arap alfabesi ile yazılan ilk eser / Arap harflerinde unutulmuş eserler - Kültür Sanat Haberleri

Arap Alfabesi Ile Yazılan Ilk Eser

arap alfabesi ile yazılan ilk eser

Arap harflerinde unutulmuş eserler

1 Kasım tarihi sizin için bir şey ifade ediyor mu? Bu tarih oldukça önemli bir kültürel kırılma noktasını işaret ediyor aslında; harf devrimini.
Arap alfabesi yerine Latin alfabesi esas alınarak oluşturulmuş yeni alfabenin kullanımına yılbaşında başlanmış. Geçiş sürecinde okuyucusunu kaybetmemek adına iki alfabeli çıkan gazete ve dergiler, kalıp yenileme telaşındaki matbaalar ve yeni alfabenin halka benimsetilmesi için yürütülen kampanyaları bir yana bıraktığımızda; harf devriminin yarattığı kırılmanın esas olarak bugün hissedilmekte olduğunu ayan beyan görüyoruz.
Çünkü o dönem yaşayanlar -zorla ya da isteyerek- kısa sürede bu yeni alfabeyi sökmüş, onunla okumaya, yazmaya başlamış. İki alfabeyle de yazıp okuyabilen bu insanlar, bir süre sonra yaşlanıp ölmüş doğal olarak. Ve Arap alfabesinin yeni nesillere öğretilmediğini de hesaba katarsak; bugün, Arap alfabesi kullanılarak yazılmış Türkçe metinleri okuyabilenlerin sayısının, neredeyse üniversitelerin Tarih, Türkoloji ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinin öğrenci, öğretmen ve mezunlarının sayısıyla sınırlı olduğu sonucuna ulaşırız kolaylıkla.
Oysa yaşadığımız ülkenin tarihsel, kültürel ve edebi mirası ’dan çok daha önceye uzanmakta ve bu tarihsel, kültürel, edebi mirasın kavranması ya da aktarılması için Arap alfabesiyle yazılmış tüm bu metinleri okuyabiliyor olmamız gerekli. Çünkü pek çok önemli eser halen çevrilmedi.

Çevrilmemiş kimler var?
-Reşat Nuri Güntekin: “Çalıkuşu”, “Yaprak Dökümü”, “Dudaktan Kalbe” gibi halen çok okunan romanların yazarı Reşat Nuri’nin sadece Kelebek dergisinde kalmış öykülerinin sayısı ellinin üzerinde. Ya da “Taş Parçası”, “Eski Rüya” adlı oyunları
-Halit Ziya Uşaklıgil: Yine bugün popülerliğini koruyan yazarlardan. Halit Ziya’nın ilk romanı olan “Sefile”, yüzyılı aşkın bir süre sonra, iki yıl önce çevrildi. Ancak tek oyunu olan “Kâbus, “Bu Muydu?” başlığı altında topladığı öyküleri, “Garp’tan Şark’a Seyyale-i Edebiye: Fransa Edebiyatının Numune ve Tarihi” adlı ders kitabı yine çevrilmeyi bekleyen eserler arasında.
-Mehmet Rauf: Unutulmaz “Eylül” romanının yazarı. “Son Yıldız”, “Menekşe” ve “Bir Aşkın Tarihi” adlı romanları çevrilmemiş bugüne kadar. “Menekşe” ve “Bir Aşkın Tarihi” hacim olarak tek başlarına basılamayacak kadar küçük eserler ama sayfalık “Son Yıldız” önemli bir eser. Dahası biri Cumhuriyet, diğeri İkdam gazetelerinde yayımlanmış iki romanı daha var ki tefrika olarak kalmış.
-Suat Derviş: Harf devriminden önce kaleme aldığı eserlerin bir kısmı halen çevrilmedi. “Buhran Gecesi”, “Fatma’nın Günahı”, “Gönül Gibi” adlı romanları, sonra “Behire’nin Talipleri”, “Ben mi?” ve “Ahmet Ferdi” adlı öykü kitaplarındaki metinlerin bir kısmı.
-Yedi Meşale: Sabri Esat, Cevdet Kudret, Yaşar Nabi, Vasfı Mahir, Muammer Lütfü, Ziya Osman ve Kenan Hulusi’den oluşan yedi arkadaş harf devriminin yapıldığı yıl bir kitap çıkartarak var olan şiir anlayışına isyan ettikleri manifestolarıyla edebiyat tarihindeki yerlerini almıştır. Bu manifestoyu içeren aynı adlı kitap da henüz çevrilmedi.
-Ahmet Mithat: Çeviri olduğu sanılan, oysa kendisinin yazmış olduğu romanları (Mesela “Şeytan Kaya Tılsımı”), ilk öykü kitaplarımızdan biri olan “Kıssadan Hisse”si ve çok sayıda ilginç eseri kütüphane raflarında çevrilmeyi bekliyor.
-Ahmet Rasim: Ahmet Mithat’ın öğrencisi olan ve “Şehir Mektupları” ile tanınan Ahmet Rasim’in pek çok uzun öykü ve romanı da bu listeye eklenebilir.


Devlet, bu metinlerin çevrilmesi için kapsamlı bir proje geliştirmeli.
Bu eserler çevrilse bile talep görecek mi, satılacak mı? Yoksa depolarda mı çürüyecekler? Sonuç olarak ticaret yapan bir yayıncının soracağı sorular bunlar.
İçlerinden bir kısmı; örneğin aşk romanları, örneğin Meşrutiyet karşıtı oyunlar yahut erotik öyküler bir şekilde pazarlanamaz mı? Bu eserler doğru sunumla bir nebze de olsa satamaz mı?
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, eser seçiminde ve yayına hazırlama sürecinde ‘güncel’ kaygılar güdülmesi olabilir. Eserin konusu ve dilinin uygunluğu önemli bir belirleyici olacaktır. Dilde sadeleştirme yapmaktan, en azından ticari kaygılar güdülüyorsa çekinilmemesi gerektiğini de düşünüyorum.

Kitaplar yıpranıyor
Fakat ticari bir yayınevinin böyle bir külliyatı tümden ele almasını beklemek hayalcilik. Belki devletin bir tür teşviki söz konusu olabilir. Yahut doğrudan devlet bu metinlerin çevrilmesi ve dolaşıma sokulması konusunda kapsamlı bir proje geliştirmeli.
Böyle bir proje olduktan, birileri buna para yatırdıktan sonra emek verecek insan bulmak da çok kolay. Tarih, Türkoloji ve Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinden mezun işsizlerin sayısı azımsanacak gibi değil.
Türkiye’deki kütüphane ve arşivlerin büyük oranda ehil olmayan kişilerin tasarrufunda -yani Allah’a emanet- olduğu, bugün bulabildiğimiz bir kitabı iki hafta sonra bulamayabileceğimiz gerçeği göz önüne alındığında elimizi çabuk tutmamız gerekiyor. Çünkü zaman geçiyor, hem de geri dönüşü olmayan hasarlar bırakarak geçiyor. Kitaplar yıpranıyor, sayfalar açıla kapana okunmaz hale geliyor.
Yapılacak olan çalışma; edebi, kültürel ve tarihi mirasımızı bütünlüklü bir biçimde ortaya koyacaktır.


’ların özgürlükçü ve erotik metinleri
İnsan düşünmeden edemiyor; acaba bu cilt cilt eserin arasında hiç mi edebiyat tarihine girecek, okuyucuların beğenisini kazanacak metin yok? Sanmam. Mutlaka vardır. Hatta belki bazı başyapıtlar da saklıdır kütüphane ve arşivlerde.
Örneğin “Şair Evlenmesi”nden sonra edebiyat tarihimizin ikinci ve üçüncü oyunlarını yazan Ali Haydar Bey’in eserleri: “Sergüzeşt-i Perviz” ve “İkinci Ersas”. Sonra tarihleri arasında dört romana imza atan T. Abdi. (“Sergüzeşt-i Kalyopi”, “Seyr-i Servnaz”, “Gizli Sevda” ve “Zavallı Kızcağız”)

Binlerce eser var
Tek tek sayılmayacak kadar çok, aralarında Mustafa Reşit, Mehmet Celal, Manastırlı Mehmet Rifat, Hasan Bedrettin (Son ikisi edebiyat tarihimizde eşine rastlanmayan bir ortaklık yapmış ve yirmiye yakın oyunu birlikte yazmış), Nigar Hanım, Fatma Fahrünnisa, Emine Semiye, Vecihi, Safveti Ziya, Saffet Nezihi, Yenişehirlizade Eyüp Halit, Moralızade Vassaf Kadri’nin de bulunduğu isimler ve eserler söz konusu.
’lara gelindiğindeyse adeta bir fenomenle karşılaşıyoruz. II. Meşrutiyet’in ilanı ile yayıncılıkta iki yönlü bir hareketlenme olur; Abdülhamit yönetimini eleştiren özgürlükçü oyunlar ve bu özgürlükçü ortamda filizlenebilen erotik öyküler ortaya çıkar.
İki gruba giren metinlerin sayısı da ellinin üzerindedir ve bu metinler de halen çevrilmeyi bekliyor.
Bu kısa yazıda bile adı geçen eserleri alt alta yazdığımızda korkunç bir yekûnla karşılaşıyoruz. Üzerine çalışılsa, detaylı bir liste hazırlansa, Arap harflerinde kalmış eserlerin sayısının binlerle ifade edileceği görülecek. İnanmazsanız bir kütüphane kataloğuna bakın.

Arap Alfabesi Harfleri Okunuşu ve Türkçe Karşılığı - Arapça Alfabe Kaç Harf, Nasıl Yazılır ve Okunur?

Arap alfabesi tarihte değişim süreçlerinden geçmiş olup Türklerin İslam dini ile tanışmasının ardından oldukça geniş bir alanda kullanılmıştır. Aslen Aramice alfabesinin bir koludur ve Fenike alfabesinden Nebati alfabesine evrildiği bilinmektedir. Arap alfabesi sağdan sola yazılır. Alfabede 28 harf bulunur ve küçük ya da büyük harf arasında bir fark yoktur. Arap alfabesinin 3. yüzyıla dayanan çok eski bir tarihi bulunur. Dünyada 22 ülkenin remi dili olan Arapça, 7. Yüzyıllarda sadece Arapça Yarımadası'nda kullanılmaktaydı. İşte Arap alfabesi ile ilgili merak edilenler…

ARAP ALFABESİNİ KULLANAN İLK TÜRK DEVLETİ

Arap alfabesini tarihte kullanan birçok devlet bulunmaktadır. Ancak İslamiyet'i kabul etmesinin ardından Arap alfabesini kullanan ilk Türk devleti Karahanlı'lardır. İslamiyet'i toplu bir şekilde kabul eden Karahanlı devletinin hükümdarı Bilge Kül Kadir Han'dır. Orta Asya'nın yanı sıra Doğu Türkistan toprakları üzerinde hüküm süren bu devlet hanedan içinde yaşanan kavgalar nedeniyle Doğu ve Batı Karahanlı devletleri şeklinde ikiye bölünmüştür. yılında ilk hükümdarı Tamgaç Buğra Han olan Doğu Karahanli Devleti, Karahitayların baskıları ile yıkılmıştır.

ARAP ALFABESİ ÖZELLİKLERİ

Tarihsel oluşum süreci içinde çeşitli değişikliklerden geçen Arap alfabesinin diğer dillerdeki gibi kendine has bir dilbilgisi, yazım ve noktalama kuralları ve telaffuzu bulunmaktadır. Arap alfabesinin en çarpıcı özelliği sağdan sola yazılmasıdır. Alfabe 28 harften meydana gelir ve küçük büyük harf ayırımı yoktur. Harflerin yazılımı kelimenin başında, ortasında ya da sonunda farklı bir biçimde yazılmaktadır. Arap alfabesi Türkçeden farklı olarak noktalama işaretlerinde kuralları barındırmaz. Bu alfabede yalnızca 3 tane sesli harf bulunur ve O, Ö harfleri kullanılmamaktadır. Alfabede bulunan bazı harfler bir sonraki harfle birleşmez. Aynı zamanda Arap alfabesi sesleri uzun bir biçimde kullanılmaktadır.

ARAP ALFABESİ KAÇ HARF?

Arap alfabesi yıllar içinde büyük oranda gelişen bir alfabedir. Eski Arapça şu andan kullanılan modern Arapçadan oldukça farklıdır. Arapçanın gelindiği son noktada ise dili öğrenenler çeşitli sesleri birbirinden daha kolay ayırmaktadır. Arap alfabesi toplamda 28 harfe sahiptir. Ünsüz harflerden meydana gelen Arap alfabesinde ince ve kalın sesler bulunmaktadır. Aynı zamanda alfabedeki ünlüler zengin ünlü değildir. Mesela; dilimizde kullanılan a ve e ünlüsünün Arap alfabesindeki karşılığı yalnızca elif harfidir. Aksanından dolayı çeviri yaptığınızda anlam aynıdır ancak ses değişikliği kaçınılmaz olur.

ARAP ALFABESİ HARFLERİ

Arap alfabesinin dünyada yaygın kullanılan yazı sitemlerinden biri olduğu bilinmektedir. Asya ve Afrika'nın büyük bir kısmına ek olarak etnik toplumlarda kullanılan birincil alfabedir.

Arap alfabesi harfleri; Elif, be, te, se, cim, ha, hı, dal, zel, ra, ze, sin, şin, sad, dad, ta, za, ayn, gayn, fe, kaf, kef, lam, mim, nun, vav, he, ye olarak karşımıza çıkar. Arap alfabesi okunuşlarına ilişkin detaylar ise şöyledir;

  • ا: elif şeklinde okunur.
  • ب: bu harf be olarak okunur.
  • ت : te olarak okunur.
  • ث: se şeklinde okunur.
  • ج: bu ise cim olarak okunmaktadır.
  • ح: ha şeklinde okunur.
  • خ: bu harfte ha olarak okunmaktadır.
  • د: dal şeklinde okunur.
  • ذ: zel olarak okunur.
  • ر: ra diye okunur.
  • ز‎: ze diye okunur.
  • س: sin şeklinde okunur.
  • ﺵ: şin olarak okunur.
  • ص: sad şeklinde okunur.
  • ض: dad şeklinde okunur.
  • ط: tı olarak okunur.
  • ظ: zı olarak okunur.
  • ﻉ: ayn şeklinde okunmaktadır.
  • ﻍ: gayn şeklinde okunur.
  • ف: fe diye okunur.
  • ق: kaf olarak okunur.
  • ك: kef şeklinde okunur.
  • ل: lam olarak okunur.
  • م: mim diye okunur.
  • ن: nun olarak okunur.
  • ه: he şeklinde okunur.
  • و: vav olarak okunur.
  • ي: ye şeklinde okunmaktadır.

Arap alfabesini diğer pek çok alfabeden farklı kılan pek çok faktörden söz etmek mümkündür. Kısa ünlüler harflerin atında veya üstündeki bazı işaretlerle yazılmaktadır. Ayrıca kısa ünlüler vurgulamaya yardımcı olur. Harfin başta veya sonda olduğunu anlamak için harfin şeklinin değiştiğini fark edebilirsiniz.

Kutadgu Bilig nedir, hangi alfabe ile yazılmıştır? Kutadgu Bilig özellikleri

Kutadgu Bilig, kutlu eser olma özelliği taşıyan eserlerden bir tanesidir. Yüzyılda bir Karahanlı ve Uygur Türkü olan Yusuf Has Hacib tarafından kaleme alınmıştır. Bu Türk eserinin bilinen özelliklerinden birisi de Karahanlı Devleti'nin hükümdarı olan Tabgaç Uluğ Buğra Kara Han'a atıfta bulunuyor olmasıdır. Eser Hakaniye lehçesinde hazırlanmıştır ve özel olarak siyaseti konu almaktadır. Kutadgu Bilig hakkında daha fazla ayrıntılı bilgiye sahip olmak için içeriğimize göz atabilirsiniz.

Kutadgu Bilig Nedir?

Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacip tarafından hazırlanmış bir eserdir, yüzyıla ait olduğu bilinen Kutadgu Bilig, içeriğinde hukuk, siyaset ve adalet gibi konuları içermektedir. Karahanlılar döneminde yazılmış olan bu eser, Karahanlıların önderi olan Buğra Han'a da takdim edilmiştir. Kutadgu Bilig içerisinde binlerce beyit mevcuttur.

Kutadgu Bilig Hangi Alfabe ile Yazılmıştır?

Kutadgu Bilig, Uygur Alfabesi ile yazılmıştır. Uygur Alfabesi ise 14 harften oluşan, temelinde din olan ve bin yıl kadar kullanılan bir dildir. Uygur Alfabesi aynı zamanda "Soğd" Alfabesinden etkilenmiştir.

Kutadgu Bilig Özellikleri

Kutadgu Bilig, dört adet ana karakteri bulunan bir eserdir. Kitap genel olarak bu diyaloglardan meydana gelmektedir. Eserde bulunan dört ana karakterin tamamının belirli bir sosyal yönünün bulunduğunu görürüz. Aynı zamanda her bir karakter belli bir değeri temsil etmektedir.

  • Küntogdı: Kutadgu Bilig eserinde bulunan Küntogdı karakteri bir hükümdardır. Hukuk ve adaleti temsil etmektedir.
  • Aytoldı: Aytoldı bir vezirdir ve saadet ile birlikte devleti temsil etmektedir.
  • Ögdülmiş: Ögdülmiş ise eserde bulunan bir diğer vezirdir. Aklı temsil etmektedir.
  • Odgurmış: Kutadgu Bilig'de bulunan son karakter olan Odgurmış, akıbet ile kanaatin temsilcisidir.

Kutadgu Bilig, insanlara bir yol gösterici olması yani "kutlu" olması açısından bir yol gösterici olarak yazılmıştır. Yusuf Has Hacip bu eseri yazarken aruz ölçüsü kullanmıştır ve ilaveler ile birlikte 88 başlıkta eserini toplamıştır. Mesnevi şeklinde yazılmış olan Kutadgu Bilig, dörtlük ve beyittir. Eser, halk içindeki sorunları çözecek olan, insanları mutluluğa itecek olan yolların neler olduğunu yazmış ve bu yönde bir çaba göstermiştir. Kutadgu Bilig içerisinde Ahlak, din ve devlet hakkında bilgiler ve öğütler içerdiği için bir siyaset kitabı olarak da ele alınmaktadır.

Sahnesi olmayan bir tiyatro şeklinde de anılan eser; "şehname vezni" olarak da bilinen Fe'ulün, Fe'ulün, Fe'ulün, Fe'ulün vezninde kaleme alınmıştır.

Kutadgu Bilig Yazarı

Kutadgu Bilig eseri Karahanlı bir Türk olan Yusuf Has Hacip tarafından kaleme alınmıştır. Kutadgu Bilig yazarı olan Yusuf Has Hacip'in M.S. yılları arasında yaşadığı tahmin edilmektedir. Kendisi iyi bir eğitim gören entelektüel bir kişiliktir. Kendi çağdaşı olan bilimlerle ilgilenmiştir. Aynı zamanda Yusuf Has Hacip Arapça ile Farsçayı da iyi düzeyde öğrenmiş ve kullanmıştır. Karahanlı devleti zamanında yaşamış olan Yusuf Has Hacip temel eğitimini Balasagun'da tamamlamıştır. Yusuf Has Hacip, ilk nazım şekli olarak bilinen mesneviyi kullanmıştır ve bunun yanında Kutadgu Bilig ile Türk edebiyatındaki ilk siyasetnameyi yazma başarısını göstererek tarihe geçmiştir.

Kutadgu Bilig Kime Sunuldu?

Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacib tarafınadn Doğu Karahan hükümdarı ve Kaşgar Prensi olan Tabgaç Uluğ Buğra Kara Han'a atfen yazılmış ve takdim edilmiştir.

Kutadgu Bilig Hangi Dilde Yazılmıştır?

Kutadgu Bilig, Mesmeni tarzında, aruz vezni ile yazılmış bir eserdir. Siyasetname olarak bir ilk olmasıyla Türk edebiyatının tarihine geçen bu eser Eski Türkçe olarak da bilinen "Karahanlı Türkçesi" ile yazılmıştır. Alfabesi ise Uygur Alfabesidir. Kutadgu Bilig'in dili ile alfabesi sıklıkla karıştırılmakta ve öğrencileri hataya düşürmektedir. Kutadgu Bilig'in dili "Karahanlı Türkçesi" alfabesi ise "Uygur Alfabesi"dir

Kutadgu Bilig Anlamı

Kutadgu Bilig, oldukça güzel bir anlama sahiptir. "mutluluk veren bilgi" anlamına gelen Kutadgu Bilig eserinde, her iki cihanda da mutluluğa nasıl ulaşılacağının bilgisi aktarılmaktadır

Kutadgu Bilig Ne Zaman Yazıldı?

Kutadgu Bilig tarih olarak Yüzyıla denk gelmektedir. Yusuf Has Hacip'in Kutadgu Bilig'i yılları arasında yazdığı bilinmektedir. Didaktik yani öğretici bir eser olan Kutadgu Bilig bu döneme damgasını vuran eserlerden olmuştur.

Özet:

Memlûk Devleti, yılları arasında Mısır ve Suriye’de hüküm sürmüştür. Bu devlet köle ticareti sebebiyle Kıpçak, Oğuz, Çerkez, Moğol gibi muhtelif unsurlardan oluşmuştur. Yöneticilerinin çoğu Kıpçak olması sebebiyle, bu devletinin resmi dili de Türkçe olmuştur. Memlûkler devrinde sözlük, gramer, fıkıh ve okçuluk konularında birçok Türkçe ile eser yazılmıştır. Türkler ile Araplar aynı bölgede yaşadıkları için ticari, sosyal ve kültürel münasebetler bağlamında yoğun bir şekilde etkileşim söz konusu olmuştur. Özellikle de farklı dil kullanan yönetici ve yönetilen sınıf arasında dil alanında etkileşimin olduğu görülmektedir. Ayrıca Türk dili açısından Türkmence-Kıpçakça Mısır-Suriye bölgesinde giderek önem kazanmıştır. Bu durum, Araplar tarafından bu dillerin öğrenilmesi ve araştırılması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu dönemde Araplara Türkçeyi öğretmek amacıyla Arap alfabesiyle Arapça-Türkçe sözlükler yazılmıştır. Bu eserler, sözlük özelliklerinin yanı sıra gramer kitabı özelliği de taşımaktadır. Bu çalışmada, Memlûk-Kıpçak döneminde Arap alfabesiyle yazılmış olan Kitābü’l- İdrāk li Lisāni’l-Etrāk, Kitâb-ı Mecmû-ı Tercümân-ı Türkî ve Acemî ve Mugalî, Kitābu Bulġatu’l-Muştāḳ fî Luġati’t-Türk we’l-Kıfçāḳ, et-Tuḥfetü’z-Zekiyye fi’l-Luġati’t-Türkiyye, el-Kavânînü’l-Külliyye li-Zabti’l-Lûġati’t-Türkiyye sözlükleri incelenmiştir. Bu sözlüklerde Türkçe telaffuzu gösteren Arapça ifadeler ve kısaltmalar iki ana başlık altında incelenmiştir. İncelenen sözlüklerde ilk olarak Arapçada olmayan Türkçe seslerin telaffuzunu gösteren ifade ve kısaltmalar üzerinde durulmuş; ardından Türkçe ünlülerin kalınlık ve incelik açısından telaffuzunu gösteren ifade ve kısaltmalar değerlendirilmiştir.

Anahtar Kelimeler:

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası