diofol faydaları / Does Using Folic Acid Make Pregnancy Easier? Is It Necessary to Use Folic Acid Before Pregnancy?

Diofol Faydaları

diofol faydaları

Every woman dreams of being a mother one day. For some women, this happens just when they want to; some women make a certain effort to conceive. So what should people who want to have a baby do? What are the factors that facilitate conception?

 

 Recommendations Increasing the Chance of Pregnancy

 

 1- Plan your ovulation time well according to your menstrual pattern. And set the time you will have sexual intercourse according to this date. The rate of getting pregnant at the time of ovulation is quite high for women.

 2- After having intercourse, wait in bed for a while, do not get out of bed immediately. In this way, you allow a certain period of time for the sperm to be fertilized.

 3- Alcohol use is a factor that greatly reduces your chances of conceiving. In addition, alcohol use during pregnancy; It leads to negative consequences such as mental retardation, behavioral and learning disorders in unborn babies. In addition, alcohol use reduces the quality and number of sperm in men as well as women.

 4- While smoking is an obstacle to getting pregnant before pregnancy; it is an obstacle to the healthy development of the baby during pregnancy.

 5- Avoid stress as much as possible. Psychological problems are a factor that negatively affects conception more than expected.

 6- Weight control is important.

 

 Does Using Folic Acid Make Pregnancy Easier?

 

 Doctors usually recommend folic acid 3 months before conceiving women who are considering pregnancy. Some people should not be mistaken that this makes it easier to conceive. The use of folic acid or other similar vitamin drugs is entirely for the baby to receive sufficient nutrients and to develop healthy in the womb. Doctors generally use folic acid 3 months before pregnancy and for 3 months in pregnancy, for 6 months in total; They suggest it for a healthy baby to be born.

 

 Is It Necessary to Use Folic Acid Before Pregnancy?

 

 As mentioned above, folic acid is used for the healthy development of the baby. It is possible to use folic acid before pregnancy in planned pregnancies. However, you can start using folic acid in unplanned pregnancies only after you learn that you are pregnant. It is not necessary to use folic acid before pregnancy. The advice of the doctors is in this direction.

Folik asit kilo aldırır mı?

Folik asidin sağlığa birçok faydası bulunur. Vücuttaki amino asit miktarını düzenler ve kalp sağlığının önlenmesine yardımcı olabilir. Ayrıca beyin sağlığı için mükemmel bir vitamindir. Hatta araştırmalar Alzheimer hastalığının önlenmesine yardımcı olabileceğini ve yaşlılığın bir parçası olabilecek genel hafıza kaybına yardımcı olduğunu göstermiştir. Peki vücuda bu kadar çok faydası bulunan folik asit kilo aldırır mı?

funduszeue.info

Yayınlanma:

Folik asit kilo aldırır mı?

Folat eksikliği antidepresanlara daha az etkili bir tepki ile bağlantılı olduğundan, depresyonla mücadelede yardımcı olduğu düşünülmektedir. Bu takviyeleri almanın diğer faydaları ise azaltılmış bir anemi riski ve yüksek tansiyonu içerir. Folik asit, vücudun yeni hücreler üretmesine ve muhafaza etmesine yardımcı olur ve hamile kadınlar için doğum kusurlarını ve özellikle Nöral Tüp Defektlerini azaltmaya yardımcı olur.

FOLİK ASİT KİLO ALDIRIR MI?

Folik asit alımınızı artırmak özellikle sağlıklı diyet ve doğal takviyelerle artırıyorsanız, kilo alımına neden olmayabilir. Ancak, folat eksikliği kilo kaybına neden olabilir. Bu nedenle folat seviyelerinizi yenilerken, eksikliğinizden kaynaklanan kilo kaybını da durdurabilirsiniz. Folik asit kullanımı herkeste kilo aldırmaz. Kilo alma durumu kişiden kişiye göre değişebilir.

FOLİK ASİT İÇEREN BESİNLER

-Kavun
-Muz
-Bamya
-Fasulye
-Et
-Yeşil yapraklı sebzeler
-Domates suyu
-Brokoli
-Limon
-Mantar
-Portakal suyu
-Kuşkonmaz

FOLİK ASİT ALMAK İÇİN GÜNÜN HANGİ SAATİ EN İYİSİDİR?

Folik asit takviyenizi sabah veya akşam saatlerinde almanız tavsiye edilir. Her gün aynı saatte almaya özen göstermelisiniz. Böylelikle, folik asidi almanızı hatırlamanıza ve vücutta daha etkili bir şeklide işlemesine yardımcı olur.

Hamilelik öncesi folik aside ne zaman başlanmalı?İlginizi ÇekebilirHamilelik öncesi folik aside ne zaman başlanmalı?

annebeyindiyetDNAhamilehamilelik

Gebelik süreci yaklaşık 40 hafta süren saçınızdan tırnağınıza sayısız değişiklikler yapan harika bir süreçtir. Bu süreçte bilmeniz gerekenler aşağıda özetlenmiştir. Bu süreci size yardımcı olacak, detaylı olarak bilgilendirecek, deneyimli, problem çıktığında size en güncel tanı ve tedaviyi sunabilecek imkânlara ve tecrübeye sahip, her an ulaşabileceğiniz bir kadın doğum uzmanı ile birlikte geçirmeniz sizin ve bebeğinizin sağlığı için hayati önemlidir.

Bulantı-Kusma

Bulantı ve kusma gebeliklerin %90’ını etkileyen, aşırı olup anneyi bitkin hale getirmediği sürece normal bir durumdur. Hatta bulantı-kusma olan gebeliklerin daha iyi sonuçlandığı gösterilmiştir. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, yaş arasındaki çocuklarda sinirsel gelişim değerlendirmesi yapılmış ve anneleri bulantı-kusma yaşayan çocukların annesi bulantı kusma yaşamamış olanlara göre daha iyi bir skor aldıkları belirlenmiştir.

Bulantı kusmaların %60’ı haftada geçer iken %90’ı haftada geçmiş olur.

Hiperemesis gravidarum dediğimiz gebelikte geçmeyen, anneyi bitkin gale getiren bulantı-kusmaların oranı ise %%2 arasındadır.

Neden olur?

Yüce Yaratıcının eşsiz düzenlemesi-Evrim süreci

Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Bulantı-kusmanın da bir nedeni vardır. Aslında erken gebelik döneminde (ilk 12 hafta) bulantı-kusmaların olmasının nedeni insanın evrimsel gelişimidir. Bebeğin tüm organları ilk 12 haftada gelişir. Bu dönemde annenin yediği içtiği her şey bebeğin sakatlığını etkileyecektir. Evrimsel süreçte bebeğin tüm organlarının geliştiği bu haftalarda bulantı-kusma artarak bazı istenmeyen zararlı maddelerin alınma riski azaltılmaktadır (Eski tarihlerde yiyecekler ve su her zaman sağlıklı değildi. Bazı parazitler ve mikroplar içerebilmekteydi. Yiyeceklerin sağlıklı olması ancak günümüzde modern bilim ile gerçekleşmiştir).

Genetik faktörler

Anneleri kendilerine gebe iken bulantı kusması çok olan kadınlar gebeliklerinde daha fazla oranda bulantı kusma yaşamaktadırlar. 1. (kardeş) ve 2. derece (teyze, hala) akrabalarında bulantı-kusma olanlarda da risk artmaktadır.

İlaçlar

Demir almak bulantı-kusmayı artırabilir. Bulantı-kusma fazla ise demir kesilebilir.

Tedavi

Genellikle kendiliğinden tedavi ihtiyacı olmadan geçer. Bulantı kusmayı azaltmak için bulantınızı artıracak yiyeceklerden ve düşüncelerden uzak durmalısınız. Tatlı-tuzlu bisküviler, galeta, kızarmış ekmek gibi yiyecekler az az tüketilebilir. Aşırı su veya sıvı almak bulantıyı artırır. Bulantı-kusma artar ise doktorunuza haber vermelisiniz. Aşırı-bulantı kusmada hastaneye yatmanız, bazı testlerin yapılması, damardan özel sıvılar verilmesi gerekebilir.

İlaçlar

Ginger

Zencefil içeren bitkisel kapsüllerdir. mg günde 4 kez almak faydalı olabilir.

Piridoksin (Pyridoxine) B6 vitamini (B6 Vigen tablet, 50 mg 50 tablet ve mg 30 tabletleri vardır)

Günde 75 mg kullanımı tek başına bulantı-kusmayı azaltabilir. Ama genellikle etkiyi artırmak için Metoclopramide ile birlikte verilir

Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet)

Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet) bulantı kusmayı etkili şekilde azaltır. yılında yapılan bir çalışmada ( gebe arasında) ilk haftada Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet) kullananlarda ilacın güvenle kullanılabileceği belirtilmiştir. Amerikan İlaç Cemiyeti Metoclopramide’i gebelik kategorisi olarak B grubuna (güvenli grup) almıştır. Buna rağmen Amerikan İlaç Cemiyeti ilk Haftada Metoclopramide’in günde 3 kez 10 mg’ın sütünde kullanılmamasını, 3 aydan fazla kullanılmamasını önermektedir.

Akupunktur’un B6 bölgesine yapılmasının ve hipnozun faydası gösterilememiştir.

İnatçı bulantı ve kusmalarda

Hastaneye yatış gerekebilir. Mide içinde yaşayan funduszeue.info denilen bir mikrop aşırı bulantı ve kusmalara neden olabilir. Araştırılmalıdır. Psikolojik faktörler, bağırsak parazitleri, kulak problemleri, guatr problemleri araştırılmalıdır. Gerekli durumlarda anneye damardan sıvı ve besin verme işlemi yapılabilir.

Folik asit kullanımı

Gebeliğin ilk 12 haftasında doktorunuzun vermiş olduğu folik asit tabletlerini kullanın. Folik asit kullanımı bebeğin sırt kemiği gelişimi açısından son derece önemlidir. Folik asit eksikliklerinde bebeğin sırt kısmında açıklıklar olabilmekte ve bebeğin yürüyememesi gibi ağır problemlere neden olabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği doz günlük ( mikrogram) miligramdır. Folic Plus kullanıyor iseniz günde 3 kez ilacı almalısınız. Sabah-öğle-akşam almada sorun var ise bir kerede 3 tablet alabilirsiniz. haftadan sonra folik asit alımına gerek yoktur. Daha önceden sırt kemiklerinde açıklık olan bir bebek doğurmuş iseniz almanız gereken folik asit dozu normalin 10 katı olup günde 4 miligramdır. Doktorunuza bu durumu mutlaka bildiriniz.

Folik asit kullanımı doğuştan kalp hastalıklarına da karşı koruyuculuk sağlar.

Demir kullanımı

Kan değerleriniz iyi ise ilk 12 haftada demir ilacı kullanmaya gerek yoktur. Demir ilacı kabızlığa, midede ağrıya, bulantı kusmaya neden olabilir, dışkı rengini siyaha boyayabilir. İlk 12 hafta bulantı kusma sık olduğu için demir kullanımı bu şikâyetleri artırabilir. Demiri aç karnına almak daha faydalı iken şikâyetler görülür ise tok karnına alınabilir. haftadan sonra demir ilacı başlanır ve gebeliğin sonuna kadar kullanılır.

Vitaminler

Amerikan Doğum Cemiyeti gebelik süresince ilk 12 haftada sadece folik asit, sonrası sadece demir alınmasını önermektedir. Doğal ve dengeli beslenme çok önemlidir. İçerdiği kalsiyum, folik asit, demir, Vit-D ve farklı vitaminler nedeni ile gebelik için özel hazırlanmış multivitamin tabletler alınabilir (Elevit, Supradyn pronatal, Materna, Decavit vb.). 

Beslenme ve kilo alımı

Gebelik süresince yaklaşık kilo alma hakkınız vardır. Boy ve kilonuza göre almanız gereken kilo oranı şu şekilde hesaplanır:

Boyunuzu (metre) ve kilonuzu (kilogram) ölçün. Boyunuzu boyunuz ile çarpın ve kilonuzu elde ettiğiniz değere bölün. Elde ettiğiniz değer vücut kütle endeksidir (VKE). VKE ’den küçük ise kg, VKE arasında ise kg, VKE arasında ise kg, VKE 29’dan büyük ise 7 kg alma hakkınız vardır. İkiz gebelik var ise kilo almalısınız. Fazla kilo almanın bebeğinize bir faydası yoktur. Fazla alacağınız kilolar bebeğinize değil doğum sonrası sizde kalacaktır. Bu durumda doğum sonrası kiloları atmada zorluk arz edebilir. Doğumdan hemen sonra yaklaşık kilo azalırsınız. Doğum sonrası 2 haftada ile 6 ay arasında yaklaşık kilo kaybedilir.

Gebelikte sık sık ve az yemek yemek gereklidir. 3 ana, 3 ara öğün olarak yemek yenmelidir. Ara öğünlerde meyvalar tüketilebilir. Her şey yenip içilebilir. Her türlü balık yenilebilir fakat 1 hafta içerisinde gramdan fazla balık yenmemelidir (Balıkların içerisinde civa olduğu için fazla tüketiminde bebeğe zararı olabilir). Günde 5 fincandan fazla kahve tüketilmemelidir. Yeşillikler çok iyi yıkanmalıdır. Dışarda yemek yeniyor ise güvenilir yerlerde yenmelidir. Siyah çay istenildiği kadar tüketilebilir. Yeşil çay az miktarda kafein içirir. Gebelikte rahatlıkla içebilirsiniz. Fakat özellikle haftaya kadar folik asit emilimini azaltabilir. Bu nedenle günde fincandan fazla içilmemelidir.

Omega-3 (Balık yağı) kullanmanın bebeğin zekâsını geliştirmediği gösterilmiştir. Gebelikte alınmasına gerek yoktur.

Enfeksiyonlardan korunma

Toksoplazma antikorunuz negatif ise çiğ et çıplak elle ellenmemelidir. Toprağa çıplak elle dokunulmamalıdır. Bilinmeyen kedilerden (özellikle dışkısından) uzak durulmalıdır (Kedinin Toksoplazma aşısı var ise sorun yoktur). 

Kızamıkçık IgG antikorunuz negatif ise döküntülü ve ateşi olan çocuklardan ve kişilerden uzak durmalısınız. Gebelikte kızamıkçık enfeksiyonu geçirmek bebeğinizde çok ciddi problemlere neden olabilir.

Tedbiri elden bırakmamak adına hastalık şüphesi olan hiç kimseye yaklaşmamalısınız. Tokalaşma ve öpüşme sıklığı azaltılmalıdır. Mümkün ise tokalaşma sonrası eller yıkanmalıdır.

İlaç alımı

Doktorunuzun haberi olmadan hiçbir ilaç alınmamalıdır.

Makyaj

Organik saç boyaları haricinde sentetik saç boyaları kullanılmamalıdır. Makyaj, ruj ve oje kullanımında sorun yoktur.

Gebelik çatlakları

Gebelik süresince karnınız büyüdükçe bazı gebelik çizgileri (çatlakları) ortaya çıkabilir. Bu gebelik çizgileri genellikle genetik yatkınlıkla ilgili olup normaldir. Gebelik sonrası kalıcı olabilirler.  Bu çatlaklık ve çizgilenmeler deriyi nemli tutarak azaltılabilir. Badem yağı sürülmesi faydalı olabilir.  

Sık idrar çıkma

Bebeğin gelişmesi ile büyüyen rahmin idrar torbasına bası yapması sonucu sık sık idrara gitme ihtiyacınız olabilir. İdrar yaparken yanma yok ise normal kabul edilir.

Memelerde hassasiyet, büyüme, renk değişikliği

Memelerde ilk gebelik haftalarında gebelik hormonlarının artması nedeni ile hassasiyet ve büyüme olur. Doğuma yakın dönemlerde süt üretimine hazır hale gelir. Meme başı çevresindeki kahverengi bölgenin renginde koyulaşma normaldir.

Diş bakımı

Gebelik diş çürüklerini artırdığı için dişler çok iyi ve sık fırçalanmalıdır.

Cinsel ilişki

Gebelik süreci normal gidiyor ise cinsel ilişkide kısıtlama yapılmasına gerek yoktur. Eşinizin vajen içine ejeküle olmasında bir sıkıntı yoktur. Sol veya sağ yan yatmanız ve eşinizin arkadan vajinaya girmesi daha uygun bir pozisyondur. Bebeğin eşinin altta yerleştiği durumlarda ya da düşük tehlikesi var ise doktorunuz cinsel ilişkiyi yasaklayabilir.

Gebelikte aşılar

Gebelikte canlı virüs aşıları asla yapılmamalıdır. Bu canlı aşılar kızamık aşısı, kabakulak aşısı, çocuk felci aşısı (canlı olmayanı da vardır. Doktorunuza sorunuz), kızamıkçık aşısı, suçiçeği aşısıdır.
Farkı bir ülkeye seyahat planlıyor iseniz gitmeden önce funduszeue.info adresini ziyaret ediniz. Burada gitmeden önce yapmanız gereken aşılar ve önleme için (örneğin sıtma) bilgiler verilmektedir. Bu bilgileri doktorunuz ile paylaşınız. 
Grip aşısı (ilk haftadan sonra), kuduz aşısı (Risk oluşmuş ise antikorları ile birlikte uygulanabilir), Hepatit B aşısı (Risk faktörü var ise 0, 1, 6 aylarda tek doz yapılır. Risk yok ise gerek yoktur (sağlık çalışanları vb.)), Difteri-tetanoz (Tetanoz aşısı gebeliğin haftalarında) gebelikte güvenle yapılabilir. . Aile hekimleri bu konuda size yardımcı olacaktır.

Sigara-Alkol kullanımı

Gebelikte sigara içilmemelidir, alkol alınmamalıdır.

Vajinal akıntı

Gebelikte vajinal akıntı miktarı artabilir. Pis koku varlığında doktorunuza başvurunuz.

Bacak krampları

Özellikle geceleri bacaklarda kramplar oluyor ise bu durumda doktorunuza başvurun. Magnezyum takviyesi krampları azaltacaktır. Magnezyum tedavisi maksimum 1 hafta alınmalıdır. Ara verilerek tekrarlanabilir.  Gebelikte uzun dönem magnezyum tedavisi bebekte kemik erimesine neden olabileceği için verilmemelidir (FDA (Amerikan İlaç Kurumu)).

Mide problemleri

Ağza ekşi su gelmesi, midede yanma gebelikte sık rastlanılan şikâyetlerdendir. Bu durumda antiasitler verilebilir. Yüz üstü yatmaktan kaçının.

Kasık-Bel ağrısı

Gebelik ilerledikçe kasık ağrısı görülebilir. Ani ayağa kalkmak ile, sağa sola dönmek ile ani bıçak saplanır tarzda ağrılar olabilir. Bunlar normaldir. Bel ağrısı için uzun topuklu ayakkabılar giyilmemelidir. Otururken bel boşluğuna yastık koyulabilir. Yerden bir şey alınacak ise çömelmek gereklidir. Dinlenmek ile geçmeyen kasık ağrısı varlığında doktorunuza başvurun.

Bebek hareketleri

İlk gebeliklerde bebek hareketlerinin hissedilmesi yaklaşık haftalarda olmaktadır. Daha önce doğum yapmış kadınlar haftada bebek hareketlerini hissedebilir. Bebek hareketleri bebeğin iyilik halinin bir göstergesidir. Fakat bebekler her zaman oynamazlar. Onlarda bizim gibi hatta çok daha fazla uyurlar. Bu nedenle bebeğin oynamadığı durumlarda hemen endişelenmeyin. 1 saat boyunca bebek hareketlerini sayın. Bebek 5’ten az oynar ise 1 saat daha sayın. Yine 5’ten az oynar ise (2 saatte 10'dan az) doktorunuza başvurun.

İşe gitme

Gebelik normal olarak seyrediyor ise işinize devam etmenizde sakınca yoktur. İşi bırakmanın en önemli göstergesi yorulmanızdır. Yorulduğunuzu hissettiğiniz anda dinlenmelisiniz. İş yerinde öğle aralarında veya uygun zamanlarda 30 dakikalık uyumalar iyi gelebilir. Dinlenme imkânınız yok ise doktorunuz size dinlenme için rapor verebilir. 

Annelik ve babalık izni

Ülkemizde haftadan sonra yasal olarak işten ayrılabilirsiniz. Kendinizi iyi hissediyor iseniz haftaya kadar çalışabilirsiniz. haftadan sonra çalışmak yasal olarak mümkün değildir.  haftada çalışmaya devam etmek için doktorunuzdan iş yerine götürmek için çalışabilir raporu almanız gereklidir. Doğumdan sonra 8 hafta yasal izniniz vardır. Eşinizin de 10 günlük babalık izni vardır. 32 haftadan sonra doktor raporu ile çalışır iseniz çalıştığınız süre kadar doğum sonrası izninize ekleme yapılır. Fakat haftada zorunlu olarak izne ayrılmanız gerekir.    

Seyahat

Gebelik bacaklardaki toplardamarların tıkanması riskini artırır. Bu artışa uzun süre hareketsizlik eklenir ise risk daha da artar. Bu nedenle en az 2 saatte bir ayağa kalkıp dakika yürümeniz gereklidir. Doktorunuzun önerisi ile varis çorabı da giyebilirsiniz. haftaya kadar uçak yolculuğu güvenlidir. Fakat her hava yolu şirketinin gebe taşıma kuralları farklı olabilir. Doktor raporu isteyebilirler. Bu nedenle hava yolu şirketini arayıp hangi haftadan sonra doktor raporu isteyip istemediklerinin öğrenebilirsiniz. Rahat hareket edebildiğiniz sürece araba kullanmanızda sakınca yoktur. Emniyet kemerleri mutlaka takılmalıdır. Fakat kemer karnın üzerinden geçirilmemelidir. Hava yastıklarının kapatılması asla önerilmez.  
Farkı bir ülkeye seyahat planlıyor iseniz gitmeden önce funduszeue.info adresini ziyaret ediniz. Burada gitmeden önce yapmanız gereken aşılar ve önleme için (örneğin sıtma) bilgiler verilmektedir. Bu bilgileri doktorunuz ile paylaşınız.

Türk Hava Yolları ve Anadolujet Seyahat Kuralları:

28 (Yirmi sekiz) hafta doldurmamış olan hamile yolculardan rapor istenmez.

Tek bebeğe hamile yolcuların haftadan haftaya kadar kendi doktorundan aldığı “Uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez.

İki veya daha fazla bebeğe hamile yolcuların haftadan haftaya kadar kendi doktorundan aldığı “Uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez.

Doktor raporunun tarihi yedi günden eski olamaz.

Raporu düzenleyen doktorun rapor üzerinde adı soyadı, diploma numarası ve imzası mutlaka olmalıdır.

Kabızlık

Gebelikte belki de en sık rastlanılan durumlardan birisidir. Gebelikteki yüksek hormona bağlı olarak bağırsakların boşaltım süresi uzadığı için kabızlık olur. Kabız olmamak için posalı yiyeceklerin tüketilmesi gereklidir. Ayrıca bol sıvı alımı ve yürüyüş te kabızlık olasılığını azaltır. Kabızlık oluşmuş ise doktorunuz dışkıyı yumuşatıcı ilaçlar verebilir.

Teknoloji

Cep telefonlarının bebeğe zararlı olduğu yönünde bir kanıt yoktur. Alışveriş merkezlerindeki veya havaalanlarındaki manyetik güvenlik geçiş kapılarının size ve bebeğinize zararı yoktur. Mikrodalga fırınlarını kullanmanın hiçbir zararı yoktur.

Varisler

Daha önceden varis yok iken gebelikte ortaya çıkabilir veya mevcut varisler daha da artabilir. Bacak ağrısına neden olabilir. Bacaklar yüksel tutulmalıdır. Uzun süre ayakta durmaktan kaçınılmalıdır. Gerekli olgularda varis çorapları giyilebilir.

Basurlar (Hemorroidler)

Gebelikte basurlar artabilir. Kabız olmaktan kaçınılmalıdır. Dışkı yumuşatıcılar kullanılabilir. Ağrı giderici pomatlar kullanılabilir. Geçmeyen ağrı varlığında doktorunuza başvurunuz.

Gebelik reflüsü

Gebelikte mide boşalmasının azalması, yemek borusu ile mide arasındaki kapağın gevşemesi, midenin bebek nedeni ile yukarı doğru itilmesi nedeni ile mide asitli öz suyunun yemek borusuna kaçması ile oluşan yanmadır. Çoğunlukla geçicidir. Öne doğru eğilmek veya yüzükoyun yatmaktan kaçınılmalıdır. Az az sık yemek yenmelidir. Antiasit kullanımı gerekebilir.

Pika

Toprak, cam yeme isteğidir. Demir eksikliğinin bulgusu olabilir.

Aşırı tükürük salgısı

Gebelikte aşırı tükürük salgısı görülebilir. Tamamen normaldir. Tükürük salgısı bulantı-kusma varlığında daha da artabilir. Aşırı durumlarda bulantı-kusma tedavisi ile şikâyetlerde gerileme olur.

Uyku düzeni ve kalitesi

Gebelikte uyku düzeni ve kalitesi bozulur. Uykuya dalma gecikir. Uyku kalitesi bozulduğu için fazla uyumaya rağmen uykuyu alamama ve yorgun olma hissedilir. Gün içerisinde de hafif şekerleme yapmak faydalıdır. Horlama gözlenebilir.  

Egzersiz 

Gebelikte egzersiz sağladığı faydalarından dolayı önerilmektedir. Doktorunuzun bilgisi dâhilinde bazı egzersizleri yapabilirsiniz. Erken doğum şüphesi, düşük tehdidi, erken membran yırtılması vb. gibi durumlarda egzersiz yapılmamalıdır)

Amerikan Doğum Cemiyetinin egzersiz ile ilgili bildirisi tarafımdan aşağıda özetlenmiştir.

Gebelikte egzersiz asla kilo vermek için yapılmamalıdır.

Gebelikte egzersiz yapmak ile

Bel ağsızı azalır

Kabızlık azalır

Karın şişkinliği azalır

Gebelik diyabeti riski azalır

Enerjiniz artar

Duygu durumuz düzelir (Daha mutlu olursunuz)

Vücut duruşunuz düzelir

Kas gücünüz kuvvetlenir

Daha iyi uyumanıza yardımcı olur

Egzersiz sırasında dikkat etmeniz gerekenler

Gebelikle birlikte eklemlerinizdeki ligamentler gevşer ve eklem yaralanması için risk oluşturur. Eklemler üzerine fazla yük bindiren egzersizlerden kaçınılmalıdır. Ayrıca fazladan kilolarınız olduğu için denge kurmanız da gebelik öncesine göre daha zor olur. Aşırı denge gerektiren egzersizlerden de uzak durulmalıdır. Gebelikte kalbinizin çalışma performansı yaklaşık %50 artar. Egzersiz ile kalbe fazla yüklenilmemelidir. Yorucu egzersiz yapılmamalıdır

Gebelikte hemen hemen her egzersiz yapılabilir. En iyi egzersizlerden birisi hızlı yürümedir. Yüzme ve düşük seviyede aerobik rahatlıkla yapılabilir. Tırmanma gibi, sırt ve yüz üstü yatma gibi (12 hafta sonrası) egzersizler genelde uygun değildir. Tenis, basketbol, futbol gibi sporlar denge gerektirdiği ve düşmeniz durumunda sıkıntı yaratabildiği için yapılmamalıdır.

Zamanlama

İlk 24 hafta egzersiz için çok uygundur. Egzersiz gebeliğin özellikle son 12 haftası kilonuzun artmış olması nedeni ile daha zor olabilir. Egzersize başlamanın en iyi yolu günde 5 dakika yaparak başlamak ve her hafta 5 dakika ekleyerek günde 30 dakikaya çıkmaktır.

Egzersiz öncesi dakika ısınma yapabilirsiniz. Bacak kaslarınızı hafifçe gerebilirsiniz. Bacak germe egzersiz sonrası da yapılmalıdır.

Egzersiz öncesi ve sonrası yeterli sıvı alımı yapılmalıdır.

Gebelikte her zaman sol yana mı yatmak gerekir?

Kesinlikle hayır. Gebelik haftası ilerledikçe bebek mekanik olarak karın içerisinde bazı organlara bası yapabilir. Bazı internet sitelerinde (kadın doğum uzmanlarına ait) sürekli sol yana yatmanın bebeğe daha fazla kan gitmesine neden olduğu belirtilebilir. Bu durum doğru değildir. Anneler bu yazıları okuduklarında her zaman sol yan yatmak zorunda kalmakta ve gebelik sürecinde eziyet çekmektedirler. Kalp kanınızı pompalayarak bebeğinize gönderen bir organdır. Kalbe dönen kan miktarında azalma olur ise öncelikle sizde rahatsızlık, nefes almada güçlük gibi durumlara neden olur. Zaten isteseniz bile bu pozisyonda durmaya devam edemezsiniz. Vücudunuz sizi rahat ettiğiniz pozisyona dönmeye zorlayacaktır. 

Siz kendinizi iyi hissediyor iseniz kalbinize yeterli kan geliyor demektir ve bu da bebeğinizin iyi kanlandığını gösterir. Siz aslında bir alarm durumundasınızdır.

En iyi pozisyon sizin en rahat ettiğiniz pozisyondur. Bu nedenle sağ yanınıza, sol yanınıza veya sırt üstü, istediğiniz, rahat ettiğiniz pozisyonda yatabilirsiniz. 

Kord kanı bankası

Ailede kordon kanı kök hücreleri ile tedavi edilebilecek bir hastalık mevcut değil ise kişisel saklama önerilmemektedir. Fakat günümüzde birçok ülkede ve ülkemizde de tüm insanlar için kullanılmak üzere kord kanı bankaları oluşturulmaktadır. Bu bankalar kan bankalarına benzemektedir. Bebeğinizin kord kanını bu bankalara ücretsiz olarak bağışlayabilirseniz. Doku tiplemesi uyar ise bu kord kanı başka bir ülkedeki bir kişinin tedavisinde kullanılabilir.

Alttan USG, muayenenin ve smear testinin zararı var mıdır?

Erken gebelik haftalarında alttan yapılan USG üstten yapılan USG’ye göre daha fazla bilgi verebilir. Alttan yapılan USG’nin bebeğe hiçbir şekilde zararı yoktur. Alttan muayene ve smear (PAP) testinin yapılmasın da sakıncası yoktur. 

Gebelik kesesi ve bebek kalp atımları USG'de ne zaman görülür?

Alttan yapılan USG ile bebeğin kesesi 5. haftada rahatlıkla gözlenir. Bebek kesesi içi su dolu olan düzgün sınırlı bir kesedir. Rahim içerisinde olup olmadığı dış gebelik ayrımı için çok önemlidir. 6 haftalık gebelikte bebeğin kendisi ve bebek kalp atımları rahatlıkla gözlenir.

Bebeğinizin cinsiyeti ne zaman belli olur?

Bebeğinizin cinsiyeti aslında döllenme ile belirlenmiş olur. Kadında yumurta X kromozomu taşır. Sperm ise X veya Y kromozomu taşır. Y kromozomu taşıyan sperm yumurtayı döller ise bebek 46 XY olur ve erkektir. X kromozomu taşıyan sperm yumurtayı döllerse bebek 46 XX olur ve kızdır. Aslında bebeğin cinsiyetinde belirleyici olan erkektir. İlk 12 haftada bebeğin tüm organları oluşur. 12 haftanın sonunda erkekteki penis ile kızdaki klitoris USG’de aynı gözükür. Bu nedenle 12 haftadan önce cinsiyet USG ile belirlenemez. haftalarda erkek bebekteki penis daha da büyür ve klitoris aynı kalır. USG ile penis rahatlıkla görülür. haftada USG ile doktorunuz size cinsiyeti söyleyebilir.

Bebeğiniz sesleri duymaya ne zaman başlar?

Kulak gelişimi haftadan sonra tamamlanır. Fakat tam olarak sesleri işitmesi haftadan sonra olur. haftadan sonra bebeğinize müzik dinletebilirsiniz. Bebekler davul sesleri gibi ritmik vurmalı çalgıları, keman gibi telli çalgılardan daha fazla algılamaktadırlar.

Bebeğinizin kilo alımı nasıl olmalı?

Bebeğininiz kilosunu USG ölçümü sırasında doktorunuz size söyleyecektir. Aşağıdaki büyüme eğrisinde hafta arasında bebeklerin alması gereken kilolar gösterilmiştir. %50 çizgisi normal kilo alımını gösterir. Fakat her insanın kilosu ve boyu aynı olmadığı gibi bebeklerin de kiloları ve kilo alımları birbirinden farklıdır. Bu noktada önemli olan bebeğin kilo alımının anormal olarak az veya fazla olduğunun tespit edilmesi ve gereğinin erken dönemde yapılmasıdır. Bebeğinizi kilosu %90 çizgisinin altında ve %10 çizgisinin üstünde ise normaldir.

Growthchartcopy

BPD (Bebeğinizin başının yanlardan ölçülerek uzunluğu)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

hafta arası BPD değerleri (milimetre)

BPD

HC (Bebeğinizin baş çevresi)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

hafta arası baş çevresi değerleri (milimetre)

HC

FL (Bebeğinizim uyluk kemiği uzunluğu)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

hafta arası femur değerleri (milimetre)

FL

AC (Bebeğinizin karın çevresi ölçümü)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

hafta arası karın çevresi değerleri (milimetre)

AC

İleri kadın yaşı nedir? Riskleri nelerdir?

Bebeğin doğacağı tarihte anne 35 yaşına girmiş oluyor ise bu durum ileri kadın yaşı olarak tanımlanır. Aslında 35 yaş yaşam için çok genç bir yaş olmasına rağmen üreme için ileri yaştır. 35 yaş sonrası kadının yumurtalık rezervi azalır ve yumurta kalitesi düşer. 35 yaş üstü kadınlarda Down sendromlu bebek doğurma olasılığı yaş ilerledikçe artar.

Down

Down sendromu nedir?

Normal insanların kromozomu 46 XX (kadın) veya 46 XY (erkek)’tir. Normal annenin kromozomu 46 XX’tir. Yumurtanın kromozomu ise 23 X olmalıdır. Bunun için yumurtayı oluşturacak üreme hücresi ikiye bölünür. Bu bölünmede bazı problemler olur ise bir yumurta 22 X, diğeri 24 X olur. Bu 24 X yumurta erkekten gelen 23 Y veya 23 X ile döllenir ise bebek 47 XY veya 47 XX olur. Kromozomun fazlalığı Down sendromuna neden olur. Bu bebeklerin kromozomu 47 XX (kadın) veya 47 XY (erkek)’tir. Down sendromlu bebeklerin tipik yüz görünümleri vardır ve aslında yeryüzündeki melekler olarak tanımlanırlar ve çok tatlıdırlar. %95’inde ileri zekâ geriliği, %95’inde büyüme geriliği, %40’ında kalp hastalıkları, %’inde duyma kaybı (tekrarlayan kulak iltihapları), %60’ında göz problemleri (göz tansiyonu, katarakt vb.), %’unda sara nöbetleri, %5’inde bağırsak problemleri, %5’inde tiroid bezinin az çalışması görülebilir. Erkeklerin %99’u kısır iken kadınların %30’u kısırdır.

Downsendromu

Tüm toplumda Down sendromlu bebek doğma şansı doğumda 1’dir. Kadın yaşı 35 üstünde ise bu olasılık artar. Gebelikte Down sendromunu yakalamak için bazı tarama testleri yapılmaktadır. Kombine test ve üçlü test bunlardandır. Bu testlerin en iyisi %85 tanı koyabilir. Kesin tanı amniyosentez (A/S) veya CVS ile bebeğin kromozomlarının incelenmesidir. Tarama testleri ve detaylı ultrasonografi (USG) yapıldığında Down riski çok azalır ama kesinlikle sıfırlanmaz. Riski sıfırlamanın tek yolu A/S ve CVS’tir. A/S’de yaklaşık ’de 1, CVS’te ’de 1 gibi bebeğin düşme ihtimali vardır. Bu riskler hasta ile detaylı olarak konuşulmalı ve birlikte karar verilmelidir.

Down sendromu tespit edilenlerde anne ve babanın görüşü çok önemlidir. Bazı aileler gebeliğe devam kararı verir iken, bazı aileler bebeğin düşürtülmesine karar verebilmektedirler. Düşürme kararı en az 3 uzmanın imzaladığı heyet kararı ile gerçekleştirilmelidir.

Gebelik ve tansiyon yüksekliği

Gebelikte tansiyonunuz gebe olmadığınız döneme göre daha düşük olmalıdır. Özellikle küçük tansiyon daha da düşer. Tansiyondaki düşme hafta arasında en belirgindir. Tansiyonun yükselmesi anne ve bebek için risk oluşturmaktadır. Tansiyonunuzu oturarak ölçtürün. En az 15 dakika dinlendikten sonra ölçüm yaptırınız. Civalı tansiyon aletleri daha doğru sonuç verebilir. Tansiyon /90’nın üzerinde ölçülür ise mutlaka doktorunuz ile temasa geçiniz.

Eli yüz ve ayaklarda şişmeler

Ayaklarda şişme gebede görülebilir ve normaldir. El ve yüzde şişme ise normal olarak kabul edilmemelidir. Tansiyon ölçümü yapılmalıdır. Gerekir ise idrarda protein miktarı ölçülmelidir.

Gebelik ve oruç tutma

Gebelik döneminde oruç tutmanın zararı gösterilememiş. Fakat sıcak ve uzun oruç dönemlerinde sıvı alımını kısıtlandığı için gebelerin oruç tutmaması gereklidir.

Önemli uyarı:

Dinlenmek ile geçmeyen kasık ve bel ağrısı varlığında, 10 dakika içerisinde ritmik olarak kez karnınızda kasılma ve gevşeme varlığında (ağrı olmak zorunda değildir), bacaklarınızı ıslatacak şekilde alttan su gelmesi durumunda, her türlü alttan kanama varlığında, bebek hareketlerinin azaldığı durumlarda doktorunuz ile irtibata geçmelisiniz.​​​

Folik Asit Nedir? & Ne işe yarar? & Doğal Folik Asit Kaynakları

Folik asit, diğer adıyla pteroil glutamik asit bir B vitamini sınıfında olan B9 vitamininin sentetik yapıda olan formudur. B9 vitaminin doğal formuna verilen isim ise folattır. Latince yaprak anlamına gelen ‘folum' kelimesinden türetilmiştir. Bu ismi almasının sebebi ise yeşil yapraklarda bol miktarda bulunmasıdır.

Yetişkin bir insanın günlük folik asit ihtiyacı mcg'dir. Gebelik, emzirme, hipertiroidizm, karaciğer hastalıkları, emilim bozuklukları, hemolitik anemi gibi durumlarda ise vücudun ihtiyaç duyduğu folik asit miktarı artmaktadır. Böyle durumlarda, doktor gerekli görürse folik asit takviyesi düşünülebilmektedir.

Folik asit suda erime özelliği olan bir vitamindir. Ayrıca ısı etkisi ile rahatlıkla parçalanmaktadır. Bu yüzden folik asit içeren besinler uzun süre pişirildiği zaman folik asit kaybı artmaktadır. Pişirme şeklinin de bu kayıp üzerine etkisi vardır. Kızartma yönteminde kayıp azken, suda haşlama yönteminde ise kayıp çoktur. Ayrıca pişirilen suyun atılması da kaybı artıracaktır.

Folik Asit Ne İşe Yarar?

Suda çözünebilen bu vitaminin vücudumuzda birçok işlevi bulunmaktadır. Özellikle hamilelikte folik asit eksikliği durumunda bazı konjenital hastalıklar görülmektedir. Bunlardan en sık görüleni nöral tüp defektidir. Bunun sebebi ise folik asidin sinir sistemi gelişimde önemli bir rol almasıdır.

Vücuttaki hücrelerin yenilenmesinde ve yeni hücrelerin oluşmasında folik asit etkilidir. Kemik iliğinde beyaz ve kırmızı kan hücrelinin yapımında, DNA ve RNA yapımında, karbonhidratların hücreler için gerekli olan enerjiye dönüştürülmesinde folik asidin işlevi vardır. Ayrıca kansere sebep olabilecek gen farklılaşmasını engellemede etkisi vardır.

Folik asidin damar sertliğini önleyerek kalp krizi, felç gibi durumları engellediği bilinmektedir.

Folik asit yan etkileri bakımından araştırıldığında, şimdiye kadar bilinen bir yan etkisine rastlanmamıştır. Ancak vücutta yüksek miktarda bulunan folik asidin B12 vitamini eksikliğini gizleyebileceği düşünülmektedir.

Folik Asidin Faydaları Nelerdir?

Folik asit yeni hücre yapımı ve var olan hücrelerin bakımı, DNA sentezi sırasında oluşabilecek farklılaşmaların önlenmesi açısından faydalıdır. Bu yüzden halk arasında kanser önleyici vitamin olarak adlandırılır. Özellikle gebelik ve bebeklik dönemleri gibi hücre bölünmesinin yoğun olarak görüldüğü dönemlerde etkisi büyüktür.

Folik asit kemik iliğinde beyaz ve kırmızı kan hücrelerinin üretilmesinde etkilidir. Kırmızı kan hücreleri kanda oksijen taşınmasında, beyaz kan hücreleri ise vücut savunmasında görev alması da folik asit yararları arasında sayılabilir. Özellikle kırmızı kan hücresi eksikliğine bağlı olarak hemolitik anemi görülebilir. Buna bağlı olarak, yorgunluk, halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Hem erkeklerde hem de kadınlarda üreme hücrelerinin oluşmasında ve gelişmesinde katkısı olduğu için özellikle çocuk düşünen kişiler için önemlidir. Düşük doğurganlığın önlenmesi için yeterli miktarda folik asit alınması tavsiye edilmektedir.

Vücudunda folik asit eksiliği olan kişilerde depresyona eğilimin daha yüksek olduğu saptanmıştır. Ayrıca depresyon tedavisi için kullanılan ilaçların folik asit ile birlikte kullanılması tedavinin etkisini artırabilmektedir.

Romatoid artrit tedavisinde tedaviye destek olarak folik asit kullanılabilir. Bu uygulamanın faydalı olduğu görülmüştür.

Yapılan çalışmalarda folik asidin kalp hastalıkları riskini azalttığı gözlenmiştir. Takviye olarak folik asit kullanan kişilerde homosistein seviyelerinde düşüş görülmüştür. Kanda yüksek homosistein bulunması kalp hastalıkları riskini artırmaktadır. Folik asidin B12 vitamini ile birlikte bu tarz kalp hastalıkları riskini azalttığı düşünülmektedir.

Kronik olarak folik asidin düşük olması birçok kanser çeşidi için risk faktörüdür. Özellikle kolon, meme, pankreas, yumurtalık, akciğer, rahim, prostat, beyin kanseri olmak üzere farklı kanser türlerini tetikleyebilmektedir. Bu açıdan yeterli miktarda folik asit alınması kanser riskini azaltmaktadır. Ancak ihtiyaç olmadığı hâlde takviye olarak kullanılan folik asidin riski düşürdüğüne dair bir kanıt görülememiştir.

Gebelikte Folik Asit

Gebelik öncesi ve gebelik sırasında folik asit kullanımı özellikle beyin ve omurilik gelişimi gibi sinir sitemi organlarının gelişimi için oldukça önem arz etmektedir. Bu yüzden doğurganlık çağında olan ve bebek isteyen bireylerin gebelik öncesi günlük en az mcg folik asit alması gerekir.

Beyin ve omurilik gelişimi gebeliğin ilk dört haftasında tamamlanmaktadır. Bu açıdan gebelik öncesi ve sırasında mutlaka folik asit kullanılması tavsiye edilir. Bu dönemde alınacak yeterli miktarda folik asit ile gelişebilecek olan beyin ve omurilik patolojilerinin önüne geçilmektedir. Gebelik oluştuktan sonra ise ilk 12 hafta folik asit kullanımı önerilir. Gebeliğin fark edilmediği durumlarda veya plansız gebelik gibi durumlarda gebelik teşhisi konulduğu zaman hemen folik asit takviyesi başlanmalıdır.

Gebelikte folik asit eksikliğine bağlı olarak gelişen en sık hastalık ise bir nöral tüp defekti olan ‘spina bifida'dır. Bu hastalık omurilik kanalının doğumsal olarak tamamen kapanmamasıyla oluşur. Pek çok probleme sebep olabilen bu doğumsal anomalinin oluşmaması için gebelikte doktorun önerdiği miktarda folik asit takviyesi uygulanır.

Folik asit eksikliğinin etkilediği diğer hastalıklar ise bebeğin omurgasının kapanmaması, omurgada kese bulunması gibi durumlar veya anensefali gibi beyin gelişimi olmayan bebekler olabilir. Yapılan araştırmalara göre doğum öncesinde veya gebelik sırasında folik asit kullanılması bu hastalıkların riskini oldukça azalttığı gösterilmiştir.

Folik Asit Eksikliği Sebepleri Nelerdir?

Folik asit ya da doğal kaynaklardan alınan folat, suda çözünen bir vitamindir. Bu yüzden yağ dokusunda depolanmaz ve her gün alınması gereklidir ve alınan fazla folik asit idrarla atılmaktadır. Bu nedenle folik asit eksikliği hızlı bir şekilde belirti göstermektedir. Başlıca folik asit eksikliği sebepleri şunlardır:

  • Sindirim sisteminde bulunan emilim bozuklukları (çölyak, crohn hastalığı gibi)
  • Alkol kullanımı
  • Sebze ve meyvelerin aşırı pişirilerek folik asidin yapısının bozulması
  • Böbrek diyalizi
  • Bazı ilaçları kullanılması
  • Yetersiz ve dengesiz beslenme

Folik Asit Eksikliğinde Görülen Belirtiler Nelerdir?

Folik asit kemik iliğinden kırmızı kan hücreleri yapımına yardımcı olmaktadır. Eğer folik asit alımında yetersizlik varsa kırmızı kan hücrelinin az yapılmasına bağlı olarak anemi yani halk arasında yaygın olarak bilinen adıyla kansızlık tablosu görülmektedir. Buna bağlı olarak dokulara ihtiyaç duyduğu oksijen gitmemektedir. Özellikle gebelikte bebeğin yetersiz oksijen alması bebeğe zarar verebilmektedir. Ayrıca anemiye bağlı olarak nefes darlığı, baş dönmesi, solgun görüntü, çabuk yorulma gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Bunlardan başka, folik asit eksikliği belirtileri arasında yorgunluk, halsizlik, sinirlilik, uyuşukluk gibi genel durum bozuklukları; mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, ishal, kilo kaybı gibi sindirim sistemi rahatsızlıkları, depresyon, zihinsel karışıklık, hafıza sorunları, anlama ve karar verme problemleri gibi psikolojik sorunlar; batma, yanma, karıncalanma gibi nörolojik problemler sayılabilir. Ayrıca büyüme ve gelişme çağındaki çocuklarda büyümde yavaşlama görülür. Baş ağrısı, baş dönmesi, nefes almada zorlanma, solukluk ve kaslarda güçsüzlük de folik asit eksikliğinde ortaya çıkan belirtilerdir.

Nadir olarak ise kalp atışının ve nefes alıp vermenin hızlanması, kalpte üfürüm, yutma esnasında ağrı, ciltte kızarıklık ve pullanma, dilde hassasiyet, ağızda kanayan yaralar ve ağızda çatlaklar da görülebilmektedir.

Folik Asit Eksikliği Tanısı

Folik asit eksikliğinin birçok belirtisi olmasına rağmen tanı koydurucu net bir belirtisi yoktur. En belirgin semptomu anemi olduğu için genellikle anemi durumlarında altta yatan sebep bulunmaya çalışılır. Böyle durumlarda kan testleri yapılarak tanı konulabilir. Eğer sindirim sisteminde bir sorun olduğu düşünülüyorsa baryum testi yapılabilir.

Folik Asit Eksikliği Tedavisi

Folik asit eksiliğinin tedavisi için öncelikle altta yatan bir emilim bozukluğu olup olmadığı saptanmalıdır. Eğer böyle bir durum varsa emilim bozukluğu tedavi edilmelidir. Sonrasında folik asit eksikliği tedavisine geçilmelidir.

Emilim bozukluğundan bağımsız folik asit eksikliği varsa folik asit takviyesi yapılarak eksiklik giderilmeye çalışılır. Bu takviyeler tablet veya kapsül formunda, enjeksiyon şeklinde yapılabilir. Genellikle ağız yoluyla alınması önerilir. Tedavi sıklıkla folik asit eksikliğine bağlı anemilerde, gebelik öncesi ve sırasında annenin folik asit eksikliği yaşamaması için uygulanır.

Vücudumuz için birçok etkisi olan folik asidin eksikliği durumunda ise olumsuz tablolar oluşabileceği için kişilerin tedavilerini uygulaması önem arz etmektedir. Özellikle çocuk sahibi olmayı planlayan çiftler için folik asit çok fazla önem taşıdığı için çocuk sahibi olmadan önce gerekli kontrolleri yapmak ve gerekirse tedavi almak için mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.

Folik Asidin Yan Etkileri

Vücuda doğal yollardan alınan folik asidin bir yan etkisi bulunmamaktadır. Doğal olmayan yöntemlerle üretilen sentetik folik asidin takviye olarak alınması durumunda veya yüksek doz alınması durumunda bazı yan etkiler ortaya çıkabilmektedir. Bu sorunlar genellikle alerjiye bağlı gelişen kurdeşen, nefes darlığı, yüz, dil, dudaklar ve boğazda şişlik gibi durumlardır. Bu gibi semptomların görülmesi durumunda acilen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Bu belirtiler ciddi ve ölümle sonuçlanabilecek kadar önemlidir. Bu tarz belirtiler çok sık görülmese de dikkatli olmak gereklidir.

Daha hafif ve daha sık görülen yan etkiler ise mide bulantısı, kusma, şişkinlik, gaz problemleri, iştah kaybı, hiperaktivite, depresyon, vücutta kızarıklık ve kaşıntı, uyku düzeni bozulması, kas kasılması ve kas krampları, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik hali gibi belirtilerdir.

Folik Asit İçeren Besinler Nelerdir?

Sağlıklı bir yaşam için günlük mcg folik asit alınması gereklidir. Günlük öğünlerle bu ihtiyaç karşılanmaktadır. Ancak gebelik veya emilim bozukluğu gibi durumlarda doktora başvurarak folik asit takviyesi alınabilir. Folik asit hangi gıdalarda var diye merak ediyorsanız, folik asit açısından zengin olan besinler şunlardır:

Baklagiller: Baklagiller folik asit açısından oldukça zengindir. Özellikle mercimek, barbunya, fasulye, bezelye tercih edilebilir. Bir kâse mercimekte günlük alınması gereken folik asit miktarı bulunmaktadır. Mercimek ayrıca demir ve yavaş sindirilen karbonhidrat bulundurduğu için de tercih edilebilir.

Yeşil Yapraklı Sebzeler: Folik asit kelime kökeni olarak Latince folum yani yaprak kelimesinden türetilmiştir. Bunun sebebi yeşil yapraklı sebzelerde folik asidin bol bulunmasıdır. Özellikle ıspanak, lahana, roka, karalahana, nane, maydanoz, marul gibi sebzelerde bol miktarda bulunmaktadır.

Kuşkonmaz: Kuşkonmaz birçok vitamin ve mineral ile birlikte folik asit içermektedir. Hem lezzetli hem besleyici bir besin maddesi olması sebebiyle tercih edilir. Yarım kase kuşkonmaz günlük alınması gereken folik asit miktarının üçte birini karşılamaktadır.

Turunçgiller: Portakal, limon, mandalina, greyfurt gibi turunçgiller folik asit için tercih edilen meyvelerdendir. Bir bardak portakal suyu ortalama günlük alınması gereken folik asit miktarının beşte birini karşılamaktadır.

Brokoli: Detoks yiyeceklerinde biri olarak bilinen brokoli ayrıca iyi bir folik asit kaynağıdır. Vitamin ve minerallerinden tam faydalanabilmek için özellikle buharda pişirilmesi önerilir. Bir fincan brokoli bile günlük alınması gereken folik asit miktarının yaklaşık dörtte birini karşılamaktadır.

Avokado: Yumuşak kıvamıyla tereyağını andıran avokado içerdiği yağ asitleri, K vitamini ve folik asit miktarıyla oldukça zengindir. Bu meyve günlük hayatta kahvaltılarda, salatalarda ve sandviçlerde kullanılarak tüketilebilir.

Fındık: Fındık yüksek miktarda protein, vitamin, mineral içermesine ek olarak zengin lif içeriği ile de tercih edilen bir besindir. Bunların yanında yüksek oranda folik asit içerdiği için de fındığın tüketilmesi tavsiye edilir.

Karaciğer ve Böbrek: Özellikle dana karaciğerinde yoğun miktarda folik asit bulunmaktadır. Böbrek de folik asit açısından zengindir. Bu besinler tüketilirken taze olmasına ve hijyenik bir ortamda hazırlanmasına dikkat edilmelidir.

Pancar: Birçok mineral ve vitamin açısından zengin olan pancarın bir kasesinde ortalama günlük alınması gereken folik asit miktarının üçte biri bulunmaktadır.

Yumurta: İçerisinde çeşitli vitamin, mineral ve protein bulunan yumurta, folik asit açısından da zengin bir besindir.

Folik asit açısından zengin olan diğer besinler arasında ise ay çekirdeği, muz, çilek, kereviz, tahin, ceviz, buğday, papaya, Brüksel lahanası, soya fasulyesi, bamya, domates suyu, bal kabağı sayılabilir.

Bu besinler dengeli bir şekilde tüketilerek vücudun ihtiyaç duyduğu folik asit doğal yollarla alınış olur.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası