrendim. Annem ses verme kurallarını öğretti ve sonra benim kelimeleri seslendirmemi istedi. Ekolalisi olan çocuklar daha çok resim kartları ve resimli kitaplar ile en iyi öğrenirler. Çünkü kelimenin bütünü resimlerle birlikte çağrılır.
8 . Çocukken okul zili gibi yüksek sesler kulaklarımı rahatsız ediyordu. Dişçinin siniri açık dişi delgi ile oyması gibi… Otistik çocukların kulaklarını rahatsız eden seslerden korunması gerekir. En çok sorun yaratan sesler; ders zilleri, mikrofon hoparlör cızırtıları, yazı tahtasına yazarken çıkan cızırtılar, skor levhasında elektrikli işaretlerin vızıltısı ve sandalyeler çekilirken çıkan gıcırtılardır. Bu tür sesler bazı malzemelerle kamufle edilebilirse çocuk bunlara daha iyi tahammül edebilir. Çekilirken gıcırdayan iskemleler ayaklara lastik makaralar geçirilirse veya halı konursa sessiz hale gelebilir. Çocuk belli bir odada korku duyabilir. Çünkü o odada birdenbire mikrofondan cızırtılı bir ses duymuş ve korkmuştur. Ürkütücü ses korkusu kötü davranışlara sebep olabilir.
9. Bazı otistikler ışık titreşimlerinden ve flüoresan ışıklardan rahatsız olurlar. 60 Hz elektrik titreşimlerini görebilirler. Bu sorundan kaçınmak için çocuğun sırasını pencereye yakın koymalı veya flüoresan ışıklar kullanmamalıdır ve daha az titreşim yapan ampuller konulmalıdır.
Bazı çocuklar ve yetişkinlerde şarkı söyleyebilme, konuşabilmeden daha iyidir. Kelimeler ve cümleler eğer şarkı ile onlara seslenirse daha iyi cevap verebilirler. Seslere karşı aşırı duyarlılığı olan bazı çocuklar, eğer öğretmen onlara fısıltı ile konuşursa daha iyi yanıt vereceklerdir.
Bazı konuşmayan çocuk ve yetişkinler görsel ve işitsel girdileri aynı anda işleme geçiremezler. Onlar tek kanallıdır. Aynı anda hem görüp hem de işitemezler. Onlara ya sadece görsel bir iş ya da sadece işitsel bir iş verilmelidir. Olgunlaşmamış sinir sistemleri eş zamanlı görsel ve işitsel girdileri işleme koyamamaktadır.
Konuşması olmayan büyük yaştaki çocuk ve yetişkin otizmlilerde sıklıkla dokunma en güvenilir duygudur. Onlar için dokunarak hissetmek genellikle daha kolaydır. Harfler, plastik harfleri hissetmeleri sağlanarak öğretilebilir. Günlük programlarını, programlanan faaliyetten birkaç dakika önce nesneleri (elleyip) hissederek öğrenebilirler. Örneğin yemekten 15 dakika önce çocuğun eline tutacağı bir kaşık verin. Arabaya binmeden bir kaç dakika önce eline bir oyuncak araba verin.
Otizmi olan bazı çocuklar ve yetişkinler eğer bilgisayarın klavyesi ekrana yakın konursa daha kolay öğrenebilirler. Bu kişinin ekran ile klavyeyi aynı anda görmesini sağlar. Bazı kişiler klavyedeki tuşa bastıktan sonra yukarı doğru ekrana baktıklarında hatırlamada güçlük çekebilir. (Dokunmatik ekranlarda klavye ile ekran aynı yerdedir.)
Konuşması olmayan çocuk ve yetişkin otizmliler, eğer yazılı kelime ile resmi flash kartta görürse kelime ile resim arasında daha kolay bağlantı kurabilirler. Bazıları satır üzerindeki resimleri anlamaz. Bu yüzden önceleri gerçek nesneler ve fotoğraflar ile çalışılması tavsiye edilir.
Bazı otistik kişiler konuşmanın iletişim için kullanıldığını bilmez. Eğer dil egzersizlerinde iletişim özendirilirse dil öğrenimi daha kolay olur. Eğer çocuk bardak isterse ona bardak verin ve eğer çocuk bardak istiyor ama (bardak yerine) tabak diyorsa ona tabak verin. Çocuğun kelimeleri söyleyince somut şeylerin olduğunu öğrenmeye ihtiyacı vardır. Eğer otistik kişi, yanlış kelime kullanması yanlış nesne ile sonuçlanırsa, kelimenin yanlış olduğunu daha kolay anlar.
Birçok otistik bilgisayar faresini kullanırken güçlük çeker. Tıklamak için ayrı düğmesi olan göstergeli sistemler deneyin. (Dokunmatik ekranlar gibi) Ellerinde motor kontrolü problemi olan otistikler, fareyi tıklatırken güçlük çekerler.
Konuşmayı anlamakta güçlüğü olan çocuklar, sert sessizleri ayrıştırmada zorlanırlar. Kaş’ın K’sı, Çat’ın Ç’si gibi. Konuşma öğretmenim, böyle sesleri duymayı öğrenmem için, sert sessizleri vurgulayarak, uzatarak bana yardımcı oldu.
Birçok aile bana, televizyondaki yazıların çocuklarının okumayı öğrenmesine yardım ettiğini bildirdi. Çocuk yazıları okuyabilir ve konuşma ile yazıları eşleyebilir. En sevilen programın baş yazıları ile kaydedilmesi uygun olur. Çünkü bu kayıt tekrar tekrar kullanılabilir.
Temple Grandin, Ph.D. Asist. Prof. Colorado S. University (Çeviren: Fatma Sayman)
Atipik otizm, otizm spektrum bozukluğu veya Asperger sendromunun bazı özelliklerinin ortaya çıktığı, ancak bulguların hepsinin görülmediği otizmin bir alt türüdür. Genellikle erken yaşlarda ortaya çıkabildiği gibi ilerleyen yaşlarda da görülebilir. Otizme oranla şiddeti daha hafiftir ve hastalık yavaş ilerleme gösterir. Çocuklardaki davranış ve hareket bozuklukları tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilir. Nöro-gelişimsel bir bozukluk olarak bilinmektedir. Otizm semptomları bulunan ancak tanı için gerekli özelliklerin hepsini karşılamayan durumlara denir. Erken yaşlarda ve okul öncesi dönemlerde tespit edilmesi halinde ilaçsız tedavi, uygulamalı davranış analizi (ABA) ve birtakım terapi eğitimleriyle birlikte iyileşme sağlanabilirken, olumsuz davranışlar da kontrol altına alınabilir.
Atipik otizmin özellikleri arasında en önemli görülen durum, hastalığın erken teşhis edilmesi durumunda doğru tedavi uygulanması ile kişilerde yaşanan konuşma ve bazı iletişim problemlerinin iyileştirilebilir olmasıdır.
Erken tanı, çoğu zaman ortaya çıkan sorunları daha kolay aşabilmek ve kişinin yaşantısına normal olarak devam etmesini sağlamak amacıyla önemlidir. Bu gibi durumlarda ebeveynlere çok fazla iş düşmektedir.
Çocuklar düzenli olarak doktor kontrolüne götürülmelidir. Ayrıca aile bireyleri çocuklarıyla sürekli olarak sağlıklı bir iletişim kurmalı ve fark edilen herhangi bir anormal durumlarda bir uzmana başvurmalıdır.
Bazı yönleriyle otizme benzerlik gösterse de bazı durumlarda otizmden oldukça uzak görünebilir. Belirtiler ve semptomlar otizme oranla daha hafif seyreder. Bireyler, konuşmada gecikme, zorlanma ve sosyalleşme bakımından da bazı sorunlar yaşayabilir. Bunların yanı sıra genellikle görülen atipik otizmin belirtileri şu şekildedir:
Atipik otizmin nedenleri henüz tam olarak kanıtlanmasa da konuyla ilgili yapılan araştırmalar ve incelemeler sürdürülmektedir. Ancak bu konu üzerine yapılan çalışmaların bazılarında bozukluğa neden olan bazı maddeler yer almaktadır. Bunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Bunların geneline bakıldığı zaman hastalığın görülmesini artıran faktörler, genetik, hormonal ve çevresel faktörlerin bir kısmının sonucu ortaya çıkabildiğini göstermektedir.
Atipik otizmde beslenmenin bireyin bedenine ve ruh sağlığına olan etkileriyle ilişkili olabilir. Beslenme olarak yalnızca besin tüketimi değil, diğer yandan solunan hava, içilen sıvı ve su gibi maddelerde yer alan zararlı bileşenler de önemlidir.
Ayrıca çevresel faktörlerin de bu bozukluğun ortaya çıkmasında etken faktör olduğu düşünüldüğünde, bireylerin yaşadıkları ortam, sanayileşme ve şehir hayatı da bu problemlere neden olabilir.
Bunun yanında su, toprak ve hava kirliliği, meyve ve sebzelere yapılan ilaçlamalar, yemekleri fırına koyma sırasında kullanılan bazı alüminyum folyo gibi maddeler ısıdan etkilenerek zehirlenme ihtimalini göz önüne alıyor.
Bazı çalışmalar sonucu bağırsak florasında yaşanan sorunların da bu tür bozukluklara neden olabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle kişilerin dikkat etmesi gereken bazı durumlar vardır.
Bağırsak geçirgenliği arasında bulunan besinlerden hazır ve paketli gıdalar, glütenli gıdalar ve bu beslenme alışkanlığı uzun süreli sürdürme gibi durumlar nedenleri arasında düşünülmektedir.
Bağırsak florasını güçlendirmek için D vitamini seviyesinin korunması ve güçlendirilmesi gerekmektedir. Kültürlü ve fermente gıdalara ağırlıklı olarak öncelik verilmesi önemlidir. Ev yoğurdu ve tarhana gibi gıdalar bu özellikler arasında yer alır.
Farklı otizm türlerine göre daha hafif seyreden bu bozukluk her yaşta ilerleme gösterebildiği için erken tespit edilmesi önemlidir. Atipik otizm tedavisi, erken yaşlarda tanı konulan kişilerde ilaçsız, eğitim ve bazı terapilerle mümkün olabilir.
Erken teşhis edildiği durumlarda özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde tedavi yöntemleri olumlu sonuçlar verebilir. Özel eğitim uzmanların tarafından uygulanan ABA Davranış terapisi (uygulamalı davranış analizi) olumsuz davranışları değiştirmeden etkilidir. Ayrıca dil terapistleri tarafından uygulanan eğitimler de çocuğun konuşma yetisinde gelişme görülmektedir.
Okul öncesi yaşlarda davranış terapileri uygulandığında bireyin olumsuz davranışları daha kolay kontrol altına alınabilmektedir. Bu çalışmalara ek olarak, ergoterapi, duyu bütünleme terapisi, spor, yüzme ve dil konuşma terapisi gibi farklı çalışmalar da çocukları sosyal ve akademik yaşama hazırlamada çok fazla fayda sağlar.
Çocuklar kendi yaşıtlarıyla iletişim kurmada ve anlaşmada zorluk yaşamaması için bu uygulamaların düzenli olarak yapılması ve aile bireylerinin bu durumda gereğinden fazla destek vermesi önemlidir.
Çocukları sosyal ilişkilere hazır hale getirilebilmek için ailenin desteği gerekmektedir. Çocuklara terapiler dışında da gerekli özen gösterilmeli ve sağlıklı iletişim kurma çalışmaları yapılmalıdır.
Atipik otizm testi, otizm üzerine yapılan testlerden bazılarıdır. Otizm tarama testi, çocuk otizm testi ve iki yaş otizm testi yapılan testler arasındadır.
Otizm Tarama Testi
Bir tür davranış testi olarak bilinir. Test sırasında çocukların beden hareketlerini kullanım becerileri, dil ve konuşma yetileri, uyum sağlama becerileri ve sosyal iletişim yetenekleri gözlemlenmektedir.
Çocuk Otizm Testi
aya kadar çocuklara uygulanabilen bir testtir. 40 soruluk bir testten oluşmaktadır.
İki Yaş Otizm Testi
İki yaş altında çocuklarda, taklit etme, dikkat ve odak kontrolü, oyun ve motor hareketleri gözlemlenir.
İlaçla tedavi edilemeyen bir durum olduğu için okul öncesi dönemlerde hastalığın farkına varılıp tespit edilmesi önemlidir. Çocuğu okul dönemine hazırlamak ve yaşıtlarıyla normal bir iletişim kurmasını sağlamak için birtakım özel eğitimlerin alınması fayda sağlar.
Çocuklarda gözlemlenen bazı anormal durumlar ve davranış bozuklukları alınan eğitimlerle ve terapilerle birlikte kontrol altına alınabilir. Bu durumların kontrol altına alınması da çocuğun sosyal ilişkilerine adapte olmasını ve daha rahat sosyalleşebilmesini sağlar.
Ayrıca bu süreçlerde anne ve babanın desteği önemli olduğundan çocuklara karşı herhangi bir olumsuz davranış gösteriminden uzak durulması önerilir. Alınan terapi ve eğitimlerle ileri yaşlarda yaşanabilecek psikolojik sorunlar ve asosyal olma gibi durumların önüne geçilebilir.
Otizm Spektrum Bozukluğu, teşhis edilmesinin ardından uzun süreli tedavi, ayrıca çocuk ve ergen psikiyatristi tarafından kontrollerinin yapılması gereken bir hastalıktır. Tedavi yaklaşık ilk 6 ayda sonuç vermeye başlar.
Tedavi sürecinin tek bir uzman kontrolünde yapılması çocuğun tedaviye alışma süresini kolaylaştırır. Ayrıca tedavi takibinin doktorun bilgisiyle birlikte, aile, doktor ve özel eğitim merkezi iş birliğinde yapılması önerilir. Bu şekilde çocuğa özel bir tedavi süreci devam eder.
Bu tedavilere destekleyici olarak bazı yöntemler de uygulanabilir. Ancak bu yöntemler çocuk ve ergen psikiyatristinin gerekli görmesi durumunda anne ve babaya aktarılır. Bunun dışında uzman psikiyatristler doğru olan tedaviyi uyguladıklarında olumlu sonuçlar alınabilir.
Hastalık tamamen iyileşme göstermez. Ancak durumun erken teşhis edilmesi ve doğru tedavi uygulamaları ile hastalığın seyrinde önemli değişiklikler yaşanabilir. Tedavi yöntemlerinin doğru uygulanması halinde ortaya çıkan belirtiler azaltılır. Bu şekilde bireyler sosyal yaşantılarında daha rahat ilişkiler kurabilir.
Ailelerin tedavi sürecinde özen göstermeleri ve tedavi uygulamaları aksatmamaları çocukların iyileşmesi bakımından önem taşır.
Otizm tanısı çoğunlukla 2 ve 3 yaş sonrasında fark edilmektedir. 4 yaşında otizm semptomları görülen çocuklarda konuşma mümkün olabilir. Bu sorunların tedavileri için uygulamalı davranış analizi (ABA), dil konuşma terapileri, duyu bütünleme ve ergoterapi gibi tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.
Özellikle aile bireyleri tarafından gerekli özen gösterilmeli ve çocuklara karşı anlayışlı ve ilgili davranılmalıdır. Çocuklarla sağlıklı iletişim kurmaya çalışmalı ve sevgi ile yaklaşılmalıdır. İlerleyen zamanlarda ise çevredeki farklı insanlarında anlayışlı yaklaşmaları çocukları topluma kazandırma açısından önemlidir.
Otizm, kişilerin ailesiyle ve etrafında bulunan bireyler ile normal iletişim kurmasına engel olan ve çoğunlukla doğuma müteakip ilk 3 yıl içerisinde belirtilerini gösteren, nöro-gelişimsel bir bozukluktur. Günümüzde tıp alanında meydana gelen gelişmeler neticesinde basit testler ile otizm tanısı rahatlıkla konulabilir. Otizm rahatsızlığı tespit edilen çocuklarda ilk evreler çok önemlidir. Eğer erken tanı ve müdahale yapılmaz ise rahatsızlık bir ömür devam edebilir. Otizmli bireylerin motor beceri gelişimleri normaldir. Bazı vakalarda baş ve ense bölgesinin kalın olması haricinde, otizmli bireylerin büyük bir bölümünün dış görünümleri normaldir. Otizmli kişiler asıl sorunu, iletişime girmekte ve devam ettirmekte zorlanmaları, sosyal etkileşim becerilerinde zayıf kalmalarıdır. Bazı çocuklarda gelişim evreleri normal ilerlerken belli bir dönemden sonra otizm tanısı konabilir.
Otizm, son zamanlarda oldukça yaygın karşılaşılan bir gelişim bozukluğu türüdür. Dolayısı ile aileler, otizm nasıl anlaşılır gibi hususları oldukça merak edebilirler. Otizm belirtileri, özellikle yenidoğan bebeklerde ikinci ayından itibaren kendini belli etmeye başlar. Örneğin, çocuğunuz özellikle göz temasından kaçınıyor, etrafta olan seslere tepki vermiyor, cansız cisimlere aşırı ilgi gösteriyor veya bazı anlamsız hareketleri sürekli tekrar ediyor ise bu durumda otizmli olma ihtimali yüksektir. Aynı şekilde akranlarına oranla konuşmada geç kalmışsa veya tek tüze ve çoğu zaman anlamsız cümleler kuruyor ise veya ebeveynleri taklit etmede zorlanıyor ise bu durumlada da otizmden şüphelenilebilir.
Uzmanlar tarafından bireylere otizm tanısı konulabilmesi için öncelikle bazı otizm testlerinin ve psikososyal değerlendirmelerin yapılması, beyin ve sinir gelişimin tespit edilmesi gerekir. Sadece saydığımız belirtilerin biri ikisini gösteren her bireyi otizmli olarak düşünmek doğru olmayabilir. Otizm tanısı konan çocuklara erken müdahale ederek onları özel eğitime başlatmak çok önemlidir. Erken yaşlarda başlayan özel eğitim, çocukların bazı özelliklerini geliştirmelerini ve bağımsız hareket edebilmelerini sağlayabilir. Otizm hakkında ayrıntılı bilgi ve destek almak içi bizimle irtibata geçebilirsiniz.
Şuana kadar yapılan araştırmalarda otizm nedenleri tam olarak ortaya tespit edilmiş değildir. Otizm rahatsızlığının neden meydana geldiğine dair ileri sürülen bazı varsayımlar şu şekildedir.
Bu noktada ebeveynlerin kafasını kurcalayan hususlardan birisi ise aşılar otizme yol açar mı? sorusudur. Çocuk aşılarının otizm hastalığına neden olduğuna dair henüz kanıtlanmış bir çalışma söz konusu değildir.
Otizm belirtilerinin aileler tarafından anlaşılması bazı durumlarda zor olabilir. Konuşmada gecikme veya iletişimde isteksizlik otizm tanısı olmayan çocuklarda da görülebilir. Bu nedenle otizm şüphesi taşıyan aileler vakit kaybetmeden doktara başvurmaları gerekir. Otizm tanısı konusunda destek almak için randevu talebinde bulunabilirsiniz. Otizm tanısı konulabilmesi için çocuklarda görülmesi beklenen bazı otizm belirtileri şunlardır;
Çocuklara otizm tanısı konulabilmesi için otizm belirtilerinden bir kaçının aynı anda ortaya çıkması gerekir. Ayrıca tanıyı ancak uzman bir ekibin koyabilir.
Otizm tedavisi kapsamında tıp alanında dünyada yaygın olarak uygulanan bir ilaç veya ameliyat yöntemi söz konusu değildir. Otizm tedavisinde erken tanı ve erken müdahale oldukça önemlidir. Otizm rahatsızlığı kapsamında uygulanan tedavilerin temel amacı otizmli kişinin sosyal beceri ve bireysel yeteneklerini geliştirmek, yaşam kalitesi ve bağımsız hareket edebilme yeteneği kazandırmak, fiziksel ve zihinsel gerilemelerine engel olmak ve ebeveynlere otizm nasıl mücadele edilir konusunda destek olmaktır.
Tedavi yöntemi otizmli çocuklar göre özel planlanmalıdır. Erken yaşlarda planlanan özel eğitim programları ile otizmli bireylere sosyal beceri kazandırabilir, uyumsuz davranışların azaltılması sağlanabilir ve kendilerine bakabilme yeteneği kazandırılabilir. Uzman kişiler ve aile desteği ile özel eğitim programlarının hazırlanması ve bu yolla çocuğun yeteneklerinin geliştirilmesi otizm tedavisi alanında kullanılan tek tedavi yöntemidir. Bu tedavi yöntemi özel bir ekip ve özel bir çalışma gerektirir. Bazı özel durumlarda ilaç tedavisinede ihtiyaç duyulabileceği unutulmamalıdır. Otizm tedavisi kapsamında uzman ekibimiz ile sağladığımız hizmetlerimizi görmek için lütfen tıklayınız.
Ebeveynler tarafından merak edilen konulardan biriside her otizm tanısı konan çocuğun aynı derecede bu rahatsızlığı barındırıp barındırmadığıdır. Aslında otizm her çocukta farklı özelliklerde ve farklı seviyede seyreder. Peki, otizm çeşitleri nelerdir? En hafif seyredeninden, en ağır belirtileri gösterenine kadar bilinen bir çok farklı otizm türü mevcuttur ve genellikle tedavi yöntemleride otizmin türüne göre şekillenir. En yaygın bilinen otizm türleri aşağıda olduğu gibidir.
Otizm spektrum bozukluğu yaşayan çocuklarda bu türe ait otizm özellikleri bebeklikten itibaren ortaya çıkar. Nöro-gelişimsel rahatsızlık olan bu türde sinir sisteminde bulunan sorunlar otizmi tetikler.
A tipik otizm türünde çocuklar aslında otizm belirtileri gösterir fakat diğer otizm çeşitleri kadar bu belirtiler açık hissedilmez. Dolayısı ile bu durumda bulunan çoçuklara konan otizm tanı türüdür. A tipik otizm rahatsızlığının genel beirtileri konuşma güçlüğü, gelişimde yavaşlama ve iletişim bozukluklarıdır.
Asperger sendromu yaşayan çocuklar, erken dönemlerden itibaren içe kapanırlar ve iletişim konusunda sorun yaşadıkları rahatlıkla gözlenir.
Rett Sendromu tanısı konan çocuklar genellikle iki yıla yakın normal gelişmelerini sürdürürler. 18 ay sonunda ise normal gelişim yavaşlar ve gerileme dönemi başlar.
Bu rahtsızlığa sahip çocukların en belirgin otizm belirtileri öğrenme güçlüğü ve anlamada zorluk yaşamalarıdır. Frajil X sendromu, X kromozomu sebebi ile ortaya çıkan bir tür mental gerilik durumudur.
Bu gruba dahil olan çocuklarda genellikle 3 yaşına kadar anormal bir gerileme görülmez. Fakat üç yaşından sonra iletişim ve sosyalleşme konularında sorunlar yaşanmaya başlanır.
Bu tür otizm rahatsızlığına sahip çocuklar, gerçek hayattan büyük oranda koparlar. Bu çocuklarda çok sık halüsinasyonlar ve sanrılar ortaya çıkar.
Bu rahatsızlık otizm türleri arasında nadir görülmekle beraber kesin bir başlama yılı söz konusu değildir. Genel olarak 2 ila 11 yaşları arasında görülebilğir. Bu rahatsızlığı yaşayan otizmli çocuklarda konuşma ve dil yeteneklerinde gerileme ve bozulma görülür. Ayrıca erken dönemde epilepsi nöbetleride bu rahatsızlığa işarettir.
Otizmin bu çeşitinden etkilenen çocuklar, konuşma konusunda sorunlar yaşarlar. Bu çocukların bir bölümünde kekemelik veya ses bozukluğu görülebilir.
Otizm konusunda ayrıntılı bilgi almak, tanı testi yaptırmak veya bu konuda özel eğitim programları eşliğinde uzman ekiplerimiz eşliğinde destek almak için lütfen sitemizi ziyaret ediniz.
Atipik otizm bazı yönleriyle otizme benzeyen ancak Yaygın Gelişimsel Bozukluklar spektrumundaki bozukluklardan birinin altında sınıflandırılamayan bozukluğa verilen addır. Otizmden daha az şiddetlidir. Bazen otizmden oldukça uzak görünebilir.
Atipik otizm; dil ve sosyal iletişimle ilgili sorunlar, dilin amaca yönelik kullanımındaki problemler, aşırı çekingenlik, aşırı utangaçlık, gündelik ve özel yaşamında belli ilkelere aşırı bağlılık gibi durumlarla kendini gösterebilir. İlerleyen yaşla tanı değişebilir ve durum bir kişilik özelliğine dönüşebilir. Otistik belirtiler zamanla kaybolabilir; iyi eğitimle ve elverişli şartlarda durum tamamen normale dönebilir. Bu açıdan, erken tanı ve tedaviye süratli geçiş önem taşır. Ağır formu yoktur ve hafif otizmden ayrılması zordur. Bu nedenle normal gelişimin bir parçası olarak görülebilir.
Atipik Otizmin Belirtileri Nelerdir?
Atipik otizmde erken tanı ve teşhis hayati önem taşımaktadır. Erken tanının hemen ardından ebeveynlerin yapması gereken, çocuklarının yoğun ve sistematik eğitim almalarını sağlamaktır. Yapılan araştırmalara göre, haftada 30 saatin üzerinde uygulamalı davranış analizine dayalı eğitim alan çocukların %40’ı kaynaştırma eğitimine devam edebilmektedir. Otizmli çocukların toplumsal hayata katılımlarını sağlayabilmek için kanıtlanmış tek etkili yol yoğunlaştırılmış bireysel eğitimdir.
Çocuğuma atipik otizm tanısı konuldu, şimdi ne yapacağız?
Çocuğunuzun uzman bir ekip tarafından oluşturulmuş bir program ile yoğun ve sistematik bir eğitim almasını sağlamalısınız. Bunun için çocuğunuzun bireysel öğrenme özelliklerine uygun olarak bireyselleştirilmiş eğitim planları(BEP) hazırlanmalıdır. Ardından, çocuğunuz, kendisi için oluşturulan bireyselleştirilmiş eğitim planı ile gerekli eğitimi almalıdır.
Basamak Özel Eğitim Merkezi’nde gerekli olan tüm eğitim ve destek programları bilimsel olarak kanıtlanmış yöntemlerle sağlanmaktadır.
Çocuğunuzla çalıştığımız her programda ilgili veriler toplanarak grafiksel analizi yapılmakta, çocuğunuzun için oluşturulmuş programdaki hedeflerin ne kadar gerçekleştiğiyle ilgili bilgiler sunulmaktadır. Kullandığımız yöntem hakkında detaylı bilgi almak isterseniz tıklayınız.
Basamak Özel Eğitim Merkezi’nde ücretsiz değerlendirme seansına katılarak çocuğunuzun durumu hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz. Seansa katılmak için aşağıdaki başvuru formunu doldurun sizi arayalım;
Ayrıca () 0 numaralı telefonumuzdan saatleri arasında bizlere ulaşabilirsiniz. Basamak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Ümraniye/Çekmeköy (Çekmeköy metro durağının hemen yanında) ve Ataşehir şubeleriyle hizmetinizde.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası