corona ciğere indiği nasıl anlaşılır / Koronavirüs (COVID) Hakkında Sık Sorulan Sorular

Corona Ciğere Indiği Nasıl Anlaşılır

corona ciğere indiği nasıl anlaşılır

fazla oku

Kovid ya da koronavirüs olarak da bilinen virüs, ’un sonlarında sebebi bilinmeyen bir dizi zatürreyle kendini hissettirince, zatürrenin sebebinin yeni bir virüs olduğu ortaya çıktı: “Şiddetli Akut Solunum Yolu Sendromu Koronavirüs-2” ya da İngilizce kısaltması olan SARS-CoV Bu virüsün neden olduğu hastalığın ismiyse, Kovid olarak belirlendi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) pandemi (dünya çapında salgın) olduğunu belirttiği hastalık, çoğu kişide sadece hafif soğuk algınlığı belirtileri gösteriyor.

DSÖ’ye göre Kovid hastası insanların yaklaşık yüzde 80‘i tıbbi yardıma ihtiyaç duymazken, 6 kişiden biri hastalığı ağır geçiriyor ve solunumda güçlük yaşıyor.

Peki, Kovid kendini nasıl gösteriyor, zatürre de yapabilen virüs akciğerlerimize ve vücudumuzun geri kalanına nelere yol açıyor?

The Guardian, bu soruların cevabını almak için uzmanlarla görüştü.

Avustralya ve Yeni Zelanda'da faaliyet gösteren tıbbi yüksek öğretim ve araştırma kurumu Avustralasya Kraliyet Hekimler Koleji’nin (RACP) başkanı seçilen Profesör John Wilson, göğüs hastalıklarında uzman bir hekim.

Kovid’un ciddi sonuçlar gösterdiği vakaların neredeyse hepsinin zatürreyle ilişki olduğunu söyleyen Wilson, hastalığa yakalananların dört ana kategoriye ayrılabileceğini ifade ediyor.

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bunlardan en hafifi ve ilki, virüse sahip olup herhangi bir belirti göstermeyenlerden oluşuyor.

Hekime göre ikinci gruptaysa üst solunum yolu enfeksiyonu bulunanlar yer alıyor. Bu, “Bir kişinin ateş ve öksürüğün yanı sıra, baş ağrısı ve göz nezlesi gibi daha hafif belirtiler gösterebileceği anlamına geliyor.” Bu hastalar hafif etkileri nedeniyle farkında olmadan virüsü bulaştırmaya devam edebiliyor.

Testten geçerek doğrulanmış koronavirüs vakalarındaki en büyük paya sahip olan üçüncü gruptaysa, kendilerini yatağa düşüren grip benzeri belirtiler gösteren ve muhtemelen bir sağlık kuruluşuna gitmiş hastalar yer alıyor.

Dördüncü ve en ağır grupta zatürrenin baş gösterdiğini belirten hekim, Vuhan’da tanı konulan ve tıbbi yardım alan hastaların yüzde 6‘sının bu grupta yer aldığını ifade etti.

DSÖ’ye göre yüksek tansiyon, kalp ve damar hastalıkları, akciğer sorunları ve diyabet gibi kronik rahatsızlıkları bulunanlar ve yaşlıların bu son kategoriye dahil olması daha muhtemel.

Zatürre nasıl ortaya çıkıyor?

Wilson, hastalığa yakalanan kişilerde görünen öksürük ve ateşin, enfeksiyonun akciğerlerle dış dünyayı birbirine bağlayan hava yolu olan bronş ağacına ulaşması sonucu gerçekleştiğini ifade ediyor ve şunları söylüyor: 

Bronş ağacı duvarının zarar görmesi iltihaba yol açıyor. Bu da hava yolu duvarındaki sinirleri uyarıyor. Tıpkı bir toz zerresinin öksürüğü tetiklemesi gibi.
Ancak eğer bu durum kötüye giderse hava yolunun duvarını aşarak solunum yolunun sonundaki gaz değişiminin yapıldığı birimlere ilerler.

Hekim, bu durumda virüs enfeksiyonuna tepki olarak vücudun sıvı ve bağışıklık hücrelerini barındıran iltihap materyallerini buraya salgılamaya başladığını ve bunların akciğerlerin alt kısmında birikerek zatürreye yol açtığını ifade ediyor.

Bu sıvıyla dolan akciğerler kan dolaşımına yeterince oksijen aktaramaz hale geliyor ve vücudun oksijen alma ve karbondioksitten kurtulma işleyişini aksatıyor.

Wilson “Ağır zatürreden ölümün nedeni genellikle budur” diyor.

Zatürreye nasıl destekleyici tedavi uygulanabilir?

Tıbbi araştırmalar yürüten Avustralya Akciğer Vakfı’nın başkanı ve alanının önde gelen göğüs hastalıkları uzmanı Profesör Christine Jenkins, bu soruya yanıt verdi: 

Ne yazık ki henüz insanların COVID zatürresine yakalanmasını engelleyebilecek herhangi bir şeye sahip değiliz.
İnsanlar halen her türlü ilacı deniyor. Viral ve anti-viral ilaçların etkili olabilecek çeşitli bileşimlerini keşfedebileceğimiz konusunda umutluyuz. Şu anda yoğun bakımdakilere uyguladığımız destekleyici tedavi dışında uygulanmaya başlanan herhangi bir tedavi bulunmuyor.
Onlara oksijen vererek, akciğerleri iyileşip yeniden normal işlev görür hale gelene kadar oksijen düzeylerini yüksek tutuyoruz.

Wilson, virüse bağlı zatürre hastalarının bakterilere bağlı ikincil enfeksiyonlar yaşama tehlikesinin bulunduğunu ve bu nedenle anti-viral ilaçların yanı sıra antibiyotiklerle de tedavi edilmesi gerektiğini söylüyor.

Wilson mevcut salgında “bazı durumlarda bunun yeterli gelmediğini” ve zatürre yenilemediği için hastaların öldüğünü belirtiyor.

Kovid’a bağlı zatürre, daha farklı mı?

Jenkins koronavirüsle birlikte görünen zatürrenin hastaneye kabul edilen diğer zatürrelerden farklı izlediğini belirterek şunları dile getiriyor: 

Zatürrenin bildiğimiz ve hastaneye kabul ettiğimi en yaygın çeşitleri bakteri kaynaklıdır ve antibiyotik tedavisine yanıt verir.

Wilson da benzer şekilde Kovid’dan kaynaklanan zatürrenin daha ölümcül olabileceğine dair kanıtlar bulunduğunu söylüyor ve diğer vakalara kıyasla akciğerin sadece küçük bir kısmını değil, hepsini etkilediğini ekliyor. 

Hastalık hava keseciklerine bulaştıysa, vücut ilk olarak virüsü bulup yok etmeye ve çoğalmasını yavaşlatmaya çalışıyor. Wilson bu ilk savunma hattının kronik hastalığa sahip veya yaşlı insanlarda yeterince iyi çalışmayabileceğini söylüyor.

Bu nedenle vücut ikinci savunma sistemi olan iltihabı devreye sokarak zatürre oluşumuna ön ayak olabiliyor.

Özellikle 65 yaşından büyük yaşlı bireyleri uyaran Jenkins şunları söylüyor:

Ne kadar sağlıklı ya da aktif olduğunuzun önemli olmadığını unutmamak önemli, zatürre olma riskiniz yaşla birlikte yükseliyor. Bu yaşlandıkça bağışıklık sisteminizin doğal olarak zatıflamasıyla ve vücudun enfeksiyon ve hastalıklarla savaşmasının zorlaşması nedeniyle oluyor.

The Guardian

Independent Türkçe için çeviren: Umut Can Yıldız

Video Galeri

Koronavirüse Karşı Toplu Taşımada Ne Gibi Önemler Alabiliriz?

Öksürük, hapşırık, yüksek ateş gibi, özellikle üst solunum yolunu ilgilendiren şikayetleri olan kişilerin sadece koronavirüs açısından değil, diğer üst solunum yolları hastalıkları açısından da metro gibi kapalı toplu taşıma araçlarında bulaştırıcı olabilme ihtimalleri vardır.

Ancak toplu taşımayı kullanan sağlıklı bireyler, elbette aynı ortamı paylaştıkları kişilerin hasta olup olmadığını bilemezler. Bu nedenle, çok gerekli olmadıkça toplu taşıma araçlarını özellikle bu dönemde kullanmamak, kullanmak zorunda kalınırsa da yüzeylere çok fazla dokunmamak, dokunduğumuz yüzey sayısını çok fazla artırmamak koronavirüs hastalığı olmak üzere diğer pekçok hastalığın bulaşı açısından bir önlem olacaktır.

Ellerimizi yıkamadan ya da temizlemeden toplu taşımadayken veya indikten sonra ağıza, buruna veya göze temas etmemek yerinde olacaktır. Yine, toplu taşıma kullanmak zorunda kalındığında olabildiğince tenha araçların seçilmesi, kalabalık bir araca binilirse de diğer kişilerle çok fazla yüz yüze gelmeden, mümkünse farklı yönlere bakarak seyahat etmek bir anlamda koruyuculuk sağlayacaktır.

Koronavirüsle (Covid) İlgili Sosyal Medya Bizi Korkutuyor Mu?

Sosyal Medya çağımızın önemli bir iletişim ve haber alma aracı; ancak özellikle bu gibi durumlarda sosyal medyada olabilecek bilgi kirliliği ve bunun yaratacağı endişeye karşı da dikkatli olmak gerekiyor. Henüz araştırma aşamasında olan veya sadece fikir olarak ortaya konmuş yazılar, sosyal medya üzerinde, tıpkı kulaktan kulağa oyununda olduğu gibi, uzmanlar tarafından tavsiye edilen bilgiler olduğu yönünde yansıtılabiliyor.

Bu durum, insanların aslında koruma yöntemi olmayan bir takım davranışlarda bulunabilmek amacıyla dikkatlerinin gerçek ve kanıtlanmış tedbirlerden dağılmasına ve hatta kanıta dayalı tedbirlerin alınmaması sonucunda hasta olabilmelerine yol açıyor.

İşte bu noktada, en doğru olanın resmi veya doğruluğu bilimsel olarak teyit edilebilecek, bilimsel sorumluluğu bulunan kaynakları dikkate alarak bunların tavsiyelerini uygulamak, gerek korku ve endişenin dinmesi, gerekse doğru ve yerinde tedbirleri almak adına büyük önem taşıyor.

Koronavirüsten Korunmak İçin Tuzlu Su ile Gargara Yapmak Yararlı Mıdır?

Sadece koronavirüs değil, üst solunum yollarıyla bulaşan bütün virüsler tuzlu su tarafından olumsuz etkilenmekte ve bulaşıcılıkları azalmaktadır. Bu özellikle virüsü alıp hasta olmuş insanlarda gerek boğazdaki ağrıyı gerek o bölgedeki sorunu hafifletmek için kullanılır.

Bazı durumlarda da özellikle mantar enfeksiyonlarında da karbonatlı su kullanımı yarar sağlamaktadır. Ancak bunların oranları çok düşüktür. mm su içerisine 1 veya 1,5 gr lık tuz atmak yardımcı olacaktır. Bunun fazlasını kullanmak boğazda ciddi tahrişe yol açar ve birçok mikrobun da işini kolaylaştırabilir.

Bu nedenlerle her hastanın, hasta olduğunda hekime sorarak kendisi için uygun olan tedavi ve korunma yöntemlerini kullanması yerinde olacaktır. Gün içerisinde birkaç kere yoğun tuzlu suyla gargara yapmak, hiçbir zaman hastaların toplumdan ayrı bir yerde takip edilmesi veya ellerin sabun veya alkollü dezenzektanlarla temizlenmesi kadar etkili olmayacaktır.

Koronavirüse Yakalanmış Bir Kişi Ne Zaman Çevresi İçin Risk Haline Gelir?

Bilim dünyasının özellikle Çin ve İtalya örneklerinden edindiği tecrübe, her ne kadar semptomlar ortaya çıkmadan önce kişinin potansiyel olarak bulaştırıcı olabileceğini gösterse de, bu dönemde hasta olan kişi öksürük veya hapşırık gibi damlacık yaratabilecek semptomlara sahip olmadığı için bulaştırıcılığının minimum olduğunu göstermektedir.

Yeni Koronavirüs ile İlgili Kişilerde Panik Söz Konusu Mu?

Hastalar özellikle sosyal medyada yayılan ve kanıtlanmamış birçok bilgi nedeniyle korkuyor ve panik halindeler. Bu süreç içerisinde birçok bilginin gerek istatiksel, gerek korunma yöntemleri ve gerek tedaviyle ilgili bilgilerin hiçbir dayanağı olmadığı görülmektedir.

Hekimlerin, Dünya Sağlık Örgütü’nün, Sağlık Bakanlığı’nın ve uzmanlık derneklerinin web sayfalarının veya bunların sosyal medya hesaplarının takip edilmesi doğru bilgiye ulaşılabilmenin önemli bir yolu. Doğru bilginin edinilmesi ile panik durumu yerini tedbirli davranmaya bırakacaktır.

Maske ya da Eldiven Kullanmak Sağlıklı Kişileri Koronavirüse Karşı Korur Mu?

Sağlıklı kişilerin maske ya da eldiven takmalarına gerek yoktur. Maske ve eldiven takıldığında oluşabilecek gereksiz güven hissi nedeniyle hastalığın bulaşması kolaylaşabilir. Özellikle maskeler bir süre sonra nemlendikleri için normalde insana ulaşsa bile hastalığa yol açmayacak miktarda virüs bulunan damlacıklar, bu nemli alanlarda birleşerek daha fazla enfeksiyon yapma riskine neden olabilmektedir.

Ayrıca maskelerin çıkarılması sırasında elin maskenin ön yüzüne teması bu işi daha da kolaylaştıracaktır. Eldivende de aynı durum söz konusudur. Eldiven taktığında kendini güvende hisseden kişi sağa, sola daha fazla dokunacak ve bu dokunmalar sonrasında da ağzına, burnuna, gözüne elini daha fazla götürecektir.

Bütün dünyadaki bilim adamlarının da gözlemleri bu yöndedir. Bu yüzden maske hasta kişilere ve bunlara bakan sağlık personeline, eldiven ise sadece hasta olan kişilere bakan sağlık personeline takılması önerilen, sağlıklı kişilerin ya da çocukların kullanması önerilmeyen önlemlerdendir.

Koronavirüs Maske Kullanımı

Islak Mendik Kullanmak Yeni Koronavirüsün Bulaşmasını Engeller Mi?

Koronavirüs el ve zeminde bir süre yaşamını sürdürebilmektedir. Islak mendille bu alanların temizlenmesi belirli bir temizliği sağlasa da, ıslak mendilin içinde alkol bulunmaması halinde koronavirüsü öldürmesi bugüne kadar yapılan çalışmalarda gösterilmemiştir. Bu yüzden ıslak mendille el ve zeminin temizlemesi, alkol veya deterjan içermiyorsa koronavirüsü öldürmek için yeterli değildir.

Yeni Koronavirüsün Yaygınlaşması Mutasyon Geçirmesini Hızlandırır Mı?

Virüsler sürekli mutasyon geçirirler, bunların birçoğu virüsün aleyhine olan hatalı mutasyonlardır. Bunlar akıllı değildir, genetik bilgiyi yani RNA’yı ve DNA’yı kopyalayan enzimler, bu kopyalamayı yaparken sık sık hatalar yaparlar. Bu hatalar, hata yapan virüsün çoğalamamasına yani ölümüne yol açarlar.

Bu kadar çok virüs çoğalırken, nadir olarak da yapılan bir hata virüsü daha kolay hastalık yapıcı hale getirebilir. Virüsün lehine bir mutasyon olduğu ve bu hata oluştuktan sonra ortaya çıkan mutant denilen yeni virüs diğerlerinden daha hızlı çoğalabilme veya doğal şartlara daha dirençli olabilme gibi özelliklere sahip olursa diğerlerinden daha avantajlı olduğu için toplumda daha kolay yayılmaya başlar.

Özetle, mutasyon akıllı bir süreç değildir, rastgele olan bir durumdur. Çoğunluğu virüse zarar verir. Virüsün doğada kalmasını, çoğalmasını daha iyi hale getirecek mutasyonlar ise doğal olarak virüsün lehine olduğu için virüsü korur.

Bu tür değişiklikler ne sıklıklar görülür?

Örneğin koronavirüslerde 5 ila 10 yılda bir böyle önemli bir değişikliğe rastlanmaktadır. Bunlar tamamen olasılık meselesidir. Bu tabi ki mevcut pandemiden kurtulduğumuz zaman bir daha bu tür virüslerle karşılaşmayacağız gibi anlama gelmez. Mevcut durum aşılsa dahi, bu ve bunun gibi hastalıklar için aşı çalışmaları, tedavi çalışmaları ve tekrarı halinde alınabilecek tedbirler açısından hazırlıklar mutlaka devam edecektir.

Yüzyılda Pandemi Yapan Virüsler Hangileridir?

Epidemi bir bölgede olan salgınlara verilen isimdir. Eğer bu salgın hastalık bütün dünyayı etkisi altına alacak olursa buna da pandemi adı veriliyor. Dünyada virüslerle veya başka enfeksiyon etkenleriyle zaman zaman böyle salgınlar görülebiliyor.

Virüs hastalıkları içerisinde pandemilere yol açan en önemli etken influenza yani grip virüsleridir. Virüsler, dünyada birçok kez bu şekilde pandemilere yol açmıştır. Bir virüs birçok kez pandemilere yol açmaya başladığı zaman toplumsal duyarlılıkta azalma görülmektedir.

Örneğin grip, pandemi yapmamasına rağmen yeni koronavirüsten çok daha fazla insanın hastalanmasına ve ölmesine neden olmaktadır. Son yıllarda grip aşısnın geliştirilmesi önemli bir gelişme olmuştur ve buna daha hazırlıklı olunduğu için bazı ilaçlar yine grip enfeksiyonlarında kullanılabilir hale gelmiştir.

Birden bire yine yeni bir virüs ortaya çıktığında ise, bunun yapacağı pandemiler daha korkutucu olmaktadır. Hastalığın nasıl seyredeceği, kimi ne kadar etkileyeceği ve ne kadar öldürücü olacağını baştan kestirmek mümkün olmamaktadır.

Yeni Koronavirüs (Covid) Nedir?

İlk olarak Çin’in Wuhan bölgesinde, yılı Aralık ayının başında görülüp, bu bölgedeki yetkililer tarafından tanımlandığı için gayri resmi Wuhan koronavirüsü adıyla da bilinen yeni koronavirüs solunum yolu enfeksiyonuna neden olan ve insandan insana geçebilen bulaşıcı bir virüstür.

Koronavirüs Nasıl Bulaşır?

Virüsün insandan insana damlacık yoluyla ve doğrudan temas ile geçebildiği bilinmektedir. Öte yandan öksürük gibi yollarla yüzeylere yayılabilecek solunum damlacıklarının da bir süre bulaşıcılık özelliği taşıdığı gösterilmiştir.

Koronavirüs Tanısı Nasıl Konulur?

Yeni koronavirüsün tanısı için laboratuvar ortamında test yapılması gereklidir. Koronavirüsün kesin tanısı moleküler testler ile gerçekleştirilir.

Koronavisür Tedavisi Nasıl Yapılır?

SARS-CoV-2 Akut Solunum Yolu Hastalığıiçin şu anda belirli bir kesin tedavi yolu mevcut değildir. Gerçekleştirilen tedavi ateş, kuru öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerin hafifletilmesine odaklanır.

Mevcut zatürre tedavilerinin, bu hastalık için etkin olup olmadığı yönünde araştırmalar sürmektedir. Hastalık virüs temelli olduğu için antibiyotikler etkili değildir.

Koronavirüs (COVID) hastalığının teşhis edilmesinin ardından hastalığın belirtilerini kontrol etmek için doktor kontrolünde ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar kullanılabilir.

Koronavirüs Kuluçka Süresi Kaç Gündür?

Koronavirüs belirtileri kişinin bağışıklık sistemi ve yaşına bağlı olarak da değişiklik gösterebilir. Fakat elde edilen verilere göre kuluçka süresinin, genellikle hastanın enfekte olmasından sonraki 2 ila 14 gün içerisinde gerçekleştiği yönündedir.

Koronavirüsten Kimler Daha Fazla Etkilenir?

Koronavirüs genç hastalar ve çocuklar üzerinde hafif semptomlarla atlatılırken, 65 yaş üstü kişiler, akciğer, şeker, tansiyon gibi kronik hastalıkları olan kişileri daha fazla etkilemektedir.

Koronavirüs Aşısı Var mıdır?

Wuhan Koronavirüsü olarak da anlılan Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın Çin tarafından yayınlanan genomu temel alınarak bir aşı oluşturulması çalışmalarına uluslararası düzeyde başlanmıştır. ABD, Avustralya, Çin, İngiltere ve Kanada’da çeşitli üniversiteler ile özel kuruluşlar klinik testlere başlama aşamasına oldukça yaklaştıklarını açıklamaktadır.

Koronavirüse Karşı Alınması Gereken Önlemler Nelerdir?

COVID ‘u engellemek için alınacak en önemli önlemlerden ilki elleri sık sık sabun ve suyla yıkamaktır. Özellikle halka açık bir yerdeyken burnunuzu sildikten, öksürdükten veya hapşırdıktan sonra elleri en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkamak gereklidir. Su ve sabunun bulunamadığı zamanlarda eller alkol bazlı el antiseptiği ile temizlenmelidir.

Koronavirüs Hamileleri de Etkiler mi?

Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın sağlık açısından risk oluşturabileceği gruplar arasında hamileler de yer almaktadır. Hamilelerin hormonal değişikliklerinden dolayı hem yapısal olarak, hem de bağışıklık sistemlerinde meydana gelen değişimler nedeniyle solunum hastalıklarına yakalanma riskleri bulunmaktadır.

Koronavirüsün Çocuklar Üzerinde Etkisi Var Mıdır?

Verilen istatikler doğrultusunda çocuklarda ve gençlerde (10 ila 39 yaş grubunun) koronavirüs nedeniyle ölüm oranlarının en az grup olduğu gözlemlenmektedir.

Koronavirüse Karşı Ev Temizliği Nasıl Yapılmalıdır?

Sirkenin, koronavirüs ya da diğer virüslere yönelik öldürücü etkisi yoktur. Çamaşır suyu ise alkali bir ürün olup temizlikte kullanıldığında, koronavirüs başta olmak üzere virüslerin ölümüne yardımcı olacaktır. Virüslerin alandan temizlenmesini sağlayacaktır.

Ani ölümlere neden olur mu?

Hastalanan kişilerle ilgili yayımlanmış verilere göre hastalık nispeten yavaş bir seyir göstermektedir. İlk birkaç gün daha hafif şikayetler (ateş, boğaz ağrısı, halsizlik gibi) görülmekte sonrasında öksürük, nefes darlığı gibi belirtiler eklenmektedir. Hastalar genellikle 7 günden sonra hastaneye başvuracak kadar ağırlaşmaktadır. Dolayısı ile sosyal medyada yer alan, birden bire yere düşüp hastalanan veya ölen hastalarla ilgili videolar gerçeği yansıtmamaktadır.

Yurt dışından kargo ile gelen ürünlerde bulaşma riski var mıdır?

Genel olarak bu virüsler yüzeylerde kısa süre canlı kalabildikleri için paket veya kargo ile bulaşma olması beklenmemektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün de bu konuda kısıtlaması yoktur.

Evcil hayvanlarda korona riski var mı?

Evde bakılan kedi/köpek gibi evcil hayvanların Yeni Koronavirüsla (COVID) enfekte olması beklenmemektedir. Ancak evcil hayvanlarla temas sonrası her zaman için ellerin su ve sabunla yıkanması gereklidir. Böylece hayvanlardan bulaşabilecek diğer enfeksiyonlara karşı korunma sağlanacaktır.

CORONA VİR&#;S İLE BİLGİ VE &#;NLEMLER

Kategori: Bizden Haberler

Yeni Coronavirüs günlerce enfeksiyon belirtisi göstermeyebilir.

Hasta olup olmadığımızı basitçe nasıl anlarız? Ateşlenip ve / veya öksürükle hastaneye gitmek çok geç, zira akciğerde genellikle% 50 Fibrozis oluşmuştur.
Tayvan’lı uzmanlar, her sabah yapabileceğimiz basit bir kontörlü öneriyorlar.
Derin bir nefes alın ve nefesinizi 10 saniyeden fazla tutun. Eğer öksürme, rahatsızlık, sertlik veya
gerginlik, vb. olmadan nefesinizi tutabiliyorsanız, akciğerlerde fibroz olmadığını, temelde
enfeksiyon olmadığını gösterir. Kritik zamanda, lütfen her sabah kendi kendinize havası temiz olan bir ortamda kontrol edin.


Japon doktorların ciddi tavsiyeleri:
Ağzınızın ve boğazınızın nemli olması, asla kuru değil. En az 15 dakikada bir birkaç yudum su alın.
Virüs ağzınıza girse bile, içme suyu veya diğer sıvılar boğazınızdan ve mideye inecektir ve
mide asidi orada virüsü öldürür. Fazla su içmezseniz virüs düzenli olarak nefes borunuza girebilir ve akciğerlere girebilir.
Lütfen bunu aileniz ve arkadaşlarınızla paylaşın. Kendine iyi bak
herkes ve dünya yakında bu Coronavirüsten iyileşebilir.
ÖNEMLİ
DUYURU - CORONAVIRUS
1. Burun akıntısı ve balgamınız varsa, bu normal bir soğuk algınlığıdır.
2. Coronavirus virüsü burun akıntısı olmayan kuru bir öksürüktür.
3. Bu yeni virüs ısıya dayanıklı değildir ve sadece 26/27 derecede ölür. Güneş'ten nefret eder.
4. Corona virüsü taşıyan birisi hapşırırsa, yere düşmesi ve havada kalmaması yaklaşık dk sürer, mutlaka etrafınızda böyle hapşıran ve öksüren birisi olduğunda mesafeli (en az 1 mt) durun
5. Metal bir yüzeye düşerse en az 12 saat yaşayacaktır. herhangi bir metal yüzeyle temas ederseniz - en kısa sürede ellerinizi yıkayınız.
6. Kumaşta saat sürebilir. Normal çamaşır deterjanı onu öldürür.
7. Sıcak su içmek etkilidir tüm virüsler için. Buzlu ve soğuk sıvılar içmemeye çalışın.
8. Ellerinizi yıkayın sık sık virüs sadece dakika ellerinizde yaşayabilir, ancak -
bu süre zarfında çok şey olabilir - gözlerinizi ovalayabilir, burnunuzu alabilirsiniz
farkında olmadan vb.
9. Ayrıca önleme olarak gargara yapmalısınız. Basit ılık suda tuz çözeltisi yeterli olacaktır.
Bol bol su için!
Akraba, arkadaş veya cafe, lokanta gibi ortamlardan uzak durun.
Acil bir durum yoksa sokaklarda gezmeyin, toplu taşıma araçları kullanmayın.
Corona virüs belirtileri
1. ilk önce boğaz ağrısı olacak, yani 3/4 gün sürecek
2. Virüs daha sonra burun sıvısı ile solunum borusu ve daha sonra akciğerlere girerek . Bu yaklaşık 5/6 gün sürer.
3. Daha sonra yüksek ateş ve nefes almada zorluk.
4. Normal olmayan burun tıkanıklığı normal. boğulacakmış gibi hissederseniz hemen sağlık kuruluşlarına baş vurmalısınız.

COVID Sonrası Kalp ve Akciğer Sağlığına Dikkat!

COVİD–19 hayatımızı etkilemeye devam ederken uzmanlar COVID'a dair en çok merak edilenlerin başında, hastalığı atlatan veya hastanede yatarak, yoğun bakım tedavisi gören hastaların akciğerlerinde ve diğer organlarında kalıcı hasar olup olmayacağı sorusunun geldiğinin altını çizdi.

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Göğüs Hastalıkları bölümünden Uzm. Dr. Hijran Mammadova, "Covid–19 sonrası taburcu olan hastaların akciğerlerinin 1 hafta 10 gün sonra tamamen normale döndüğünü" ifade ederek taburculuktan sonra ise 1. ve 3. aylarda hastaların doktor muayenesi olması gerektiğini belirtti.

Covid–19 hastalık belirtisi gösterenlerin çoğu tedavi sürecini evde atlatıyor.

Covid–19 pandemisi görülmeye başlandığı ilk günden itibaren en çok yaşlı bireyleri ve kronik rahatsızlığı ( hipertansiyon, obezite ve diyabet) olan kişileri etkilemektedir. Virüsten etkilenenlerin çoğu herhangi bir semptom göstermiyor iken bazı hastalarda ciddi solunum yetmezliği ve ölüme neden olmakta. Hastalık belirtileri gösterenlerin büyük çoğunluğu evde tedavi ile bu süreci atlatabiliyor. Özellikle solunum yollarını etkileyen hastalık tablosu, hafiften ağıra değişen bir seviyede seyredebiliyor. Hastaneye yatırılan hastaların büyük çoğunluğu (%80’i) viral zatürre ile normal serviste takip edilirken yaklaşık %5’i entübe olmak üzere %20’si yoğun bakımda takip edilmektedir. Covid’un uzun dönemde vücuda verdiyi hasarlar bugünlerde ortaya çıkmaya başlarken geçmiş dönemde yaşanan SARS ve MERS tecrübelerine bakıldığında bu hasarların ağırlıklı olarak solunum sistemi hasarları şeklinde olacağı görülmektedir.

Covid–19 hastalığı vücutta kalıcı hasar bırakıyor mu?

COVID'a dair en çok merak edilenlerin başında, hastalığı atlatan veya hastanede yatarak, yoğun bakım tedavisi gören hastaların akciğerlerinde ve diğer organlarında kalıcı hasar olup olmayacağı sorusu geliyor. Hastalığın tüm dünya için çok yeni bir durum olduğunu için şu an için insan vücudu üzerinde uzun vadeli etkileri konusunda yeterli veri yoktur. COVID hastalığının kalp ve akciğerler üzerine uzun vadede olumsuz etkilerini araştırmaya yönelik çalışmalar global ölçekte sürüyor. 'de sonuçlanması beklenen bu çalışmalar, genellikle COVID hastalığında akciğerlerde görülen fibrozis durumunun sürüp sürmeyeceğine ve akciğer kapasitesinde düşme olup olmayacağına odaklanıyor.

Korona virüs de iyileşme seyrini bağışıklık sistemi etkiliyor.

Korona virüse yakalanan hastaların iyileşme süresi, hastalığı ne kadar ağır geçirdiğiyle ilişkili olabilir fakat her zaman doğru orantılı olmuyor. Pek çok kişi için Covid'un sıradan bir gripten farkı olmuyor. Ancak Covid bazı insanlarda kalıcı izler bırakabilir. Korona virüs akciğerdeki alveol dediğimiz solunum keseciklerinde hasara yol açarak orada bir sertleşme, büzüşme, solunum keseciklerinin fonksiyonlarını yitirmesine neden oluyor. Hasarın yaygınlığı, şiddeti arttıkça hastaları solunum yetmezliğine götürebiliyor. Bu durum her hastada farklı seyretmekte. Hastanın kendi bağışıklık sisteminin gücüyle beraber bazı hastalarda solunum yetmezliğine, bir kısım hastada yoğun bakıma kadar ilerleyebilmekte. Bazı hastalarda çok yaygın akciğer büzüşmesi denilen tabloya yol açıyor. Tabii ki bu hastalarda akciğerdeki düzelmeler akciğer büzüşmesi oluştuysa ayları bulabiliyor. Onun dışında o kadar şiddetli değilse taburcu olduktan yaklaşık 1 hafta 10 gün sonra akciğerleri tamamen normale de dönebiliyor. Taburculuktan sonra hastaların normal mobil hayata geçmeye başladıkları dönemlerde öksürüklerinin ve efora bağlı nefes darlıklarının olabileceğini, bunların zamanla giderek azalacağını, giderek azalmıyorsa mutlaka doktorlarına başvurmaları gerektiğini bilmeleri gerekiyor.

Hastanede yatan hastalar taburculuktan sonra ne zaman kontrol muayene için hastaneye gitmeli?

Hastanede ağır pnömoni ile takip edilip iyileşen, solunum desteği olmadan(oksijen cihazı verilmeden) taburcu edilen hastalarda 1. ve 3. ay kontrol poliklinik muayenesi yapılmalıdır. Kontrol akciğer grafileri, basit laboratuvar incelemeleri ve solunum sıkıntısı devam eden hastalarda 3. ayda solunum fonksiyon testleri yapılması ve gerekirse tomografi tekrarı öneriliyor. Yoğun bakımlardan oksijen desteği ile evlerine gönderilen hastalar izolasyon bitiminde taburculuğun haftasında kontrole gelmelidirler. Bu hastalarda akciğer fibrozisine gidiş değerlendiriliyor ve pulmoner rehabilitasyona yönlendirme yapılıyor.

İlgili içerik, yayın kurulu tarafından tarihinde yayınlanmış ve tarihinde güncellenmiştir.

LİSTEYE GERİ DÖN

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası