herbalife tiroid hastaları kullanabilir mi / Hipotiroid Hastalarının Zayıflama deneyimleri | Page 7 | Kadınlar Kulübü - Kadın Sitesi

Herbalife Tiroid Hastaları Kullanabilir Mi

herbalife tiroid hastaları kullanabilir mi

Haşimato Tiroidi hastası anne kızı için 3.5 ayda 19 kilo verdi

Çok kısa bir süre öncesine kadar ailece gece yemeği alışkanlıkları varmış. Öyle böyle değil. Gece saat 03.00'de kalkıp, ailece sofra kuruyorlarmış. Canları çekmeye görsün. Hiç üşenmeden, o saatte yemek, börek, hatta tatlı bile yapıp yiyorlarmış... Böyle bir yaşamın ardından, yaşanabilecek sağlık sorunlarını düşünün artık.

Canından çok sevdiği 16 yaşındaki kızının aşırı kilolu oluşu karşısında tedirgindi Şengül Yılmaz. Kendisi de kiloluydu kilolu olmasına. Endokrinoloji ve bir beslenme uzmanından 6 yıl boyunca profesyonel destek almış ama yeterince bilgilendirilmediği için başarıyı bir türlü yakalayamamış. Başaramamanın verdiği ürkeklikle, 'Ya kızım da başaramazsa?' tedirginliği korkularını daha da büyütmüş. Eylül ayında gazetemizde yayımlanan, aşırı kilolarından kurtulan bir kişinin konu edildiği haberi dikkatlice okumuş. Haberde adı geçen Park Sima Sağlıklı Zayıflama Merkezi'nin telefonlarına ulaşarak görüşme için randevu almış. Randevu günü, kızı konusunda görüşmeye geldiğinde her şey aniden değişivermiş. 125 kilo 300 gram olan 'Haşimato Tiroidi' hastası anne Şengül Yılmaz, kızına da örnek olmak adına zayıflamaya karar vermiş.

GERÇEKLE 'YÜZ YÜZE' KALDIM

Evli ve iki çocuk annesi 38 yaşındaki Şengül Yılmaz, "Eylül'de gazetede okuduğum bir haber dikkatimi çekti. Park Sima Sağlıklı Zayıflama Merkezi'nin adını orada okudum. Araştırdım ve 16 yaşında kilo sorunu yaşayan kızım için başvuruda bulundum. İlk görüşmede, kızıma öncü olmam, örnek olmam gerektiği gündeme geldi. Kızımdan önce benim kilo vermem gerektiği gerçeğiyle yüz yüze kaldım" diyerek başladı sözlerine.

İki kez profesyonel yardım aldığını, birinin 6 yıl gibi uzunca bir süre devam ettiğini ifade eden Şengül Yılmaz, "Diyet yapmayı birçok kez denedim. Endokrinoloji ve bir beslenme uzmanından 6 yıl süren profesyonel yardım bile aldım. O dönemde 10 kilo verdim, 18 kilo aldım. Yönlendirmelerin yetersiz olduğunu fark ettim. Bıraktım. O yüzden de tedirgindim" dedi. İlk görüşmede, yapılması ve yapmam gerekenler konusunda bilgilendirildiğini, önce doktor kontrolünde tahlillerinin yapıldığını belirten Yılmaz, 11 yıldır 'Haşimato Tiroidi', 6 yıldır da 'İnsülin Direnci' hastalığıyla mücadele ettiğini, yapılan tetkiklerde Demir ve B 12 eksikliğinin de ortaya çıktığını anlattı.

İLK AY AĞRIDAN KURTULDU

İlk haftada, planlanan diyet programına uyum sağladığını kaydeden Şengül Yılmaz, "Park Sima'nın Genel Müdürü Gülşen Altın'a, Doktor Semra Karaca'ya ve Diyetisyenim Esra Hanım'a güvendim. Üzerimdeki tedirginliği attım. Söylenenleri harfiyen uyguladım. Tiroid hastası olduğumu ama neleri yemem, neleri yememem gerektiğini inanın bilmiyordum. Nereleri yememem gerektiğini burada öğrendim. İlk bir ayda bel ve ayak ağrılarımdan kurtuldum. Ödemlerimden kurtuldum. Kilo verdikçe, kendime olan güvenim ve inancım arttı. Park Sima'da diyetin yanında, hem ruhsal, hem psikolojik, hem de bedensel terapi gördüm. Öğrendim, bilinçlendim ve uyguladım" diye konuştu.

'HAYIR' DEMEYİ ÖĞRENDİM

Yemek yemeği ailece sevdiklerini anlatan Şengül Yılmaz, "Öyle böyle değil. Gece saat 03.00'de kalkıp, ailece sofra kuruyorduk. Canımızın çektiği ne varsa yapıyor, oturup yiyorduk. Börek de yaptığımız oluyordu. Sofrayı görseniz akşam yemeği yeniyor sanırsınız. Yemek olsun da ne olursa olsun anlayışı vardı. Yemeğe hayır demeyi bilmiyordum, bilmiyorduk" şeklindeki sözlerinin ardından, yaşanan değişimleri de şöyle ifade etti: "Buraya geldiğimde tam 125 kilo 300 gramdım. Şu anda 106 kiloyum. Hedef ilk etapta 90 hemen ardından da 80. Nisan 2014'de 80 kiloya kadar düşeceğim. Yukarıda da belirttiğim gibi önce bilgilendim, bilinçlendim. Bilinçli bir eş, bilinçli bir anne oldum. Eşimin büyük desteğini gördüm. Kızımın da. Sağlıklı beslenmenin ne demek olduğunu, sağlıksız yemeğin ne kadar zararlı olduğunu öğrendim. Kaliteli bir yaşam, kaliteli bir hayatın yaşanabilirliğini gördüm. Lezzetin, damak tadının ne demek olduğunu gördüm. Lezzetten ödün vermeden, alışkanlıklarımı değiştirdim. Sebze yemeklerinin lezzetini öğrendim. Artık salatalarımda yağ yok, salatanın tadı var."

EŞİMLE SPORA BAŞLAYACAĞIM

Kilo verme süreciyle başlayan olumlu değişimin yaşamlarını doğrudan etkilediğini ifade eden Yılmaz, kızının da Park Sima'da diyete başladığını ifade etti. Kaliteli yaşamın herkesin hakkı olduğuna inandığını belirten Şengül Yılmaz, sadece kilo sorunu yaşayanların değil, sağlıklıyaşamak ve sağlıklı beslenmeyi öğrenmek isteyen herkesin, korkularını ve tedirginliklerini bir kenara bırakıp, adım atmaları gerektiğini söyledi. Eşiyle birlikte spora başlayacaklarını belirten Yılmaz, "Doğru adrese, doğru uzmana başvurulduğunda herkes başarabilir. Geçmişteki başarısızlıkları bir kenara bıraksınlar. Olumsuzlukları unutsunlar. Bilinçlenip, öğrendiklerini uygulasınlar yeter" dedi.

Kilo vermede sosyal destek çok önemli

Kilo vermede sosyal desteğin önemli olduğunun altını çizen Park Sima Sağlıklı Zayıflama Merkezi Genel Müdürü Gülşen Altın, hastalığı olsun olmasın herkesin kilo verebileceğini söyledi. Aşırı kilolu olmanın da bir hastalık olduğunu ifade eden Altın, bunun kişi tarafından kabul edilerek, doktor kontrolünde yapılacak tahlillerin ardından uygulanacak programla başarının yakalanacağını söyledi. Gülşen Altın, hastanın bilgilendirmesinin, hastaya zaman ayırılmasının, hastayla diyalog kurulmasının ve uygulamanın hastanın yaşam tarzına dönüştürülmesinin kilo vermede ve sonraki aşamada önemli olduğunu kaydetti.

MUCİZE GERÇEKLEŞTİRDİ

Şengül Yılmaz'ın diyete ilk başladığı günden itibaren ayda ortalama 6 kilo vererek bir mucizeyi gerçekleştirdiğini ifade eden Diyetisyen Esra Aran, "Şengül Hanım, Haşimato Tiroid hastası. Bindiği gibi kilo vermeleri güç ve zordur. Bize kızı için gelmişti. Kilo vermesini, kızına örnek olması gerektiğini anlattık. Uyarılarımızı dikkate aldı. Programa uyum gösterdi. Adeta mucize gerçekleştirdi. Sağlıklı beslenmeyi, sağlıklı diyet yapmayı öğrendi. Yaşam kalitesini yükseltti. En önemlisi de çok sevdiği kızına örnek oldu" diye konuştu.

HİPOTİROİDİ VE HASHİMATO (HAŞİMATO) TİROİDİTİ

Son zamanlarda;

Kilo aldınız mı?

Cildiniz kuru ve soluk mu?

Kendinizi sık sık yorgun ve halsiz hisseder misiniz?

Çok üşür müsünüz?

Kendinizi depresyonda hissettiğiniz olur mu? diye soran Doktor Semra Karaca da, "Ayrıca, saç dökülmesi, ciltte ve saçta kuruma, göz altlarında şişlik, kalp atışlarının yavaşlaması, kabızlık, yorgunluk, zihinsel yavaşlama, kramplar, adet düzensizliği gibi şikayetleriniz mi var? Hipotiroidi hastalığınız olabilir" uyarısında bulundu, " Ancak, bu belirtiler sadece hipotiroidiye özgü değildir. Hipotiroidisi olan birçok kişide bu belirtilerin hepsi olmayabilir, şiddeti ise değişkendir. Bu nedenle teşhiste zorluk yaşanabilir. Oysaki basit bir kan testi hastalığın erken teşhisini sağlar" dedi.

-Hipotiroidinin sebebi nedir?

Erişkinlerde hipotiroidinin en sık sebebi Hashimoto tiroiditidir. Bu hastalıkta bağışıklık sisteminiz tiroit bezinize saldırır ve ona zarar vererek yeterli hormon üretmesinin engeller. Hipotiroidi başka tiroit hastalıklarının tedavisinde kulllanılan yöntemler olan radyoaktif iyot tedavisi ve cerrahi sonucunda gelişebilir. Hipotiroidi ayrıca tiroit bezinin gelişmemesine bağlı olarak doğuştan itibaren de görülebilir.

Hipotiroidi ile kilo alımı arasında nasıl bir ilişki vardır?

Hipotiroidismde bazal metabolizma düşer ve bu nedenle hasta kilo alır. Ağır hipotiroidi durumunda kilo alımı daha fazladır. Hipotiroidide görülen kilo artışı çok karmaşık mekanizmalar ile ortaya çıkar ve aşırı miktarda yağ depolanmasına bağlı gelişmez. Kilo artışının çoğu tuz ve su tutulumuna bağlı olarak ortaya çıkar.

Yasaklı besinler

Troit hormonlarının çalışmasını azaltan yiyecekleri (guatrojenik besinler), aşırı tüketmemelisiniz. Brokoli, turp, Brüksel lahanası, beyaz lahana, karnabahar, hardal otu, kırmızı turp, Armut, Greyfurt, yaz meyvelerinden şeftali, kiraz ve çilek..

Herbalife ürünlerini duymuş olma ihtimaliniz yüksek.

Email yoluyla “siz de katılın” “ek iş yaparak şu kadar para kazanın” gibi tacizler, sokaklarda direklere yapıştırılmış fotokopiyle çoğaltılmış “evden çalışın” ve pek sorgulamadan arkadaşlarının söylediklerine inanan aile büyüklerimden duydum Herbalife ismini.

20 dakikasını ayıran herkes, Herbalife şirketinin nasıl şaibeli bir iş modeli yürüttüğünü görebilir.

Bu yazıyı, Herbalife ürünlerini kullanmayı düşünen ya da Herbalife ürünlerinin dağıtıcısı olmayı düşünen tanıdıklarınıza göndermeniz, muhtemelen onların menfaati icabıdır.

*****

Herbalife şirketi, 1980lerin başında, şu anda hayatta olmayan (4 gün süren aşırı alkol tüketimi ve anti depresanlar yüzünden hayatını kaybeden) Mark Hughes isimli Amerikalı tarafından kuruldu.

Mark Hughes, annesinin çok şişman olduğunu ve kontrolsüz zayıflama ürünleri kullandığını ve sonunda şişmanlıktan öldüğünü bu yüzden güvenli bir zayıflama ürünü pazarlama hayaliyle şirketi kurduğunu söylemiş bir dergi söyleşisinde. Halbuki annesi Darvon isimli bir ağrı kesici ilaçtan ölmüş ve öldüğünde şişman değil, aksine 45 kilo civarıymış.

Huges ayrıca annesinin ölümünden sonra bitkisel tıp öğrenmek için Çin’e gittiğini ve bu arayış sırasında aynı hayali paylaşan Profesör Doktor Richard Marconi ile tanıştığını ve bunun üzerine ilk herbalife ürünü olan Slim and Trim ürününün doğduğunu söylemiştir. Ancak işin aslı Richard Marconi’nin Herbalife’a ortak olduktan sonra posta yoluyla bir üniversiteye başladığı ve şirkete kredibilite kazandırmak için sonradan Profesörlük aldığıdır.

1982’de Amerikan FDA (bizdeki saglık bakanlığına benzer ilaçları denetleyen devlet kurumu kullanıcılarda yan etkiler bulunduğunu ve ürünün reklamlarında “tümörleri eritmek, bir çok hastalığı iyileştirice etki etmek, dolaşımı artırmak ve zihin açıklığı sağlamak” gibi aslı olmayan iddialar olduğuna dair bir uyarıyı Herbalife’a göndermiştir.

1984’te FDA kullanıcılarda Herbalife ürünlerini kullanmayı bırakınca kesilen yan etkiler bulunduğunu belirtmiştir. Ilginçtir ki şirketin distribütörlerine dağıttığı broşürlerde kullanıcıların 25%inde yan etki görülebileceği, bunun vücudun metabolizma değişikliklerine uyum sağlaması sebebiyle olduğu söylenmiştir. O yıllarda kullanıcılar herbalife’a davalar açmış, ve çoğunluğu mahkemeye gitmeden anlaşma yoluyla (dava açan kişiye para verilerek davanın geri çekilmesinin sağlanması) sonuçlandırılmıştır. Bu kayıtlar ne yazık ki anlaşma kuralları gereği saklı tutulmaktadır.

Ancak önemli olan, bu anlaşma pazarlıkları sırasında ortaya çıkarılan ve Herbalife tarafından yaptırılan bir aaraştırmaya gore, şirketin ürünlerini kullananların 40%’ında başağrısı, ishal, bulantı, başdönmesi, çarpıntı vs gibi semptomlara rastlanmıştır. Bu sonuçlar şaşırtıcı değildir, zira herbalife ürünlerinin çoğunda yüksek dozda şeker, kafein ve güçlü laksatifler (kabızlığa karşı ilaç) bulunmaktadır.

1985’te Mark Hughes’un beyanlarının aksine ürünlerin piyasaya sürülmeden önce yeterince test edilmedikleri ortaya çıktı. Mart 1985’te California Başsavcısı Herbalife aleyhine açtığı davada şu suçlamaları yöneltti :

1-California tüketiciyi koruma kanunlarının ihlali

2-Şirket el kitabında bitkisel katkıların 70’ten fazla hastalığa iyi geldiğine dair asılsız ve illegal iddialar

3-Şirketin Amerika’da illegal olan saadet zinciri modeliyle işlediği.

Bu dava mahkemeye gitmedi zira Herbalife 850.000 dolar ceza ödemeyi ve uzun bir yasak listesine uymayı kabul etti.

Şirketin ana iş modeli, Türk insanının da aşina olduğu “Titan saadet zinciri“ne benzer bir modeldir. Yani şirketin distribütorleri, başka distribütorler bulurlar ve onların sattığı ürünler üzerinden para kazanırlar. Ancak buradaki sorun Herbalife şirketindeki distribütörlerin 1%’i satışların 85%inden gelen karı paylaşırken, geri kalan 99% kalan 15%lik dilimi paylaşmaya çalışırlar.

Sokaklarda bolca gördüğümüz “evden çalışmak ek gelir kazanmak ister misiniz?” ya da “bilgisayarınızın başından çalışın xxxx miktar para kazanın” türü fotokopiyle çoğaltılmış ilanların çoğunluğu Herbalife ürünleri satmak üzere alt distribütörler bulmaya çalışan kişilerin astığı ilanlardır. Sisteme girmek için bir başlangıç paketi satın alınması gereklidir. Türkiye’de fiyatı ne kadar bilemiyorum ama yurtdışında 70 dolardan başlayan fiyatlarla satıldığını biliyorum.

Herbalife ürünlerinin zayıflamaya yardımcı olan katkı maddesi ephedrine (Ephedra ya da Ma Huang) 1998 yılında 28 yaşındaki bir kadının kalp krizi sebebiyle ölmesinin ardında yatan sebep olarak FDA tarafından gösterilince Herbalife ile ilgili endişeler tekrar alevlendi.

Epehdrine’in olası yan etkileri :

Bulantı

Başağrısı

Mide yanması – ishal

Anksiyete, asabiyet

Böbrek taşı

Titreme

Agız kuruluğu

Kalp aritmisi

Yüksek tansiyon

Uyku problemleri

Iştah kapanması (zayıflamayı saglayan etki)

Terleme, kızarma

Herbalife diyet program bir çok saglık uzmanı tarafından saglıksız olmakla suçlanıyor. Öğün yerine geçen içecekler sadece 180 kalori ve normalde 400-600 kalori arası olması gereken bir öğünün verdiği besini ve enerjiyi vermeleri imkansız. Dünya Saglık örgütü (WHO)’ya gore günlük 2200 kaloriden düşük bir beslenme açlık sınırı olarak belirtiliyor. Düşük kalorili diyetler ilk anda kilo verdirse de metabolizmayı çok yavaşlattıkları için ileride kilo vermeyi çok daha zorlaştırırlar.

Şirketin araştırma bütçesinin çok düşük olduğu (yıllık 2 milyon dolardan fazla bir rakam göremedim internette) da eleştirilerin bir diğer noktası. Bunun manası şirket, yıllık 2 milyar dolar kazancına karşın çok az araştırma ve test yaparak sürekli yeni ürünleri piyasaya sürüyor.

Bu 2 milyon dolarlık bütçenin büyük bir kısmı da muhtemelen maaş ödediği doktorlara giden paradır. Şirketin profilinde beslenme uzmanı olmaması da ilginç başka bir nokta.

Herbalife kullanarak zayıflayanların ürünleri kullanmayı bıraktıkları anda eski kilolarından daha fazlasını aldıkları da bulabildigim bilgiler arasında.

Bir diğer eleştiri de, herbalife ürünlerinin benzerlerini, hatta içerik olarak aynılarını eczanelerde ve sporcular için gıda takviyesi satan dükkanlarda 30% kadar ucuza bulmak mümkün imiş.

Herbalife ‘ın uzmanlığına başvurduğunu duyurduğu doktorların ve profesörlerin şirketten aldıkları bağışlar ya da iş anlaşmaları sebebiyle yanlı görüş bildirdiklerine dair eleştiriler var.

Kaynaklar :

http://www.enlita.com/diet_reviews/herbalife

http://answers.google.com/answers/threadview/id/557993.html

http://answers.google.com/answers/threadview?id=302284

http://www.cockeyed.com/workfromhome/herbalife_summary.html

http://www.ftc.gov/foia/herbalife.pdf

http://en.wikipedia.org/wiki/Herbalife

http://en.wikipedia.org/wiki/Herbalife#Business_methods_and_controversy

http://en.wikipedia.org/wiki/Mark_R._Hughes

http://www.rickross.com/reference/herbalife/herbalife9.html

http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=herbalife

http://www.cnnturk.com/2008/saglik/12/04/herbalife.saglik.bakanliginin.gundeminde/503483.0/index.html

Eğer ilginizi çektiyse belki bu yazı da ilginizi çekebilir.

——-

Eylül 2009 tarihli not:

Şu alttaki bölümü yazıyı yayınladıktan kısa bir süre sonra yorumlar kısmına girmiştim ama 200 küsür yorum olduğu için gelip HL’ı savunmaya çalışan distribütörler yorumu görmeden hala bu yalanı yazmaktan çekinmiyorlar. O yüzden buraya yazayım ki bari bu yalanı tekrar etmeye zahmet etmesinler:

Uğur Dündar’ın Herbalife’ın açtığı davada ödediği yüksek tazminat olayının aslını öğrenmek için bir okuyucumun attığı ve bana fw ettiği emaili aynen aktarıyorum :

———————————————————–

From: Ugur Dundar ([email protected])
Sent: Thursday, April 09, 2009 10:01:03 AM
To:

Bunların hepsi palavra!. Hem de kuyruklu palavra!…Evet Arena”da Herbalife ürünlerinin dikkatle kullanılması konusunda uyarıcı bir haber yapıldı. Ama ne Herbalife dava edebildi, ne de Sayın Uğur Dündar böyle bir söz söyledi. Herbalife kim, Uğur Dündar”a bilek öptürmek kim!..Ayrıca hiçbir zaman da o ürünleri kullanmadı…

Asistan Fethi

——————————————————————————–

From:
Sent: Thursday, April 09, 2009 9:53 AM
To: [email protected]; Arena
Subject: Uğur Dündar ve Herbalife

Merhabalar,

Internette dolaşan bir söylentiye gore Uğur Dündar yıllar once Herbalife ürünleriyle ilgili araştırma yapmış ve Herbalife kendisine dava açınca yüklü tazminat ödemiş. Hatta “ben bükemediğim bileği öperim” diyerek kendisi de bu ürünlerden kullanmaya başlamış. Bu iddiaların aslı var mıdır?

Alıntı :

———–Ayrıca uğur dündar çok eski bi programında herbalife ı suçladı sonra çok ağır tazminat ödedi ve şuanda ürün kullanıyor hatta beyaz showdada ismini vermedi fakat ben gıda takviyesi kullanıyorum dedi gençliğimin sırrını buna borçluyum dedi zaten ayrıcada takvim gazeteside herbalife öldürüyor diye çok eski bi başlık atmıştı oda tazminat ödeyerek özür yazısı yayınladı bu ürünler zararlı değil arkasında 160tane bilim adamının imzası var.—————

http://forum.darkhardware.com/viewtopic.php?f=11&t=164637

Geçttigimiz yillarda bu tarz bir haber üzerine Arena programi yapimcisi Sayin Ugur Dündar maalesef dogru dürüst arastirma yapmadan programina konu yapmis ve herbalife hakkinda yanlis bilgiler vermistir.

Bugün Sayin Ugur Dündar , Fenerbahçeli Tuncay ve daha ismini sayamayacagim birçok ünlü Herbalife ürünlerini kullanmaktadir. Ayrica Ugur Dündar ürün kullanmaya basladiktan sonra bir programinda Herbalife sirketinden özür dilemistir. Ürünleri kullandigini ve çok memnun oldugunu bildirmistir.

http://www.cagim.com/forum/archive/index.php?thread-1998.html

Bilgilendirebilirseniz çok sevinirim, saygılar iyi çalışmalar

Like this:

LikeLoading...

Related

This entry was posted in Post and tagged Bilim, Sağlık. Bookmark the permalink.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır